23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 MART 1990 CUMHURİYET/7 BVSANLAR FÜSUN ÖZBİLGEN G Ö R Ü Ş Seçhn Konuşmada oiduğu gibi kültürel yaşamda da seçim başta gelen gerekliliktir. Ruth Benedict ŞEH1R TlYATROLARrNDA BELEDIYE ETKINLIĞI Yavuz-Gürün maçı sürüyortSTANBUL Şehir Tiyatrola- n'nda genel sanat yönetmenli- ğini yürüten ve Dalan döne- minde bu göreve getirilen Gen- cay Gttran ile Belediye Kültür Işleri Daire Başkanı Hilmi Ya- TUZ arasındaki çekişme, gaze- te ve dergi sayfalarında başla- dı, sessiz ve derinden sttrdü git- ti. Gurün'ün kadrosu Devlet Ti- yatroları'nda idı ve Şehir Tıyat- roları'nda Genel Sanat Yönet- menliği yapmasının yasal olma- dığı söyleniyordu. Nihayet Devlet Tiyatrosu, Gttrün'ü ge- Gencay Güriin riye görevine çağırdı. Ancak günlerde de resmen Şehir Ti- Gencay Hanımın da destekleri kuvvetliydi. Belediye Başkanı Nurettin Sözen imzası ile Dev- let Tiyatrolan'na bir yazı gön- derilerek Gurün'ün Şehir Ti- yatrolan 'nda görevlendirilme- si için gerekli izin alındı. Bu- yatrolan Genel Sanat Yönet- menliği'ne ataması yapıldı. Gencay Hanımın böylece Hilmi Yavmj'un elindeki koz- ları aldığını zannedenler tam bıyık altından gulümsüyorlar- dı ki bu kez bir karşı şut geldi. HUrai Yavuz Şehir Tiyatrolan'nın 1981 yı- lında çıkarılan yönetmeliğinde değişiklik yapılıyordu. Bu de- ğjşiklik belediye meclisınden de geçirilmişti. Yönetmeüğe göre Şehir Tiyatrolan'nın Yönetim Kurulu'nun yapısı değiştirili- yordu. Eskiden yönetim kuru- ADHAH HOCA ARTIK ATATURKÇÛ VE VAKIF BAŞKAHI "İnsan sonradan anlıyor"ADNAN Hoca, zengin aile- lerin çocuklarını etrafına top- layıp dini telkinlerde bulun- makla adını duyurmuştu. Çev- resinde pek çok müriti oluştu gençlerden, sonra tutuklandı, serbest bırakıldı derken olduk- ça ünlendi. 1984-85 yıllarından bu yana gençleri etkileyen Adnan Hoca son zamanlarda hem tipıni hem görüşlerini değiştirdi. Hoca keümesini sadece la- kap olarak algıladığını, kendi- sinin hocalıkla hiçbir ügisi ol- — Daha önce gerici göriisleri savunurken nasıl oldu da Ata- türk'u savunmaya ve yobazlıga karşı çıkmaya basladuuz? — Daha önce Atatürk ba- na din düşmaru, Allah'ı, dini tammaz bir insan olarak tanı- tılmıştı. Bunu araştırmam gere- kiyordu. Bütün eserlerini aldım okudum, araştırmalar yaptım. Gördüm ki eğer Atatürk olma- saydı, şu anda yaşadığım dini yaşamam mumkün değildi, Ku- ran'ı savunmam mümkün de- ğildi. Bağnazları, yobazlan ta- Admui Oktar yobazlan dnnyamn en karaniık varlıgı, zalim ve korkak olarak yorumluyor. madığını söyleyen Adnan Ok- tar, genel yayın koordinatörlu- ğünü yaptığı Ronesans dergisi ve fahri başkanlığını yaptığı Bi- lim ve Araştınna Vakfı kanalıy- la Atatürkçuluğu topluma an- latmaya çalışacağını söylüyor. 1986 yılına kadar kendisinin de gerici göruşlerı savunduğunu daha sonra Atatürk hakkında yaptığı araştınna sonucu ger- çekleri gördüğünü söyleyen Ad- nan Oktar'la arkadaşımız Ay- şe Yddınm Ortaköy'deki evin- de görüştu. nıdıkça Atatürk'u daha iyi an- lamaya başladım. — Yobazlan ve Atatiırk'e karşı tutumlarını şimdi nasıl görüyorsunuz? — Yobaz dünyamn en ka- raniık varlığı, çok vahşi, son de- rece zalim, korkak, fakat maz- lumlara karşı cesur gibi görti- nüyor. İyi niyetten uzak, sevme ve sevilmeden uzak, kadın ve çocuk düşmanı, egoist, bencil ve bunu din adına yapıyorlar. Atatürk, Osmanlının son döne- minde yobazlığın doruğa ıılaş- tığı dönemde, cesurca ortaya çıkmış ki yani akıl almayacak bir cesaret ve kararklıkla yobaz- lığı silindir gibi ezmiş. Tarihte eşi görülmemiş bir mücadele vermiş. Allah'ı reddetmiyor, ısrarla üzerinde durduğu gericilik ve yobazlık. — Nasıl başa çıkıhr bu geri- ci ideolojiyle? — Bizim gericimiz de çok azgındır, komünistimiz de. Ben aslında onlara acıma his- siyle bakıyorum. Çünkü gerici, gerici olduğunu bilmiyor. İyi niyetle yaptığını, haklı olduğu- nu sanıyor. Kendimden biliyo- rum, haklı olduğum kanaatin- deydün. Sonradan insan farkı- na vanyor, ne kadar aa oldu- ğunun. — Kurao'ı bircok çevre ken- diae göre yorumluyor. Kuran yonıma açık mı? — İyi niyetli olan güzel yo- rumlar, sapık olan çirkin yo- rumlar. Olay buradan kaynak- lanıyor. Sapık ve kasıtlı yorum yapüıyor. Yobazlık Kuran'ın hükmünden çıkmaz, çarpıtıl- malardan çıkar. Halk bu gerici ve yobazlann amacını bilmiyor, ne inciler dizdiklerini, ne abuk sabuk iddialan olduğunu. Bun- lan televizyona çıkıp tartışsalar bu iş bir günde biter. Böyle su- sunca gericüikte bir şey var zan- nediliyor. Bir ara Marksizme de susulurdu, büyük bir olay var zannederdi millet. Susulmasın da anlatılsın. — Bu dusunceJerinizden öttt- IÜ bircok tebdit aldığınm söy- Inyorsunuz. Kinüerden gen'yor? — Bizım tehdidımiz boldur. tşte 'asanz', 'keseriz'. Tabiı yo- bazlardan. Zaten tertipleyen de onlar, son günlerde bircok olayı onlar meydana getirtiyor. Di- rekt orüardan kaynaklanıyor. Dine karşı en güçlü silah geri- ciliktir. Gerici ideolojiyle tartı- şılması muthiş faydalı olur. lu genel sanat yönetmeni ile ti- yatro müdürü ve genel sanat yönetmeninin Önerdiği 6 kişi arasından seçilecek uç kişiden yani toplam 5 kişiden ohışuyor- du. Bu 5 kişıde de genel sanat yönetmeninin ağırkğı bulunu- yordu. Yeni yönetmelik bu yapıyı değiştirip 1- Genel sanat yö- netmeni. 2- Tiyatro mttdüru. 3- Şehir Tiyatrolan'nın sanatçı ve rejisörleri arasından seçecekleri 2 kişi. 4- Tiyatro ile ilgili yazar, eleştirmen gibi demeklerin öne- receği kişiler arasından beledi- ye başkammn seçeceği bir kişi. 5- Belediye meclisi üyeleri ve- ya ptfrsoneli arasından başka- nın atayacagı bir kişi ve 6- Tiyat ro cauşanlan içinden genel sa- nat yönetmeninin önereceği 3 kişi arasından başkanın ataya- cagı bir kişi olarak belirtildi. Böylece 7 kişiük yönetim kuru- lunda genel sanat yönetme- ninin etkinliği giderilmiş olu- yordu. Aynı şekilde Şehir Tiyatrola- n'run oynayacağı oyunlann se- çiminde danısma kurulu olarak oluşturulan Repertuvar Kum- tu da benzer biçimde çeşitli der- nek, üniversite temsilcilerinin de önerileri arasından belediye başkammn atayacagı birer ki- şi ile Belediye Kültür Işleri Da- ire Başkanı Hilmi Yavuz'un başkanhğında toplanacaktı. Yani Gencay Hanırnın atama- sı yapılmadan yetkileri kısümış oldu. Şehir Tiyatrolan ile ilgili itiş- me böylece karşılıklı şut ve gol- lerle surüp gidiyor. Bakalım maçı sonunda kim kazanacak? SARlKAMiyTAN BIRSES YENİ KAZISISTEMI Karada dalgıçlık İSTANBUL Büyükşehir Be- lediyesi'nin atık su antma tesıs- leri çerçevesinde yaptırttığı ko - lektör tüneli inşaatlarında Türkiye'de ilk defa kullanıla- cak olan bir sistem uygulana- cak. Boru itme metodu adı veri- len bu sistemle topraktaki su- yu itmek için belli bir basınç uygulanacak. İşciler yeraltında yaklaşık 2 atmosfer basınç al- tında çalışacaklar. Ama işe başiamadan önce üç ayn basınç odasından geçecekler. lnşaatı yapan STFA firma- sınm tüneller ve altyapı bölü- münun genel mudür yardımcı- sı Erol Adıgüzel uygulanacak olan sistemi şöyle anlatıyor: "Bu sistem Beşiktaş'ta 310 metrelik bir bötümde ilk olarak uygulanacak. Bonı itme meto- du verilen bu sistem iki şekilde kuUanıhr. Buyukşebirlerde acut hafriyat yapılamayan, istimlak yapılamayan, buyuk trafik yo- ğunJuğu ve>a demiryolu gecidi olan yerlerde. Bir de zemini ıs- lah olmayan yerlerde. Makine ise şöyle: Önde kazı yapan hafriyat köstebek var. Arkasında uç bolumden oluşan basınç odalan. Onların arka- sında ise itüecek borularla bo- lanılıyor, ara piston çemberi kurnluyor ve kademeli itme ya- pılıyor. Biz de 3 kademede ite- ctpz. lsleme önce zeminin sonda- jı yapıiarak başlanır. Yeraltın- da topraktaki su yukıi tespit edilir. Buna göre basınç odala- nndaki basınç tespit edilir. Ve yeralü suyunu geriye itecek ba- sınç uygulanarak kuru bir ze- minde çalışma yapdır. Ama dengeliitmekgerekir, yoksasu V A Ç I I V F yıizeye çıkabilir." ' " • " " Ortalama 2 atmosfer basınç altında çalışılacağını, bunun da 20 metre su altındaki çalışma ortamıyla aynı olduğunu söy- leyen Adıgüzel, bu projede ça- lısacak kişilerin de 20 metre su- altında çalışan dalgıçların nite- liklerine ve sağhk durumlanna sahip olması gerektiğini belir- tiyor. Basınç altında çahşacak işçi- ler Almanya ve Ingiltere'den gelen uzmanlarca eğitimden ge- çirilmiş. Eğitim sonunda ken- düerine bir sertifika verilecek. Eğitim gören 20 kişi yeraltında 5 saat arayla vardiyalı olarak nca bir basınç odası bulundu- ruluyor. Vurgun yiyen işçi ge- rekirse burada bir iki gıin tutu- lacak. Bu sistemle günde ancak 12 metre boru itilebiliyor. Kolektörlerin yeraltı dalgıç- lan bu zor görevi tehlike için- de yerine getıriyorlar her gun ustünden geçip gittiğimiz Be- şiktaş'ta. Güneşin ihaneti TURİZM Ekonomi, Bilim- sel Araştırma, Tanıtma ve Ti- caret A.Ş.'nin (TEBİAT) Abant'ta düzenlediği 6. Bele- diyecilik Semıneri'nde beledi- ye başkanlan hep bir ağızdan hükümetten, mali kaynakları- nın kısıtlanmasından yakındı- lar. Seminerin ilk gününde sa- dece konuşmaları dinlemekle, konuşulanlar hakkında sağın- da solunda oturanJara espirili yorumlar yaparak onlan gül- durmekle yetinen Sankamış Belediye Başkam Cavit Arbak, ikinci günde söz alıp kursüye geldi. Konuşmasının başında oturum başkammn uyanlanna karşın on dakıka dinleyicileri selamlayan, bu arada belediye- ye kanalizasyon çalışmaların- da kullanılmak uzere dozerini veren 9. Tümen'e Abant'tan sevgi ve saygılar gönderen Baş- kan Arbak, doğudakı borç- suz tek belediye olduğunu söy- leyerek sözlerine başladı. 25 bin nüfuslu Sankamış- ın ikinci dönemde de belediye başkanlığını surduren, bu ara- da beş yıl süreyle de Avrupa Konseyi Yerel Yönetim Birligi üyeliği yapan SHP'li Başkan Cavit Arbak, doğunun talih- sizliğınden yakınırken "gü- neş'i de suçlayarak dinleyen- lerin dakikalarca gülmesine yol açtı. Güneşin de doğuya ihanet ettiğini savunan Arbak, "Dogudan dofnyor. sogugumı bize bırakıp batıya gidiyor. Sı- cagını batıya veriyor" djye ya- kındı. Arbak, güneşin ihaneti- ni hukümetin uygulamalanna bağlayınca gülüşmeler kahka- halara dönüştü ve Arbak semi- nerin en uzun alkışlanan bele- diye başkam oldu. n e d e n l e T V - d e n çahşacak tştanbul Üniversite- »Yaslmna'sanip çıkan, vatanına sahip çıkar" gibi ne idüğu be- sı Tıp Fakultesı Denızve Sual- y ^ v e c ı z e ı e r döktürmeyi çok severiz. Somut olaylarda ise her- tı Bölumu Anabdım Dalı Baş- k e s b ı r y a n a t o z o l u r kanı Maıde Cımsıt'le de sağlık is t a nbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin bahçesinde bir merdi- yönunden ılışki ıçinde bulunu- v e n kenannda on gündur yatan bir yaşlı vatandaş ilgi bekliyor. rulan itecek pistonlar bulunu- luyor. Işçilerin yeraltma inme- Hgüenen kişiler hasta diye doktora göturmüşler. Doktor mua- yor. Sistemdeki aygıtlar elek- den önce nabız ve kalp kontrol- y e n e «jip, "Saglığı yerinde, ama aç" teşhisi koymuş. Darula- tronik. Ve çift jenerator siste- leri yapıbyor. Üç bolümlük ba- c e Z eye telefon edip ilgi gösterilmesini isteyen gazeteci arkadaşı- mi kullanıyonız. Bu dört pis- suıç odalannda yavaş yavaş ba- m]Z da şu yanıtı almış: ton 2400 tonu itebiliyor. Ayn- sınç ayarlan yapılıyor. Hem »Bu insanın kimliğini, sabıkasının bulnnup bulunmadıgını, ca ara istasyonsnz 4 metre ça- içeri girerken, hem de dışarı çı- kimi kimsesi olmadığını ve benzeri formalitelerini yapürıp geti- pında borulan 100 metreye karken. Butün tedbirlere kar- rirseniz alabiliriz.." kadar itebiliyor. 100 metreden şın vurgun yeme olasılığı da Adının Şukru olduğunu söyleyen bu yaşlı vatandaş hâlâ aynı sonra ara itme istasyonlan kul- göz önüne alınarak dışanda ay- yerde ve aç.. HAYVANLAR İSMAİL GLLGEÇ l ' ı l m ı *• W h u " ü ' r : i / f / . ' / l l l l l i ' I I , ı i ı , î l l / i f l ı , , • PIKNIK PİYALE 3L4DR.4 P06PUGUAA- RLJHUM l THMİZVESAFTI HIZU GAZETECİ \ECDET ŞEL\ BU PURUM DEGlŞMBUPiR.. MALK OR6uTL£m£L\QıQ. A A S R I N , MıTın, ^EYH ŞlU \/e. A6A VÖAtETTfâ/ 6İR ULKEDE, B'lZ S'ı Ş GİBİ YAfm FlöURMlAR OUfifiKTAM ÖTeyt OLMADlöl İÇ'N Ct 6lZW Sı/ASeTÇİLEt? RoTAYl YM ÇİLSİZ ÇO&MİUĞU R(, SİHCARLAZI FILAN USSA8A KATAR- BüNUH AOiHA Ctt 'REEL ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHAS GLRSES V1Y6M "ZPKİTA İBAPMOAH İsi 413 LAHMACUNU püRCi AAJI cAooe ttşıMM YvkfturvtC WUfAA GARFIELD JIM DAVis KÖPOOEI? İV\ K ALB2DEPIFP TARİHTE BUGUN MÜMTAZARIKAN KUBILAY ANITI GERÇEKLESTIRILECEK.. flmıtı. 1331 D£ BUGUN, RÜÇÜLMÜÇTU. 23 ARAUK 133O 'DA, SeRlCJL£ÜlKl AYAKlAMtAASt SlRASlNPA, ONLA& EHG£LL£M£YE ÇAUÇAA1 YEDEICSUSAy Ö6H£T*4E\I MUSTMF* FBHMİ Ku8H-Ay ŞEHır EDIUAIŞTİ. KusıtAy AMirı FtK/e/u/ UJC KEZ, cuiMnuzırer GAzere- S/'U/A/ O ZAMANKİ VI YANA MUUABlRl OL4*J NAOİR NAOI ORTAYA ATAAtŞn. ANITIM BıÇlMİ KONL&LMDA AKAÇTtZMALAR. SUfZERKEN, ZESSAM MAHMur ıS- A4A/L SEY, BlR PROJE HAZIRLAYAIZAK CUMHU&I'- YET SAZETESl 'NE 6ÖNOERMIÇTI (SOCOA KOPrA- sı GöeüLt/yoe) ANCAK , DAHA SONRA AÇI- LJ1N ANir YAR/fMAStNI, MEYHEUÜ^f RATİP AŞtR ACUOOĞLU'NUN PROTESı /CAZANM/f \/E 6ERÇE<t-EÇT7K/LM/ÇrLŞlMPİ MEN'PE 8ULCMAN ANIT ODUR. TURK VE DUNYA KARİKATÜRÜNDEN AN l-uat Suer Anton Kotreba — Çekoslovakya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle