Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 MAKT 1990 EKONOMÎ CUMHURİYET/13
Gübreye
destek
• ANKARA (ANKA) —
Destekleme kapsarrundaki
kimyasal gübre sayısı 14'ten
22'ye çıkanldı. Para ve
Kredi Kurulu'nun Resmi
Gazete'de yayımlanan
karanna göre daha öncc
ttretici ve dağıtıolanna
kilogram başına 140 liradan
490 liraya kadar destekleme
ödemesi yapvlan 14 değisik
türde gübreye 8 yeni değişik
gübre çeşidi ekJendi.
"Tanmda kullanılan
gübrelerin çiftçiye daha
ucuz intikalini sağiamak
amacıyla" destekleme
kapsamına ahnan yeni tflr
kimyasal gübreler ve kilo
başına verilen destekleme
miktarlan şöyle: (TL/kg.)
Kompoze (27.27.0) 380,
kompoze (17.17.17) 340,
kompoze (16.16.8) 260,
kompoze (8.24.8) 225,
kompoze (15.30.0) 310,
kompoze (20.10.10) 260,
Map 390, Potasyum nitrat
450.
Banka
hukiıku
• Ekonomi Servisi —
tstanbul Üniversitesi Hukuk
Fakültesi Avrupa Hukuku
Aıaştınna ve Uygulama
Merkezi ile Akbank
tarafından düzenlenen
"Avrupa Topluluğu
Hukukunda Banka Hukuku
Semineri" 5-7 martta
Tarabya Oteli'nde
yapılacak. Türkiye ile AT
arasındaki işbirliği
görüşmelerine katkısı
olacağı belirtilen seminere,
alanında uzman 8 yabancı
ve yerli öğretim üyesi,
aynntıh tebliğler
hazırlayarak katılacak;
seminerdeki konuşmalar
Türkçe, Almanca ve
Ingilizceye anında
çevrilecek.
Zonınlıı altın
standardı
• ANKARA (UBA) —
Türk Standartlan
Enstitüsü'nce belirlenen
altın ve ziynet eşyalan
standardı 6 ay sonra
zorunlu uygulamaya
girecek. Türt Standartlan
Enstitüsü'nün "TS-70000
altın ve ziynet eşyalan
standardına" göre ziynet
eşyalan 8 ayn ayardaki
altından imal edilebiliyor.
24 ayarda başlayan altın
ayarları 22 a, 21 a, 18 a, 14
a, 10 «, 9 a ve 8 a. olarak
belirlendi. Aynca standart,
altın ve altından yapılan
ziynet eşyalannı renklerine
göre kırmızı altın, yeşil
altın, san altın ve beyaz
altın olmak uzere dört türe
ayınyor.
Muhasebecilere
destek
• ANKARA (AA) —
Dünya Bankası, toplamı
400 milyon dolar olan
sektör uyum kredisinin 102
bin dolarlık bölümuntt,
haziran ayına kadar
kurulması planlanan
"Türkiye serbest
muhasebeci, serbest
muhasebeci, mali müşavir
ve yeminli mali müşavirler
odalan"nın kuruluş
çalışmalanna tahsis etti.
Söz konusu kredi,
Ankara'da kunılacak
Odalar Birliği'nin makine,
bilgisayar, daktilo gibi
ihtiyaçlannm
finansmanında
kullanılacak.
Milli Piyango
fonlara destek
• ANKARA (ANKA) —
Milli Piyango 1986-1990
arası dönemde Savunma
Sanayii ve Tanıtma Fonu
dışında kalan fonlara 487.8
milyar lira aktardı. Arnlan
dönemde Milli Piyango'nun
da bu fonlara aktardığı
para miktan yüzde 658
arttı. Milli Piyango, aynı
dönemde Savunma Sanayii
Destekleme Fonu'na 369.8
milyar lira verdi.
Petrol Ofisi'nde
yönetim değişti
• ANKARA (AA) —
Petrol Ofısi Genel Müdürü
Mehmet Gültekin görevden
alındı, yerine DPT Genel
Sekreteri Uğur Doğan
atandı. Resmi Gazete'nin
dünkü sayısında
yayımlanan atama karanna
göre Petrol Ofısi Genel
Mudürlüğu'nden alınan
Mehmet Gültekin
başbakanlık müşavirliğine
getirildi. Petrol Ofisi Genel
Mudürlüğu görevine atanan
Uğur Tevfik Doğan, bir
süre önce Rasim
özdenören'in görevden
almmasıyla boşalan DPT
genel sekreterliği görevini
yürütüyordu.
Eski Maliye Bakanlarından Prof. Dr, Kemal Kurdaş'ın uyarısv
Döviz krizi gelebilirEkonomi Servisi — Eski mali-
ye bakanlanndan STFA Yönetim
Kurulu üyesi Prof. Dr. Kemal
Kurdaş, ekonomide bunalıma
doğru gidildiği görüşünü ortaya
attı. Türkiye*nin görünürdeki ca-
ri işlemler fazlasımn döviz kuru-
nun düşük tutulması, dışardan
spekülatif amaçlı fon akımı sağ-
lanmasından kaynaklandığını be-
lirten Kurdaş, bunun son derece
tehlikeli bir sermaye hareketi ol-
duğunu vurguladı. Bu fon akımı-
nın Türkiye'de muazzam bir dö-
viz krizinin başlangıcını oluştura-
bileceğine dikkat çeken Kurdaş,
geçmişteki DÇM borçlannı anım-
satan fon akımıyla, "Turk ekono-
misi iizerinde gelecekte bedeii çok
agır olacak bir rehinin lesis edil-
miş olduğunu" ileri sürdü. Kur -
daş, ekononunin gerçek bir cökün-
tüye ve krize sürüklenmemesi için
döviz kurlarında acilen düzeltme
yapümasını ve enflasyonun kont-
rol altına alınmasmı istedi.
Prof. Dr. Kemal Kurdaş, imti-
yaz sahibi olduğu "Banka ve Eko-
nomik Yorumlar" dergisine bir
başyazı yazarak "Ekonomide
bunalıma doğru" gidildigi gö-
rüşünü ortaya attı.
Hükümetin 1988 ekiminden
başlayarak elinde döviz fonları
olan yerli yabancı herkese, âdeta,
"Dövizinizi Türkiye'ye getiriniz,
bundan biiyiik kânoız olacaktır"
şeklinde çağrıda bulunduğuna
dikkat çeken Prof. Dr. Kemal
Kurdaş, bu çağrıya ilk uyanlann
Türkiytfdeki döviz tevdiat hesap-
ları sahipleri olduğunu belirterek
şunlan kaydetti:
"Hükümetin enfiasyon karşı-
sında döviz kunınu yavaş yavaş
ayarlamak, içerdeki faizleri yiik-
seltmek ve sermaye hareketlerini
kolaylaştırmak şeklinde yaptığı
düzenlemeyle yaklaşık 1.5 milyar
dolarlık bir döviz, tevdiat hesap-
lanndan TL'ye çevrilip TL olarak
bankalara yahnlmıştır. Döviz tev-
dial besaplannda 1.5 milyariık bir
düşroe, bir çekilme olmuştur.
Aşın fazla degerienmiş döviz
karu, yiiksek iç mevdaat ve kredi
faizleri, sermaye hareketlerindeki
serbesti, Türkiye iizerideki speku-
latif kısa vadeli fon akımını işlet-
mek için ideal bir zemin yaratnus-
tır. Bu çerçeve içinde 1988 ikinci
yansı. ozellikle son üç ay ayından
başlayarak ve 1989 yılı zarfında
Tiirkiye'ye dısarda likit fonlan
olan yabancılar, Türkiye'de yerle-
sik yabancı bankalar, Türkiye'de-
ki yerti bankalar kanalıyla önemü
PROF. DR. KURDAŞTAN
Döviz kurunun düşük tutulması sürdüğü
takdirde, ihracatta önce kâr azalacak, sonra
zararlar başlayacak, ihracat durma noktasına
gelecek. Ucuz dövizle ithal talebi hızla artacak,
iç pazar yabancı mallarm istilasına uğrayacak.
Sermaye hareketindeki serbesti, Türkiye
üzerindeki spekulatif, kısa vadeli fon akımını
işletmek için ideal bir zemin yarattı. Bu yolla
çekilen fonlar cari işlemler fazlası yarattı. Bu
fon akımı tehlikelidir. Döviz kurları tekrar
enflasyon oranına yaklaşık biçimde ayarlanırsa
bu fonlar geri çekilebilir. Bu da muazzam bir
döviz krizinin başlangıcı olur.
Döviz kurunda acilen düzeltme yapılmalı,
iç fiyatlarla dış fiyatlar arasında akılcı bir
bağlantı tesis edilmeli, sermaye hareketleri
üzerindeki kontroller bütünüyle kaldırılmamalı.
miktarlarda kısa vadeli döviz fon-
lannın getirilip Türkiye ekonomi-
sinde değerlcndirildigi tahmin
edilmekledir. Dışanda mevduau,
sennayesi, dovizi olan Turk uy-
nıklu özel ve Cuzel kişiler de tabi-
atıyla hesaplannı yapıp aynı ira-
kânlardan yararlanmışlardır. Bu
durumdan Turk işadamlan da
Türkiye'deki şirketler ve knruluş-
lar da faydalanmaya çalışmışlar-
dır. tş âlemi içinde sanayide çalı-
şan bir insan olarak hukumetin
âdeta özel davetiye gondererek
yaptığı çagnya besabını bilen her
kuraiuşufl uyduğunu yakından bi-
liyonız."
Kurdaş, dışarıdan getirilen bu
fonlann ortalama yüzde 40 mali-
ye tine karşılık yüzde 80 gelir sağ-
ladıklannı, bu yolla çekilen fon-
lann da cari işlemler fazlasına yol
açtığım kaydederek şöyle devaın
etti:
"Açıkbr ki bu yapay bir fada-
hktır. Bu fazlaogın Tiirkiye'ye çok
yuksek bir maliyetle (yüzde 35-40
dolayında reel bir faizle) mal ol-
dugunu kaydetmeye de zorunlu-
luk vardır. Aslında bu fon akımı
son derece eratik ve tehlikeli bir
sermaye hareketidir. Çünku fon
sahipleri, Türkiye'de döviz kurla-
nnın gerçekçi bir şekilde tekrar
hızlı enflasyon oranına yaklaşık
veya onun üstünde bir şekilde
ayarlanmaya başlanması halinde,
hesapladıklan kârian realize ede-
bilmek için derhal ellerindeki
Türk liralannı dövize çevinneye
teşebbüs edeceklerdir. Bu da
Türkiye bakımından muazzam bir
döviz krizinin başlangıcı olur."
Bu fon akımıyla hükümetin dış
ödemeler dengesi hesaplannda
önemli bir "makyaj" yapma ola-
nağı bulunduğunu, bunu gizlemek
için de resmi makamların "düz-
mece argüman" olarak "konver-
tibiliteye" geçişi öne surdüklerini
savunan Prof. Dr. Kemal Kurdaş,
sözlerini şöyle surdürdü:
EBK şirket kurtarıyorANKARA (ANKA) — Bakan-
lar Kurulu, Erzincan Gıda Mad-
deleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin
Türkiye - Libya Ortak Tanm ve
Hayvancıhk A.Ş. ile Arap - Türk
Bankası'na ait yüzde 99.8 oranın-
daki hisselerinin Et ve Balık Ku-
rumu (EBK) tarafından satm ahn-
raasını kararlaştırdı. Türkiye -
Libya Ortak Tanm ve Hayvancı-
hk A.Ş. yetkilileri, Erzincan Gı-
da A.Ş.'deki hisselerini başanlı
bir ihracat gercekleştiremediği için
sattıklannı bildirdiler.
Erzincan Gıda'nın hisselerinin
EBK tarafından satın alınmasını
öngören Bakanlar Kurulu karan
Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu-
na göre EBK bu hisseleri 4 milyar
990.8 milyon lira bedelle satm ala-
cak. Bunun için gerekli finansman
kurumunun 6 milyar 630.8 milyar
tira tutanndaki ödenmemiş ser-
mayesinden karşılanacak.
Bu arada Türkiye-Libya Ortak
Tanm ve Hayvancıhk A.Ş. Yöne-
tim Kurulu Başkanı Ali Oztürk,
ANKA'ya yaptığı açıklamada söz
konusu şirketi 1983 yıhnda ihra-
cat yapmak amacıyla aldıklanm,
ancak başanlı bir ihracat yapama-
dıklan için satmak zorunda kal-
dıklannı söviedi.
"Ekonomiye maliyetleri inanıl-
maz ölçnde ağır olsa da çok spe-
kulatif ve tehlikeli bir buvijel ta-
şısalar da kısa devrede bu tedbir-
lerie Türkiye'ye onemli miktarda
kısa vadeli fonlann akımı saglan-
mıştır. tster doviz tevdiat hesap-
lanndan, ister yabancı sermaye-
dariann Türkiye'ye getirdikleri
dovizden, ister bankalann getirip
Türkiye'de degerlendirip geriye
görürdukleri fonlardan, işçilerin
ekstra dovizlerinden, Turk vatan-
daşlannın yurda geri getirdikleri
paraianian önemli bir döviz fonu
elde edilmiştir. Bunlaria birikmis
dıs borçlann faiz yükü karşılan-
dıgı gibi faiz kısımlanyla döviz re-
zervleri takviye ohıamuş, dıs öde-
meler dengesi besaplan gene bu
örtiilü kısa vadeli fon akımının
yardımıyla makyaja tabi tutularak
cari ödemeler fazla veriyormuş gi-
bi kamunun önıine çıkanlmtstır.
Bütün bu gelişmeler ve tastip edil-
meyecek davranıslar, siyasi bir bö-
bürienme edebiyaünın malzeme-
si olarak kullanılmıştır. Sonnç,
Türk ekonomisi uzerinde geiecek-
te bedeli çok ağır olacak bir reh-
nin tesis edilmiş olmasıdır."
Türkiye ekonomisinin zayıfla-
yacağmdan, belki de çökecegin-
den, dış borç sorununun daha da
büyüyeceğinden endişe eden Ke-
mal Kurdaş, "Türkiye'de maalesef
hiikümet ciddi ve bilimsel politi-
kalan izlemek karakterinde ve ar-
zusunda gözukmemektedir. Geç-
mişte deneyimlerimiz bize bunu
açıkça anlatmıştır. Siyasi oportu-
nizme de fazlaca duşkün olan bir
ekip karşısında oldugumuz inkfir
ediîemez" dedi.
Kemal Kurdaş, hükümetin son
iki yıldır izlediği politikalann eko-
nomiyı ciddi yeni sıkıntılara ve
çok ağır maliyetli kısa vadeli yeni
dış borçlann yükü altına sokma
istidadında olduğunu, bu sıkıntı
ve yüklerin ekonomiyi gerçek bir
çökuntü ve krize sürüklememesi
için acil önlemlerin alınması ge-
rektiğini vurguladı. Kurdaş, şu
önerileri getirdi:
• Döviz knranda acilen düzelt-
me yapılmalı. Başlangıçta önem-
li bir ayarlamaya tabi tutulmalı,
sonra ber ay, en az ekonomideki
enflasyon oranında arttınlarak,
ekonomideki iç fiyatlarla dıs fiyat-
lar arasında akılcı bir baglanb ye-
niden tesis edilmelidir.
• Türkiye ekonomisinin ağır
borç yüku dahil halen içinde bu-
lunduğu koşullarda ve gelişme
aşamasında, sermaye hareketleri
üzerindeki kontrolleri butünüyle
kaldırmak, kanımızca erken ve za-
rarlı olur. Ozellikle dıs borçlanma
üzerindeki talep ve kontroller
mutlaka muhafaza edilmeUdir.
Aksi halde Türkiye ekonomisi
spekulatif kısa vadeli dış borç ve
sermaye hareketlerinin onünde
fırtınaya tutulmuş bir gemiye dö-
ner. Dış borçlarda ağır yuklere ve
darboğazlara girer.
• Türkiye'de ekoDominin yıllar-
dır içinde suriiklendiği şiddetli
enflasyonist ortam, bir an evvel
kokiu biçimde kontrol aiüna alın-
malıdır.
EKONOMİDE KULIS
MERALTAMER
Transtürk'ün "dönüşüMilliyel Gazetesi sahibi Aydın
Dogan Egebank'ı alıyor. Hayır,
Aydın Doğan değil Doğuş Gru-
bu'nun sahibi Ayhan Şahenk alı-
yor. Hayır, Şahenk de değıl Çu-
kurova'nın patronu Mehmet
Emin Karamebmet alıyor. Hayır
işin içinde bir Karamehmet var,
ama Mehmet Emin değil de,
onunla ihıilafa duşen Hasan ve
Mehmet Reşat Karamehmet kar-
deşler alıyor. Hayır onlar tek
başlanna değil, Milb'yet Gazetesi
sahibi Aydın Doğania biriikte
alıyor...
tzmir'in 62 yıllık sanayici ai-
lesi özakatlar ve Egebank'la il-
gili olarak haftalardır aylardır
kulislerde dolaşan haberlerin ar-
dından geçen hafta bu konuda
-daha ciddi bir haber" çıktı.
Egebank ve özakat Grubu'na
Transtürk Holding ortak oluyor-
du. Transtürk özakat Grubu or-
taklanndan Sponza, Lilian Gal-
lia ve Ögei ailesinin hisselerini
satm alarak grubun yüzde 44
hissesini kontrol edecek, bu ara-
da şu anda yönetimde bulunan
Ergün özakat'ın "oy hakkı"nı
da 5 yıllığına devralarak yöne-
timde tek başına söz sahibi
olacak tı.
Teklif verilmişti. Ancak 15
maria kadar beklemek gereki-
yordu. Çünkü ortaklar arası an-
laşmaya göre ortaklar satacak-
lan hisseleri önce diğer ortaklara
teklif etmek durumundaydılar.
Ancak tahminlere göre Trans-
Baba Fuaı Suren ve ogul Faruk
Süren.
turk büyük bir olasılıkla bir en-
gelle karşılaşmayacak ve 15
martta işi bitirecekti.
Transtürk böylelikle hem ağır
vasıtalara aks ve fren üreten Ege
Endustri ve Ege Fren gibi kuru-
luşlara sahip olarak kendi uz-
manhk alamnı da genişletmiş
olacak, hem de Egebank'ı kont-
rol edecekti. Transtürk için oto-
motiv şirketleri, belki de Ege-
bank'tan bile daha cazipti.
Egebank'a verilen bu teklifle,
ekonomi kulislerinin projektör-
leri uzun bir aradan sonra yeni-
den Translürk Grubu'na çevril-
miş oldu. Kimine gore bu olay
Transtürk'ün "comeback"iydi,
"geri dönüşü"ydü.
Transtürk, 1943'te kurulmuş,
çeşitli şirketlerle buyümüş,
1965'te holdingleşmişti. 1971 yı-
hnda halka açıldığında 40 şirke-
tin sahibiydi. Halka açılmanın
da öncülerindendi.
1973'te Meban kuruldu, büyü-
du. 1970'lerin sonlanna gelindi-
ğinde Meban, Kastelli'den son-
ra piyasanın ikinci büyük ban-
kerlik kuruluşu haline gelmişli.
Meban 1982'de batu ve bileşik
kaplar misali Transtürk'ün pek
çok şirketini de peşinden sü-
rukledi.
Meban'm borçlannı ödeyebil-
mek için makine yapan makine-
leri üreten dev Tezsan firması tş
Bankası'na, manyeat madeni
üreten Comag Yapı Kradi'ye, is-
tif makineleri üreten tsmak Er-
can Holding'e, Knorr çorbalan
Koç Grnbu'na, oluklu mukavva
üreten Olmuk Sabana'lara, te-
levizyon üreten Tdefanlcen Pro-
füo Holding'e satıldı.
Meban olayı Transtürk'ün sa-
hibi Süren ailesine 100 milyon
dolara mal oldu. Meban nede-
niyle düşülen sıkıntı 1987 sonu
itibarıyla sona erdi. Ancak Me-
ban dosyalan daha 4 ay önce, 23
Ekim 1989 günu resmen
kapandı.
Bu arada Transtürk'ün küçük
adımlarla yenıden ilerlemeye
başladığı dikkati çekti. önce
dünyanın en büyük otomobil
yan sanayii kuruluşlarından
Franstz Valeo ile debriyaj üreti-
mi için ortaklık kuruldu. Ardm-
dan Transtürk'ün sahibi bulun-
duğu Kartal Çimento'nun yüz-
de 60 hissesi 11.5 milyon dolara
Societe Ciment France'a satıldı.
Daha sonra yine tanınmış bir
Fransız grubu Bendix ile fren ta-
kımları üretimi için ortaklık
kuruldu.
Kime niyet kime kısmet?
Yeni adıyla
Türkiye Kalkın-
ma Bankası, es-
ki adıyla DESİ-
YAB birkaç yıl
önce kendisine
Ankara'da ODTÜ yolunda güzel
bir genel mudürlük yaptırmış.
Bina bitmiş tam taşınacaklar,
Dısişleri Bakanlığı binaya el koy-
muş ve DEBtYAB yönetiminin
hevesi kursağında kalmış. Dısiş-
leri Bakanlığı oraya taşınmış. O
sırada Bakan Halefoğlu.»
Aynı şekilde PTT yeni bir ge-
nel mudürlük binası yaptırmış.
Tam bina bitmiş, Başbakanlık el
koymuş ve kendi taşınmış. An-
kara'da "yeni" ve "eski" Başba-
kanlık olarak 2 binası bulunan
başbakanlığın "yenisi" PTT'nin
kendisi için yaptıntığı binaymış.
Bunun gibi PETK1M yaptır-
mış, Enerji Bakanlığı taşınmış.
Makine Kimya Endüstrisi
(MKE) yaptırmış, Sanayi ve Ti-
caret Bakanlığı taşınmış. Anla-
şılan Başbakanlık ve bakanlık-
lar işin kolayını bulmuşlar. Ken-
di bütçelerinden böyle bir para-
yı ayırmak yerine kajnu kuruluş-
lanrun yaptırdıklan binalara göz
dikip, sonra da el koyuyorlar.
Devletin ciddiyeti ve "KİTIerin
ticari bir müessese gibi
çaüşbnlma" esprisiyle bu yakla-
şım ne ölçude bağdaşır bilemi-
yoruz.
Bu konudaki son örnek de
Halk Banka». Halk Bankası'nın
ODTÜ yolunda genel mudürlük
binası olarak inşa ettirdiği gok-
delene Hazine MUsteşarlığı goz
koymuş. Bina bıtince Hazine'nın
oraya taşınması planlanıyormuş.
Hatta Hazine'ye yakın çevrelere
göre bu işin karan çoktan ve-
rilmiş.
Ancak DESİYAB, MKE, PTT
örneklerinı hatırlayan Halk
Bankası yöneticileri, daha binayı
inşa ederken tepesıne hiçbir şe-
kilde sokülemeyecek, kınlama-
yacak koskocaman bir Halk
Bankası yazısı yazdırmı^lar. Çi-
mentodan özel kalıplarla dökül-
müş bu devasa Halk Bankası ya-
zısını Hazineciler bir süre önce
"sildirmeye", "kırdırmaya" uğ-
raşmışlar, ama imkânı yok ba-
şaramamışlar. Sonunda da "ne
vapalım bu yazı kalsın, Halk
Bankası'nın reklamı olur" de-
mişler; ama binaya taşınma ka-
rarlanndan vazgeçmemişler.
Buna karşılık Halk Bankası
cephesinde ise bir yandan inşa-
at faaliyetleri diğer yandan da
taşınma hazırüklan son hızıyla
sürüyor. Genel müdürittgün tüm
arsrvi yeni binaya taşınmış. Halk
Bankası Eğitim Müduriüğu de
yeni binada faahyetlerını sürdu-
ruyor. Bankanın bilgi ışlem sis-
teminin montajı da devam edi-
yor. Özetle Halk Bankası hiçbir
sorun yokmuş gibi yeni gökde-
lenine taşınma planını uyguluyor
ve bu sonbalarda inşaat tümuy-
le bittiğinde taşınmayı umuyor.
Aras, Şişe Cam'dan aynldı
Şişe Cam
To p1u1u ğ u
Pazarlama
Koordinatörii
Erhan Aras
emekliliğini
istedi. Uzun
yıllardır Şişe -
Cam Toplu-
luğu'nun çeşitli kademe-
lerinde çalışan Aras'tan bir su-
re önce de personelden sorum-
lu Genel Mudür Yardımcısı Ha-
luk Anğ görevinden aynlmıştı.
Böylelikle Talat Orhon donemi-
nin bir yöneticisi daha topluluk-
tan aynlmış oldu.
Erhan Aras, Şişe Cam Toplu-
luğu adına tstanbul Ticaret Oda-
sı Meclis üyesiydi. Büyuk ihra-
catçı şirketleri çatısı altmda top-
layan TÜRKTRADE'de de Şişe
Cam Topluluğu'nu temsil e<ü-
vordu.
Avrupa'mn milyariık altyapı yatırımları
YıHık Kamu
rcaflttton
(miryar dolar)
t TİM« ( e
rraata) denızının altından
geçen 80 m l uaınluOunda-
kı demıryokı tünelı 12
ınflılterj Oammjru
Hnanoı isomya « B Aı
Yanma-
dayı kıtaya bağtayacaK oto-
yol ve demıryolu sistemı
kBfak Danımarka'-
yibirada üzennde yer alan
taşttsntKopenhagabağla-
yacak otoyo! ve tûnefier
•.AhBanya danfıyonan
şehırlerarası hızlı tren ağı
B.AIroanya pts sa be$*i-
tm $«bekesi
i
-ıır/oiu ve otobûs ulasım
ağının gemşletılmea
brtçmîtatya
Kafya Düra Knpw Ülke
capında sîadyumlaf oteller
ve ulaşım sjstemtnın lyıleş-
tıntmea 2 5
m a n n Stadyumlar, oyun
alanlan. konut ve kent ıs-
lafı çalışmalan 5
•iı—ııi 10
Eüayas$etWa EXP0'92
Dünyanın en büyûk
fuar kcnpleksı ınşası ve
kent ıslah calışması 7
Asil Nadir bir şirket
daha aldı
Ekonomi Servisi — Asil Nadir
yaş meyve ve sebze uretiminde gi-
derek büyüyor. Nadir'in sahibi
bulunduğu Polly Peck Internati-
onal merkezi Dallas'ta bulunan
Standan Fruit ve Vegetable şirke-
tini 30 milyon dolara (yaklaşık
72.5 milyar Türk Lirası) satın al-
dı.
Polly Peck'ten yapılan yazılı
açıklamada, yaş meyve ve sebze
dağıtıcısı Standard Fruit ve Vege-
table şirketinin gruba katılmasıyla
Polly Peck'in dünyanın üçüncü
büyük yaş meyve ve sebze üreten
firması haline geldiği belirtildi.
Polly Peck'in Yönetim Kurulu
Başkanı Asil Nadir "Çok iyi ör-
Küdenmiş bu şirketin aranuza ka-
tılması. Amerika'da zaten güçlü
olan pazariama agımıza büyük bir
katkıda bulunacakbr" dedi.
1933 yıhndan beri faaliyetini
sürduren Standard Fruit ve Vege-
table şirketi 100 çeşitten fazla ürü-
nu pazarlayıp dağıüyor. Şirket ay-
nı zamanda Amerika içinde ve dı-
şındakı ureticilerden de doğrudan
alım yapıyor. Yaş sebze ve mey-
ve alanında zinrire eklenen bu son
halkayla Polly Peck Internatio-
nal'ın Amerikan pazannda önem-
li bir yere sahip olduğu belirtildi.
Şirket, yine bu alanda Del Mon-
te Fresh Fruit, Kaliforniya'da
Mendelson Zeller ve New York'-
ta Prevor fırmalanna sahip bulu-
nuyor.
\aşlı kıta yüzünü gerdiriyor
H E
E
Y A R
V E Ö
R E
168
R
C
A T
Z E L
Z E
66 6
1
P
E
I C
M
R
°%
I
ü
V
%
A
B
M U
Z İ Ğ
A
1
A
T F
İ İ L
S Y
A
A
E
0
38 66
R
R
Ğ 1
. . .
N
61
Nüfus cUzdanımı kaybetlım.
Hukumsüzdur.
A YNUR GÜNDOĞDU
Ekonomi Servisi — Avrupa, doğusun-
da yaşanmakta olan gelişmelerle yeni bir
kimliğe bürünürken 2000 yılına da çehre-
sini iyice değiştirmiş olarak girecek. Avru-
pa'nın yeni çehresi için yaşh kıtanın dört
bir yanında yapımı suren inşaatlar hızla
yükseliyor.
Business VVeek dergisi Avrupa'mn çok
geniş kapsamlı bir yeniden yapılanma sü-
recine girdiğine ve yaşlı kıtanın 200 yılına
daha da güçlenerek gireceğine işaret edi-
yor. Kıtada ulkeleri birbirine bağlayacak
yeraltı tunellerinden kara ve demiryollan-
na, spor alanlarından fuar kompleksleri-
ne, su şebekelerinden pis su arıtma tesis-
lerine vanncaya kadar çok geniş kapsamlı
altyapı projelerinin inşası suruyor. AT üyesi
8 ülke (Belçika, Ingiltere, Danimarka,
Fransa, Italya, Hoiianda, tspanya ve B. Al-
manya) altyapı yatınmları için 1990 yıhn-
da toplam 150 milyar dolar harcarlarken
bu rakamın her geçen yıl daha da artarak
1990'h yıllann sonuna kadar toplam 2 tril-
yon dolara ulaşacağı hesaplanıyor. tngiliz
inşaat firması John Movlem PLC'nin Pa-
zarlama Müdürü Brian Shields, Avrupa
1
da surmekte olan altyapı projelerinin bu-
yukluğüne dikkat çekerek "Onümüzdeki
10 yıl Avrupa'mn yeniden inşası için çok
çarpıcı bir dönem olacaktır" şeklinde ko-
nuşuyor.
Yapımı surmekte olan inşaatların insan
yaşamını daha güzelleştirmesinin yanı sı-
ra Avrupa ulkelerini birbirine daha da yak-
laştıracağı ve Avrupa'nın toplam 5 trilyon
dolarlık ekonomik gücü ile ABD ve Japon-
ya'ya karşı çok dişli bir rakip haline gel-
mesine yardımcı olacağı vurgulanıyor. Ka-
rayolları, demiryollan, çevre vb. projelerin
inşaat harcamalan ile Avrupa'da ekonomik
büyume oranı yakın bir gelecekte yanm pu-
an yukanya çekilecek.
1970'li yıllarda ve 1980'lerin başında Av-
rupa'da büyüme hızının yavaşlaması plan-
lanan altyapı projelerinin uygulamaya kon-
masını da geciktirmişti. Ancak daha son-
ralan AT ekonomisinin hızla gelişmesı ve
serbest ticaret çağının en parlak dönemi-
ne ulaşması ile bu projeler 1980'lerin or-
talannda uygulamaya kondu. Diğer taraf-
tan bu büyuk kapsamlı inşaat projelerinin
yapımı tum kıta üzerindeki işsizliğin azal-
tıhnasında büyuk rol oynuyor.
Surmekte olan altyapı çalışmalan Avru-
pa'da hava ve su kirliliğinin önüne geçil-
mesi konusunda Avrupa Komisyonu ve
çevreci gruptardan gelen taleplerin cevap-
lanmasını da sağlayacak. Bu yönde yapı-
lan çalışmalar Avnıpa'da çok güçlü bir sek-
törün doğmasına neden oldu.
EVIM
RESTAURANT
30 yıllık deneyimle
PILIÇ, SPESIYAL TURK MUTFAĞI, BALIK,
KOKTEYL ve GRUP YEMEKLERI
'EAR da Cuma. Cumarlesı 22.00den iübaren gilarıyla
OLCAYTO ve TANJU-YAVUZ İKİLİSİ
Rezervasyon: 164 55 83 | ] Eliler girisi - Levent