Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 MAYIS 1990 HABERLER CUMHURİYET/9
P A R T I L E R D E N
İnrvm'î1I1Uİ1U
tP» S H P
Genel Başkanı Erdal
LC l n o n ü > b u g u n b a a t 1 3 - 0 0
.,e
İzmit Belediyesi tarafından yaptırılan Çetin Emeç üst
geçıdinin açılışını yapacak. İnönü, daha once de saat
10.00'da Gebze, 12.00'de de Körfez
belediyelerini ziyaret edecek. SHP lideri
daha sonra Kandıra'ya geçecek ve 15.OO'te
halka hitabedecek. Akş.am, lzmit'e geri
dönecek olan İnönu gece de "Yerel
yönetimlerde birinci yıl" kutlamalarına
katılacak ve daha sonra karayoluyla
Ankara'ya donecek.
Bu arada İnönü'nün 19 Mayıs 1990 tarihinde yapılacak
Atatürk Barış Ödülü törenine davetli olduğu halde
katılmayacağı öğrenildi.
Yazdığı bir yazıda, 102 ANAP
iHetvekilinin kişilik haklarına
saldırıda bulunduğu gerekçesiyle 306 milyon lira tazminat
ödemeye mahkûm olan gazeteci-yazar Nazh Ihcak ve
Tercüman Gazetesi'nin icraya verildiği bildirildi.
Milletvekillerinin avukatı Bilgin Yazıcıoğlu faiziyle birlikte
369 milyon lira tutarındaki tazminatın ödenmesi için
Ankara 13. îçra Dairesine başvurulduğunu bildirdi.
Tercüman Gazetesi ve Nazlı Ilıcak'ın avukatı Nüzheı Bakır
•ise mahkeme karaıını temyiz için Yargıtay'a
başvuracaklarını söyledi. Öte yandan kişisel haklarına
saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle ANAP Milletvekili Yusuf
Bozkurt ÖzaPın açtığı davada Yeni Nesil Gazetesi 2 milyon
lira tazminat ödemeye mahkûm oldu.
fçfi-fo PCJOTICI bağımsız Milletvekili Mahmut
Alınak "Küçülen Kentler"
dizimizin Kars bölümünde Kars Belediye Başkanı'nın
"Kentteki devlet hizmetlerinin askıya ahnmasını protesto
için" milletvekilleri ve belediye başkanlanna
yaptığı çağrı üzerine istifa kararı aldı.
Alınak, Kars Belediye Başkanı'nın da istifası
şartıyla bir hafta içinde milletvekilliğinden
S
- • aynlacağını açıkladı. Alınak dün yaptığı
: a â t » yazıh açıklamada, "Cumhuriyet gazetesinin
^ ^ ^ ^ M 30 Nisan 1990 tarihli sayısında 'Kars: Acele
• Satılık Şehir' başlıklı dizi röportajda Kars
• Belediye Başkanı'nın, milletvekilleriyle
belediye başkanlanna ve parti yöneticilerine yaptığı istifa
çağnsını olumlu buluyorum. Bu nedenle iktidann Kars'a
olan ilgisizliğini protesto etmek için belediye başkanının da
benimle birlikte istifa etmesi kaydı ile yer ve saati kendisi
tarafından bildirildiğinde 1 hafta içinde milletvekilliğinden
istifa ediyorum" dedi.
Güneydoğu kararnamesi
Bölgesi'ne yönelik önlemleri içeren "413 sayıh
kararnamenin" iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidiyor.
Genel Başkan Erdal İnönü dün grup toplantısında yaptığı
konuşmada, bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne gidilip
gidilmeyeceği tartışmalarının varhğına dikkat çekerken
"Ancak hukukçuların büyük bir bölümü gidilebileceği
görüşünde. Bu nedenle ben de gidilmesi gerektiği
düşüncesindeyim" dedi. SHP'nin konuya ilişkin
hazırlıklannı tamarnlayarak önümüzdeki günlerde Anayasa
Mahkemesi'ne başvurması bekleniyor.
Anayasanın 148. maddesi, olağanüstü hallerde çıkarılan
kanun hükmündeki karamamelerin anayasava aykırılığı
iddiasıyla dava açılamayacağını hükme bağlıyor. Ancak
anayasa hukukçuları 413 sayıh KHK'nın olağanüstü hal
sınırlannın dışına taşan yetkiler içermesi nedeniyle iptal
davası açılabileceğini belirtiyorlar.
1ZTC A l ^ T C A SHP, MYK'da Genel Baskan
I v l k : >
- r v J
*-Ak->-<* İnönü'nün 5 mayısta başlayacak
güneydoğu gezisinin bir gün daha Silopu ve Cizri'nin de
programa alınması kararlaştırıldı.
• SHP MYK 31 mayısta sona eren üye kayıt yenileme
süresinin uaatılmamasına karar verdi.
• DYP Sakarya Milletvekili Mehmet Gölhan ve
arkadaşlanmn verdiği Türkiye'nin sanayileşmesini konu
alan Meclis araştırması önergesi ANAP'lıların oylarıyla
reddedildi. Önergeye SHP'liter de DYP'JUetle biılikçe kab^ıjt
oyu k u l l a n d ı i a r . ' ' ' ' . ' . . 1 -
• DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, 5-7 mayıs
tarihleri arasında GAP bölgesinde incelemelerde bulunacak.
Demirel, cumartesi günü Şanhurfa'da konuşacak, pazar
günü Harran'da 39 direkli çadırdaki yemeğe katılacak.
• DYP il kongreleri başlıyor. Demirel, kongrelerin büyük
çoğunluğuna katılacak. Demirel, 20 mayıstaki Bursa il
kongresinde konuşacak.
• ANAP'ın, 3 haziranda 51 beldede yapılacak belediye
başkan adayları bugün Ankara'da toplanacak.
• TBMM İçtüzük Hazırhk Komisyonu'nda insan haklan
ve çevre komisyonlannın sürekli olması benimsendi. Kanun
hükmündeki kararnameler (KHK), Cumhurbaşkanı'nın ant
içme yöntemi ve TBMM'nin özel güvenlik örgütü
oluşturması konularında anlaşma sağlanamadı. Komisyon,
bu konuları 14 mayıs pazartesi günü yapacağı toplantıda
yeniden değerlendirecek.
• Eski Emlakbank Genel Müdürü Bülent Şemiler'in bugün
TBMM Horzum Komisyonu'nda ifade vermesi bekleniyor.
Ordu komutanlan konferansı
• İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — "Ordu
Komutanlan Konferansı" dün tzmir'de başladı. NATO
Güne>'doğu Müttefik Kara Kuvvetleri Komutanlığı ile
ordular arasındaki bilgi alışverişini sağlamak üzere
geleneksel olarak her yıl bir kez yapılan toplantıya
Orgeneral Aşir Özözer ev sahipliği yapıyor. Konferansa
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Doğan Güreş, 1.
Ordu Komutanı Orgeneral Muhittin Fisunoğlu, 2. Ordu
Komutanı Orgeneral Ibrahim Türkgenci, 3. Ordu
Komutanı Orgeneral Nezihi Çakar ve Ege Ordu
Komutanı Orgeneral Fikret Küpeli katılıyor. Basına
kapalı olarak gerçekleştirilen konferans bugün sona
erecek.
TSK'da sicil dtizenleme
• ANKARA (ANKA) — Türk Silahh Kuvvetleri Subay
Sicil Yönetmeliği'nin bir maddesi değiştirilerek
Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanlan, Jandarma
Genel Komutanı ve orgeneral / oramiral rütbesindeki
subaylara, astları hakkında "sicil düzenleme" konusunda,
"geniş yetki" tanındı. 1972 tarihli Subay Sicil
Yönetmeliği'nin 26'ncı maddesinde değişiklik yapan
yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
girdi. Buna göre Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve
Hava Kuvvetleri komutanlan ile Jandarma Genel
Komutanı ve orgeneral / oramiral rütbesindeki subaylar,
önceki yıllarda birlikte çahştıklan karargâhlarda görevli
personel hakkında, "3 aylık süreyi doldurma şartı
aranmaksızın", sicil düzenleyebilecekler.
Â7&4 KISA
• Bakanlar Kurulu, Federal Almanya'da lurkçc olarak basılan
"Turkiye Kürdistanı Ekonomik ve Sosyal Yapı"'adh kitabın
Türkiye'ye sokulmasını ve dağıtılmasınl yasakladı.
• Türk-İş Genel Merkezi'ni bombaladıklan ve yasadışı
"Devrimci Direniş îşçi Harekcti" örgütune üye oldukları
gerekçesiyle gözaltına alınan 9 kişi Ankara DGM larafından
tutuklandı.
• Mardin'in Cizre ilçesinde güvenlik güçlerince yapılan
operasyonlarda teröristlere yardım, yataklık ve kuryeük
yaptıklan belirlenen II kişinin yakalanarak gözaltına alındığı
bildirildi.
'Marksist sol' nasılparti istiyor?
'Erkeksi olmayan sosyalizırfOral Çalışlar Kuracağımız sosyalist
partide ilk olarak yöneten-yönetilen ilişkisini
silikleştirip yok edeceğiz. Kuracağımız
sosyalizmin hedefi de devleti adım adım
toplum hayatından silmek olacaktır.
Çağatay Anadol Tasarladığım sosyalist
demokrasiye bugünden uyum'u bir yapı
yaratabilmeli, kendi içinde ddeta sınıfsız
toplumun özgür insanının içinde yaşayacağı
özgürlüğü gerçekleştirmelidir.
Cenan Bıçakçı Tarihteki deneyimlerin
ışığında, ülkemizin sosyal ve ekonomik
koşullarının biçimlendirdiği.dogmacılığı ve
kopyacıhğı reddeden,Türkiye'ye özgü,
bağımsız.demokratik bir sosyalist parti.
tç Politika Servisi — "Sosya-
listlerin birlik partisi"nin oluşum
sürecine katüanlar "Nasıl bir
parti" sorusuna yamt verirken
ağırhkh olarak "Artık 'çelik di-
siplinli', 'demokratik merkeziyet-
çi', 'politbürolu' parti degil",
"erkeksi olmayan bir sosyalizm",
"devrimin şanlı yolunda. ideolo-
jik birlik ve butünlük içinde iler-
leyen, çelik disiplinli, tekrücut bir
savaş aygıü degil" gibi anlatım-
lar kullanıyorlar.
"Sosyalisüerin birlik partisi"
sürecinde yer alanlara "Nasıl bir
parti" sorusunu yönelttik.
"Yörütme kurulu" sözcüsü,
"Sosyalist Birlik" çevresinden
Oral Çalışlar "Nasıl bir parti" so-
rusunu yanıtlarken "Marksizm,
bir din değildir. Bütün gelecegi bi-
len ve her şeyi çözdügünü iddia
eden bir kutsal kitabı da yoktur.
tnsankk bugün nasıl bir sosyalizm
istiyorsa, biz de onun savunucu-
lugunu yapacağız. Kimse artık,
tek partili, despotik ve tek sesli bir
sosyalizm istemiyor. Yine insan-
lık yalnızca gelecekte varolduğu
söylenen bir cennete bütün varlı-
ğını bağlarnak istemiyor. tnsanla-
nn bugünkü hayatlanna da sağ-
lıklı çözümler öneren ve gelecegin
taslannı bugünden döşediğini gös-
tcrebilen bir sosyalizm istiyor"
dedi.
Çalışlar'a göre "Sosyalizm bu-
gttne kadar erkeksiydi. Hep hâ-
kim ve yönlendiren. Bireylerin öz-
gür iradesinin yok sayıldığı, işçi-
lerin, gençlerin, kadınlann hep
edilgen konumda olduğu. kapita-
list devletlerden pek farklı olma-
yan bir devlet baba figürii emret-
ti, buyurdu, yol gösterdi, ceza
verdi. Gelecek sosyalizm kadın
sosyalizmi olacaktır. Yani küçiik
bir emreden azınlıgın degil, tiim
toplumun özgür bireyler olarak
hayatı yeniden kuracaklan, her
adımına bizzat kendi iradelerini
katacaklan ve damgalannı vura-
caklan bir sosyaiizm. Devlet ba-
ba, uzun kollanyla her yere uzan-
mayacak bu hâkim baba, keyfin-
ce çevreyi kirletemeyecek veya
kirletmeye kalkuğında ona dur di-
yecek bir özgür kitle inisiyatifi or-
taya çıkacak."
Çalışlar düşundüğü partiyi şöy-
le anlattı:
"Kuracağımız sosyalist partide
ilk olarak yöneten- yönetilen iliş-
kisini silikleştirip yok edeceğiz.
Kuracağımız sosyalizmin hedefi
de devleti adım adım toplum ha-
yatından silmek ve silikleştirmek
olacaktır. Ben böyle düşünüyo-
rum, benden farklı düşünen arka-
daşlarımla birlikte kendi renkle-
rimiz ve çeşitliligimiz içinde bir
sosyalizm düşlüyorum."
TSİP çevresinden, Yürütme
Kurulu üyesi Çağatay Anadoi,
"Sosyalistlerin Birlik Partisi"nin
"özgurleşmenin gerçek temelini
oluşturacak olan sınıfsız ve dev-
letsiz bir toplum hedefini özgür-
leşme mücadelesinin eksenine
alan bir biçimde bu toplam özgür-
leşme hareketinin bir parçası ol-
ması" gerektiğini savundu.
Çağatay Anadol yeni sosyalist
parti ile ilgili düşfcıce ve önerile-
rini şöyle dile getirdi.
"Tasarladığım sosyalist de-
mokrasiye bugünden uyumlu bir
yapı yaratabilmeli, kendi içinde
âdeta sınıfsız toplumun özgür in-
sanının içinde yaşayacağı özgür-
lüğü gerçekleştirmelidir. Bu hedef
en başta >öneten->öneıilen ayn-
mının adeta bugünden silikleşti-
rilmesi deraektir. Parti tüm men-
suplarının katılımıyla temsili ol-
maktan çok doğrudan demokra-
si niteliğine yakın bir iç ilişkiler
sistemi yaratmalıdır. Yerel birim-
ler özerk olmalı, göreve getirilen-
ler sadece kendilerini göreve ge-
tirenler tarafından değiştirilebil-
melidir. Adli suçlar hariç, hiçbir
Yazar Musa
Anter beraat etti
DİYARBAKIR (Cumhuriyet) —
"Bölücülük propagandası" yaptığı savıyla
Diyarbakır DGM'de tutuklu" olarak
yargılanan yazar Musa Anter, "kanıt
yetersizliğinden beraat etti. Anter, suç
unsuru sayılan konuşmasında "Türklerle
Kürtlerin kardeşliğini işlediğini" söyledi.
Geçen ocak ayında SP Diyarbakjr il
örgütünün düzenlediği "Türkiye'de ve
dünyadaki son siyasi gelişmeler" konulu
panelde, "Bizler adımızı koyamıyoruz,
şarkımızı söyleyemiyoruz. İnsan gibi
yaşamak istiyoruz. Bizim bölgemizdeki
petrol Kürdistan'a yeter" içeriğinde
konuşma yaptığı savıyla tutuklanan ve 10
yıla kadar hapis cezası istemiyle
hakkında dava açılan yazar Musa
Anter'in yargılanmasına 2 Nolu DGM'de
devam edildi. Anter'in avukatları Fethi
Gumüş, Kemal Bingöllü, Sebahattin Acar
ve Şeyhmus Miroğlu, müvekkillerinin
tahliyesini istediler. Mahkeme heyeti
savunmadan sonra sanık yazar Musa
Anter'in kanıt yetersizliği nedeniyle
beraatine karar verdi.
ARALARKVDA TBKP LİDERİ HAYDAR KUTLUNU\ EŞI PE VAR
60 TBKPTi yargıç önündeANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) —TBKP'nin "yer üstü"ne çı-
kış karannın ardından hakların-
da dava açıfan 60 TBKP yönetici
ve üyesi, Ankara DGM'de bugün
yargıç önüne çıkıyorlar. TBKP li-
derlerinden Haydar Kutlu'nun
(Nabi Yaga) eşi Ayşe Çiçek Yağa
ile Adımlar dergisi yöneticilerinin
de sanık olduğu davanın iddiana-
mesinde, "TBKP sadece bilimsel
sosyalist bir parti olmayıp aynı
zamanda bölücü bir örgıit ve par-
ödir" denıldi.
Aralık 1989 ve ocak 1990 tarih-
leri arasında düzenlenen ve
TBKP'nin legalleştiğine ilişkin
açıklamalann yapıldığı basın top-
lantıları ile bunlara bağlı olarak
gerçekleştirilen operasyonlar so-
nucu gözaltına alınan toplam 88
kişiden 28'i hakjcında takipsizlik
karan verildi. Halen 10'u tutuk-
lu, 60 kişi hakkında ise TBKP yö-
neticisi ve üyesi oldukları gerek-
çesiyle TCK'nın 141/1-4 ve
141/5. maddeleri uyannca dava
açıldı. Ankara DGM'de açılan
davanın ilk duruşması bugün ya-
pılıyor.
Ankara DGM Başsavcısı Nus-
ret Demiral ve Ankara DGM Sa>-
cısı Ülkü Coşkun tarafından ha-
zırlanan 91 sayfalık iddianamede,
TBKP'nin tüzük ve programında-
ki Kürt sorununa yaklaşım ve bu
sorunun çözümüne ilişkin değer-
lendirmelere işaret edilerek
TBKP'ye ilişkin şu değerlendirme
yapddı:
"Bu sonuçlara göre TBKP, sa-
dece bilimsel sosyalist bir parti ol-
mayıp aynı zamanda bölücü bir
örgüt ve partidir. TBKP'nin lü-
zük ve programında tespit edilen
sonuçlara göre Türkiye Cumhu-
riyeti devletinin Misak-ı Milli sı-
yan, kendilerini ve partilerini sa-
vunma amacını güden sözler ol-
duğu, günümüzde çeşitli ülkeler-
de iktidardaki komünist partile-
re halkın gösterdiği dayanılmaz
lepkiler ornek olarak gözlerimizin
onünde durduğu gibi sanıklann
komünist isminde ısrar etmesi de
kammi yasaklan delmeye matuf
eyle^dir."
tddianamede, sanıklara uygu-
lanması istenen TCK'nın 141.
hürriyet verilmeli midir? Bu soru
doktrinde hep tartışılmıştır. Bu,
bir bakıma hürriyetleri imha hür-
riyeti olmalı mıdır, olmamalı mı-
dır sorunudur. Türk hukuk mev-
zuatı, hürriyetleri imha hürriyeti-
ni kabul etmemiştir. Yasalanmız
devletin temel variıgına yönelik
olması nedeniyle tehlike suçlan-
m vahim telakki ederek TCK'nın
141/1. maddesinde ifade edildiği
gibi henüz teşebbus safhasına in-
Ankara DGM'de bugün baslayacak davanın, Nusret Demiral ve
Ülkü Coşkun tarafından hazırlanan iddianamesinde, "TBKP,
sadece bilimsel sosyalist bir parti olmayıp aynı zamanda,bölücü
bir örgüt ve partidir" denildi.
mrlan tartışılmakta, ülke ve mil-
let butunlüğü açıkça tehlikeye
atılmaktadır. Program ve tüzü-
ğünde bilimsel sosyalizmi, yani
komunizmi veya Kürtçülük ve bö-
lücülüğü esas alan TBKP'nin yö-
netici kadroları savunmalarında
çogulcu sistemi. seçimle gelip se-
çimle gitmeyi benimsediklerini,
proletarya diktatörlüğiinü redde-
den ve ülke bütünlügünü esas alan
göriişleri kabul ettiklerini ve par-
tinin de bu göriişleri gerçekleştir-
mek gayesini güttüklerini söyle-
melerinin gerçeklerle ilgili olma-
maddesi de irdelenerek buna iliş-
kin şu saptama yapıldı:
"Yasalarımıza göre komü-
nizm, diktatörlük, ırkçılık tehli-
ke suçlandır. Tehlike suçlannda
suçun hedefi devlettir. Ye suç
doğrudan doğnıya devletin temel
yapısına yöneliktir. Bu bakımdan
bu tür suçlar devletin varlığı açı-
sından vahim suçlardır. Tehlike
suçlannda failin cezalandınlabil-
mesi için neticenin meydana gel-
mesi beklenmez, zira neticeyi bek-
lemek bazen is işten geçmesini in-
taç edebilir. Tehlike suçlanna da
tikal etmemiş zararlı faaliyetleri
de müeyyide altına almıştır."
Kimler yargılanıyor?
Bugün yargıç önüne çıkacak sa-
mldardan halen tutuklu bulunan
10 kişi şunlar:
Nevzat Deringöl, Hasan Öz-
türk, Paşa Erbay. Erdal Şentürk,
Mehmet Tetnizer, Bekir Benli,
Muzaffer Gülçimen, Şaban Çekil,
Abdullah Aksu, Ayşe Çiçek Yağ-
cı.
Tutuksuz olarak yargılananlar:
Mehmet Umur Coşkun, Özcan
Keskeç, Engin Özdemir, Mehmet
Sönmez, Mesut Engişi, Hıfzullah
Çelepçıkay, Yavuz Sanalioglu,
Hakkı Yalçın, Taner Duman,
Mehmet Duran Yiicel, Erdoğan
Kaçar, Muhsin Taş, Güngör Göz-
de, Hasan Bektaş, Mehmet Ali
Argın, Gülenay Saime Öztürkçü,
Semih Gümüş, Ziya Yavuzeş,
Ömer Cengiz Altınok, Öner Gü-
ven, Mehmet Yürütmen, Musta-
fa Çınar, Şaban Engin Çöl, Mit-
hat Ayhan, Ahmet Öztürk, Ha-
san Bahadır, Saadettin Usta, Gii-
lişan Kır, Murat Aksoy, Kadir Şe-
ner Yalçın, Mustafa Önder, Sela-
hattin Akarsu, Fahri Saka, Ali
An, Kemal Gürbüz, Ciban Sinop-
lu. Durmuş Can, Hüseyin Taşkı-
ran, Hayrettin Kartal, Yakup Er-
dem, Halil Tekin, Tona Kaplan,
Mehmet Beyazyüz, Fevzi Kalay-
cıoglu, Dursun Demir, Ufuk Er-
doğan, Mustafa Yılmaz. Osman
Aslanbay, Abdurrabman Atalay,
Mehmet Peyami Anerk.
tddianamede, Adımlar dergisi
de TBKP'nin yayın organı olarak
nitelendi ve derginin Ankara'da-
ki koordinatörlük ve temsilcilik-
leri ile Zonguldak ve Karadeniz
Ereğli'deki temsilciliklerinin ka-
patılması, bu bürolarda bulunan
her türlü malzemenin de müsade-
resine karar verilmesi istendi.
141, 142 VE 163. MADDELERDE DEĞİŞİKLİK BUGÜN ELE ALENIYOR
Bakanlar Kurulu'na 2 alterııatif taslakANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) — Adalet Bakanlığı'mn, Türk
Ceza Yasası'nın 141, 142 ve 163.
maddelerde değişiklik öngören iki
alternatifli taslak metni, Bakanlar
Kurulu'nun bugünkü toplantısın-
da eje ahnıyor. Hukukçulara gö-
re bu iki taslaktan birincisi kabul
edilirse, Kutlu-Sargın davasının
hemen düşmesi, ikinci taslak ka-
bul edilirse cezaları tecil sınırlan
içinde kalacağı için hemen tahli-
ye edilmeleri gerekiyor. Alterna-
tif metinlerden ilkinde, her üç
maddedeki suçlann oluşabilmesi
için "siddet" unsurunun bulun-
ması koşulu getirildi. Bu metinde,
cezalarda da önemli ölçüde indi-
rim öngörülürken, 142. maddede
yer alan "bölücülük
propagandası'' suçunun cezasına-
ise artış getirildi. tkinci alternatif
metinde ise "şiddet" unsuru geti-
rilmediği dikkati çekerken, söz
konusu suçlann "şiddet" unsuru
kullamlarak işlenmesi halinde ve-
rilecek cezaların iki katına kadar
arttırılması öngörüldü.
Adalet Bakanlığı'nca bilim
adamlarından, meslek kuruluşla-
nndan ve üniversitelerden alınan
görüşler doğrultusunda hazırla-
nan, ardından da iki ay kadar ön-
ce Başbakan Yıldınm Akbulut'a
iletilen alternatif metinler, bayram
öncesinde Bakanlar Kurulu'nun
gündemine getirilmiş, ancak 4 sa-
at süren tartışmalara karşın üze-
rinde görüş birliğine vanlamamış-
tı. Metinler, bu toplantı sonrasın-
da bakanlann istemi üzerine, Ada-
let Bakanı Sungurlu tarafından
üzerinde "gizli" darngası bulunan
dosyalar içinde bakanlara iletildi.
Bakanlara, bu metinleri incelemek
için yaklaşık 10 günlük bir süre ta-
nındı. Bu sürenin ardından, Baş-
bakan Akbulut, söz konusu me-
tinlerin Bakanlar Kunılu'nun bu-
günkü toplantısının gündemine
getirileceğini açıkladı.
Söz konusu metinlerin Bakan-
lar Kurulu'nda yoğun tartışmala-
ra yol açacağı kaydedildi. Kabine-
nin liberal üyelerinin 163. madde-
deki cezaların indirilmesine tepki
gösterdikleri, muhafazakâr üyele-
rin ise 163. maddenin tümüyle
kaldırılmasını isıedikleri, aynca
141 ve 142. maddelerdeki cezala-
rın indirilmesine de karşı çıktık-
ları öğrenildi. Bazı bakanlann ise
"Bu maddeler korunduğuna gö-
re bunlar suç olarak kabul edili-
yor. O halde neden cezalar indi-
riliyor?" diye her üç maddedeki
indirimlere de karşı çıktıkları be-
lirlendi. Bir kabine üyesi, metin-
lerin Bakanlar Kurulu'ndan aynen
arasındaki hapis cezası alternatif
metinde "şiddet" unsuru koşulu
benimsenmesi halinde 3-5 yıla, bu
koşulun benimsenmemesi halinde
1-3 yıla indirilirken, aynı madde-
nin 2. fıkrasmdaki 5-12 yıl arası
hapis cezası ise yine aynı koşulun
benimsenip benimsenmemesi du-
rumuna göre 6 ay-1 yıl ya da 2-4
yıl olarak düzenlendi. 163. mad-
denin 3. fıkrasmdaki 5-10 yıl ara-
sında değişen hapis cezası da me-
tinde, 1-3 yıl olarak beürlendi.
Ikinei seçenek
Adalet Bakanlığı'nın ikinci al-
ternatif metninde ise yalnız 142.
madde için "şiddet" unsuru koşu-
lu benimsendi. 141 ve 163. mad-
delerde bu koşul getirilmezken,
her iki maddedeyer alan suçlann
Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı
bu metinler, hukukçular tarafın-
dan farklı yorumlandı.
Hukukçuların değerlen-
dirmesı
Ankara Barosu Başkanı Dr. E*-
zan Erzurumluoğlu, ilk metinde
şiddet unsurunun getirilmesiyle
düşüncenin suç olmaktan çıkanl-
dığını, düşüncenin şiddet yoluyla
başkalanna kabul edilmesinın suç
haline dönüştürüldüğünü belirte-
rek bu düşünceyi çağdaş bir yak-
laşım olarak niteledi. "Her üç
maddeye de mutlaka degiştirilme-
si, kaldırılması gereken maddeler
olarak bakıldığında, bu metinle-
rin eksikleriyle, fazlalanyla atılrmş
olumlu bir adım olarak
nitelenebileceğini" de kaydeden
Hukukçulara göre iki taslaktan birincisi kabul edilirse Kutlu-
Sargın davasının hemen düşmesi, ikinci taslağın kabul edilmesi
halinde ise hemen tahliye edilmeleri gerekiyor.
gecmesinin çok zor olduğunu, ön-
görülen cezaların artabileceğini
ifade etti.
ilk seçenek
Bakanlar Kurulu'nda bugün ele
alınarak bir sonuca bağlanması
beklenen metinlerden ilkinde, her
üç maddede de öngörülen suçla-
rın oluşabilmesi için "şiddet" un-
surunun kullanılması koşulu ön-
görüldü. Buna göre oluşan suça
da 6 ay ile 5 yıl arasında değişen
hapis cezalannın verilmesi benim-
sendi. TCK'nın 141/1. maddesin-
de ölüm cezası tümüyle kaldınlır-
ken, bu maddede öngörülen 8-15
yıl arasındaki hapis cezalan 3-5 yı-
la, 142. maddedeki 5-10 yıl arasın-
daki hapis cezalan da 1-3 yıla in-
dirildi. 163/1. maddedeki 8-15 yıl
"şiddet" unsuru kullamlarak iş-
lenmesi halinde verilecek cezala-
rın iki katına kadar arttırılması
hükmü benimsendi.
Bu metinde 141. maddenin 1, 2
ve 3. fıkralanndaki suçlar için ön-
görülen cezalar 1-3 yıl, son fıkra
için öngörülen ceza ise 6 ay-1 yıl
olarak belirlendi. 142. maddenin •
1, 2 ve 3. fıkralanndaki cezalar 2-4
yıl olarak belirlenirken, 163. mad-
denin 1. fıkrasmdaki ceza oranı
1-3 yıl, 2. fıkradaki ceza oranı 6
ay-1 yıl, son fıkradaki ceza oranı
ise 2-4 yıl olarak benimsendi. 142.
maddenin 4. fıkrasında yer alan
"bölücülük propagandası" suçu-
na öngörülen ceza ise her iki me-
tinde de arttınldı ve halen yürür-
lükteki TCK'da 2-5 yıl olan bu ce-
za 5-10 yıla yükseltildi.
Erzurumluoğlu, 141. maddeden
idam cezasının kaldırılmasını da
olumlu bulduğunu söyledi.
AÜ Hukuk Fakültesi öğretim
uyelerinden Prof. Dr. Zeki Hafı-
zoğullan da şiddet unsurunun ge-
tirilmesini olumlu bir girişim ola-
rak niteledi. 141 ve 142. maddele-
rin asvllarında da bu unsurun yer
aldığını ammsatan Hafızoğullan,
"Özgürlüğü yok etme özgüriiiğü
olamaz. Şiddet unsuru kullanarak
iktidar propagandası yapmanm ve
teskilatlanmanın yasaklanması ge-
rekir. Bu yasaklama, düşüncenin
yasaklanması değildir. Bu, çağdaş
hukukun da benimsediği bir
ilkedir" dedi.
TBMM Anayasa ve Adalet ko-
misyonları eski Başkanı Avukat
Sener Battal da "Ben özgüriüklen
yana bir taslak bekliyordum, an-
cak ANAP'ın 12 Eylül döneminin
uzantısı ve kalıntısı anlayışını, ha-
zırlanan iki tip taslaku da gönnek
mümkün" diyerek tepki gösterdi.
Battal, "şiddet" unsurunun bu
maddelerin nüvesinde de buluıı-
duğunu kaydederek, "Her iki tas-
lak da özgür düşünceden uzak. çe-
kingen, korkak, pısınkça düzen-
lenmiş metinler olarak
görülmektedir" dedi.
Avukat Vdi Devecioğlu da
"Şiddet içermeyen bir düşünce ve-
ya onun doğal uzanüsı olan örgüt-
lenmenin suç sayılması çağımızda
kabul edilemez. Bu ister dinsel, is-
ter başka bir örgüt olsun, temel
kural budur"dedi. Bölücülük su-
çuna verilen cezanın antırılması-
na işaret eden Devecioğlu, "Bugün
Türkiye'nin karşı karşıya bulun-
duğu en ciddi tehlike ülkenin laik
yapısının değiştirilmesi eylemleri-
dir. En az Kürtçülük hareketi ka-
dar 163. madde de tehlike tasıyan
eylemleri içeriyor. Bu maddede de
aynı düzenleme getirilmeliydi" di-
ye konuştu.
Avukat Hasan Ürel de toplum-
da bu maddelere ilişkin oluşan ge-
nel konsensusa uygun düşmeyen
düzenlemelere gidildigini belirte-
rek, her iki metnin de toplumun
şu anki dinamiklerine tam anla-
mıyla yamt veremeyeceğjni savun-
du. Bu metinler karşısında mü-
vekkilleri TBKP liderleri Haydar
Kutlu ve Nihat Sargın'm durunı-
lannı da değerlendiren Ürel, ilk
metnin benimsenmesi halinde
DGM'deki davalann düşmesi ge-
rekeceğini, ikinci metnin benim-
senmesi halinde ise müvekkilleri-
nin alacaklan cezaların tecil sınır-
lan içerisinde kalacağım, bu du-
rumda da tahliye edilmeleri gere-
keceğini ifade etti.
gerekçe partiye mensubiyet Uişki-
sine son verebilmenin nedeni ol-
mamalıdır."
Yeni sosyalist partinin düşün
hayatına bürokratik müdahale
olanağından yoksun olmasını sa-
vunan Anadol, "Bir haberleşme
bülteninden başka, kendi yönetim
organlanmn kontrolunde olan ya-
yınlara sahip olmamalı, politik,
ideolojik ve teorik yayınlar özerk
kurumlar halinde ortaya çıkabil-
melidir" dedi.
Yürütme Kurulu'nda yer alan
SDP çevresinden Cenan Bıçakçı
"düşundüğü" partiyi "Tarihteki
deneyimlerin ışığında, ülkemizin
sosyal ve ekonomik koşullannın
biçimlendirdigi, dogmacıiıgı ve
kopyacıhğı reddeden, Türkiye'ye
özgü bağımsız, demokratik, çok-
seslilige açık, çağdaş ve antibü-
rokratik bir sosyalist parti "diye
anlattı.
Bıçakçı'ya göre, "Bu partinin
yönetiminde, taban söz ve karar
sahibidir. Yönetim organlannın
her kademesinde emekçilerin ağır-
lıkta bulunmalanna olanak vere-
cek ve parti içi bürokrasiyi engel-
leyecek bir örgüt modeli benim-
senmetidir. Tabanın yönetime ka-
tılması parti içi demokrasiye de
olanak saglar. Demokrasiyi
özümsemiş bilinçli üyelerin yara-
tacağı çoksesUlik partiye yeni aşa-
malar kazandınr. Parti içi muha-
lefetin, alacagı o> oranında mer-
kez yönetim organlannda temsil
edilmesi de benimsenirse bu aşa-
malar hız kazanır."
Muhalefetteyken, "Pariamen-
to içinde ve disında bütün olanak-
lan kullanarak, iktidan denetle-
meyi, diğer siyasi partilerin taban
ve yönetimlerini etkilemeye çalı-
şarak demokratik baskı unsuru
görevini titizlikle yerine gelirme-
yi" öneren Bıçakçı yeni sosyalist
partiye ilişkin olarak şu değerlen-
dirmeyi yaptı:
"Parti, üyelerine ve varabilece-
ği ezilıniş insanlara, yurttaş olma-
nın bütün fcaklannı tamtmalı, ya-
salarda ve toplumsal düzendeki
eşitsizlikleri anlatmalı, teker teker
ve topluca hak arama yollarını
göstermelidir. Parti sosyalistlerin
yıllardır surdürdükleri içe dönuk
mücadelelerden kaçınarak halka
yönelik çalışmalan esas almalıdır.
Bir yandan sol çevrelerin en geniş
biriigini gerçeklestirmeye uğraşır-
ken, sosyalist düzen için iktidar
sorununa önem verilmesi geregi-
ni kavratmaya çalışmalıdır."
SÜRECEK
KUTLU-SARGIN
DAVASI
Yabancı
gözlemcüer
gehneye
başladı
ANkARA (Cumhuriyet
Bürosu) — 399 günden bu ya-
na tutukiu bulunan TBKP li-
derleri Haydar Kutlu ve Nihat
Sargm'ın Ankara DGM'de
cuma günü yapılacak duruş-
malan için yurtdışından gele-
cek gözlemciler arasmda çok
sayıda parlamenterin de yer
aldığı belirlendi. Toplam ] 1
ülkeden gelmesi beklenen 32
gözlemcı arasmda ulustarara-
sı hukukçular, sendika ve ye-
rel yönetim ile insan haklan
kuruluşları temsilcileri de bu-
lunuyor.
Türkiye'ye yarın gelmeleri
beklenen yabançı gözlemciler.
11 ülkenin temsilcilerinden
oluşuyor.
Türkiye'ye gelmeleri kesin-
lesen gözlemcilerden isimleri
belirlenenler ise şuniar:
Federal Almanya"dan Avu-
kat Chiristian Rahn, parla-
menter Benedikt, uluslarara-
sı insan haklan Berlin Seksi-
yonu Başkanı Aliasa Fuss,
Fransa'dan Humanite Gaze-
tesi Muhabiıi Fransois Cer-
men RobiB, Belçika'dan AT
Karma Komisyonu eski Baş-
kacı Luc Bayer De Ric. İsviç-
re'den Avukat Jung Recht&te-
iner, gazetecı Susanna Boss,
Isviçre Basın Ajansmdan Urs
Ametter ve MkJıele Blatt, Yu-
nanistan'dan Atina Barosu
avukatlarından Korkovclos
Yannis. Kalancakis Yuanna,
Logowuordu, Maris, Nikes
Be.lediye Başkan Yardımcısı
Nikolaidu Vamara, Atina îşçi
Merkezı'nden Yorgopulos Sa-
tirus, Çirimakos Yorgos,
Frangiadaki Maria, tnşaat Iş-
çileri Sendikası'ndan Lapas
Yannb, Tekstil tşçileri Sendi-
kası'ndan Proimos Kostas,
Kaya Maria. Muhasebe İsci-
leri Sendikası'ndan Cukoidas
Alhunasios, Genel Îşçi Kon-
federasyonu'ndan Lisikatos
Kostas, Barış Yolu *Gazete-
si'nden Anti Katerina, Elefte-
rotipia Gazetesinden Bayana
Dina, Hollanda'dan Yeşil
Gruptan Nel Von Dijik, An-
ne de Boar. Alman ZDF
televizyonu'ndan Rona Nigor
ye Danımarka'dan Helsinki
İzleme Komitesi Danimarka
Başkanı Prof. Erik Sisps.