Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/12 PAZAR KONUĞU 29 TEMMUZ 1990
Romatizma Uzmanı Prof. Dr. Hasan Yazıcı
Romatizma bileziği ııuıska gibi
R/^TT-.otî^rMo oHı VıolV a r a c i n r i a p n v a v o i n -hî*7Pn I ' 1 rabalan
arasında anküozanspondiliti olmayanlara tmtmmKı Romatizmamn tedavisindeson zaman-
O m a t l Z m a a a i , n a i K a r a S m U d Cn y d y g l l l UdZ.cn _ ^ _ • • M M ^ . göre 40 rmsü fazla. Romatoidartrittedekalmmın lardn niieliksel hir AetMm <&? knmısu mu? T>a.
adı, halk arasında en yaygm -bazen
de yanlış- olarak kullanılan hastalıklardan biri. Son
günlerde romatizma yine "bakır bileziklerle
tedavisine" başlanarak güncel bir hale getirildi.
Gerçek öyle mi? Romatizma hangi hastalıklan
kapsıyor ve kaç çeşidi var?|Prof. Dr. Hasan
Yazıcı, gazetemizin cumartesi eki Bilim Teknik'in
yayın yönetmeni Orhan Bursalı'ıun sorularını
yanıtladı. Hasan Yazıcı, romatizmal hastalıklar
üzerine yaptığı klinik araştırmalarla tanınan ve
özellikle Behçet hastalığı konusunda evrensel adı
olan bir bilim adamımız...
SÖYLESİ ORHAN BURSALI
1
Sayın Hasan Yazıcı, istersen önce bile-
ziklerden başlayalım, şu bakır bilezikler ortaya
çıktıktan sonra romatizma hastalanmn siz roma-
tizma hastalıklan uzmanlarma pek ihtiyacı kal-
madtğı söyleniyor, ne dersin?
Bakır bilezikler geleneksel olmayan tedavi yön-
temleri arasına giriyor. Insanlar yüzyıllardan be-
ri başlanna gelen hastalıklan kendi bulduklan
yöntemlerle tedavi etmeye çalışıyorlar ve bu an-
lamda her şeyi deniyorlar. Söz gelimi yerin dibi-
ne girip oturuyorlar, yükseklere çıkıyorlar, serin
sulara gıdiyorlar, sıcak sulara gidiyorlar. Ama bu
yöntemlerin büytik kısmı bilimsel olarak kanıt-
lanmış değil. Bakır bilezikler de öyle. Bunlar şöyle
30-40 yüdan beri zaman zaman baa ülkelerde mo-
da oluyor. Bizim ülkede 15 yıl önce çok moday-
dı, hatta Ecevit'in bile bakır bileziği vardı.
I Bakır bileziğin elektrik akımını alarak
vücudu rahatlattığı ya da akıma yön değiştirttiği
iddiaları var sanırım.
öyle iddialar var, ama hangi elektrik akımını,
nereden gelip nereye giden elektrik akımını alı-
yor, o elektrik akımının romatizmayla ne ilişkisi
var, bunların hiçbiri biünmiyor. Bakır bilezikle-
rin muska yazmaktan öte hiçbir etkisi olduğu ka-
nısında değilim. Tamamen ruhsal bir etkisi var gi-
bi. Muska yazdırmaktan farkı yok.
••••tfatta/ara bir zaran da yok-.
Keseye verdiği zarar dışında zaran yok. Ancak
ciddi romatizması olan insanlann tedavi görece-
ğim diye bakır bilezik takmalan, esas tanıyı ge-
ciktirebiliyor. Örnegin adamın akciğer kanseri var,
gidip bakır bilezik alıyorsa tedavisi üç hafta da-
ha gecikebiliyor, bu kötü bir şey.
vardır?
I Romatizma nedîr? Kaç çeşit romatizma
r
- "Romatizma yaygın olarak tek bir hastalık diye
biliniyor, bir defa bu yanlış. Romatizma, belirti-
lerinden en az bir tanesini eklemlerde ve hareket
sisteminde kendini gösteren hastalıklar grubu.
Mesela bir bulaşıcı hastahğın da belirtisi roma-
tizma olabiliyor. Diyelim bulaşıcı sarılığın belir-
tisi, o da mükemmel romatizma olabiliyor. Veya
romatizma karşımıza sadece ozellikle eklemleri tu-
tan romatoidartrit gibi çıkıyor. O yüzden roma-
tizma hem bir hastalık hem bazen bir hastahgın
belirtisi. Kabaca yüz elli civannda romatizmal
hastalık var gibi. Ve her geçen gün de yeni roma-
tizmal hastalıklar bulunuyor. Çok ilginçtir, me-
sela tspanya'da zeytinyağına madenı yağ karıştı-
nlıyor, karşımıza romatizma gibi çıkıyor, AIDS
karşımıza romatizma gibi çıkıyor.
• • • • Romatizmamn tanıya yardımcı olacak
genel belirtileri nelerdir?
Ortak belirtileri eklemlerde ağn, şişme yapma-
lan, bir kısmının belirtileri de görülebiliyor. Ama
saymaya devam edersek. beyinden böbreğe kadar
gözde, ağızda, romatizmal hastalıklann belirtile'-
rine rastlamak raümkün.
IBeyinde romatizmal belirtiler nasıl gö-
rülüyor?
Örneğin lupus (Eklemleri, deriyi, böbrekleri ve
beyni tutan bir damar yangısı) diye bir romatiz-
ma türü var. Lupuslu insanlarda biraz psişik bo-
zukluklaolan tutun da epilepsiye (sara), menen-
jite vanncaya.kadar belirtiler gösteriyor.
İ B H H Romatizma hastahklarınm doğal seyir-
leri nasıl oluyor?
Bazı romatizmal hastalıklar kendi kendine ge-
çiyor, bazüannda ise etkili tedaviye gerek var. Hat-
ta bunlar öldüriicu de olabiliyor... Son yıllara ka-
dar romatizmal hastalıklann öldürmeyen, ama sü-
ründüren hastalıklar olduğu söylenirdi. Sözgeli-
mi romatoidartrit... Ancak gerek Amerika'da ge-
rekse Ingütere'de yapılan iki büyük çalışmada an-
laşüdı ki romatoidartrite yakalanan hastalar...
I Romatoidartrit nedir?
Romatoidartrit, esas belirtisi eklemlerde görü-
len, süreğen, eklemlerde şekil bozukluğu yapan
ve yakaladığı her on hastadan birini yatağa bağ-
layarak tamamen hareketsiz hale getiren ağır bir
romatizmal hastalık. Son zamanlarda anlaşıldı ki
romatoidartrite yakalanan insanlann hayat bek-
lentileri oldukça kısıtlanıyor. Bu saptamadan son-
ra Amerika'da da Ingütere'de de romatizma araş-
tırmalanna büyük paralar akmaya başladı. De-
mek hayatı da kısıüayabüiyor romatizma.
• • • • £ / ( yaygın romatizma türleri hangileri-
dir?
Birkaç tanesi oldukça >-aygm. Bunlardan bir ta-
nesi yumuşak doku romatizması fîbromiyalji
(yangısız kas ağrılan) de deniyor. Bu insanlar vü-
cutlannm sağlannda sollannda ağnlar hissediyor-
lar ve muayene ettiğimizde birtakım ağnh nok-
talar dışında -omzun yan tarafı, sırtın yanmda-
başka bir elle tutulur bulgu bulamıyorduk. Uzun
yıllar, 5-10 yıl öncesine kadar böyle insanlara çe-
şitli isimler verilirdi, hatta bilimsel yaklaşanlar
arasmda bile fîbromiyalji diye bir hastalık yok di-
yenler oldu. Ancak son birkaç yıl içinde fibrorni-
yalji araştınnalan çok ilerledi, bu insanlarda bir-
takım sorunlar, özellikle uyku sorunlan ortaya
çıktı. Bu insanlarda uyku sırasında çekilen elek-
troansefalografi (EEG-Beyin elektrosu) birtakım
değişikükler göruldü, hastalann bazı ilaçlara iyi
cevaplar verdiği anlaşıldı.
örneğin bu insanlara diyazem versek iyi gelmi-
yor da amitriptilin versek iyi geliyor. Kortizon ver-
sek de iyi gelmiyor. Böylelikle yaygın bir hastalık
olan fibromiyalji bilimsel olmayan her türlü yo-
ruma açık bir hastahk olmaktan, bilimsel, elle tu-
tulur bir hastalık haline geldi.
Diğer bir sık görulen romatizma hastalığı art-
roz dediğimiz kıkırdak aşınmalan. Bu noktada bir
konuya değinmek istiyorum. Türkçe'de kireçlen-
me deniyor. Bu çok yanhş bir deyim. Bildiğün ka-
darıyla başka hiçbir dilde kıkırdak aşınmasma ki-
reçlenme denmiyor.
Niye kireçlenme dememek lazım? Birincisi ki-
reç falan yok ortada. tkincisi başka tür bir kireç-
lenme ile damar sertliğiyle karıştınlıyor. Bu in-
sanlar şöyle düşünüyorlar: "Artrozum başhyor,
boynumda kıkırdak aşınması var. Bir süre sonra
boyun damarlarun, kalp damarlarun tıkanacak!'
Böyle bir durum yok ortada.
Ûçüncüsü gerçek kireçlenmeler var. Bazan
omuz eklemi etrafmda kireç çökmesi oluyor, o da
kıkırdak aşınması. Bu nedenle bu kireçlenme de-
yimini bırakmak gerekiyor; doğrusu, kıkırdak
aşınması.
• • • • Romatizmamn yaşla, çevreyle, yemekle,
hatta kalıtımla bir ilgisi var mı?
Belirli yaş gruplannda belli romatizma türleri
daha fazla. örneğin kıkırdak aşınması ileruyaş
gruplannda var, ama cocukluk çağında da görii-
lebilir.
••••• Yaş sının var mı?
Aşağı yukan 45'ten sonra diyelim. Ancak ço-
cukluk yaşmda da bayağı ciddi romatizmalar var.
PAZAR
KONUĞU
H A S A N
Y A Z I C IProf. Dr. Hasan Yazıcı
1963 'te Robert Koleji, I969'da Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi'ni bitirdikten sonra 1969-1974 arası
ABD'de Nebraska ve Creighton *
üniversitelerinde iç ve romatoloji yüksek «
ihtisası yaptı ve her iki dalda da Bord
sınavlanm verdi. Prof. Dr. Hasan Yazıcı (45)
1978'de doçent olduktan sonra Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi iç hastalıklarında romatoloji bilim
dalını kurdu. 1988'de profesör oldu.
Çalışmalarmm buyük bir kısmım Behçet
hastalığı üzerine yaptı. Bu hastalığm doku
gruplarıyla olan ilişkisinin diınyada
değiskenlik gösterdiğini, gene aynı hastalığm
bazı klinik ve laboratuvar bulgularının cinse
göre değiştiğini bulguladı. Behçet, hastalığının,
romatolojik hastalık sınıflamasında yerini
belirledi. Yazıcı, Azathhioprır.e ilacınm Behçet
hastaltğına iyi geldiğini de ilk gösteren bilim
adamı oldu. fŞubat 1990).
1 rabalan arasmda ankilozanspondiliti olmayanlara
göre 40 misli fazla. Romatoidartritte de kalmnun
rolü var. Son yıllarda anlaşıldı ki bu kalıtımda do-
ku antijenleri dediğimiz olaylann da rolü var. Do-
ku antijenleri kan gruplan gibidir. Bazı doku an-
tijenlerini taşıyan insanlar bazı romatizmalara da-
ha sık yakalanabiliyorlar. Ama doku antijenleri
dışında kahtımsal eğilimi romatizmaya taşıyan
başka faktörler de var. Ne olduğunu tam bilmi-
yoruz, ama romatizmada kalıtun çok önemli bir
unsur.
• • • H Insanın üzerinde kalıcı etkileri nedir?
Hangi çeşitleri öldürücü olabiliyor?
örneğin lupuslu romatoidartritii hastalann ya-
şam beklentileri kısalabiliyor. Baa damar iltihap-
lanmalan var, baskilütler diyoruz, onlar öldürü-
cü olabiliyor.
• • • M Ülkemizde romatizmal hastalıklann da-
ğılımını dünyadaki dağılımı ile karşüaştırsak,
farklı özellikleri var mı?
Birkaç tane var gibi. Ben sadece veri olan ol-
gulardan bahsedeceğim. Örneğin bizim romatoi-
dartritimiz Batı romatoidartritine karşı biraz da-
ha hafif seyrediyor gibi. Bunu bilimsel olarak gös-
terdik. Bu durum gelişmekte olan ülkeler için ge-
çerlL Bu yuzden belki romatoidartritin oluşumun-
da endüstriyel antijenlerin rolü var. Örneğin ro-
matoidartrit 19. yuzyüdan önce pek rastlanmıyor
dünyada. Örneğin Mısır mumyalannda, dini ki-
taplarda mükemmel ankUzanspondilit tanımlan-
ması, osteoartrit tammlanması var. Veya bulunan
iskeletlerde saptanabiliyor. Romatoidartritin ise
pek kanıtı yok. Son zamanlarda romatoidartri-
tin varlığına dair kanıtlar, Kızılderili iskeletlerin-
den çıktı. Üzerinde çok önemle durulan bir ko-
nu. Gelişmekte olan ülkelerde romatoidartrit daha
hafif seyrediyor. Bunu gösteren bizim Ingilizler-
le yaptığımız bir çalışma var.
••••1 Romatizmamn vücudun bağışıklık siste-
miyle bir ilgisi olduğu söyleniyor.
Bazı türlerinin kesin ilişkisi var. örneğin lupus
hastahğımn. önce bağışıklık sistemi bir nedenle
bozuluyor da sonra mı lupus ortaya çıkıyor? Lu-
pusu yapan etken (-ler) var, bu ^ olurken bağı-
şıklık sistemi mi değişiyor, bu pek büinmiyor. Ba-
ğışıklık sisteminde zengin deg4iklikler oluyor. Yal-
nız hangisi birinci, hangisi ikinci bilemiyoruz.
• • • • Bakteriler ve viruslerin romatizmada ro-
lü var mı?
Çok var. Diyelim doğrudan kana stafilokok de-
-,*<
I Bugün romatizmamn çaresiz olmadığı-
m söyieyebiliriz, değil mi?
Evet. Birçok şeyler yapabiliyonız. Ancak unu-
tulmaması gereken, birçok romatizmal hastalık
kendi kendine iyileşebüiyor. tşte hekime düşen ne-
rede, hangi ilacı ve ne zaman kullanacağına ka-
rar vermek. Ve ne hastasına ne de kendisine, kendi
kendine iyileşen bir hastauğa "benim verdiğim ilaç
iyi geldi" demek yanlışına düşmemek.
MHHH Başka hangi tedavi türleri var?
tlac, cerrahi tedavi, fizik tedavi, rehabilitasyon
(çok önemli). Fonksiyonunu az çok yitirmiş or-
ganlara rehabilitasyonla çok şey yapmak müm-
kün. Akh başında fızik tedavi başanh sonuçlar
veriyor. Fizik tedavi deyince akhmıza hemen alet
edavat, ışınlar fılan geliyor. Oysa fızik tedavinin
ana kurallan vardır. Biri Utihaph eklemleri isti-
rahate almak, eklemleri en fonksiyonel durum-
da tutmak. Bunların çoğu da hastaya öğretilip
hastamn kendi uygulayabileceği şeyler. Ama işte
ultrason, lazer ışun gibi göz boyayıa tedavüere gü-
nümüzde çok bel bağlanıyor. Ultrason, romato-
lojik hastalıklann tedavisinde işe yararulığı kanıt-
lanmamış bir yöntem. Hatta örneğin iltihaba en-
gel olmadığını veya iltihap geçirici etkisi olmadı-
ğını gösteren bilimsel çalışmalar var. Fizik teda-
vıyi yalnızca alet edavatla uğraşan bir bilim dalı
haline getirmek yanlış.
Lazerle tedavi, romatizmada 10-15 yüdır kul-
lamlmaya çabşüıyor. Nerede, nasıl iyi geldiği bi-
omatizma hem bir
hastalık hem bir hastahk
belirtisi. Kabaca 150
civannda romatizmal hastalık
var gibi. Ve her geçen gün de
yeni romatizmal hastahklar
bulunuyor.
Prof. Hasan Yancı, arkadaşım» Orhan Bursalı ile son zamanlann en güncel rahatsızlıklanndan olan romatizma üzerine söyleşi yaparken.
-s
Eklemleri çok kötü tutabilen romatizmalar var.
özellikle cocukluk yaşlannda kalp sonmu yapa-
bilen romatizma türleri var. Demek ki her vaşta
olabiliyor da bazı tür romatizmalar bazı yaşlara
daha özgü olabiliyor. Cinsle ilgisi var. Mesela lu-
pus hastahğından bahsettik; bu hastalık, roma-
toidartritten çok daha sık görulüyor, ancak tedavi
edilmezse öldürücü olabiliyor. Lupus, daha çok
kadınlarda gözüküyor. östrojen hormonuna ba-
ğımlı bir hastalık gibi.
• • • • Lupus nasıl bir hastalıktır?
Lupus bir bağ dokusu hastalığı, bir damar il-
tihaplanması. Birçok organda ortaya çıkıyor, en
yaygın olarak eklemlerde görulüyor. Eklemler dı-
şmda deriyi etkiliyor, yanaklarda kelebek dökün-
ık görülen romatizmal
hastalıklardan birisi de
"artroz" dediğimiz kıkırdak
aşınmalan. Bu noktada bir
konuya değinmek istiyorum.
Türkçede buna "kireçlenme"
deniyor. Bu çok yanhş bir
deyim. Bildiğim İcadanyla
hiçbir dilde kıkırdak
aşınmasına kireçlenme
denmiyor.
tüsu dediğimiz bir döküntü yapabiliyor. Merkezi
sinir sistemini etkiliyor, en kötüsu böbrekleri tu-
tabiliyor, böbrek tutulması ölüme neden olabilir,
ancak tedavi edilebüiyor; lupus hastalığı ve roma-
tologlann çok önemli bir uğraş alanı bu hasta-
lık.
WBBKB Romatizmalann cinsle ilgisi ne?
Kadınlarda lupus, erkeklerde de ankilozan
spondilit dediğimiz, omurga iltihaplanması daha
çok görülüyor. (Omurga tutulması.) Örneğin Beh-
çet hastalığı var bizim uğraştığımız. Erkekte sık
değil, ama çok daha ağır seyrediyor. Demek hor-
monlann bir ilgisi var.
I Peki romatizmal hastalıklarm yemek ye-
meyle bir ilişkisi var mı?
Var var. örneğin gut hastauğı. Bizim ülkede gut
artıyor. Yavaş yavaş yiyip içmemiz artıyor gibi. in-
sanlar paralannı -reklarnlarda gorüyoruz- yiyece-
ğe yatınyorlar. Böyle olunca gut artıyor. Alkolle
de ilişkisi var. Alkol gutlu hasta oranını bayağı
arttınyor.
• • • ^ Çevreseifaktörlerle romatizma arasında
bir ilişki kurulur öteden berL
Sanılıyor ki romatizma rutubetli yerlerde olur,
öyle değil. Ciddi romatizmalann hemen hiçbiri-
nin çevreyle ilişkisi yok. Belki lupus bir istisna.
Lupus hastahğı guneşe biraz bağımlı. Bu neden-
le ekvatora yakın bölgelerde daha yaygm. Mese-
la Filipin diktatöru Marcos'un lupusu vardı. Belki
psikozlu hali de biraz lupusa bağlıydı, biraz da
kullandığı kortizona. Her neyse, lupusla güneş
arasmda bir ilişki var. Onun dışında romatoidart-
rit, dünyanın her yerinde oluyor.
••••1 Güneşle bu hastalık arasmda nasıl bir
ilişki kuruyorsunuz?
Bilemiyonız tam nasıl olduğunu. Belki güneş
bazı yapılan antijenik hale geçiriyordur. Ama bu
direkt kanıtlanmış değil. Lupusla olan ilişkisinin
nasıl olduğu tam büinmiyor. Romatoidartrit ise
dünyanm her tarafında eşit. Biz öğrencilere diyo-
ruz ki eğer bir hasta gelip de "Benim ağnlanm
iyi havada iyi, kötü havada kötü" diyorsa telaş-
lanmayın, o hastamn ciddi romatizması yoktur.
Ciddi romatizmalar genellikle iklim gözetmiyor.
Yalnız hasta kendini rutubetli havada biraz daha
kötu hissediyor.
• • • • Çok yaygın olarak söylenir; kötü hava-
nın kokusunu romaüzmalı hasta önceden bilir ve
"yağmur yağacak" diye haber verir.
Demin fîbromiyalji diye bir hastalıktan söz et-
tim. Fibromiyalji için bu doğru.
diğimiz mikrop kanştı, mükemmelce gidip eklem-
lerde hasar yapabilir. Septikartrit (mikropla doğ-
rudan oluşan eklem hastalığı) diyoruz. Bir de baş-
ka türlü işler yapabiliyorlar. Bir bağırsakta yaşa-
yan bakteri uygun bir konakta ise bazen orada
reaktifartrit (mikroba bedenin verdiği yamtla olu-
şan hastahk) dediğimiz bir romatizma türü mey-
dana getiriyor. Örnegin dernin sözunü ettiğim an-
kilozanspondilite böyle bir bakterinin rol oyna-
dığı düşünülüyor. Keza bazı viral hastalıklarda,
kızamıkçık, sanlıkta romatizma ortaya çıkabili-
yor. Ama sık görülen romatizma türlerinde ro-
matoidartrit, lupus gibi virus, bakteri çok aran-
dı, ama pek saptanamadı. Romatoidartrit için dü-
şünülen bir virüs uygun bir aday gibi görünüyor,
ama kesin bir şey yok. Çunku belki birden fazla
k.omatizmal hastalıklarm
yemeklerle de ilgisi var.
Örneğin gut hastalığı. Bizim
ülkede gut artıyor. Yavaş
yavaş yiyip içmemiz artıyor
gibi. İnsanlar paralannı -
reklamlarda görüyoruz-
yiyeceğe yatırıyorlar. Böyle
olunca gut artıyor. Alkolle de
ilişkisi var. Alkol gut hastası
oranını bayağı arttırıyor.
limsel olarak kanıtlanmış değil. Çalışmalar sürü-
yor. Lazerin şu anda geleneksel romatizma teda-
visinde bir yeri yok. Çalışmak lazım.
Romatizmalı hastalar için gelecekte han-
gi umut verici gelişmeler görülüyor?
Daha iyi cerrahi yöntemler gelişecektir. Baa
ilaçlan daha iyi kullarunayı öğreneceğiz. Bağışık-
lık biliminin de ilerlemesiyle çok özgü! aşılar ge-
liştirmek belki mümkün olacak. Böylece günûn
birinde ailesel eğilimi olan insanlan romatizma-
dan birtakım aşılarla korumak mümkün olacak.
Böyle çalışmalar yapüıyor.
•••••Romatizmalı hastalann doktor doktor
gezdiği biliniyor... Doktorlann birbirinden çok
farklı tedavi yöntemleri uyguladığı söylenir. Bu
niçin?
Romatizmal hastalıklann çoğu kendi kendine
iyi oluyor dedik. İşte hastalar, "Ben A doktonı-
na gittim, bana şu ilaa verdi geçti" diyor. Bu yüz-
den doktor doktor dolaşüıyor. Aynca bizde he-
kim başka bir hekime ne hasta gönderiyor ne de
danışıyor. Hastalar da doğal olarak dolaşıyorlar...
••••F/z/A: tedavide de anlayış farklan var.
Bazılan verilen egzersizlerin hastalığa yol açtığı
kanısında. Kimileri Utihaph eklemin rahat ettiri-
lıp aşınmayı önlemenin gerekli olduğunu dü-
şıinüyor.
Ben rahat ettirilmesinden yanayım. Romatiz-
macı doktorlar, genel olarak iki ayn disiplinden
geliyor. Bir grup fızik tedaviden, bir grup da iç
hastalıklanndan geliyor. Fizik tedavicilerin bilim-
sel olmadığını söylemiyorum. Anlayışlar doğal
olarak farkh. Ancak karşılddı diyalog yoluyla be-
raber çalışmak gerekiyor.
dir?
I Peki romatizmalann kalıtımla ilişkisi ne-
Kalıtımla çok ilişkisi var romatizmamn. Spon-
dilit örneği; ankilozan spondilitte yakın akraba-
ları arasmda ankilozanspondiliti olan birinin bu
hastalığa yakalanma olasıhğı gene böyle yakın ak-
etken bu hastalıklan yapıyor, ya da romatoidart-
rit tek bir hastalık değil.
••••I Eklem yerlerinin aşırı zorlanması ile ro-
matizma arasında ilişki var mı?
Elbette. Balerinlerde, piyano çalanlarda, bazı
mesleklerde, hava makineleri kullananlarda, del-
me makineleri kullananlarda belirli eklemlerin
tekrar tekrar kullanılması aşınmaya neden oluyor.
Bazen doğrudan kıkırdağı aşmdıran dep de söz-
gelimi polivinil klorürle çalışan işçilerde derma-
tomiyozit (kasın ve derinin yangtlı durumu) de-
diğimiz bir tablo ortaya çıkıyor ve öldürucu ola-
biliyor. Özetle romatizma, meslek hastalığı da ola-
biliyor.
tiriyor?
r, romatizmayı ne derece iyileş-
Kaplıcalar işe yaramıyorlar. Bilimsel olarak yer-
çekimi azaltılmış ortamlarda, örneğin su içinde
romatizmalılar rahat ediyor. Bunun dışında su-
yun içindeki kükürtün, radyoaktivitenin rol oy-
nadığı söylenemez.
•••••Ne/etfen çıkmış kaplıcalann romatizma-
ya iyi geldiği sözü?
İnsanlar yüzyıllarca yaygın kanaatlere saplan-
mışlar. Kaphcalar rahat bir yer. Pamukkale*ye git-
meyi ben de seviyorum. Ancak Pamukkale'nin ro-
matizmaya ne yaptığı bir soru işareti. Kaphcala-
ra inananlara bilimsel bir çalışma ile bunun işe
varadığını göstermelidir. Uygar Batı'da kaphca or-
tadan kalkmıştır. Tatil yerlerine dönüştürülmüş-
tür. tnsanlann kaphcalara gitmelerinden yararla-
nıp romatizma merkezleri açılabilir.
IRomaüzmamn tedavisinde son zaman-
larda niteliksel bir değişim söz konusu mu? Dü-
ne kadar nasıl bir tedavi uygulanıyordu, bu hâlâ
sürüyor mu?
Son yülarda romatizma tedavisinde önemli ge- /
lişmelerden biri, kortizonsuz iltihap geçirici ilaç-
ların sayıca çoğalması. Bu ilaçlar hastayı tedavi
etmeseler bile oldukça rahatlatıyorlar. Aspirin gi-
bi, ama biraz daha etkili ve alınmalan daha ko-
lay. İkinci olarak cerrahi tedavi yöntemleri ilerle-
di. Eklemde harabiyet olduğunda cerrahi müda-
haleye başvuruluyor. Kalçalar takılıyor, bütün do-
ku alınıp yerine protez konuyor. Kortizonu çok
daha iyi kullanmasını öğreniyonız. Bağışıklık sis-
temini etkileyen yeni ilaçlar var. Hem deniyonız
hem de bazılanm kullanıyonız.
Bunlar iltihabı bastırıyorlar genellikle. Damar
iltihaplanmalan on yıl önce öldürücü idi; bugün
tam nedenini bilmesek de hastayı artık ilaçlarla
iki üç yıl tedavi edebüiyoruz; sonra nedeni de or-
tadan kalkıyor. Alevli devreyi de atlatabilirse hasta
tamamen iyikşiyor. örneğin bundan on yıl ön-
cesine kadar öldürücü olan bir romatizmamız var-
dı. Poliartritisnodo siklufoskamin dediğimiz ila-
cı doğru kullanmakla hastalann büyük kısmım
kurtarabUiyoruz.
••••• Peki bu romatizma, tedaviden sonra ye-
niden ortaya çıkıyor mu?
Bazı türleri tabü. öraeğin romatoidartrit. Aşağı
yukan ytizde 60 hastada tüm ömürboyu dalga-
lanmalarla sürüyor. Bazı hastalarda yalnızca alevli
devTelerde ilaç kullanıyonız. Hasta sessiz bir dev-
reye girdiyse bazen ilaç kullanmıyoruz.