02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
•75 MART 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGÜN Meteorotoji Gerıel Müdürlüğü'n den alınan btlgıye göre. yurdun kuzey kesimteri parçalı buiutlu Orta ve Oo- ftu Karadeniz ıle Ooju Anadolu'nun lujzeytloOusu yaflışlı geçecek Yağıs- lar ya^mur. Orta ve Doğu Karadenız'- in iç kesimteft Ue Dofiu Anadoiu'nun kuzeydoflusu karta kanştk yağmur ve kar şeHnde otaç*. HAA SCAKUĞI Biraz artacak. RÜZGÂR Kuzey ve ba- & yönlerden hafif, ara sıra orta kuv- vette yurdun kuzey kesım(ennde kuv- vetüce eseceK. DenıztenmıaJe. Akde- nız'de gündojusu ve kesışlemeden, ûtekı demzlerimizde yıldız ve poyraî- dan 3-5, Marmara, Karadeniz ve Eg£ de 6-7 kuvvetinde saatte 10-21, Mar- mara, Karadeni2 ve Ege'de 27-30 de- niz mılı hızla esecek. DENIZ: Mutedil, yer yer kaba daJçalı oiacak Dalga yük- seidiği 05 ilâ 15, yer yer 2. Karadentz ve Ege açıMannda 3 m., gfirüş uzaklıjı 10 km., yağışanında3-5km. dolayında buluna- cak. Van Göiû'nde hava parçalı buhıtiu geçecek. Rüzgar kuzey ve batı yönlerden rıafif. ara sıra orta kuvvette esecek. Gol küçük dalgalı. görûş uzaktıflı 10 km. dolayında buiunacak. Mana Adapazan Mıyaman 4 Anlara Antakya Antaiya Artvın *fim Bakkesır BJeak Bnoftt Brtlis Brtu Butsa Çananoie Çorum Oerazlı A 20° Pftyatalor B 12° 2°Edim« A 19° 6°ErBncan A 12° 0°Emrum K <F -9° Eskışdıir B 12° 0°GazanBp A 19° 9°öresun A 19° 5°Gûmûş. > uneK B 12° 4°Hakt*ı A 18° 6°lsoarta B 17° r>lsanW B 10° f t o * B 10° 0°Kare B 9° -2° Kasömonu B B 10° 0°Kaywn B 16° 4° KırMansli B 15° 5-Konya K 8°-1° Kûtahya A 17° <°Malalya 1S° 4°MaiKa 16° «"KMaras 9° 0°Meren 0°-12°Muflla 11° 0°Mus 18° S»Nı*ie W 6°Onfu 7°-1° Rıa 7° -2° Samsun 14° 0 ° S M 1 12° 6°Sınop 17° 6°Sıvas 2°-8»1ekırtaO 9° l«Trataon 10°-3° Imce* 15° 4°Uşak 12°-1° van 12° 15° A 17° 5° A W 6° A W° 8° A 18» 4° B 9*-P B 10° -2° Y 10° 6° Y 10° 6° Y 11° 6° A 17° 4° B 10° 6° B 8°-3° B 13° 5° Y 10° 6° B 10° 0° A 13° 1° 8 5°-3° 8 9»-2° B 10° 5° açık ^ •yatmırtu A-acık B-butuOu G-suneşiı K-Uıh S-âslı Y-yaSfnurtu Kahıre' DÜNYADA BUGÜN Amsfcrdam B 10° Amran A 18° ABna BaOda! Barcetona Basel Belgrad. Berfn Bonn Bruksel BudapeşiB Cenevre Ceayir Ctffe Outai Frankfurt Kahn Kopertng K6ln Leftoşa A 19° A 16° B 20° B 15° B 16° B 8° 8 8° B 11° B 14° B 15° A 21° A 29° A 30° B 12° A 19- B 0° A 23° B 9° B 9° A 19° 2° B 11° A. 22° B 17° B 9° B 3° B 13° B 9° 5° B 13° B 12° A 31° B 16° B 15° A 14° B 13° 8 12° B 9° B 15° B 13° VÂshtngtonY 13° Zunh B 14° Lfinıngrad Londra Mafind Mııano Montrtal Moskova Mûnıh New Ybr* Ostc Pans S2S.Roma Sotya Sam Tei Aviv Tunus Varşova Venedık Vıyana BULMACA SOLDAN SACA: 1/ Taşlı ve çakülı yol. 2/ Ince dantel... As- ya'da bir ülke. 3/ Yel- kenin ucunda ip ge- çirmek üzere yapümış göz... Temiz, iffetli. 4/ Oküz yemliği. 5/ Yer- fıstığı. 6/ Üstünde hamur açılaıı ya da yemek yenilen tahta. 7/ Bir renk... Ingiliz- ce "bay" sözcüpnün kısa yazılışı... Saçın küçük tutamlar biçi- minde değişik renk- letde boyanmış duru- mu. 8/ tnsan dışkısı... Eski Mısır'da gOneş tannsı. 9/ Sayfa çevresine çeki- len çizgi... Gurbette yaşayan, garip. YUKARIDAN AŞAGIYA: . 1/ Eski Romalılarda küçük çapta de- ; niz savaşları yapılmak üzere kazümış btlyük havuz. 2/ Halk edebiyatında - uyağa verilen ad... Haşhaş sütünü top- , lamakta kullanılan kaşık. 3/ Kimi bit- '^kilerin genelliklesüt görünüşünde olan ; özsuyu... llenme. 4/ Yürek aüşlarında- | ki düzensizlik ve eşitsizlik. 5/ Biı şeyin esas tutulan yürü... Bir ke- ! nara aulmış, uzaklaştırılmış. 6/ Yakmak için kullanılan iri saman... I Pamuk, yün gjbi şeyleri eğirmekte kullanılan araç... Hile. 7/ Yerme ; amacıyla yazılmış, geneilikle nükteli bir şekilde sonuçlanan kısa şi- • ir. 8/ Hizmet hayvanlannın ayaklanna çakılan demiı... !ç yan, iç bö- lüm. 9/ Atın eşkin yürüyüşü... Çanakkale'nin bir Uçesi. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Yeni takvim KM)IN • l-.KKHk Şosn vc bstiderini OUADRAT BiRL' 15 MART 1930 Amerika'lılann Cihan takviminin tebdili hakkında bütün milletlere, bu meyanda Istanbul Ticaret Odasına muracaatları; alâkadar mehafıimizde muhtelif intibalar uyandırmıştır. Oda erkânı; bu mes'elenin iktisadiyatımızla muamelâtı umumiyeye derci tesirinin ariz amik tetkik ve tezekkür edilmesi icap ettiğini söylemişlerdir. Di|er taraftan Fen Fakültesi müderrislerinden bir zat bu hususta şu izahatı vermiştir: '— Ben bu takvim tebdilini bizce tetkikini cihana karşı gülünç addederim. Amerika'da hex mes'ele evyelâ iktisat mes'elesi olarak tez«ckür "ecfilir. Ifenrtakvini muamelâtı umumiyeyi sektedar değil, tanzim edecektir. Cihanı alâkadar eden bu mes'elede Amerika'lılar; dünya efkârını hazırlıyorlar. Buluş cidden dâhiyanedir. Meselâ mayısın 15 _inci cumartesi günü olacak umumî ve hayırlı bir vak'a; o "millet tarafından gelecek şene neden çarşamba günü tes'it tedilmelidir. Uç gün, bir hafta istirahat halindesiniz. ;Göndereceğiniz mektubu kapatırken günümüzü bilip te ayın -kaçı olduğunu bilraeraek kadar üzücü ne vardır? 30 YIL ONCE Cumhuriyet Hafta tatili 15 15 MART 1960 V.C. Bankalar Ocağının dün saat de yapılan açılış töreninde dini mahiyette konuşmalar yapüraıştır. Bu arada ihtiyar bir üye hafta tatillerinin pazar yerine cuma günleri yapılmasını istemiştir. Lütfi Yılmaz adında bir tâcir de Adna'n Menderes'i övdükten sonra C.H.P. iktidan zamanında camilerin iföplük halinde olduğunu ve ahır olarak kuUanıldığını ileri sürmüştür. D.P. İstânbul Milletvekili İbrahim Seval yaptığı konuşmada Ç.H.Pnin herşeyi çarnura batırmak gayesiyle hareket ettiğini, meşru yolda olmadığını ve bu ytizden âmme efkânnda kapanmış bir parti olduğunu söyledikten sonra, seçimlerin öne alınacağı hakkındaki söylentileri teyid eder mahiyette görülen şu cümleyi sarfetmiştir: . "— Içinde bulunduğumuz 11 inci devre sonk ermek üzeredir. Bunu D.P. liler memnuniyetle beklemektedir!' D.P. İl îkinci Başkanı Ulvi Yenal da rnuhalefetin memleketi huzursuzluk içinde bırakan bir tutum takip ettiğini ifade etmiştir. Kral FarukEski Mısır Kırah Faruk uzun zamandan beri devam eden ve Faruk isimli bir çikolatanın satışını men etmek için açmış olduğu dâvayı nihayet kazanmıştır. Üç sene evvel bonbon fabrikası "Faruk Çikolatası" adh bir çikolatayı satışa koymuş ve bunun üzerine eski Mısır Kıralı Fanık bir dâva açmıştı. Faruk, iddianamesinde isminin kullanılmasına ve onun küçük düşürülmesine salâhiyet verilraemiş 'olduğunu ileri sürmekteydi. Çin ve silahsızlanma Pekin radyosu salı günü çalışmalarına başlayacak olan silahsızlanma konferansı ile ilgili bir yorumunda, "Çin Halk Cumhuriyetinin bir temsilcisinin iştirak etmeyeceği ve altında Çin'in imzası bulunmayan silahsızlanma ile ilgili herhangi bir milletlerarası anlaşma Çin milletini ilzam edemez" demiştir. Yorumda, bundan sonra, komünist Çin'in milletlerarası bütün anlaşmalara riayet ettiği belirtilmiş ve Çin halkınm cihanşumül bir silahsızlanma ve devamlı bir sulh için mücadeleye devam edeceği işaret edilmiş ve netice olarak şöyle denilmiştir: "Silahsızlanma hususunda bütün ilgili memleketlerin bir anlaşmaya varacaklarını ümit ederiz!' GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriyet Demokrasiye bağlıyız 15 MART 1989 Genelkurmay Başkanlığı dün bir açıklama yaparak "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, anayasal düzen içindeki yerini bilen ve parlamenter demokrasiye bağlı bir kitle olduğunu" bildirdi. Cumhurbaşkanlığı çevreleri de Evren'in, Başbakan Turgut Özal ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay'la yaptığı görüşmelerden sonra artık "türban konusunun kapandığını" belirterek, olaym polemiği kaldıracak bir konu olmadığını vurguladılar. TARTIŞMA Bilgi Yılı ve Okur Eğitiııü Yıllar yılı bilgiyi-düşünceyi mahkûm eden, okuyanı sorgulayan, düşünen insandan rahatsız olan, neredeyse kemikleşmiş bir tutumu sergiledikten sonra "Bilgi Yılı" düzenleyerek 'okur eğitimi' verebilir miyiz dersiniz? Bir mühendis, bir doktor, bir öğretmen nasıl yetişir? Kuşkusuz ki bu eğitimleri veren okul- lardan geçerek, mesleki eğitim ve deneyimler kazanarak... Peki bir 'okur' nasıl yetişir? Dü- şünelim.. Bu işin bir okulu yok ne yazık ki! Mühendis, doktor, öğretmen yetiştiren okul- lar 'oknr* yetiştirmiyor çoğu kez, okulda- zoraki- Öğrendikleriyle yıllar yılı biteviye ay- nı işi yapan, kendini yenilemeyen, geliştirme- yen nice meslek adamları var, kendi alanın- daki yayınlan bile izlemeyen.. Hepimiz hem- fıkiriz: Okumayı sevmeyen bir toplumuz. Böy- le okumayan, bilgiden-bilgilenmeden uzak bir toplum olduğumuz için mi bu yıl "bilgi yılı" ilan edildi dersiniz? Peki, bilgilenecek 'okuriar yoksa bilgi yılı neye yarar? Karamsar olma- yalım... Belki de "oknr egitimi"nin bir yolu- nu keşfedeBiliriz bu yılda. Hiç değilse leyenlerin yargılandıkları, oradan oraya surül- dükleri, işlerinden, ekmeklerinden yoksun bı- rakıldıkları bir ortamda gençlere "neden oku- muyorsunuz?" diye sormaya yuzumuz var mı? çocuklarımıza-gençlerimize bu sevgiyi aşıla- yabiliriz belki... Neden olmasın? Bir düşüne- İim nasıl verilir okur eğitimi? llkokuldan baş- layarak üniversiteye dek 'okuma dersleri" ko- nularak mı? Yoksa okuriuğu yaşama geçirme yollannı bularak mı? Peki ama nasıl? Oku- mayı, okuriuğu yaşama geçirmek de ne de- mek? Biz değil miyiz 133 bin 607 kitabı hap- settikten sonra bir emirle yakarak imha eden? Peki, bilgi kitapsız olur mu? Bilgilenmenin sansürü olur mu? Bunlar "iyi" bilgiler, bun- lar "tukaka" bilgiler diyerek "fikri hür, irfa- nı hür, vicdanı hür" nesiller yetiştirilir mi? Da- ha 14-15 yaşlanndayken elindeki bir kitap yü- /^^..,n_ , , , n-, .. zünden suçlayıp mahkemelerde süründürdük- 9™1 ""- «en fler okumayın!.. BUgılenme ten sonra bu gençlere okuma sevgisi-kitapsev. 5 a n - D U5unme>'in... Yanarsınız. gisi aşılanabilir mi? DrBtNNUR YEŞtLYAPRAK Okuyup düşünen, fikir üreten, fıkrini söy- Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisı GALERİ •ATÖLYE PERA 146 97 38-132 64 26 G A L E R t BEYTEM BEYTEU KOLEKSİYONUNDAN NAIF fifS/M MEHMET ARPACIK 16 Şubat-24 Mart SnU «(nurk»ız<ı park f w*llirwni2 C»d BeyKm H«n Şalt 131 13 00 Q A L £ T ~ 1 PAGOt H C C V MEHMET ÖZKEÇELÎ Resim Sergısi 10-30 Mart Kandui Sok. No: 15 Allıyol 345 *» 06 İSTANBUL ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ'NDE DOKU SANAT GALERİLERİNCE DÜZENLENEN RESİM SERGİSİ 36 MART 199O'ı k>d« açıktır. DOKU SANAT GALERİSt CtNNAH CAD. ENİSBEHİÇ KORYÜREK SOK. 11 A-B ÇANKAYA 06690 ANKARA 139 78 80-139 82 42 O (0 O) Şan Sineması Arkast, - • -• Yedikuyular Çıkmazı 6/7 Elmadağ 132 59 59 MUSTAFA ŞENER Resim Sergisi 12 Mart-2 Nisan 'BO U rlLrVİV I SANAT GALERİLERİ " V a h d e t ' i Vücut" Mehmet Aksoy H e y k e l S e r g i s i 1 Mart-31 Mart 1990 Abdl lp«kçi Cad. 1S/2 Nlf.nU». 141 21 «3 ZAHIT BÜYÜKIŞLİYEN 25. SANAT Y1U Resim Sergisi 15 Mart-U Nisan SOYAK SANAT GALERISI ROyuUere Cod. No M » i 75 09 10 ( » hal) UMITYASAF ZUHALKARAÇENGEL KOSELER Resim Sergisi 16 Mtart-4 Nisan IsHklal Cad. P»f*b«hcr Yanı. Tcrkos Çıkmazı. Yapıkur Han No: 2734 BeyoÇlu 144 96 33 GALERİ LEBRİZ GEVHER BOZKURT "Pdyaçoktr ti" Resim Sergisi 8 Mart 31 Mart Eytam Cad. 16 Acıkhna Apl. DJ MıMnlajı 140 22 «2 VİNCİ. GOROL SÖZEN SERGİ I / DESEN-SULUBOYA-AKRİLİK 2 Mart-21 Mart leşvtklye (Camı arVosı) Ihlomur Yolu GOnol Apl. fel 1İ3 06 | MAÇKA SANAT GALERİSİ BİLGE ALKOR Resim Sergisi 27 Şubat-7 Nisan '90 Eylam Cad. 31 /A Maçka 140 «0 23 ADTİ6AN FETHİ ARDA "Soyutlar" 10 Mart-3O Mart Vapur Itktltsl Sok. No: 3 Ortakoy 159 51 55 TEM SANAT GALERİSİ B 1940KU$A6I/GDNQMUXDE'' 3-30 Mart 1990 »musa mnııui.T\XSU\an» msuHUStU aMVtjut »MOMBIIDEVIIM SûoncDmetiUjiDkNet m»D»c ıi-n>o«sn »SEICUHIU. «w»Gû<sjt Huelra» MHMHKSBI SEUMIUUH «ONMIDUBNCA. UÜMIUTBB Kuyulubostan Sokak 44/2 Nışantaşı.Tel- (1) 147 08 99 BUNYAMİN OZCULTEKİN 22.1990-25.3.1990 DERİMOD KÜLTÜR MERKEZİ S a h ı l y o l u . B e ş k a r d e ş l e r D u r a k , K a z l ı ç e $ m e İ S T A N B U L 5 8 2 8 4 0 0 Pazar daha hergün açığız R A M K O SANAT MERKEZİ MUAMMER DURMUŞResim Sergisi 16 Mart-3 Nisan'90 AJtye Sok. Yuva Apl. 8/2 Teşvlkiye 136 15 38 Bdıinı SIVRKT EROL ÖZDEN Resim Sergisi 10 Mart-10 Nisan MOhüıdar Cad. Akmar Patajı 70/1-2 KadıkBy 347 00 09 Sergj Duyurulannız îçin 146 97 38 132 64 26 7T u TT D1HACT ART DECO MOBİLYA ve AKSESUAR GALERİSİ Akkavak Sok Tunaman Çaısısı 18 Nı»anl«ı1462?38<KalOloparkı»nıl AEDPA afiimTekstilbank Sanat Galerisi TARIK CARIM Yağlıboya Resim Sergisi 7 Mart-26 Mart'90 Hüsrev Gerede Cad. 126 Tesvlkıye Meydsm 136 12 79 GORBON SANATGAL HASAN PEKMEZCİ RESİM SERGİSİ 8 Mart-31 Mart 1990 SANFA SANAT GALERİSİ ARTİN DEMİRCİ Resim Sergt» , 1d Mart - 3 Niwn TAKStM SANAT GALERİSt ÜMRAN YEĞİNHesim "KADIN ve UYGARLIK" 13-29 Mart CumhuriyH Cad- 21 Takriül Vakko Sanat Galerileri Sunar: KOMET Resim Sergisi Vakko/Beyoğlu Vakko/İzmir 13 Mart 12 Nisan 1990 i5Mar1-14 Nisan 1990 Vakko/Ankara 17 Mart-16 Nisan 1990 Akbank Çorum Sanat Galerisi 20 Mart 6 Nisan 1990 TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ İSTANBUL DİŞHEKİMLERİ ODASI 3. OLAĞAN GENEL KURUL DUYURUSU Odamız 3. Olağan Genel Kurulu aşağıda belirtilen gündemle 7 Nisan 1990 saat 09.00-17.00 ve 8 Nisan 1990 saat 09.00-17.00 saatleri arasında Meşrutiyet Cad. 182/7 Şışhane adresindeki oda merkezınde, çoğunluk sağlanamadığı takdırde aynı gündemle 14 Nisan 1990 Cumartesi saat 09.00-17.00 ve 15 Nisan 1990 Pazar saat 09.00-17.00 saatleri arasında, Galatasaray Lisesi Toplantı Sa- lonu istiklal Cad. Beyoğlu adresinde yapılacaktır. Sayın üyelerimize duyurulur. YÖNETİM KURULU GÜNDEM 1. gün 1- Açılış 2- Baskanlık Divanı seçimı 3- Saygı duruşu 4- Yönetim Kurulu Başkanı'nın konuşması, 5- Konukların konuşması, 6- Çalışma ve Denetleme Kurulu raporlarının okunması ve gö- rüşülmesi, 7- Aklama 8- Yeni döneme ilişkin dilek ve öneriler 9- Adayların belırlenmesi, a) Oda Yönetim Kurulu b) Oda Denetleme Kurulu c) Oda Disiplm Kurulu d) Tûrk Dishekimleri Birliği deiegeleri 2. GÜN 10- Seçimler 11- Kapanış VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN SATILIK GAYRİ MENKUL Istanbul-Eminönu llçesi, Binbirdirek Mahallesi, Piyerloti Cadde- sinde bulunan, 46 pafta, 236 ada, 7 parsel, 1.48 m! sahaJj arsa 22.200.000.- TL. rnuhammen bedel üzerinden açık teklif usulüyle sa- tılacaktır. 1) Yukanda ada ve parsel nosu yazılı gayri menkul belirtilen mu- hammen bedel üzerinden krokismde (A) harfi ile işaretli 4.52 m ! . kıs- ma idaremizde belirtilecek süre içerisinde bir çeşme yapılması veya fonksiyonsuz kalmış bir abidevi çeşmenin buraya nakledilerek röle- vesine göre taşınma ve yerleştinne işleraleri taliplısine ait olmak şar- üyla satılacaktır. 2) Talipliler 666.000.- TL. geçici teminat ve 40.000.000.- TL. ek teminat yatıracaklar ve 1. maddede belirtilen şart süresi içerisinde ye- rine getirilinceye kadar ek teminat iade edilmeyecektir. 3) Ihale 2886 sayüı yasanın ilgili hükümleri gereğince yapılacak- tır. 4) Taliplilerin geçici, ek teminat, nüfus cüzdan sureti ve ikamet- gâh belgeleri ile birlikte ihale bürosuna muracaatları gerekmektedir. 5) İhale 21.3.1990 Çarşamba günü saat 14.00'te Istanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü İhale Salonu'nda yapılacaktır. 6) ldaremiz ihaleyi yapıp yapmamakta ve en uygun bedeli tespitte serbesttir. 7) Teminatlar ve istenilen belgeler en geç ihale günü saat 12.00'ye kadar yatınlacaktır. 8) Taşınmazın satışı ile ilgili her türlü vergi, KDV, resim ve harç ile ilan bedeli vs. giderler alıcıya aittir. 9) Tasınmazın satışı için genel, özel şartname mesai saatleri içeri- sinde Istanbul Vakıflar Bolge Müdürlüğü'nde gönllebilir. Basın: 18887 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ İnsanları, İnsanlar Yargılamaz! Savunman Necla Fertan, İstanbul'dan gelen savunmanlar - dandı; Nihat Sargın-Haydar Kutlu davasının duruşmalarına sü- rekli gelir, savunman olarak katılır, konuşmalar yapardı. Geçen hafta 9 mart cuma günü, DGM'deki duruşmada ilk konuşmayı savunman olarak o yaptı, ardından Turgut Kazan konuştu. Din- leyicilerin soluklarını keserek dinledikleri Necl'a Fertan, özetle şunları söyledi: "Sayın yargıçlar, Biz avukatlar, ellerimize teslim edilen, hayatları, hürriyetleri, şeref ve haysiyetleri mahkemeler önünde savunuruz. Savunma görevinı yaparken elimize aldığımız dosyayı inceler. bu dosya, bu olayla ilgili yasa maddelerini, mevzuatı elden geçirir ve ger- çek olduğuna inandığımız, haklı olduğuna inandığımız olayı hu- zurlarınıza getiririz. Artık görevimiz, kendi inandığımız gerceği size anlatmak ve sizi ikna etmektir. Savunmanın görevi budur. Bu yüzdendir ki ikna edinceye değin savunma, isteklerine ve konuşmasına devam edecektir. Siz, isteklen kabul etmeseniz de bizim susma hakkımız yoktur, çünkü görevimiz sonuna dek sizi ikna etmeye çalışmaktır. Bu yüzdendir ki şimdiye dek olan is- teklerimiz, pek çok kez reddedilmiş olsa da biz bunu mahke- meye yeniden getirmek zorundayız; çünkü işimiz, görevimiz budur. Müvekkillehmiz, Nihat Sargın ve Nabi Yağcı'nın iki yıl dört ay- dan beri süren tutukluluklannın kaldırılması yolunda, sorguları- nın bitmesinden başlayarak sürüp giden isteklerimiz, mahkemece hep reddedilmiştir. Oysa ki kendilerinin tutuklu kal- maları için ne yasa, ne mevzuat, uygun değildir. Size bu olana- ğı vermez. Bunları, defalarca, bütün usul yasalarını, ceza yasalarını, bu konuda bilim adamlarının yazdıklarını, söyledik- lerini huzurlarınıza getirdik. Bununla yetinmedik, Türkiye'de ve dünyada, bu dava dolayısıyla söylenenleri, huzurlarınıza getir- dik. Bununla yetinmedik, davanın iddianamesinde, dayanılan TCY'nin 141-142 maddeleri çevresinde yapılan tartışmaları hu- zurlarınıza getirdik. Bu tartışmalarm her kesimdeki yankılannı getirdik. Gerek siyasi kesimde gerek bilim kesiminde gerek sa- nayi kesiminde, bu maddeler için neler söyleniyorsa, bunları ge- İ tirdik ve bu görüşlerin özeti, bu maddelerin çağdışı maddeler I olduğu yolundaydı. Bununla yetinmedik, düşünce açıklama öz- gürlûğünün, demokrasinin vazgeçilmez bir öğesi, bu olmazsa demokrasi olmaz yolundaki görüşü, belki kabul etmediğinizi de düşünerek demokrasinin nasıl olması gerektiğini, düşünce açık- lama özgürlüğü olmadan demokrasi olamayacağı yolundaki !i- teratürde yer almış tüm görüşleri, huzurlarınıza getirdik. Siz, bir şey bekliyorsunuz belki, o beklediğiniz şey de 141-142. madde- lerin kaldırılması, Eğer o maddeler kalkarsa, bu dava zaten bi- ter diye bekliyorsunuz. Ama takdirde bu düşünceniz, salrvermeyi bir an once gerçekleştirmenin bir gereği olmalıdır. Çünkü, bu maddeler kalkarsa ya da bu maddeler esastan değişirse, zaten iddianamedeki sevk nedeni ortadan kalkacak. Şu halde siz ne- den böyle bir durum varken tutukluluğu sürdürüyorsunuz? On- ların böyle yatmalarını, sonra neyle telafi edeceksiniz? Bundan insan olarak vicdanınız hiç rahatsız olmuyor mu? Bu maddele- rin kalkması, davanın varlığı yokluğuyla ilgili bir şey, ama tutuk- lamayla ilgili değil. Davanın varlığı ya da yokluğu bugünden tartışılıyorsa, böyle bir bekleyişe girilmişse, şu halde tutuklamanın sürmesi haydi haydi söz konusu değildir, salıverilmeleri gerekir. Sayın yargıçlar, Tüm bu çabalanmıza karşın, sizi ikna etme olanağını bulama- dık. Bu konu ile ilgili olarak, bırakın ikna etmeyi, sizi ciddi bi- çimde düşûndürmeyi bile başaramadık. Bu durumda, sizin baştan beri, önyargılı olduğunuzu düşünerek sizi bu konuda daha ciddi düşünmeye sevk eder düşüncesiyle çok ağır olan bir mü- essdseyi kullanmaya karar veriik ve sizi reddettik. Kısa bir gö- rüşmeden sonra ret isteğimizi reddettiniz. Bu kararı verirken de bir usul yanlışı yaptınız; mahkeme başkanı, burada olmadığı hal- de onunla ilgili olarak üyeler, ret isteğimizin reddine karar verdi- ler. Vicdanlarınızın, hukuksai yanlarınızın ne denli rahat olduğunu bilmiyorum. Bildiğim tek şey, insanları insanlar yargılamaz, in- sanları adalet yargılar biçimindeki, ta 18. yüzyıldan beri, benim- senmiş olan bir ilkeyi sizin hiç dikkate almadığınız noktasıdır. Siz insanları yargılamaya kalkıyorsunuz. Oysa, yargılamanız öyte olmalıydı ki insanları adalet yargılasın. Bu, neden böyledir? Ne- den böyle oluyor? Çünkü anayasamızda Türkiye Cumhuriyetî bir hukuk devletidir' diye yazdığı halde, maalesef bu hüküm ya- şama geçirilemediği için maalesef hukuk devletini henüz kura- madığımız için işte adalet yerine, insanlar insanları yargılamaya kalkıyorlar. Yasalar ve içtihatlar olanak vermediği halde, bu tutuklamayı sürdürmenizin nedenlerini, bugün daha açık ve ağır söyiemiyo- rum. Bakınız, iki yıl dört ay geçtiği halde, hâlâ bazı şeyleri söy- lememekte sabır gösteriyorum, ancak isterseniz bu konuşmayı bir iç dökme olarak kabul ediniz, isterseniz, bir salıverme iste- mi olarak kabul ediniz; yalnız düşününüz ki demokrasi, huku- kun hımayesi olmadan gelişemez. Ve yargıçlar, hukuk devletinin kurulmasında en önemli görevi almış kişilerdir. Sizi Türkiye'de hukuk devletinin kurulması konusunda göreve davet ediyorum. Bu görevin başında, haksız tutuklamaları ortadan kaldırmanız, haksız tutukiama kararı vermemeyi bılmeniz ve âdet haline ge- tirmeniz gerekir..." Istanbul Barosu Başkanı savunman Turgut Kazan'ın ilginç ko- nuşmasını, gelecek "Ankara Notları"nda vereceğim. ÇAUŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Kesin Dönüş \aptigımda" SORU: Ben 1964 yılında Almanya')^ »eldim. Gelirken Emekli Sandıgı'na ödedigim kesintileri de geri almıştım. Alrnan- ya'da önce asistan, sonra serbest çalıştım. 1972 yılına kadar hiçbir yere emekli sigortası aidatı ödemedim. O yıl serbest çalışanlara isteğe bağlı sigortalı olma hakkı tamndı. Ben de en düşök ucretle kaüldım. Aynı zamanda geriye dönük odeme de yaptım. Bu arada Emekii San- dığı'na başvurarak almış olduğum kesintileri faiziyle geri vermek istedim. tsteğim kabul edildi \e ben de gereke- ni ödedim. Bu şekilde Emekli Sandıgı'na 12 yıl 11 ay- lık emekli aidatı ödemiş oldum. Halen çahşıyorum ve sigortaya 103 DM odüyorum. Sorulanm: 1) Ernekli olabilmem için kesin dönıiş şartı gene ge- çerli mi? Eğer ovleyse bu büyük bir haksızlıktır. Çün- kü yıllardan beri 25 yılını doldurup isteğe bağlı emekli olduktan sonra yurtdışına çıkıp orada çalışıp aynı za- manda Türkiye'de emekli maaşı alan sayısız insan var. Bu yayınla Ugililerin dikkatini cekerek kesin dönüş şar- tının kaldmlmasını isterirn. 2) Kesin dönüş yaptığımda, Türkiye'de başvuracağırn yer Emekli Sandığı mıdır? Çünkü buradaki sigortam, Alman İşçi Sigortasıdır. 3) Eğer borçlanırsam yurtdışında geçen sürenin hep- si için mi yoksa arzu ettigim süre kadar mı borçlamp günlük 1 dolar ödeyecegim? E.T. YANTIİ I) Yurtdışında geçen çalışma sürelerini borçlanarak emekk ya da yaşblık aylığı almaya hak kazananlara aylık bağlanabilmesi için "yurda kesin donülmüş olması" koşuldur. 3201 sayılı yasanın uygulamasına ilişkin yönetmeliğin "aylığın kesilmesi ve yeniden bağlanması" ile ilgili 12. maddesinde "yurt- dışındaki hizmetlerini borçlanarak aylığa hak kazananlann bu ay- lıkları, Sosyal Güvenlik Sözleşmesi yapılmış olup olrnadığına bakılmaksızın herhangi bir ülkede çalışmaya başladıklan takdir- de, çalışmaya başladıklan tarihten itibaren kesilir" denilmektedir. 2) 3201 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 22 Mayıs 1985'ten sonra yurda kesin dönüş yapanlar başvurulannı "prim, kesenek ve kar- şılık ödediği sosyal güvenlik kuruluşuna" yapacaktır. Bu nedenle başvuru yapacağınız İcurum Emekli Sandığı'dır. 3) Yurtdışında geçen sürelerini borçlanarak değerlendirmek is- teyenler "yurtdışında geçen sürelerin tamamını veya dilediği ka- darmı döviz olarak ödemek şartıyla borçlanabilir:' Her gün için 1 ABD Doları ödeyerek yurtdışında geçen sürenin tamamını aşmamak koşuluyla dilediğiniz kadar süreyi borçlana- bilirsiniz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle