Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLER 20 MART 1990 P A R L A M E N T O ' D A N TBMM'de bugün ANAP, SHP ve DYP grupları toplanacak. ANAP grup toplantısında TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman ve arkadaşlarının terör konusunda verdikleri görüşme önergesinin ele alınması bekleniyor. SHP grubunda ise Çanakkale zaferinin 75. yıldönümü törenlerinde Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı protesto ettiği gerekçesiyle açığa alınan Çanakkale Belediye Başkanı tsmail Özay'ın durumu değerlendirilecek. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'nün bu konuda gnıpta konuşması, sorunun gündem dışı bir konuşma ile de TBMM Genel Kurulu gündemine getirilmesi bekleniyor. TBMM Genel Kurulu'nda ise SHP Tekirdağ Milletvekili Enis Tütuncü ve arkadaşlarının kuraklıktan zarar gören çiftçilerin sorunianna ilişkin Meclis araştırması önergesi görüşülecek. P A R T İ L E R D E N H f i n H l İ Hollanda Işçi Partisi'nin seçim C l ü n U U çalışmalanna destek olmak amacıyla bu üJkeye giden SHP Genel Başkanı Erdal lnönü, dün Türkiye'ye döndü. Atatürk Havalimanı'nda bir basın toplantısı düzenleyen tnön'ü, yurtdışmdaki Türklerin Türkiye'deki son gelişmelerden kaygı duyduklannı söyledi. Hollanda'da büyük ilgi gördüğünü belirten lnönü, hükûmetin AT'ye tam üyelik için başvurusunun reddedilmesine karşın, yurtdışmdaki Türklerin emekleri ve politik çalışmalanyla ATye girdiklerini ifade etti. Enflasyon, terör ve hükümet konusunda çok şikâyet aldığını söyleyen lnönü, "Onlara çare seçimdir. Bir seçimle haJkın desteğine sahip bir hükûmetin bu sorunların üstesinden geleceğini söyleditn"dedi. Yeni oluşumcular ş baa rnilletvekillerinin öncülüğünde oluşturulan Yeni Demokratik Oluşum, Danışma Organı, Yürütrne Kurulu, Program Kömisyonu ve Tüzük Komisyonu üyelerini belirledi. Yürütme Kurulu'na Fehmi Işıklar, Cüneyt Canver, Kenan Sönmez, lbrahim Aksoy ve Tevfik Koçak getirildi. Program Komisyonu'nda ise Aslan Başer Kafaoğlu, Tank Ziya Ekinci, Murat Belge, Ismail Hakkı önal, M. Ali Aslan, Mahmut Kılınç ve Feridun Yazar görevlendirildiler. Yeni Demokratik Oluşum'un Tüzük Komisyonu'nda da lsmail Hakkı Önal, Hediye Felekoğlu, Mehmet Kahraman, Tuncer Kocamanoğlu ve Sabri Çepik'e görev verildi. T l o l r o n c ı 1 o-POrmancılar Derneği'nce düzenlenen D d K c U l d l d . 1 ..ormancıhğın Yeniden Örgütlenmesi" panelinde, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Lütfullah Kayalar, hükümete yöneltilen eleştiriler ve salondan laf atmalar üzerine sinirlenince panel gergin bir havada sonuçlandı. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel ile SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal, tarım, ormancılık, hayvancılık ve köy işlerinin tek bir bakanhkta birleştirilmesini eleştirdiler. Muhalefet sözcülerinin eleştirilerini yanıtlayan Kayalar, Türkiye'de diyalogsuzluktan öte bir "üslup" sorunu olduğunu anlatarak, "Konuları gerektiği yerde konuşmak lazımdır" dedi. Bunun üzerine salondaki dinleyicilerden biri, "Burada da konuşulabilir" deyince, Kayalar ile salondaki bazı dinleyiciler arasında tartışmalı bir diyalog geçti. anakkale Belediye Başkanı tsmail y . m |çjş |e r j BakanlığTnca görevden alınmasından sonra olayı yerinde araştırmak ve destek vermek amacıyla SHP'li Önder Kırlı, Erdoğan Yetenç, Hasan Zengin, Erol Güngör ve Mahmut Keçeli dün Çanakkale'ye geldiler. • Köy ve Mahalle Idareleri Muhtarlan Demeği Genel Başkanı Abdullah Yıldız ve yönetim kurulu üyeleri TBMM Başkanı Kaya Erdem'le SHP, DYP ve ANAP grup başkanvekilierini ziyaret ederek köy konusunda değişiklik yapılmasını istediler. • Samsun DYP İl Başkanı Yücel Türe yönetim kurulu üyelerinin güvensizlik oyuyla görevinden düşürüldü. Yerine ikinci başkan Yalçın Yanar getirildi. • TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman, crumhurbaşkanı Turgut Özal'ın tarafsıziığjna özen gösterrnesi gerektiğini söyledi. Karaduman, ANAP'ta bir an önce kongre yapılmasını, hemen arkasından da erken seçime gidilmesini istedi. • SHP tzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Sağlık Bakanuğı'na bağlı doktorların, mesai saatieri içinde başkanlığını Semra Özal'ın yaptığı Türk Kadınını Güçlendirme ve Tanıtma Vakfı hizmetlerinde zorla çalıştırıldığını savundu. ÇAĞRI 3568 sayıh Meslek Yasası gereği 20 Mart 1990 salı günü saat: 10 OO'da Lütfi Kırdar Spor Salonu'nda (Spor Sergi Sarayı) İZİN BEL- GELERİ dağıtılacak ve "İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI" MÜTEŞEBBİS YÖNETİM KURU- LU seçimi yapılacaktır. MALİ MÜŞAVİRLER MUHASEBECİLER BtRLİGİ'nin İstan- bul'da mevcut 18 şubesinin yöneticilerinden oluşan, şubeler toplan- tısında önseçimle belirlediği adaylarımız aşağıdadır. TÜM MESLEKTAŞLARIMIZA SAYGIYLA DUYURULUR. ADAYLARIMIZ 1- M. Yaşar ALAGÖZ 2- Yahya ARIKAN 3- Adem ARSLAN 4- Erkin BALABAN 5- Tevfik YILMAZ İSTANBUL ŞUBELERİ ADINA KOORDİNASYON KURULU Görevden alınan Çanakkale Belediye Başkanı, Cumhuriyet7tf sorulannıyanıtladı Özay:IktidarhırçrnlaştıKonuşmamdan sonra çeşitli ithamlarla karşılaştım. Arkamızda ANAP'lı bir grup vardı. Küfre varan laflar söylediler. Başka zaman duysam çok büyük tepki göstereceğim sözlerle karşılaştım. Çok üzüldüm. Bireysel tepkiyi düşünmedim. Bir sene müddetle paramızı kestiler. Şimdi ekonomik baskıdan sonra yasal baskıyı uygulayacaklar. Demokratik bazı haklarımızı kaldıracaklar. Biz hep idari ve mali baskı içinde buraya geldik. Adaletegüveniyorum. TUNCAY ÖZKAN POR TRE / İSMAİL ÖZAY 19yıldır aktifpolitikada 1953 Çanakkale doğumlu olan inşaat mühendisi lsmail Özay, 1971 yıhnda CHP Merkez İlçe Başkanlığı ile aktif politikaya başladı. 12 Eylül askeri darbesi sonrası SODEP Çanakkale İl Başkanlığı yapan, 83 seçimlerinde milletvekili adayı olan Özbay, 550 oyla milletvekilliğini kaybetti. özay, 26 Mart seçimlerinde belediye başkanlığına adaylığını koydu ve 26 Mart 1989'dan bu yana da Çanakkale Belediye Başkanlığı görevini yürütüyordu. ÇANAKKALE — Çanakkale Zaferi'nin 75. anma yıldönümü törenleri sıraanda Cumhurbaşka- nı Turgut Özal'a karşı koyduğu tavır nedeniyle 6 saat içinde gö- revinden alınan Çanakkale'nin SHP'li Belediye Başkanı lsmail Özay, "Iktidar hırçııılaştı, hata yapmaya devam edecek" dedi. özay, hukuka güvendiğini, yargı yoluyla yeniden görevine dönece- ğine inandığını söyledi. tsmail özay, Cumhuriyet muhabirinin sorularına şu yanıtları verdi: — Siz konuşmanızı haarlarken nasıl bir düşünceden yola çıkü- nuî ÖZAY — Bu benim bir kısmı- m 1979 yıhnda yaptığım bir ko- nuşma. 11 senedir pek fazla bir şey değişmemiş demek ki. Tören- lerde topluma hiçbir şey vermeyen bence anlamsız şeyler yapıhyor, içeriğe yönelik değil bunlar. Ça- nakkale'de 250 bin insan şehic ol- muş. Türk halkının özgurlük mü- cadelesinin başlangıç noktası, onu tespit ettim ve son dönemde Tür-' kiye'nin tarihini değerlendirdim. Kurtuluş Savaşı, milli sanayileş- me ve sonra çok kutsal unsurla- nn teker teker elden gidişi. Bura- da tarihi perspektif içinden baka- rak güvendiğim iki şeyi vurgula- mak istedim. Bir yüce yargüar, iki Türk halkının demokrasi inancı. Bunlar bende bir giiven uyandır- dı. Hangi dönemde olursa olsun, söylediğim değerler önemli. Hal- kın desteğini almak önemli. Ça- nakkale Savaşı'nda padişah sa- vaşrnadı, halk özgurlük için sa- vaştı. Bunlardan yola çıktım. — Konuşmanızda hangi mesa- jı Uetmeye çahştınız? ÖZAY — Bir şok yaşadı Ça- nakkale. 18 mart bir ANAP şo- vu haline getirilmek istendi. Bu- nu günlerdir yaşıyoruz. Çanakka- le halkı bilinçlidir. Bu verdiği oy- lardan da bellidir. Ben bu debde- be içinde bir kez daha gerçekleri ortaya çıkarabilnıek için bu ko- nuşmayı yaptım. Niye "Sayın Cumhurbaşkanım" demedim di- ye eleştirdiler. Halbuki eleştirile- cekse, bence konuşmamın içeriği gündeme gelmelidir. — KoDuşraanızın ardından protokolden uzaklaştınlmanızı nasıl karşılıyorsunuz? ÖZAY — Ben bu görevi halkı temsil etmek için yapıyorum. Halk adına yapıyorum. Kendi ko- numumu hiç düşünmüyorum. Böyle bir şey bir kahvede olsa gi- derim, daha sert tepkiler gösteri- rim. "Bu benim hakkım" derim. Çanakkale haJkını götürüyorsu- nuz. Çanakkale halkını 18 mart törenlerinden, o coşkudan götür- meye hakkım olmadığını düşün- düm. Çeşitli ithamlarla karşı kar- şıya kaldım Arkamızda ANAP'lı bir grup vardı. Kufre varan laf- lar söylediler. Bunlar insan olarak hiç çekilecek laflar değildi. Bun- lardan çok üzüldüm. Ama hiç 2 BİNİ AŞKIN DAVA, 20 GÖREVDEN ALMA Belediyelere soraşturma yağmuruANKARA (Cumhuriyet Biiro- su) — özellikle 26 Mart yerel se- çimlerinden sonra belediyelerin çoğunun muhalefetin eline geçme- siyle, belediye başkanları hakkın- da açılan soruşturmaların artış eğüimi gösterdiği gözlendi. ANAP hükümetleri döneminde belediye başkanları hakkmda 2 bini aşkın dava açılırken, Çanakkale Beledi- ye Başkanı tsmail Özay, görevden alınan 20. başkan oldu. tçişleri Bakanhğı'nca görevden alınan her üç belediye başkanından biri yar- gı karanyla görevine dönerken, 26 Mart'ta seçilemeyen eski ANAP'lı belediye başkanları hakkındaki suç duyurulannın göz önüne alın- maması dikkat çekti. tçişleri Bakanlığı verilerine gö- re, ANAP hükümetleri dönemin- de belediyeler hakkındaki "usul- siizlük ve yolsuzluk" iddialanna ilişkin yaklaşık 10 bin rapor, 3 bin de fezieke hazırlandı. 26 Mart ye- rel seçimleri öncesi dönemde bun- lardan 2 bini hakkmda dava açı- lırken, 18 belediye başkanı görev- den alındı. Görevden alınan bele- diye başkanlanndan 6'sı Danıştay kararıyla göreve döndüler. 26 Mart yerel seçimlerinden sonraki 8 aylık dönemde ise 88 be- lediye başkanı hakkmda soruştur- ma açüdı. Göcek Belediye Meclisi'nin 11 Ocak 1990 tarihindeki toplantısı- nın ardından ANAP'lı altı kişi ta- rafından Cumhurbaşkanı Turgut Öral'a hakaret ettiği öne sürüJe- rek ihbar edilen SHP'li Belediye Başkanı Behzat Akdolun hakkm- da önce tutuklama karan alınmış- tı. Göcek Belediye Başkanı Behzat Akdolun, 17 gün tutuklu kaldı. Sonunda Fethiye Asliye Ce- za Mahkemesi "görevsiziik" kara- n verdi. Göcek Belediye Başkanı Behzat Akdolun tahliye edildi. Bu kez de hakkında valilikçe idari so- ruşturma açıldı. Karşıyaka Belediye Meclisi'nin cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi aldığı karar, feshinin istenmesine yol açmıştı. Söz konusu kararda, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin TBMM'den tarafsızhğı ve bağım- sızlığı tartışılrnayacak bir şekilde sonuçlanmasını zaman geçirme- den Mecliste grubu bulunan siya- si partilerin ulusal uzlaşmaya yak- laşım göstermesini istiyor, ulusal iradeyi yansıtmayan bir sonuç ha- linde üyesi bulunduğumuz Ege Belediyeler Birliği'nin aldığı ve 2.000.000 TON TORBAU VE DÖKME ÇİMENTO İTHAL EDİLECEKTİR 1. 1990 yılı ihtiyacı için 2.000.000 ton torbalı ve dökme çimento ithal edilecektir. Termin programı ile tahliye limanları ve konuyla ilgili detaylı bilgi ıhale şartnamesinde belirtilmiştir. 2. Teklif verme son günü 30.3.1990 saat 17.30 olup bu tarih ve saatten sonra gelen teklifler ile postadaki gecikmeler dikkate alın- mayacaktır. 3. Bu konudaki şartnameler Genel Müdürlüğümüzün Eskişehir Yo- lu 7. Km. ANKARA'daki Merkezi'nde Satmalma Dairesi Başkanlı- ğı'ndan ve Meclisi Mebusan Caddesi Dursun Han Kat: 4 Fındıklı - İSTANBUL adresindeki İstanbul Alım Satım Müdürlüğümüzden te- min edilebilir. 4. Teşekkülümüz 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na tabi olma- yıp ihaleyi yapıp yapmamakta ve işi kısmen veya tamamen dilediği- ne vermekte serbesttir. T. ÇİMENTO VE TOPRAK SANAYİİ T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ alacağı tüm kararlara katılacağı- mızı tarihi bir görev olarak ilgili- lere ve tüm kamuoyuna duyuru- ruz" denilmişti. lçişleri Bakanlığı yetkilileri, 26 Mart'tan bugüne kadar hakkmda soruşturma açılan belediye baş- kanlannın sayısının ise 100*0 geç- tiğini ifade ettiler. Haklarında en çok soruşturma açılan belediye başkanlannın SHP'ü Keciören Be- lediye Başkanı Hamza kırmm ile Şanlıurfa'nın RP'li Belediye Baş- kanı Halil fbrahim Çelik olduk- ları kaydedildi. Çaıikaya Belediye Başkanı Do- gan Taşdelen de Ankara Valiliği- nin başvurusuyla izinsiz kitap fu- arı ve ücretsiz kurs açmak "suç- lan"ndan soruşturmaya uğradı. Damştay, valiliğin açtığı davayı reddetti. Soruşturmaya uğrayan başkanlar arasında Tokat Hayva- nat Bahçesi'ni kapatarak iki deve, dört kurt ve dört tilkiji zehirlete- rek öldüren DYP'li Belediye Baş- kanı tsmet Saraçoglu'nun da bu- lunduğu kaydedildi. Aynı şekilde Yenimahalle Belediye Başkanı Ab- durrahman Ogultürk hakkında toplu konut yollannı asfaltlamak- tan, Mamak Belediye Başkanı Se- lahattin Öcal hakkında da işçile- rine ucret ödeyememekten dolayı soruşturma açıldı. 26 Mart yerel seçimlerinden sonra görevden alınan ilk beledi- ye başkanı ise Ağn'nın Tutak il- çesinin DYP'li Belediye Başkanı diye başkanları hakkındaki suç duyuruları göz önüne alınmadı. Keçiören Belediyesi'nin yeni yöne- timince Gökçek hakkında 63 usul- süzlük dosyası tespit edilmesine Kemal Özttirk oldu. Cumhurbaşka- karşın, lçişleri Bakanlığı müfettiş- m'na hakaret ettiği gerekçesiyle leri konuya el atmadılar. Aynı şe- görevden alınan Çanakkale'nin SHP'li Belediye Başkanı tsmail özay ise, ANAP hükümetleri dö- neminde 20., 26 Mart'tan sonra ise ikinci görevden alınan başkan oldu. Muhaiefet partüi belediye baş- kanları hakkında çok sayıda so- ruşturma açılırken, 26 Mart'ta gö- revi devreden eski ANAP'lı bele- kilde eski ANAP'lı Çankaya Be lediye Başkanı Erdogan Yavuzlar hakkındaki yolsuzluk ve usulsüz- lük iddialan da soruşturma konu- su yapılmadı. 26 Mart'tan sonra göreve gelen her 20 belediye başkanından biri soruşturmaya uğrarken, bu sayı- nın önümüzdeki gönlerde daha da anacagı ifade edildi. DUA EDİYOR — Başbakan Yildınm Akbulut. Çanakkale gezisinin üçüncii gününde eşinin doğum yeri Bayramiç'te terael atü, iki okulu hizraete açtı. Akbulut işadamı lbrahim Bodur tarafından Çanakkale Seramik Fabrikası'nda verilen >emek sırasında dua etti. Başbakan Yıldınm Akbulut SHP'li belediyelerisuçladı 'Halka hizmettegeri kakyoriar' BAYRAMİÇ/YENtCE (Cumhuriyet) — Başbakan Yıl- dınm Akbulut, muhalefet par- tilerine mensup belediyelerin halka hizmettegeri kaldıklannı öne sürdü. Akbulut, "İmkânla- n vatandaşa hizmet için degil, başka amaçlarta kullanıyorlar" dedi. Başbakan Akbulut, Çanakka- le gezisinin dünkü bölümünde eşi Samia Akbulut'un doğum yeri olan Bayramiç'te spor saJo- nunun temelini attı, Yenice ilçe- sinde de Mehmet Bodur Lisesi ile Endüstri Meslek Lisesi'ni öğ- retime açtı. Bayramiç'te "Eniştemiz sizinle iftihar ediyonız" anonslarıyla karşılanan Akbulut, spor salo- nu temel atma töreninde yaptı- ğı konuşmada, yönetime talip olanların önceden denendiğini, şimdi de belediyelerde denen- mekte olduğunu, ancak hizmet veremediklerini söyledi. Muha- lefete mensup belediye başkan- lannın vatandaşa hizmet yolun- da geri kaldıklanm savunan Ak- bulut "Belediyeler, kendilerine verilen imkânlan vatandaşa hiz- mel yolunda degil başka amaç- larla kullanıyorlar. Bunlar önce de denendi. Vatandaş, kim iyi yönetiyor, kim yönetcmiyor, bu- nun değerlendirmesini yapacaktır" dedi. "Kim millete en iyi hizmeti verme gayreti için- de, kim hırs ve ihtirasla hareket ediyor, bunlan halkımızın iyi de- geriendirmesi lazım. Hizmet si- ze gelecek, bu vatanın sahibi siz- lersiniz, en iyi hizmet edccekle- ri sizler seçeceksiniz." Konuşmasında Türkiye'nin ekonomik, kültürel ve diğer alanlarda geldiği yeri anlatan Akbulut, daha sonra spor salo- nunun temelini attı. Spordan So- rumlu Devlet Bakanı tsmet Özarlan 500 kişilik spor salonu- nun iki yıl içinde Bayramiçlile- rin hizmetine sunulacağını söyledi. Akbulut, Bayramiç'ten Yenice ilçesine geçerek Bodur ailesi ta- rafından yaptınlan Mehmet Bo- dur Lisesi ile Endüstri Meslek Lisesi'ni törenle hizmete açtı. Akbulut, Mehmet Bodur Lise- si'nin açıhşında yaptığı konuş- mada, Türk insanının hür dü- şünceyi savunduğunu ve bütün engelleri ortadan kaldıracağım beiirtti. Gelişmenin demokratik sistem içinde sürdürüleceğini kaydeden Akbulut, "Demokra- sinin korunmasında milletin şaş- maz milliyetseverliğine ve sağdu- yusuna güveniyoruz" dedi. Bodur Lisesi'nin açıhşında, li- seye adını veren Mehmet Bo- dur'un eşi Reyyan Bodur, Akbu- lut'a bir plaket sundu. ISTANBUL'dan HİKMET ÇETİHKAYA tepki göstermedim. Herhangi bir sandalye getirttim. Kaçıncı sıra- da olduğuma bakmadan otur- dum. — Cumhurbaşkanı Ozal, ko- nuşmasında sizi kastederek "so- yu kırık" dedi. Bunu nasıl defer- lendiriyorsunuz? ÖZAY — tnsan olarak duy- mak istemediğim, başka zaman duysam çok büyük tepkiler gös- tereceğim sözlerle karşılaştım. Çok üzüldüm. Hiç bireysel tepki- yi düşünmedim. Ben genç bir in- sanım, içim kaynıyor. Orada 'ne konuşuyorsun' demek de vardı belki, ama onlar halkın göstere- ceği tepki değildi. Benim şahsi tepkim de yanlış olacağına göre çok üzüldüm, çok duygulandtm. (Röportajın burasına gelindiğın- de, 18 Mart saat 23.15, özay'ın evine gelen iki siyasi şube elema- nı Belediye Başkanı'na görevden uzaklaştınldığuıa ilişkin Valilik ve BaJcanlık tezkereierini sundular. Ancak Belediye Başkanı, kendi- sine ilişkin kararların örnekleriııi istedi ve verilrnediği takdirde ka- rarları almayacagıru bildirdi. Bu- nun üzerine iki pohs memuru amirleriyle görüşmek üzere özay'ın evinden ayrıldı.) — Sayın Başkan böyle bir ka- ran öğrendikten sonra şu an ken- dinizi nasıl hissediyorsunuz? ÖZAY — Kendimi o kadar ra- hat ve dinamik hissediyorum ki anlatamam. Böyle bir emanet halk tarafından 5 yıllığına verilir. Halkın bir kısmı özellikle bazı tahnklerle yanlış da anlayabilir. tddialı şeyler var. — Siz seçimle geldiniz ama merkezi bir kararla görevinizden atandınız. Bunu nasd karsdıyorsu- nuz? ÖZAY — Bu korkunç yanlış bir şey. Bunun tepkisinin olaca- ğını düşünüyorum. Bu demokra- si adına utanç verici bir davranış. Bana göre seçümiş insanJar bana da bu tehlike gelebilir diye sesle- rini kısmaktansa yükseltmeliler. O zaman bir yazıyla 6 saatte çe- kilen fakslarla insanları görevle- rinden alabileceklerini sanmıyo- rum. Amerika'da New York Be- lediye Başkanı kokain içmek su- çundan yakalandı. Ama görevin- den alamadılar. — 26 Mart'tao bo yana göre- viııizi yünitürken nelerie karsılas- tınız? Zorluklannız ve>a size kal- kılar «eler oldu? ÖZAY — Türk halkı artık bi- liyor ki bizler belediyeleri borç içerisinde devraldık. Biz bir yıl içerisinde yoktan bir şeyler var et- meye çalıştık. Aradan bir yıl geç- tikten sonra artık birşeyleri yaka- layabilecğimizi keşfettik. Yani yokluk içinde bir şeyler yapabile- ceğimizi de gördük. Bir sene müddetle paramızı kestiler. Şim- di ekonomik baskıdan sonra ya- sal baskıyı uygulayacaklar. De- mokratik bazj haklarımızı kaldı- racaklar. Çanakkale üzerinde de en büyük sıkıntım görev sürem içinde bürokrasiydi. Bürokrasi sürekli baskı kurdu üzerimde. Ça- nakkale tarihinde görülmemiş şe- kilde meclis kararları vilayetten döndü. Emniyet müdürü sürekli üstümüze geldi. Hep idari ve mali baskılar içerisinde bu noktaya geldik. (Konuşmarun burasında saat 00.15'i gösterirken siyasi şube po- lisleri geri gelerek ellerindeki ka- rarlann aslıru belediye başkanına verip bildirim yaptılar ve başka- nın evinden ayrıldılar.) — Şimdi görevden alındınız. Ne kadar zaman sonra göreve dö- nebileceğinizi düşünüyorsunuz? Ya da dönebilecek misiniz? ÖZAY — Kesinlikle yüce ada- lete güveniyorum. Diyorum ki idari organın bu hızlılığı yargıya da yansısın. Bu kadar hızb bir ka- rar alan idareye yargı da hızıyla örnek olsun. Döndüğümde hedef- lerimi çizdim. Kaldığımız yerden devam edeceğiz. Baştan söyleye- yim, benim varlığım veya yoklu- ğum bir şey fark ettirmez. Ârlca- daşlarımız hedeflerimizi devam ettireceklerdir. Bu iktidar açısın- dan bir hırçınlık örneği. Iktidar Boşluğu İSTANBUL — Çanakkale zaferinin 75. yıldönümü kutlama törenlerinde meyda- na gelen olay, Türkiye'de bir iktidar boş- luğunu sergiliyor... • Kendi partisinin tanımadığı cumhur- başkanın; Çanakkale Belediye Başkanı- nın tanımaması bizim gibi ülkelerde say- gısızlık olarak niteleniyor. Saygısızlığın ötesinde suç öğesi gösterılebiliyor. İvedi bir yazışma ve ardından görevden alma. Siyasal iktidar SHP'li Belediye Baş- kanı ismail Özay'ı değil. Çanakkale hal- kını cezalandırıyor doğrudan doğruya. Dünyanın neresinde olursa olsun bir cumhurbaşkanı, şeref tribününe geldiği sırada elbet ayağa kalkılır. Protokol gere- ği doğal bir harekettir cumhurbaşkanını ayakta selamlamak. SHP'li Belediye Baş- kanı ayağa kalkmıyor, koltuğunda oturu- yor Bu sırada ANAP mılletvekilleri tepki gösteriyor. Başkanın savına göre kimile- ri küfür ediyor. Başkan Özay hâlâ koltu- ğunda başını sağa sola çeviriyor, cumhur- başkanını görmezlikten geliyor. Acaba neden? Bu bir içgüdünün oluşturduğu tepkiden başka bir şey değildir. Çünkü Çanakkale Belediye Başkanı 'nırt Cumhurbaşkanı Özal'a tavır koymasının nedeni apaçık or- tadadır: — Siz ANAP milletvekillerinin oylarıy- la cumhurbaşkanı seçildiniz. Hem benim partimden hem de DYP'den hiçbir millet- vekili size oy vermedi. Genel Başkan ım Erdal İnönü nasıl sizi tanımıyorsa ben de tanımıyorum... SHP'li Belediye Başkanı'nın tepkisinin doğru ya da yanlış olduğunu tartışmıyo- ruz biz burada. Ama asıl olan, Türkiye1 de bir yönetim boşluğu olduğunu Çanak- kale'de yaşanan olay kanıtlıyor. 26 Mart 1989'da yapılan yerel seçim- ler neredeyse bir yılı dolduruyor. ANAP 1 ın havlu attığı yerel seçimlerin büyük bir bölümünü SHP kazanmıştı. Bursa, Antal- ya, Balıkesir, Manisa, Aydın vs.. gibi yö- relerde ise DYP yerel yönetimlerde ikti- dar olmuştu. ANAP her geçen gün eriyip gıderken hükümet belediyelerin ellerini kollarını bağlamayı sürdürüyor. Kimi belediyeler bugün işçiye, memura maaşlarını ödeye- meyecek duruma düştü. Belediye baş- kanları hangi kapıyı çalsalar ANAP enge- liyle karşılaşıyorlar. Arkasında yüzde 14'lük halk desteğiyle yürumeye çalışan siyasal iktidar, belediyeleri çökerterek za- man kazanmaya çalışıyor. Oyle ya SHP'li ve DYP'li belediyeler halka hizmet vere- meyecekler. Halkımız da büyük pişman- lık duyup yeniden ANAP'a dönecek: — Aman biz ettik siz etmeyin, oyumuz ANAP'a helâl olsun. Bir daha başımızdan sakın gitmeyin... Genel seçimlerle birlikte yerel seçim- ler yapılacak. Zamanında mı olur yoksa erkene mi alınır bilemeyiz? Kafalardaki formül böyle. ANAP, oyların yüzde 40'ını alıp hem iktidar olacak hem de yerel yö- netimleri yeniden kazanacak... Masal bu ya... Çanakkale Belediye Başkanı İsmail Özay'ı tanırız. Biraz atak ve heyecanlı bir politikacı tipidir. 1987 seçimlerinde SHP'den milletvekili seçilemedi. Çünkü Çanakkale'de DSP faktörü hayli etkili ol- muştu. Boylece dört milletvekilini ANAP çıkardı. SHP'li Belediye Başkanı lsmail Ozay, cumhurbaşkanı Özal'ı şeref tribü- nüne geldiği zaman ayakta karşılamalı mıydı karşılamamalı mıydı tartışması bir kenara, ortada anayasaya ters bir uygu- lama vardır. O da telsiz buyruğuyla SHP'li Özay'ın lçişleri Bakanhğı'nca görevden alınmasıdır. Hakkında hiçbir soruşturma ve kcvuşturma yokken, Vali Muzaffer Ece- miş'in olay günü ivedi yazısıyla içişleri Ba- kanlığı'na başvurusu düşündürücüdür. Nitekim Başbakan Yıldınm Akbulut'un gazetecilerin sorularına verdiği yanrtta da bu gerçek ortaya çıkıyor. Akbulut'a gaze- teciler soruyor: — Özay'ın görevden alınmasının gerek- çesi nedir? Akbulut'un yanıtı: — Gerekçe belli... — Gerekçe cumhurbaşkanına hakaret mi? — Başka işjeri de var... Başka işler İçişleri Bakanlığı müfettiş- lerinin soruşturması olabilir. Çünkü yerel yönetimlerde bu tür soruşturmalar yoğun- laştı. Kısaca SHP'li Belediye Başkanı İsma- il Özay, Cumhurbaşkanı Özal'ı ayakta kar- şılamadığı için görevden alınıyor. İsmail Özay bu arada şeref tribünün- de ANAP milletvekillerinin saldırısına uğ- ruyor. Vali Muzaffer Ecemiş, Belediye Başkanı'nı, Çanakkaleliler adına yaptığı konuşmadan sonra protokole sokmuyor. Başkan ismail Özay görevden alındı. Kim ne derse desin gerekçe açıktır: — Cumhurbaşkanını ayakta selamla- madı. Çanakkaleliler adına yaptığı konuşma- da da şöyle demişti Başkan Özay: — Halkın desteği olmadan, halkı adı- na karar verenler ulusun kaderini benim- semeye çalışanlar, verdikleri o kararların ağırlığı altında ezilmeye, tarihin karanlık- larında yok olmaya mahkûmdurlar. Başta Cumhurbaşkanı Özal. Başbakan Akbulut, bakanlar ve ANAP'lı milletvekil- leri öğrendik ki çok rahatsız olmuşlar bu konuşmadan. Bu ilk olay. Yarın da olacak, öbür gün de bu tür olaylar. Çünkü Türkiye'de iktidar boşluğu var...