29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 29 NİSAN 1990 fllıaıı Selçuk HIFZIVELDET VELİDEDEOĞLU 1990"lı vılların ı!k nısan ayı ıçındeyız Bu yazı, as- Imda, nısanın ılk gunu çıkacaktı Son hastalık \ e has taneseru\enı"nısanbır 'surprızıneengeloldu Doğ- rusunuıstersenızbu.bırsurpnzdedeğıl IlhanSelçuk gıbı unu vabancı ulkelere yay ılmış bır vazarın benım koşemde tanıtılmasınagerek yok Zaten amacım bu değıl Ilhan Selçuk şımdı>edeğın berunı ıçın bırdeğıl, bırkaç vazı yazdı Bendeonutanıtmak amacı>lade- ğıl gonul boreumu odemek, duygulanmı okurlaruna ulaştırmak ıçınkalemeah\orum bu vazıyı Evet, 1990'larınılknısanavııçındevızhenuz Eskı zamanlardan ben baharın bu ılk a> ı her toplum tara- fından canlılığın, verımlılığın, dırılık ve dınvlığın sım- gesı olarak kabul edılmıştır Çunku doğabuavdatam uvanmava, çıçekler açmava ba^lar, kırlar veşıl çımen- lerle ve papatyalarla bezemr, ağaçlar v apraklanır, > erlı ve goçmen kuşlar cıvıldaşır Bu nedenle nısan, sanı- rım herkesçeençoksevılena\dır Şımdı venıden İlhan Selçuk'a donelım 1988 yılının yazındaart ardagelen hastalıklar veamelıyatlar, ame- lıvatvarasınınbır turlu kapanmamasınedenıvleyaz- maısteğımıvıtırıp bırkaç ayçalışma>aaravermıştım Benım sonbahanmın artık kışa donuştuğunu sanıvor- dum O vılın ekım avı başlarında bır gun Cumhunyet'ı açınca tlhan Selçuk'un bana vonelık vazısını gordum Neredev se butun Cumhurıvet okurlannı temsıl eden otorıter \edıkkatlı bır oku> ucu edası> la aşağı > uka rı şovle bıtırıvordu vazısını "Velıdedeoğlu hocamız amelıvat olmuş, bana ne Sureklı sancıları varmışba na ne Ben pazar gunlen Cumhurıyet'ı açtığımda ıkın- cı sayfada Velıdedeoğlu'nun yazısını gormek ıstıvo- rum" Unlubırokurumunvebuyukbırdostunuyarısıy- dıbu Toparianmavaıralıştım 31 Ekırn 1988'deyenı- den her pazar >azma>abaşladım Baştabelırttığım 1 nısan pazar gunu dışındayazılarımkesıntısızgıdıyor Ekım 1988'denberı tlhan Selçukıçınbırvazıvazma- yı tasarlı>ordum, amaolav lar o kadar hızh ulkeso- runları ve konular o kadar guncel ıdı kı, bır buçuk yıl- dırozelnıtelıklıbuvazıvıkalemealmavabır turlu fır- sat bulamadım Ama şımdı, her ne olursa olsun, 199O'lı yıllann ılk nısan a>ını kaçırmak ıstemedım Çunku Ilhan, duşunsel yaşamında her zaman baha- rı vaşavan, her an venı fılızler veren bır vazar 1990'ların baharında onun ustüne bırkaç satır yazmak ıse benım ıçın bır zev k ve buyuk mutluluk • * * 1914 >ılında Çorum Idadısı'nde (ortaokulunda) "Iktıtaf" adh bır kıtap okurduk Okuma dsrsıne oz- gu olan bu kıtapta görgu veahlak kuralları, turlu ata- sozlerı, kısa fıkra ve öykuler \ ardı Şımdıkı duşunce- me gore, ıçınde yazılardan çoğu Fransızcadan çev rılmıştı, çunku ıçenğınde Ezop'tan, La Fontaıne'den masallardavardı Sa>falardanbırınıyanlamasınatu- mu> le kaplayan bır resmı hıç unutamam Kesme taş tan vapılmışgenış kemerlı bır kopru Bır ucunda se pet ıçınde kundaklı bırbebek var Az yukarısında bır delıkanlı, köprunun doruk noktasında olgun bır genç, öbur >ana ınış yolunun vansında kara sakallı, elın- de kapalı bır şemsıve tutan orta vaşlı bır kışı ayaktadu- ruvorlar Kemerın toprakla bırleştığı \erde ıse bır ta- bureye oturmuş, ıkı elıyle tuttuğu bastonuna çenesı- nı dayamış ak sakallı bır ıhtıyar yer almış Bu resım- dekı fıgurlerın uzerıne, bebekten başlayaıak sırasıy- la "doğuş", "ılk bahar", "vaz", "sonbahar" "kış" va- zılmıştı Oğretmenımız bu resmın, ınsan omrunün turlu evrelerını mevsımlerle temsıl ettığını (sımgele- dığını)anlatmıştıbıze- Genış kemerlı taj koprünun altında ıse küçük bır derenın ıkı vanında vaprakh \e çıçeklı ağaçlar, elın- de bastonla dımdık > uru>en genç bır ınsan resmı yer almıştı Yıneöğretmerumızınso>ledığınegöre, haya tının kış mevsımını vaşayan ak sakallı ıhtıvar kışı ölup de köprunun altında çennetı temsıl eden bahçevegı- rınce >enıden gençleşıp dımdık oluyor ve artık sonsuz yaşamına geçıyordu Ben şımdı omrumun kış mevsımını yaşıyorum Çok sevgılı ve değerlı dostum Ilhan Selçuk ıse kendısını hukuk fakuitesınde tanıdığım gunden ben- kafaca hep bu köprunun doruğunda vaşavan genç ınsandır Ulkemızın ve yeryuzunun butun sıyasal, sosyal, eko- nomık sorunları uzerınde her an venı fıkırler ureten, yenı filızler veren bır duşunce yapısı var Selçuk'un O, bufılızlenbesleyıpyeşertır, buvutur, olgunlaştırırve koşesınde Turk halkına sunar Kemerlı köprunun obur dıbınde oturan bu yaşlı ınsana daen umutsuz v e guçsuz zamanlarında yayımladığı yazılarıyla guç v e- rır * • * Tutum.davranışveduşuncelennesavgıvekendısıne denn bır sevgı duyduğum bu unlu ve dost yazarın turlu konulardakıkoşe>azılan benım duşunsel çev renımı de (ufkumu) genışletır Hele yukarıda sözunu ettığım ekım 1^38 yazısından sonra ışte tam bır buçuk vıldan ben, turlu sağlıksız koşullara, süreklı ayak sancılanna ve yeru amelıvatlara karşın, pazar > azılarımı surdure- bılmeyı, Ilhan Selçuk'un benım kış mevsımındekı ya- şamıma ılk bahardan taze guç ve taze filız aşılaması neden oldu Ona gerçekten teşekkur borçluyum Ilhan Selçuk Turkı>e'de ençok sevılen, okunan ve tutulan vazarların abartmasız, başındagelır Kıtap larının art arda yenı basılarırun çıkması bunun en so- mut kanıtıdır '*>O, yalnızsı>asal ırdelenmeveeleştı- rı yazılarını değıl, özellıkle ekonomık olaylan tam ısa- betlı bır mantık ve vorumla açık seçık okurun gozu onune kovar Bunlar uzennde fazla bırsözsovlemem gereksız, okur zaten bılıyor Şuncasını eklemek ıste rım kı, usta bır çerrah otopsı yaparken nasıl ınsan or- ganlarını, sınır ve damarları ınce ayrıntılarına değın bırbırınden a> rırsa, tlhan Selçuk da bır konuyu ele al- dığında, kısaçık bır vazı ıçınde, o konunun butun av- nntılarını sıstematık bır mantık zıncın ıçındegozler onune serer, somut vedovurucu bır sonuca varır Iş- te fıkra vazarlığındakı ustalığı bundandır tlhan Selçuk'un mızah veteneğı de unludur Cum- hurıvetgazetesınegeçmedenoncekıvazarlıkçalışma ları arasında bır gulmece dergısı çıkarma ışı de v ardır Bütun bunlardan başka Selçuk'un >azmsal (edebı) yeteneğı, zaman zaman yazdığı denemelerde kendı- nı gösterır Bunlardan kımılerı değme vazıncıları (ede- bıvatçıları) ımrendırecek guzellıktedır Yukandavazdıklanmınhepsıntnustunde olarak Il- han Selçuk, ınanmış bır Ataturk dev rımcısı ve buv uk bırvurtseverdır Onunüçbasıjapan "Yuzbaşı Sela- hattın'ın Romanı" kıtabı, Bırıncı Dun>a Savaşı sıra- sında Sılahlı Kuvvetler'ın ve o kuv vetlerdekı ıdealıst genç Turk subaylarırun özverı ve ozgeçılerını sergıle- mektedır Eğer tlhan Selçuk, ıdealıst Yüzbaşı Selahat- tın'ın anılarını ele almasaydı, bu arular vıtıp gıdecek, tanhımızın bır parçası ıçın çok vazık olacaktı Ben kı- tapta adları geçen Saffet (Arıkan), Recep (Peker), Alı (Kıliv) gıbı sonradan Ulusal Kurtuluş Savaşı'na da ka- tılmış olan kışılerı \nkara'da gorup tanımış olduğum ıçın, bu kıtabı okurken çok heyecanlandım Nemut- hış gunlerdı, Bırıncı Dunya Savaşı'nın o ölum kalım gunlerı' Ilhan Selçuk'un > urtseveriığı Cumhurıvet gazete- sındekıvazılanndandayansımaktadır \eyazıkkı 12 Mart 1971 faşıst darbesınden sonra, darbecılerceva- tan hayınlığı ıle eş anlamlı gorulen solculukla suçla- rup gözaltına alınmış, ışkencegormuştur "Zıverbe> Köşku" kıtabında bu gozaltı ve ezıyetlı sorgulamala- rın övkusu vazılıdır Ne acıdır kı, ona bu suçlama ve ezıyetlerı reva go- renier, Turkıye'run bugunku ortamındavalnızea "ko- şe>ıdonme\ı' duşunenlerolduğuhalde, tlhanSelçuk Cumhurıyet'tekı koşesınde ulkenın butunluğu, bo- lunmezlığı ıçın savaşım vermekte, bu yoldakı uvarı- larını her kesıme ulaştırmavı surdurmektedır Cumhurıvet gazetesinde vazı ya/maya 3 Ma>ıs 1942'de başladıgıma gore, pek yakında buradaki ya- zarlıgımın48. >ılıdolacak. Bu48yılın28\ılınıİlhan Selçuk'la "sutun komşusu" olarak geçirdıgım ıçin de- nn bırsevınç ve ovunç du>uvorum. (*)DuşunmorumO>levseVurun(19 bası) Zıverbe> Koş- ku(12 bası) Ağlamak>eGulmek(8 bası). Gorulmuştur(6 bası), Japon Gulu (4. bası), >. uzbaşı Selahattın'ın Romanı (3 bası) Not: Okurlarımın ve dostlanmın mektuplarına, > ılbaşı \e bavram kutlamaJarına yanıt veremıvorum, amahepsını oku- vorum mektuplardan vararlanı>orum, bazısını vazılarıma alıvorum Okurlanmavedostlaravurektenteşekkurierımı sunarım Bazı dostlar pazar yazılarıma bakıp benı eskısı gıbı sapasağlam sanarak cevapsızlıktan alınıyorlar ve bunu da bıl dımorlar Bu kadar bozuk sağlık koşulları altında haftalık yazılarımı nasıl >etıştırdığım merak konusuolu>or Söylevevım Eğer ıstencıniz (ıradenız) elınızde) se, bellegınız sıze ıhanet etmı- »orsa, bilgı binkımınız >edunya goruşunuz\ennde ise do- nup dolaşıp katmerleşerek tekrar tekrar karşınıza çıkan av- nı ulkesonınlamla ugraşmaktan bıkmadınızsa. \azgıyaına- nı\or olum korkusuna kendınızı kapCırmı\orşanız. uzanıp «allıgınızda so>ledıklennızı kagıda doken ıçtenlıklı bır>'ar- dımcınız varsa, o zaman benım dunımumda olan herkes haf- tadabırmakale>etıştırebıiır HVV EVET/HAYIR OKTflYAKBAL Kıbrıs Bile Bizden İyi! Dostum Ismaıl Bozkurt Kıbrıs cumhurbaşkanlığı seçımını yı- tırdı Denktaş, bır kez daha kazandı Kazanmasaydı şaşardımi Her şey Denktaş ıçındı, herkes Denktaş'a çalıştı Hatta üçüncu aday Durduran bıle' Türkıye radyolan televızyonları harıl harıl Denktaş'ın propagandasını yaptı Turkıye ıktıdarı, muhalefetı, Denktaş üstunde bırleştı Kıbrıs'takı Türkıyelı gorevlıler, elçılık, herkes, her şey Denktas'ın yanındaydı Boyie bır adayın seçımde ustunlük sağlamaması olanaksızdı 1 Ismaıl Bozkurt TMT'nın kurucularındandır, savaşcılarından- dır Sıyasal Bılgıler çıkışlıdır Genç yaşta atılmıştır polıtıka ya- şamına Savaşcılıktan sonra mılletvekıllığı, Toplumcu Kurtu- luş Partısı Genel Başkanlığı, çeşıtlı bakanlıklar Dengelı, de- neyımlı en onemlısı de sanata yazına saygılı, ıçtenlıklı bır kı- şı Böyle aydın bır polıtıkacının Kıbrıs cumhurbaşkanlığına se- çılmesı, hem Kıbrıs, hem de Turkıye açısından yararlı olurdu Ama dedığım gıbı her şey onceden bellıydı Denktaş oyların yuzde 68'ını Bozkurt ıse yuzde 31 66'sını al- mış Önemlı bır başarı Bozkurt'un 16bıneyakın oy alması Kıb- rıslı seçmenın uçte bırı Bozkurt'u yeğlıyor Küçumsenmeyecek bır sayı Denktaş ın karşısında en az yüzde 33'lük bır muhale- fet gucu var demektır Bu sayı bızım polıtıkacılarımızı da duşün- durmelı Kıbrıs, Denktaş'ın tek başırta egemen olabıleceğı bır yer değıl Yüzde 36 ıle hatta yuzde 15'lere duşmüş btr oy gûç- suzluğuyle surgıt ıktıdarda kaJmayı duşleyenlere örnek olmalı bu olay (Arkast 17. Sayfada) Sağlıklı Duyuyu tşletme Soruııu... Sağhklı duyuya sahip olan ve adaletın işlemesıne taraftar olan milletvekillerımizin çoğunlukta olduklarını -halkın ıradesinin par- lamentoya yansıması açısından- kanıtlamalarını bekliyoruz. DURSUN ATILGA^ Mannheım ŞehırMec. Kül. Kom. Üyesı Bu yıl mavısın on uçunde Batı Mmanva 1 nın nufus bakımından en buvuk evaletı olan Kuzey Ren Vestfalva'da, eyalet seçımlerı vapı- lacak Nufusu 60 mılvon olan Batı Mmanva' nın >aklaşık ^o 28'ı, vanı 17 mılyonu bu eya lette yaşıyor Tum Batı Almanya'dakı Turk yurttaşların sayısı 1 5 mılvonun uzerınde. Kuzey Ren Vest- falva eyaletınde yanm mılyon kadar Turk var Dolavısıvla, bu eyalettekı seçımler bız Turk lerı yakından ılgılendırır Bugun ulkemızdekı gelışmeler bızlerı nasıl ılgılendınyorsa, bura dakı sıyasal ve toplumsal gelışmeler de bızle- n en az o derecede ılgılendırır Şımdı bu eyalet seçım sıstemıne ve uvgula- malara kısaea bır göz atmakta yarar v ardır ""Kuzey Ren Vestfal>-a'da uygulanan seçım sıs- temı 'çoğunluk sıstemı' ıle 'nıspı temsıl sıs- temı' nden oluşan bır 'karma seçım sıstemı- dir Milletvekıh sayısı 201 olarak saptanmış- tır Eyalet, nufus yoğunluğu bakımından aşağı vukan bırbırıne eşıt olabılecek 151 seçım bol- gesıne ayrılmıştır Seçımler sonucu bu bölge- lerde en fazla oyu alan aday, milletvekıh ola- rak doğrudan parlamentova gırer Gerı kalan 50 mıllenekılı ıse partılerın al- mış oldukları ov oranına gore, lısteler uzerın- den parlamentova gırerler Vasa gereğı r o 5'lık bır baraj Mstemı u>gulanmaktadır Buna go- re r o 5'ten az oy alan partıler eyalet parlamen- tosunda temsıl edılemezler Ne var kı eğer bır sıyasal partı aldığı oy oranına nazaran 'ço- ğunluk sıstemı' nedenıvle daha fazla sayıda mılletvekıllığı elde ederse, eyalet milletvekıh sayısı, partılerın aldıklan oy oranına uvgun duşecek sayıda milletvekıh çıkarabılmelerı ıçın arttırılır Nıtekım 12 Mavıs 1985'te yapılan seçımler- de, Sosyal Demokrat Partı (SPD) oylann "o 52 l'ını almasına karşın 125 mılletvekılı çıka- rarak sandalyelerın % 62 2'sıne sahıp olmuş olacaktı Çunku SPD, 151 seçım bölgesının 125'ınde çoğunluğu elde etmıştı Oylann To 36 5'ını alan Hırıstıyan Demokrat Bırlığı (CDU) ıle ^o 6'sını alan Hur Demokratlar'a (F D P) ancak ^o 3 7 8 oranında sandalye da- ğılımından söz edılemezdı Dolayısıyla, eya- let mılletvekılı sayısı, eyalet seçım yasası ge- reğınce, partılerın aldıklan oy oranına uvgun bır sandalve dağılımını gerçekleştırecek dere- cede arttırılacaktı \eovleoldu 201 olan mıl- letvekılı savısı 227've çıkarıldı Boylece de CDU ıle FDP de pariamentoda aldıklan ov oranında temsıl edılmış oldular Kendı ulkemızde ıse, 1987 kasım a>ından- berı uvgulanan seçım sıstemı sonucu olarak ANAP, ovların "'o 36 kadarını almış, ama ele geçırdığı ^andalve sausı ^o 65 Ovların r o 64'unu alan muhalefet partılerıne ıse sandal yelerın °7o 35'ı verılmış Bu duruma gore hal- kın ıradesı parlamentoya yansımamıştır 1989 yerel seçımlerınde ıse halk gereken uya- rıvı yapmış ve genel seçımlerın uzerınden 17 a> bıle geçmeden hukumet partısının aldığı oy oranını "o 21 8'e duşurmuştur Uluslararası ılışkıler ıç açıcı değıl, her ge- çen gün venı bır ulke Turk vurttaşlarına vıze uvgulamava başlıyor, kaçak olarak yabancı ul- kelerde ış aramava gıdenler ve Batı'va gelen sığınmacı sayısı artıyor, komşu ulkelerle olan ılışkıler bozuk, Avrupa Topluluğu uyesı ulkeler bızı dışlamaktalar Bu durumda bız, sağJıkU duyuya sahıp olan, ve adaletın işlemesıne taraftar olan milletve- killerımizin çoğunlukta olduğunu -ış ışten geç- meden ve en kısa bır zamanda halkın ıradesi- nin parlamentoya yansıması açısından- kanıt- lamalarını bekliyoruz. PENCERE Eleştiri ve Tepki... Stalın'ı ılk kez 1960'larda eleştırmeye kalkışan, Kremlin pat- ronu Kruşçev'dır Bu konuda bır oykucuk anlatılır gerçek mı- dır, uydurma mıdır bılınemez, ama fıkra yakışıyor, yerlı yerıne oturuyor Moskova'da duzenlenen bır toplantıda Kruşçev konu- şuyor atıp tutuyor, Stalın'e verıp verıştınyorken tıklım tıklım dolu salonun uzak bır köşesınden tız bır ses yükselmış — Pekı Kruşçev yoldaşi Bu anlattığın pıs ışler olup bıterken sen ne yapıyordun? Salon buz kesmış Kruşçev butun hışmıyla sesın geldığı yöne dönup bırkaç adım attıktan sonra bağırmış — Kım konuştu? Tıss yok Soruyu ortaya atan yoldaş, olduğu yere sınmış, ne olur ne olmaz dıye sesını çıkarmıyormuş Kruşçev — Sevgılı yoldaş demış, Stalın dönemınde ben şımdı senın yap- tığını yapıyordum • Uzun sure konuşmayan bır toplumda yasak duvarları yıkılır- sa nasıl bır ortam oluşur? Ağzı tıkalı bır musluğun tıkacı çıkarıldığında su fışkınr, bir bent yıkıldığında ortalığı seller kaplayıverır, eleştırıden yoksun bır sı- yasal yaşamdan sonra dıler çozülunce kımse kımseyı tutamaz Bız bu deneyımı yaşadık Çok partılı rejıme 1946'dan sonra yöneldığımızde sankı tılsımlı bır el herkesın ağzındakı tıkacı çekıvermıştı Kuçük buyük, bılır bılmez, okumuş cahıl herkes kendıne göre konuşmaya başla- mıştı Muhalıflerın ılerı gelenlerıne bakılırsa "27yıllık CHPıktı- dannın tahsıldarzulmu vejandarma dayağı" bıtmıştı, bütün kö- tuluklenn kaynağı artık kuruyacaktı Bugünden geçmışe bakınca şaşıyorum 27 yılık CHP ıktıdarı- nın her tûrlu nımetınden yararlanan Bayar Menderes, Koraltan gıbı kışıler de geçmışte hıç sorunları yokmuş gıbı atıp tutuyor- lardı, ucuz kahramanlık donemının fırsatçılıgı başlamıştı Ismet Paşa butun bunlara nasıl katlandı? Nasıl dırendı? Geç- mışın butun sorumluluğunu ustlenerek nasıl dık durabıldı"? Doğ- rusu kolay ış değıldı * Sözcuklenn de tarıhlerı var,' e/e#OT"sözcuğünûn kökenı eskı Yunan'a uzanıyor, 18'ıncı Yüzyıl'da Alman fılozofu Immanuel Kant'la öğretı nıtelığı kazanıyor 19'uncu Yüzyıl'da Marks'la ıçe- rığı somutlaşıyor Eleştiri ınsanlık tarıhınde hoşgoruyle gelışı- yor, güvencesını demokrasıyle buluyor özguriüklerle bırlıkte pe- kışıyor Sozcüğun çızgısı böyle çekılınce Doğu'da değıl, Batı'da oluş- tuğu anlaşılır, akıl dınden, bılım dınden bağımsızlaşacak kı eleş- tiri geçerlı olabılsın Ancak sıyasal baskı donemlerınde eleştiri gündemden sılını- yor Baskı donemı aşıldığında ve yasak duvarlan yıkıldığında artık geç kalınmıştır toplum eleştiri donemıne kolayca gecemıyor, çunkü tepkı dönemı başlıyor Hem öylesıne bır tepkı kı eleştırı- de 'olmazsa olmaz" sayılan kurallar hıçe sayılıyor, duygular, düşmanlıklar ve fırsatçılık gemı azıya alıyor Oysa eleştiri yalnız kotulemek değıldır, olumlu ve olumsuz yan- larıyla gerçeğı ortaya çıkarmaya çalışmaktır • Sosyalıst dünyada şımdı eleştiri değıl tepkı çağı yaşanmak- tadır Onların sorunu budur, ortalığın durulması tepkılerın eleştın- ye dönuşmesı, fırsatçılann barutlarını tüketmesı, ucuz kahraman- lık donemının aşılması ıçın gereklı süre uzayabılır ama kaçınıl- mazdır Bızım sorunumuz bıraz daha değışık gorünüyor, kırk yıldan ben bır eleştiri ortamını kuramadık Neden? Batı'nın yasadıgı "Uyanıs' ve 'Aydınlanma" aşama- larına uzak kaldığımız ıçın mı tepkı döneminden eleştınye ge- çemıyoruz 9 İKTİSAT KONVERTİBİLİTEYE GEÇTİ CONVERTIBLE CARD "Yalnız Türkiye için geçerlidir" devri bitti. İktisat gerçek konvertibiliteyi başlattı. Şimdi İktisat Visa ve İktisat MasterCard sahiplerinin yurt dışında kartla yapacakları harcama bedellerini dövizle kapatma külfeti ortadan kalkıyor. Kart sahipleri, yurt dışındaki harcamalarını Türk Lırası mevduat hesaplarından otomatik olarak veya yurda dönüşlerinde Türk Lirası ödeyerek kapatabilecekler. İktisat "Convertible Card" ile birden fazla kart taşıma külfeti ve riskinden kurtulun. İKTİSATBAI\KASI mâsttfOofcİK Kredı Kartlan Merkezı Büyükdere Cad. 165 80504 Esentepe/istanbul Tel 174 11 11 -174 71 17 İKTİSAT BAI\KASI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle