Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 MART 1990 ÇKONOMÎ CUMHURİYET/a
Özel sektör
AGtK'e katılı vor
• ANKARA (ANKA) —
Avrupa Güvenlik ve
tşbirliği Konferansı'nın
ekonomik boyutunu
oluşturan Avrupa
Ekonomik tşbirliği
Konferansı toplantısı 19
mart ile 11 nisan tarihleri
arasında Bonn'da yapılacak.
Toplantıya Türk resmi
heyetinin yaru sıra Türk
özel fînnalan da katılacak.
Konut
Bertifikası
• ANKARA (AA) —
Toplu Konut ve Kamu
Ortaklığı ldaresi Başkanüğı
(TKKOIB) Halkalı konut
sertıfîkalannın mart ayı
nakte çevırme değerini 860
bin lira olarak bclirledi.
Buna görc 19 ekimde 735
bin lira fiyatla satılan
sertifikalar, yaklaşık altı
ayda 125 bin lira değer
kazanarak yüzde 17
oranında prim yaptı.
Tarınıa Dünya
Bankası kredisi
• ANKARA (AA) —
Dünya Bankası'nın
Türkiye'deki daimi
temsilciliğinden yapüan
yazılı açıklamaya göre
tanmsal gelişme ve
araştırma programının
ikinci safhası çalışmalannın
desteklenmesı amaayla
Türkiye'ye 63 milyon dolar
kredi açılması
kararlaştınldı. Dünya
Bankası, söz konusu
programın ilk aşamasmın
desteklenmesi için de 1984
yüında Türkiye'ye 72.2
milyon dolar kredi açnuştı.
Dünya Bankası'nca
sağlanan bu kredi, beş yıü
ödemesLz donem olmak
ûzere toplam 17 yıl vadeli
olacak.
Ham petrol
hırsızhgı
• ANKARA (AA) —
Devlet Bakanı Mehmet
Keçeciler, "Ceyhan-
Kınkkale ham petrol boru
hattı"ndan yapılan ham
petrol hırsızlığı konusunda
bakanlığına baglı
kuruluşlan uyardı.
Keçeciler, BOTAŞ ve Petrol
Ofisi A.Ş. (POAŞ) genel
müdürlerine gönderdiği
yazıda, "Çalınan ham
petrol miktannın
belirlenerek bedelinin
ilgililerden tahsili için
hukuki her turlü yola
başvurulmasını" ve bu tür
hırsızhk olaylanna karşı
tetikte olunmasını istedi.
AT Karnıa
Komisyonu
• ANKARA (ANKA) —
TBMM Avrupa
Parlamentosu Karma
Komisyonu, 22-23 mart
tarihleri arasında
Antalya'da toplanacak.
Karma komisyonun 1990
yüındaki ilk toplantısı, aynı
zamanda AT
Komisyonu'nun Türkiye'nin
Hyeliğine ilışkın görüşünü
yayımlamasından sonra
yapılacak ilk toplantı
niteliğini de taşıyor.
Antalya'daki Ramada
Oteli'nde yapılacak
toplantının açıhşrnda
Dışişlen Bakanı ve Akdeniz
ülkeleri ile ılişkilerden
sorumlu AT Komisen Abel
Matutes birer konuşma
yapacaklar.
Tekstil
anlaşması
• BRÜKSEL (AA) —
Dunya Bankası tarafından
yaptırılan bir araştırma,
dunya tekstil ticaretine
sekte vuran ve özellikle
Türkiye gıbi ihracatcı
ülkelerin serbest ticaret
rejiminden yararlanmalannı
engelleyen, "Çok Elyaflı
Tekstil Anlaşması"nın
;1990'h yıllarda kaldınlması
gerektiği gerçeğini ortaya
çıkardı. Bu gerçekleştiği
takdirde dünyanın en
anemli tekstil ihracatçılan
arasında yer alan
Türkiye'nin tekstil ihraç
jeliri yılda ortalama bir
•milyar dolar civannda
artabilecek.
AloğluT4LSAD
başkanı
• tSTANBUL (AA) —
Türkiye Aluminyum
Sanayicileri Derneği
(TALSAD) Genel Kurulu
İstanbul'da yapıldı.
Başkanlığa Sedat Aloğlu
yeniden seçildi. Yönetim
Kumlu üyeliklerine de
Mehmet Arslan, Celal
Baser, Nijat Gürsoy,
Aydoğan öztiryaki
getirildiler. Sedat Aloğlu,
Etibank'ın, derneğin onur
üyeliğine alındığını ve
TALSAD'ın Avrupa
Alüminyumcular Birliği
üyeliğine kabul edildiğini
söyledı.
ITO: Para kontrolü zayıf*Son iki yıldır Merkez Bankası çok kesin çizgiler
taşımayan bir parasal program hazırlamaktadır.
Ancak bu programda sadece büyüme hızı ile elde
edilmek istenen enflasyon oranı kadar bir parasal
gelişme hedefi ele alınmaktadır.''
sadece buyume hızı ile elde edilmek iste-
nen enflasyon oranı kadar bir parasal ge-
lişme bedefi ele alınmaktadır. Ancak bu-
nun için hangi araçlann, ne biçimde ve
hangi dozda kullanılacağı belirtilmemek-
tedir. Bunun altında vatan temel neden de
J
'Parasal gelişme hedefleri için hangi
araçların ne biçimde ve hangi dozda kullanılacağı
belirtilmemektedir. Bunun temel nedeni Merkez
Bankası'nın bağımsız para politikası izleyememesi ve
iktidarın kararlarını programlı biçimde uygulayamamasıdır."
Ekonomi Servisi — Enflasyonu dizgm-
lemede etkili bir araç olan paranın kont-
rolünün yapılamadığını, bunun da Merkez
Bankası'nın bağımsız para politikası izle-
yememesi ve siyası iktidarın ekonomik po-
İitika kararlarını bir program çerçevesin-
de uygulayamamasından kaynaklandığı
belirtildı. 1980'den sonra polıtikalann para
arzını kontrolde başansız, ancak arttırma-
da başanlı olduğu savunuldu.
tstanbul Ticaret Odası'nm "Türkiye'de
para arzını etkıleyen faktörler ve para ar-
zjnı kontrol araçiarınm etkinliği" raporu
yayımlandı Dr. Horşit Gnneş tarafından
hazırlanan raporda, para arzınm artışın-
da uygulanan dövız kuru ve ödemeler den-
gesi pohtikalannın da etkılı olduğu kay-
dedıldı.
1980-1984 yılları arası kısmen başarıy-
la uygulanan parasal kontrol politikasın-
da 1985'ten bu yana büyuk bır gevşeme
başladığına işaret edilen raporda daha son-
ra şöyle denildı:
"Son iki >ıldır Merkez Bankası çok ke-
sin çizgiler taşımayan bir parasal program
hazırlamakütdır. Ancak bu programda,
Merkez Bankası'nın bağımsız olarak pa-
ra politikası izle>ememesi ve siyasal ikti-
dariann ekonomik politika kararlarını bir
program çerçevesinde uygulayamaması-
dır.'
Raporda enflasyonu kontrol için para
aranın kontrolüne ılişkin şu öneriler geti-
rildi.
• TL'nin diğer para birimleri karşısında
değer kaybı yavaşlatılmalıdır.
• Ciddi bir sterilizasyon politikası takip
edılmelidir.
Kredilerin
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1986
1986
1987
1988
10 yıllık seyrı
kredfari
214 456
366.977
495175
522.661
589.085
565.233
916 931
1264.837
2169 901
3164.000
(milyon TL)
knttnf
382.138
655 183
925 480
910 513
1234 079
879.000*
1299 640
1828.034
3438 754
5142.300
teıknflM
449.053
795119
1323 371
1807.487
2420 350
3153.534
5568.679
10110.977
16151 564
23018.000
knOer
796 088
1326 341
2059 078
2668 394
3426 366
4231803
7114 780
12354 859
19659 500
28668 000
• Dış borçlann hem artışlannı önlemek
hem de ödemelerıni uzatarak butçeyi ra-
hatlatmak, dolayısıyla da Merkez Banka-
sı'nın Hazıne'ye avansları azaltılmalıdır.
• Kamu harcamalanm kısmak, böylelik-
le denk butçe elde edıp, Merkez Bankası-'-
nın Hazine'ye avansları azaltılmalıdır.
• Merkez Bankası'nın dolaylı kredilerine
uygulanan reeskont oranları yukseltilme-
lidir.
• Tercihlı kredilerin kısılmasıyla para ar-
zı artışı cıddi biçimde frenlenebılir. Bunun
için Merkez Bankası'nın dolaylı ve dolay-
sız kredileri daralulmalıdır.
• Hızlı kur devaluasyonu yerıne, parasal
kontrol poutıkası uygulanırken net dış var-
lıklan azaltarak para arzı uzerındekı bas-
kılar gecıktirilebilir veya yavaşlatılabılir.
• Kamu iç borçlanmaları piyasadan liki-
dıte çekecek biçimde duzenlenmelıdır. Bu
borçlanmalar Merkez Bankası'nın tuttu-
ğu veya yarattığı lıkıditeyı çekmekte, an-
cak piyasadakı aşın lıkıdueyi emememek-
tedır. Bu bağlamda, kısa vadeli açık pıya-
sa ışlemlerı de para arzındaki gelışmeyi is-
tıkrara kavuşturabılecek duzeyde tutulma-
lıdır.
Hediye çılgmlığı yayılıyorÜreticilerin, pazar paylarını arttırmak için
hediyeli veya iskontolu mal satışına
yönelmeleri, toptancılara yönelîndiğinde
başanlı oluyor.
Tüketici veya perakendeciye yönelik hediye
kampanyalan ise hedefine ulaşmakta güçlük
çekiyor. Toptancılardan dağılana kadar
kampanyalar sona eriyor.
EStN SUNGUR
ESER ATİLLA
Pıyasayı promosyon çügınlığı
sardı. Bır yandan ıthal ürünlerle
bir yandan da aynı malı üreten
yerli firmalarla rekabet etmek zo-
nında kalan üreticiler pazar pay-
lannı arttırmak için ıskonto ve he-
diye kampanyalanna güveniyor.
Çocuk bezinden yoğurt, eiklet ve
ampule kadar bu- çok Uründe baş-
vurulan promosyon, yönddiği he-
def kitleye göre farklı tepkiler ya-
ratıyor.
Toptancılar, kendilerine yöne-
«lik promosyonların söz konusu
malın pazar payını yükseltmekte
bir ölçüde başanlı olduğunu sa-
vunurken perakendeciler promos-
yonun toptana aşamasında takı-
İıp kalmasından yakınıyorlar.
Basın-yayın yoluyla yoğun bir
propaganda bombardımanı altın-
da tutulan tuketiciler ise marka
tercihlerimn izin verdiği ölçüde
promosyondan yararlanmaya ça-
hşıyorlar.
"tskonto uygulanan mallan al-
mayı tercih ediyorum" diyen gı-
da ve temizlik malzemesi toptan
satıcısı ömer Ergut, piyasada be-
lirli bir payı olan markalar arasın-
dakı tercihını promosyona dayan-
dırdığmı vurgulayarak şöyle dedi:
"Bize bazen iki kutu alırsak bir
kutu bedava mal veriyorlar veya
iskonto uyguluyorlar. Böyle olun-
ca eğer mal çok kötü değilse onu
alıp, perakendecilere onlan satı-
yorum. Pıyasaya hep aynı mal çı-
kınca da hem satışlan artmış olu-
yor hem de tüketiciye belirli bir
alışkanlık kazandınlıyor. Tüketici
veya perakendeciye yapılan hedi-
ye kampanyalanmn çok başanlı
olduğunu sanmıyonım. Bir kere
çoğunun eline hediyeli mal geçmi-
yor. Toptancıdan dağılana kadar
kampanya bıtmış oluyor."
Bakkallar Derneği Başkanı İb-
rahim Gürdamar ise toptancılann
promosyonlu rnallan ellennde tu-
tarak perakendeciye yansıtmadı-
ğından yakınarak şunlan söyledi:
"Hediye kampanyalan yapılı-
yor, ama ne tüketici ne bakkal
bundan yararlanamıyor. Bu mal-
lar toptancuttn eiınde kalıyor. Fir-
malar promosyon harcamalannı
bir de fiyatın üzerine bindirince
yapüan iş toptancıya mmet, va*
tandaşa ve bakkala külfet oluyor.
Artık bunun farkına vanlıp va-
tandaşa ve perakendeciye yansı-
yacak promosyonlar yapılsın."
Tüketici gözliyle
Bir furyadır gidıyor promos-
yon. Ya tüketici bu konuda neler
düşünüyor? Bir markette yaptığı-
mız araştırmada arada bir hedi-
yeli mal alandan, "bu işi hep
yapana" dek birçok kişiyle ko-
nuştuk. Yine de kıyısından köşe-
sinden bu furyaya katılmayana
pek rastlamadık. Örneğin ev ha-
nımı Müşerref Gökalp sadece fı-
yata önem verdığini ve tercihınin
ön planda olduğunu belirtıyor.
"İki kutu alana bin de bedava"-
lardan almış. Gökalp, çekilişble-
ri pek tercıh eunediğini söyluyor.
Bir başka ısim de Hayriye Kaya,
ev hanımı. 4-5 yıldır yılmadan
kampanyalara katılıyor. Şimdiye
dek bir tek su takımı çıkmış. Ama
yine de sürdürüyor savasımını
"Belki çıkar" diyerek. Kaya,
"Basın ve televızyonu sürekli iz-
leyerek kampanyalara katılıyo-
rum. Hem de birine değil, o sıra-
da piyasada ne varsa hepsine yol-
luyorum ya da yanında verilenle-
ri ahyorum" dıyor. Ayşe Sanalan
da bir iki kez katılmış kampanya-
lara. "Hiç çıkmıyor, posta para-
sı da çabası" diyor. Promosyo-
nun tercihlerini etkilemediğini de
söyleyen Sanalan, "Sevdiğim,
kullanacağım bır markaysa geçe-
nm, en azından hediye bahanesıy-
le bir kez denenm" diye belirti-
yor.
Bakkallar neyi
beğenmiyor?
Bakkal-Market Dergısı'nin
yaptırdığı araştırmaya göre pera-
kendeciler geçen ay promosyon-
lu urünler ıçınde en çok Aymar'ı,
en az da Venus Lıght birasını be-
ğendiler. Bakkallann yüzde 21.8'i
Aymar'ı seçerken, daha sonra sı-
rasıyla Alo, Omo, Yayla, Evin,
Fabmatik, Sana, Tursil, Pril ve
Venüs Light'ı tercih ettiler. Araş-
tırmaya katüanlann yûzde 32.7'si
ise promosyonlu urun satmadığını
belırtti.
Bır alana,
Mafca
Pınar Salam
Orta
Stayfree
Bombıbom cıklet
Maret Pak-Et
Hacı Şakır sabun
Ulker çıkolata
Pıyale Pudıng
Selpak kutu mendıl
Pnma
Sıvı Vim, Cıf, Yumos
Fab-Fabmaok
Knor
Elıdor
Close-Up
Echo
Bıngo toz deterjan
Etsu
Alo-Alomatık
Fa ürûnlen
yanında bır de...
Hfr*
Çesnı, ketçap. Afacan gdfen satem
Bardak
Otomobt), vtzon manto, yaîafc oöasj takırra.
bulaşık makines: mıkro dalga fınn
Lüks apartman daıresı buzdolabı, TV, etektriMı
sûpürge, bısiMet, koî saati
Maret soyulmuş sosts
Çamaştr ipt, plasttk masa örtüsü, Som sabun
Duvar saatı
ESektnktı mıkser
Vıdeo karrteîa ve totoğraf makinBSi
Çocuk bomozu
ve Lüx Le Cancy el sabunu ve toz Vm
İndtnm kuponu
Italyan Coraza marka tefli sûnger
Close-Up diş macunu
Dtş macunu sfkacağı
Daha bûyük kututarda
Bıngo sw deterjan
Meyve ve et bıçağ
incı kûpe, inct tsiezık
Çjft ktsjlik çarşaf takımı yast* krfrfi Fngıdatre
B*H buzdoiabt
Mafca
Tıkveşlı yoğurdu
Lezzo
Gala peçete
Vıta'm
Sana
Selın
Dıxı
Tursil
Yayla
Evın
Komılı Yudum
Venûs Itght ve Tuborg
Neba
Akfa
Etı Bıskûvı
Aymar
Gılette üıtet)
Softone (amptıl)
EkJiven
Cartter tjpı rthal bıiezfe
Kâğıt mendıl
Upton çay sûzgeci, yumurta
liptort çay, sût
Otomobtl. buzöolabı, ütû, wafcman, duvar saat,
masa saat. fuiar
Ceph t&mtzi* sûngen
Yayla margann
Q fıavtusu pirinç
TtuJuk îakımı ve poset, otomobıi, Tamek çorba
Scoth Brtte bulastK sûngen, otomobt!, fınn, vite.
müak setı, seccade, radyo
Halya seyahatı. cep televızyonu, rutboi topu
Tencere sûngen, yumurtahk otomobt!, bısJldet,
mutfak duşu
Salça ve çay
bdtnm kuponu
Psrınc. yemek karts
Traş maktnesı ındirtm kampanyası ve 90 dünya
kupası tçm Itaiya'ya on toşi
90 dünya kupast ıçm itaya ya 7 kış
Tarıında ithalat hızla artıyorTarım ürünlerinin
ithalatımn aynı
ürünlerin ihracatına
oranı son 6 yılda
önemli oranda büyüdü
ye Türkiye tarım ürünü
ithalatçısı yoluna girdi.
ANKARA — Turkıye tanm ih-
racatçısı ulke olma özelliğmi son
altı yılda önemli oranda yitirirken
tarım ithalatçısı olma yoluna gir-
di. Tarım urunleri ithalatımn ay-
nı ürunlerin ihracatına oram aru-
lan dönemde önemli oranda bü-
yüdü. Tarım ürünlerinin toplam
ihracattakı payı azalırken ithalat
içindekı payı buyudü.
Tarım,
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989C)
hayvancılık ve tarıma dayalı urunler dış tıcaretı
Tam
2.550
2558
2366
2 553
2 807
3 226
2 672
*) Ocak-Kasım
(Milyon dolar olarak)
hracat
T«taıt
5 728
7 134
7 958
7 457
10190
11.662
10 248
P»y(H)TarM
445
35 9
297
342
27 5
27.7
261
343
852
862
937
1497
1237
1709
hkatet
TO0M
9 235
10 757
11343
11 105
14.158
14 335
14 208
Paypi
37
79
76
84
106
86
12 0
Tana
-hu
135
333
364
367
533
363
640
ANKA'nın DtE verilerine da-
yanarak yaptığı hesaplamaya gö-
re, altı yıl önce yüzde 13.5 düze-
yinde bulunan tanm, hayvancılık
ve işlenmiş tanm ürünleri ithala-
tımn, aynı ürünlerin ihracatına
oranı, geçen yüın ocak-kasım dö-
nemınde yuzde 64'e ulaştı. Geçen
yılın amlan döneminde tanm ıt-
halatı, bir önceki yüm aym döne-
mine göre yüzde 48 artarak 1 mil-
yar 709 milyon dolara yükseldi.
Anılan ürunlerin ihracatı ise ay-
nı dönemler ıtibanyla yüzde 2.5
gerileyerek 2 milyar 672 milyon
dolara indi. 1983 yılında tanm,
hayvancılık ve işlenmiş tanm
ürünlerinin ihracatı 2 milyar 550
milyon dolar, ithalatı 343 milyon
dolar, ithalatın ihracata oram ise
yüzde 13.5 düzeyinde bulunuyor-
du. Sö2 onusu oran 1984'te yuz-
de 33. 1985'te yüzde 36.4,
1986'da ^üzde 36.7 ve 1987'de
yüzde 5. ^ düzeyinde gerçekleş-
miş, 198 de ise yüzde 38.3 ol-
muştu.
Bu arada 1983 yılında toplam
Borsa şirketlerinin 1989 yılı bilançoları
BKatçs (milyon TL)
Dönen varlıklar
Duran varlıklar (net)
Aktıf toplamı
Kısa vadeli borçlar
Orta ve uzun vadeli borçlar
Borçlar toplamı
Ödenmış sermaye
Emısyon prımı
Yedek akçeler
Yenıden deflerleme fonu
Dönem kâr veya zaran
Özvarlık toplamı
Pasıf toplamı
BMMÇO (nttyon TL)
Dönen varlıklar
Duran varlıklar (net)
Aktif toplamı
Kısa vadeli borçlar
Orta ve uzun vadeli borçlar
Borçlar toplamı
Ödenmış sermaye
Emısyon pnmı
Yedek akçeler
Yenıden degerleme fonu
Dönem kâr veya zararı
Pasıf toplamı
Koç Yatınm A.Ş.
31.12.89 G«Hı tah.(»ilyon TL)
24 518 Net Satışlar
29 937 Satışların malıyetı
54 455 Faalıyet gıderierı
2 240 Dığer gelırler ve karlar
92 Dığer gıderler ve zararlar
2 332 Fınansman gıderlen
24 000 Faalıyet kân ve zaran
89 Olağanûstû gelırler
7 248 Olağanûstû gıde'ler
4 256 Dönem kârı ve zararı
16 530 Ödenecek vergıler
52 123 Net kâr
54 455
PEG PROFILO
31.12.89 GHir tata. (milroa TL)
183 809 Net Satışlar
42 289 Satışların malıyetı
225 098 Faalıyet gıderlen
105 901 Dığer gelırler ve karlar
47 148 Dığer gıderler ve zararlar
153 049 Fınansman gıderlen
37 050 Faalıyet kân veya zaran
— Olağaiustu gelırler
4 448 Olağatustü gıderler
16 523 Donem kârı veya zararı
15 028
Ûzvarlık toplamı
226 098
31.12.8S
10 591
10 000
1 053
17 644
—
—
17.182
—
—
17 182
652
16.530
31.12.19
371 232
292 923
37 781
829
2 032
12 809
26 516
223
11 711
15 028
73 049
KAV
Bllançt (•ilyoa TL)
Duran varlıklar (net)
Aktıf toplamı
Kısa vadeli borçlar
Orta ve uzun vadeli borçlar
Borçlar toplamı
Ödenmış sermaye
Emtsyon pnmı
Yedek akçeler
Yenıden değerleme fortu
Dönem kân veya zaran
Özvarlık toplamı
Pasıf toplamı
Bttanço (MHym TL)
Donen vanıklar
Duran varlıklar (net)
Aktıf toplamı
Kısa vadeli borçlar
Orta ve uzun vadeli borçlar
Borçlar toolamı
Ödenmış sermaye
Emısyon prımı
Yedek akçeler
Yenıden değerleme fonu
Dönem kâr veya zararı
Özvarlık toplamı
Pasıf toplamı
ORMAN SAMAYİ A.Ş.
31.12.89 6tfc tatett (•HyM Tl)
25 847 Net satışlar
5 863 Sattşlann malıyetı
31 710 Faalıyet gıderien
8 305 Dığer gelırler ve karlar
4 028 Dığer gıderler ve zararlar
12 333 Fınansman gıderlen
6 000 Faalıyet kârı veya zararı
183 Olağanûstû geiırier
2 013 Olağanûstû gıderler
2 219 Dönem kârı veya zaran
8 962 a* Vergı ve 0$ Yasal Yük
19 377 Net dönem kân
31710
Sarfcnysan
31.12.M GaHr tabten (Mvtt TL)
124 666 Net satışlar
24 271 Satışların malıyetı
148 937 Faalıyet gıderlen
86 002 Dığer gelırler ve kârtar
6 711 Dığer gıderler ve zararlar
92 713 Fınansman gıderlen
7 560 Faalıyet kârı veya zararı
138 Olağanûstû gelırler
9 110 Olağanûstû gtderter
13 855 Dönem kârı veya zararı
25 561
56 224
148 937
31.12.S9
15 581
5533
2577
505
550
15100
13
15.113
6152
8 962
31.12JI
307 749
266 980
8 781
1 731
200
6 327
27192
3 579
5 210
25 561
ihracat ıçınde yüzde 44.5 düzeyin-
de bulunan tanm, hayvancılık ve
işlenmiş tanm ürunlennin payı,
geçen yılın ilk on bir aylık döne-
minde yuzde 26.1 olarak gerçek-
leştı. Bu unınlenn ihracattakı payı
1984'te yuzde 36, 1985'te yuzde
29.7, 1986'da yuzde 34, 1987'de
yuzde 27.5 ve 1988'de ise yüzde
27.7 düzeyinde gerçekleşmışti.
Toplam ithalat içinde amlan
ürünlenn payı ise geçen yılın
ocak-kasım döneminde yuzde
12'ye yükseldi. 1983 yılında yüz-
de 3.7 gıbi duşuk bır duzeyde bu-
lunan bu oran 1984'te yüzde 7.9,
1985'te yuzde 7.6, 1986'da yüzde
8.4, 1987'de yüzde 10.6 ve
1988'de yuzde 8.6 olmuştu
KISA KISA
• CONVERSE Fan Club
uyelen kendılerı için Fame City
Partı Salonu'nda duzenlenen
tanışma toplantısına katıldılar.
• TAKIMSAN Şırketi'nın
Urun Tanıtım ve Bayiler
Toplantısı Antalya Club Hotel
Sera'da yapıldı. Toplantıda
geçen yılın urun
değerlendırmesı yapılarak, 1990
yılında pıyasaya sunulacak
urunler hakkında bayiler
bilgilendırıldi.
• PAMUKBANK Avrupa
Hesabı 9 Aralık 1989 ile 9
Mart 1990 tarihleri arasında
yatırımcısına net yuzde 10.97
gelır getırdı.
• GÜVE1N SİGORTA Mersın
Serbest Bölgesı'nde surdurduğu
sıgortacılık faalıyetlennden
dolayı T.C. Başbakanlık DPT
Musteşarlığı Serbest Bölgeler
Başkanlığı'nca başarı plaketı ile
odullendırıldi.
•TOSHİBA dızustu
bılgısayarlarının dunya pazar
payı ABD'U bilgisayar dergısı
PC Magazıne'in yaptığı
araştırmaya göre yuzde 52
olarak belırlendı.
IŞÇENIN EVRENINDEN
ŞUKRAN KETENCİ
Mersin - Tersin
Dünkü gazetemızin btrincı sayiasındakı ışçı haberı ile ekono-
mi sayfasındakı haberler arasındakı çelışkı dikkatınızı çekti mi?
Bırinci sayfamızda Türk-iş yönetimınin hükümetle anlaşma-
sından söz edıyoruz. Ekonomi sayfamızda grevlerın sıraya gir-
diğınden. Bazan gazetelerde, ayrı ayrı kaynaklardan gelen ha-
berlerde gözden kaçtığı ıçın önemli çelişkiler olur. Ancak bu biz-
den değil, Türk-lş yönetımı, sendikaları ve tabanı arasındakı çe-
lişkıden doğan bır tablo.
Deneyli sendıkacılar ne zaman bır araya gelip, içtenliklı bir
sohbete otursalar, bu yılın toplusözleşmelerıni bitırmenin çok
daha zor olduğundan yakınıyorlar. 12 Eylül 1980'den bu yana
sürekli hak kaybeden ışçıde bır birikim var. Her yenı sözleşme
ıle hak kazanma yerıne hak kaybetmekten bıkmış gözuküyor.
Sendıkacının "Elımizden geleni yaptık. Imzalanabilecek en 1yı
sozleşmeyı ımzaladık" sozlerıyle oldubıttı ile karsılaşmamak ıçın
toplusözleşme goruşmelerını yakından ızlıyor Toplusözleşme-
lerın goruşmelerı aşamasında ışçı, sendıkasından bılgı ıstiyor.
Gelışmelerden hoşnut değilse, pasıf direnışler, eylemler koyu-
yor Grev yasağı olmayan ış kolunda ise bedelını ödemeyi göze
alarak ücretsız grev yapmaya razı olarak sendıkasını grev ka-
ran almaya, sonra da greve gıtmeye zoriuyor.
İşçı, yoksulluğunu arttıracak, çalışma ve yaşam koşullarını
ağırlaştıracak, enflasyon artışı altında kalacak ücret zamları ile
sözleşme ımzalanmasını engellemek ıçın elınden geleni yapı-
yor Bu konudaki duyarlılığı gıderek artıyor. 1938-89 yıllarında
yaşanan ve Türkiye ışçı sınıfının, yasaklı yasal düzenin sınırta-
rını zorlamak uzere yarattığı pasif direnışler ışte bu duyarlılığın
ürünü. İşçiler geçen yılkı kamu sözleşmelerinde gerçekleştır-
dıklerı bahar eylemleri ıle sendıkacıların ımzalamaya hazır ol-
dukları ücret artış oranlanna, 50 puana ulaşan önemli bır artışı
gerçekleştırdıler
Bu yıl 12 Eylül'den bu yana yaşadıklanndan ders almış ola-
rak, yoksullaşma, hak kaybı getırebılecek sözleşmelere karşı çok
daha bılenmış ve duyarlı gözüküyorlar. Ayrıca da en az toplu-
sözleşmeler kadar yaşamsal önemı olan iş güvencesı (işçı çı-
karmaları), iş guvenlığı (ış kazalarına) karşı da önlem alınması,
sendıkalarının bır şeyler yapabılmesıni ıstiyor.
Işyerlenndekı sorunlara, gelışmelere bağlı olarak işçıden he-
nüz kamuoyunun fazlaca dıkkatını çekmeyen çok sert, duyarlı
tepkiler gelıyor Oağılmış olarak Türkiye'nin her yerınde, her gûn
yoğun tartışmalar, tepkiler, önemli ve etkılı pasif direnışler ya-
şanıyor.
Bu degışımı algılayan sendıkacılar, kimisi ictenlikle ışçınin so-
rununu paylaşarak kımısı dıpten gelen selde boğulmamak, kol-
tuğunu koruyabılmek adına, işçinın başlattığı tepkıye, eyleme
sahip çıkmaya çalışıyorlar.
Sendıkacılar ciddi bir yol ayrımında; işçinin 12 Eylül'den bu
yana hak kaybetmekten bıkkınlığını, mutlaka hak kaybını kader
olmaktan çıkarma çabasını algılayan, buna saygı duyan, sahıp
çıkması, sorumlulugunu paylaşması gereğını, zorunluluğunu gö-
rebılen, görmeye çalışan sendıkacı ya da yılların deneyımını, bh
rikiminı, profesyonellığinı, işçı ıle birlıkte hak arama çabasında
kullanma yerıne, ayak oyuniarında kullanmayı seçen, üstün ze-
kâ, oyun, satışlarla koltuğunu koruyabıleceğıne güvenen bu yol-
da yûruyen sendıkacı. Kamuoyunda bılınen kımlıkteri, sağda sol-
da ittıfak ıçınde görünmelerı hıç önemli değil. Içten ıçe bu ıkı
prototıp sendıkacı ayrışımı her yerde var ve ılerısı ıçın sağlıklı
sayılabılecek bır hızla gelışıyor. Işçınin tabandan zorlaması, ye-
tenekle, zekâ ıle kazanılmış maskelerı düşürüyor. Gerçek kim-
lıkler giderek açığa çıkıyor
Yine ışçınin Türkiye ve dünyadakı gelışmelerden etkilenerek,
dersler alarak, kendi sorununa öncelıkle kendisının sahip çık-
masını öğrenmeye başlaması, başkalannın kendisinı kurtarması
beklentısı, hastalığından kurtulma yolunda olması, bir alışkan-
lık, hastalık olan uzlaşmacı serdıkacılığın bitişıni de hızlandın-
yor.
Elbette sendıka varsa, toplu pazarlık, görüşme ve sonunda
anlaşma da vardır. Ancak gerçek sendikacılıkta, dünyada bu
işler. ışçı ıle sendikacının dayanışması, güçlerını birleştırmes»,
bırlıkte karar vermelen ıle olur Bızde ise tersıne bir alışkanlık,
ışveren ıle sendikacının, siyasal iktidarın ışçıye karşı birleşme-
sı gelenekleşmıştır "Uzlaşmacı sendikacılık" suçlaması ışte bu
çarpık gelışmeden doğmuştur İşler öylesıne ıleriye vardırılmış-
tır kı sendikacının ışçı tabanına rağmen, ışçı tabanından gızle-
yerek ışveren, siyasal iktidar ıle uzlaşması alışkanlık, huy haii-
ne getırilmıştir Dünyada örneği gorulmeyecek biçimde bu ya-
pıya karşı çıkan, sendika ıçı muhalefet gelıştığınde, ışveren ve
hükümet ıle bırleşılerek ışverene, hükumete ıhbar edilerek, mu-
halefet yapan sendıkanın dışlanması,%ezalandırılması, ışçınin
sürülmesı, ışten atılması bırlikte kotarılır olmuştur
Hâlâ sendıkacılığımızda bu akıl almaz çirkinlikler diz boyu-
dur. Işte kamuoyunun dikkatini çekmeyen, işçılerin, sendikacı-
ların içinde yaşadıkları, bazan boyutlarını algılayıp, bazan algı-
lamadıkları bu dız boyu çirkinlikler, sendikacılık hareketinı bır
yol ayrımına getırmıştır. Sendıkacı gerçek sendikacılığın ılke ve
kurallan ıçınde sendikacılık, namuslu sendikacılık yapmak ıle
çamura batmak arasında bir seçım yapmak noktasına gelmiş-
tir. Dış kimliğı, sağ-sol hangi rttıfakta olduğu hıç önemli değil.
Ne yaptığı, oyunlar içinde olup olmadığı önemli.
Dünkü gazetemızde kendiliğinden yansıyan iki çelışkili sen-
dıkal gelişme ışte bu yol ayrımındaki sendikacıların çatışmasın-
dan Mersın'e ve tersine yollara işçi hareketinı sürüklemeye ça-
lışmalarından kaynaklanıyor. Hareketin nereye yöneleceğıni el-
bette, eskısinden çok daha duyarlı, kendi sorununu çözme so-
rumlulugunu öğrenmeye başlayan ışçı taban belirleyecek
SIEMENS
ELEMANLAR
ARANIYOR
Uretım, Tesis-lşletme ve Kalıte-Kontrol
bölumlerınde çalıştırılmak uzere,
• E L E KT R İ K
• E L E K T R O N İ K
• M A K j N A
MÜHENDİSLERİ
Çok 1yı Almanca veya İngilızce bilir.
• E K O N O M İ S T L E R
Genel Muhasebe.Satınalma, Personel
bölumlerınde çalıştırılmak uzere yurt
ıçınde veya yurtdışında yüksek öğrenım
gormüş elemanlar alınacaktır.
llgılılerın çok lyı derecede ALMANCA bıl-
melerı,30 yaşını aşmamış olmaları ve as-
kerhklennı yapmış bulunmaları şarttır.
Muracaatçıların şahsen Personel
Müdurluğü'ne veya özgeçmişlerıni
belırtır fotoğratlı dılekçelen ıle
"P K 4 16941 Mudanya" adresıne
başvurmalan rıca olunur.
TÜRK SIEMENS
KABLO VE ELEKTRİK SANAYİİ A.Ş.