04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 TEMMUZ 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Emisyon 13 trilyon • ANKARA (UBA) — Banknot Matbaası, memur maaşlanndaki baskı nedeniyle, geçen hafta sonunda da fazla mesai yapınca, emisyon yeniden 13 trilyon 190 milyar 800 mîlyon lira düzeyine çıktı. Haftanın ilk üç günü -nyasadan 1 milyon 115 milyar lira çekilip emisyon 12 trilyon 41 milyar lira düzeyine indirilirken, son iki gttnde, memur maaşlannın emisyon uzerine yaptığj baskıyla, piyasaya 1 trilyon 149 milyar lira sürüldü ve emisyonun önlenemeyen Urmanışı devam etti ve banknot miktarı 13 trilyon liramn uzerine çıktı. Yumurtaya zanı • IZMtR (ANKA) — Yumurta Ureticüeri Derneği'nin geçen günlerde lstanbul ve tzmir'de yapuğı toplantılarda satış fıyatlannın maliyetin alünda tutulmaması konusunda anlaşmaya vardı. Bunun uzerine lstanbul ve lzmir başta olmak Uzere geçen cuma gününden itibaren perakende fıyatı 17S liraya kadar düsen yumurtaya 50-75 lira zam yapıldı. 250 liradan satılan bir yumurtanın toptancıya 220 liraya mal olduğunu belirten piyasa ilgilileri, perakende olarak büyüklüklerine göre yumurtalann 225-275 lira arasında satılmaya başlandığını söyledi. ersu satılıyor • AMASYA (AA) — Amasya'da 1972 yılında kurulan ve 1984 yüına kadar üretim yapan meyve ve sebze suyu fabrikası (Fersu), 3.9 milyar lira tahmini bedelle satışa çıkanldı. Kapandıktan sonra tl özel tdare tarafından 1987 yılında Ziraat Bankası'na satılan Fersu'ya, 78 bin 371 metrekarelik vişne bahçesiyle birlikte, 3 milyar 918 milyon 41 bin lira değer biçüdi. Ziraat Bankası yetkilileri, fabrikanın satışında tekliflerin kapalı zarf usulü ile ahnacağinı, ahcı çıkmaması ya da düşuk fıyat vehlmesî durumunda ihalenin yenileceğini söylediler. Narenciye ihracatı • tZMİR (Cumhuriyet Ege bürosu) — Narenciye dışsatımı için şimdiden geçiş belgesi endişesi basladı. Satsuma dışsatımına üç ay kala ihracatçılar, Hazine ve Dış ''"icaret MüsteşarüğYna ışvurarak Tttrk llR'lannın Yugoslavya'dan geçebilmek için gereksinim duyduklan geçiş belgesi konusunda bu yıl sıkıntı çekilebileceğini dile getirdiler. Çiçek üretinıi • ANTALYA (Cumhuriyet) — Çiçek lhracatçılan Derneği Başkanı Dr. Sayaş Titiz, Türk çiçeğinin kalite yönünden Avrupa'da aranan durumda olduğunu ve bu nedenle Avrupa ulkelerinden gelen çiçek talebinin gün geçtikçe arttığını söyledi. 1989/90 ihracat sezonunda yaklaşık 900 dekar alandan toplam 115 milyon dal kesme çiçek üretimi yapıldığını ve bunun 100 milyon dalının ihraç edildiğini, 15 milyon dahn da yurtiçinde pazarlandığuu belirten Titiz geçen yıl elde edilen ihracat bedeünin yaklaşık 16 milyon dolar olduğunu bildirdi. BORSA'DAN • Emek Sigorta hissedarlanna yüzde 50 bedelsiz hisse dağıtıyor. Sermayesini 20 milyar liradan 30 milyar liraya çıkartan Emek Sigorta bunu yeniden değerleme fonundan karşılayacak. • Gentaş'ta rüçhan hakkı kullammı başladı. Yüzde 50 bedelsiz, yüzde 50 bedelli sermaye arttınmına giden Gentaş'ta rüçhan hakkı kullanıırıı 20 ağustosta sona erecek. 1 Alarko Holding .irmayesini 6 milyardan 12 milyar liraya çıkartması nedeniyle yüzde 100 oranındaki bedelsiz hisse senetlerinin dağıtımma basladı. UGUN • Genel kurul lKV'nin genel kurulu lstanbul Divan Oteli'nde saat 10.00'da toplanacak. Kurulda Dışişleri Bakanı Ali Bozer bir konuşma yapacak. Fransızların Türkîye atağı/82 Fransız şirketi, Türkiye'de yatırım yapmak /öev Fransız hipermarket zinciri Carrefour, ^/yadatesis kurmak üzere İstanbul'dakiFransız ^/İstanbul'dayerleşmek için arsaarıyor. Firmaher V Ticaret Odası'na kaydoldu. T şeyi °/o 25 ucuza satmak için hazırlık yapıyor. MİNE G. SAÜLNIER LYON — Türkiye bu yıl yalnız Fransız turistlerinin değil iş çevrelerinin de gözbe- beği. Sayılan 82'yi bulan Fransız şirketi, rurkiye'de yatınm yapmak ya da tesis kur- mak üzere İstanbul'daki Fransız Ticaret Odası'na kaydolmuş durumda. Söz konu- su sayıya, daha önceden yurdumuza yer- leşen kuruluşlar dahil değil. Türkiye'de tesis kurmak üzere fîzJbUite araştırması ya da üretim öncesi piyasa araş- tırması yapan yeni şirketlerin en önemli- leri şunlar: Charbonnage de France (kö- mür işletmeleri), FRAMATOM (nükleer endüstri), Lyonnaise des Eaux (pis ve atık su antma endüstrisi), MATRA (ağır ve ha- Fıf motorlu araç endüstrisi), DEGRE- MONT ve HISPANU SU1ZA (hafıf me- tal üretim ve kullanıraı dalında dev bir Fransız-lsviçre-tspanya işletmesi), TECH- Fransız çıkarmasında mızrak uçları Chartx»nnage de France Kömûr işletmelen Framatom Nükleer Endüstn Lyonnais de Eaux Pis ve aük su antma Matra Motorlu araçlar Degremont ve Hispanu Sulza Mafrf metal üretim ve kullanımı (Frartsa, tsvıçre, Ispanya ortaMıJı Technip Mühendislık hizmetleri Carrefour Büyûk mağaza anciri lerinden biri. Hipermarket NIP (mühendislik hizmetleri) vb. Söz konusu şirketlere ek olarak MERI- EUX ilaç sanayii, tstanbul Avcılar'da bir aşı fabrikasının kuruluşu için yapım aşama- sına geçmiş bulunuyor. M£RIEUX ilaç araştırma laboratuvarları ve aşı endüstri- si, Fransa'nın bu daldaki iki büyük kuru- luşundan ve dünyadaki en önemli üretici- Hipermarket holdingleri arasında yine bir dev sayılan CARREFOUR büyük ma- ğazalar zinciri ise tstanbul'da kurulacak bir hipermarket için uygun arazi arama aşa- masmda. Çeşitli Avrupa kentlerinde şube- leri bulunan CARREFOUR ijletmeleri, Türkiye'yi çok cazip bir pazar olarak de- ğerlendiriyor. Geçen hafta boyunca kiralık bir helikop- terle tstanbul üzerinde uygun yerleşme böl- gesi arayan CARREFOUR "öncülerT'ne göre tçerenköy, iki köprünün çevreyolu ile olan bağlantısı dolayısıyla ilk tercih. CAR- REFOUR şirketi, 150 Türk üretici firma ile ön görüşmelerini tamamlamış bulunu- yor. Sürümden kazanmak prensıbiyle çauşan hipennarket zincirlerinden biri olan CAR- REFOUR, Türkiye'deki iç pazar konusun- da bir de piyasa araştırması yaptırmış. Bu araştırmanın sonuçlanna göre şirketin tes- pit ettiği ilk hedef, İstanbul'da kurulacak olan hipermarkette her şeyi piyasa değe- rinden *!« 25 daha ucuza satabilmek. Söz konusu dev mağazalarda; lüks sını- fa girmeyen ev, bahçe, araba için her türlü tüketim mah, yiyecek ve giyim eşyası çe- şitli kalitelerde, geniş bir tüketim yelpazesi olarak satışa sunuluyor. CARREFOUR'- un şu ana değin Türkiye"ye yerleşmek ko- nusunda yapuğı ön araştırmalardaki tek olumsuz nokta, hipermarketin kurulabile- ceği arazi fiyatlanmn şirket sorumlulan ta- rafından "aşın pahah" bulunması. Bu ma- ğazaların özel bir mimari biçimi var. Tek katlı ve çok geniş bir alana yayılan mağa- zarun, büyüklüğüyle orantıli bir park ala- nı da olmak zorunda. Kısa vadeli borç artışıTürkiye'nin kısa vadeli yükümlülüklerinde Kısa vadeli borçlarda en hızlı artış, 528 milyon ocak-nisan döneminde 1 milyar 32 milyon dolarla banka ve kuruluşlarca sağlanan dolarlık artış görüldü. Geçen yılın aym kredilerde oldu. 1989'un aynı döneminde söz döneminde kısa vadeli borçlar 662 milyon dolar konusu kredilerde 220 milyon dolar azalma azalmıştı. vardı. ANKARA (AA) — Türkiye'nin kısa vadeli yükümlülüklerinde ocak-nisan döneminde 1 milyar 32 milyon dolar artış görüldü. Geçen yılın aym döneminde kısa vadeli borçlarda 662 milyon dolar azal- ma olmuştu. Merkez Bankası verilerine gö- re kısa vadeli borçlanmalarda en hızlı artış, 528 milyon dolarla ban- ka ve kuruluşlarca sağlanan kre- dilerde oldu. 1989'un aynı döne- minde söz konusu kredilerde 220 milyon dolar tutarında azalma kaydedilmişti. Yılın ilk 4 ayında ticari banka- lar ve diğer sektörler tarafından sağlanan kısa vadeli krediler top- lamı 941 milyon dolar artarken Merkez Bankası'nın aynı vadede- ki kredüerinde artış 91 milyon do- lar olarak gerçekleşti. Bir önceki yıl ocak-nisan döneminde ise ti- cari bankalar ve diğer sektörlerce sağlanan kısa vadeli krediler 295 milyon dolar, Merkez Bankası'nca sağlanan krediler de 367 milyon dolar azalmıştı. Ocak-nisan döneminde kısa va- deli borçlanmalarda sadece Mer- kez Bankası'nın banker kredileri ile kredi mektuplu döviz tevdiat hesabında azalma görüldü. ' Kısa vadeli dıs borclar (milyon dolar) Merkez Bankası Kredi mektuplu OTH MtfaDır aoMarı Bantar kredi Dıfler yûkümlülûMer TeanBank ve d«er sak. OJvc tevdiat hesate Tcan kracaer Bank ve kurukg SJO krd Ofrr Toptam 367 7 127 263 30 295 14 32 220 29 « 2 ec*-*a 91 • 27 122 • S 1 941 340 73 528 0 1032 Ocak-nisan döneminde orta ve uzun vadeli kredi kullanımı, kre- di mektuplu döviz tevdiat hesap- lan girişleri ile birlikte 949 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Ge- çen yılın aynı döneminde 1 milyar 418 milyon dolar tutarında orta ve uzun vadeli kredi kullanılmıştı. kullanıldı. Bu yılın ilk 4 ayında en fazla or- ta ve uzun vadeli kredi kullanımı 430 milyon dolarla kamu sektö- runde gerçekleşti. Ticari bankalar tarafından da 176 milyon dolar tutannda orta ve uzun vadeli kredi Geçen yüın aym döneminde, kamu sektörü 626 milyon dolar, ticari bankalar da 296 milyon do- lar tutannda orta ve uzun vadeli kredi kullanmışlardı. Dünyada 1.1 milyar insanyoksulluk sınınnın altında Silahlanma yerine yardımVVASH1NGTON (Reuter/AP) — Dünya Bankası Başkanı Bar- ber Conable, dünyadaki yoksul- lukla mücadele edebilmek için sa- nayileşmiş ülkelerin çabalarını iki kat arttırmalan gerektiğini söyle- di. Conable, "Getişmiş ülkeier, si- lahlanma harcamalanıu yüzde 10 onuniKİa ifK^aia^ yardımlsrıııı ild kaüna çtkarabüirler" dedi. "YoksBİluk" konusuna ayrılan Duır>a Bankası Yılhk Kalkınma Raporu'nun sunuluşu sırasında basınla bir sohbet yapan Conab- le soğuk savaş döneminin geride kalmasuıa ve gelişmiş ülke ekono- milerinin gelişmeye devam etme- sine dikkat çekerek bu ülkelerin daha fazla yardım yapabileceğini belirtti. 1990'larda, yoksulluğu azaltmamn, uluslararası kamuo- yunun temel hedeflerinden biri ol- ması gerektiğini belirten Conab- le, doğru politikalann izlenmesi halinde dünyanın halen 1.1 milyar olan yoksul sayısını gelecek on yü- da 800 milyon kişiye indirebilece- ğini savundu. Conable "Yoksullu- |on azaltüması soz konusu degil- se, kallanmanın pek az anlamı var" dedi. Conable'ın sunduğu Dünya Bankası raporunda, dünyada, 370 dolar (yaklaşık 986 bin TL. yılhk Dünya Bankası Başkanı Barber Conable, dünyadaki yoksulluğun ortadan kaldınlması için gelişmiş Ülkelerin daha çok çaba sarf etmesi gerektiğini söyledi. Conable, silahlanma giderinin yüzde 10 kısılması halinde Üçüncü Dünya'ya yardımların iki katına çıkabileceğini belirtti. CONABLE — Yoksulluğun azaltılması söz konusu degüse, kalkmma- nın pek az anlamı vardır. geür) olarak belirlenen yoksulluk sınınnın altında 1.1 milyar kişinin yaşadığı belirtiliyor. ABD'de yıl- da 6 bin 24 doların (yaklaşık 16 milyon lira) altında geliri olanlar resmen yoksul saydıyorlar ve bu grup 32 milyon kişiyi kapsıyor. . Cooable, Üçüncü Dünya'nın geleceğinin büyük ölçüde gelişmiş ülkelerdeki ekonomik aktiviteye bağh olduğunu belirtirken Dün- ya Bankası raporu birçok sanayi- leşmiş ülkenin tasarruflanıun hâlâ çok düşük olduğuna, dünya ser- maye arzımn büyük bir kısmını kendilerine çektiklerine ve faiz hadlerini sürekli yükselttiklerine dikkat çekiyor. Conable gelişmiş ülkelere yar- dımlan arttırmalan çağnsı yapar- ken bu yardunlann büyük ölçüde, yoksulluğu azaltıcı politikalar uy- gulayan ülkelere yöneltilmesi ge- rektiğinin de altını cizdi. KONUKYAZAR Dövize endeksli sigortaİSTANBUL (ANKA) — Ba- zı sigorta şirketleri enflasyon karşısında eriyen sigorta prim- lerini koruyabilmek amaayla dövize endeksli sigorta uygula- masına geçüleı. Bunun yanı sı- ra sigorta kuruluşları, Türkiye1 de sigortacüığa gereken önemin verilmediğini, bu nedenle sektö- rün altyapısının oluşturulmadı- ğuu ileri sürdüler. Merkez Sigorta Genel Müdü- rü Alaatün Büyükkaya, dövize endeksli poiiçelerinin dolar ve mark üzerinden hazırlandığmı ve kâr paylı olduğunu belirtti. Türkiye konvertibiliteye geçtiği için primleri anında dolar ve mark olarak satın alıp yatuıma yönlendirdiklerini söyleven Ala- attin Büyükkaya. "Bu nygula- manın bizim insan tipimize da- ha uygun olduğuna satış açısın- dan gördök. Reklam yapmama- mıza rağmen oldokça iyi bir ta- leple karşı k«rşıy«yız" dedi. Hayat Sigorta Genel Müdürü thsan Kangöz, Türkiye'de sigor- talıların pek çok şeye güvenme- diğini belirterek "Eskiden, şim- di albay, general olan ordu men- saplannın, polislerin hayat si- gortası vardı. Şimdi hepsi hüs- rana uğranuş. Niye olmuş? Pa- n ı u değeri kalmamış. Halk Tttrkiye'de gdeceğe ve liraya gü- venmiyor. Bu nedenle dövize en- deksli sigorta nygnlaması olum- ID lepki aldı. Halk, saglıkh bir birikim otocaguu kabnl etti" de- di. Altı aylık sonuçlar: Finansbank 29milyar kâr etti EkoDomi Servisi — Finans- bank 1990 yüının ilk altı ayında 28.9 milyar lira net kâr sağladı. 1989 yıb aym dönem kârı 11.8 milyar lira olan banka böylelik- le kânnı yüzde 145 arttırmış ol- du. Banka Genel Müdürü Ömer Aras altı aylık faaliyet sonuçla- rını açıkladı. Buna göre banka- nın özkaynaklan geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 300 arta- rak 90 milyar liraya yükseldi. Bankanın bilanço toplamı ise 598 milyar liradan 1# trilyon 294 milyar liraya yükseldi. Finans- bank'ın mevduatı da 101 milyar liradan 204 milyar liraya vardı. Bilançoda bankanın özkaynak- lan 32 milyar liradan 93 milyar liraya yükselmiş olarak gösteril- di. Bu kalemin içinde yer alan ödenmiş sermaye ise 11 milyar li- radan 50 milyar liraya vardı. Bilançonun geür tablosu tara- fında ise 81 milyar liralık faiz ge- lirine karşıhk 36 milyar liralık faiz gideri oluştu. Bankalarda kâr ve vergi Bankaların istisna içinde bulunan devlet tahvili veya Hazine bonosu almalarımn 3182 sayılı Bankalar Kanunu'nun 49. maddesinde belirli, Emtia Ticareti Yapma Yasağı içinde olduğu belirgindir. Bankalar bu alım satım işini bir ticaret şekli haline getirmiş ve mevduat sahiplerinin kendilerine emanet ettiği parayı kendi yararlanna kullanarak maddeyi açıkça ihlal etmişlerdir. HAMİT TURGUT Ankara Barosu avukatlarından Bankaların bilançolannın tetkikinde, or- tay'a çarpıcı durumlar çıkmaktadır. Kunım- lar Vergisi oranı % 46 olmasına rağmen ödenen vergi oranı e>iemli olarak, °7o 10 ilâ «?o 15 arasında kalmaktadır. Her halükâr- da % 25'i geçmemektedir. Bu durum, ban- kaların Hazine Bonoları ve Devlet İç ts- tikrar Tahvilleri'ni almaları ve değerli kâ- ğıtlann, faiz gelirlerinin Kurumlar Vergi- si'nden istisna edilmiş olmasından kaynak- lanan bir muhasebe tekniği ile oluşmakta- dır. Banka bilançoları tetkik olunduğunda, örnek olarak; 500 milyar TL'lik Hazine Bo- nosu ve Devlet İç tstikrar Tahvili satın al- mış olan bir bankanın, bu tahvillerin veya bononun vergi dışı bırakılmış faiz geliri de 300 milyar TL olsun ve bilançoda diğer un- surlarla beraber sonuç hesabında 350 mil- yar TL vergi öncesi kâr çıktığını düşünür- sek bankalar Devlet Tahvili ve Hazine Bo- nolanndan vergi istisnalı olarak elde etti- ği 300 milyar TL faizi Kurumlar Vergisi Be- yannarnesi'nde direkt olarak düşmekte ve kârını 50 milyar TL göstererek % 46 ora- nı ile 23 milyar TL olarak göstermektedir- ler. Halbuki nortnal olarak, örneğimizde olduğu gibi vergi öncesi kân 350 milyar TL olan bir bankanın, Kurumlar Vergisi'nin 1t 46 nispet üzerinden 161 milyar TL olması gerekirdi. ödediği ile ödemesi gerektiği ara- sındaki fark, banka ortaklarına kalmakta veya devamlı sermaye arttınmına gidilmek- tedir. Bankalar, bilançolarında mevcut faiz gi- derlerinin, vergi istisnası içinde bulunan 300 milyar TL faiz gelirine isabet eden kıs- mını da ilişkilendirerek kanunen kabul edilmeyen giderler adı altında bir hesaba almalan gerekirken bunu yapmamakta ve vergi kaybına sebebiyet vermektedirler. ör- nekleme yaparsak: Bir bankanın faiz gelirleri 1.5 trilyon TL faiz giderleri de 1 trilyon TL olsun. Bu 1.5 trilyonluk faiz gelirlerinin içinde 300 rail- yar TL vergi istisnalı Devlet Tahvili ve Ha- zino Bonosu da bulunduğundan, buna isa- bet eden faiz giderlerinin 1 trilyonluk faiz giderleri içinden ayrılarak kanunen kabul edilemeyen giderler mutalaa edilmesi ve ka- zançtan düşülmemesi vergi hukukunun te- mel prensibidir. Bu ahvalde vergi öncesi kâr, yukandaki örnekte belirtildiği gibi 350 milyar TL'ye değil, bilfarz 650 milyar TL'ye ulaşacak ve ödenecek vergi de yukandaki örnekte olduğu gibi 300 milyar TL istisnalı Hazine Bonosu ve Tahvil düşüldükten son- ra 350 milyar TL Üzerinden ve % 46 ni- spetinde 161 milyar TL vergi ödemeleri ge- rekmektedir. Bankalar ilan ettikleri bilançolarında vergi istisnasına tâbi faiz gelirlerine ait fa- iz giderlerini de matrahtan indirmektedir- ler (ki esasen bu kanunen kabul edilmeyen giderdir). Böylece büyük vergi kaybına se- bebiyet vermektedirler. Diğer taraftan, bankaların devamlı sırf kendilerine menfaat temin etmek için is- tisna içinde bulunan Devlet Tahvili veya Hazine Bonosu'nu almalarımn 3182 sayılı Bankalar Kanunu'nun 49'uncu maddesin- de belirli, emtia ticareti yapma yasağı, için- de olduğu belirgindir. Öte yandan banka- lar bu alım satım işini bir ticaret şekli ha- line getirmiş ve mevduat sahiplerinin ken- dilerine emanet ettiği paralan kendi yarar- lanna kullanarak maddeyi açıkça ihlal et- mişlerdir. Bu ihlalin devamhlık arz etmesi halinde (ki devamlıdır), aynı kanun 79/4, 79/6 maddeleri uyannca banka yönetici- lerinin cezalandınlması gerekmektedir. Zi- ra mevduatla yapılan bu daimi ticaret ile vergi istisnası içinde bulunan Devlet İç ts- tikrar Tahvilleri veya Hazine Bonosu ile bankaya menfaat temin edilmektedir ki 79/6 maddesine tam bir aykınlık olmak- tadır. Bu aykınlık, ya sermaye arttınmı ya da ortaklara kâr dağıtım şeklinde olmakta, vergi kaybı yoluyla son günlerde gözüken büyük sermaye arttırımı, Vergi Kanunları ve Bankalar Kanunu'na muhalefet edilerek gerçekleşmektedir. C«fltr«ry Gkobank BEKLAM DUNYASI Heryerde futbolttalya 90 esas olarak bir sportif faaliyet olmasına ve Dünya Kupası sona ermesine rağmen, futbolun çeşitli alanlara olduğu gibi reklamcıhk üzerindeki etkisi de henüz silinmedi. Yukandaki üç örnek bunun en güzel kanıtı. Bir banka, gaz idaresi ve bir lokanta basın ilanlarında futbolu kullamyor. Observer gazetesinin Maradonalı "Girobaak" ilanında şu slogan kullanılıyor: "Yaygın bianışın aksine oluslararası transfeıieriıı çok pahah olması gerekmez." Bankalararası para transferi ile kulüplerarası futbolcu transferinin ilginç bir kıyaslaması. Ingiliz gaz idaresi "Bridsh Gas" ise Boby Charlton'ın Spor Okulu'nun sponsörü olarak verdiği ilanda "Gascoigne'un ayakkabılanm dolduracak birisini bulmaya nasıl yardımcı oluyoruz" diyor. Metinde aynca Ingilizlerin bu tür okullar sayesinde belki Wimbledon tenis turnuvasında da Almatıları yenebilecekleri müjdeleniyor. Son örnek ise Fransa'dan. "Le Paris 16" adlı restaurant, adını, bulunduğu semtten, yani Paris'in lüks semti 16. bölgeden alıyor. Ancak lokanta logo olarak da üzerinde, hem de göğsünde 16 numaralı formayı taşıyan bir futbolcu kullanmış. Gol yemekle yemek yemek arasındaki ilişkiyi mi kullanıyor acaba? Geleecghi reklan yıkhzı: Asya — Uluslararası alanda- ki siyasi, ekonomik ve toplumsal değişimleri yakından izlemek zorunda olan reklamcılar ve araştırma kuruluşları orta ve uzun vadeli plan ve programlar yapmak amacıyla gözlerini zaman açı- sından ileriye, coğrafya açısından da Asya ve Avrupa'ya dik- miş durumdalar. Son olarak DDB Needham International'ın başına getirilen ünlü Fransız reklaması Bernard Brochand, "No- uvel Obs«rvateur" dergisinin 4 temmuz tarihli sayısında yayun- lanan röportajında, reklam yatırımlannın kıtalara ve bölgelere göre 10 ve 20 yıl sonraki görünümünü a n I a 111. <*t « SoböyOartoıSports ScftMk RESTAURANT LE PARIS 16 18, ruc d« Bclla Fniflt* 7501* PARIS 47.04.5633 Dunya toplamına oranla reklam yatırımı (°o) Kıta Amenka (Kuzey+Gûney) Avrupa (Batı+DoOii) Asya-Pasifik 19M 56 27 17 20M 25 39 36 2011 22 36 42 TEKNOLOJI VITBIMI Tenis topuna önlem Tenis oynarken topun gözünüze çarpması olasılığı her zaman vardır. Bu tur talihsizliklere karşı, saatte 180 km. hızla gelen bir topun bile zarar veremeyeceği kadar dayanıklı polikarbonattan yapılmış bir koruyucu gözlük üretildi. 6 mm. kalınhğmdaki gözlük, oyuncunun görüş alanını daraltmıyor. Aynca burnun üstünü kaplayan bölümü burun kemiğini de koruyor. Fiyatı 160 Fransız Frankı. Yalnızşarkıcı Tokyo'da aşın yorulmuş işadamlarınm önceden kaydedilmiş müzik eşliğinde Japonca ve tngilizce şarkılan söyledikleri karaoke barları çok ınlüdür. Şimdi, .alnız başına şarkı söyleme kültürü tüm dünyaya karaoke makineleriyle yayılabilecek. Seiko Instruments firmasının geliştirdiği Carry-A-Tune adlı aygıtta, bir uraftan enstrümanlann sesi gelirken öte yandan sizin kaydettiğiniz vokal dinlenebiliyor. Carry-A-Tune ağustos ayında 100 dolar fiyatla piyasaya sürülecek. Seiko firması, pop müziğinden kilise müziğine kadar 12000 şarkı içeren kasetleri de bu yeni ürünüyle birlikte satacak. Eylül ayında ise Citizen Watch firmacının CD'lerle çahşabilecek İ'm-A-Star adlı aygıtını piyasaya sürmesi bekleniyor. Bu aygıt, vokalleri eleyebilen bir devreye sahip bulunuyor. Telefonunuzun sesi Sürekli çalan telefonunuzun sesinden sıkıldınız mı? Fun Products (ABD) firmasının geliştirdiği RockPhone adlı telefon, önceden programlanmış ses efektleriyle telefon çalışına canlılık getiriyor. Bu ses efektleri arasında gülüşler, ve kalabalık gürültüleri de var. RockPhone"un fıyatı 79 dolar. EKONOMİ KİTAPLIĞI Dengepolitikalan "Gelişmeleri izleyenlerin açıkça gördiikleri gibi, girdi gudümlü yapıdan pazar güdümltt bir yapıya geçilmektedir. Böyle bir ortamda ' ucuz emek, geniş topraklar, yeraltı zenginlikleri' gibi kavramlar önemsizleşmekte, beyin gücii, ileri üretim teknikleri ve çağdaş yönetim anlayışı egemen olraaktadır. Ekonomi polilikasının başansının ölçüsii, kol gücünün beyin giicüne dönüştüriilme oranı, gerçek rekabet gucü sagla\an üsttin tasanm, geleneVsel üriinlerimizin ihracalındaki artış yerine modern toplumun ihtiyaçlanna döniik urunlcri pazarlama düzeji olacakür." Prof. Dr. İbrahim Kavrakoğlu. "Dengeli Gelişme İçin Ekonomi Politikalan" adlı kitabınm oturduğu guncel zemini böyle tanımlıyor. Kavrakoğlu'nun Türkiye Ekonoraisinin Yakın Tarihi, Türkiye Ekonomisinin Toplu Degerlendirmesi, Dengeli Gelişme İçin Öneriler başlıklı üç bölumden oluşan \e Boğaziçi Universitesi Va>ınlan'ndan çıkan kitabı, özellikle araştırmacıların dikkatle incelemesi gereken bir eser özelliğini taşıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle