02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 NİSAN 1990 ABDTilere saldın • SAN JOSE/WASHINGTON (AA) — Honduras'ın başkenti Tegucigalpa'nın 70 km kuzeybatısındalu Palmerola askeri üssünde görevü Amerikan askcrlcrini taşıyan bir askeri otobüse karşı düzenienen saldırıda ikisi ağır olmak üzere 7 Amerikan askerinin yaraiandıgı bildirildi. Makineli tüfeklerin kullanıldığı saldınnın sorumluluğunu Honduras'ta adı yenı duyulmaya başlayan sol eğilimJi 'Morazaniste Cephesi' Ustiendi. Mafya eylemleri • BOGOTA (AA) — Kolombiya'da sol efilimli Ulusal Kurtuluş Ordusu'na Oye gerillaJann düzenledjgi saldın sonucu 5 polisin öldüğü, 11 kişinin de yaralandığı bildirildi. öte yandan Kolombiya uyuştumcu mafyası, uyuşturucu kaçakçılannın ABD'ye teslim edilmesi halinde başkent Bogota'ya 5 ton dinamit yerleştirüeceği tehdidinde bulundu. Azmlıklar konferansı • KOPENHAG (AA) — Federal Almanya'daki Batı Trakya Türkleri Türk Dernekleri Federasyonu Başkanı Cafcr Alioğlu Yunan hilkümetinin kendilerine karşı ırk aynmı politikası uyguladığmı soyledi. DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 îngiltere Başbakanı önceki gün başlayan 'kelle vergisVnde ısrarlı Thatcher 'kelle' diyorVerginin uygulanmasına karşı önceki gün düzenienen gösterilerde, İngilizler polisle çatıştı. Olaylarda yüzlerce kişi yaralandı. Polis, birçok göstericiyi tutukladı. Halk vergiyi ödememek için adres değiştirmeye başladı. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA — Yetişkin her kişi- den, oturduğu bölgeye göre alın- ması kararlaştınlan ve halk ara- sında "kelle vergisi" olarak bili- nen "toplum vergisi" uygulaması başladı. Adil olmadığı, yoksulla zengin arasında fark gözetmedi- ği. tam aksine zenginin vergi yü- kunü azaltıp yoksulunkini artnra- cağı, toplanmasında şimdiye ka- dar rastlanmadık idari ve mali külfet doğuracağı söylenen vergi- ye karşı halk sert tepki gösteriyor. Cumartesi Londra'nın merkezin- deki Trafalgar Meydanı'nda bin- lerce kişinin vergi aleyhindeki gös- terisine polis mildahale edince, çı- kan çatışmada yüzlerce kişi yara- landı. Atlı poHslerin altında ka- lanlar oidu. Civar mağazalar yağ- malandı, bir inşaat şantiyesındc yangın çıkartıldı. Bu son olay, "tafle verpsTne karşı bir aydır yer yer süren gösterilerin sonuncusuy- du. Şimdi her belediye yeni vergi- yi saptamış durumda. Ban yerler- de, belediye sınınnın sokağın or- tasından geçen yerierde bir kaldı- nmla öbüru arasında büyük ver- gi farkının ortaya çıkması da hal- kın öfkesini arttınyor. öğrenim için başka kentlere giden öğrencı- ler de vergi kapsamına abndı. Kelle vergisine karşı gösteriler, tarn 609 yıl önce yine aynı vergi- nin uygulamaya konmasına karşı iki ay süren köylü ısyanlanmn yj- dönümüne rastladı. 1381 tarihin- de de hükümet, Fransa ile savaş- lan fınanse etnıek için "kefle bap- •a" vergi koymuş, ancak hayat pahalıhğı ve diğer sosyal neden- lerle bunalan halk, isyan ederek Londra üzerine yurümüş, çaüşma- larda çok kişi ölmüş ya da idam edilmişti. Şimdi Thalcber hükü- metinin uygulamaya koyduğu ver- gıye bu nedenle 1381'dekı adı ile "kelle vergfei" deniyor. Bunu an- tnak üzere kent eyaJetinde isyanın başladığı yörede geçen ay bir de "keile vergisi anıtT dikildi. Kelle vergisınin ülke çapında ödenmemesı için komıteier kurul- du, ulusal bir koordinasyon kuru- lu oluşturuldu. Kurul, şıddet ey- lemlerini kınamakla birlikte, ver- ginin ödenmemesi için "yofflar" öneriyor. tskoçya'da geçen yıl baş- layan uygulamadan bu yana ver- gi ödemeyen 450 bin kişi hakkın- da dava açıldı. tngiltere ve Galleri de de bu ay başlayacak uygulama- ya karşı, "sürekli adres degiştir- mek", en etkili yöntem olarak dnerilivor. Vergiyi toplamakla yü- künılü belediyeler ortaya çıkacak mali ve idari külfetin büyük ola- cağim söylüyor. Başbakan Thatcher ise Vfuha- fazakâr Parti'nin bir toplantısın- da yaptığı konuşmada vergiyi sa- vundu, geri dönüş olmadığıru söy- ledi. Vergiye karşı hareket, Başba- kan Thatcher'ın liderliği konusun- da tartışmalann voğunlaştığı bir sıraya rastlıyor. Halen "lrataBdı- nlraış" biçimde Lordlar Kamara- sı'nda görüşülmekte olan 'sağlık hızmetleri yasa tasansı'nın birkaç ay içinde hükflmetin istediği bi- çımde yasalaşmasıyla birlikte hai- kın karşısına, en ternel sağlık hiz- metlerinde de "Amerfltu »stemi özel safhk hizDMd" dikilecek. PAY N0 POU TAX KELLE VERGİSİNİ ÖDEMEYtN' — Başkent Londra'da önceki gün oobinlerce kişi kefle vergisi aley- hjne dazenledikleri gösterUerde Kelle vergisiai ödemeyin' yrnh pankartter tastdıtar. (Fotogrmf: Re«ter) BuTablo... nınızın3 1 A r a l ı k 1 9 8 9 S o n u ç l a r ı Özkaynaklar 1.2 Trilyon 345 Milyar 5 Trilyon NetKâr(Vergilerden sonra) Mevduat1 AJctif Toplamı 7 Trilyon Bu tablo, Akbank'ın gücündeki aıtışi; AldDank'a duyulan güvenin büyüklüğünü; dünya bankaalığında ulaştığı noktayı gösteriyor. AW)ank, "Güveninizin Eseri" bu tabloyu sunarken; aynca büyüme hızıyia orantılı olarak sermayesini 27 Mart 1990 tarihinde 1 Trflyona yükselttiğini açıklamaktan gurur du^oıyor. AKBAIMK "Güveninizin Eseri" Denetleme Şirkeö Price Water POUTIKADA SORU1NLAR ERGUNBALCI "Kutsal Sosyalizm"den "Kutsal Liberalizm"e Guneydoğu Anadolu'daki olaylar konusunda son iki haftadır Türk basınında köşe yazarlarının hemen hepsi yazdı. Her yazar kendine göre görûş ortaya attı, öneride bulundu. İnsan hakları, sosyal adalet, demokrasi, yörenin bir an önce kalkındırılması ge- rogi üzerindaduruldu. Bazı yazarlar dış politika açısından so- runun üzerine eğildiler. Suriye'ye karşı takınılacak tavır, Bekaa^ nın bombalanması, Sovyetler'in yavaş yavaş ABO ve israil'e kay- ması nedeniyle Surıye'nin çok önemlı bir desteği yitirmiş cMdu- ğu vurgulandı. Bu görüşlerin hepsi üzerınde düşünülebilir. Ama sorunun özü nedir? Sorunun özü ekonomiktir. Siz insanlara iş bulamazsa- nız, asgari yaşam standardınt sağlayamaz, okul, hastane, ko- nut yapamazsanız, kısacası onların insan gibi yaşamasını ger- çekleştiremezsenız, Bekaa'yı bombalarnak, Surıye'nin suyunu kesme tehdidinde bulunmak ya da Israil'le ilişkıleri geliştirmek gibi önlemlerle sorunu çözemezsiniz. Basınımızda öncelikle sorunun Güneydoğu Anadolu'yu kal- kındırmak olduğu konusunda görüş birliği var. Ama nasıl? Bu konuda bizim ızleyebildiğimiz kadarıyla en somut öneri Mil- Iryet gazetesınde Sayın Prof. Mümtaz Soysal'dan geldi. Prof. Soy- sal 30 martta yazdığı yazıda, devletın yonlendinci rol oynadığı, pManlı, reformcu, yatırımcı bir ekonomi politikası olmadan Gü- neydoğu Anadolu'nun kalkındınlamayacağını belirtiyordu. Sayın Soysal "Plan, program ve devletçilık deyınce tüylerı diken diken olan bir ANAP'ın böyle bir çözüme yanaşmak ıstemeyeceğini" de ekliyordu. Mümtaz Soysal, yazısında soyut devrim taaışması yapmıyor, "Bu işi kapitalizm başaramadı, ancak sosyalizm başanr" tûrün- den ıdeolojik polemıklere gırmıyordu. Sağduyu sahibı herkesin görebileceği apaçık bir gerçeği ser- güryordu. Türkiye gibi muazzam sorunları olan, bölgeler arasında büyük farklar bulunan bir toplum kendine uygun kalkınma mo- delini oluşturmak zorundadır. Doğu Anadolu'nun kalkınması, ANAP'ın liberal ekonomi politikası, Türkiye'nin sahillerinı beton yığınlarryla dolduran turizm anlayışı ile gerçekleşecek bir şey değikjir. ANAP döneminde ticari ve mali sermaye ile rantiye grup- lan sanayicilere oranla çok daha büyük avantajlara sahip olmuş, burjuvazinin yatınmcı unsuıiarı, aracı ve tüketici unsurlannın ge- risinde kalmıştır. Kaldı ki burjuvazinin yatırımcı unsurları ön pla- na çıksaydı bile Doğu Anadolu'nun kalkınmasında fazla bir rol oynayamazdı. Çünkü sermayenin ıtıci gücü, motoru kârdır. Özel tesebbüs ne denli yatırımcı ve dinamık olursa olsun Doğuya git- mez ya da sınırlı ölçüde gider. Bundan ötürü suçlanamaz da. Gitmesi kendi mantığına aykırı davranması demek olurdu. Türkıye'de yıllardır "sol bağnazlık" egemen oldu. Belirli kli- şelerin, reçetelerin. şablonların dışına çıktınız mı, karşıdevrim- ci, uzlaşmacı, revizyonist ya da sermayenin uşağı gibi yakıştır- malar, suçlamalar sizi beklerdı. Sorunları ancak "kutsal sosyalizm" çözebılirdi Örnekleri de gözler önünde duruyordu. Sosyalist ülkelerde her şey tıkırında gidiyor, tüm sorunlar çözü- lüyor. kapıtalizmın kaçınılmaz yıkılışı gıderek yaklaşıyordu. Yıllar bu laflarla, devrım-karşıdevrim tartışması ile geçti. So- nunda Doğu Avrupa sosyalızmınm ne olup olmadığı ortaya çık- tı. Gûnümüzde ise sol bağnazlığın yerini sağ bağnazlığın alma eğilimi gözleniyor.' Kutsal sosyalizm" yerini "kutsal pıyasaya", "kutsal liberalizme" terk etmektedir. Bir zamanlar bazı çevre- lerde özel gırışimin adını anmanın 'gericilik" kabul edildigi gibi şimdi de devlet ve sol sözcükleri çağdışı deyimler, umacılar gibi görûlüyor. Bir zamanlar her derde deva merkezi plandı, şimdi ise her hastalığın ılacı olarak piyasa sunuluyor. "Kutsal sosyalizm". Doğu Avrupa ve Sovyetler Biıiiği'nin so- runlarını çözemedi. "Kutsal piyasa" ve "kutsal HberaHzm" de Türkiye'nin sorunlarını çözemez. Toplumlar, sağ ya da sol dogmalarla değil, kendi özelliklerine en uygun modeli bularak kalkınabılirler. Gûnümüzde asıl çağdışı olan kavramlar dogmatizm ve bağ- nazhktır. Solda ya da sağda. 1 YUNANİSTAN Seçimleriçin son düzlüğe girildi önümüzdeki pazar günü yapılacak genei seçimler için partiler. kampanyalarını hıziandırdılar. Miçotakis ile Papandreu arasındaki çekişme sürerken, Batı Trakya'nın seçimlerde anahtar rol oynayacağı belirtiliyor. STELYO BERBERAKİS ATtNA — Yunanistan'daki ge- nei seçimler önümüzdeki pazar günü yapılacak. Son bir yıl için- de yapılan iki genel seçımde hiç- bir partinin tek başına iktidara ge- lecek kadar oy saglayamaması, ül- kenin ekonomik dunırnu kadar si- yasi geiişmelerini de çıkmaza sok- muş bulunuyor. Siyasi partiler bu nedenle önümüzdeki secımierden "nnthıka bir sonuç alınması için" mucadele veriyor. Sağ eğilimli Yeni Demokrasi Partisi (YDP) geçen iki seçimde olduğu gibi bu seçimlerde de 'İk- b'dara en > < akın" parti durumun- da. Geçen haziran ve kasun seçim- lerinde birinci parti durumuna ge- çen YDP, parlamento içinde ço- ğunluğu sağlayamamıştı. YDP, 300 sandalydik parlamentoda 148 milletvekili çıkarabilmişti. Bugflne kadar yapılan nabız yoklamalanna göre YDP, bu kez de tek başına iktidara gelebilecek kadar milletvekili sayısını çıkara- mayacak. YDP lideri Konstantin Mieotakls'm son bir yıl içinde eze- U rakibi PASOK lideri Andreas Papandreu'ya karşı verdiği nıüca- delenin bu kez de sonuçsuz kal- ması bekleniyor. Oysa Miçotakis, önümüzdeki pazar günu yapıla- cak olan seçimleri partisinin bü- yük bir çoğuniukla kazanacağına ve kendisinin başbakanhk koltu- ğuna oturacağuıa inanıyor. Vermiş olduğu bu amansız mucadele çer- çevesinde her bir konuyu seçim malzemesi haline getiren Miçota- kis, Yunanistan'da genel olarak "en cok gaf yapan polirilcaa" ola- rak da tanınıyor. Sosyalist PASOK ise bu seçimlere geçen iki seçime oranla "daha iddialı" katıhyor. Ülkedeki skandal olaylanrun " a - ımn asımına" uğraması, Andre- as Papandreu'nun yeni eşi Dimit- riani ile "skandaisız" ve "normal*' bir yaşam sürdürmesi ve en önem- lisi Papandreu'nun genel olarak PASOK'un tamşılmaz lideri'* pozisyonunu koruması PASOK'- un oy potansiyelini arttırabilece- ğine işaret ediyor. Papandreu, kuşkusuz Yunan kamuoyunun nabzını en iyi yoklayabilen siyasi bir lider... Bu nedenle secimlerden sonra PASOK'un "tek basına iktidara" gelme ümidinı yitirme- diği gözleniyor. Başkent Atina da- hil, Yunanistan'ın çeşitli kenüeriıı- de yaptığı seçim konuşmalannda yüz binleri toplayabilen Papand- reu, başbakanlığa yeniden gelebi- leceğini de söylemekten kaçınmı- yor. PASOK'un ise 9 aylık bir ara- dan sonra bu seçimlerde birinci parti durumuna geçeceği mesajı- nı iletmeye çahşıyor. Ancak Pa- pandreu, PASOK'un tek başına iktidara gelme olasılığını fazlaca "abartmamak" amacıyla secim- lerden sonra "ilerici, demoknt, çagdaş ve sabit" bir hükümetin kunılacağını vurgulamakla komü- nistlere "göz lurpıyor." Komünist partilerden oluşan sol ittifak SI- NASPISMOS Partisi ise bu se- çimlerde yine "kilit" parti olacak. Son seçimlerde yüzde 2 orarunda oy yitiren bu parti, secimlerden sonra PASOK ile işbirliği yapma eğilimini gösteriyor. Öte yandan Batı Trakya bölge- si, bu seçimlerde de önemli bir rol oynayacak. Dr. Sadık Ahmet'in, serbest bırakılması ve bağunsıa Güven listesinin bu seçimlere daj katılmaya hak kazanması, bu böiJ gede en za>if olasılıkla bile Ah- met'in milletvekili olacağuıı go»- teriyor. PASOK'un da YDP*nin de gereksinim duyduklan sandalye- lerden biri böylelikle bir kez da- ha "taroşma konusu" olacak. öy- le bir "tartışma" ki Yunanistan- dakı genel seçimlerin yinelenme- sini yeniden gttndeme getirebile- cek...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle