05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MAKT 1990 EKONOMÎ CUMHURİYET/13 Gübreye destek • ANKARA (ANKA) — Destekleme kapsarrundaki kimyasal gübre sayısı 14'ten 22'ye çıkanldı. Para ve Kredi Kurulu'nun Resmi Gazete'de yayımlanan karanna göre daha öncc ttretici ve dağıtıolanna kilogram başına 140 liradan 490 liraya kadar destekleme ödemesi yapvlan 14 değisik türde gübreye 8 yeni değişik gübre çeşidi ekJendi. "Tanmda kullanılan gübrelerin çiftçiye daha ucuz intikalini sağiamak amacıyla" destekleme kapsamına ahnan yeni tflr kimyasal gübreler ve kilo başına verilen destekleme miktarlan şöyle: (TL/kg.) Kompoze (27.27.0) 380, kompoze (17.17.17) 340, kompoze (16.16.8) 260, kompoze (8.24.8) 225, kompoze (15.30.0) 310, kompoze (20.10.10) 260, Map 390, Potasyum nitrat 450. Banka hukiıku • Ekonomi Servisi — tstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Avrupa Hukuku Aıaştınna ve Uygulama Merkezi ile Akbank tarafından düzenlenen "Avrupa Topluluğu Hukukunda Banka Hukuku Semineri" 5-7 martta Tarabya Oteli'nde yapılacak. Türkiye ile AT arasındaki işbirliği görüşmelerine katkısı olacağı belirtilen seminere, alanında uzman 8 yabancı ve yerli öğretim üyesi, aynntıh tebliğler hazırlayarak katılacak; seminerdeki konuşmalar Türkçe, Almanca ve Ingilizceye anında çevrilecek. Zonınlıı altın standardı • ANKARA (UBA) — Türk Standartlan Enstitüsü'nce belirlenen altın ve ziynet eşyalan standardı 6 ay sonra zorunlu uygulamaya girecek. Türt Standartlan Enstitüsü'nün "TS-70000 altın ve ziynet eşyalan standardına" göre ziynet eşyalan 8 ayn ayardaki altından imal edilebiliyor. 24 ayarda başlayan altın ayarları 22 a, 21 a, 18 a, 14 a, 10 «, 9 a ve 8 a. olarak belirlendi. Aynca standart, altın ve altından yapılan ziynet eşyalannı renklerine göre kırmızı altın, yeşil altın, san altın ve beyaz altın olmak uzere dört türe ayınyor. Muhasebecilere destek • ANKARA (AA) — Dünya Bankası, toplamı 400 milyon dolar olan sektör uyum kredisinin 102 bin dolarlık bölümuntt, haziran ayına kadar kurulması planlanan "Türkiye serbest muhasebeci, serbest muhasebeci, mali müşavir ve yeminli mali müşavirler odalan"nın kuruluş çalışmalanna tahsis etti. Söz konusu kredi, Ankara'da kunılacak Odalar Birliği'nin makine, bilgisayar, daktilo gibi ihtiyaçlannm finansmanında kullanılacak. Milli Piyango fonlara destek • ANKARA (ANKA) — Milli Piyango 1986-1990 arası dönemde Savunma Sanayii ve Tanıtma Fonu dışında kalan fonlara 487.8 milyar lira aktardı. Arnlan dönemde Milli Piyango'nun da bu fonlara aktardığı para miktan yüzde 658 arttı. Milli Piyango, aynı dönemde Savunma Sanayii Destekleme Fonu'na 369.8 milyar lira verdi. Petrol Ofisi'nde yönetim değişti • ANKARA (AA) — Petrol Ofısi Genel Müdürü Mehmet Gültekin görevden alındı, yerine DPT Genel Sekreteri Uğur Doğan atandı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan atama karanna göre Petrol Ofısi Genel Mudürlüğu'nden alınan Mehmet Gültekin başbakanlık müşavirliğine getirildi. Petrol Ofisi Genel Mudürlüğu görevine atanan Uğur Tevfik Doğan, bir süre önce Rasim özdenören'in görevden almmasıyla boşalan DPT genel sekreterliği görevini yürütüyordu. Eski Maliye Bakanlarından Prof. Dr, Kemal Kurdaş'ın uyarısv Döviz krizi gelebilirEkonomi Servisi — Eski mali- ye bakanlanndan STFA Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Kemal Kurdaş, ekonomide bunalıma doğru gidildiği görüşünü ortaya attı. Türkiye*nin görünürdeki ca- ri işlemler fazlasımn döviz kuru- nun düşük tutulması, dışardan spekülatif amaçlı fon akımı sağ- lanmasından kaynaklandığını be- lirten Kurdaş, bunun son derece tehlikeli bir sermaye hareketi ol- duğunu vurguladı. Bu fon akımı- nın Türkiye'de muazzam bir dö- viz krizinin başlangıcını oluştura- bileceğine dikkat çeken Kurdaş, geçmişteki DÇM borçlannı anım- satan fon akımıyla, "Turk ekono- misi iizerinde gelecekte bedeii çok agır olacak bir rehinin lesis edil- miş olduğunu" ileri sürdü. Kur - daş, ekononunin gerçek bir cökün- tüye ve krize sürüklenmemesi için döviz kurlarında acilen düzeltme yapümasını ve enflasyonun kont- rol altına alınmasmı istedi. Prof. Dr. Kemal Kurdaş, imti- yaz sahibi olduğu "Banka ve Eko- nomik Yorumlar" dergisine bir başyazı yazarak "Ekonomide bunalıma doğru" gidildigi gö- rüşünü ortaya attı. Hükümetin 1988 ekiminden başlayarak elinde döviz fonları olan yerli yabancı herkese, âdeta, "Dövizinizi Türkiye'ye getiriniz, bundan biiyiik kânoız olacaktır" şeklinde çağrıda bulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kemal Kurdaş, bu çağrıya ilk uyanlann Türkiytfdeki döviz tevdiat hesap- ları sahipleri olduğunu belirterek şunlan kaydetti: "Hükümetin enfiasyon karşı- sında döviz kunınu yavaş yavaş ayarlamak, içerdeki faizleri yiik- seltmek ve sermaye hareketlerini kolaylaştırmak şeklinde yaptığı düzenlemeyle yaklaşık 1.5 milyar dolarlık bir döviz, tevdiat hesap- lanndan TL'ye çevrilip TL olarak bankalara yahnlmıştır. Döviz tev- dial besaplannda 1.5 milyariık bir düşroe, bir çekilme olmuştur. Aşın fazla degerienmiş döviz karu, yiiksek iç mevdaat ve kredi faizleri, sermaye hareketlerindeki serbesti, Türkiye iizerideki speku- latif kısa vadeli fon akımını işlet- mek için ideal bir zemin yaratnus- tır. Bu çerçeve içinde 1988 ikinci yansı. ozellikle son üç ay ayından başlayarak ve 1989 yılı zarfında Tiirkiye'ye dısarda likit fonlan olan yabancılar, Türkiye'de yerle- sik yabancı bankalar, Türkiye'de- ki yerti bankalar kanalıyla önemü PROF. DR. KURDAŞTAN Döviz kurunun düşük tutulması sürdüğü takdirde, ihracatta önce kâr azalacak, sonra zararlar başlayacak, ihracat durma noktasına gelecek. Ucuz dövizle ithal talebi hızla artacak, iç pazar yabancı mallarm istilasına uğrayacak. Sermaye hareketindeki serbesti, Türkiye üzerindeki spekulatif, kısa vadeli fon akımını işletmek için ideal bir zemin yarattı. Bu yolla çekilen fonlar cari işlemler fazlası yarattı. Bu fon akımı tehlikelidir. Döviz kurları tekrar enflasyon oranına yaklaşık biçimde ayarlanırsa bu fonlar geri çekilebilir. Bu da muazzam bir döviz krizinin başlangıcı olur. Döviz kurunda acilen düzeltme yapılmalı, iç fiyatlarla dış fiyatlar arasında akılcı bir bağlantı tesis edilmeli, sermaye hareketleri üzerindeki kontroller bütünüyle kaldırılmamalı. miktarlarda kısa vadeli döviz fon- lannın getirilip Türkiye ekonomi- sinde değerlcndirildigi tahmin edilmekledir. Dışanda mevduau, sennayesi, dovizi olan Turk uy- nıklu özel ve Cuzel kişiler de tabi- atıyla hesaplannı yapıp aynı ira- kânlardan yararlanmışlardır. Bu durumdan Turk işadamlan da Türkiye'deki şirketler ve knruluş- lar da faydalanmaya çalışmışlar- dır. tş âlemi içinde sanayide çalı- şan bir insan olarak hukumetin âdeta özel davetiye gondererek yaptığı çagnya besabını bilen her kuraiuşufl uyduğunu yakından bi- liyonız." Kurdaş, dışarıdan getirilen bu fonlann ortalama yüzde 40 mali- ye tine karşılık yüzde 80 gelir sağ- ladıklannı, bu yolla çekilen fon- lann da cari işlemler fazlasına yol açtığım kaydederek şöyle devaın etti: "Açıkbr ki bu yapay bir fada- hktır. Bu fazlaogın Tiirkiye'ye çok yuksek bir maliyetle (yüzde 35-40 dolayında reel bir faizle) mal ol- dugunu kaydetmeye de zorunlu- luk vardır. Aslında bu fon akımı son derece eratik ve tehlikeli bir sermaye hareketidir. Çünku fon sahipleri, Türkiye'de döviz kurla- nnın gerçekçi bir şekilde tekrar hızlı enflasyon oranına yaklaşık veya onun üstünde bir şekilde ayarlanmaya başlanması halinde, hesapladıklan kârian realize ede- bilmek için derhal ellerindeki Türk liralannı dövize çevinneye teşebbüs edeceklerdir. Bu da Türkiye bakımından muazzam bir döviz krizinin başlangıcı olur." Bu fon akımıyla hükümetin dış ödemeler dengesi hesaplannda önemli bir "makyaj" yapma ola- nağı bulunduğunu, bunu gizlemek için de resmi makamların "düz- mece argüman" olarak "konver- tibiliteye" geçişi öne surdüklerini savunan Prof. Dr. Kemal Kurdaş, sözlerini şöyle surdürdü: EBK şirket kurtarıyorANKARA (ANKA) — Bakan- lar Kurulu, Erzincan Gıda Mad- deleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Türkiye - Libya Ortak Tanm ve Hayvancıhk A.Ş. ile Arap - Türk Bankası'na ait yüzde 99.8 oranın- daki hisselerinin Et ve Balık Ku- rumu (EBK) tarafından satm ahn- raasını kararlaştırdı. Türkiye - Libya Ortak Tanm ve Hayvancı- hk A.Ş. yetkilileri, Erzincan Gı- da A.Ş.'deki hisselerini başanlı bir ihracat gercekleştiremediği için sattıklannı bildirdiler. Erzincan Gıda'nın hisselerinin EBK tarafından satın alınmasını öngören Bakanlar Kurulu karan Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu- na göre EBK bu hisseleri 4 milyar 990.8 milyon lira bedelle satm ala- cak. Bunun için gerekli finansman kurumunun 6 milyar 630.8 milyar tira tutanndaki ödenmemiş ser- mayesinden karşılanacak. Bu arada Türkiye-Libya Ortak Tanm ve Hayvancıhk A.Ş. Yöne- tim Kurulu Başkanı Ali Oztürk, ANKA'ya yaptığı açıklamada söz konusu şirketi 1983 yıhnda ihra- cat yapmak amacıyla aldıklanm, ancak başanlı bir ihracat yapama- dıklan için satmak zorunda kal- dıklannı söviedi. "Ekonomiye maliyetleri inanıl- maz ölçnde ağır olsa da çok spe- kulatif ve tehlikeli bir buvijel ta- şısalar da kısa devrede bu tedbir- lerie Türkiye'ye onemli miktarda kısa vadeli fonlann akımı saglan- mıştır. tster doviz tevdiat hesap- lanndan, ister yabancı sermaye- dariann Türkiye'ye getirdikleri dovizden, ister bankalann getirip Türkiye'de degerlendirip geriye görürdukleri fonlardan, işçilerin ekstra dovizlerinden, Turk vatan- daşlannın yurda geri getirdikleri paraianian önemli bir döviz fonu elde edilmiştir. Bunlaria birikmis dıs borçlann faiz yükü karşılan- dıgı gibi faiz kısımlanyla döviz re- zervleri takviye ohıamuş, dıs öde- meler dengesi besaplan gene bu örtiilü kısa vadeli fon akımının yardımıyla makyaja tabi tutularak cari ödemeler fazla veriyormuş gi- bi kamunun önıine çıkanlmtstır. Bütün bu gelişmeler ve tastip edil- meyecek davranıslar, siyasi bir bö- bürienme edebiyaünın malzeme- si olarak kullanılmıştır. Sonnç, Türk ekonomisi uzerinde geiecek- te bedeli çok ağır olacak bir reh- nin tesis edilmiş olmasıdır." Türkiye ekonomisinin zayıfla- yacağmdan, belki de çökecegin- den, dış borç sorununun daha da büyüyeceğinden endişe eden Ke- mal Kurdaş, "Türkiye'de maalesef hiikümet ciddi ve bilimsel politi- kalan izlemek karakterinde ve ar- zusunda gözukmemektedir. Geç- mişte deneyimlerimiz bize bunu açıkça anlatmıştır. Siyasi oportu- nizme de fazlaca duşkün olan bir ekip karşısında oldugumuz inkfir ediîemez" dedi. Kemal Kurdaş, hükümetin son iki yıldır izlediği politikalann eko- nomiyı ciddi yeni sıkıntılara ve çok ağır maliyetli kısa vadeli yeni dış borçlann yükü altına sokma istidadında olduğunu, bu sıkıntı ve yüklerin ekonomiyi gerçek bir çökuntü ve krize sürüklememesi için acil önlemlerin alınması ge- rektiğini vurguladı. Kurdaş, şu önerileri getirdi: • Döviz knranda acilen düzelt- me yapılmalı. Başlangıçta önem- li bir ayarlamaya tabi tutulmalı, sonra ber ay, en az ekonomideki enflasyon oranında arttınlarak, ekonomideki iç fiyatlarla dıs fiyat- lar arasında akılcı bir baglanb ye- niden tesis edilmelidir. • Türkiye ekonomisinin ağır borç yüku dahil halen içinde bu- lunduğu koşullarda ve gelişme aşamasında, sermaye hareketleri üzerindeki kontrolleri butünüyle kaldırmak, kanımızca erken ve za- rarlı olur. Ozellikle dıs borçlanma üzerindeki talep ve kontroller mutlaka muhafaza edilmeUdir. Aksi halde Türkiye ekonomisi spekulatif kısa vadeli dış borç ve sermaye hareketlerinin onünde fırtınaya tutulmuş bir gemiye dö- ner. Dış borçlarda ağır yuklere ve darboğazlara girer. • Türkiye'de ekoDominin yıllar- dır içinde suriiklendiği şiddetli enflasyonist ortam, bir an evvel kokiu biçimde kontrol aiüna alın- malıdır. EKONOMİDE KULIS MERALTAMER Transtürk'ün "dönüşüMilliyel Gazetesi sahibi Aydın Dogan Egebank'ı alıyor. Hayır, Aydın Doğan değil Doğuş Gru- bu'nun sahibi Ayhan Şahenk alı- yor. Hayır, Şahenk de değıl Çu- kurova'nın patronu Mehmet Emin Karamebmet alıyor. Hayır işin içinde bir Karamehmet var, ama Mehmet Emin değil de, onunla ihıilafa duşen Hasan ve Mehmet Reşat Karamehmet kar- deşler alıyor. Hayır onlar tek başlanna değil, Milb'yet Gazetesi sahibi Aydın Doğania biriikte alıyor... tzmir'in 62 yıllık sanayici ai- lesi özakatlar ve Egebank'la il- gili olarak haftalardır aylardır kulislerde dolaşan haberlerin ar- dından geçen hafta bu konuda -daha ciddi bir haber" çıktı. Egebank ve özakat Grubu'na Transtürk Holding ortak oluyor- du. Transtürk özakat Grubu or- taklanndan Sponza, Lilian Gal- lia ve Ögei ailesinin hisselerini satm alarak grubun yüzde 44 hissesini kontrol edecek, bu ara- da şu anda yönetimde bulunan Ergün özakat'ın "oy hakkı"nı da 5 yıllığına devralarak yöne- timde tek başına söz sahibi olacak tı. Teklif verilmişti. Ancak 15 maria kadar beklemek gereki- yordu. Çünkü ortaklar arası an- laşmaya göre ortaklar satacak- lan hisseleri önce diğer ortaklara teklif etmek durumundaydılar. Ancak tahminlere göre Trans- Baba Fuaı Suren ve ogul Faruk Süren. turk büyük bir olasılıkla bir en- gelle karşılaşmayacak ve 15 martta işi bitirecekti. Transtürk böylelikle hem ağır vasıtalara aks ve fren üreten Ege Endustri ve Ege Fren gibi kuru- luşlara sahip olarak kendi uz- manhk alamnı da genişletmiş olacak, hem de Egebank'ı kont- rol edecekti. Transtürk için oto- motiv şirketleri, belki de Ege- bank'tan bile daha cazipti. Egebank'a verilen bu teklifle, ekonomi kulislerinin projektör- leri uzun bir aradan sonra yeni- den Translürk Grubu'na çevril- miş oldu. Kimine gore bu olay Transtürk'ün "comeback"iydi, "geri dönüşü"ydü. Transtürk, 1943'te kurulmuş, çeşitli şirketlerle buyümüş, 1965'te holdingleşmişti. 1971 yı- hnda halka açıldığında 40 şirke- tin sahibiydi. Halka açılmanın da öncülerindendi. 1973'te Meban kuruldu, büyü- du. 1970'lerin sonlanna gelindi- ğinde Meban, Kastelli'den son- ra piyasanın ikinci büyük ban- kerlik kuruluşu haline gelmişli. Meban 1982'de batu ve bileşik kaplar misali Transtürk'ün pek çok şirketini de peşinden sü- rukledi. Meban'm borçlannı ödeyebil- mek için makine yapan makine- leri üreten dev Tezsan firması tş Bankası'na, manyeat madeni üreten Comag Yapı Kradi'ye, is- tif makineleri üreten tsmak Er- can Holding'e, Knorr çorbalan Koç Grnbu'na, oluklu mukavva üreten Olmuk Sabana'lara, te- levizyon üreten Tdefanlcen Pro- füo Holding'e satıldı. Meban olayı Transtürk'ün sa- hibi Süren ailesine 100 milyon dolara mal oldu. Meban nede- niyle düşülen sıkıntı 1987 sonu itibarıyla sona erdi. Ancak Me- ban dosyalan daha 4 ay önce, 23 Ekim 1989 günu resmen kapandı. Bu arada Transtürk'ün küçük adımlarla yenıden ilerlemeye başladığı dikkati çekti. önce dünyanın en büyük otomobil yan sanayii kuruluşlarından Franstz Valeo ile debriyaj üreti- mi için ortaklık kuruldu. Ardm- dan Transtürk'ün sahibi bulun- duğu Kartal Çimento'nun yüz- de 60 hissesi 11.5 milyon dolara Societe Ciment France'a satıldı. Daha sonra yine tanınmış bir Fransız grubu Bendix ile fren ta- kımları üretimi için ortaklık kuruldu. Kime niyet kime kısmet? Yeni adıyla Türkiye Kalkın- ma Bankası, es- ki adıyla DESİ- YAB birkaç yıl önce kendisine Ankara'da ODTÜ yolunda güzel bir genel mudürlük yaptırmış. Bina bitmiş tam taşınacaklar, Dısişleri Bakanlığı binaya el koy- muş ve DEBtYAB yönetiminin hevesi kursağında kalmış. Dısiş- leri Bakanlığı oraya taşınmış. O sırada Bakan Halefoğlu.» Aynı şekilde PTT yeni bir ge- nel mudürlük binası yaptırmış. Tam bina bitmiş, Başbakanlık el koymuş ve kendi taşınmış. An- kara'da "yeni" ve "eski" Başba- kanlık olarak 2 binası bulunan başbakanlığın "yenisi" PTT'nin kendisi için yaptıntığı binaymış. Bunun gibi PETK1M yaptır- mış, Enerji Bakanlığı taşınmış. Makine Kimya Endüstrisi (MKE) yaptırmış, Sanayi ve Ti- caret Bakanlığı taşınmış. Anla- şılan Başbakanlık ve bakanlık- lar işin kolayını bulmuşlar. Ken- di bütçelerinden böyle bir para- yı ayırmak yerine kajnu kuruluş- lanrun yaptırdıklan binalara göz dikip, sonra da el koyuyorlar. Devletin ciddiyeti ve "KİTIerin ticari bir müessese gibi çaüşbnlma" esprisiyle bu yakla- şım ne ölçude bağdaşır bilemi- yoruz. Bu konudaki son örnek de Halk Banka». Halk Bankası'nın ODTÜ yolunda genel mudürlük binası olarak inşa ettirdiği gok- delene Hazine MUsteşarlığı goz koymuş. Bina bıtince Hazine'nın oraya taşınması planlanıyormuş. Hatta Hazine'ye yakın çevrelere göre bu işin karan çoktan ve- rilmiş. Ancak DESİYAB, MKE, PTT örneklerinı hatırlayan Halk Bankası yöneticileri, daha binayı inşa ederken tepesıne hiçbir şe- kilde sokülemeyecek, kınlama- yacak koskocaman bir Halk Bankası yazısı yazdırmı^lar. Çi- mentodan özel kalıplarla dökül- müş bu devasa Halk Bankası ya- zısını Hazineciler bir süre önce "sildirmeye", "kırdırmaya" uğ- raşmışlar, ama imkânı yok ba- şaramamışlar. Sonunda da "ne vapalım bu yazı kalsın, Halk Bankası'nın reklamı olur" de- mişler; ama binaya taşınma ka- rarlanndan vazgeçmemişler. Buna karşılık Halk Bankası cephesinde ise bir yandan inşa- at faaliyetleri diğer yandan da taşınma hazırüklan son hızıyla sürüyor. Genel müdürittgün tüm arsrvi yeni binaya taşınmış. Halk Bankası Eğitim Müduriüğu de yeni binada faahyetlerını sürdu- ruyor. Bankanın bilgi ışlem sis- teminin montajı da devam edi- yor. Özetle Halk Bankası hiçbir sorun yokmuş gibi yeni gökde- lenine taşınma planını uyguluyor ve bu sonbalarda inşaat tümuy- le bittiğinde taşınmayı umuyor. Aras, Şişe Cam'dan aynldı Şişe Cam To p1u1u ğ u Pazarlama Koordinatörii Erhan Aras emekliliğini istedi. Uzun yıllardır Şişe - Cam Toplu- luğu'nun çeşitli kademe- lerinde çalışan Aras'tan bir su- re önce de personelden sorum- lu Genel Mudür Yardımcısı Ha- luk Anğ görevinden aynlmıştı. Böylelikle Talat Orhon donemi- nin bir yöneticisi daha topluluk- tan aynlmış oldu. Erhan Aras, Şişe Cam Toplu- luğu adına tstanbul Ticaret Oda- sı Meclis üyesiydi. Büyuk ihra- catçı şirketleri çatısı altmda top- layan TÜRKTRADE'de de Şişe Cam Topluluğu'nu temsil e<ü- vordu. Avrupa'mn milyariık altyapı yatırımları YıHık Kamu rcaflttton (miryar dolar) t TİM« ( e rraata) denızının altından geçen 80 m l uaınluOunda- kı demıryokı tünelı 12 ınflılterj Oammjru Hnanoı isomya « B Aı Yanma- dayı kıtaya bağtayacaK oto- yol ve demıryolu sistemı kBfak Danımarka'- yibirada üzennde yer alan taşttsntKopenhagabağla- yacak otoyo! ve tûnefier •.AhBanya danfıyonan şehırlerarası hızlı tren ağı B.AIroanya pts sa be$*i- tm $«bekesi i -ıır/oiu ve otobûs ulasım ağının gemşletılmea brtçmîtatya Kafya Düra Knpw Ülke capında sîadyumlaf oteller ve ulaşım sjstemtnın lyıleş- tıntmea 2 5 m a n n Stadyumlar, oyun alanlan. konut ve kent ıs- lafı çalışmalan 5 •iı—ııi 10 Eüayas$etWa EXP0'92 Dünyanın en büyûk fuar kcnpleksı ınşası ve kent ıslah calışması 7 Asil Nadir bir şirket daha aldı Ekonomi Servisi — Asil Nadir yaş meyve ve sebze uretiminde gi- derek büyüyor. Nadir'in sahibi bulunduğu Polly Peck Internati- onal merkezi Dallas'ta bulunan Standan Fruit ve Vegetable şirke- tini 30 milyon dolara (yaklaşık 72.5 milyar Türk Lirası) satın al- dı. Polly Peck'ten yapılan yazılı açıklamada, yaş meyve ve sebze dağıtıcısı Standard Fruit ve Vege- table şirketinin gruba katılmasıyla Polly Peck'in dünyanın üçüncü büyük yaş meyve ve sebze üreten firması haline geldiği belirtildi. Polly Peck'in Yönetim Kurulu Başkanı Asil Nadir "Çok iyi ör- Küdenmiş bu şirketin aranuza ka- tılması. Amerika'da zaten güçlü olan pazariama agımıza büyük bir katkıda bulunacakbr" dedi. 1933 yıhndan beri faaliyetini sürduren Standard Fruit ve Vege- table şirketi 100 çeşitten fazla ürü- nu pazarlayıp dağıüyor. Şirket ay- nı zamanda Amerika içinde ve dı- şındakı ureticilerden de doğrudan alım yapıyor. Yaş sebze ve mey- ve alanında zinrire eklenen bu son halkayla Polly Peck Internatio- nal'ın Amerikan pazannda önem- li bir yere sahip olduğu belirtildi. Şirket, yine bu alanda Del Mon- te Fresh Fruit, Kaliforniya'da Mendelson Zeller ve New York'- ta Prevor fırmalanna sahip bulu- nuyor. \aşlı kıta yüzünü gerdiriyor H E E Y A R V E Ö R E 168 R C A T Z E L Z E 66 6 1 P E I C M R °% I ü V % A B M U Z İ Ğ A 1 A T F İ İ L S Y A A E 0 38 66 R R Ğ 1 . . . N 61 Nüfus cUzdanımı kaybetlım. Hukumsüzdur. A YNUR GÜNDOĞDU Ekonomi Servisi — Avrupa, doğusun- da yaşanmakta olan gelişmelerle yeni bir kimliğe bürünürken 2000 yılına da çehre- sini iyice değiştirmiş olarak girecek. Avru- pa'nın yeni çehresi için yaşh kıtanın dört bir yanında yapımı suren inşaatlar hızla yükseliyor. Business VVeek dergisi Avrupa'mn çok geniş kapsamlı bir yeniden yapılanma sü- recine girdiğine ve yaşlı kıtanın 200 yılına daha da güçlenerek gireceğine işaret edi- yor. Kıtada ulkeleri birbirine bağlayacak yeraltı tunellerinden kara ve demiryollan- na, spor alanlarından fuar kompleksleri- ne, su şebekelerinden pis su arıtma tesis- lerine vanncaya kadar çok geniş kapsamlı altyapı projelerinin inşası suruyor. AT üyesi 8 ülke (Belçika, Ingiltere, Danimarka, Fransa, Italya, Hoiianda, tspanya ve B. Al- manya) altyapı yatınmları için 1990 yıhn- da toplam 150 milyar dolar harcarlarken bu rakamın her geçen yıl daha da artarak 1990'h yıllann sonuna kadar toplam 2 tril- yon dolara ulaşacağı hesaplanıyor. tngiliz inşaat firması John Movlem PLC'nin Pa- zarlama Müdürü Brian Shields, Avrupa 1 da surmekte olan altyapı projelerinin bu- yukluğüne dikkat çekerek "Onümüzdeki 10 yıl Avrupa'mn yeniden inşası için çok çarpıcı bir dönem olacaktır" şeklinde ko- nuşuyor. Yapımı surmekte olan inşaatların insan yaşamını daha güzelleştirmesinin yanı sı- ra Avrupa ulkelerini birbirine daha da yak- laştıracağı ve Avrupa'nın toplam 5 trilyon dolarlık ekonomik gücü ile ABD ve Japon- ya'ya karşı çok dişli bir rakip haline gel- mesine yardımcı olacağı vurgulanıyor. Ka- rayolları, demiryollan, çevre vb. projelerin inşaat harcamalan ile Avrupa'da ekonomik büyume oranı yakın bir gelecekte yanm pu- an yukanya çekilecek. 1970'li yıllarda ve 1980'lerin başında Av- rupa'da büyüme hızının yavaşlaması plan- lanan altyapı projelerinin uygulamaya kon- masını da geciktirmişti. Ancak daha son- ralan AT ekonomisinin hızla gelişmesı ve serbest ticaret çağının en parlak dönemi- ne ulaşması ile bu projeler 1980'lerin or- talannda uygulamaya kondu. Diğer taraf- tan bu büyuk kapsamlı inşaat projelerinin yapımı tum kıta üzerindeki işsizliğin azal- tıhnasında büyuk rol oynuyor. Surmekte olan altyapı çalışmalan Avru- pa'da hava ve su kirliliğinin önüne geçil- mesi konusunda Avrupa Komisyonu ve çevreci gruptardan gelen taleplerin cevap- lanmasını da sağlayacak. Bu yönde yapı- lan çalışmalar Avnıpa'da çok güçlü bir sek- törün doğmasına neden oldu. EVIM RESTAURANT 30 yıllık deneyimle PILIÇ, SPESIYAL TURK MUTFAĞI, BALIK, KOKTEYL ve GRUP YEMEKLERI 'EAR da Cuma. Cumarlesı 22.00den iübaren gilarıyla OLCAYTO ve TANJU-YAVUZ İKİLİSİ Rezervasyon: 164 55 83 | ] Eliler girisi - Levent
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle