22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahtbi: Cumhuriyet Matbaacıtık ve Gazetecüik Türk Anonim Şirkeıi adına Nadir Nadi % Genel Yayın Müduru: Hssan Cemal. Muessese Muduru: Eminc L^klıgil. Yazı Işlerı Muduru: Okay GöntıtsiB. • Haber Merkezi Müduru: Yalçııı Bayer. Sayfa Düzeni Yonetmem: Ali -Actr, # Temsitdler ANKARA: Ahımt f«n, IZMİR: Hikmel Çtönkara. ADANA: Çetin Yjgenoglu Iv Poüüka: Cdai BaMupc Dıs Haberkr: Eıgutı Bdo. Ekonomi: Co«iz Turtıan. 1, Sendika: Şikran kclcari, Kulıür Cttal İjarr. EŞjtım: Geaa» Ş*)bn. Habcr ArasUrma: İsmd Bcrkao. Yun Habcrfcri: NecdM Dogıo. Spor Danı>manj: Abdnlljclir YiKdınau. DİD Yazılar Kora Çalçkan, Arasarma: Şçhin Alpat. Duzehme: Abduüah YUKL 0 Koordınator AhtnM koruban. 9 Mali İjler: Erol Erfcııl, 9 Muhasebe: BiilcM VnCT # Bulçc-Ptanlama: Stvfci Osn»nb<şeotta 0 Rfklam A»e Tonuı. 9 Ek Yaymlar Hul» Ak>ol 9 Idare: Husoin G«m. 9 Ulamc Öndcr Çcük, 9 Bilgı-Hleır Vail İnaL 9 PCTSOKI Vvgj BosUınoghı. Soson ve Vjxm Cumhunytt Maıbaaalık vv GaaKbük T-\JŞ. Ttlrk Oca|j CaA 99/41 Cafeüoftlu H W l« PK: 246-laanbul. Td: 512 0! 05 (20 hal). TeJet 2224* Fax- (1) 526 «0 72 0 Burolar Ankn: Zıya Gokalp Blv InkJap S. No: 19/4. Tel: 133 11 41-47. Tdoc 42344 F«xj (4) 133 05 65 9 Ln~r H 2>a Blv 1352 Si>, Td: 13 12 30. THct 52359 Fat (51) 19 53 «0 9 AdaıuL inonu Cad 119 S No: 1 Kal 1. Ttt 19 37 52 (4 tıac), Tdcc 62155. Fal (71) 19 37 52 TAKVİM: 4 MAY1S 1990 İmsak: 4.12 Guneş: 5.52 Oğle: 13.06 lkindi: 16.57 Akşam: 20.09 Yaısı: 21.43 zammı Anadolu Üniversitesi, havaalanı, hastanesi, oteli ve TV stüdyolarıyla Eskişehir'de ayrı bir kent görünümü veriyor Oğrenci kentî: Anadolu Üniversitesiİlk kez açık öğretim veren Anadolu Üniversitesi, yuvadan Anadolu Üniversitesi'nin fırınında günde 30 bin ekmek, doktoraya dek tüm eğitim kademelerini aynı kampusta TV stüdyolannda yılda ortalama 250-300 program barındırıyor. Yurtdışında Türklere yönelik kitlesel eğitim üretiliyor. Avrupa'daki açıköğretim fakültelerindeki veriyor, eğitim teknoloğu yetiştiriyor. öğrenciler için yılda 40 bin video kaset çoğaltılıyor. SERPtL GÜNDÜZ Ders yıh içinde 2.5 milyonu aşkın kitap basılıyor. Halı ve perde dışında gereksinim duyulan her türlü eşya, üniversitenin atölyelerinde gerçekleştiriliyor. Üniversitede 1039 öğretim elemanı ve 2535 personel görev yapıyor. "Şehir içinde şehir.." Bu tanımlama, Türkiye'de ilk kez uygulanan açık öğretirrde bin- lerce öğrenci kitlesini ortada kal- maktan kurtaran Eskişehir Ana- dolu Üniversitesi Yunus Emre Kampusu için kullanılıyor. Çünkü üniversite ekmeğinden, masa ve sandalyesine değin heT işini kendi yapan bir düzenle ça- lışıyor. Halı ve perde dışında, üni- versitenin gereksinimi olan her türiü eşya, kampusun atölyelerin- de gerçekleştiriliyor. Havaalanı, hastanesi, oteli ve TV stüdyolarıyla adeta Eskişehir içinde apayrı bir kent görünü- münde olan Anadolu Üniversite- si Yunus Emre Kampusu'nda, yu- vadan doktoraya değin tüm eği- tim kademeleri bir arada barını- yor. Güzel sanatlardan, sinema te- levizyon ve basın yayıncıhğa, tıp- tan, eczacılığa, mühendislikten, işletme, iktisat ve maliyeye kadar eğitim veren Anadolu Üniversite- si'ni tanıdıkça, öteki üniversite kampuslarında olmayan "ilk"ler ve "büyükliik"lerin farkına varı- yorsunuz. Yunus Emre Kampusu lngiliz okullarını anımsatan kırmızı tuğ- lalı dış yüzeyle sizi karşılıyor. tlk şaskınljğıruzı karsmıza çıkan 3 yıl- dızlı otelle yaşıyorsunuz. Eğitim gören özürlüler için aynlmış özel yollar görüyorsunuz. Çevreyi do- laşmaya çıktığınızda "farklılık- Imr" başlıyor. Önce atölyelerle karşılaşıyorsunuz. Alüminvum- dan, ağaç işleri, elektrik bakım- dan, oto bakıma dek tüm atölye- ler günlük çalışmaJarını sürdürü- yorlar. Sonra fırın göze çarpıyor. Üniversite fırını günde 30 bin ek- mek üretiyor. 20 bin ekmek üni- versite için 10 bin ekmek Eskişe- hir için. Anadolu Üniversitesi, tıp fa- kültesi ve hastanesi için gerekli ameliyat masalarından, hasta ya- takların ve serum askılanna değin her işini kendisi yapıyor. Anado- lu Üniversitesi Rektörü Prof. Yıl- maz Büyukersen'in deyimiyle, yer ve yeterli araç gereç olsa halı ve IIP-iMIII'll, tUİllfHUIIIL 653 kilometre kare olarak bilini- yor. Üniversitede 1039 öğretim elemanı ve 2535 personel görev yapıyor. 23 yabancı uyruklu ele- manı var. 65 öğretim görevJisi de yurtdışında yüksek lisans ve dok- tora yapıyor. Havaalanı Üniversite bünyesinde kurulan üç yıllık Sivil Havacılık Meslek Yüksek Okulu ilk mezunlarını ge- çen yıl vermiş. 9 ayn bölümü var. Eskişehir-İstanbul tarifeli uçak se- ferleri yapılıyor. Havalanının 1820 metre pist uzunluğu var. Okula ait 4 ve 3'er kişilik 6 eği- tim uçağı, 12 kişilik büyük uçağı ve bir helikopteri var. 1 MİLYON 750 BİN METREKARELİK ALAN — Eskişehirde 1 milyon 750 bin metrekarelik bir alana yayılan Anadolu Üniversitesi her gereksinimini kendi olanak lanyla karşılıyor. Üniversitede yuvadan, ekmek fabrikasına, ağaç işleri atolyesinden matbaaya dek pek çok hizmet gerçekleşiyor. (Fotograflar: Serpil Gündiuy perdeyi de üniversite kendi bün- yesinde üretecek. Üniversite kendi işini nasıl ya- pıyor? Büyükerşen anlatıyor: "Mübendislik, endüstriyel ele- man ve teknisyen gibi üretici ele- man yetiştiren iiniversiteler, o po- tansiyellerini harekele geçirseler neler olur bir düşünün. Diyelim ki masa, saodalye gibi mobilya gereluyor. Üniversite bir taraftan hızla biiyiiyor ve yeni yii- kümlülükler altına giriyorsunnz. Öğrenci sayısı artıyor, yeni birim- ler açıhyor. Bu yukumlulüklere paralel olanaklar sağlanmamışsa ve kunım çareyi kendi bulma so- rumluluğuyla baş başa bırakılı- yorsa mevcut olanaklannı en el- kin biçimde kullanma çarelerini arayacak. O zaman ne yapacağız? Masa almak yerine lomruk alıp onn biçecegiz masa haline getire- cegiz. Ya da profil demir alıp ve- ya ham demir çubuk alıp bunlan atolyede ameliyat masası haline gelirecegiz." Çok hızlı büyüyen ve büyüme- ye paralel gereksinimini sağlamak için çare bulmak zorunda kalan üniversite, inşaatlarını da kendi- si gerçekleştiriyor. Üniversitenin Eskişehir içinde toplam alanı 300 bin metre kare olan 15 inşaat pro- jesi var. Üniversite bünyesinde ça- lışan işçiler tarafından gerçekleş- tirilen bu inşaatlar arasında, Yu- nus Emre Kampusu içinde yapı- mı süren oditoryum binasında, si- nema, tiyatro ve toplantı salonlan yer alıyor. Masa ve sandaiyelerini nasıl kendi bünyelerindeki atölyelerde gerçekleştiriyorlarsa, inşaatlarını dev üniversite de çalışan işçilerle gerçekleştirdiklerini anlatan Prof. Büyükerşen şunlan söylüyor: "tnşaatınızı miiteahhile verin- ce kaliteyi kontrol edemezsiniz. Inşaatı biz yapınca muteabhit kân da bize kalıyor. Belirli bir paray- la daha çok i^ ve daha diişiik ma- liyetli binaiar yapılıyor." Eskişehir içinde Yunus Emre, Bademlik ve Osmangazi adını alan kampuslarıyla toplam 1 mil- yon 750 bin metre karelik (1750 kilometre kare) bir alanı kapsayan Anadolu Üniversitesi'nin Afyon, Bolvadin, Kütahya ve Bilecik'te- ki kampuslarının kapladığı top- lam alan 1 milyon 400 bin metre- kare (1400 kilometre kare). Eski- şehir ilinin yüzölçümü ise 13 bin TÜRK SİNEMA KURULTAYI uygulama ile sinema gelişmez' Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, "Türk sinemasının bittiğini kabul etmiyorum. Yeşeren tohumları yaşatacağız. Sanatın gelişmesi için devletin gölge etmemesi gerekir" dedi. Kültür Servisi — Kültür Bakan- lığı Telif Hakları ve Sinema Ge- nel Müdürlüğü'nce düzenlenen "Tıirk Sinema Kurultayı" Atatürk Kültür Merkezi'nde başladı. Ku- rultayda konuşan Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek. "Sanatın gelişmesi için devletin gölge etme- mesi gerekir. Yasakçı bir uygula- ma ile gelişme sağlamak mümkün değildir" dedi. Sunuculuğunu, tiyatro ve sine- ma oyuncusu Sevtap Toktay'ın üstlendiği kurultayın açılış konuş- masını yapan Telif Hakları Genel Müdürü Turgut Aslan, "Sinema salonlanmn üç binlerden iki yiiz- lere düşerek pasaj ve garajlara dö- nüştügü günleri yaşıyoruz. Türk sineması yabancı filmlerin istila- sına uğrayarak nefesi kesilmiş bir hale gelmiştir. M dedi. Kurultayda söz alan Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, şunlan açıkladı: "Türk sineması- nın soranlannı işi bilenlere danı- şarak tartışmalıyız. Bu kurultayı sinemanın sorunlannı çözmek için sonuçlandıracağız. Türk sinema- sının bittiğini kabul etmiyorum. Yeşeren tohumlan yaşatacağız. Sa- natın gelişmesi için devletin göl- ge etmemesi gerekir." Yeterli des- teğin sağlanamadığını söyleyen Bakan Zeybek, "Un var, şeker var, ama sanınm yağ yok. Bize düşen de yağ vermek" dedi. Yasakçı bir uygulama ile gelişmenin mümkün olamayacağını belirten Bakan, ilk uygulama olarak Kurumlar Vergi- si'ni yüzde 10"a indirdiklerini açık- ladı. SESAM Yönetim Kurulu Başkanı Türker tnanoğlu, birçok ülkeden önce Türkiye'ye gelen ve giderek sektör haline dönüşen si- nemanın, son 5 yıldır tdevizyon ve yabancı filmlerin etkisiyle zor dö- nemler yaşadığım belinti. Kurultayın dünkü oturumla- nnda, "Üretim sonınlan ve çö- ziim önerileri", "Pazarlama ile il- gili sorunlar ve çöziim önerileri", "Çalışanların sonınlan ve çöziim önerileri" ile "Mevzuat ile ilgili so- runlar ve çözüm önerileri" görü- şüldü. Kurultayda söz alan konuşma- cılar, Türk sinemasmın ekonomik sorunlarının yaru sıra bağımsızlık sorununa çözüm getirilmesi ge- rektiğini ve oluşturulacak sağlık- I) bir alt yapının yasallaşmasuu is- tediler. Sansür ve denetimin tama- men kaldırılarak sadece izleyici yaşı sımrlamasımn getirilmesini belirten konuşmacılar, tüm sine- ma çalışanlannın sosyal hakları- nı koruyan bir sinema yasasının çıkanlması gerektiğini söylediler. Zıt rollerin oyuncusu: Kathleen TurnerDış Haberler Servisi — Michael Douglas ile başrolü paylaştığı son filmi "Giiller Savaşı"ndan sonra Kathleen Turner şimdi de Broadway'de sahneye çıkıyor. Bundan dokuz yıl önce Kathleen Turner, yönetmenliğini Lawrence Kasdan'ın yaptığı, ilk fıhni "Body Heaf'de yalnızca VVilliam Hurt'ı baştan çıkarmakla kalmamış, o günler için ahşılmamış bir kadın oyuncu tipiyle de dikkatleri üzerine çekmişti. Hollywood'un kadın yıldızlannın sıradan ve gösterişsiz insanlara benzemek zorunda olduklan bir dönemde, Kathleen Turner çoktan öldüğü sanılan bir kadın tipiyle Lauren Bacall, Lana Turner ya da Rila Hayworth'un sahip olduklan erotizmle ortaya çıkmıştı. 1954 yılında bir diplomatın kızı olarak Missouri'de dflnyaya gelen Kathleen Turner, seksenli yılların "vamp kadın" klişesine bürünüp, hiç itirazsız bu görüntüyü sürdürmek niyetinde değildi. Bunun için fazlasıyla özgün ve kendine güvenliydi. Üstelik fizik olarak bu imaja taın olarak uymuyordu. Göğüsleri fazlasıyla küçük, burnu fazlasıyla kalkık, yüzü fazlasıyla büyük ve omuzları fazlasıyla genişti. Alman Der Spiegel dergisine göre Kathleen Turner hiçbir zaman çekingen bir yıldız adayı olmadı. Kariyerinin başından itibaren oynayacağı rolleri. birlikte çalışacağı yönetmenleri özenle seçti. îyi bir rol için hiçbir riskten kaçınmadı. En çok da birbinne zıt iki yaşamı olan, çifte roller oynamaktan hoşlandı. Örjıeğin gündüzleri bir iş kadını, geceleri ise fahişe kılığına giren "China Blue"da olduğu gibi. 1984 yılında gayri menkul alım satımıyla uğraşan Jal Weiss ile evlenen ve iki yaşında Rachel adlı bir kız çocuğu olan Kathleen Turner, ekranlarımıza da konuk oldu. Kathleen Turner'i, Jack Nicbolson ile birlikte John Huston'un "Prizziler'in Onurn"nda ve Francis Coppola'nın "Peggy Sue EvlendT'sinde izlemiştik. İÇEM tşitme engelli çocuklann eğitil- diği İÇEM adlı bu merkeze 2 ya- jindan gün almamış çocuklar ka- bul ediliyor ve eğitiliyor. Her yıl 25 kişi almıyor ve 110 öğrencisi var. Yunus Emre Kampusu'nu Rek- tör Yardımcısı Prof. Semitı Bü- ker'le dolaşıyoruz. Duraklarımız- dan birisi Açık Öğretim Fakülte- si Radyo TV Yapım Merkezi. De- kan Yardımcısı Doç. Dr. Sinan Bozok anlatıyor: "TV yayınlan 1%8'de Anka- ra'da başladı. 1971'dede Eskişe- hir'de eleman yetiştirmek ve TV'yi eğitimde kullanmak üzere kapalı devre siyah-beyaz deneme yayınlan başladı. 1976 yılında profesyonel anlamda renkli TV sistemi ile yayunlara başlandı. Çe- şitli eleman yetiştirdik. Şu anda TV ile çalışan 140 eleman var. Yıl- da ortalama 250-300 TV progra- mı üretiyoruz. Döner sermayemiz var. İsteyen kişiler dışandan ge- lip bizden iş alabiliyorlar. Komple ekip ve eleman veriyoruz. Kaldı- nm Serçesi ve Keşanlı Ali Desta- nı bizim slüdyolanmızda çekildi." Radyo TV Yapım Merkezi'nin 2 TV, 2 radyo stüdyos-ı, bir tane tam profesyonel naklen yayuı ara- cı, 8 takım dış çekim seti, 4 kur- gu montaj seti profesyonelce ça- lışfyor. Açık öğretim Fakültesi Sinema TV Bölümü, Basın-Yayıncılık İletişim Sanatları, Reklamcılık ve Halkla tlişkiler, Eğitim İletişim bolümlerinde 564 öğrenci bulunu- yor. Eğitim iletişimi bölümünde, Türkiye'de ilk kez teknolojiyi eği- timde kuUanabilecek olan "eğitim teknologlan" yetiştiriliyor. Üniversitenin üginç gelebilecek bir başka bölümü ise "Tıbbi Bit- kiler Araştırma Merkezi". Mer- kezde, tıbbi ve aromatik bitkiler- den ilaç hammaddesi üretiliyor. Bölümün Başkanı Prof. Hüsnü Savaş bilgi veriyor: "Tüm Türkiye'den toplanan kokulu aromatik bitkller taranı- yor. Ve esanslarından analiz ya- pılıyor. Merkez, bilgisayar aracı- lıgıyla dünyadaki bilgi bankasına Mavi hastane Turizm merkezleriyle ilgili Bakanlar Kurulu kamrının iptalini istiyorlar Şehirplancıları Danıştay'a başvıırdu Şehir Plancıları Odası Başkanı Kitapçı, "Şuraya bir turizm bölgesi yapalım tarzındaki plan bütünlüğünü zedeleyen düşünce ve davramşlar hatalı ve zararlıdır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Danıştay 6. Dairesi'nin ls- tanbul'daki turizm merkezlerine plan yapma, değiştirme, onama yetkisini Anakent Belediyesi'nin elinden alarak Bayındırlık ve fs- kân Bakanlığı'na devreden Başba- kanlık kararı için yürütmeyi dur- durma kararı vermesinin ardından belediyeler ve kent plancıları Da- nıştay'a dava açtılar. Şehir Plan- cıları Odası, turizm merkezlerinin tespitine ilişkin Bakanlar Kurulu kararının iptali için Danıştay'a da- va açtı. Oda Başkanı Semihi Ki- tapçı, "Keyfi olarak kentin ticaret alanlannı şuradan şuraya kaydıra- lım deraek ne denli dayanaksızsa, aynı şekilde de şuraya bir turizm bölgesi yapalım tarzındaki, plan bülünlügünü zedeleyen düşünce sinde ele alınacak olursa iş mer- kezidir. Bakanlar Kurulu kararı ile turizm merkezi olarak belirlenen bu alanın turizm potansiyeli An- kara'nın diğer semtlerinden çok daha azdır. Kentin bütünlüklü bir orga- nizma olduğunu unutarak bir par- ve davramşlar da son derece ha- talı ve zararlıdır" dedi. Şehir Planalan Odası'nın Tu- çası için yapılacak plan değişiklik- rizm Bakanlığı aleyhinde Danış- leri kentleşme açısından önemli tay'a açtığı dava başvuru dilekçe- sakıncalar oluşturur ve kamu ya- sinde şu görüşlere yer verildi: rarını zedeler. • Turizm Teşvik Kanunu'nun 4. • Turizm merkezi olarak tespit maddesinin özel amacı, turizm edilmiş olan Ankara'da Kızılay, bölge, alan ve merkezlerinin ama- Yenişehir bölgeieri tamamen yapı- cına uygun ve çağdaş bir şekilde laşmış, yüksek yoğunlukta olan turizme açılmasıdır. Genel amaç merkezlerdir. Kentin var olan çev- kamu yararıdır. Bakanlar Kurulu re sorunlannı kentin ve özellikle kararı ile tespit edilen bu 18 mer- bu merkezlerin taşıyamayacağı bir kez acaba bu amaca uygun mu- oranda arttırmaya yönelik olan dur? Yoksa bununla başka amaç- Bakanlar Kurulu karan, anayasa- lar mı hedeflenmiştir? nın 56. maddesine aykırı olduğu • Ankara nazım planı çerçeve- gibi Turizmi Teşvik Kanunu'nun 4. sinde kent içindeki fonksiyonlar maddesine de aykındır. bunların gelişme ve yoğunlaşma • Bakanlar Kurulu karannın tu- sınırları belirlenmiştir. Kızılay ve rizm merkezi olarak belirlenen Yenişehir bu nazım planı çerçeve- yerlerden pek çoğunda harita öl- çekleri bulunmadığından teknik yönden geçerliliği söz konusu de- ğildir. • Söz konusu Bakanlar Kurulu karan dayanak alınarak Kızılay ve Yenişehir merkezlerinde imar planlanyla belirlenmiş kat adedi- nin çok üzerinde oteller yapılacak- tır. TMMOB Şehir Plancıları Oda- sı Başkanı Semihi Kitapçı da yeni turizm merkezleri karannda An- kara ve tstanbul gibi kentlerin önemli parçalarının turizm mer- kezi ilan edilmesinin hiçbir bilim- sel planlama kavramı ile açıklana- mayacağını bildirdi. Kitapçı, "Kent planlannı, planlı kenlleş- meyi hiçe sayan lurizm merkezle- ri beliriemesi spekülasyon aracı olmaktan başka bir işe yaramaz" dedi. Kitapçı, kararın dayandığı "Tu- rizm Teşvik Yasası"nın ilgili hük- münün amaç ve özüne de aykırı olduğunu kaydetti. Kampusun içinde yer alan 62 yataklj, ameliyathanesi olan ilk öğrenci hastanesi özelliğini taşı- yan "Mavi hastane"de 35 bin kişi bakıhyor. Üniversite kliniklerinin olanaklanna sahip bir hastanede 2 anestezi uzmanı, 15 doktor ve 3 diş hekimi var. 110 personeli var ve rektörlüğe bağh çalışıyor. En önemli özelliği "hastane gibi kok- muyor." Anadolu Üniversitesi Bi- limsel Araştırma Vakfı'na ücret- lerini ödeyen Eskişehirliler bura- da tedavi olabiliyorlar. Konservatuvar Anadolu Üniversitesi'nin 1989-1990 Öğretim yılında tiyatro ve müzik bölümleriyle öğretime başlayan konservatuvar bölümü- nün 20 öğrencisi var. Bir de alet yapım atölyesi. Bölüm Başkanı Prof. Zöhtii Altan, gerçekleştir- dikleri işleri sevgiyle ve onur du- yarak anlatıyor. Müzik bölümüne ilkokul çıkış- lı, tiyatro bölümüne lise çıkışlı öğ- renci alınıyor. Alet yapım atölye- sinde iki kişi çalışıyor. Şimdiye dek 4 keman ve 2 viyolonsei yap- mışlar. Rektör Yardımcısı Prof.Semih Büker'den üniversitenin gelişimini öğreniyoruz. 1958'de Eskişehir Iktisadi ve Ticari İlimler Akademisi olarak kurulan, 1970 yılında Mühendis- lik ve Mimarlık Akademisi 1974'te de Anadolu Üniversitesi adıyla YÖK Yasası ile birleşen ye- ni Anadolu Üniversitesi çatısı al- tında 16 öğretim birimi yer alıyor. Sorunlar Almanya'nın Köln kentinde ya- şayan ve burada açıköğretim gö- ren 2 bin öğrenciden sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Tahir Özgür, Rektör Yardımcısı Semih Büker ve Doç. Dı. Hikmet Seçim sorunlardan söz ediyorlar. Birleş- tikleri tek konu, "sistem istismar ediliyor." Çok şey isteniyor ama az veriliyor. Kadrosuzluktan ya- kınılıyor. "Açıköğretim programlan 5.30 gibi sabahın cok erken saatlerin- de başlıyor. Izleniyor mu" diye sorduğumuzda yanıt sadece gü- lümseme oluyor. • Haber Merkezi — Türkiye'ye deniz yolu ile gelen turistlerden alman "ayakbastı parası"na yapılan zam, 1991 yılına dek ertelendi. Denizcilik İşletmeleri'nin gemi ile gelen turistlerden aldığı "Liman hizmetleri ücreti", geçen ay alman bir kararla 7.7 dolardan 10 dolara çıkartıimıştı. "Ayakbastı parası"na yapılan zammın ardından Ulaştırma Bakanı Cengiz Tuncer'e başvuran Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı (TÜRSAB) Bahattin Yücel'in, "Bu zammın denizyolu ile gelen turistler üzerinde olumsuz etki yapacağı ve bu durumun tur iptallerine neden olabileceğini" hatırlatması üzerine, Denizcilik İşletmeleri Liman Hizmetleri Başkanlığı, ayakbastı zammını 1.1.1991'e dek erteledi. Güzel boynun çekicili^i • CALIFORMA (UBA) — Erkeklerin yüzde 45'inin güzel boyunlu kadınlardan hoşlandığı beiirlendi. Erkeklerin eğilimlerini belirlemek için yapılan araştırmada az makyaj yapan kadınların erkeklere daha çekici geldiği tespit edildi. California Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre boyun güzelliğinin yüz güzelliğini tamamlayıo. nitelikte olduğu, bu nedenle boyun güzelliğinin en az yüz güzelliği kadar önemli olduğu kaydedildi. Araştırmada erkeklerin göz ve dudaklardan sonra en çok boyun güzelliğine önem verdiği belirtildi. Isviçre-Antalya ek uçak seferi • tSTANBUL (AA) — Türk Hava Yolları, artan talebi karşılamak amacıyla, lsviçre - Antalya hattına 2 sefer daha koydu. THY'den yapılan açıklamada, 6 mayıs pazar gününden itibaren, Antalya - Cenevre - Zürih - Antalya uçuşlanna başlanacağı bildirildi. Açıklamada ayrıca Antalya - Zürih - Antalya arasındaki seferlere de çarşamba günleri uygulanmak üzere bir yenisinin eklendiği belirtildi. Denizyollan yaz tarifesi • İSTANBUL (AA) — Denizyollan tşletmesi, yaz tarifesini uygulamaya başladı. Yaz tarifesine göre, Karadeniz seferleri 7 mayıs-12 ekim tarihleri arasında her hafta yapılacak. Her pazartesi günü 17.30'da Istanbul'dan kalkacak feribot Sinop, Samsun, Ordu, Giresun limanlanna uğrayarak çarşamba günleri Trabzon'a varacak. Aynı gün saat 19.00'da Trabzon'dan hareket edecek feribot cuma günleri tstanbul'a dönecek. İstanbul-îzmir hattmda ise sefer sayısı haftada üçe çıkanldı. Truva feribotuyla Istanbul'dan tzmir'e yapılacak seferlerin gün ve saatleri pazartesi ve çarşamba günleri saat 14.00, cuma günleri de saat 15.00 olarak beiirlendi. Dönüşte ise, salı, perşembe ve pazar günleri saat 14.00'te hareket edecek. Ayrıca İstanbul-îzmir hattında Bandırma'dan tren bağlantıh vapur seferleri de sürecek. Istanbul'dan her gün saat 09.00 ve 21.00'de kalkacak vapur 4.5 saat sonra Bandırma'ya varacak, trenle buradan başlayacak yolculuk İzmir'de sona erecek. Münih hattına yataklı vagon • ANKARA (ANKA) — TCDD Genel Müdürü Birkan Erdal, 29 mayısta İstanbul Münih hattında çalışan İstanbul ekspresine yataklı vagon ekleneceğini bildirdi. Erdal, uzun süre İstanbul ekspresinin kaldırılması için çalışmalar yapan Batılı ülkelere karşı mücadele verdiklerini belirterek "Münih - İstanbul arasına yataklı tren koyuyoruz. İstanbul Münih arasında çalışan trenin adı İstanbul Ekspresi, bazı ülkeler, uzun süre bu trenin kaldırılması için çalıştılar, ama engelledik. Şimdi yataklı vagon koymakla, Türkiye'ye turist akışını daha da arttıracağırruzı düşünüyoruz" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle