Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1
i
22 NtSAN 1990 KÜLTUR-SANAT CUMHURİYET/5
Agatha Christie 100 yaşında
• Kültür Servisi — 20.
yüzyıhn en tanınmış
dedektif romanı yazarı
Agatha Christie, /
doğumunun 100. yılında
İngütere'de anıhyor.
Agatha Christie,
ölümünden 14 yıl sonra
dahi dunyada eserleri en
çok satılan yazarlar
arasında bulunuyor.
Yazdığı 78 cinayet
romanı ile "ulusal
hazine", "cinayet esrarı
kraliçesi" gibi
unvanlarla anılan
Christie'nin eserleri;
bugune kadar bir
milyarı Ingilizce, bir
milyarı da 44 değişik
dilde olmak üzere 2 milyann üzerinde baskı sayısına
ulaştı. Yazarın "Fare Kapanı" adlı oyunu da tiyatro
tarihinde en uzun süre sahnelenen eser oldu. lngiliz
turizm dairesi BTA'nın bildirdiğine göre sanatçının
"Orient Express'te Cinayet" ve "Bir Cinayet Bildirildi"
gibi eserleri anma yılı nedeniyle özel olarak yeniden
basılacak. Christie'nin yarattığı Hercules Poirot ve Miss
• Marple, yeni TV programlarında yer alacak.
Akademi Kitabevi Odülleri
• Kültür servisi — Akademi Kitabevi Edebiyat Ödulleri
Yönetmeliği, seçici kurul üyelerinin katıldığı bir
toplantıda değiştirildi. Değişiklik, seçici kurulun her altı
yılda bir yenilenmesini ve ödül kazanmış genç yazarlann
da seçici kurulda temsilini öngörüyor. Ayrıca odülun
kurumlaşmasını sağlamak amacıyla bir yürütme kunılu
oluşturuldu. Daha önce, bir önceki takvim yıh içerisinde
yayımlanmış kitaplar ödüle aday olabilirken, bundan
böyle "önceki yılın haziran ayı ile o yılın mayıs ayı
sonuna kadar geçen bir yılUk süre içindeki kitaplar" ile
yine dosya şeklinde hazırlanmış yapıtlar aday olabilecek.
Yönetmelik uyarınca, daha once avrılan Alpay Kabacalı
ile en eski üyeler Adnan Özyalçıner ve Kemal özer'in
yerine seçiciler kurulu uyeliklerine Yalvaç Ural, Hüseyin
Haydar ve Feridun Andaç getirildiler. Ödule son katılma
tarihi 31 Mayıs 1990 günü sona eriyor.
Ferit Oguz Bayır ödtilleri
• FOÇA (Cumhuriyet) — Ferit Oğuz Bayır adına
düzenlenen inceleme araştırma yanşmasında ödüle değer
gorülenlere ödulleri düzenlenen bir törenle verildi. Jüri
Başkanı Vedat Günyol "Ödule değer görülen üç yapıttan
birine birincilik vermek haksızhk olacaktı" dedi. Foça
Belediye Başkanı Nihat dirim de "Çağdaş düşüncenin,
çağdaş eğitimin yaygınlaşması için elimizden geleni
yapacağız" diye konuştu. "Kuruluşlarının 50.
yıldönümünde çeşitli yönleriyle Köy Enstitüleri" konulu
yarışmada Ali Arayıcı'ntn "Kuruluşlarının 50. Yıl-
Dönümunde Çeşitli Yönleriyle Köy Enstitüleri", Haşim
Kanar'ın "Köy Enstitüleri - Eğitimde Atılım" ve
Bergüzar B.ulut'un "Köy Enstitülerinde Demokratik
Eğitim" adlı yapıtları ödüle değer bulunnıuşlardı. Ahmet
Uzun'un "Köy Enstitüleri", Recep Bulut'un "Nisanda
Güneşler-50. Yılda Köy Enstitüleri" adlı yapıtları da
övgüye değer bulunmuştu.
Aliaga karikatür yarışması
• Kültür Servisi — Aliağa Emek Şenlikleri kapsamında
düzenlenen "Emek" konulu karikatür yarışması büyük
ödülünü Ender Özkahraman (Yukarıda) kazandı. Ferruh
Doğan, Semih Balcıoğlu, Ali Ulvi Ersoy, Nezih Danyal
ve Kâmil Masarcı'dan oluşan seçici kurul Sami Caner,
Muhammet Şengöz, Altay Martı, Uğur Pamuk'u da
başarı ödülüne değer buldu. Yarışma karikatürleri 30
nisan-4 mayıs tarihleri arasında Aliağa Emek
Şenlikleri'nde sergilenecek. Bilar A.Ş. tarafından
düzenlenen şenlik kapsamında, karikatürcü Nezih
Danyal'ın kişisel sergisi ile çeşitli toplantılar, paneller ve
müzik etkinlikleri de gerçekleşecek.
Azerbaycanlı tenor sahnede
• Kültür Servisi — Azerbaycanh tenor Lütfiyar îmanov,
lstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin 21 nisan cumartesi
günü sergileyeceği P. 1. Çaykovski'nin "Maça Kızı"
operasında "Hermann" rolünü yorumlayacak. 1 Nisan
1990 tarihinden bu yana İstanbul Devlet Opera ve
Balesi'nde şan dersleri veren tmanov, 30 nisan günü
Türkiye'den ayrılacak. Zengin repertuvarı ile Fransa,
ttalya, tspanya, Macaristan, Yunanistan, Federal
Almanya, Çekoslovakya ve ABD'de sahneye çıkan
Lütfiyar İmanov, halen çalışmalarını Baku Operası'nda
sürdürüyor.
Oruç Çakmaklı Paris'te
. • Kültür Servisi — California'da yaşayan ve bir süredir
Bilkent Üniversitesi'nde ders veren ressam Oruç
Çakmaklı, 26 nisanda Paris Galerie Klam'da bir sergi
açıyor. Sanatçı, sergisinde son dönem işleri arasında
önemli bir yer tutan "Kafka" dizisini sunuyor. Bu arada
Çakmaklı'nın Kanada Vancouver'de başlatılan "Fears of
Others" adlı uluslararası sergide bulunan yapıtları, aynı
serginin Mexico ve New York'ta tekrarlanacak "özel
show"una da seçildi. Oruç Çakmaklı'nın, 1974'ten bu
yana ttalyan, Yugoslavya ve ABD'de kazandığı çeşitli
ödulleri bulunuyor. Bunların arasında "Mimar Sinan"
adını verdiği tablosu, 1988'de Berkeley Art Center
Association tarafından, 95 yapıt içinden seçilerek
birincilik ödülünü kazanmıştı.
YÖNETMEN
ŞERİF GÖREN
KEMAL SUNAL ŞİVA GEREDE
GL'LMEK
SİZİN DE
HAKKINIZ
MURAT İLKER
PERİN AYTAÇ
BÜLENT KAYABAŞ
KTJTAY KÖKTÜRK
TAYFTJN ÇORAGAN
PENTA FİLM 151 09 80-149 57 05
BEYOGLUBEYOĞLU[151 32 40) 12 00- 14 15- 16 30- 19 00-21 30
KADIKOYMODAO37 01 28) 11 00 - 13 00 • 15.00- 17 00 - 19 00 - 21 30
Duygu AykaVın İnsan... Insan3
balesi 12 yıl sonra yeniden sahneleniyor
Duygu'ya yeniden 'merhaba*
AYŞE SAYIN
İnsan... İnsan / Koregrafi: Duygu Aykal /
Libretto ve koro metni: Ahmet Tan / Müzik:
Engin Aksan / Yöneten: Merih Çimenciler /
Dekor ve lcostüm: Metin Deniz / Dansçılar:
Merih Çimenciler, Eralp Kıyıcı, Erkan
Çimenciler, İhsan Bengier, Yekta Oktay,
Fahrettin Güven, Yener Turan, Aysun
Kemerli / Ankara Devlet Opera ve Balesi.
çekçi ve etkileyici olacağını düşü-
nür Aykal. lşte 'İasan... tnsan'ın
oluşura süreci böyle başlar.
1978'in başlarında Aykal, gazete-
ci Tan'a isteğini bildirir ve birlik-
te çahşmaya başlarlar. "Gazeteci,
sozcuklerle çalışan, sözcttklerle
hizmel sunan bir insan" diyor Ah-
met Tan. "Olup biteni görsellige
dönüştürmek, hele hele bunu in-
san bedeni ile ifade etraek, söz-
ciikleri malzeme olarak kullanan
gazeteci için çok zor bir seriiven-
di. Duygu'nun itmesi ile bu seriı-
veoe sürüklendim."
BİR SEVGİ ÇEMBERİNDE -, "İnsan... İnsan'ı sahneleyen Merih
Çimenciler, "Du>gu Aykal bu eseri, insan yaşamı suresince karşılaş-
bğı olaylar, korknlar. tutkular, düşlerle dolu bir sevgi çemb«ri içeri-
sinde isliyor" di>or. (Fotograf: Rıza Ezer)
ANKARA — Balenin "yitik
Dnygu"su 22 nisanda, doğum gü-
nünde "tnsan... İnsan"la yeniden
seyircisiyle buluşacak. 1988 oca-
ğında yitirdiğimiz koregraf Duy-
gu Aykal, ölüm günlerinin hüzun-
lu havasıyla değil, doğum günü-
nün "sevinci" ile anılacak. Sanat-
çının ilk kez 1978 yıhnda sahne-
lenen "İnsan... İnsan" adlı bale-
si, 12 yü aradan sonra yeniden
sahneye Duygu'yla "merhaba" di-
yecek.
Çağdaş balenin en yetkin ör-
neklerinden sayılan "İasan... tn-
san"ın librettosu ve koro metni,
gazetemiz Ankara temsilcisi Ah-
m«t Tan'a ait. Tan ile Aykal'ın
dostluklan 1970'li yıllann başma
dayanıyor.
Gündelik insan yasamını; çeliş-
kileri, üzüntüleri, karşılaştığı zor-
luklan yansıtan çağdaş bir yapıt
düşüncesi belirir Duygu'nun kafa-
sında. Bu imgeleri bir gazetecinin
gözünden yansıtmanın daha ger-
"Nasıl bir düşünceden vc or-
tamdan çıkmıştı İnsan... İnsan".
Bu soruyu şöyle yanıtbyor Tan:
"Toplumsal ortam her hücresi-
ni etkiler insanın. Bale librettosu
80 öncesinin karanlık ortaraı için-
de yazıldı. Bu nedenle gazetelere
egemen olan mekânlar var 'İn-
san... İnsan'da. O kaos ortamın-
da, insan ve insanın oztemleri bu-
har olup uçmuş gibiydi. Herkes
olmaması gereken mekânlarda sı-
Mehmet Gün'ün yeni resim sergisi Maçka Sanat Galerisi'nde
Resimle yazan bir sanatçıMehmet Gün yeni sergisinde Fransız düşünür Jean
Baudrillard'ın Soğuk Anıları'ndanyola çıkmış.
Gün'ün hemen bütün sergilerine 'tarih- felsefe-
müzik-edebiyat' dörtlüsü eşlik ediyor.
SEZER DURU
Berlin. Marburg Caddesi nu-
mara 5. II Bacco Lokantası. Meh-
raet Gün ile Toscana'nın en gu-
zel yemeklerini yiyor ve Nobile
şarabını içiyoruz. Lokantamn du-
varlarında 5 büyük boy Gün tab-
losu asılı. Gün, yakında îstan-
bul'da açacağı sergiden söz edi-
yor. 14. kişisel sergisi olacak.
Bu sergisinde Gün, Fransız dü-
şünür Jean Baudrillard'ın (1929)
"Cool Memorles" (Soğuk Anı-
lar)ından yola çıkmış. Bu soğuk
anılara kendi yaşadıklarından bir
koşut da getirmiş, onlara ise "bot
memories" (sıcak anılar) diyor.
Gün, Baudrillard'ı üç dört ay
önce keşfetmiş, yazdıklarmı çok
beğenmiş. Sergisi, ona doğrudan
doğruya ve dolaylı göndermeleri
içeriyor bir yandan, bir yandan
da başka temalan işlıyor, Baud-
rillard, Fransa'daki postmodern
değişimleri irdeliyor, sayrımsa-
maların düşünürü, kitle iletışim
dünyamızın filozofu, kendi ki-
taplannı da eleştiren biri, sanki
oıiları başkası yazmış gibi davra-
nabiliyor (L'antre par lui mene).
Gün'ü, içinde yaşadığımız za-
man her yönuyle ilgilendirdiği gi-
bi, bütün sergilerinde ona bir
"Leitmotiv" gibi eşlik eden
'tarih-felsefe-müzik-edebiyat'
dörtlüsunün bize olağanustü he-
yecan verici bir konser sunduğu-
nu da saptıyoruz. Friedrich Ni-
etzsche'nin felsefesi onun oluşum
sürecinde çok önemli bir yer tu-
tuyor. VVagner'in müziği, özellikle
de büyük Alman efsanesine da-
yanan "Der Ring der
Niebelungen" ve "Tristan und
Isotde" gibi operalan çok seviyor,
Kafka'dan etkileniyor.
Bilindiği gibi Wagner, büyük
orkestrayı ve operada tüm sanat-
ların birleşimini (Gesamtkuns-
twerk) yaratmiştı. Etkilendiği bu
ustalann izlerini sezdiğimiz yapıt-
larında Gün'ü elbette ressam,
ama aynı zamanda edebiyatçı,
müzikçi, duşünür, hatta fotoğraf-
çı olarak da görüyoruz. Gün'ün
hangi yöniinün daha ağır bastığı
kafamı hep kurcalamıştır. So-
nunda, kendi deyişi ile onun "re-
simle yazan" bir sanatçı olduğu-
na inandım.
Soğuk ve sıcak anılar, ufak boy
renkli kâğıtlara yapılan, üzerine
kalaylar sıçratdmış resünlerin bir-
köşesine yerleştirilen kendi üre-
timi seramikler üzerine ince fıı-
ça ile siyah boya ile yazılmış afo-
rizmalar... Bu seramiklerin akla
ilk getirdiği şey Hitit tabletleri,
mektuplar. Belki de yanlmamış,
adresine gönderilmemiş mektup-
ların ölümsüzleştirilmeleri. Ama
belki de Berlin duvarının yıkılı-
şından sonra küçük parçalar şek-
linde duvann dibinde satılan taş-
lar ve her bir ufak tas parçası bir
O\ DORDÜNCİ SERGİ —Gün'ün aşka, kadınlara. kahramanla
ra. sevişmelere, erotizme bakışı büyük önem taşt>or bu sergide.
Doğulunun, kimbilir belki de bir
Batıhnın yüreğinde duyduklannı
anlatmakta.
Burada elbette kendi ülkesinin
barındırdığı tarihsel bir zenginli-
ğin kaynağından yola çıkma söz
konusu, tıpkı bir başka resmin
üzerine monte edilen fotokjlajın
Bizans kilisesi Kariye'den kay-
naklanması gibi. Meryem oğlu
lsa'nın göğsüne tıpkı bir sevgili-
nin göğsüne yaslanır gibi yaslan-
mış. Huzuru anyor. tsa ise her
yönden bize bakıyor.
Her sergisine olağanustü bir
özenle hazırlanan Gün'ün bu ser-
gisinde de gene bazı yerleştirme-
ler, içine sıcak anılann oturtuldu-
ğu insan kafaları, mumlar ve bir
kılıç var: "Yapmak istediğim, Ni-
etzsche'yi kiliseye sokmak. Onu
burava Siegf ried olarak sokuyo-
rum. yani bir kahraman olarak.
Kılıç. Siegfried'in kabramanlıgı-
nı sembolize ediyor. Bu yerleştir-
me benim için çok önemli. Kar-
şıtlıklan bir arava getirmeye ça-
ltşıyorum, çağdaş dusuncenin Ba-
udrillard'ca yorumlanması, be-
nim düşuncelerim, yaşadıklanm,
kendi yazdıklanm, geçmişe yöne-
lik hatırlamalar..."
Hatırlamaların, bu "hot me-
mory"lerin içeriğinde, sanatçının
yaşama, aşka, kadınlara, kahra-
manlara, felsefeye, sevişmelere,
her şeyden öte erotizme bakışı
büyük bir önem taşıyor bence.
Zamanımızm bir başka kahrama-
nınm sevgi seruvenlerinin incelik-
lerle dolu şölensel bir gösterisi
sanki bu sergi.
T.C.
KONYA EREĞLİSİ
SULH CEZA MAHKEMESİ *
HÜKÜM ÖZETİ
ESAS NO: 1989/538
KARAR NO: 1989/476
C.M.U. NO: 1989/652
HÂK1M: M. Naci Cansunar 18585
KÂTİBE: Şerife İkiz 99
DAVAC1: K.H.
SANIK: Derviş tpli, Veli ve İmiş oğtu 1938 D.'lu. Ayrancı Böğecik
köyti nüf. kayıtlı ve oturur, evli, 6 çocuklu, okuryazar, sabıkasız,
T.C. Islam, esnaf.
SUÇ: Gıda Maddeleri Tıizuğü'ne aykın hareket etmek.
SUÇ 7ARİHİ: 14.6.1989
Yukarıda suçu ve açık kimliği yazılı sanığın cezalandırılması iste-
mi ile mahkememize açılan işbu kamu davasımn açık yargı-
laması sonunda &osy& incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Etiketsiz leblebi şekeri satmak suretiy-
le tehlikeli gıda maddesi satmak ve gıda maddelerine hile kanştır-
mak suçlarından sanık Derviş İpli'nin eylemine uyan T.C.K.'nın 398.
maddesi uyarınca 3 ay müddelle hapis ve 5000 lira ağır para cezasıy-
la cezalandırılmasına,
Sanığa takdir edilen para cezasının 3506 sayılı yasanın 4. maddesi
ve TCK'nın ek geçici 1. maddesi uyarınca 3 misli arttınlmasına, 15000
lira ağır para cezasıyla cezaJandırılmasına.
Sanık nakkında başkaca arttıncı indirici madde uygulamasma tak-
diren yer olmadığına,
Sanığın suçunu işlemekteki durum ve duzey özelliklerine ve 647
sayılı yasanın değişik 4. maddesine göre takdir edilen hapis cezası-
nın günlüğu 5000 liradan para cezasına çevrilmesine, 450.000 lira ağır
para cezasıyla cezalandırılmasına,
T.C.K.'ran 72. maddesinde öngöruldüğü gibi aynı neviden olan
para cezalan toplanarak ve sonuç olarak sanık Derviş İpli'nin 465.000
lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına,
Toplanan delillere göre sanığın üzerine atılan tehlikeli gıda rnad-
desi satmak suçu sübuta ermediğinden işbu suçtan beraatine,
Sanığın mahkûmiyetine karar verilen suçu sebebiyle ve TCK'nın
402. maddesi uyarınca sanığın failin curme vasıta kıldığı meslek ve
sanatının ve ticaretinin verilen hapis cezasına eşit olarak 3 ay mud-
detle tatiline,
Gene aynı madde uyannca 7 gün muddetle işyerinin kapatılması-
na,
T.C.K.'nın 402/2. maddesi uyannca mahkeme kararı kesinleştik-
ten sonra buyük harflerle yazılmak suretiyle 7 gun muddetle karar
ozetinin işyerinin kapısına asılmasına,
Aynca karar ozetinin giderleri bilahare sanıktan tahsil edilmek üzere
C. Savcılıgı tarafından Ankara'da yayımlanan ve tirajı 100 bının uze-
rinde bulunaıı bir gazetede, aynca ilçede yayımlanan bir gazetede ilan
edılmesine,
Sanığın yokluğunda yasa yolu açık olmak üzere 12.10.1989 günü
karar verildi.
Basın: 22559
ORTAOKUL SON SINIF
ÖĞRENCİLERİNE DUYURU 1990-1991
ÖĞRETİM YILI İÇİN; DİCLE
ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ
SAĞLIK MESLEK LİSESİ HEMŞİRELİK
BÖLÜMÜNE PARASIZ YATILI KIZ
ÖĞRENCİLER VE LABORANTLIK
BÖLÜMÜNE PARASIZ GÜNDÜZLÜ
KIZ ÖĞRENCİLER ALINACAKTIR
Lise dengi 4 yıllık bu meslek okuluna giriş yazılı sınavı 11
Eylül 1990 Salı günü sabah saat 10.00'da D.Ü.T.F. Sağlık
Meslek Lisesi'nde yapılacak, sınavı kazanan adaylar 12 Eylul
1990 Çarşamba günü sabah saat 09.00'da D.U.T.F. Sağlık
Meslek Lisesi'nde sözlü smava alınacaktır.
SINAV KABÜL VE KAY1TTA ÖĞRENCtLERDE ARANAN
ŞARTLAR:
1- T.C. vatandaşı olmak,
2- Ortaokul ikinci sınıfı iyi veya pekiyi derece ile geçmış
olmak,
3- Ortaokul son sınıf öğrencisi olmak,
4- Öğrenime başlayacağı tarihte 18 yaşından buyük olmamak,
5- Özürlü ve sakat olmamak,
6- Girebileceği görevin gerektirdiği ve kurumların
yönetmeliklerinde belirtilen şartlan taşırnak,
7- Evli, dul veya nişanlı olmamak.
YUKARIDAKİ KOŞULLARA SAHİP ISTEKLİLERİN ADAY
OLARAK BAŞVURUDA BULUNABİLMELER1 İÇİN:
1- Girmek istedikleri bölumü belirten bir dilekçe,
2- 2 adet vesikalık fotoğraf,
3- 6 adet 300 TL.lık posta pulu,
4- Ortaokul 3. sınıfta olduğunu gösterir öğrenim belgesi,
5- 3 adet zarf ve tastikli nüfus cüzdanı sureti ile,
6- Ona 2. sınıf not ortalamasının 6.50 ve daha yukarı
olduğunu belirten belge,
(Hemşirelik Bölümü için)
DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ SAĞHK MESLEK
LtSESİ MÜDÜRLÜĞÜ - DİYARBAK1R
Adresine en geç 31 Mayıs 1990 Perşembe günu saat 17.00'ye
kadar elden ya da posta ile başvurmalan gerekmektedir.
NOT: Yanıltıcı belgelerden dolayı doğabilecek olumsuzluklardan
ve postada meydana gelebilecek gecikmelerden okul
müdürlüğümüz sorumlu değıldır.
Basın: 22667
YEŞİLLER PARTISI'NDEN
Tüm partilılerın ıl ve ılçe kurullarına davet.
AÇIKOTURUM: 22 Nisan Pazar Saat ll.CC
KONU: Dünya Günü ve Hukuk Kirlenmesi
YER: Kuruçeşme-Mülkiyeliler Birliği
GASTROENTEROLOG
Prof. Dr. MEHMET ALTIN
Endoskopi-Ukasonograh
Bahariye Caddesi 22/2 Kadıköy/İSTANBUL
Tel: 346 96 96
Bakırköy Belediye Radyosu
Reklam Bölümü için bay-bayan elemanlar anyor.
Mür: 23.4.90 (yarın) Saat: 1C-16 arası İlk Beledive Cad.,
Küçük Tüneİ Ap., No: 5, Kat: 3, Daire: 6, TUNEL.
kışıp kalnuştı. Mahkeme salonlan
fabrikaya donüşmuş, fabrikalar
hapishane göriintüsü almışü. Do-
gumhaneler vardı, yeni umutlar-
la yeni bebekler dünyaya geliyor-
du. Ama annelerle işçiler. işciler-
le suçlular, suçlularia yargıçlar,
avukatlar hep üst üste çekilmiş
filmler gibi bu kaosta çırpınıyor-
du. Bu kanşıklıkta insan 'tekil-
leşip' kendisini ortaya koymalıy-
dı. İnsanı insanla ortaya koyma
çabası, biraz müziği miizikle ta-
nımlama çaresizliğine benziyordu,
ama balenin malzemesi 'dünyanın
en guzel enstrümanı olan' insan
bedeni idi. İnsanı en iyi anlatacak,
yine insan olmalıydı."
Balede sözcüklerin yerini insan
bedeni alıyor. Ama işin içine ga-
zeteci girerse ne oluyor? Duygu
Aykal, çareyi "UOTOIB" bale yapı-
tı ortaya koymakta buluyor. "la-
san... lnsan"ı tamamlayan, söz-
cüklerle, bedeni barıştıran bir yol
deniyor.
Tan ise bunu şöyle yorumluyor:
Bir gazetecinin tek aracı soz-
cükler iken, balede sozcükler ya-
saldı. Korolu bir bale diline yönel-
menin lek açıklaması var; koro
sözlerine, yani sozcüklere sıgın-
mak, gazetecüigin baleye beyaz
bayrak açmast."
12 yıl aradan sonra
san"ı, Aykal'ın başdansçısı Merih
Çbnendkr, kendi deyişiyle "Vfeni-
den sahneye uyguluyor." Aykal-
ın kadın tiplemelerinin vazgeçil-
mez dansçısı Çimenciler, yapıtın
ilk koregrarısine olabıldiğince sa-
dık kaldığmı belirtiyor. öyle ki 12
yıl önce canlandırdığı karakteri,
yine kendisi üstleniyor. "tnsan"ı
Eralp Kıyıcı'ıun oynadığı eserde
ÇimencüeT ve Fahrettin Güven iki-
li danslarda yer alıyor. Dekor ve
kostümlerini Metin Demiz'in ha-
zırladığj "İnsan... tnsan"ın muzik-
leri Engin Aksan'ın.
özgün koregrafiye tamamen sa-
dık kaldığını anlatan Çimenciler,
"İasan» InsaıTı sahneye koymak
için 1.5 yıl çalıştığmı belirtiyor.
Aykal'la 7 yıl aralıksız çalışan
Çimenciler, "Duygu yarabcı, bea
kracısıydım" diyor. "Duygu Ay-
kal bu eseri insan yaşamı süresin-
ce karşılaştığı olaylar, korkular,
tntknlar, düşler, hayatta karsıla-
şacagı her türlü olayı bir sevgi
çemberi içerisinde isliyor" diye an-
latıyor Çimenciler "İnsan... tn-
san"ı.
Devlet Opera ve Balesi'nden ge-
ride bıraktığımız eylul ayında Ay-
kal'ıç eserlennin sahnelenmesi yö-
nünde bir karar çıktığını belirten
Çimenciler, "Duygu ile çahgınala-
nm göz onünde bulundunılmuş
olacak, İnsan... Insan'ı sahneye
koymak için bana ttklif gekU" di-
yor. tlk oyuncu kadrosunu olabil-
diğince korumaya çalışan Çimen-
ciler, kendisini "sahneye
uygulayan" olarak gördüğünü
söylüyor. ölüm yıldönümlerini
"sevimsiz" buluyor Çimenciler.
"Duygu'yu ilk kez dogum günün-
dc anmak isledik. Çünku O, ya-
ptdanyla canh, dost kişiligiyle hep
aramızda yaşıyor" diyor. Çimen-
ciler, "İnsan.» İnsan"ın yurtdışın-
da da temsil edileceğini belirtiyor
ve Federal Almanya'dan şimdiden
teklif geldiğini söylüyor. Hemen
arkasından da yeni bir projeden
söz ediyor; "Btüatlar Nereye Gi-
der'i de ssnıyorum yakın
da sahoeleyecegiz."
9U&
TUK&EM'İN
LONDRA., CKFORD, CAMBPID6E
B0U5^EM0UTH,BÎUQHT0N,
HASTIKQSJ
EXETERVEGHEST3!./
DE SEÇHINOıLÛıUJLLAR»HD*,YıVZK15
XADA BUTUN VILIN6IUZCE Ö6K.ENIU
12TAKSİTTE ÖDEME
•ĞENEiyEHELANDIRILMİS KUBSLAR
•TİCARİ İNÛİU2XE
• TUWZMİNCrlLIZCESl
•BANKACIUK İNûİLlZCESİ
»51NAY KURSLARI: Cambndge
•Rrst Certrficate, Proficıtncy,
T0EFLA*£li(Söl)
tursem
İNGILİZLİSANOKULURI
DANIŞMA MERKEZİ
Cumhjrıyet Cad 173/4-B Elmadağ
8C230 lstanbul Hılton Otelı Karçısı
Ts 148 39 77 -148 79 43 -148 28 49
Fax 132 97 29 Tlx 27498 tusmtr
(vlTIHDE IDOİALIYIZ
ÖĞRETMENLER
SÜRÜCÜ KURSU
ŞİŞLTDE
152 15 18 • 152 15 19
Ferit Akın
öldti
• KnJtür Servisi — Mimar
Sinan Üniversitesi Devlet
Konservatuvan öğretim
üyesi bale sanatçısı Doç.
Ferit Akın dün öldü. Ferit
Akın 47 yaşındaydı.
Sanatçı, Ankara Devlet
Konservatuvan Bale
Bölumü'nü bitirdikten
sonra uzun bir süre
yurtdışında (F.Almanya,
Ingiltere ve diğer Avrupa
ülkeleri) başanlı çalışmalar
yaptı. Akın, Türkiye*de
sahnelenen birçok bale
gösterisinde de başbalet
olarak görev almıştı.
'Eros ve
Afrodif
• Kültür Servisi — Ender
Güzey'in "Eros ve Afrodit"
adlı resim sergisi 4 mayıs -
4 haziran tarihleri arasında
Galeri Beytem'de
görülebilecek. Güzey,
serginin açılış günü saat
18.00'de bir performans da
sunacak. 1975 yılında
Munih Güzel Sanatlar
Akademisi Resim Heykel ve
Grafik Bölümleri'ni bitiren
Ender Güzey, 1978 yılında
aynı akademiden "doçent"
unvanını aldı. Sanatçının
Alman televizyonunun
ikinci ve üçüncü
programlarında da yaşamı
ve çahşmalan yer aldı.
Yurtdışı müzelerde ve özel
koleksiyonlarda yapıtları
bulunan Güzey, F.
Almanya, Danimarka,
Malezya, Hollanda, tsviçre
ve Fransa'da 40'tan fazla
kişisel sergi açtı.
Hamza Inanç
sergisi
• Kültür Servisi — Ressam
Hamza lnanç'ın resim
sergisi, 17 Mayıs 1990
tarihine kadar Levent
Almelek Sanat Galerisi'nde
açık kalacak. 1951 yılında
Ankara Gazi Eğitim
Enstitüsü Resim Bölumü'nü
bitiren Inanç, 1%2'de dış
Ulkeler için resim dalında
açılan devlet sınavını
kazanarak Fransa'ya gitti.
Yurtiçi ve yundışında
birçok kişisel
ı
>ergi açan ve
devlet resim-heykel
sergilerine katılan Inanç,
1974 yılında "Devlet Resim
ödülü"nü kazandı.
'Simavi' sergisi
• tSTANBUL (AA) —
Yedinci Uluslararası Simavi
Karikatür Yarışması'na
katılan 50 ülke
sanatçılarının yapıtları,
Çanakkale Güzel Sanatlar
Galerisi'nde sergileniyor.
Hürriyet Vakfı'ndan yapılan
açıklamaya göre, 772
sanatçının yapıtlarından
oluşan sergi, Çanakkale
savaşlannın 75. yıl
etkinlikleri arasında yer
alacak.
Jean Gabin'in
evi müze
• PARİS (AA) —
Canlandırdığı gangster,
polis ve işçi önderi
karakterleri ile ünlü Fransız
aktör Jean Gabin'in
doğduğu ev, müzeye
dönüştürülecek. Paris
yakınlanndaki Meriel
kasabasında bulunan ve
gelecek yıl müze olarak
ziyarete açılması planlanan
evde, 1976 yılında ölen
aktörün posterleri,
filmlerinde kullandığı
kostümleri, fotoğrafları,
mektupları ve diğer özel
eşyaları sergilenecek. Asıl
adı Jean Alexis Moncorge
olan Gabin, yuzlerce rolü
arasında en çok müzede de
sergilenecek olan ünlü
piposu ile tamnan
"Müfettiş Maigret",
"SefiUer"deki Jean Valjan
gibi karakterlerle tanmıyor.
Kompozisyon
yarışması
• NEVŞEHİR
(Cumhuriyet) — Kültür
Bakanlığı, "Türkiye'nin
Bilgi Toplumu Olmasında
Bilgisayarların önemi"
konulu herkesin
katılabileceği bir
kompozisyon yanşması açtı.
Bakanlıkça 1990 yıhnın
"bilgi yılı" ilan edilmesi
amacıyla açılan yarışmaya
son katılım tarihi 30 nisan
t
olarak belirlendi. Yarışmaya
'katılacak olanların
çahşmalanm Kültür
Bakanhğı'na teslim etmesi
gerekiyor.
BüGÜN
• 'Patrikhane' Sanat
Tarihi Mezunlan
Derneği'nin düzenlediği
"Dunden Bugune
Patrikhane" konulu
konferans, saat 17.30'da
Restorasyon ve
Konserv>syon Merkez
Laboratuvarı
Müdürlüğü'nde yapılacak.
Konuşmacı Dimitri
Rayconavski.