02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 8 MART 1990 AFGANISTAN KabiFde çatışmalar sürüyorDarbe lideri Şahnavaz Tanay'm Pakistan'a kaçtığı ve mücahitlere katıldığı öne sürülüyor. Necibullah darbe girişiminin bastırıldığını söylerken darbecilerin eline geçen hava üssü Bagram için çatışmaların sürdüğü bildiriliyor. Dış Haberkr Servisi — Afganistan'da Devlec Başkanı Necibıülab'a karşı darbe gi- rişimi bastırıldı, açıklamasına rağmen ça- tışmalann sürdüğü bildiriliyor. Pakistan yetkilileri darbe girişiminin lideri Şahnavaz Tanay'ın mücahitlere katıldıguu bildirdiler. Ülkenin en büyük hava üssü Bagram da darbe yanlısı askerlerin eline geçti. AP'nin haberine göre Pakistan Dısişleri Bakanı Tamveer Ahmet darbeci eski savun- ma bakanınııı dün kansı, iki kızı ve oğluy- la birlikte bir askeri helikopterle Pakistan'ın Peşaver kentine uçtuğunu, burada gerilla liderleriyle bir dizi görüşmeler yapan Ta- nay'ın daha sonra bir grup mücahitle bir- likte yönetime karşı savaşmak üzere yeniden Afganistan'a döndüğünü bildirdi. Afganistan yetkilileri ise, Tanay'm değer- li devlet dokümanlanyla birlikte Pakistan'a kaçtığını öne sürduler ve yargılanmak üzere iade edilmesini istediler. Çatışmaların durumuna ilişkin ise çeliş- kili bilgiler almıyor. Devlet Başkanı Neci- bullah resmi devlet radyosu Kabil'de yaptığı konuşmada "darbe girişimi hiçbir tereddüte imkân vermeyecek bir sekilde, kesinlikle bastınlmıştır" dedi. Pakistan'daki mücahit gruplar ise çatış- maların başkent Kabil dışında Kandahar ve Haret kentlerine sıçradığım söylediler. Böl- gedeki diplomatik kaynaklar da çatışmalara ilişkin bilgiler aldıklarını belirttiler. Bu arada darbecilerin eline geçen ülke- nin en büyük hava ussü Bagram için çatış- KİMLİK KARTI / AFGANİSTAN Resmi Adı: Afganistan Demokratik Cumhuriyeti Yönetim Biçimi: Geçicı Meclisli Halk Cumhuriyeti. Devlet Başkanı: Devrim Konseyi Başkanı Başkenti: Kabil Nıifusu: 16 milyon Yüzolçumu: 652.225 kilometrekare Etnik Bileşim: Peşiu (%50), Tacik (<Vo25), Ozbek («7o9), Diğer (<Vol6) GSMH: 2.8 milyar dolar (1984) Kişi Basına: 195 dolar. malar da süruyor. Diplomatik kaynaklar, Devlet Başkanı Necibullah'a bağlı uçaklann Bagram üssü- nü bombaladıklarını bildirdiler. Ancak ha- va kuvvetlerinin ne kadannın hâlâ Necibul- lah'ın denetiminde olduğu bilinmediğinden, bu bombardımanın etkisi konusunda bilgi almamadığı kaydedildi. Diplomatik kaynaklar ve mücahitler, ay- nca Tanay'a bağlı pilotların, başkent Ka- bil'i dün bombaladıklarını, bombardıma- na Devlet Başkanı Necibullah'a bağh bir-" liklerin karşılık verdiklerini söylediler. Bu arada Necibullah, darbe girişimi sı- rasında büyük bölümünü sivillerin oluştur- duğu "çok saytda kişinin öidügünü veya >a- ralandıgım" bildirdi. Necibullah, Kabil Radyosu'nda dün ara- lıklarla yaptığı konuşmalarda, darbe giri- şiminin bastınldığını ve kuvvetlerinin dene- timi ellerinde bulundurduklanm söyledi. Devlet Başkanı "bütün iilkede durum nor- •mal" dedi. Necibullah, darbe girişiminin Savunma Bakanı Şahvanaz Tanay, mücahit lideri Gülbeddin Hikmetyar ve Pakistan gizli ser- vislerinin yardımıyla düzenlendiğinı ve asa- yişin sağlanmakta olduğunu savundu. öte yandan mücahit gruplanndan Hizb-i lslami'nin lideri Gülbeddin Hikmetyar, Sovyetler Birliği'nin Afganistan hava kuv- vetlerine yardun ettiğini ileri sürdü. Hikmetyar, Peşaver'de düzenlediği basın toplantısında, Tacikistan'dan altı Sovyet sa- vaş uçağının ülkeye sevk edildiği ve Bag- ram'ı bombaladığını iddia etti. Birleşmiş Milletler Bu arada Birleşmiş Milletler lnsan Hak- ları Komisyonu, hâlâ çatışmaların sürdü- ğü Afganistan'la ilgilı olarak bir durum de- ğerlendirmesi yaptı. Değerlendirmede, si- villere karşı katı davramldığı ve tutuklula- ra da kötü muamele ve işkence yapüdığı be- lirtildi. 17 Batılı ülkenin sunduğu ve çoğunluk ta- rafından kabul edilen karar tasansında, Af- ganistan'da ele geçirilen asker ve sivillere acımasız davramldığı belirtildi ve Kabil yet- kililerinin, sivilleri ve savaş esirlerini koru- mak, kayıp kişileri aramak ve tutukluluk sürelerinin kısaltılması gibi yükümlülükle- ri bulunduğu hatırlatıldı. LITVANYA Gorbaçov: Ayrılmak isteyen parayı verir SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un, Litvanya'nın bağımsızhk ilan etmesi durumunda 21 milyar ruble (33.5 milyar ABD Doları) tazminat istediği haber verildi. Dış Haberier Servisi — Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un, Lit- vanya'nm bağımsızhk ilan etmesi halinde Moskova'ya 21 milyar ruble (33.5 milyar ABD Doları) tazminat ödemek zorunda ka- lacağını söylediği haber verildi. AA'nm Moskova kaynaklı haberine gö- re, Gorbaçov, söz konusu tazminat isteği- ni, geçen pazartesi günü Litvanya Devlet Başkanı Algirdas Brazauskas'la yaptığı go- rüşme sırasında ortaya koydu. Ajans, Gor- baçov ile Brazauskas arasındaki görüşme- de özellikle Litvanya'nın SSCB'den aynlma konusunun göruşüldüğunü duyurdu. Moskova Radyosu interfaks servisi, Bra- zauskas'ın görüşmesiyle ilgili olarak .Litvan- ya Komünist Partisi yönetimine bilgi ver- diğini duyurdu. AA, bu göruşme sırasında SSCB lideri Gorbaçov'un, Brazauskas'a, Litvanya'nın bağımsızhk ilan etmesi halin- de Moskova'ya 21 milyar ruble tazminat ödemek zorunda kalacağını söylediğini ha- ber verdi. Bu rakamın 17 milyar rublesinin, SSCB'nin Litvanya'ya yapmış olduğu yatı- rımlann karşılığı olarak istendiğini kayde- den ajans, kalan 4 milyar rublenin de Lit- vanya'nın gerisinde kaldığı plan hedefleri- nin tazminatı olarak hesaplandığını kaydetti. Bu arada Sovyetler Birliği'nde ocak ayın- da başgösteren çatışmalar üzerine olağanüs- tü durum ilanına yol açan Kafkasya'daki gerginliğin giderilmesi için, Azerbaycan ile Ermenistan hükümetleri arasındaki diyalo- ğun başladığı açıklandı. Resmi haber ajansı TASS, Azerbaycan tçişleri Bakanı Aydın Memedov ile Erme- nistan tçişleri Bakanı Usıka Anılunyan'ın, dün Azerbaycan'ın Gence kentinde, Sov- yetler Birliği lçişleri Bakanlığı Kuvvetleri Başkomutanı Korgeneral Ynri Satalin'in gözetüninde bir araya geldiklerini duyurdu. BİRLEŞİKALMANYA Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, 6 martta Demokratik Almanya'da Dogu Alman Hırislivan Demokret Partisi'nin düzeniedigi seçim mitinginde görüliiyor. îki Almanya'nm arası bozukD. Almanya Başbakanı Modrow, Şansölye Kohl'ü sert biçimde eleştirdi. Polonya, Kohl'ün önceki gün sınır konusundaki açıklamasını olumlu karşıladı. Ancak Varşova, iki Almanya'nın birleşmesi görüşmelerine doğrudan katılmada ısrar ediyor. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BONN — Polonya hükümeti, F. Alman- ya Başbakanı Helmut Kohl'ün geri adım atarak Polonya'nın sınırlannı tanıyacağı yo- lundaki açıklamasına "ihtiyatlı biçimde" olumlu tepki gösterdi. Varşova, Kohl'ün açıklamasından memnun olduğunu, ancak "yetersiz" bulduğunu belirtti. Polonya, iki Almanya'nın birleşmesine ilişkin görüşme- lere de doğrudan katılmak istiyor. Varşova hükümeti bu koşuluna, Başbakan Kohl'ün önceki günkü açıklamasında karşılık veril- mediğine dikkati çekti. Bu arada Doğu Berlin ve Bonn arasındaki soğukluk devam ediyor. Demokratik Al- manya Başbakanı Hans Modrow, Polonya smırı konusunda Bonn'un tavrına karşı ol- duğunu açıkladı. Moskova'ya yaptığı iki günlük ziyaretten dönen Modrow, dün Do- ğu Berlin'nde Meclise bilgi verdi. Modrow- un açıklamasına göre Sovyetler Birliği Dev- let Başkaru Mihail Gorbaçov da "D. Alman- ya'nın haklarıru Batı'ya karşı daha etkin sa- vunması gerektiğini" duşunuyor. Gorbaçov, "NATO içinde tek Almanya" formulüne karşı olduğunu da yineledi. Modrow, Polonya sınırı konusunda da Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'le uyuşmadığını bildirdi. Polonya hukümetiyle sınırın guvence altına alınması için göruş- melere hemen başlanmasını isteyen Mod- row, bu önerisiyle Bonn'da önceki gün aJı- nan karara karşı çıkmış oldu. Bonn hükü- meti önceki gün, D. Almanya'da 18 martta yapılacak genel secimJerden sonra Polonya sınırına ilişkin bir karar tasarısı imzalama- ya hazır olduğunu bildirmiş; asıl anlaşma- yı ise Almanya'nın bırleşmesinden sonraya ertelemişti. Bonn'a cattı Başbakan Modrow, dun Doğu Berlin'de seçimlerden önce son Meclis konuşmasını yapmış oldu. Bu konuşmada Federal Alman hükümetine sert bir dılle çatan Modrow, "Balılı politikacılann birleşmeden önce Do- ğu Alman halkının cesaretini kırmaya çalış- tıgınt" iddia etti. Bonn'daki politikacılan "sonımsuz davranışlardan kacınmaya" da- vet eden Modrow, Federal Almanya'da ge- çen hafta başında yer alan bazı haberlere atıfta bulundu. F. Aimanya'da yayımlanan haftalık ha- ber dergisi "Der Spiegel", geçen hafta "pa- ra birliği" konusunda gizli bazı bilgileri ka- muoyuna aktarmıştı. Federal Alman Mer- kez Bankası çevrelerinin kaynak gösterildıği haberde, birleşme sırasında Demokratik Al- manya'ya dayatılacak önJemler açıklanıyor- du. D. Alman Markı'nın hangi aşamalarla ve nasıl Batı Markı'na çevrileceğinin açık- landığı yayın üzerine D. Almanya'da panik başgöstermişti. Merkez Bankası ve hükumet sözcüsü bu haberleri yalanlamıştı, ama ay- nı çevrelerin haberi basına kasten sızdırdı- ğı yolundaki kuşkular da giderilememişti. Başbakan Modrovv, D. Alman halkının bu tür yayınlarla ve söylentilerle maksatlı olarak kışkırtıldığı inancında. Modrow'un açıklamasına göre SSCB Devlet Başkaru Mihail Gorbaçov da son gelişmeleri tasvip etmiyor. Buna göre Gorbaçov, D. Alman- ya'daki mal ve para varlığı ile halkın sosyal kazanımlarınm birleşmeden önce güvence- ye alınmasını istiyor. Bonn, Başbakan Modrow ve D. Alman hükümetini "meşru" kabul etmiyor ve cid- diye almıyor. Daha önce defalarca "ancak 18 marttan sonrâ kunılacak meşru hükii- metle masaya oturabilecegini" açıklayan Kohl, meslektaşının bu son demeci üzerine de yorum yapmadı. tTALYANKOMÜNİSTPAKTİSfNİN TARİHİ KONGRESİBAŞLADI 'Evet'çilerle'hayır'cıların çekişmesiItalyan Komünist Partisi'nin dört gün sürecek olan Kongresi'nde Genel Sekreter Occhetto'nun "ideolojiden sıyrılmış" yeni bir parti oluşturma tezine "evet" diyenlerle bu görüşe "hayır' diyenler arasında sert tartışmalar bekleniyor. NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — Bologna'nın Spor Sergi Sarayı Italyan Komünist Partisi'nin son kongresi için baştan aşağı komünistlerin "simgesel" renkleri kırmızıya büründü. ttalyan komü- nizmınin kalesi sayılan Bologna'da dün başlayan ve dört gün sürecek olan kongre- ye tüm siyasi partilerin liderleri, 1092 de- lege, 1000 davetli ve 1350 gazeteci katılı- yor. Gazetecilerin emrine tahsis edilen 1500 metrekarelik basın salonunda "L'Unila", "Manifesto" gibi komünist gazetelerle, Sosyalist Parti'nin yayın organı "Avanti" gazetesinin tüm siyasi ekibi tam kadro ha- zır bulunuyor. Bütün bu görkemli organizasyon, "Cor- riere della Sera"nın sözleriyle "daha baş- tarken tarihe geçen bu kongrenio" onemi- ni vurguluyor. Gorbaçov'un perestroyka- sını 20 yıl önce yapmış olan batının en bü- yük komünist partisinin bu kongreden ar- tık komünist değil sosyalist olarak bile çık- ması beklenmiyor. Togliatti, Gramsci ve Berlinguer'in partisini bundan iki yıl önce devralan genel sekreter Achille Occhetto, IKP'nin kullerinden tüm sol fraksiyonları toplayan yeni bir oluşumun doğmasını is- tiyor. Occhetto, ilerici katoüklerden yeşil- lere ve radikallere dek uzanan bir sol hare- ketin ismini arayan bu yeni partinin çatısı altında birleşebileceğini düşünüyor. Yerel kongrelere katılan komünistlerin yüzde 65'inin Occhetto'nun projesini des- teklediği görülüyor. Bunlar kongrenin "Evet"çi kesimini oluşturuyorlar. Direniş BATIAVRUPA'DA ÖNDE GELENKOMÜNİSTPAKTİLERİNDURUMU Komünistlerin ayakta kalma savaşıROMA (Curahuriyet) — Fransa, tspan- ya, Portekiz ve Yunanistan gibi komünist partilerin siyasi yelpazede geleneksel olarak önemli yer tuttuğu ülKelerde genel durum şöyle: İspanya: 1984'te tspanyol Komünist Partisi'nin içinde doğan polemik, yaşlı lider Santiago CarriHo'nun partiden aynlarak Marksizm'- den ilham alan yeni bir parti kurmasından kaynaklanıyordu. Parti önderleri bu duru- ma karşı tepkilerini Ispanyol Komünist Par- tisi'ni "Birleşik Sol" adını verdikleri bir ko- alisyon içine sokarak verdiler. Bu, koalis- yon ekim ayında yapılan genel seçimlerde oyların yuzde 9'unu aldı. Bu 1986 genel se- çim sonuçlarına göre 4 puanlık bir ilerle- me anlamına geliyordu. "Birleşik Sol" koalisyonunu yaratanla- rın başında eski Kordoba Belediye Başka- nı Jesns Anguita bulunuyor. Aynı zaman- da tspanyol Komünist Partisi'nin genel sek- reteri olan Jesus Anguita, ekim seçimlerin- de alınan olumlu sonuçların hemen ardın- dan "Sosyalist Enternasyonal"e girmeyi "olanaksız ve gereksiz" bulduğunu açıkla- mıştı. Anguita, Occhetto'nun son aylarda bu konuda gösterdiği istekli tutumu yer- mekten de kaçınmadı. Seçim Sonuçlan: 1977: %9.2 1979: % 11 1982: %3.9 1986: ^04.6 1989: <Po9.O Fransa: FKP Genel Sekreteri Ge- orges Marchais yerinden oynatılamıyor. Paris'te Place du Colonel Fabien'- deki parti merkezinde ba- rikat kuran Marchais, Do- ğu Avrupa'daki olaylardan sonra siyasi çizgide herhan- gi bir düzeltme yapmaya gerek görmüyor. Oysa parti yöneticilerinin büyük bir bölü- mü Marchais'nin bu katı tutumunu paylaş- mıyorlar. Örneğin partiyi yeniden kurma yanlılannın sözcüsü Charles Fireman, es- ki ulaşım bakanlarından Anicet Le Pors ve Avrupa Parlamentosu'ndaki komünist gru- bun başkanı Rene Piquet hep yenilenme yanlılarını temsil ediyorlar. Komünistlerin seçimlerde oy oranı: I958:%I9.20 1962*: ^»21.29 1968: %20.08 1973: %2I.O8 1978: % 19.50 1981: ""o 17.91 1980: Vo 9.70 1988: "<s 6.70 Portekiz: Lizbon'da geçen aralıkta yapılan belediye seçimlerine sosyalistlerle birlikte ortak bir koalisyon listesiyle giren komünistler, oy- ların yüzde 49.1 'ini aldılar. Söz konusu sol koalisyon sağda Hıristiyan demokrat, sos- yal demokrat ve monarşist partiden oluşan sağ koalisyonu yendi ve bir cephe oluştu- ran bu sağ partilerin oyları yuzde 42.1'de kaldı. Neticede Lizbon Belediye Başkanlı- ğı sosyalist partinin genel sekreteri olan Je- orge Sampaio'ya gitti. Portekiz koraünistleri diğer büyük kent- lerde, 1987'de denedikleri bir formülü de- nediler ve yeşillerle ortak liste oluşturdular. 1987'de de olumsuz bir neticeyle sonuçla- nan bu formül bu kez de gene dramatik bir duşüşü simgeledi ve komünistlerin yeşillerle oyları yuzde 3.6'ya düştü. Komünistlerin bu tip koalisyon deneyle- ri aslında üç yıldan beri suren parti içinde- ki hiziplerin karşıtlaşmasından kaynakla- nıyor. Yaşamının 40 yılını komünist parti- nin tartışmasız lideri olarak sürdürmüş olan (Sovyet yanlısı) Alvaro CunhaPin görevden ayrılma anının geldiği sanılıyor. Fakat şim- diki halde genel sekreter parti çizgisinin sos- yal demokrat bir viraj almasına karşı çıkı- yor. Seçim Sonuçlan: 1975: "s\2 1976: 1980: "?616 1983: 1987: «M2 1979: 1985: %15 Yunanistan: Yunanistan'da son iki | genel seçime, komünist partisi, Helen Solu ve Av- rupa komünistleri birlikte girdiler. Ve bu koalisyona "Sol ve aşama koalisyo- nu" adını verdiler. 6 ay içinde birbiri ardına kuru- lan iki hükumette, komünistler Hariodos Florakis liderliğinde yer aldılar. Ülke yö- netimini sosyalistlerin ve PASOK lideri Andreas Papandreu'nun elinden almayı baş amaçları haline getiren komünistler geçen haziran ayında yüzde 13'lük oylarını sağın yüzde 31 )i bulan oylanna katarak bir çeşit "larihi uzlaşma" formülünü oluşturdular. Önumüzdeki 8 nisanda yeniden genel se- çimlerin yapılması bekleniyor. Seçim sonuçlan: 1981: «?o 10.94 1985: %9.89 1989: %13.12 1989 (Kasım): %10.97 Kaynak: Republica. hareketinden gelen komünizm geleneğine sıkı sıkıya bağlı olan 75 yaşındaki Pietro Ingrao ise "Hayır" hizbinin liderliğini ya- pıyor. Ingrao ve taraftarlan partinin bir kez ismini değiştirdikten sonra Bettino Craxi'- nin reformcu ve pragmatik sosyalizminden hiçbir önemli ayırıcı özelliğinin kalmaya- cağını vurguluyorlar. Bu hizip partinin yuz- de 31'ini temsil ediyor. Yüzde 3.4'lük çok küçük bir grup ise Francesco Cosutta'nın artık ne anlama geldiği belli olmayan filo- Sovyet kanadma destek veriyor. Her durumda şimdiye dek kanatları ara- sındaki farkJıhkları dışa vurmayan bir bü- tün olarak gorülen ve katı merkeziyetçiliği ile tanınan IKP'nin açıkça bölündüğu gö- rulüyor. Achille Occhetto'nun bu kongre- de karşılaştığı en ivedi sorunlardan bıri "Hayır"cıların bir bölümünü "Evet"ç''e- re katmak oluşturuyor. Kesin olan bir şey varsa artık bundan böyle İlalyan komünistleri için hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı. Belirlenemeyen ye- ni kimliğinden ötüru kamuoyunda "SEY" olarak anıian IKP'nin artık iki vücutlu ola- cağından kimse şüphe etmiyor. Ümit edi- len, Occhetto'cular ve Ingrao'culardan olu- san iki vticudun, paylaşılan "ortak gecmiş" adına tek gıysiye girebilmeleri. Bu dayanış- mayı göstermemeleri halinde halen İtalyan seçmenlerinin dörtte birinin desteğine sa- hip olan eski-IKP, yeni-"SEY"in, oyları- ru sağda sosyalistlere ve yeşillere; solda da IKP'nin kullerinden doğacak olan yeni bir asırı sol partiye kaptırmalan mutlak görü- nüyor. Bu arada sosyalist lider Bettino Craxi boş durmuyor. ftaiya'nın en etkin politikacısı olarak tan<nan Craxi, dün kongreye gön- derdiği "banş" telgrafıyla tüm dikkatleri üzerine çekti. Basit bir kutlama telgrafı göndermek yerine, mesajında komünist ve sosyalistlerin birleşmesini öneren Craxi, boylece İKP Genel Sekreteri Occhetto'dan atik davranmış oldu. Gözlemciler bu şekil- de Craxi'nin IKP ve ISP birliğini kongre- nin ana teması haline dönüştürmek amacı güttüğüne işaret ediyorlar. BULGARİSTAN Halka gayri menkul edinme hakkı verildiSOFYA (AA) — Bulgaristan Parlamen- tosu'nun önceki akşam yaptığı oylamada, grevler yasal hale getirilirken, halka sınır- sız gayri menkul edinme hakkı tanındı. Parlamentonun yaptığı oylama sonucun- da, Bulgar yurttaşlanmn sımrsız gayri men- kul sahibi olabilmeleri kabul edildi. Kabul edilen yasaya göre yurttaşlar, sahip olduk- ları gayri menkuller uzerindeki tüm tasar- ruf haklarıru da elde edecekler. Bulgar yurt- taşlan, gayri menkullerini alıp satma konu- sunda da hiçbir kısıtlamayla karşıiaşmaya- caklar. Bulgaristan'da, eski yasaya göre gayri menkul sahibi olmak, gayri menkul- leri alıp satmak ve alım satım sırasındaki rıyatlar, belli koşullara bağlanıyor ve çeşit- li kısıtlamalara tabi tutuluyordu. Bulgar Parlamentosu'nun kabul ettiği bir diğer yasa, çeşitli işkollarında grev yapılma- sını olanaklı hale getiriyor. Kabul edilen ya- sada, silahlı kuvvetler, emniyet örgütü, pos- la, enerji ve sağlık hizmetleri dışmdaki sek- törlerde grevler yasal hale getirildi. Yasada, grevler ve hakemliğin koşulları şöyle belir- lenai: Yasaya göre bir işçi-işveren anlaşmaz- lığında, oncelikle iki taraf arasında doğru- dan görüşmeler yapılacak. Görüşmeler so- nucunda anlaşmazlığın çözülememesi du- rumunda, bir hakeme başvurulacak. Tayin edilen hakem de sorunu 14 gün içinde çö- zemezse, işçiler, 7 gün önceden haber ver- mek koşuluyla greve gidebilecekler. Bulgaristan Parlamentosu, Radyo- Televizyon Yasası'nda da değişiklikier yap- tı. Yeni yasaya göre demokratik muhalefet, seçim kampanyalan için televizyondan ya- rarlanabilecek. Yasa, yayın kunıluşlarının, bundan böyle hükümete değil, parlamento- ya karşı sorumlu olmalarını öngörüyor. Ya- sada, "Radyo vetelevizyonuntarafsız olma- sı ve tek bir parti y* da grubun çıkarlanna hizmet etmemesi gerektiği" vurgulandı. Te- levizyondan kimin ne kadar yararlanacağı ve programların süreleri ise yakında çıka- rılacak olan yeni seçim yasasıyla belirlene- cek. Ad özgürlügüne tepki Balkan Türkleri Göçmen ve Mülteci Der- nekleri Federasyonu Genel Başkanı Mümin GençogJn, Bulgaristan'da, Türklerin silah zoruyla değiştirilen isimlerinin mahkeme yoluyla geri verilmesini inandına bulmadık- lannı belirterek, "Bunun, soydaşfann arzn- lan doğrultusunda olması için Birleşmiş Milletler ve Avrupa tnsan Haklan Komis- yoou'na basvuracağız" dedi. Gençoğlu, AA muhabirine yaptığı açık- lamada, Bulgaristan Parlamentosu'nun ka- bul ettiği, Turklerin adlarının geri verilme- si yolundaki yasayı "tatmin edici" bulma- dıklarını da kaydetti. ÇEKOSLOVAKYA Yeni bir istihbarat servisiPRAG (AA) — Çekoslovakya'da "De- mokrasi ve Anayasayı Konıma Bürosu" adı altında yeni bir gizli servis birimi oluşturul- duğu bildirildi. Zemedelske Noviny gazetesine dün bir de- meç veren tçişleri Bakan Yardımcısı Yarbay Jaroslav Prochazka, servisin 16 şubatta ku- rulduğunu belirttj. Yarbay Prochazka, istihbarat servisinin özellikle karşı casusluk ve uluslararası te- rorizmin önlenmesi alanlannda faaliyet gös- tereceğini, bunun yanı sıra Çekoslovakya- daki demokrasi rejiminin devrilmesine yö- nelik saldırılar konusunda devleti korumak ve cumhuriyetin bütunlüğüne karşı düzen- lenecek her türlü eylemi engellemekle gö- revli olduğunu söyledi. Yeni istihbarat servisinin Batılı ve özel- likle Amerikan servisleri ile işbirliği yapa- cağıru kaydeden Prochazka, aynı zamanda Sovyet gizli servisi KGB ile de işbirliği ya- pılacağını ifade etti. Prochazka, istihbarat servisinin, geçen ocak ayında feshedilen gizli polis teşkilatı- nın üyelerini de izleyeceğini bildirdi. Bu arada Çekoslovakya'nın Bratislava kentinde, on binlerce Çek ve Slovak, bir 'bir- lik gösterisi' yaptı. Göstericiler, komünist partinin ülkeyi oluşturan iki halk arasında ayrılık yaratma- ya çalıştığını belirttiler Göstericılere hitap eden tçişleri Bakanı Vladimir Meciar, "bazı kişiler, Slovaklann Çeklere karşı savasarak yeni bir çatısma kaynagı yaratılmasını istiyorlar" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle