02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 MART 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Slovenya'da degişiklik • LJUBLJANA (AA) — Yugoslavya'nın en liberal cumhuriyetlerinden Slovenya'nın adındaki "sosyalist" sıfatının çıkarıldığı bildirildi. Yugoslav resmi haber ajansı Tanjug'un haberine göre Slovenya Parlamentosu bugün, cumhuriyetin "Slovenya Sosyalist Cumhuriyeti" olan resmi adının bundan böyle "Slovenya Cumhuriyeti" olarak degiştirilmesini kararlaştırdı. Parlamento bugün resmen onaylanacak yeni kararlara göre Slovenya'da çok partili sisteme geçilecek ve Komünist Partisi'nin tek parti tekeli de kalkacak. ABD'nin Iibya endişesi • VVASHINGTON (AA) — ABD yönetiminin, Libya'nın Rabta fabrikasında kimyasa! silah üreülmesinden çok büyük endişe duyduğu belirtildi. Beyaz Saray sözcüsü Marlin Fitzwater dün yaptığı açıklamada, Libya'da kimyasal silah üretimini durdurmak için çok büyük çaba sarf etmek gerektiğini söyledi. Fitzwater, ABD yönetiminin, bu amaçla yapmayı düşündüğü uygulamalar üzerinde durmayı reddetti. Ancak sözcü konuşmasında, bölgeye askeri bir müdahale ihtimalini de gözardı etmek istemedi. Tayland'daki mültecüer • BANGKOK (AA) — Tayland hükümeti, Kampuçyaü mültccilerin barındığı sınır kamplarının kapatılacağını açıkladı. Hükümet sözcüsü Likhit Honglaradom tarafından yapılan açıklamada, Vietnam yanhsı Kampuçya hükümetine karşı 11 yıldır iç savaş sürdüren Batı ve Çin destekli gerillaların kontrolündeki kamplarda barınan yaklaşık 300 bin kişinin çeşitli yerleşim birimlerıne dağıtılacağı veya ülkelerıne gönderileceği belirtildi. Cuellar'dan gündem önerisi • BtRLEŞMtŞ MtLLETLER (AA) — Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, lran ve Irak'ın BM temsilcilerine, dışişleri bakanları düzeyinde yapılacak barış görüşmeieri için gündem onerdi. Irak'ın BM temsilcısi AbdUl El Anbari, Genel Sekreterin hem kendisiyle hem de Iran'ın BM temsilcısi Kemal Harazi ile ayrı ayn görüştüğünü söyledi. Çin'de insan haklan • CENEVRE(AA)— BM İnsan Haklan Komisyonu, Çin'deki insan haklannın ihlali sorununu gündeminden çıkardı. 18 Batılı ülke ortaklasa verdikleri bir önergede, Çin'de insan haklarının ihlal edildiğini bildirerek, konunun BM tnsan Hakian Komisyonu'nda ele alınmasını istemişlerdi. Önceki akşam ise Pakistan ve Somali'nin verdikleri bir önergeyi kabul eden komisyon, Çin'de insan haklarını gündemine almaktan vazgeçti. Askerlere soruşturma • WASHINGTON (AA) — ABD Savunma Bakanhğı, Panama'daki bazı Amerikan askerlerinin uyuşturucu kacakçılığına kanştıklan yolundaki iddialarla ilgili soruşturma açtı. Amerikan CBS Televizyonu, kimliğinin açıklanmasını istemeyen askeri yetkililere dayanarak verdiği haberde, bazı Amerikan askerlerinin askeri uçaklarla ABD'ye kokain götürdüklerini duyurmuş ve kaçakçılığa karıştıklarından şuphe edilen 2 Amerikah ile 7 Panamalının tutuklandığını bildirmişti. Rum lideri Vasiliu, Washington'dayoğun bir kampanyayürütüyor ABD'de Kıbrıs kulisiAmerikan Kongresi'nin önümüzdeki günlerde Kıbrıs konusunda Türkiye'yi sıkıştırmaya yönelik yeni çıkışlara sahne olması bekleniyor. UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON — Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cnellar gözetimindeki Kıbrıs gö- rilşmelerinin kesümesinden sonra Kıbns konusunun ağırlık nokta- sı ABD başkentine kaymaya bas- ladı. Amerikan Kongresi'nin önü- müzdeki günlerde Kıbns konu- sunda Türkiye'yi sıkıştırmaya dö- nük yeni çıkışlara sahne olması bekleniyor. Kıbns Rum lideri Yorgo Vasi- liu iki gttnden beri Washington'- da bu yönde bir kampanya yürü- tuyor. önceki gün gerek ABD Başkanının Ulusal Güvenlik Da- nışmanı Brent Scowcrofl, gerek- se de Kongre'nin etkili üyeleri ile yaptığı görüşmelerde "Biz uzlas- maya hazmz, ama Târk tarafı de- ğü. Tnridye'yi sluştırmamz tazun ki Türkiye de Denktaş'ı akıştırsın" temasını işledi. Görüş- melerden sonra Vasiliu'nun da- nışmanlarınca Rum basınınâ ve- rilen brifıngde, "Amerikan yöne- timinin, Denklaş'ın uztasmazuğı- na ikaa olmak için arük yeni ka- nıt aramayacağıaı ifade ettigi" vurgulandı. Vasiliu, önceki sabah CNN TV istasyonunun bir haber programında da şöyle konuştu: "Eg«r Türkiye Kıbns'ta ger- çekten çözüme ihtiyaç buluadu- guna karar verir, Kıbns'tan asker çeker ve Kıbns'ı Türkiye icin stra- tejik bir ada olarak gönneye son verirse o zaman eminjm ki bir çö- züın bnlabiliriz." Vasiliu, bu bakışı çeTçevesinde, Washington'da bulunduğu süre- ce görüştüğü Kongre liderlerini de Türkiye'ye dönük olarak harekete geçmeye çağırdı. Türk dipioma- tik çevrelerinin izlenimine göre, şimdi, Amerikan yönetimi de ha- reketsiz kalırsa, Kongre'deki Rum lobisi var gücuyle ABD'nin Türkiye'ye verdiği yardımı kestir- rneye çalışacak. Rum lobisinin Kongre'den beklentileri yüksek, ama yönetimden değil. Yöneti- min, Ermeni karar tasansının gö- rüşülraesi sırasında aldığı tutu- mun Türkiye'de tepki uyandırdı- ğını, dolayısıyla da böyle bir dö- nerade Washington'un Kıbns ko- nusunda lelkinler yapmasinın INGÎLTERE 'Kelle vergisi' isyanıLONDRA (AA) — îngiltere Başbakanı Margaret Thatcber, 10 yıllık yönetiminin en zor anlannı, uygulamaya koymakta ısrar etti- fi "keile vergfaT'ne karşı artan is- yanlarla yaşamaya başladı. Başbakan Thatcher'ın kendi partisinden bile şikâyetlerin art- ması ve son iki ay içinde üç baka- nın protesto olarak istifalannı ver- melerinin ardından, Ingiltere'nin her yanında son Uç gündür vergi- ye karşı gösteriler düzenleniyor. Nisan ayı başında yürürlüğe ginnesi beklenen ve Ingilizcede poll Ua adı verilen "keffle vergisi", daha önce gayrimenkul esasına göre alınan yerel hizmet vergisinin kişi başı esasına göre alınmasını öngörüyor. Verginin zengin veya yoksul ay- rımı gözetmeden, 18 yaşını dol- durmuş her fertten aynı oranda alınması ve eski vergi türünün çok üzerinde olması sadece muhalefet tarafından değil, iktidardaki Mu- hafazakâr Parti'nin birçok üyesi tarafından da eleştiriliyor. önceki gece birçok kentte "kel- le vergisi"ni belirlemek için top- lanan belediye rneclisleri gösteri- ciler tarafından basıldı, polisle göstericiler arasında çatışmalar çıktı, çok sayıda gösterici ve po- lis yaralanırken 21 kişi polis tara- fından gözaltına alındı. İngiliz basınında yer alan ha- berlere göre gösterilerin en şiddet- Ingillere'de kelle vergisine karşı ayaklanmada birçok gösterici ile polis yaralandı. (Fotoğraf: Reuler) lisi ülkenin guneybatısındaki Bris- tol kentinde oldu. Atlı polisin 600 kişiden>oluşan göstericileri dağıt- mak için cop ve sopa kullandığı Bristol'de bir polis aldığı darbeier sonucu bayıldı, 15 gösterici tu- timindeki belediyelerin "kelle ver- tuklandı. gisi"nin tşçi Partili belediyelerden Başbakan Margaret Thacther daha düşük olduğunu hatırlattı ve dün parlamentoda yaptığı konuş- fşçj Panili belediyelerin harcama- mada, Muhafazakâr Parti yöne- lanna dikkat etmelerini söyledi. Israil hükümeti barışplanı konusunda dün de anlaşamadı Karar pazara kalclBakanlar Kurulu, ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın Ortadoğu Banş Plam'na verilecek yanıtla ilgili kararın alınmasını pazar gününe erteledi. Işçi Partisi'nin hükümette kalıp kalmayacağı da pazar günü belli olacak- tşçi Partisi lideri Şimon Peres, FKÖ'nün barış sürecine katılmasım desteklediğini bildirdi. KUDÜS (Ajanslar) — İsrail ka- binesi, ABD Dışişleri Bakanı Ja- mes Baker'ın Ortadoğu Banş Pla- m'na ilişkin verilecek yanıtla ilgili kararın alınmasını pazar gününe erteledi. Hükümet ortağı tşçi Par- tisi'nin lideri Şimon Peres de hü- kümetten aynlıp aynlmayacakla- ruu, pazar günü alınacak karar doğrultusunda belirleyeceklerini söyledi. AP'nin haberine göre, israil Bakanlar Kurulu, dün toplanarak Ortadoğu Banş Plam'na ilişkin verilecek yanıtı görüştü. Hükü- raetteki Likud Cephesi ve Işçi Partisi'nden 10 bakanın pek ço- ğunun toplantı sırasında göruş bildirmedikleri haber veriliyor. Bakanlar Kurulu'nun "SODUÇ- suz" toplantısından sonra bir açıklama yapan tşçi Partili Eko- nomi Bakanı Moshe Shaha), Li- kud Partisi'nin ve Başbakan Izak Şamir"in, önceki gün öne sürdü- ğü görüşlerden geri adım atmaya niyetli olmadıklannı söyledi. Sha- hal, hükümetin devam etmesinin ise giderek zorlaştığını kaydetti. Likud Partisi lideri ve Başba- kan tzak Samir, önceki gün, Or- tadoğu Banş Planı çerçevesinde- ki görüşmelere katılacak Filistin heyetinin seçiminde, Doğu Ku- düs'te bulunan Fılistinliİerin he- saba katılmamasım istemişti. Şa- mir aynca Filistin Kurtuluş örgu- tü'nün de görüşme sürecinde yer almaması gerektiğine deginmişti. Hükümet ortağj tşçi Partisi ise Şamir'in söz konusu önerilerine karşı çıkıyor. tşçi Partisi lideri Şi- mon Peres, Doğu Kudüs'teki Fi- ltstinlilerin yapılacak seçimlere katılması Fıkrini destekliyor. Pe- res, Başbakan Şamir'e, de Baker plaruna verilecek yanıtı acıklama- sı için düne kadar süre vermişti. tşçi Partisi lideri ve Başbakan Yardıması, Şimon Peres, dün yaptığı bir açıklamada da Filistin Kurtuluş örgütü'nun, barış süre- cinin dışında tutulmasıfikrinede karşı olduğunu söyledi. Peres'in bu açıklamasının, FKÖ'nün banş sürecindeki rolune ilişkin bir İs- rail liderinin yaptığı "en Ueri giden" açıklama oJduğu belirtih- yor. Bakanlar Kurulu'nun Baker'ın banş planına ilişkin olarak alacağı karan pazar günune enelemesinin ardından, tşçi Partisi'nden yapı- lan açıklamada, pazar günu alı- nacak karar doğrultusunda hükü- mette kalıp kalmayacaklan konu- sunun da açıküğa kavuşacağı be- PERES — tşçi lider rest çekti ŞAMİR — Başbakan direniyor lirtildi. tşçi Partisi açıklamasında, Likud'un "olumsBz" tavnnı sür- dürmesi durumunda, parti mer- kez komitesinde, hükümette ka- Unıp kaunmayacağuun oylanacağı bildirildi. öte yandan AA'mn haberine göre ABD Dışişleri Bakanı James Baker, tsrail hükümetinin, Orta- doğu barış süreci konusunda ts- rail ile Filistin arasında görüşme yapılması önerisine olumlu yanıt verme çabalannda iyi niyetli oldu- ğunu söyledi. Baker, gazetecilerin sorulannı yanıtlarken en kısa zamanda bir yanıt alacaklannı ümit ettiğini be- lirterek şöyle konuştu: "tsrail hükümeti, kendi içinde- ki bazı sonınlan çözmeye uğraşı- yor. Oalann, bu sonına çözam bulmak için iyi niyetle ve ciddi olarak çalıştaklanna inanıyorum ve olumlu bir yanıt alacağımızı ümit ediyorum." tsrail'den alacaklan olumlu bir yanıtla taraflar arasında bir diya- İoğa gidebileceklerini belirten Ba- ker, "İsrail ile Filistin arasmda bir görüşme olmadan bartşa doğru asla ilerieyemeyiz" dedi. Öte yandan Kudüs Belediye Meclisi bir toplantı yararak ABD Başkanı George Bush'un Doğu Kudüs'te Yahudiler için yerleşim merkezleri kurtılmasını istemedi- ği yolundaki açıklamalarını kınadı. Doğu Kudüs'te, 1967 yılındaki altı gün savaşından sonra oluştu- rulan Neve Yaakov Mahallesi'nde toplanan meclis, kentin lsrail'in birleşik ve sürekli başkenti oldu- ğuna dikkat çekti. ATİNA Balkaıı işbirliği için 6 ön zirve' Ekim ayında Tiran'da gerçekleşecek olan Balkan dışişleri bakanları zirvesinin müsteşar düzeyindeki hazırlık toplantısı dün Atina'da başladı. STELYO BERBERAKİS ATtNA — Balkan ülkeleri dı- şişleri bakanlarımn ekim ayı içinde Arnavutluk başkenti Ti- ran'da yapacaklan toplantıya hazırlık cerçevesinde dışişleri müsteşarlan düzeyindeki toplan- tı dün Atina'da başladı. Balkan ülkeleri dışişleri ba- kanlan ilk kez bundan iki yıl ön- ce Belgrad'da bir araya gelmiş ve bu görüşmeieri "tarihi" olarak nitelenmişti. Arnavutluk dışın- da yapılan bu ilk toplantıyı bu- güne kadar alt duzeyde 18 görüş- me izlemış ve dışişleri bakanla- nmn yapacağı ikinci toplantının, bu kez Arnavutluk'un da katıl- ması üzerine Tiran'da yapılma- sına karar verilmiş bulunuyor. Atina'da dün başlayan ve önümüzdeki cuma gününe ka- dar sürecek olan müstesarlar dü- zeyindeki toplantıda ise dışişle- ri bakanlarımn Tiran'da yapa- caklan göriişmelerin "gıindcmr hazırlanacak. Atina toplantısın- da, Balkan ülkeleri arasında bu- güne kadar sağlanan işbirliğinin "bilançosu" çıkaniacak ve bun- dan sonra atılması gereken adımlar üzerinde görüş alışveri- şinde bulunulacak. Atina top- lantısında Türkiye'yi, Dışişleri Bakanhğı Siyasi tşler Dairesi Başkanı Büyükelçi Hüseyin Sü- men başkanlığındaki heyet tem- sil ediyor. Yunanistan Dışişleri Bakanhğı Müsteşan Panayottis Ikonomu başkanlığındaki Atina toplantısı dün Atina Grand Britagne ote- linde başladı. tlk önce Yunanis- tan Dışişleri Bakanı Yeorgios Pa- pulias'ı ziyaret eden Romanya, Yugoslavya, Arnavutluk, Bulga- ristan ve Türkiye heyetleri daha sonra ilk gün çalışmalanna başladı. Balkan ülkeleri dışişleri ba- kanları, Balkan ülkeleri arasın- da her bir alanda işbirliği olana- ğı arıyor. Bu konular ise ulaştır- ma, çevre koruma, ticaret, eko- nomi, işbirliği, turizm, kültür - sanat, sanayi, teknoloji, sağlık, enerji, basın ve teröre karşı mü- cadele gibi alanlarda işbirliği ya- pılmasını öngörüyor. Balkan ülkeleri arasında kar- şılıklı olarak güven arttırıcı ön- lemler alınması konusunda da "işbirliği" kurulmasını arzu eden Balkan ülkeleri, ancak bu konuda çeşitli "siyasi" anlaş- mazlıklar bulunduğu için henüz somut bir karara varamadılar. Geri kalan alanlarda ise işbir- liği kurulrnası için olanaklann bulunduğu ancak gerekli orta- mın hazırlanması amacıyla alt düzeydeki heyetlerin çalışmala- rını sürdürmelerine karar ve- rilmişti. güçlüğünü tesüm ediyorlar. Oysa ABD Kongresi açıandan böyle bir durum söz konusu değil. Ama Kongre'nin Kıbrıs konusunda çı- karacağı karar tasarılarının Tür- kiye'nin ulusal pobtikalarını etki- lemesi de söz konusu değil. An- cak yine de Rum lobisinin bu ka- naldan faaliyetini arttırması bek- leniyor. Zaten bir süreden beri Türkiye'ye verilecek yardımın 100 milyon dolanmn Kıbns'ta olum- lu bir gelişmeye bağlanması yö- nünde bazı karar tasanlanndan söz ediliyordu. Amerikan yönetimi açısından ise durum şöyle: önümüzdeki günlerin getirecekleri tam olarak kestirilemiyor, ama Kıbns'ta se- çimlerin yaklaşmış olması, Was- hington'u en azından bir süre için "bekk gör" politikası izlemeye zorluyor. Tabii bu "bekk gör" politikası içinde, KKTC'nin se- çimlerden yeni bir liderle çıkma- sı gibi "umulsuz bir bekleati" de yok değil. öte yandan Neboa Ledsky'nin, Kıbns özd koordina- törü olarak görevi devam edece- ği için seçime kadar olan sürede boş durmak istemeyeceği doğal. Bu bakımdan Washington bir sü- re sonra Ankara'ya, "Kıbns Tiirk tarafı iyi niyetini gösleren bir açıklama daha yapan, ocağı sıcak tutahm" teküflenyle yaklaşabilir. Böyle bir yaklaşım halinde Ame- rika'mn Türkiye'den alacağı ya- nıtar içinde bu kez, "Bu i$ yük- sek diizeyde kotanlamıyor. Artık •eknisyen düzeyinde gorüşulsün, ondan sonra Uder düze>ine gei- sin" yanıtı da var. Denktaş, CNN 'de konuştu: Vasiliu çözüm istemiyor WASHINGTON (AA) — KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş dün CNN'de Rum lideri Yorgo Vasiliu'yu yanıtladı ve "Masadan kaçan Vasiliu'durçüa- kü çöziime ihtiyacı yok" dedi. Vasiliu önceki gun 10 dakika Washuıgton'daCNN'ninsorulan- myamtlamış ve Denktaş'ın rutumu yüzünden New York görüşmeleri- nin kesildiğini iddia etmişti. Bu mulakat uzerine "cevap hakkı" doğduğunu betirten KKTC Washington temsilciliğinin girışi- mi sonucu CNN dün de aynı süre- yiDenktaş'averdi. Lefkoşa'dan telefonla canlı programa katılan Denktaş, Vasili- u'nun kendisini suçlayan sözleri hatırlatılınca''Bu sözlereçok şaşır- dım. New York'ta Vasiliu ya 27 savfahk öneriler sundum. Bunlan degeriendirmesini ve karşı önerik- rini vermesini, böylece goniş ayn- lıklannın orta> a çıkacagını şöyle- dim. Bunlan sö\leyen ben, gonış- melerin surmesini nasıl istememiş olurum? Görüşmeye başlamakiçin yolbudur" dedi. BM'de görüşme Bu arada Birleşmiş Milletler Gü- venlik Konseyi'nin de bugün TSt 17.30'da yapacağı danışma niteli- ğindeki toplantısında Kıbns soru- nu de alınacak. BM sözcüsü, Genel Sekreterin konseye bir "sozlü rapor" sunaca- ğını ve bu amaçla bu sabah danış- manlan ile bu konu üzerinde çalış- dığını söyledi. New York görüşmelerinde Kıb- ns Türk tarafından taviz kopara- mayan Rum yönetimi lideri Yorço Vasiliu ise VVashington'dan sonra Londra'da da Türk tarafına "baskı" yaptırmagirişimlerini sür- dürüyor. Rum radyosu, Vasiliu'nun, Washington'da ABD hükümeti ve Kongre üyeleri ile yaptığı görüşme- ieri tamamladıktan sonra, dun Londra'ya giderek İngütere Başba- kam Margaret Thatcber ile birara- yageldiğini bildirdi. IRAN Rafsanoaııi: Rehineler sorununda çözüm yakın LEFKOŞA (AA) — İran Cum- hurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani, Lübnan'daki rehine- ler krizinin çözümünün yakın ol- duğunu söyledi. lran haber ajansı tRNA'ya gö- re Rafsancani, rehineler konusu- nun, ABD'nin elinde Lubnanlılan "teröristier" olarak lekelemek için bir oyuncak şekline dönüşme- si yüzühden, sorunun en kısa za- manda çözümlenmesini istediğini bildirdi. Rafsancani, ABD ve Ingiltere"- nin 1982'den bu yana Lübnan'da kayıp olan üç tranbmn serbest bı- rakılması için yardıma olmaları dummunda, tran'ın da Batılı re- hinelerin salıverilmesi için etkisi- ni kullanacağını tekrarladı. Haşemi Rafsancani, Hizbullah örgutünün dini liderlerinden Şeyh Muhammed Hüseyin Fadlallah'- ın son açıklamalannın, rehineler sorununun çozümleneceği fi ni arttırdığını da kaydetti. POLmKADA SORUNLAR ERGUN BALa Gorbaçov NereyeGidiyor?.. Sovyet Parlamentosu1 nun önceki gün üretim araçları üzerin- de "kışisel mülkiyeti" ve özel kişilerin işçi çalıştırma haklarını kabul etmesi ile Sovyetler Birliği resmen karma ekonomiye geç- miş otou. Bundan böyle piyasa, Sovyet ekonomisinin önemli un- surlarından biri olacaktır. Mıhail Gorbaçov, Sovyetler Birliği'nı kapıtalizme mi götürmek istiyor? Başka çıkar yolun olmadığına mı karar verdi? Uretım araçları üzerinde Sovyetler'in deyimi ile "kişisel mûlkiyetın" ne kadar sınırlı olursa olsun, kapitalist ilişkileri tçer- diği yadsınamaz. Aslında bu, sosyalist ülkeler arasında yeni bir uygulama da değil. Yugoslavya'da yıllardır özel kışılere, 30-40 işçi çalıştırmalarına izin veriliyor. Polonya ile Macaristan'da da geçen yıla kadar, özel teşeb- büs belirlı bir sayıda (sanırız 30 ya da 40) işçi çalıştırabiliyordu. Geçen yıl bu tavan kaldınldı. Şimdi özel girişimci, ekonomik gücü yettıği oranda ışçi çalıştırabiliyor. Çin'de ise Deng Şiao Ping'in reformlarının kapsamlı biçimde uygulanmasmdan sonra milyo- nerler, hatta mılyarderler yetişti. Aslında Gorbaçov'a "kapitalizmi kurmak istiyor" ya da "sos- yalizmi tedavi etmeye çalışıyor" gibi ideolojik yaklaşımlarda bu- lunmak yanılgıya yol açabitir. Gorbaçov ne yapmak istiyor? Bunu iktidara geldiği günden bu yana açık açık söyledi: Sov- yetler Birliğı'ni modernleştirmeyi amaçlıyor. Gorbaçov'un en büyük saplantısı Sovyet toplumunu modern- leştırmektir. Bu açıdan Rustarihinde en fazla benzediği liderin Büyük Petro okjugu yolundaki görüşe biz katılıyoruz. Büyük Pet- ro, Rus toplumunun modernleşmesinın önünde en büyük en- gei olarak gördüğü kılısenin otoritesıni kırmıştı. Gorbaçov, oto- ritesı kilise gibi mutlak olan Komünist Partisi'nin öncü rolünü kaldırdı. Büyük Petro, aynı zamanda büyük bir diktatördü. Gor- baçov'un diktatör olduğunu ıleri sürmek kuşkusuz ınsafsızlık olur Ama Sovyet lideri, Lenin dahıl. hiçbir Sovyet liderinin sa- hıp olmadığı gemş yetkilerle donatmıştır kendisini. Lenın sade- ce başbakandı. Stalin ise Parti Genel Sekreteri ıdi. Gorbaçov, hem Devlet Başkanı hem Parti Genel Sekreteri hem Meclis Baş- kanı hem de Savunma Konseyi Başkam'dır. Parlamento tara- fından geçen hafta onaylanan başkanlık sisteminde, yetkıleri büsbütün genışleyecektir. Hükümeti atama, görevden alma, ül- keyi kanun gücünde kararnamelerle yönetme. seferberlik ve sa- vaş ılan etme gibi son derece genış yetkilere sahıp olacaktır. Gorbaçov, Komünist Parti'ye karşı, profesyonel parlamento- yu kurdu. Şimdi ise profesyonel parlamentoya karşı başkanlık sistemıni kurmuştur. Neden? Komünist Parti, ülkenin modemleşmesı önünde en- geldi. Parti'nin sıyasal ve ekonomik yaşamın her alanını dene- tim altında tutması ekonomiyi hantallaştırıp durgunluğa sürük- lemiş, kitlelerin dinamizmini baltalamıştı. Ancak Komünist Par- ti'ye Karşı denge unsuru olarak kurduğu profesyonel parlamento da Goroaçov'u bir süre sonra tedirgin etmeye başladı. Parla- mentoda Kararlar çok uzun sürede alınıyor, hızlı karar verilme- sı gereken durumlarda gecikme oluyordu. Geçen hafta parla- mentodakı ^üksek Sovyet) tartışmaları sırasında bu gorüş açık biçimde dile getırildı. Aynca Gorbaçov Polıtbüro'da da ıstedıği kararları çabucak geçıremiyor, muhafazakâr üyelerin engelle- mesi ıie karşılaşıyordu. Ve sonunda Komünist Parti'yi "sollamak" için kurulan par- lamentoyu "sollamak" amacıyla başkanlık sistemı kuruldu. Gor- baçov artık, parti, parlamento ve Polıtbüro'ya takılmadan, on- ların yanıarınoan gecerek hedefine doğru yol alabilecektir. Gorbaçov'un iktidara gelmesinden bu yana izlediği politika çok ıigınç dır geiışme gösterdi. Sovyet lideri işe, Brejnev'i eleş- tirmekle başladı, daha sonra Stalin'e yöneldi. Bu eleştirileri ya- parkan oe kendine temel dayanak olarak Lenin'i aldı. Lenin'- oer, sonra geten tüm liderlerin Leninizm'den saptığını söylüyor- uu. Hina astı nedefi, modernleşmekti ve modernleşmek belirli otçüoe ekonomİK, siyasa) çoğulculuğu gerektıriyordu. Bunlar ise, Leninıst parti modelı ile uyuşmazdı. Sovyet lideri, izlediği politi- kanın manuksal sonucu olarak Leninizm'den ayrıldı. Goroaçov, ekonomiyi canlandırma amaa ile yola çıktı. Bir süre sonra da çoğuicu ekonomik altyapı ile tekelci siyasal yapının bağdaşamayacağını gördü. Bu da Leninizm'in sonu oldu. Yüksek Sovyet'in önceki gün aldığı kararla ise Marksizm'in temel görüşlennden biri olan üretim araçlarının toplumsal mül- kiyeti 'Ikesinöen de ayrıhnmış oldu. Gorbaçov, etnik huzursuzluğun tırmandığı, ekonomik buna- lımın ağırlığını sürdürdüğü ortamda ülkeyi bir kaosa sürüklen- mekten kurtarmak için güçlü başkanlık sistemıne gerek oldu- ğunu söyluyor. Kendi açısından haklı olabilir. Ancak güçlü başkanlık başka bir işlevı de görebilir. Sovyetler'de eninde sonunda fiyat refor- munun yapılması kaçınılmazdır. Sübvansiyonlann çekilmesınin fıyatlann en az %60 oranında artmasına yol açacağı tahmin edi- liyor. Aynca piyasa ekonomisı ve bazı şırketlerin batması bir- çok ışçınin işsiz kalmasına yol açacaktır. Yani Sovyet halkımn alışık olmadığı enflasyon ve işsizlik sahnede boy gösterecektir. Bu olgu da sosyal çalkantılara, karışıklıklara yol açabilir. Güçlü başkanlık sistemi, bu tür çalkantıları denetım altında tutmak, piyasaya geçişin sancıları sırasında kontrolü elden ka- çırmamak amacına da hizmet edebilir. It's CeBIT Time 21-28 MART 1990 HANNOVER 40 Ülkeden 3500 kuruluşun katılacağı Büro Enformasyon-Telekominikasyon Dünya Fuarı. Bankaaiık-Finans Ststemleri ile ilgili özel erkinlikler. Fazla bilgi, seyahat, konaklama, giriş kartı icin: NAKLIYAT VE S E YAHAT A.Ş. Meciısı Mebusan Cad 81/4 Oyak Iş Hanı - 80040 - Salıpazarı-IST. Tel 151 83 00 - 151 43 12 Fax 145 46 19 Derneğimiz üyesi. 1966 Montreal Karikatür Yanşması Buyük Ödülu sahibi, karikatürcü ERDOĞAN ÖZER'İ yitirdik. Ailesine ve karikalür dunyasma başsağlığı dileriz. KARtKATÜRCÜLER DERNECİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle