Katalog

7MAYIS 1990 CUMHURÎYET/7 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bûrosu MİLLİ EĞİTİM EĞLENİYOR KADIN - ERKEK Demirel, papatyalara karşı DYP lıderı Oemirel, GAP gezisme çıkmadan önce partide basın toplantısı düzenledı. Toplantıda Demirel e soruldu: — Efendim Türk Kadınını Güçlendirme Vakfı ve Başkanı Semra özal televizyonda çok sık görünüyor. Demirel — Valla, bütün belli başlı vakıflara televizyonda eşıt zamart ayrılmalı. Ama maalesef. — Efendim Türk Erkeğini Güçlendirme Vakfı'nın kuruluş çalışmaları var. Hani siz de yönetim kurulu üyesi olarak görev alsanız. Demirel — İyi olur. Bir boşluk doldurulmus olur. Demirel'i yakında Semra Hanım'a karşı "erkekleri" savunurken gören olursa şaşırmasın. Akyol: Nurettin Bedrettin'i arattı Mılli Eğıtım Bakanlığı'nın düzenlediği "Çıraklık, Mesleki ve Teknik Eğitim Konseyi Toplantısı "nda gündüzler değıl, ama geceler hayli zevklı geçiyor Şûraya katılan yüzlerce eğitimci Ankara Dedeman Otelı'nde kalıyor Şûranın ilk günü, bu otelde yemeklı bir gece düzenlendı. * * * Gecede Milli Eğitim Bakanlığı'nın "dansöz korkusu" yaşadığı ortaya çıktı. Otelin "roof'unda programa katılan sanatçılardan sadece "dansöz" program dışı . bırakıldı. Yetkililer kararın altında "muhafazakârhğın" yatmadığını belırtırlerken geçmışten gelen bir gelenek olduğunu söylediler. * • • Gecenın "güldüren"len ise Mehmet Ali Erbil, Çiğdem Tunç ıkilısıydi. Tunç'un "vücut hatlan" başta eskt Ankara Sıkıyönetim Komutanı ve ANAP mılletvekili Recep Ergun gelmek üzere muhafazakâr mılli eğitimcilerinın başlarını önlerine eğmelerine yol açarken "sıyası espriler" ise Akyol Bakan Avni Akyol un başını önune eğmesıne yol açtı. Erbıl'in hamlelerı ise oldukça ılgincti Önce Istanbul Beledıye Başkanı Nurettin Sözen'e yüklenerek başladı: • • • "Sayesinde su sıkıntısı çekıyoruz. Nurettin, Bedrettin'i arattı " Sonra da ekledı. "Ama bir de öğrendık ki Bedrettin gıderayak, bızim sokaktaki evleri satmış, şimdi bir apartmanın 42 dairesinde aıleler mahsur" * • * Çiğdem Tunç'un "Mehmet Ali, bak sanatçılar beledıye başkanı filan oluyor. Sen de Dalan Sözen "nu polıtikaya soyunsana" önerısıne Erbil'in yanıtı kokuyordu: "Bu iş soyunmayla olsa Ahu Tuğba başbakan olurdu Ama aslında yapacaksın Ahu Tuğba'yı başbakan, 'Banu Alkan'ı da cumhurbaşkanı. Petrolün mü yok, göndereceksin Ahu'yu ya da Banu'yu. Gelsin Araplardan petrol, gelsin ANAP'lılara krediler." * • * Mılli Eğitim Bakanı Akyol, "Acaba benım yerıme hangı çıplak bakan olacak" diye gelışmeleri beklerken Erbil- Tunç çifti bir başka esprıye geçtı: GÜNÜN FOTOGRAFI KUTLU-SARGIN — 900 gün sonra özgürluğun ladı... (Fotograf: Banş Bil) AKBULUTDIYORKI Izin vermeyeceğiz • Fikir özgürlüğü var değil mi? Biz savunuyoruz, herkes fikrini söylüyor. Bızim karşı olduğumuz işler kanunsuz işlerdir. Yürüyorlarsa ayn iştir, toplantıya katılryorlarsa ayrı iştir. • istiyortarsa 1 Mayıs'ta değil, 5-10-20 mayısta gündeme getirsinler Meclis de 1 Mayısın bayram olmasına karar verirse bizim bir diyeceğımiz yok. Kanunsuz yapılan toplantılara ve gösterilere izin vermeyeceğiz. - • Hükümetimiz, Türkiye'nin, politik ve ekonomik çehresı hızla değişen dünyada kendisine layık olan yeri alabilmesi ıçin gerekli bir düşünce değışim devrimi yaratmıştır. • Neymiş efendim, CHP kapatılmış. Kalkmış, 10 sene sonra bundan bahsediyorlar. Bız partıierın kapatılmasına karşıyız, demokrasinin inkıtaya uğratılmasına da karşıyız. Ama CHP'den önce Demokrat Partı kapatılmıştı. DP'lilere siyasi itibarlarını iade için teklıf getırdığımizde onu da desteklemedıler. • Şimdi biz bu konuda fikir birliği içindeyiz değil mi? ^Mesela SHP ne diyor? "141, 142, 163 kalksın" diyor. Güzel... Bız ne diyoruz? "Fikir özgürlüğünden yanayız, insanlar düşüncelerinden dolayı mahkûm edilmesinler." Ama SHP farklı diyor, "kalksın" diyor. Yani ben şöyle algılıyorum: Bir kere esasta demek ki bir fikir birliği var. Yani temelde. DYP'nin de pek öyte "hayır efendim, bunlar kalsın" falan dediği yok. SHP gibi "hepsi kalksın" demiyor, o da "devletı korumak lazım" diyor. Demek ki temelde zaten bir fikir birliği var. • Elbette ki bölücûlüğe ve laikliğe aykırı ortarnlar hazırlayacak bir düzenleme yapamayız. Öyle fikirler serdediliyor ki, öyle örgütlenmeler oluyor ki, devletin bölünmez bütünlüğüne karşı partilerin kurulması noktasına geliyor. • Ünıversıteye girme başarısı gösteremeyenlere mesleki eğitim vererek üretici hale getireceğiz. • Bölücülük ayrı şey, komünizm ayrı şeydir. . . diye düşûnüyorum... IŞSIZ HAFTA Işçi paraları nereye? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanhğı tarafından düzenlenen ışçı sağlığı ve ış güvenliğı haftasının açılış töreninde SSK Genel Müdürlüğü salonu tıklım tıklım doluydu Başbakan Yıldırım Akbulut'un açacağı toplantıda salornın dolu olması ıçin yetkililer ellerinden geleni yapmışlardı. SSK'da, bakanlıkta çalışan ilgili ilgisiz kişiler, öğretmenler, öğrenciler salonda yerlerini almışlardı. Ya işçiler? Kendilerinin sorunlarının tartışıldığı bir toplantıda işçiler yoktu. Ama toplantının işçilerin parasıyla düzenlendıği Tûrk-İş Genel Eğitim Sekreteri Mustafa Başoğlu tarafından açıklanıyordu. Bakanlığın bu tutumunu eleştiren Başoğlu, hafta için yapılan harcamaların, işçilerin eğitimi için kullanılması gereken 'Işçi ceza paralarından" karşılandığını vurguladığında, Bakan İmren Aykut kendisim dinliyordu GUL-GEC "Efendim burada Laz var mı Laz?" ilköğretim Genel Müdürü Ekrem Yangın "burnu"yla • hemen kendinı ele verırken "onuru"na şu fıkra anlatıldı: "Lazın bırı Paris'te lüks bir otele yerleşmiş Odaya çıkmış Sarışın bir fıstık. Neyse olan olmuş, ertesi gün hesabı kesecek Kendisine bir zarf vermişler. Açmış ıçinde bin dolar. Sevınçle memlekete dönmüş. Durumu arkadaşı Haydar'a bildirmiş. Haydar durur mu, ilk uçak, ver elini Paris. Aynı otel. Aynı oda. Yine sarışın bir fıstık. Ertesi sabah eline bir zarf içinde bın dolar. Sevınçle memlekete dönüp durumu bir başka Laza anlatmış. O da ilk uçak, aynı otel, aynı oda. Yıne bir sarışın. Sabah resepsiyona gıtmiş. Hesabı ıstemiş Yine bir sarı zart verilmiş. Açmış içıni. bin değıl 10 bın dolar. Merakını yenememiş sormuş: "Arkadaşlarıma bin dolar, bana nıye 10 bin dolar?" Yanıt gelmış: "Arkadaşlarınızı sadece videoya almıştık. Sizı naklen bütün otel izledı " TV Evretfe "Hodri Meydan" Eski Cumhurbaşkanı Evren, "Hodri Meydan "da Uğur Dundar'ın konuğu oldu. Evren'e soru sormak için kolunu sıvayanlar arasında eski CHP mılletvekili, şair, yazar Şinasi Özdenoğlu da vardı. Programdan önce gazetemızi arayan Özdenoğlu, soracağı soruları da açıkladı: "Atatürkçülük adına yaptığınız 12 Eylül hareketi sonrasında MGK karanyla Atatürkçülüğü herkesçe bilinen çok sayıda insanı veto ederek siyasete sokmadınız. Bu vetoları hangi yasal esaslara dayanarak yaptınız? Tarih önünde size büyük sorumluluk yükleyen bu vetolar nedeniyle bugün vicdan huzuru duyabiliyor musunuz?" özdendoğlu, SHP kurucusu olarak veto yemişti. Yönelteceği sorularla kendisi gibı yüzlerce 'veto'nun duygulannı dile getirecekti. Ama sorusunu soramadı. Dundar'ın 12 Eylül'le ilgili tek soru sormamasına içerleyen Özdenoğlu, şimdi kendı adına "Hodri Meydan" diyor ve Evren'i sorularını yanıtlamaya çağırıyor. ILO'YA GİDİYORUZ Izninizle Türk-İş'in bu yıl Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (ILO) götüreceğı heyette, bir tek sol kanat sendıkacı bulunmuyor. Heyetin bûyük bölümü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut ile llgaz Dağı'nda yapılan gızlı zirveye katılan sendikacılardan oluşuyor. Türk-İş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, geçenlerde basına verdiği demeçte, Türkiye'nin ILO gündeminde kalmasını sağlamaya çalışacaklarını belirterek "Türkiye'yi yine kara listeye aldıracağız" dedi. Heyette bulunan Şeker-İş Başkanı Hikmet Alcan, Çımse-lş Başkanı Tamer Eralan, Türk Metal Başkanı Mustafa Özbek, Denizciler Sendikası Başkanı Emin Kul izin verirse tabii.. KİM KtME DUM DUMA BEHİç AK PİKNİK PİYALE MADRA 8EJ4IOLDUGUM GİBI kCABUL EPE CEKSEM HIZLI GAZETECt yECDET $fiv SAY/M 8AŞKANIM, KİTAPLAg İ KİTLE ALIM, KESEÜM, BİÇEü'rt' - OYSA Sı/ASef Ki AOtNA KAÇAR ALMAve.uY6ULA MA Şİ QEfZEKTİRİR~ i-IALKlti A >ız YAŞ fa ÇtZGİLİK KÂMİL M.4SARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GIRSES Söylemeye )c<3RaRI HAfi ORHUHf ıçTe+J 01 t'ıfiAz Tırımadı oRHUM.QwnfCw fci tek: duşuncesı onun k t t i ğ I o> GARFIELD jm DAVIS Eski •'baba"lardan Nihat Akgün: "Babaların Racon dedikleri toplanülarda verdikleri karaıiar kanun gıbıdir." Yani kanun hukmünde kararname!.. • +• • Bir yazı başlığı: "Tunst yolunacak kaz mı?" Ya vatandaş?.. •k-k-k Erdal inonü: "At yolu bıze kapalt" açılacağı da yok' Şinasi Nahit Berker BU4KŞ4 ÖNEMLl' MtC —C i' PANDEVÜM ÜS, V ÇOK - -* ^ F A .—— c t k /MUZLU pUDİNSl" V\ MIŞTIM! / ^ • o I>^r5^ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 7 Mayıs r\ HALDUN TANER'İN ARDINDAN.. 1986'CM BuGÜM, OYKU </£ riYATRO £DEBıYATfAjllZtN ÖH- DE GELEN YAZARLArSlNDAN HALpUH TZMES, ?1 YA- G/KltN YAMıSllSA, GÜÇLÛ 8lR GOZL£/utCtLılC, ve MIZAHLA O*£*/ THMEI?, TIYATISO YAPIT- EPtK 7-ASZI Y£ĞLEMIŞTİ BPIK TiyATGO- M I ONCULUĞUMO YAPMrÇ, V £ - ŞANLI ALİ pE£rANl",'£OZLE/SıMt KAPA0IM l/AZI- FEMl YAPAR/M " GlBı 8t£&tGruPEU BAÇAe/LI OYÜA/_ LAR YAZMıŞr/. SON DEZECE ZEUGıU V£ KlifEAK gı£ TUIZKÇE IL£ YAZ4M HALPUM rAMER, IMSANLAIZA* VE OLAYLAgA St/S Du?UNU&JN GEMrf HOŞGÖgUSu, PERSPEK77İS/YLE yAKlsiŞM/şrf- OKJUN, OYKU, Tl- .O Pt$rHPA,8£LıfZriLMESI GE26KEH SılS B Ü DE, OEUEMELERl \/E KO?£ ><AZ/L4£/Y