03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 NİSAN 1990 EVSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN SINEMA GUNLERIUZERINE ANTIB R SOYLEŞI CUMHURÎYET/7 6 Ö R Ü Ş Namaz Namaz, kötu huyları yenememişse, o namaz merduttur. (Merdud: Reddolunmuş, kovulmuş, geri üöndürulmüş, geri çevrılmiş) Aüfeyyar Günde 4 filmin hazmı güçtSTANBUL'da bugünlerde çok sayıda insan Sinema Gün- leri nedeniyle o filmden bu fil- me gitmek için yoğun bir ko- şuşturma ıcınde. Tıyatro sanar çıları Ferhan Şensoy, İsmet A\ ve Erol Gunaydın da Bilsak'ta düzenlenen bir toplantıda "Si- nema Gunieri Üzerine Tiyatro- cu Bakışı" anlatacak ve bu ye- ni çılgınlık hakkında görüşleri- ni söyleyeceklerdı. Fakat tiyatrocu konuşmacı- lardan Ismet Ay ve Erol Gunay- dın, Sinema Günleri üzerine konuşacaklan panele katılma- yıp sınemaya gitmışlerdi. Fer- han Şenso> "tkisi de birer sine- makoliktir, onnn için getemedi- ler herhalde" şeklinde dunımu açıkladı. Şensoy, yalnız kalmış- tı. "Aslında ben onlara sonı so- racaktım, sizler dinleyeektiniz, •ma onlar olmadığına göre siz sorun ben yamtlayayım" dedı. Işte sorular ve Şensoy'un yanıt- lan: — Siz Sinema Gnnleriyle il- Ferhan Şensoy, feminizm konusunda "erkekizm diye bir şey var mı?" diye soru>or. (Fotograf: Muharrem A>dın) güenmiyor m«sunaz? ŞENSOY — Hiç ılgilenmiyo- rum efendim, konu ile ilgih de- ğilim. Sinema günleri sırasında tiyatrolanmız kapanıp tıyatro günlerıne ara verilmediği için sinema günleri saatlennde sü- rekli oynama durumundayız. Ben sinema Gunleri'nde beğen- diğim birkaç fılme gidiyorum. ötekıleri de pek merak etmiyo- rum. Mesela Sırpça fîlmler fî- lan beni fazla ilgilendırmıyor. Fransızca bıldiğım için sadece Fransız filmlerıne gidiyorum. Ben sabah 11 matinesınden ak- şama kadar gunde 4 fılm sin- dırecek durumda değilim. Her- kesin de boyle bir durumu ol- duğuna inanmıyorum. Sırpça- VAN USULU LAMBADA DANSI 1Z J J Van Kara>ollan raiihendisleri eğlence gecesi duzenlemisler. Canlan da JVâCllIlSlZ ClflllS s o n moda dans lambada yapmak istemiş. Ancak TV'de izledikleri gibi mini elekli kız partnerleri olmadığı gibi uzun etekli kızlar bile bulamamışlar lambada >apmak için. Azmin elinden ne kurtulur. Onlar da erkek erkege lambada oynuyorlar. Ortaya bu goruntu çıkıyor. Dunya nerede Van nerede? (Fotograf: Mehmet Emin Saraç) SHPDENBİRELEŞTİRİ Şenlikli belediyeler SHP'mn yerel yöne- timlerde iş- başına gel- mesinin uzerinden bir yıl geç- ti. SHP'li belediye başkanları "Başarüı mı, başa- nsız mı" tartışması da çeşitli sübjektif yorumlarla sürüp gi- diyor. SHP'liler ve başkanlar ken- dilerinin başanlı olduğunu soy- lerken ANAP'hlar aksıni iddia ediyor. Kent insanlan ıse ken- di yörelerine getirilen hizmet oranında başarı notu veriyor başkanlara. Bu arada birinci yıldönümu kutlama toplantüan sırasında SHP'den cesur bir ses çıktı ve belediyelerin sıkıntılannı anla- tırken "çuvaldızı kendimize de batıralım" dıyerek beledıyele- re bazı eleştiriler getirıldi. lşte SHP MYK uyesi ve Nevşehir Milletvekili Cemal Seymen'ın bazı eleştirileri: "Yerel yönetidJerimiz yuzde elli gibi bir oranda merkezi hıi- kıimete muhtaçtıriar. Belediye- ler yuzde 47.3 butçesini huku- metten alı>or. 26 martta uzeri- mize zafer sorumluluğu aldık. Aslında halkımız 1987de bu hükomete git demişrJ. Bu yone- TURBANLIHEMŞIRE Yönetmeliğe aykırı LÜLEBURGAZ'm Ovacık köyu sağkk ocağında 2 doktor ve bir hemşire bulunuyor. Do- kuz koye hizmet veren sağlık ocağına 6 ay önce bir hemşire tayin edildi. Siyah türbanlı bir hemşire. Yöre halkı hemşırenın türban takmasından oldukça rahatsız olmuş fakat birşey ya- pamamışlar. Kırklareli tl Genel Meclis Üyesi tsmail Tokatlı olayın üzerine gitmek istemiş. Tum yetkililere başvurmuş. tşte yet- kili makamların verdikleri ya- nıtlar. 11 Sağlık Müdurü Şener So- nal: "Takacak." Luleburgaz Devlet Hastane- si Baştabibi, "tl sağlık mudü- riınün haberi var. Niye üzeri- ne gidiyorsunuz?" Luleburgaz Kaymakamı Hasan Yıiksd, "Siz sivasetçi- unu, bu. devici memuruyuz," Kırklareli Valisi Kenan Gu- ven, "Annen (akmıyor mu?" Tbkatlı, vaünin bu sozu üze- rine "Annem takıyor, ama ge- leneklerine bağlı bir şekilde eşarp takıyor. Hemşire ise tur- ban takıyor, oysa hemşirelerin giysUeri üzerine bir yonteme- lik vardır" deyince vali, il sağ- lık mudıirunü telefonia arayıp gerekenin yapılmasını veya hernşirenin başka bir yere ta- yinini istemiş. Hemşire hâlâ aynı sağlık ocağında ve türbanlı. Tokatlı "Sonın hemşireyi başka bir ye- re tayin etmeleri değil ki nere- ve giderse gitsin yine turban ta- kacak. Biz ise yonetmelik ne- yi gerektiriyorsa oyle giyinme- sini istiyoruz. Duşunsenize tür- banlı bir hemşire erkek hasla- larla ne derece sağlıklı ilgilene- bilir" dıyor. tim bir tek sözunu tuttu. O da seçimlerden önce gazetelere verdiği ilanlarla eli kolu bağlı belediye başkanı imajını yarattı ve halka eger ANAP adayları- m seçmezseniz eli kolu bağlı be- lediye baskanınız olur dedi. Ni- tekim oyle oldu ve tek bu so- zunu tutmuş oldu hukumet. İş- başına gelen yerel yonetimleri- miz devletten butçe istedikle- rinde ilginç bir şeyle karşılaştı- lar. Çunku daha onceki yone- timler 1988 yılında 1989un ilk y ansının butçe payını almışiar. Bizim yöneticiler de ancak 1989'un ikinci yansının butçe pajını aldılar. Çuvaldızı kendimize batıra- lım. 26 Mart'tan sonra yerel yonetimlerimiz yuzunden SHP olarak oy kaybına uğradık. Eger daha iyi icraatlar yapa- mazlarsa 26 Mart'ta aldığımız zafer bayrağı SHP'nin iktidar yolunda olu toprağımız olur. Yetki kısıtlamalan gibi bahane- lerie balka hizmeti azaltamayı/. Özellikle buyuk şebiıierde kay- nak yaratma diye bir sorun ola- maz. Bir de ilçe belediyelerinin festival duzenleme işleri var. Şenlikli belediye olsan, ama önce hizmet yapsın. Genel Başkanımız Erdal tno- nü gezilerini otobüsle yaparken bir belediye başkanımız parti- mizin mitingine helikopterle iniyor. Önce kendi içimizde uyumlu olmalıyız. Aynı parti- den iki belediye başkanının ba- sında tartışmalan bize yarar saglamaz. Halk bunlara umut bağlamaz, guvenmez. Biz sos- yal demokrat bir partiyiz; so- run varsa once kendi içimizde konuşur, çare aranz; basının onunde değil. Biz partiyiz, Maiımutpaşa Çarşısı değiliz." dan Romen fılmlerine kadar sa- pıkça bir koşuşturma oluyor. Ben Sinema Gunleri'mn ilerle- yen haftası ıçinde değişik mey- hanelerde rastlıyorum. Artık birinin yarısından çıkmışlar öbürüne de hıç gitmeye halleri yok ve ıçerken görüyorum on- îan. Ama sinema deyince de mangalda kül bırakmıyorlar. Benim öyle bır sapıkça huyum yok. — TRT'ye niye çıkmıyorsu- nuz? ŞENSOY — Yok canım, Ke- rım Aydın Erdem her gün beni arıyor, 'haberleri snnar mısın' diyor. Yuz vermiyorum onlara. — Beyoglu için yapılan ve ya- pdacak olanlarlaflgflineler dü- şnnüyorsurruz? ŞENSOY — Beyoğlu'nda es- kiyi bulamazsınız. Trafık kapa- tıldı, tramvaylar konuldu, ama tramvaya kım bınecek? Tram- vaya bırdenbire Cahide Sonku binecek değil, magandalar ho- ooo diye binecek ve siz tramva- ya binemeyeceksiniz, tstiklal Caddesi trafiğe kapatıldı, ama orada siz yurüyemeyeceksiniz, orada da magandalar yüruye- cek. Tramvaya Sözen binemeye- cek, magandalar ve kırolar bi- necek. — (Bir kadın dinleyici): Fe- ministük hakkında neler söyle- yeceksiniz? ŞENSOY — Siz de feminist mısiniz yoksa. Bu ağır bir so- ru, hanımım da burada zaten. Ben bu konuda bır oyun da yazdım. "Ben Feministim Arkadaş" diye. Ben de kadın- lara çalıştığım için kendımi fe- minist sayıyorum. Kadın-erkek eşitliğinden yanayım, ama bu hareketin feministlik adına abartılmasına da karşıyım. Ne kadar eşitlik, ne istiyorsunuz? Feminizm diye katı bir pence- reye karşıyım. Adamizm diye bir şey var mı? Erkekizm diye bir şey de yok. Erkeklerin ezil- mediğini nereden biliyorsunuz. Ezilmek akşam eve geldiğın za- man şöyle iyi bir tokat ya da iş- kence değildır. Kocası kadını dövüyor, ama karısı kocanın ağzına ediyor. Erkekler de kadın-erkek eşitliğinden ezili- yor. Biz Türkler ezilmek gibi bir şeyi delikanlılığımıza sığdır- madığımız için meyhanede bu- nu konuşarak içerken zaten ezi- liyoruz. Ama feminizm adına bayrak acan birtakım hastalıklı kadınlann hareketlerine karşı- yım. Bunlar tüm dünyada da var. İşleri nedir, ne iş yaparsı- nız, diyorsunuz. Ben feministim diyorlar. Erkek görulduğu yer- de ezıhnehdir, boyle komunızm gibi bir şey olarak görüyorlar. Bu mantığa karşıyım. — Çok eslilik hakkında söy- lejecekleriniz? ŞENSOY — Çok hayırh olur. Şeriat kuramadık işte uğ- raşıyoruz. tnşallah cumhuriye- ti devirip 10-15 kan alacağız. Çalışıyonız, yoğun çabamız var. 12EYLÜLANISI Yemek yardımından gözaltı ŞtŞLİ Be- f ledıyesi'nm duzenlediğı bır panelde k o n u ş a n eski Istan- bul Beledi- ye Başkanı Ahmet ts- van, trajı-komik bir 12 Eylul anısını anlattı. Belediye işçıle- rine yemek yardmıı yapmak ısterken suçlanan belediyecüe- rin öykusuydü: "12 Eyliilun Türk toplumı üzerindeki olumsoz etkileri hâlâ suniy or. Ne getirdi 12 Ey- lul bize? 1402 sayıiı yasayla çok sayıda devlet görevlisinin işine son verdiler. Bn arada çok sayıda insanın emeklilik hakkı yandı. Bir aoımı anlat- mak istiyonım. Biraz önce ka- pıdan içeri girerken bu anımın kahramanlanndan ikisini gör- dum. Beni Selimiye'de bir hucre- ye kapattılar. Orada 6 beledi- ye memuruyla beraberdim. Bu arkadaşlar Belediye Dernegi yöneticileriydi. Suçlan beledi- ye butçesinden 6 milyonluk bir parayla Belediye Derneği'ne yardım etmekti. Belediyelere 'Terore para yardımı yapıyor' gözuyle baktıklan için bu der- neğin yoneticilerini gozaltına almışlardı. Gerçek şuydu: Be- lediye işçileri ucuz yemek ye- sin diye bir subvansiyon yap- mıştık ve bu 6 milyon lira o paraydı." İşcilere ucuz yemek sağla- maya çahşan dernek yönetıci- leri bile 12 Eylul'de boyle atıl- mışlardı kışlalara. HAYVANLAR İSMAİL GLLGEÇ /ıllllJ illlllfl/l iidllı/llı KİM KİME DUM DUMA BEHIÇ AK Farkmda a msanhnn. Ü do/tf 'İİİİrkeS HIZLI GAZETEÖ XECDET ŞEX ÇOCU6UM YoHeTıMİ UZAKLAŞTİ( ıY0..SEM P KAIİLICAK/VllS/M? PAUA NE OlSVH? OBJÜE PlSl ÇİZGİLİK KÂMÎL MASARAC1 AĞAÇ YAŞKE1N EĞİLİR KEMAL GÖKHAX GÜRSES 0 2AMAA) 5EM S&iiti HAYAfım GARFIELD JLV DAVIS EM SEVDİâ'N A/UZJK TÜPÜ a),aû/ TARİHTE BUGÜN ML'MTAZ ARIKAN SNisan NERBERT VON KARAJAN..X 19O8'DE BuGUN UNLU ŞEFt UEGgE&r \/OU KAİSATAN (jiAKAYAN) DOG- Müşra ÇOK KVÇUK YAŞTA (S) PIYANIST I ÇEKEİV t yONErıOLIĞlHE YONELMtŞri 1927'DE \ MOZAKT'IN "P'&A&C MtıAJ DUĞUMU *'OPEIS/JS/NDA BU MESLEGE fUC AD/MfA/f ArMlÇ OLDU. Z/fMAAtlfJDA B"Z ARA MAZı PHer/StNIN UYELlĞthlE ALINMASI, SAi/AŞrAH SON&4 ELEŞr/£/l-MlŞSE DE, DÜU- YAMIM ÖNOB SELEN ORK££71RALAG/A/DA' ŞEFLIK ErMESt- Nı EUGELL/YEMEMtÇri• OZ£U-l/a-£, İ954 Y(UNPA GET/glL- PlĞı BEG.UN FıuAgUOM O£K££rl?ASt ŞEFL/ĞINl, OLÜMUNE YAKIN GUNLERE PESlN £UKPUKMUfW YOKUMCUUlĞiJ/VP/t& USTÂ LıK KAPAG, KLASrK MUZ/Ğt yAYGtMLAÇngA/lAMia SAÇAIS.ISI DA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle