Katalog

16 HAZÎRAN 1990 KÜLTÜR-SANAT 18. ULUSLARARASIİSTANBUL FESTÎVALÎ flt CUMHURİYET/5 Müzikli çocuk oyunu • Kiiltür Servisi — İDE Sanatevi, "Uçurtmaz Kaçırtmaz Usta" adlı müzikli çocuk oyununu 17 haziranda saat 13.OO'te Galeria-Fame City'de sunacak. İnci Eviner, Gürhan Pekuz, Berk Erokay'ın yazdıkları oyunu Nurcan Kuzucan yönetti. Dekorlannı Gül Yasa, Seda tnsel ve Melis Sezgin'in hazırladıklan oyunun müzikleri ise Grup Virüs'e ait. tDE Sanatevi'nin çocuk oyunculan, ressamlar ve şairler grubu oyunla ilgili hazırladıklan metinde şunlan söylüyor: "Bize sunduğunuz dünyada yolunda gitmeyen bir şeyler var. Tam anlayamıyoruz ama onaylıyormuş gibi yapmaktan bıkuk. Özel bir insan ırkı olmadğımızı fark ettik. Tekrar edip durduğunuz kısa cmir cümleleri üzerine düşunüp gereğini yaptık." Operada sessizlik için • SYDNEY (AA) — Operalarda izleyiciler geneUikle çevrelerinde öksürülmesi ve konuşulmasından duyduklan rahatsızlığı, ters ters bakarak ifade ederler. Avustralya'daki Sydney Operası bu rahatsızhklardan hiç değilse birini ortadan kaldırmak için yeni bir önlem alıyor. Opera yönetimi, öksürüğu önlemek amacıyla öksüriik pastiÜeri dağnmaya karar verdi. Opera yönetimi tarafından yapılan açıklamada, gelecek iki ay içinde gösterimden önce yaklasık- 20 bin boğaz temizleyici pastil dağıtılacagı kaydedildi. Yönetimin bu girişimi, hemen hcmen olanaksız görülen "öksürüksüz opera konserlerinin" gerçekleşmesini sağlamak amacını taşıyor. Opera yetkilileri, öksürüğe karşı bu yöntemi bulurken konuşmalan, çantaların düşerken çıkarttığı sesleri ve kol saatlerinın alarm sistemlerinin çalmasını engellemek için de önlemler peşindeler. Avrupa sanatı Japonya'da • Kiiltür Servisi — Japon sanatseverler, içlerinde "Mona Lisa" ve daha birçok tanınmış tablonun bulunduğu iki bin kadar Avrupa yapıtını Tokyo'daki bir galeride bir arada görme olanağı bulacaklar. 35 milyon dolarlık bir proje kapsamında gerçekleştirilecek olan sergide, Avrupalı ressamlann 2 bin kadar tablosunun kopyalan yer alacak. Tablolar, on beşinci yüzyılla yirrninci yüzyıl arasındaki beş yüz yıllık bir zaman dilimini kapsayacak. Japonya'da yapıtlannın kopyalan sergilenecek olan ressamlar arasında RenoİT, Modigliani, Matisse ve Caravaggio da bulunuyor. Ginsberg ve Glass geliyor • Kiiltür Servisi — Minimal muzik akımınm önde gelen bestecilerinden Philip Glass ve ABD edebiyatında Beat Kuşağı diye anılan hareketin temsilcilerinden Allen Ginsberg 18 haziranda Türkiye'ye geliyorlar. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz ve eşi Abbie Abramowitz'in özel konuklan olarak Türkiye'ye gelecek olan Glass ve Ginsberg, iki gün tstanbul'da kaldıktan sonra gtlney yörelerini gezecekler. Aynca 19 haziran salı günü saat 10.30'da Atatürk Kültür Merkezi Sinema Salonu'nda, müziklerini Philip Glass'ın yaptığı fılmlerden oluşan bir gösteri düzenlenecek. Bu arada, Allen Ginsberg, geçen perşembe günü Londra'da okurlanna kitaplannı imzaladı ve "The Lion for Real" adlı yeni şiir plağını tanıto (yukanda). Dietrich dava açtı • MÜNİH (AA) — Alman sinema sanatçısı Marlene Dietrich, resmini kullanarak iki Almanya'nın birleşmesine karşı propaganda yapan politikacıyı mahkemeye verdi. Sanatçının avukatı Uwe Sachse gazetecilere yaptığı açıklamada, Dietrich'in, fotoğrafını ve ismini kötüye kullanan Yeşiller Partisi'nden Jutta Ditfurth aleyhine dava açtığını bildirdi. Sachse, Paris'te yaşamını sürdüren 88 yaşındaki aktrisin, resminin politik bir afiş üzerinde kuUanılmasının yasalara aykırı olduğunu düşündüğünü ve afişin yaymaya çalıştığı görüşü paylaşmadığını söylediğini belirtti. Dietrich'in resminin bulunduğu afis üzerinde "Almanya mı? Bir daha asla" sözleri yazıyor. Marlene Dietrich, bu sözleri Ikinci Dünya Savaşı öncesi yıllarda Hollyvvood'da yasarken, Adolf Hitler'e ve Nazi Almanyası'na karşı olan muhalefetini açıkça belirttiği günlerde söytemişti. üz, hastaneden çıktı • CALIFORNIA (AA) — Menekşe gözlü ünlü sinema sanatçısı Elizabeth Taylor, zatüree tedavisi gördüğu hastaneden taburcu oldu. Sanatçının halkla jlişkilerini yürüten Chen Sam, Elizabeth Taylor'un bir iki ay dinlenmek için Beverly Hills'deki evine gideceğini söyledi. Ünlü sanatçı hastaneden çıkarken gazetecilere yaptığı açıklamada, sonunda evine dönmekten büyük mutluluk duyduğunu, şimdilik bütün dikkatini sağhğma kavuşmaya ve hayatını sürdürmeye yönelteceğini söyledi. Liz Taylor, gazetecilere "HastaUğım süresince hayatın ne kadar değerh" olduğunu, onu ne kadar çok şevdiğimi ve biraz daha yaşamak için büyük istek duyduğumu anladım. Beni geçirdiğim bu kötü günlerde yalnız bırakmayan herkese minnettarlık duyuyorum" dedi. 58 yaşındaki ünlü yıldız, 16 nisanda Santa Monica'daki St. John Hastanesi'nin yoğun bakım bölümüne kaldırılmıştı. Nefes alabilmesi için bir süre solunum aletine bağlanan Taylor, ağu bir hastahk dönemi geçirmiş, hatta bir ara hayatından umut kesilmişti. Vaynakh Ttirkiye'de • Kültür Servisi — Sovyetkr Birliği "Chechen-Ingush Vainakh" Dans Grubu, Abrek şirketinin davetlisi olarak gösteriler sunmak üzere Turkiye'de bulunuyor. Çardak Nahiyesi Kültür ve Yardımlaşma Derneği yaranna gösterilerini sunacak olan topluluk, 1939 yıhnda kııruldu. Folk müziği üzerine araştırmalarını sürdüren Uluslararası Halk Danslan Topluluğu'nun gösterisi bugün ve yann 16.00-20.30 saatlerinde Burhan Felek Spor Salonu'nda gerçekleştirilecek. Topluluk daha sonra 19 haziran tarihinde Izmir'de gösterilerini surdürecek. Tapa Elimbayev yönetiminde gösterilerini sergileyecek olan topluluk 46 kişiden oluşuyor. DEVLET HALK DANSLARI TOPLULUGU'NDAN TRAB2ON — Kültür Bakanhfı Devlet Halk Danslan Topluluğu, tstanbul Festivali'ndeki tek gosterisini bugün Açıkhava Tivatrosu'nda snnuyor. Devlet Halk Danslan Topluluğu'nun sergileyecegi danslar arasıada Trabzon da yer alıyor. , AçıklıavaVla dans, Topkaprda opera Kültür Servisi — 18. Uluslararası tstan- bul Festivali'nin ikinci gününde piyanist Nikolay Petrov'un resitali ve Devlet Halk Danslan Topluluğu'nun gösterisi ve tstan- bul Devlet Opera ve Balesi'nin sunacağı "IV. Murat" operası yer alıyor. Kusağııun en yetenekli piyanistlerinden biri sayüan Sovyet müzisyen Nikolay Pet- rov, çok küçuk yaşlardan başlayan bir mU- zik eğitimi sonucunda Van Oiburn ve Kra- liçe Elizabeth Piyano Yanşması'nı kazan- dı. Rusya'da rnüzikçiler ve dansçılar ye- tiştirmiş bir aileden gelen Petrov, 1986'da ABD ile SSCB arasında yeniden imzala- nan kültür anlaşması sonucu Amerika'ya davet edilen ilk solist olarak New York Fi- larmoni Orkestrası'yla çok başanlı bir konser verdi. New York'tan Los Angeles'a kadar birçok kentte Amerikalı müziksever- lerin hayranlığını kazanan Petrov, 1988'de Boston'da yapılan Sovyet - Amerikan Fes- tivali'nde Rodyon Scedrin'in 2. Piyano Konçertosu'nun ilk yorumunu gerçekleş- tirdi. öte yandan tngiltere konserinin ardın- dan Guardian gazetesi Petrov için şunları yazdı: "Emil Gilels'in ölümünden ve Svi- atoslov Rkhter'in konser sahnelerinden çe- kilmesinden sonra insan doğal olarak ye- ni bir kral Sovyet piyanistini anyor. Ni- kolay Petrov bu anvana en yakısan aday..." Nikolay Petrov bugün Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salonu'nda vereçeği resi- talde J. S. Bacb, Antonio Soler, Carl Ma- ria von VVeber, Franz Liszt, Dmitri Şos- takoviç ve Leo Delibes'in yapıtlannı ses- lendirecek. Genel yönetmenliğini Mustafa Turan'- FESTİVALDE BUGÜN Nik«lay Petr«v Piyano Resttall (Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salonu, 18.30) Devlet Halk Daaslan Toplalng* (Aeıkkava Tlyatrosa, 21.34») IV. Mnrat (Topkapı Sarayı, 21.30) ın, koregraflığını Güloya Anıoba'nın üst- lendikleri Kültür Bakanlığı Devlet Halk Danslan Topluluğu'nun festivaldeki tek gösterisi bugün Açıkhava Tiyatrosu'nda. Geleneksel Türk kültür ve sanatıru tanıt- mak amacıyla 1975 yılında kurulan top- luluk, gerek Türk halk danslan ve müzi- ğini gerek giysilerini özüne bağh kalarak ve çağdaş teknik ve olanaklardan da ya- rarlanarak yeni bir sahne düzeni ve anla- yışı içinde sergiliyor. Kuruluşundan bugü- FESTtVALDE YARIN Oxford ŞeMr Orkestrası (AtatürklCUltür Merkezi Büyük Salopu, 18.30) Maaos Hacidakls (Açıkhava tiyatrosu, 21.30) Tttrk Klaslk ve Tasavv^ Masikisl Toplulagn-AkMet Ozhaa (Cemal Reşit Rey Konser Salonu, 18.30) ne kadar ülke içinde sûrekli gösteriler su- nan Devlet Halk Danslan Topluluğu yurt- dışında da 40 ülkede 500'den fazla göste- ri gerçekleştirdi. ilk kuruluş yıllannda koregraf Duygu Aykal'ın da önemli katkılarda bulunduğu Devlet Halk Danslan Topluluğu bugün Açıkhava Tiyatrosu'nda Çiftetelli, Bingöl, Dinar, Trabzon, Aşık-Maşuk, Anadolu'- dan Esintiler, Artvin, Silifke danslannı ve Kına Gecesi'ni sergileyecek. tstanbul Devlet Operası'nın festivalde sunacağı yapıtlardan biri de Okan Demi- riş'in 3 perdelik "IV. Murat" operası. Metni A. Turan Oflazogln'nun olan "IV. Murat" operasıru sahneye Cüneyt Gökçer koydu. Yardımcı rejisörlüğü ise Bozknrt Knnıç üstlendi. Orkestrayı, yapıtın beste- cisi Okan Demiriş yönetecek. Koro şefı, Gökçen Koray. Yapıtın koregrafısini Sel- çuk Borak hazırladı. "IV. Mnraf'ta başhca rolleri Atfla Ma- nizade, Leyla Demiris, Deva Çolakoglu, Erol Uras, tlbami Uyanık.Ali thsan Onat, Onur Gönenli Suat Arıkan, Payara Kor- yak, Metın Ertem, Necat Pınazoğlu, En- der Anman, Ali Aybar, Ayhan Kâhya paylaşıyorlar. Japonya Uluslararası FotoğrafFederasyonu Sergisi Yıldız Üniversitesi'nde Fotoğraf endüstrisinin öncüleriYıldız Üniversitesi Şevket Sabancı Kitaplığı'nda açılan sergi 23 hazirana kadar görülebilecek. Sergide geleneksel görüntülerin yanı sıra bilgisayarla "başkalaştırılmış" fotoğraflar da dikkati çekiyor. MEHMET BAYHAN 1890'da Ertuğrul gemisinin zi- yaret dönuşünde batması ve beş yüzden çok denizcinin şehit olma- sı, Türk-Japon ilişkilerinin baslan- gıcına dramatik bir boyut katrruş- tı. Bu olayın ve dostluğun 100. yüı Japonya'da törenlerle kutlandı. Mehter Takımı, Halk Danslan Topluluğu ve Topkapı Sarayı'ndan derlenmiş bir sergi yollandı. (Ne- den hâlâ Osmanlı'dan medet um- maktayız?) Turkiye'de bu yılın anısına ya- pılan tek çalışma, sanıyorum Ja- ponya Fotoğraf Federasyonu Ser- gisi'dir. Sergi, Yıldız Universitesi Güzel Sanatlar Bölumü'nün bir çahsması olarak 12 haziranda üni- versite kitaplığında açılıyor. Açı- lışa gelenler, Türk-Mitsui Banka- sı'nın desteği ile hazırlanan kata- logdan alabilecekler. Japonya, kendimizi yakın his- seuiğimiz bir ulkedir. Sanki eski komşular gibi. Bütün dünya gibi bizler için de her zaman ilgi çeki- ci bir ulke olmuştur. Bu çekicili- ğin ekseninde belki de asırlar bo- yunca dışa kapalı yaşayışın kök- İeştirdiği geleneklere bağlılık yat- maktadır. Kendine özgülük yitiri- lip "Batı kültiirü" tamamen ege- men olduğunda Kabuki tiyatrosu pop müzik, çay törenleri, cola, ki- mono jeans ile yer değiştirdiğin- de ilgi çekicilik de kaybolabilir. Ancak Japonlann özelliği gele- neksel kültürlerini korumaları ve çağdas gelişmelerle bağdaştırabil- raeleridir. Fotoğraf, Japonya'ya Hollan- dalı tuccarlarla girmiştir. Başlau- gıçta halkın önyargılan gelişmeleri engeller: Fotoğrafçı karşısında poz verenin karu emilecek ve ruhu za- rar görecektir. 1870'lere doğru stüdyolar yaygınlaşır. 1930'larda sanayi kurulması için girişimler yapıhr ancak yaklaşan savaş, ça- lışmaları askeri alana kaydınr. ENDO'DAN ÇİZGİLER — Japonya Uluslararası Fotoğraf Federasyonu Sergisi'nde yapıtlanna yer verilen sanatçılardan biri de Tetsuo Endo. Sanatçının "Çizgiler" adını taşıyan çalışması da göıülebilecek yapıtlar arasında. tkinci Dünya Savaşı ve Kore Sa- vaşı sonrası atılım yülandır. Batı ülkelerinde ve ABD'de fotoğrafın yaygınlasmasında, Kore Savaşı'n- dan ucuz Japon makineleri ile dö- nenlerin önemli payı olmuştur. Ja- ponlann dışardan aldıklannı ken- di potalannda yoğurmak ve özgün urünler yaratmakta üstün j'etenek- leri vanJır. Bugün fotoğraf endüst- risinde Japonya egemen ve öncü- dür. Bu öncülüğün izleri sergide de var. Japonya'da fotoğraf bütün ku- rumları ile kökleşmiştir. Üniver- sitelerin sanat bölümleri dışında 15 kadar fotoğraf okulu vardır. Kişi başına basılı yayının en çok oldnğu nlkelerden biridir Japon- ya, (1000 kişiye ğutıöe 580 gazete, Turkiye'de 90). Bu yayın organla- n yanşmalar düzenler. On binler- ce amatör toplantılara, seminer- lere, gezilere katılır. Başanlı pro- fesyonel fotoğrafçılar sinema oyunculan gibi ilgi görür. Sergiyi hazırlayan Japonya Fotoğraf Fe- derasyonu iki amatör kuruluştan biridir. Sergideki geleneksel görüntüle- rin yanında "bilgisayarla baska- laştınlmış" fotoğraflar dikkati çekmekte. Fotoğrafın artık doy- gunluk noktasına varmış çekim ve karanlık oda teknikleri, daha uzun yol olsa da bilgisayar tekno- lojisi ile aşılmak ve yeni yorum- lara ulaşılmak aşamasında. Tek- noloji ile çok sıkı bağlan olan fo- toğraf, sanıyorum ki bu yönde ge- lişecektir. Fotoğraf teknolojisine önculük eden bir ulkenin sergisin- de bu tür örneklerin çok olması doğaldır. llişkilerin yüzüncü yılın- da sanayi ürunleri, şırketleri ve iç- tenlikli fotoğrafik göruntuleri ile bizlere ulaşan dost ülkeye merha- ba. 27. ULUSLARARASIBERLÎN TİYATROFESTÎVALÎ Alman tiyatrosıınıın doğusu ve batısı Festival sıcağı İki Almanya'nın birleşmesinin gündemde olması yüzünden, Demokratik Alman tiyatrosunun geleceği de en çok tartışılan konular arasındaydı. GÜNER YÜREKLİK BERLİN — Her yıl mayıs ya da haziran aylanndan birinde dü- zelenen "Berlin Tiyatro Fesriva- li", geçen günlerde perdelerini Lessing'in "Miss Sara Sampson" oyunuyla kapatırken kafalarda kalan bir soru vardı: "Acaba ge- lecek yıl ne olacak?" İki Almanya'nın birleşmesi pek çok kültür-sanat kurumu gibi Do- ğu'daki tiyatrolann geleceğini de temelden etkilemiş, festivalin ana tartışma konulanndan biri haline getirmişti. "Demokratik Alman Tiyatrosu'nun sorunları ve geleceği" bu yüki festivalde hara- retle tartışılan konular arasınday- dı ve bir yerde Batı Alman tiyat- rolannın geleceğini de yakından ilgilendiriyordu. Bir kez iki AJmanya'nın birleş- mesiyle birlikte kültür giderleri de iki katına.çıkacak, birleşik cum- huriyetin tüm bu giderleri karşı- laması mümkün olmayacaktı. O ha'de kültür giderlerinde önemli bir kısıtlama olacak, bundan en fazla nasibini de zaten kapanma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Doğu Alman tiyatrolan alacaktı. Doğu Alman tiyatrolan, politik anlam ve önemlerini yitirmişler, identite (kimlik) krizi içine girmiş- lerdi. Seyircilerini gitgide yıtiri- yorlar, bir kültür-sanat kurumu olarak işlevlerini yerine getirmek- te güçlük çekiyorlardı. Köklü bir sistem değişikliğinden sonra yeni para birimi olan "Deutsche .Mark" (DM) ile nasıl finanse edi- lecekleri de henüz çok bilinme- yenli bir denklem gibiydi. tki Ber- lin'in birleşmesi, hatta başkent ol- masıyla 27 yüdır sürdürülen gele- neksel tiyatro festivalinin bundan sonrasının ne olacağı da bu çok bilinmeyenli denklemler arasın- daydı. Kısacası Doğu ve Batı sahnele- rini şimdiden kestirilmesi müm- kün olmayan bir gelecek bekliyor. Bu yıl 27.'si düzenknen Berlin Ti- yatro Festivali de bu geleceği be- lirsiz sorular arasında. Belki de bu yıl "geleneksel" Berlin Tiyatro Festivali'nin sonuncusunu izle- dik... Almanca dildeki tiyatrolar ara- sında düzenlenen festivale bu yıl Avusturya, Demokratik Alman- ya ve Federal Almanya'dan 7 ti- yatro, 8 ayn oyunla katıldı. tsviç- re uu yûkî ruıwalde yoktu. De- mokratik Almanya ise geçen yıl- dan sonra bu yıl ikinci kez katılı- yordu festivale. Aynı dilde oyun sunan tiyatrolar arasında bir kar- şılaştırma yapmak, çağdaş tiyat- ro akımlarını tanıtmak ve tartış- masını açmak amacıyla düzenle- nen festivale bu yıl örnek olarak; Viyana "Borg" Tiyatrosu Georg Büchner'in "TVoj^eck", Doğu Berlin "Maxim Gorki'" Tiyatro- su George Tabori'nin "Kav- gam", Bremen Tiyatrosu Johann Kresnik'in "Llrike Meinhof", Hamburg "Thalia" Tiyatrosu, Botho Strauss'in "Ziyaretçi" ve Bertolt Brecht'in "Adam Adam- dır", Bochum "Schauspielhaos" Tiyatrosu Maksim Gorki'nin "Sonuncular", Munıh "Kam- merspiele" Tiyatrosu Hen- rik tbsen'in "Denizden Gelen Ka- dın", Bavyera Devlet Tiyatrosu da Lessing'in "Miss Sara Sampson" oyunlanyla davet edil- mişlerdi. Festivalde özellikle Büchner'in "Woyzeck", Brecht'in "Adam Adamdır", Strauss'un "Ziya- retçi" ve "Kresnik'in "Llri- ke Meinhof" adlı koregrafik ti- yatro oyunu, değişik yorum ve sahne oyun biçimiyle büyük ilgi gördü. örneğin Woyzeck'te, eğik sahne büyük bir sirk manejine benzetilmiş, yavaş film çekimi gi- bi hareketlerle ve kesik konuşma- larla şaşırtıcı bir oyun bıçimı su- nulmuştu. Kültür Servisi — 18. Uluslara- rası İstanbul Festivali dün akşaın Atatürk Kültür Merkezi'ndeki konserle başladı. Festival 25 tem- muza kadar surecek. Ana muhalefet panisi genel başkanı F.rdal İnönü ve Kultur Bakanı Namık Kemal Zeybek'- in de yer aldıkları açılışta Nejat Eczacıbaşfnın açış konuşması- nın ardından söz alan İstanbul Anakent Belediye Başkanı Nu- rettin Sözen, Bizanshlardan kal- ma Tekfur Sarayı'nın önumuz- 4eki yıl onanlarak bir açıkhava konser mekâm olarak Istanbul- luların hizmetine gireceğini be- lirtti. Sözen, tstanbul Festivali'- nin istanbul kenti ıçin bir \üza- kı ve bir yenilik olduğunu da söz- lerine ekledi. Bu arada acılışta Eczacıbaşı ve Sozen'den sonra Kültür Bakanı N.Kemal Zeybek'in kürsuye da- vet edilmemesi şaşkınlıkla karşı- landı. Bakan Zeybek, bu konu- da kendisıne yoneltilen soruya "Bu bir protokol hatasıdır diyerek" yanıt verdi. tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı yöneticileri ise daha önceki yıl- larda olduğu^ibi yıl kendilerine herhangi bir konuşma bildirimin- de bulunulmadığını soylediler. Festivalin açılış konuşmasını yapan İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yonetim Kurulu Başkanı Dr. Nejat Eczacıbaşı festivalin ilk yıllarda gösteri verlerini doldur- mak kaygısı çekerken bugün 3 bin kişilik bir konser salonunu kap- sayan kültür merkezinin hazırlık- ları içinde olduğunu belirtti. Ec- zacıbaşı, festivalin dunyanın uy- garlık ve kültür açısından ilginç bir dönemde açıldığını söylerken sozlerini şöyle surdurdu: "Duvar- lann yıkıldığı, insanlar ve loplum- 1ar arasında banş ve karşılıkh gü- ven olanaklannın buyüdugü bir dunyaya doğru >öneli>oruz amk... Çok değil, bundan kırk yıl önce, büyük savasın uluslar ve kıtalar arasında açtıgı derin ve kanlı uçu- rumun anlamsızhğı vurgulanıyor şimdi butun ulkelerde... Geçmiş- te birbirleriyle boğuşan büyük baskentler bu yeni bilinçle, kardeş kentler olarak ilan ediyorlar ken- dilerini. Berlin FOarmonisi, Tel Aviv Festivali'ne kaülıyor. New York Balesi, Tokyo'da temsiller vermeye başlıyor. Herkes şu gö- riişte birieşiyon Kişilerin, toplum- lann, ülkelerin ve kıtalann arasın- daki uçurumu kapatacak en sağ- lam köpni, kültür ve sanattır. On sekiz yddır surekli geüşen Uluslararası İstanbul Eestivali, gerçekte çağdaş dünya ile modern kultur ve sanat yoluvla kaynaşma- mızın en guzel örneklerinden bi- ridir. Özellikle bir Avrupa Btrliği- ne doğru adımlar atılan gunumüz dünyasının onde gelen Batı ve Do- ğu Avrupa sanalçılan, Amerika ve Asya'nın en seçkin topluluklan ile birlikte, lstanbul'da bir araya ge- liyorlar. Buna karsılık, binlerce yıllık bir uygarlık birikiminin sa- hibi olan Turkiyemiz de en değerli sanatçı ve topluluklan ile bu ulus- lararası sanat ve kultur kaynaşma- sına kendi değerierivle katkıda bu- lunuyor. Değisik uluslar, inanclar, insanlar arasında bir kultur, çeşit- lilik ve zenginliğini yansıtan çağ- daş bir şolen yaşıyomz boylece. Belki de ozlediğimiz gibi yeni bir dunyada, özgurlük ve bağımsızlık içinde yer alma idealimiz, İstan- bul Festivali'nde boylece canlı uy- gulamalanndan birini buluyor." Fransız ressamdan • PARİS (REUTER) — Fransız ressam Bernard Buffet'nin bir tablosu, Lyon kentinde düzenlenen bir açık arttırmada 960 bin dolara alıcı buldu. "Sirk, Palyaçolar ve Çalgıcılar" adlı tablonun 960 bir dolara satılmasının, Buffet'nin yapıtlan açısından bir rekor olduğu beürtildi. Tablonun Fransa dışında adı açıklanmayan bir koleksiyoncu tarafından satın alındığı bildirildi. Paris'teki sanat uzmanlan, 62 yaşındaki Buffet'nin 1948'de yaptığı bin otoportrenin de 1988'de Tokyo'daki bir açık arttırmada 560 bin dolara satılmış olduğunu belirttiler. Şişli Kitap Şenligi • Kültür Servisi — Şişli Belediyesi ve Yayıncüar Birliği'nin ortaklaşa duzenledikleri II. Kitap Şenliği 23 hazirana dek uzatıldı. Matbaaa Osmanbey Sokak'ta süren senlikte bugün Grup Yorum saat 16.00'da bir konser verecek. Topluluk pazartesi günü yine aynı yerde ve saatte konserini tekrarlayacak. Senlikte 19 haziranda saat 18.00'de Ataol Behramoğlu bir söyleşi yapacak. 20 haziranda Hıbır dergisi karikaturistlerinin saat 18.00'deki söyleşisinin ardından, 21 haziranda Arif Damar, Enver Ercan ve Turgay Fisekçi saat 18.00'de söyleşecekler. 22 haziranda saat 18.00'de Müjdet Gezen'in söyleşisinin ardından 23 haziranda saat 16.00'da Belediye Çağdas Topluluğu bir konser verecek. Gitarda satış rekoru • LONDRA (AP) — Ünlü İngiliz klasik gitarcı Julian Bream'ın koleksiyonunda yer alan 1964 yapımı bir akustik gitar, Sotheby tarafından düzenlenen bir müzayedede 26.100 dolara satıldı. Söz konusu fıyatın, akustik gitar satışlan açısından bir müzayede rekoru olduğu belirtildi. Robert Bouchet tarafından Paris'te yapılmış olan gitaa adı açıklanmayan bir Japon koleksiyoncu satın aldı. Daha önceki rekor, 18.900 dolarla 1624'te Güney Almanya'da yapılmış bir gitara aitti. Büyük sanat hırsızhgı • NEW YORK (AA) — İkinci Dünya Savaşı'mn bitiminden beri kayıp olan, ortaçağdan kalma paha biçihnez sanat eserleri ve el yazmalarının bulunduğu bir koleksiyonun, o tarihten bu yana ABD'nin Texas eyaletinin VVhitevmght kasabasındaki birinci ulusal bankanın kasalarında saklandığj bildirildi. Banka başkanı, haberle ilgili yorum yapmayı reddetti. Ayhan Işık anıhyor • İSTANBUL (AA) — Türk sinemasının "taçsız kralı" Ayhan Işık, ölümünün 11. yıh dolayısıyla bugün Zincirlikuyu'daki kabri başında amlacak. Film-San Genel Başkam Ümit Utku bugün yaptığı açıklamada, Ayhan Işık'ınr sanat ve sanatçıya olan büyük tutkusu, çağdaş Türk sineması yaratma çabası ve çalışmalanyla sinemada "Ayhan Işık ekolü" yarattığıru belirtti. UGUN • Kadın Kültürevt'nde söyleşi "Kadınlar, Babalar Gününde Babalığı Tartışıyorlar" konulu söyleşi saat 14.30'da Kadın Kültürevi'nde (PTT yanı Tünel) izlenebilir. • Söyleşi ve imza günü Yazıt dergisi yazarlanndan tzzet Kıhçh, Hasan Ali Topbaş, Cemil Kavukçu, özcan Karabulut, Şükran Kozalı, Asım Gönen ve Edip Berk, Kadıköy Gençlik Kitabevi'nde saat 17.00'de öykü ve şiir Üzerine söyleşip kitaplannı imzalayacaklar. • Piyano resitali Nikolai Petrov'un konseri 18.30'da Atatürk Kütür Merkezi'nde izlenebilir. • Fransız Kültür Merkezi'nde gösteri Amedee Bricolo Topluluğu'nun gösterisi saat 20.00'de izlenebilir. • imza günü Bülent Habora ve Emin Karaca saat 16.00-19.00 arası Bostancı Hatay Lokantası'nda kitaplannı imzalayacaklar.