Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 MAYIS 1990 CUMHURÎYET/15
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
HH«leteorcfc» Genel Müdûrlüjü'nden aiı-
nan bılgtye üöre yuıdun batı kesımien
parçak bulutfu. Trakya, Marmara Ege
göller böıgesı, Iç Anadolu'nun kuzeyta
tıa Ue Batı Karademz'ın ıc kesımlen yer
yer sağnak ve grjk gûrültûlıj sainak ya-
jı$lı. öteiâ jerier u buluSu ıc açık ge-
çscek HAM SICAKLIĞI. VaOış alan yer-
lerde bıraz azabcak cüğer yetierte değıs-
meyecek. RUZGÂR Güney ve batı. /ur-
dun kuzey tesımlennde kuay re dbğu
yönıerden hafif arasıra orta kuvvette ya-
$ç anında yer yef kuwedıce esecek
Itarmara. Kuzey Ege ve Karadeniz'de yrt-
de w poyıaz. Gûney Ege ve Ataterazde
gûn battsı ve loOos 3-5 yer yer 6 Kuzey
Ege ve Batı Kaodentfde 7 kuvvettnoe sa-
atte 10-21 yer yor 28 Kuzey Ege ve 8atı
Karadeniz'de 33 deramılı hete esecek
Adana
Adaoazan
Adıyajnan
Atyön
Ankara
Anbkya
Antaiya
Ar!vın
Aydm
A 35° W Dıyartıalıır
Y 20" 11° Edırne
A 35° 15" Erancatı
Y 27° 13° Erzurum
A 24° 6°Eskıse*w
Y 29° 14° Gazıantep
A XfZPGnsun
Dalga yûksekkgı 05-15 yer yw 2, Kuzey Ege ve Batı Karadencde 25-3
m dolaymda olacak \6n Gölü'nde hava Az bulutlu ve açık geçee*.
Htzjar gûney tıe batı yflnterden rafrf arasıra ortı kuwwte esecek G0
kûcük dalga1
olacak göfüs uzaklığı 10 km ddayında bulunacak.
Bıledk
Bınflöl
Bıtlıs
8o*u
Bursa
Canakkale
Corum
Otnat
Y 29° 18° Gûmûştıane B
8 2(P t2° Hrtkin
Y 3z°17°lsparB
Y 24° tr> Isunbul
Y 20° 11° Izmr
A 3T° 15" Kare
A 34° 20° Kastamonj
Y 23° 10° Kaysetı
Y 24° 13° K/rtdan*
Y 23°15°Konya
B 23° 9°Kûtahya
Y 30° 18° Matsrya
37° 13° Mamsa
23° 14° K Maras
29° 13° Mersn
26° 4°Muğla
27° 11° Mus
36° 16° Nıgde
19°14°0nKı
27° 10° Rıa
28° 13° Samsun
27°12°Sıift
21° 13° Sınop
29° 15° Sıvas
25° 7°felonfaO
23° 10° TraiHtKi
29° 14° Tuncek
22°13°Uşak
29°15°Van
27° 12° Ytagaı
33° 14° ZonguMak
Y 30° 16°
A 34° 18°
A 29° 22°
Y 30° 16°
A 30° 12°
A 30° 14»
B 19° 14»
B 18° 13°
B 19° 13°
A 34° 20=
B 17° 14°
A 28° 12°
y 21" 14°
B 19° 14°
A 29° 12°
Y 27° 13°
A 23° 13°
A 28° 13°
B 17° 12°
buulkı şy| asJı A-aç* B-tnA/Ou &fluneş» K-ört S-as*
/
L O S I Û
9
f\ Helsınf
.fSf r > A »V!> Lenıngrad J
î Ö - Kopenhag Ki & f. ,
••• («-iı^.v^f- Moskova^
ı Ankara a
J
• Tebrız
• Şam
Kahıre*
DÜNYA'DA BUGÜN
Amsterdam A 181
-
Amman A 30°
Abna
Bafldal
Baranna
Betgrad
Bertn
Bomı
Budapeşte
Cenevre
fcayr
Cıdde
Oubaı
Frankturt
a™
Helsınkı
Kahıre
Kopenhag
Köln
Lettosa
Y 27°
A 42°
A 25°
A 18°
Y 16°
A 16°
A 22°
A 18°
A 19°
A 20°
A 26°
A 43°
A 43°
A 21°
A 29°
A 15°
A 32°
A 14°
A 22°
A 29°
Lenıigrad
Londra
Madnd
Mrtano
Montrea!
Mostora
Uûntı
New Vbrk
Oslo
Pans
Prag
Rıyad
Roma
Sotya
Sam
TelAmv
Viyana
VVasfl
Zûnh
B 15°
A 21°
A 28°
A 18°
A 21°
Y 13°
A 20°
Y 20°
A 20°
A 21°
A 16°
A 42°
A 24°
Y 15°
A 29°
A 28°
A 30°
B 15°
A 20°
A 19°
A 30°
A 18°
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Bir çeşit pamuk ip-
liği. 2/ Eskrimde bir
karşılaşma türü... Bir
geminin baş ve kıç ta-
raflarında çektiği su-
lar arasındaki fark. 3/
Tütsü Ue kurutulmu-
şu oldukça sürümlü
olan bir baük... Mert,
kaJender ve babacan
kimse. 4/ Güvence. 5/
tktisap... \^ıpıs)n3 gjj-.
diği sözcüğe olumsuz
anlam katan bir önek.
6/ Uflemeli bir çal-
p... EHzi. 7/ Orta
Anadolu'da bir göl... Holmiyum ele-
mentinin simgesi. 8/ Yolsuz ya da
emeksiz elde edilen şey. 9/ Birlikten
yoksun ve anJaşamayan gemi murette-
batı için kullanılan sözcük.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Türlü nakışlarla işlemeli, önü ka-
vuşmayan, yeleğe benzer bir giysi. 2/
Uluslararası Basın Enstitüsü'nün sim-
gesi... Zayıf yapılı, güçsüz. 3/ Bir yü-
kü güverüık içinde indirip kaldırmaya,
istenilen konumda tutmaya yarayan ince halattan yapılmış kısa kam-
çı. 4/ Işlenmemiş, boş bırakılmış tarla... Tann. 5/ Seyrek dokun-
mu$ bir tür kuma$... Sodyumun simgesi. 6/ Bir bağlaç... Parola...
Eski dilde uyku. 7/ Cezayir'de bir liman kenti... Dinin buyruk ve
yasaklanna bütünüyle uyan kimse. J/ Doğu Karadeniz yöresinde
bir dağ ve geçit... "O" gösterme sıfatının eski biçimi. 9/ Gemilerin
bordalarında bulunan ve sandalları asmaya yarayan dikmelere ve-
rilen ad.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Turing Kongresi
31 MAYIS 1930
Bugün şehrimizde toplanacak
olan beynelmilel Turing
klüpler 930 kongresinin
muhtelif milletlere mensup
murahhasları dün öğleden
sonra şehrimize gelmişlerdir.
Murahhasların miktan 52
kisidir. Dün gelen 36 kişi olup
bir kısmı da bugün ve yann
geleceklerdir.
Dün gelen murahhaslar şehrimizde pek pariak surette
istikbal edilmişlerdir.. Bir heyet murahhasları Boğaz'da
karşılamıştır.
Reis İsviçre'li M. Hemberg kâtibi umumi M. Du Chaine ve
ikinci reis te M. Du Rois'tir.
Murahhaslar Fransız, Alman» Çekoslovak, tngiliz. Belçika
Isviçre, Yunan, Macar ve Avusturya milletlerine
mensupturlar.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Gürsel'in konuşması
31 MAYIS 1960
Bu aksam saat 20 de Ankara
radyosunda, Millî Birlik Komitesi
üyelerinden biri bir konuşma
yapmıştır. Konuşma söyledir:
"— Sevgili vatandaşlar, bugun 29
mayıs 1960 Milli Birlik Komitesinin
millet hayatına düzen vermek için
giriştiği hareketin iiçüncü günüdur.
Bugün aynı zamanda tstanbul
C e m a I G u r s e l
Fethinin de 507. yıldönumüdür. Bu her iki hâdıseyı de
sevinçle ve istikbale güvenle bakarak selâmlıyoruz.
Bu selârn hiç şüphesiz bizlere buyük bir şeref ve iftihar
kazandırmaktadır. Bu selâm aynı zamanda Türkün doğacak
yarınlarına da yöneltilmiş bir selâmdır. Girişmiş olduğumuz
millî hareket esnasmda bütün halkımızın gösterdikleri derin
ardayış sevgi ve sağ duyudan dolayı buyuk bir memnuniyet
içindeyiz ve sevgili vatandaşlarımıza ayn ayn teşekkürier
etmekteyiz.
Aziz vatandaşlarım, demokrasimizin içine düştuğu buhran
hepimizce malûm idi. Bu buhrana bir son vermek
zaruretiyle karşı karşıya kahnmış idi. Kardes kavgasına
gidilecek bir yola girişilmiş gibi görünmekte idi. İşle bunları
önlemek maksadiyle size birinci günde komitemizin arzettiği
gibi Türk Silâhlı Kuvvetleri memleketin idaresine el koydu.
3. gününü idrak ettiğimiz bu milli hareket gay'et güzel gayet
normal ve muvaffakiyetle vürümektedir. Bilindiği gibi bu
harekete Silâhlı Kuvvetlerimiz partileri içine düştükleri
uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve parîiler üstü tarafsız bir
idarenın nezaret ve hakemliğini tesis ederek en kısa
zamanda adil ve serbest seçimler yaptırmak ve bu seçimler
neticesinde hangi tarafa mensup olursa olsun seçimi
kazananlara idareyi devri teslim etmek gayesiyledir.
Girişilmiş olan teşebbüsler hiç bir şahsa hiç bir zümreye
karşı değildir. Kurulmuş olan idare hiç bir şahsa şahsiyata
mütaallik söde veya Fıil halinde tecavuzkâr hiç bir tesebbüse
girişmeyecektir. Kim olursa olsun ve hangi partiye mensup
bulunursa bulunsun her vatandaş kanunlann himayesi
altındadır. Bütün vatandaşlar daima girişecekleri
hareketlerde ve birbirleriyle münasebetlerde partilerin
üstünde aynı milletin aynı soydan gelmiş çocuklan
oldukiarını hatırlayarak ve kin gütmeden birbirlerine karşı
hürmetle anlayışla muamele edecek olurlarsa ıstıraplarımız
süratle dinecek ve millî varlığımızın selâmet yolu kolayca
bulunacaktı, şimdi biraz da dış taahhütlerimiz ve dış
politika konusunda sizlere bazı hususlan ve bütün dünyaya
ban mûhim prensipleri tekrar arzetmek faydalı olacaktır.
Gayemiz Birleşmiş Milletler Anayasasına ve Insan Hakları
prensiplerine tamamiyle riayettir. Hiç bir zaman bu gayeden
inhiraf mevzubahis olmayacaktır. Büyük Atatürk'ün yurtta
sulh cihanda sulh prensibi her zaman bir bayrak olarak
memleketimiz semalarım süsle>r
ecektir. Bütün ittifaklanmıza
ve taahhütlerimize sadıkız. Sadık kalmakta devam edecegiz.
NATO'ya karşı CENTO'ya karşı girişmiş olduğumuz
taahhütleri aynen tekeffül etmiş bulunmaktajız ve böylece
devam edecektir. Tekrar ediyoruz. Düşüncemiz yurtta sulh
cihanda sulhtur."
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet
^Sınırlarımız açıktır'
31 MAYIS 1989
Başbakan Turgut Özal, Bulgaristan Devlet Başkanı Todor
Jivkov'un "sınırları açın" önerisi uzerine Sofya'ya göç
anlaşması çağrısı yaptı. Özal, Bulgaristan'a 1988 yılında
3nerilen, ancak reddedilen göç anlaşmasını hatırlatarak
"Şimdi fikir değiştirmişler ise kendilerine derhal masaya
Jturma çağrısı yapıyorum. Biz masaya oturmaya hazırız"
iedi. özal yapüacak anlaşmanın soydaşlarımızın butün
laklarını koruma altına almasının şart olduğunu da
'urguladı. "Bizim sınırlarımız her zaman açıktır" diyen
îzal, Bulgaristan'ı da sınırlarını açmaya davet etti.
TARTIŞMA
Psikolog nııı? Psikiyatrist mi?
Sıklıkla psikiyatristlere psikolog denmekte ya da
psikologlann psikiyatrik hasta muayene ve tedavisi
konusunda yetkisi olduğu sanılmaktadır. •
öğretimi görerek tıp doktoru olur, sonra en az
dört yülık bir uzmanlık eğitimini tamamladık-
tan sonra bu unvanı (psikiyatrist), yani ruh
sağlığı ve hastahklan uzmaru unvanını alır. tn-
sanı yalmzca psikolojik boyutta değil biyo-
psiko-sosyal yani tıbbi boyutta değerlendirir.
Ruhsal bozuklukların (psikolojik problem,
bunalım, stres, vb dahil olmak üzere) tedavi-
sinde ilk ve son yetkilidir. Ruhsal bozukluk-
lann farmakolojik (ilaçla), biyolojik tedavi-
sinde tek yetkili ve psikoterapi uygulamasının
Bizler, Bakırköy Ruh ve Sînir Hastalıldan
Hastanesi'nde görev yapan psikiyatristleriz.
Gerek basın gerekse TRTnin çeşiüi program-
larında sık sık gözlemlediğimiz bir hatadan
bahsetmek istiyoruz: Psikoloji ile psikiyatri
arasındaki fark. Bu terimierden psikoloji, sık-
lıkla psikiyatrinin yerine kullanılmakta, psi-
kiyatriyle ilgili birçok konu psikoloji başuğı
altında ele alınmaktadır.
Sıklıkla psikiyatristlere psikolog denmekte
ya da psikologlann psikiyatrik hasta muaye-
ne ve tedavisi konusunda yetkisi olduğu sa-
nılmaktadır.
Arada ne fark vardır? Psikolog, genellikle
edebiyat fakültelerinin ya da sosyai bilimier-
le ilgili fakültelerin psikoloji bölümlerinden
ortalama dört yülık bir öğretimden sonra me-
zundur. Ayrıca bunların çok az bir kısmı kli-
nik psikoloji konusunda doktora yaparak psi-
kolog doktor olurlar. Bilimsel uygulama içe-
risinde ve pek tabii bilim ahlakı gereği ancak
klinik psikolog unvanına sahip psikologlar
ruhsal bozukluklarla ilgilenebilirler. Çeşitli
psikolojik testlerin yapılmasında ve psikiyat-
ristlerin denetimindeki bir ekip çalışmasına
katılarak çeşitli ruhsal bozuklukların tedavi-
sinde görev alırlar.
Psikiyatrist ise önce altı yıllık tıp fakültesi
gerekip gerekmediğine ve ne şekilde yapılma-
sı gerektiğine karar veren, gerekiyorsa tek ba-
şına ya da ekibiyle birlikte bu tedaviyi uygu-
layan tıp uzmanıdır.
Az sayıda da olsa, bu kavram kargaşasın-
dan yararlanarak yetkilerini aşan, çeşitli yol-
•arla (zaman zaman basıru da kullanarak)
maddi ve manevi çıkarlar saflayan kişilere kar-
şı, toplumu eğitmek ve bilgüendirmek görevi
tasıdığına inandığunız sizlere, bu uyanmızı ka-
leme almak zorunda kaldık.
Saygüanmızla.
Bakırkoy Ruh ve Sinir Hastalıklan
Hastanesi Psikiyatri Şef,
Uzman ve Asistanlan
LASER YAZICILAR
DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ GİBİ
PAHALI DEĞİL!
MİKROSARAY,
HEWLETT-PACKARD LASER YAZICILARDA
KAMPANYA BAŞLATTI: *
DOT MATRIX YAZICI FİYATINA,
HP LASER YAZIGI KALİTESİ.
• Kampanya 30.6.1990 tarihinde sona ermektedir.
• Mikrosaray A.Ş. Hevvlett - Packard
Çevre Üniteleri Yetkili Satıcısıdır.
mHEWLETT
PACKARD
PEBSONAL
COMPUTATION
DEALERmikrosaray
BİLGİSAYAR MERKEZİ
İstanbul: Rumelı Cad. Villa İşhanı A Blok, Kat: 3 Nişantaşı
Tel:(l) !30 15 07 (7 hat)
Adana: Gazı Paşa Bulvarı, Yurdaer Ap. No: 37/7 D. 21
Tel:(7l) 17 21 58
Antalya: Ulusoy Bulvarı, Hayfabarut Ap. No: 57/3
Tel: (31) 11 07 37 (2 hat)
TURSEM İN REHB£RÜSlNDE
LONDRA, CKF0RD, CAMBMDGS
K U T H H T 0 N
DE >
/ADA BUTUN YIUN6ILIZCE Û6R.ENİU
UTAKSİTTE O
K0UYUGUİ
6ENavEHIZUWWRlMU KUESLAR
•TICARI İN&İÜZCE
• TUR.IZM IN&İLİZÇES1
.BANKACILLK İNûİÜZCESİ
•5INAV KURSLARI: Cambndge
•Rrst Ccrtrficatc, Profeıtncy,
T O E n A R E l i ( S \ )
tursem
İNGİÜZLİSANOKULLARI
DANIŞMA MERKEZİ
Cumhuriyet Cad. 173/4-B Elmadağ
80230 İstanbul Hılton Otelı Karşısı
Tel 148 3977-148 7943-148 2849
Fax 13297 29. Tlx 27498 tusmtr
INCHLTERE'DE
INOILIZCE
Yılboyu. herkese. her yaşa.
ısterseniz aile yanında.
ıstersenız oîelde. kampûste.
çok zengın sosyai ve sportif
aktıvıtelerle
• Yoğun. hızlandınlmış kurslar
• Çocuklar ve gençter için
Yaz okultarı
• Yönetıcı ve şadamlanna.
Ingılızce öğretmenlenne .
yaş gruplanna ozel kurstar
• Sınav hazırtama kurîtarı
• Meslekı kurslaı
ERESORT
HOTEL
G Ö L K Ö Y B O D R U M T E L . 9 . 0 8 1 . 1 7 2 6 6
Ablde-I Hürrlyet C. Yonca Ap.
No. 282 Kat 4 D. 12
60270 Şifll / İstanbul
Tel: 147 44 88- 148 43 57
:
ax 4 Telesekreter 131 29 42
Ecple
Lemanıa
Lausanne
İSVIÇRE-DE EĞITİM
• Yoğun Fransızca (Allıance Françaiscj
• YoğuT Ingılızce (Cambndge RSA)
• Dıploma Ttcaret. Sekreierlık ve
Ust Duzey Yönettct Sefcrererfık
• Eiılgısayar .e Kelıme tşJem KursJan
• llkckji L:se ve YOksek Ofcul Eğıtımı
{Matunte Suısse. Baccalaureal
Françaıs)
• Taîı! ve Yaz KursJarı
TÛHKIYE TEK YETKİLİ TEMSILCISI
DANIŞMANLIK.
TEMSILCIL1K
DIŞTİC LTD ŞTI.
Buyuhötre CaO Em Sb Ev!en2 BJoX
Kat 5 D 11 80280 Esentepe. İSTANBUL
Tel 173 17 16-172 49 19
Fa< 166 08 89 Tix 22935 drar tr
MEDR
AINKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Devenin Başı...
Taşlama ustası Mustafa Eşref, bu yıl 'Uluslararası Atatürk Ba-
rış Ödülü'nün Kenan Bey'e verilmesi üzerine, şu dörtlüğü yaz-
dı:
"Dişinin kovuğuna bile yetmez Paşa'nın/Bu çağda kırk milyo-
na bir gecelik keyf derler/Barış ödülü imiş, yok devenin pabu-
cu/Eskilerin diliyle buna 'hakk-ı seyf' derler."
"Seyf" Arapça bir sözcük, "kılıç" demek. Ödül, kılıcının hak-
kı olarak verilmiş oluyor. Banş değil de savaş ödülü gibi. He-
eyyyt! Ayrıca verilen kabartma levhamn da "altın kaplama"
olduğu açıklandı. Ne yani? Kenan Bey, para pul düşkünü mü
ki böyle yapılıyor. Tenekeden olsa ne olurdu?
Kenan Bey'e kırk milyonluk ödül verilir de Türk Dil Kurumu:
nun kapanmasından sonra buraya çöreklenenler boş dururtat
mı? Onlar da arpalıktan paylarım almalıydılar Eski TDK döne-
tninde basımları yapılan "Türkçe Sözlük"ün yeni bir basımın-
da, insanı şaşırtacak paralar istedıler. istekler. Suat ilhan'ın önüne
gelince, Suat Paşa, bir ölçüde, bunları önlemeye mi çalıştı?
—Bu sözlüğü siz yazmadınız ki eskisinin üzerinde oynadınız.
Yeni bir sözlük gibi para alamazsınız...
İstekler kursaklarda kaldı mı? Ama söylentiler durmadı. Ata-
türk Kültür Dil ve Tarih Yûksek Kurumu yöneticilerinin adresleri-
ne, Atatürk'ün Mirası Vağma Hasan'ın Böreği" başlıklı mektuplar
gönderildi. Bunlardan birkaç tümceyi aktaralım:
"Bu ne vurdumduymazlık, bu ne cüret, bu ne pervasızlıktır.
Bunlar kime güvenerek devlet malını çarçur etmekte, Atatürk:
ün mirasmı Yağma Hasan'ın böreğine çevirmektedirler? Yazık-
tır, günahtır, en hafifı ile ayıptır. Değil çok büyük Atatûrkçülere
(!), devlet mefhumunu bilmeyenlere bile yakışmaz.
Daha gecen yıl bastan sonarestoreedilen, tuvaletlerinden çim-
lerine kadar yenilenen, sonra altı ay geçmeden aynı tuvaletle-
rin söktürülüp milyonlarca liraya yeniden yaptırılması, basında
tenkit ediien bu kurumda, badana, boya, tamirat, tadilat... vb.
işler hiç bitmeden aynı hızla devam etmekte, biteceğe de ben-
zememektedir. Hiçbir kurumda bu kadar tadilat, tamirat görül-
memiştir. Bunlar bir virane mi devralmışlardır ki bu kadar restore
etmektedirler. Zaten eksiği yok, fazlası var. Şık bir bina idi. Öyle
ki boş kaldıklarında ya giriş kapılarını ya müracaat memurunun
oturduğu bölümü sökmekteler ya yemekhaneyi yeniden inşa et-
mekteler ya da bahçe düzenlernesi yapmaktalar.
Bu kurumun bu kadar çok para harcamasının esran, bir mü-
teahhite yapılan âlemlerle çözüldüğü gibi.
Kurumun bütün ihaleleri her ne hikmetse (!), yaptığı işlerin ka-
litesizliği bu işlerden hiç anlamayanlarca bile hemen anlaşılan,
piyasada sekizinci sınıf bir müteahhit iken bu kurum sayesinde
köşeleri dönmekten yuvarianan bu müteahhide verilmektedir. Bu
müteahhidin sevgilileri ve kurum yetkilileriyle gece âlemleri her-
kesçe bilinmektedır Bu âlemlerin biri de geçen günlerde yapıl-
mış, alkollü vaziyette sevgilileriyle Konya-Ankara asfaltında hız
yapma sevdası uğruna sevgilılerden biri can vermiştır. Gölbaşı
jandarması olaya el koymuştur.
Bu müteahhitle yapılan sözleşmelerde, yaptınlacak işler ve be-
del, önceden belirlenmiş iken hiç yoktan her defasında "ilave
işler yapıldı" gerekçesi ile bu bedel iki üç misline yükselmiş, bu
paranın kurumda bu işleri yaptırmakla görevli olanlarca da pay-
laşılarak bir şebeke halinde çalışıldığı soylentileri ayyuka çıkmıştır.
Bunlar, hiçbir kamu kurumuna mısali olmayan bir şekilde oluş-
turulmuş komisyon ve görevlilerden teşekkül ettirilmiştir. Şöyte
ki Satınalma Komisyonu Başkanlığı Tahakkuk Memurluğu, İda-
ri ve Malı işler Daire Başkanlığı, aynı şahısta toplandığı gibi Sa-
tın Alma Komisyonu'nun diğer üyeleri de Idari ve Mali İşler Daire'
Başkanlığı memurları arasından seçilmiştir. Sayman da bu dai-
reye bağlı olarak çalışmaktadır.
...Kurumun para i?lerı ile ilgili olanları hakkında yine aynı ku-
rum personelinin yazılı rûşvet şikâyetlerl bulunduğu halde, özel
arabasını piyasada yaptınp parasını, kurulun arabası yapılmış
C[ibi, kuruma ödettiği, kurumdaki hizmetli sayısı her geçen gün
arttığı halde, temizlik işlerinin pıyasaya yaptınldığı, kurumun para
ile ilgili en yetkililerinden birinin, Büyükşehir Belediye Başka-
nı'nın ödül aldığı kooperatifte yapılmakta olan evinin aksesuar-
larının anılan müteahhit tarafından bedelsizyapıldığı, kimsenirt
kimseye günahını bile bedava vermediği bu dönemde, nazarı
dikkati epeyce celbetmektedir." Söylentilerle dolu mektup, şöy-
le sona eriyor:
"Büyük Atatürkçülerle (!) dolu bu kurum yakında kuruluşunun
ahıncı yılını kutlayacak. Bütün bu kutlamafar, Atatürk düşman-
larına lüzum kalmadan, Atatürkçülüğü dejenere etmeye kâfi ge-
lecektir"
Eski Türk Dil Kurumu, 12 Eylül'ün Havacısı Tahsin Bey'in ha-
zırladığı bir önerge üzerine kapatılmıştı. Kara Mustafa Paşa gibi
o da Merzifbnluydu. Merzifonlular, şöyle diyorlardı:
—Merzifon'dan iki paşa çıkmıştır; biri Kara Mustafa Paşa, öbü-
rü Hızlı Tahsin Paşa!
12 Eylülcüler gelir gelmez TDK'nın tüm hesaplarını didik di-
dik etmişler, tek kusur bulamamışlardı. Ancak kuzuyu yemeyi
kafalarına koymuşlardı, yediler...
Atatürk'ün vasiyetini yerie bir eden 12 Eylülcüler, "Dil Derne-
ği"nin kuruluşunu engelleyemediler. Engellemek için her şey ya-
pıldı, ama olmadı. Dil Derneği, yargı kararıyla çalışmalannı
sürdürdü. Dört yıl bitti, beşinci yıla girildi. Dil Derneği'nin 21 Tem-
muz 1990 Cumartesi günü, ikinci olağan kurultayı Ankara'da top-
lanacak. Kurultay'da, yeni yöneticiler seçilecek. Bu seçimlerde
adaylığımı koymayacağım. Geçen hafta yaptığımız toplantıda,
Türkçe sözlüğün basımını karara bağladık. Sözlük parasını, söz-
lük çıkmadan, önceden yatıranlar, indirimden büyük ölçüde ya-
rarianacaklar. Dil Derneği, şimdi çarçur edilmekte olan Atatürk'ün
parasıyla değil, üyelerinin, derneği yaşatmak isteyenlerin para-
sıyla ayakta duruyor. Duracak. Ayrıca, yazım kılavuzunun yeni
bask/sı yapılıyor. Çağdaş Türk Dili Dergisi, 28 sayıya ulaştı. Iç
açıcı bir haberim daha var:
Tarihçi Prof. Afet İnan, ölümünün beşinci yılında, Ankara'da
yann anılıyor. Afet İnan adına konan "Tarih Ödûlleri", araştırma-
cı Zeki Sarıhan, Uygur Kocabaşoğlu ile Cemil Koçak'a verile-
cek...
29 mayısı "İstanbul'un Fethi" diye kutlar dururlar. Doğru, İs-
tanbul 29 Mayıs 1453'te Fatih Sultan Mehmet'çe fethedilmiştır,
ama 16 Mart 1920'de elden gitmiştir. İşgal edilmiştir. istanbul'u
yeniden kazandıran Atatürk'tür. O nedenle, 6 Ekim 1923'ün kut-
lanması gerekir. Atatürk'ün kurtarışını anmak istemeyip de 29
mayısı kutlayanlar, gizliden gizJiye padişahlığı yaşatmak isteyen-
lerdir. Bu da sezilmiyor sanmasınlar. Osmanlı'nın fethedip de el-
den çıkan nice yerler için kutlama törenleri düzenleniyor mu?
MERMER
Afrodisias Beyaz
Afrodisias Renkli
Yeni Ocaklarımızdan
•Blok »Ham levha»Ebatlı (Cilalı.Cilasız)
^ ^ mm â^Mğk^UadeodtiV. Yatınmlan
T/NT I V I A 7 A 9 s a n va Hc. A.Ş.
Marfcsz Islanbul: Tel: (1) 348 47 28 - 29 Fax: (1) 336 86 90
Fıbrika 0«nul!: Tet/Fiu: (621) 24 044
Bûro Ankara: Tel (4) 167 66 44
KAMUOYUNA
424 sayılı Kanun Hükmündekı Kararname'nın pratik ifadesi
olan sürgün, sansür, zoraki göç vs. uygulamaları;
Eskişehır'de yapımı süren tek kışılik hücre sısteminin
uygulamaya geçirilme hazııiıklarını;
Aydın Cezaevı'ndeki baskı ve kısıtlamaları şıddetle kınıyor,
protesto ediyor, açlık grevine başlıyoruz.
Tüm kamuoyunu bu tur uygulamalara karşı duyarlı olmaya ve
destek vermeye çağınyoruz
AMASYA ÖZEL TİP CEZAEVİ NDEN M.Sait
Korkmaz, Ömer Gazel, Abdullah Demir