Katalog

22 NÎSAN 1990** HABERLERİN DEVAMI CUMHURtYET/17 VELİEFENDİ HİPODROMU'NDAN FİKRETDAĞLIOĞLU Mücahit ve Menekşe 18 şanslı KEMAL AKYER 1. Ayak: Izmir'de iki yanş gör- dükten sonra Istanbul'a gelerek guzel idmanlarla hazırlanan, sa- bah idmanlannı beğendiğim Ar- kangel yanşın en şanslı atıdır. Cu- martesi sabalıı 600/34.5, 400/22.5, yapan Last Girl ve kı- şın Istanbul'da hazırlanan form- da gonilen Gapano yarışın sürp- riz atlarıdır. 2. Ayak: Cumartesi günu Ek- rem'le 600/36.5, 400/24.5 rahat yapan PampiUa, uzun bir tedavi donemi sonrası bir yanş goren Zümruthanım hafta ıçinde galo- bunda göz dolduran Chico arasın- daki mucadele yanşın birincisini belirleyecektir. Apranti yarışı ol- GUNUN PROGRAMI 1. KOŞU: (Şartlı) 2 Yş. İngilizler (ÇİM) Saat: 14.30 7.000.000 TL. 900 M. (90) (80) (100) (95) l.Atik 2.Dinçso) 3.Kings Junior 4.Myra 56 Ekrem 56 H.KaraUş 56 Kadir 54.5 S.Akdı 1 (—) 2 (-) 4 (—) 3 (-) 2. KOŞU: (H. Şartlı) 3 Yş. İngilizler (ÇİM) Saat: 15.00 8.000.000 TL. 1600 M. (90) (70) (85) (95) (65) (100) 1.Gapano 2.Raising Star 3.Last Giri 4Beyhrbeyi 5 Merhaba 6Arkangel 57 56 55 52 KazımM Akın Mümin S.Boyraz 50 H.Karataş 49 Cankılıç (201) (214) (334) (234) (102) (-12) 3. KOŞU: (Apranti) 4 ve Yk. İngilizler (ÇİM) Saat: 15.30 6.000.000 TL. 1400 M. (90) (95) (70) (65) (55) (50) (7 5) (100) l.Pampilla 2.Chico 3.Dokuzoguz 4Halky 5 Mr. Robin 6.Başakhanım 7.0b*ron 8 Zumruthanım 58 57 57 56 56 54.5 54 5 54 5 Y.TaJuk Kabnunan M.Zelynrt F.Çeltik G.Gülbndak E.Aleş R.Manav C.Batur (414) (420) (000) (120) (000) (-0) (430) (000) (Bu koşuda ikilı bahıs var) 4. KOŞU: (Açık) B Gr. Araplar (ÇİM) Saat: 16.00 11.000.000 TL. 1200 M. (80) (65) (70) (75) (100) (85) (90) (95) l.Estergon 2Akrep 3 Alaaddin 4 Erdoğdu 5.Susluihsan 6Lra) 7. Begüm M 8 Gönııl II 59.5 58 58 58 58 58 56.5 56.5 C.Kurt S.Boyraz S.Akdı M Saim Cankılıç Sedat Şerif Akın (010) (111) (220) (242) (132) (231) (400) (421) (Halen C Gr. dahili Gönıil II l'inci olurs* B Gr. geçer) (Ural tabela yaparsa A Gr. geçer) (Bu koşuda ikili bahis ve üçlü bahis var) duğu için çok at yazmakta yarar vardır. Yanşın sürpriz atı Hal- ley'dir. 3. Ayak: Gerçek bir çim pist atı olan, çarşamba gunu kumda bu yanşın galobunu yaparak cumar- tesı sabahj sprintinde 400/25.5, 200/12.5 kolay yaparak beğenımi kazanan Begüm 2 ve bu yanşa gu- zel hazırlanan kısa mesafelerin basarılı ismı Susluihsan arasında- ki mucadele yanşın birincisini be- lirleyecektir. Çimi noksan olma- sına rağmen cumartesi sabahı 600/39 rahat yapan Ural ve haf- ta içinde 1200/12.1 yapan Gönül 1, yanşın surpriz atlarıdır. 4. Ayak: Hafta içindeki calış- maJarında çok canlı görunen Mu- cahit günün banko atıdır. Ifcıncı- lik mucadelesı forum durumunu beğendiğim Altay 4, cuma sabahı 600/41 kolay yapan Birtaç, cu- manesi günu sprintinde diri gör- duğum llkgan arasında geçe- cektir. 5. Ayak: Kışın Istanbul'da ha- zırlanan, guzel dereceli gaioplar yapan Menekşe 18, idman ve form durumuna göre yarışın en şanslı atıdır. Misliciler kuponla- rına tek yazabilir. Dortlü bahıs için cumartesi sabahı 600/38, 400/25 çalışarak yapan Elif 4, 600/39, 400/26 kolay yapan Ta- cım, cuma sabahı 1000 metre ga- lobunda göz dolduran Ozgurhan'ı tavsiye ederim. 6. Ayak: Cumartesi sabahı ağır sahada 600/39, 400/26 Ç yapan Akikaze ve normaJ pistte 600/37, 400/24 rahat yapan Flamingo arasındakı çetin mucadele yarışın birincisini belirleyecektir. Bu ikı atın mucadelesinden Mümin'in itina ile hazırladığı West Side Story faydalanabılir. Varışın surpriz atı Yaylakartalı'dır. GALOPLAR 1000 600 400 5. KOŞU: (H.Şartlı) A Gr. Araplar (ÇİM) Saat: 16.30 6.000.000 TL. 1600 M. (50) (95) (100) (50) (90) (60) (40) (85) l.Kuruşbey 2 Altay IV 3 Mucahit 4. Adlan 5Biriaç ö.Cemre 7.Oyaean S.İJkgan 61 56 58 56 51 47 44 44 G.Gulbudak F.Çeltik S.Akdı F.Gezici M H.Karataş E.Valçın M R.Manav G.Gül 4 1 8 6 5 7 2 3 (010) (402) (002) (300) (200) (000) (040) (020) Gapano Raısing Star [,ası Girl Beylerbeyi Merhaba Arkangel 1 02 2 1 03 0 1 00 5 0 512 35 6 23.1 Ç 24.5 HÇ 25.0 R 24.0 R 24.5 Ç 24 5 R 38.8 Dünyamızı Sevelim... (Baparafı 1. Sayfada) madığını tartışıyor. Yapılan araştırmalar dünyada bugünkü kirlilığin yiızde 50'den fazlasınm son 30 yıl- da meydana geldiğini gösteriyor. Tıpkı şar- kıdaki gibi. "Biz büyudûk ve kirlendi dün- ya..." Peki bunun sorumlusu kim? Sanayi mi, sıstemler mi. politikacılar mı? Batı ve Doğu ülkelerindekı doğa katliamı, çevre sorununun sıstemleri ve ideolojilerı aşan bir karakter taşıdığını ortaya koyuyor. Bugün sorun, insan soyunun, yeryüzünde- kı macerasının sürüp sürmeyeceğı noktasın- da düğümleniyor. 2000 yılında 6 milyara ulaşacak nüfusuy- la insanoğlu, yeryüzünü tehlikenın eşığinden döndürüp. yaşanır bir hale getireb/lecek mi? Yoksa dünyamız daha da kırlenıp tam bir ce- henneme mi dönuşecek? Cehennem sıcağının ilk işaretleri de yok değil. Dünya sera etkisi nedeniyle giderek ısı- nıyor. Bazı atık gazlar yeryüzünü koruyan ozon tabakasın/ delince, güneş ışınları at- mosferin ısısını yükseltıyor. Peş peşe gelen kuraklık yıllarını, yağmurlann azalmasını, çe- şitli kıtalardaki hızlı çölleşme belırtilerini "se- ra etkısi"ne bağlayan bilim adamlannın sa- yısı az değil. Yağmur ormanlarının yok edil- mesı ıse doğanın dengesini bozan bır baş- ka etken. Bu arada geleceğe dönük felaket senaryolarını içeren kıtaplar gitgide daha bü- yük okur kıtlesıne kavuşmakta... Çevre sorunlan Türkiye'de de edebiyata yansımaya başladı. Örneğin Orhan Pamuk son romanı "Kara Kıtap"ta Boğaz sularının çekıldiğı bır Istanbul'u anlatıyor. Karadeniz- in ısınması, Akdeniz'in soğuması ve tekto- nik hareketler sonucu Boğaz'ın tabanı yük- seliyor ve lağımlarla sulanan bu debşet va- disinde gecekondu semtleri kuruluyor... Kız- kulesi ürpertici bir tepenın üzerinde yükse- lıyor... Bu düşsel bir öykü; ama Terkos'un dibi- nin, çamuruyla birlikie ortaya çıktığı da bir gerçek. Geçenlerde Boğaz'da ıki tankerin çarpış- ması ve denize gazyağı boşalması sonucu balıklann ve martıların çaresiz bir ölüme sü- rüklendiği ve Boğaz'ın gazyağı koktuğu da bir başka acı gerçek. • Ülkemiz ne ölçüde temiz? Bu sorunun kar- şılığı pek o kadar hoş değil. İşte bazı örnekler: Bır akvaryum niteliğindeki Marmara Denı- zi'nisanayiatıklarıylaöldürdük. Karadeniz- de aşırı ve bilınçsiz avlanma sonucu balığı bitirdik, ünlü hamsimızin soyunu tüketmek üzereyiz. Sıra Akdeniz'de şimdi. Dünyanın en gü- zel kıyılarından biri olan Gökova Körfezi'ne termik santral inşa ediyoruz Aliağa ve öte- ki bırçok kıyı kentine yeni yeni termik sant- rallar yapmaya çalışıyoruz. Yatağan ve di- ğer termik santralların çevreye verdiği zarar ortadayken, bunları yapabiliyoruz. Avrupa dıplomasına sahip Manyas Kuş Cenneti hızla kirlendiği için son yıllarını ya- şıyor. İzrnir Tuzla Kuş Cenneti'nden su çe- kilmesi sonucu, dünyada soyu hızla tükenen tepeli pelikanlar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Ankara, istanbul, Bursa ve öteki birçok kentte, kış aylarında soluk almak gitgide zor- laşıyor. Sanayi kirliliğı, kalorifer dumanı ve egzoz gazı birleşince Bursa'daki gibi ani ölümler bile görülüyor. İstanbul'da yazlan denize girmek, lağım- da yüzmekle eşanlama gelıyor. Turizmde dünyaya iftiharla tanıttığımız Akdeniz kıyıla- rında aynı tehlike hızla büyuyor. Benzersiz doğa harikalan bilinçsiz bir be- tonlaşmanın pençesınde bir bir yok oluyor. Batı Ânadolu'daki ırmak ve göller hızlı kirien- meden paylannı alıyorlar. Başta devlet ku- ruluşları olmak üzere birçok sanayi tesisi, ne acıdır ki, çevre korumayı hâlâ pahalı ve Tür- kiye gibi kalkınmakta olan ülkelerin kaldıra- mayacağı pahalı bir lüks gibi görebiliyor. • Ulusal sınırlann giderek aşıldığı, sistem- lerin birbirine yaklaştığı, ekonomilerin içiçe geçtığı, sorunların globalleştıği bir dünyada yaşıyoruz. insanlık tarihinin belki de ilk kez yeryüzünde ortak bir yaşam kurma noktası- na dogru yaklaştığı söylenebilir. İki dünya sa- vaşının yıkımından geçmiş ülkeler, şimdi ele- le vererek Dünyayı Kurtarma Savaşı başlat- ma çabasındalar. Belki hâlâ geç kalmadık; her'şeye karşın insan soyu yine de^eryüzünü mahvetmeden yaşayabilecek bir olgunluğa erişebilecek di- ye düşünüyoruz. İnsanlık tarihinin en eski köşelerinden bi- rinde, "Nuh'a beşikfer vermiş" Anadolu'da yaşayan bizler bu çabanın dışında kalmama- lıyız. Dünya ınsanı olmak, bir yerde belki de çevrenın farkına varmaktan geçiyor... GOZLEM UGURMUMCU 1000 600 400 (Bu koşuda ıkili bahis var) 6. KOŞU: (Şarth) A Gr. Araplar (ÇİM) Saat: 17.05 8.000.000 TL. 1400 M. (90) (55) (50) (95) (65) (60) (100) (85) (75) l.EIif IV 2 Tezcan II 3.Uğur LVI 4.Özgurhan 5.Aktolgalı 6.Altınkız 7.Menekşe 18 8.Tacım 9 Mudanyagiızeli 60.5 60 58 58 57 55.5 Akın C.Kurt M A.Alkıs Tınay Mümin Kadir 55.5 Cankılıç 55.5 S.Akdı Şerif53.5 (Bu koşuda ikili bahis ve dörtlü bahis var) (143) (030) (100) (012) (404) (002) (231) (200) (200) 7. KOŞU: (H.Şarth) 3. ve Yk. İngilizler (ÇİM) Saat: 17.40 7.000.000 TL. 1900 M. (90) (65) (100) (50) (75) (55) (85) (95) ALTILI 1. Flamingo 2 Duldul 3Akikaze 4.Katrin 5.Yarlakartalı ö.Mendoza7 Thunderbinl I 8.Wesl Side Story (Bu ko;uda ikili bahis GANYAN: 2, 3. 4, 5, 58 57 56 51 48.5 45 45 44 Cankılıç Özolkf Sedat M.Gökçe Sevindik M G.Gül K.Melike M E.Yalçın ve yeni sıralı üçlu bahis 6 7 4 8 5 7 6 3 2 1 var) (403) (100) (322) (300) (134) (000) (000) (440) OTORİTELERİN GÖRÜŞÜLERİ Kemal Akyer Orhan Ozsu Ender Yılmaz 6 1 1-3-6 Naip Yılmaz 1 4-1 1-2-8 I 5-6-7-8 8-1-2 1 1-2-8 6-5-7 4-5-7-6 4 3 7 3-2-1 3 7 7 7 7 1-3-8 1-3 1-3 1-3-5-7 Pampilla Chico Dokuzoğuz Halley Mr Robin Basakhanım Oberon Zumrulhanım Estergon Akrep Alaaddin Erdoğdu Susluihsan L'ral 2 Begüm 2 Gönul Kurufbey 4 Altay Mücahıt Adlan Bırtaç Cemre Ovacan llkgan 4 Elif 2 Tezcan 56 Uğur Ozgürhan Akıolgalı Altınkız 18 Menekşe Tacım Mud Guzelı Filamingo Ouldul Akıtee Katrın Yaylakartalı Mendoza I Thunderbırd Vt'esl Side Slorv 0".6 1.52.0 .04.6 04.7 02 6 1000 .09.0 .r.6 .12 5 .08.5 .05.8 1000 .09.3 11 5 .13 5 .11.1 .12 8 1000 .09.7 .14.7 .15.5 .07.5 10.4 08 5 09 6 1000 .03.5 .13.5 .05.0 046 .05.8 37.7 39 0 600 39.5 54.0 42 5 M0 38.8 445 41.0 600 39.5 600 37.0 37.8 26 5 23.0 25 5 25 1 24.5 25.0 25.2 26.0 400 26.0 27.0 28.0 31.3 27.5 29.0 27.5 28.0 400 28.0 25.8 29.0 28.5 27.0 30.3 29.0 30.8 400 2 7 .0 31.0 30.5 r.o28.5 27.0 ÇR R R Ç R R Ç ÇR R R Ç Ç HÇ ç R Ç R Ç ÇR Ç R ç ç R R Ç Ç R HÇ R 29.0 ÇR 28.0 25.5 400 25.5 30.0 26.5 25.0 25.5 25.0 26.0 23.7 R HÇ HÇ R Ç R Ç Ç R R Dk Meclis: Kuvayı Milliye Ruhu (Baştarafı 2. Sayfada) lanarak Ankara'ya ulaşabilen mebuslardı. Yukanda belirtti|im ikinci evrede Malta'dan dö- nenlerle. ilk günlerde Anadolu'dan Ankara'ya ula- şamayanlann bir sure sonra gelip katılması sonu- cunda ilk Meclis'in üye sayısı uç yüzu aşmıştı. İs- tanbul'dan gelenler genellikle daha külturlüydüler. Anadolu'dan seçilenler arasında çokça hacı, hoca, çelebı, şeyh gibi kişiler ve Doğu'dan gelmiş Diyab Ağa gibi aşıret baskanı Kurt beyieri de vardı. Çok önemli olarak not edilmesf*gereken bir nok- ta, ayrı ayrı kılıkta, ayrı ayrı görünum ve formas- yonda, çok değişik yaşlarda olan bu milletvekille- rimn çok sıkı bir dostluk, anlavış. ulkiı birliğJ içinde birbirine kenetlenmij olmasıydı; eğer Ulusal Kur- tuluş Savaşı başanya ulaşmamış olsaydı bunların hepsinin yazgısı aynı olacaktı; birer bırer yakala- nıp ya oldurulecekler ya da "padişaha ısyan" su- çundan mahkemeye verileceklerdi. Bir yanda va- tan sevgisı ote yanda bu yazgı birliği milletvekille- rinin diışuncelerinde saklıydı ki, aralarında eğitim, yaş ve göruş ayrriıklanna karşın onları böyle bir- leştiriyordu. Aynca şunu da önemle vurgulamak gerekir. İlk Meclis'in başkanından en genç uyesine kadar or- tak bir amaç vardı: Yunanlıları ulkemizden atmak; başka deyişle Anadolu, Trakya ve Istanbul'u düş- man ışgalinden kurtarmak amacıydı bu. Padışah Vahdettin'in ihaneti ve Ingilizlerle işbir- liği saptanıncıva kadar milletvekillerinden genişçe bir bölümunrjn amacı Istanbul'un ve padişahı tut- saklıktan kuıtarıp Osmanlı de\letini devam ettir- mektı. Bu nedenle ilk zamanlarda hep "Makam-ı Hilafet ve Saltanatı tahlıs etmek'"ten soz edilir, hal- ka bu yolda telkin yapılırdı. Çünku yüzyıllardan beri padişahlığa bağlı olan Anadolu halkını padi- şahın ihanetine inandırmak kolay değildi. Anado- lu'nun turlu yorelerinde Büyük Millet Meclisi'ne karşı çıkarılan isyanlardaki ana propagandamn te- meli "bu Meclis'in padişaha karşı isyan halinde olduğu" idi... * * • Ulusal Kurtuluş Savaşı'mn ruhu, motoru, örgut- leyicisi, lokomotifi olan Mustafa Kernal Paşa'mn liderlik niteminin etkisini özellikle belirtmek gere- kir. Onun gerek Hareket Ordusu'nda gerek Birin- ci Dunya Savaşı sırasında Çanakkale'de Doğu ve Güney cephelerimizde "hiç yenilmeyen komutan" ünune sahip olduğunu bu Meclis'teki herkes bili- yordu ve ona inanıyordu. Gerçi Sakarya Savaşı'n- dan önceki günlerde milletvekillerinden birkaçı bu inançlarını yitirmiş gorundülerse de büyuk çoğun- luk, Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa KemaJ Paşa'ya istediği geniş yetkilen verip, bnu başko- mutan atamıştı. Sakarya'da duşmanı yenen Baş- komutan, Meclist dönduğunde ayakta alkışlanmış, kendisine oybirliğiyle "Gazi" unvanı verilrnişti. Mustafa KemaJ'in büyükluğü, bütün icraatını halka dayanarak ve onun temsilcısi olan Buyuk Millet Meclisi'yie gerçekleştirmiş olmasındadır. • * •*• Yazıyı bitirirken büyük tehlike çemberi ile sanlı ol- duğumuz şu günlerde yeni bir kuvayı milliye ru- hunun bütün halk katmanlarında egemen olması- nı ne kadar isterdim. Ama kim estirecek bu ruhu ülkemızde? Tarikatçı bir cumhurbaşkanı ya da ta- banı olmayan iktidar partisi mi? Birkaç kez yazdım, yınelıyorum: Halka bu teh- like çemberini açık açık gösterip anlatarak yapıla- cak bir erken seçimle ancak canlandırılabilır ku- vayı milliye ruhu. Böylece demokratik yaşam da yeni bir kesintiye uğrama tehlikesinden kurtulur. Çunku her askerı darbeden sonra gelen politikacı duzeyi bir öncekinin daha altında oluyor. O halde çözumü hiç vakit geçirmeden demokratik ortam- da erken seçimlerle bulmak gerekiyor, vatanseverlik bunu gerektiriyor. (Baştarafı 1. Sayfada) İlk TBMM'nin yayımladığı bildırgelerden öırıne goz ata- lım: —TBMM, mtlletin hayat ve istiklâline suikast eden emper yalist ve kapitalist düşmanlann tecavüzattna karşı müdafaa ve bu maksada münafi hareket edenler tedip azmiyle mü- esses bir orduya sahiptir... Mustafa Kemal, 1921 yılında Kurtuluş Savaşı'mn amacı- nı bu sözlerle açıklıyordu: —Biz, bu hakkımız/ mahfuz bulundurmak, istiklâlimizı emin bulundurabilmek için heyet-i umumiyemizce, heyet-i milliye- mizce bizi mahvetmek isteyen emperyalızme karşı ve bizi yut- mak isteyen kapitalizme karşı heyet-ı mılliyece mücahedeyı caiz gören bir mesleği takip eden ınsanlarız. Anadolu'nun emperyalist ordularınca işgal edilmesinden sonra kurulan "Müdafaai Hukuk Cemiyetleri" ile "Reddı İlhak" örgütleri ilk sivıl toplum örgütleriydi. Bu sivil toplum örgütleri, Mustafa Kemal ve arkadaşlannın öncülüğünde, Erzurum ve Sıvas kongrelerine, "Heyet-ı Temsi!iye"ye ve ilk TBMM'ye dönüşmüştü. "Kuvayı Milliye" buydu. Bir ulusal örgüttü, örgütlü halk gücüydu, ulusal direni- şin adıydı. Nâzım'ın ölümsüz dizeleriyle "İstanbul'da hanımlar, bey- ler, paşalar I tül perdeler, kravatlar, apoletler / şışeler / çıtı pıtı dilleri ve pamuk elleri" ile Amerikan mandası ısterler- ken kalpaklı Kuvayı Milliyeciler, emperyalizme karşı silahlı savaşa giriyor ve bu amaçla Meclis kuruyorlardı "Kuvayı Milliye", emperyalizme ve kapitalizme karşı sa- vaşan örgütlü halk gücünün adıydı. Kurtuluş Savaşı'mn mo- tor gücü de bu savaşın ideolojisi de "Kuvayı Milliye" ile açık- lanabilirdi. Meclis, Kuvayı Mılliye'nin ete, kemiğe bürünmüş biçimiydi. Kurtuluş Savaşı'nın amacı, heralanda "tam bağımsızlık'tr, devrimlerin amacı da "çağdaşlaşma." Bugün ne tam bağımsızJık gerçekleşti ne çağdaşlaşma! Ülkeyi yasaklarta donatmayı; TBMM yetkilerıni kısıtlamayı, Arap kapıtılizasyonları devri açmayı hüner saydık. Çağdaş- laşmayı, bu halkın ve bu devletin binbir emekle var ettikle- ri kamu kurumlarını "özelleştirme" adı altında "yabancılara satmaya" indirgedik. Dinsel gericiliği devletin resmi ideo- lojisi yaparak laiklik ilkesini gündem dışına çıkarttık. Ulke- yi adım adım sürüklediğimiz dış borçlarla, yeni "Duyunu-u Umumiyeler"\n kurulmalarına yol açtık. Ne kadar zıpır, köşe dönmeci, dönek, yılgın, korkak, yıh- şık, sahteci ve sırtlarını sermayeye dayamış yapay ılericı var- sa, bunların, Kurtuluş Savaşı, Kuvayı Milliyeciler ve devrim- lerin aşağılanması için yaptıkları işbirliğine goz yumduk. Devlet destekli bir "karşı-devrim" süreci yaşıyoruz. Hiçbir dönemde, Kurtuluş Savaş/mıza. bu savaşı yapan örgütlü halk gücüne, ilk TBMM'nin kutsal amaçlarına bu kadar yabancılaşmamıştık! Güney'e akın Haber Merkezi — 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bay- raraı ile Şeker Bayramı tatülerinin birleşmesiyle başlayan uzun tatil- de, başta Ântalya, Fethiye, Bod- rurn olmak üzere büyük kentler- den güneye akın başladı. Bölge- deki turizm tesislerinde rezervas- yonların dolduğu bildirildi. Bay- ram nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlannın aldığı önletnler art- tınlırken, ek uçak ve tren sefer- leri kondu. Cezaevlerindeki açık görüş süreleri de belirlendi. Bay- ram frafiği dün yollarda 22 can aldı. 25 nisanda Çanakkale Anzak Birlikleri'nin 75. yıldönumü tö- renlerine katılacak olan Cumhur- başkanı Turgut Özal, bayram ta- tih'ni Kemer Simena Tati] Sitesi'n- de geçirecek. Başbakan Akbulut ise bayramı Didim'de geçirecek, SHP.Genel Başkanı Erdal tnönii 22-25 nisan tarihlerinde Brüksel'- de Avrupa Topluluğu Sosyalist Partiler Toplantısı'na gözlemci olarak katılacak, daha sonra İs- tanbul'a dönecek. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'in ise tatilini Ankara'da geçirmesı bek- leniyor. Meteoroloji yetkilileri, bayra- mın "zaraan zaraan yagmurlu" geçecefini büdirmelerine karşın, iç turizmde, özellikle Guney böl- gelerinde büyük canlanma göriil- du. Tatil nedeniyle telefon fatura- larının son ödeme tarihi de uza- tıldı. PTT Genel Müdurluğü, son odeme tarihi 24-25 nisan olan fa- turalann, 1 mayıs günu mesai sa- ati bitimine kadar ödenmesı du- rumunda gecikme bedeli alınma- yacağını açıkladı. Bayram nedeniyle yoğunlaşan trafik, dün 22 can aldı. Kırıkkale yakmlarında yolcu otobüsü ile minübüsün çarpıştığı kazada Mehmei Eroglu, Ali Guçlü, Ah- met Tuna. Nezahat Gül, Mehmet Bicer, Ali Aslan oiay yerinde öl- duler. Yolculardan üçü de hafıf yaralandı. Muğla'dan Aydın'a gitmekte olan bir minibils ile oto- mobilin çarpıştığı kazada Mehroel Demirci, Zeliha Demirci ile ço- cukları Murat ve Ç'iğdem Demir- ci yaşamını yitirdiler. Aynı kaza- da 6 kişi de yaralandı. îzmır'in Seferihisar ilçesi yakınlannda elektrik direğine çarpan otomobil- deki Cemal Bıyık öldu, Rüya ör- nek ağır yaralandı. Adana- Gaziantep karayolunda özel oto- mobil ile kamyonun çarpıştığı ka- zada Gönül Cingöz, Ebrn Cingöz, Filiz Demir ve kimliğı belirlene- meyen bir kişi öldu. Erzunını- Erzincan karayolundaki trafik kazasında uç, Afyon-Ankara ka- rayolundaki kazada da dört kişi jaşamını yitirdi. Açık görüş Bayram süresince yapılacak açık göruşe ilişkin genelge, Ada- let Bakanı Oltan Sungurlu'nun ımzasıyla cezaevlerine gönderildi., Buna göre 23-29 nisan tarihleri arası açık gorüş yapılması karar- laştırıldı. Bu çerçevede İstanbul'- da 7, Diyarbakır ve Çanakkale'- de 4, diğer cezaevlerinde ise 3 gün açık göruş yapılabilecek. TAHMİN 1. KOŞU: F: 3 Kings Junior, P: Myra, S: Atik. 2. KOŞU: F: 6 Arkangel, P: Last Girl. P: Gapano, S: 4 Beylerbeyi. ?. KOŞU: F: 1 Pampilla, PP: 8 Zümruthanım, P: 2 Chico, S: 4 I. KOŞU: F: 7 Begum 2, PP: 5 iüslüihsan, P: 6 Ural, S: 8 Gonul . KOŞU: F: 3 Mücahit, PP: 5 lirtaç, P: 2 Altay 4, S: 8 llkgan. . KOŞU: F: 7 Menekşe 18, PP: Aktolgalı, P: 1 Elif IV, P: 8Ta- ım, S: 4 Özgurhan. . KOŞU: F: 3 Akikaze, P: 1 Fla- lingo, P: 8 West Side Story, S: Yaviakartalı. 1 X 2 X 3 ı4_ S 6 _7j 8 9 10 11 12 13 «T 16 [17 18 19 20İ 21 X G.3 1 2 3 4 5 6 7 S 9 10 11 12 13 14 îs 1 >^ V >^ V 16^ 17 18 19 2ü| 21İ K G 4 1 ' 2 3 4 S 6 7j e 9 10 n 12 13 [14 15 16 17 1S 19 20 21 22 - X G5 1 2 3 4 S 6 7 a 9 10 11 12 İ3 1 14 15ı 16 117 18 19 20 2ı 02 t GJ6 1 2 3 4 T 6 7 8 9 10 11 12 J3 S] :5 X, X 16' _17J İ8İ J9, 20ı 2T aksirn Î Kadıköy'de run akineleri por Servisi — Türkiye Jokey iibü'nün Taksim ve Kadıkoy ıJlerine konulan yeni oyun ineleri yarış severlerin hizme- girdi. Yeni oyun makineieriy- ;r türlü bahis oyunlarının oy- ibileceji bildiriliyor. Eczacıbası Oen&Oagtov I Dağıhm ve Sans A s "Doğtımdan sonra beni çekici bulmuyor mu acaba?" diyordum. Ne kadar yanılmışım! **Banyoyu yenileyelim," dedim. "Yenileyelim!" dedi. O çok istediğim Vitra'yı hemen abverdi... Hem de en çok sevdiğim mavi takımı! Ah canım! Meğer beni ne çok severmiş de haberim yokmuş! Haberiniz Olsun: NeVarsaVitra'daVar!