Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24ŞUBAT1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Kaddafi'nin su
yonıımı
• KAHİRE (AA) —
Libya lideri Muammer
Kaddafı, Israil'in, Fırat'tan
Nil Nehri'ne kadar bütün
bölge sulannı ele geçirmeyi
amaçladığını söyledi.
Kaddafi, Kahire'de
yayımlanan El Ahram
Gazetesi'ne verdiği demeçte,
tsrail'in, Nil Nehri'ni
Etiyopya, Uganda ve Sudan
ttzerinden kontrolU altına
alabileceği uyansında
bulunan Kaddafi, Suriye ve
Irak için hayati önem
taşıyan Fırat ve Dicle
nehirlerinin de Araplann
elinde bulunrnadığırtı
söyledi. "Bu nehirler
Türkıye tarafından kontrol
ediliyor ve Türkiye
duşmanlar tarafından işgal
edÛebilir" şeklinde konuşan
Kaddafi, bölgedeki
pozisyonlann hızla
değiştigini belirtti.
Jivkov, avukat
istemiyor
• SOFYA
Bulgaristan'ın eski lideri
Todor Jivkov'un, hakkmda
açılan soruşturmada
kendisini savunmak için bir
avukat atanmasını
reddettigı bildirildi. Resmi
haber ajansı BTA,
Jivkov'un, resmi
makamlardan gelen öneriye,
"Ben daha hazır değilün.
Soruşturmarun savunma
avukatı olmadan devam
etmesini istiyorum" dedigini
duyurdu.
Duarte öldti
• SAN SALVADOR (AP)
— El Salvador'un 50 yıldır
demokratik bir seçimle
yönetime gelen ilk başkanı
olan Jose Napoleon Duarte
dttn oldu. Eski Başkan
Duarte'nin doktoru Jose
I^uis Saca, ölüm sebebinin
sblunum yetmezligi
olduğunu söyledi. 64
yaşında ölen Duarte'nin
yaklaşık iki yıldır mide ve
ciğer kanseri olduğu
bildiriliyor. 1988 yüında
Washington'da ameliyat
olan Duarte'nin midesinin
alınmıştı.
G. Lübnan'da
Israil saldırısı
• SAYDA (AA.) — tsrail
uçaklannın dün sabah
erken saatlerde Güney
Lübnan'daki Filistin
mevzilerini yeniden
bombaladığı açıklandı.
SaJdınnın Sayda'nın
doğusunda Georges Habbaş
yönetimindeki Filistin Halk
Kurtuluş Cephesi (FPLP)
üssünü bedef aldığı
belirtildi.
Şili'de gizli
polis feshedildi
• SANTİAGO (AA.) —
Şili'de, II martta görevini
yeni seçilen Devlet Başkanı
Patricio Aylwin'e
devredecek olan General
Pinochet yönetimindeki
hükümet, Ulusal
Enformasyon Merkezi'ni
(Gizli Polis örgütü)
feshetti. Resmi Gazetede
yayımlanan yeni yasa
uyannca, gizli polis
örgütüne ait tttm mal
varlığı orduya devredildi.
VOA Türkçe
yaymlan
• ANKARA (UBA) —
ABD yönetiminin
göruşlerini yansıtan
Amerika'nın Sesi
Radyosu'nun Türkçe
yayınımn devam edeceği
bildirüdi. ABD
Enformasyon Servisi (USIS)
Müdürü Bruce Gelb,
Kongre'nin ilgiü alt
komitesinde yaptığı
konuşmada, daha önce
sona erdirilmesi söz konusu
olan Türkçe»dahil, altı
dildeki yayınları
sürdüreceklerini söyledi.
Ariane füzesi
infîlak etti
• KOURU (AA.) —
Ariane füzesinin önceki
gün fırlaüldıktan iki dakika
sonra havada infilak ettiği
bildirildi. Fransız
Guyanası'nın Kouru'daki
uzay merkezi yetkilileri,
Ariane'ın biri haberleşmede,
diğeri de televizyonun
naklen yayınlarmda
kullanılacak iki Japon
uydusu taşıdığını söylediler.
BMGüvenlik Konseyi, Denktaş'tan 'maraton görüşmeler'yapmasını istedi
Denktaş'ayeni tuzakFATİH M. YILMAZ
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'a, New York zirvesi ön-
cesi yeni bir baskı. Birleşmiş Mıl-
letler Güvenlik Konseyi, New York
^irvesinin sonuç alınıncaya kadar
'maraton göriişmeler' biçimınde
yapılması yolundaki isteğini
Denktaş'a bildirdi. KKTC Cum-
hurbaşkanı Denktaş, bu tür bas-
kjlara karşın goruşmelere gidece-
ğinı, ancak "umutlu" olmadığını
söyledi. Denktaş, KKTC'de iki ay
içinde "toplumun gelecegi" acısın-
dan referanduma gidilebileceğini
de kaydetti.
Denktaş, 26 şubatta New York
1
ta BM Genel Sekreteri Perez de
Caellar ve Kıbns Rum kesimi li-
deri Yeorgios Vasiliu ile yapacağı
görüşmeler öncesinde dün lstan-
bul'a geldi. Denktaş, daha sonra
kaldığı Harbiye Orduevi'nde
Comhnriyet'in sorulannı yanıtla-
dı. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'la görüşmemiz tamam-
landığında kendisine BM Güven-
lik Konseyi'nin bir mesajı üetildi.
RAUF DENKTAŞ — Umutsuz.
önceki gün Kıbns konusunda
toplanan BM Güvenlik Konseyi-
nin, Denktaş'tan "Sonuç aunınca-
ya kadar maraton gönişmelenle
bulnnması"nı istediği öğrenildi.
Denktaş, daha önce tarihi belirle-
nen, ancak "maraton görüşmeler"
yapılması önerildiği için geri çe-
virdiği 13 şubattaki görüşmeyi
anımsatarak, "Benim 13 şubat gö-
riişroesini kabul eünememin nede-
ni bu. Bu tür baskılan hep
yapıyorlar" şeklinde konuştu.
Güvenlik Konseyi'nin dün KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a ulaştınlan
yazısında, "sonuç alınıncaya kadar
görüşmeler yapılması" isteğinde buiunuldu.
Denktaş, "Baştan beri bu tür görüşmelere
karşıyım. Ancak New York'a yine de
gideceğim" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, şubat
başında BM Genel Sekreteri Perez de
Cuellar tarafından belirlenen 13 şubattaki
görüşmeye, "Genel sekreterin sonuç alıncaya
kadar maraton görüşme yapılması" şeklinde
önerisi üzerine katılmarmştı.
Güvenlik Konseyi'nin bu dö-
nem başkanlığını yapan Küba da-
imi delegesi Buyukelçi Roberto
Alarcon de Qnesada imzalı yazı-
nın dun açıklanan Güvenlik Kon-
seyi bildirgesindeki konulardan
farklı olması ve özellikle "gorüş-
rae yöntemi" üzerinde kesin gö-
ruş bildirmesi dikkat çekti.
KKTC Cumhurbaşkanı Denk-
taş, başından beri "Maraton
görüşmeİere" karşı çıkıyor. Denk-
taş, New York'ta yapılacak görüş-
menin en az 1 saat, en fazla da 3-4
gune sığdınlmasını istiyor. Oysa
Güvenlik Konseyi'nin yazısında
"Camp David" tipi sonuç alının-
caya kadar uzun süreli görüşme-
ler yapılması öneriliyor. BM Ge-
nel Sekreteri Perez de Cuellar da
13 şubatta yapümayan görüşmeyle
ilgjli olarak aynı yöntemi Denk-
taş'a kabul ettirmeye çalışmıştı.
Kıbns Rum kesimi lideri Vasi-
liu'nun "karşılıldı eşitlik" ilkesi-
ne dayalı bir "federasyon"dan ya-
Askerleriıı dış politika gündemi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Tür-
kıye'yi yakmdan ilgilendiren dış politika ko-
nulan askeri çevrelerde de dikkatle izleniyor.
Genelkurtnay Başkanlığı'ndaki askeri strate-
jistler, dış siyasi gelişmelerin Türkiye'ye askeri
açıdan yansımalannı araştırıyorlar. Türkiye
1
-
nin AT'ye başvurusuna ilişkin komisyon ra-
porunda Kıbns ve "Azmhldar" konulanna yer
verilmiş olması ve iki Almanya'nın birleşme-
si karşısında NATO'nun değişen rolü en faz-
la üzerinde durulan noktaJar arasında bulu-
nuyor. Bu arada dış Türkler konusu da değer-
lendiriliyor.
Askeri stratejistler, "sempati" ile bakmadık-
lan iki Almanya'nın birleşmesinin getireceği
sancüann özellikle kanat ulkelerde yaşanaca-
ğını belirttiler. Aynı çevreler, Varşova Paktı1
nın çözülduğü bir donemde, NATO'nun gele-
cekteki ağırlıkh askeri görevinin "Birieşik
Almanya'mn bekçiliğini" üstlenmek biçimin-
de şekülenmesinden de kaygı duyduklannı dile
getirdiler. Bu durumda dikkatlerin kanatlar-
dan merkeze yöneleceğini de kaydeden bu çev-
reler, Türkiye'nin "öncelikli ilgi alanı" dışın-
da kalmasından da endişe ediyorlar. Bu du-
rumun Turkiye'yi savunma çıkarlan açısından
NATO gibi"çok taraflı" bir oluşumdan ya
Ankara'daki üst düzey askeri
çevreler; Kıbns, AT, Almanya
birleşmesi gibi konular başta
olmak üzere diplomatik
gelişmeleri dikkatle izliyorlar.
ABD Ue asken uışkilerin ağırlıklı olduğu "iküi
oluşumlara" ya da ayrıca Sovyetler Birliği ile
daha "sıcak" ilişkilere yönJendirebileceğini de
kaydediyorlar.
Genelkurmay Başkanhğı'ndaki askeri stra-
tejistlerin önemle üzerinde durduklan dış po-
litika gündeminin diğer maddeleri üzerinde-
ki görüşleri ise şöyle:
AF-Kıbns: Türkiye'nin çıkarlan her ne ka-
dar AT'ye üye olmayı gerektiriyorsa da top-
luluk komisyonunun Ankara'nın başvurusu-
na ilişkin raporunda Kıbns ve azuüıklar ko-
nulanna yer vermesi hiçbir şekilde kabul edi-
lemez. Ermeni karar tasansında olduğu gibi
bu konuda da hiçbir taviz verilemez ve tepki-
ler "en sert biçimde" gösterilmelidir.
Dış Türkler Bu konu gerek dış politika ge-
rekse iç politika acısından "duygusallığa" yer
verilmeden yaklaşılması gereken bir noktadır.
Soydaşlanmızın hakları savunulurken konu,
bugun uluslararası gündemin bir numarah ko-
nusu olan insan hakları bazına oturtuimalı-
dır.
Güney tebdidi: Her ne kadar uzun yıllar
Guneydoğu, ekonomik olarak ihmaJ edilmiş-
se de bölgedeki eylemlerde dış tahrikin öne-
mi anmsanamaz. Ortadoğu'nun genel siyasi
yapısı içinde bu tahriklerin kısa vadede kal-
kacağı da düşunulemez.
na olmadığını kaydeden Denktaş,
New York'ta yapacağı görüşme-
lere ilişkin olarak şunları söyledi:
"New York'taki göruşmelenlea
nmuüu degUim. KKTC'ye ve ba-
na kabol edemeyecegimiz şartlar
ünzaladlmak tstenecektir. Görüş-
melerle ilgili oiarak bu kadar
nmutsuz olmamın nedeni de Kıb-
ns Rum kesimi lideri Yeorgios VB-
sih'n'nun şimdiye kadar verdiği de-
meçier ve federasyon konusandald
göröş aynlıklandır."
Cumhurıyet'in "Sonuç abna-
mazsa KKTCde yapılmasını pUn-
ladıgınız referandumun takvimi
belli oldu mu? şekhndekı sorusu-
na da KKTC Cumhurbaşkanı
Denktaş şu karşıhğı verdi:
"Goruşmede bana kabul ettirU-
mek istenen koouUnJCKTC hal-
luna sunacagım. Şu an, KKTC
Medisi'nde Referandam Yasaa
görüşülüyor. Nisan ayuıda yapıla-
cak gend seçjmkfie referaodu-
mnn kanstınlmaaıasından yana-
yım. Referandum bir de takvim
gerektirdiginc göre iki ay içinde
referanduma gidecegimizi saykyt-
büirim."
Denktaş, KKTC'nin görttşme-
lerden bir sonuç ahnamaması du-
rumunda nasıl tanıtılacağı ve ban-
gi ülkeler tarafından tarunabilece-
ği konusunda ise şöyle konuştu:
"Tanjnmasak ne olur ki? Biz
Anadolu'dan nefes aloıayn devam
ederiz. Eger Anadolu da biıe ka-
püanoı kapaürsa, işle o zamaa
Osman Paşa savunması yapanz.
Türkiye'nin boyle bir rUki göze
alacağını sanmıyomnı."
KKTC
Lübnan'da savaş ve oyun
Lübnan, 15 yıldır kan. barut. an, gözyaşı kavramlanna adeta ak-
raba olmuş bir ulke. Başkent Beyrut'ta lop ve tufek sesleri tam 15
yıldır Lübnanlının artık bir parçası haüne gelmis. Ama, bunlaria ya-
sanaya alışnuş Beyrut'nn kadını, erkegi, yaşhsı, genci, çocugu. Bey-
rutlu çocuk neyle oynar diye kimse sormuyor. Nerede oynar diye
de... Siperler oyun alanı, Kalaşnikoflar da oyuncağıdır Beyrutln ço-
cuklann. Onlar havan mermileriyle, hava akınlanyla, uyumaya, >a-
şamaya ve oynamaya herkesten çok alışıktır. (Fotoğraf: Reuter)
TKPUderi
Akıncı:
Güvensizlik
giderîkin
TURAN YILMAZ
LEFKOŞA — KKTC'de nisan
ayında yapılması bekienen seçim-
de, Başbakanlığın guçlü adayla-
nndan Toplumcu Kurtuluş Partisi
(TKP) Genel Başkanı ve Lefkoşa
Belediye Başkanı Mustafa Akuı-
cı, Rauf Denktaş ile Yeorgios Va-
siliu arasında 26 şubatta New
York'ta yapılacak zirve öncesi,
Kıbns sorununu değerlendirdi.
Kıbns'ın geleceğinin "iki toplum-
lu ve siyasal eşiüige dayab bir fe-
deral çab" olduğunu söyleyen
Akmcı, KKTC'deki siyasi parti-
ler arasında böylesi bir çözüm yö-
nünde bir ulusal mutabakat
bulunduğunu belirtti. Toplumla-
rarası görüşmelerin tümüyle çık-
maza sokulmaması gerektiğini
belirterek 26 şubatta bu süreci
canlı tutmaya yetecek bir cerçeve-
nin oluşturulmasının zorunlulu-
ğuna işaret eden Akıncı, Kıbns'ta
yıkılması gereken ilk duvann, iki
halk arasındaki güvensizlik duvan
olduğunu söyledi.
Kıbns için en gerçekçi çöztt-
mün, iki toplumun eşitlikçi ve
hakça bir biçimde oluşturacağı fe-
deral yapı olduğunu belirten
Akma, "Kurulacak oian bu eşit-
likçi federal yapı altnda egemen-
liğin, topragın ve yetkilerin
paylaşılması gerekmektedir" de-
di. 26 şubat zirvesınin bu çözüme
giden yolda dönemeçlerden biri
olduğunu da kaydeden Akıncı,
"Bu nedenle 26 şubat olayuu çok
iyi degerlendirmemiz gerekiyor.
eşitiikçi, hakça bir federal çö-
züme dognı bizi götürecek olumlu
bir sonucun çıkmasıaı TKP ola-
rak arzu etmekteyiz" dedi.
Tasarım Ekonomi ve Gücün Zaferi
ÇAĞDAŞ AVRUPALI
Studio B E R T O N E tasvımı
'• 5 kapı, 5 vites
• Yatar arka koltuklar
• İçten ayarlanabilir dış ayna
ı Otomatik emniyet kemerleri
• Bağımsız ön ve arka süspansiyon
• Emniyetli, kullanışlı
• Güvenli, ekonomik: 100 km.'de 5,2 lt
BUGUN
ALISIRMEN
Vesayet DemokrasisL.
Türkiye dış politikada önemli sorunlarla karşı karşıya bulunur
ve ınsan hakları ile demokrasiye saygısı olmayan iktidarın ey-
lemleri yüzünden uluslararası platformlarda sürekli hırpalanıp
kınanırken, Adalet Bakanı Sayın Oltan Sungurlu, hapıshaneler-
de çıkan olaylar, Arif Yüksel sorunu, yargıçların kabulünde nes-
nel kıstasların yerine öznel kıstasları egemen kılabılecek yeni
bir sıstemi getırmesi, DGM Başsavcısı Sayın Nusret Demiral'ın
tutumunun doğurduğu sorunlar yetmıyormuş gibi, şımdi bir de
istanbul Barosu Yönetim Kurulu Başkanı'na işten el çektirme gt-
rışiminde bulunmuştur.
Dogrusu bunca sorunun bulunduğu bir ortamda, sorunlan çöz-
meye çalışması gerekenlerin yeni sorunlar yaratmaya yönelik dav-
ranışlarındakı hikmeti anlamak güçtür. Yine aynı biçimde, Ada-
let Bakanı Oltan Sungurlu'nun İstanbul Barosu'na yönelik giri-
şiminin hukuki gerekçelerini anlamak da pek kolay değildir.
Baro ile Sungurlu arasındaki savaşa neden olan oJay, Aw. Alp
Selek'in avukatlık ruhsatının iptali ile adının baro levhasından,
bir daha yazılmamak üzere silinmesi konusu ile ilgılidir.
12 Eylül mahkemeleri tarafından TİP davasında 8 yıl hapis ce-
zasına çarptırılan, bu cezanın karşılığı infazı tamamlayıp çıkan
Alp Selek'in tahlıyesinden sonra avukatlık mesleğine devamı-
nın engellenmesi için İstanbul Barosu'na yapılan kaydını silme
başvurusu, baronun o zamanki yönetim kurulunun 27.11.1986 ta-
rihlı kararıyla, mahkûmiyetınm mesleğıyle ılgıli bir eylemden ol-
madığı gerekçesıyle reddedılmişti.
Daha sonra Adalet Bakanlığı'nın baskı ve tehdidi üzerine
215.1987 tarihınde, İstanbul Barosu 27.11.1986 tarıhli karannı geri
almış ve Alp Selek'in kaydını sılmiştır.
Bu olay üzerine Alp Selek bir yandan yargı yoluna, öte yan-
dan da baroya başvurarak, kendisi lehine kazanılmış bir hak olan
ilk kararın kaldırılmasının hukuki nedeni bulunmadığını, kararın
hukuki açıdan sebep unsuru bakımından sakat olduğunu be-
lirtmış ve baroyu bu yanlış ve sebep unsuru acısından sakat ka-
rarından dönmeye, yani 215.1987 tarihlı kararı bütün sonuçla-
rıyla ortadan kaldırmaya çağırmıştır.
Baro Yönetim Kurulu, Prof. Dr. Lütfü Duran ile İstanbul Üni-
versttesı Siyasal Bılgıler Fakültesi İdare Hukuku ve İdare Bilimi
Bılim Dalı Başkanı Prof. Dr. A. Ulkü Azrak'ın hukuki görüşlerine
başvurduktan sonra, yanlış kayıt silme karannı geri almış ve Alp
Selek'in avukatlık mesleğını sürdürmesıni sağlamıştır.
Adalet Bakanlığı ise bakanlık onayına tabi olmayan geri alma
karannı "conversıon", yani dönüşüm yoluyla levhaya yeniden kayıt
nitelığine büründürmeye çalışmış ve bu kararın onayına tabi ol-
duğunu ileri sürûp, onay vermediğini bildirerek, Alp Selek'in baro
levhasından kaydının silinmesini istemiştir.
Oysa idare hukuku uzmanlarının da belirttiği gibi, ortada ye-
niden baroya kayıt işlemi değil, baronun sebep unsuru acısın-
dan kusurlu olan kararından dönmesı kararı vardır ki, bu da Ada-
let Bakanlığı'nın onayına tabi değildir.
Işte olayın hukuki durumu budur. Bir an için, İstanbul Baro-
su'nun ve hocaların hocası Prof. Dr. Lütfü Duran ile değerli ida-
re Hukukçusu Prof. Dr. A. Ülkü Azrak'ın yanıldıklarmı düşüne-
lim ya da görüşlerınin tartışma götürür olduğunu varsayalım. Bu
durumda yapılacak şey ise bellidir. Bakanlık ıdari yargıya baş-
vurarak, istanbul Barosu'nun 14 Kasım 1989 tarihli kararının ip-
tali için dava açmalıdır.
Ne var ki Adalet Bakanlığı bu yolu tutmamıştır. Tutması da bek-
lenemezdi. Çünku ANAP iktidarı gibi Adalet Bakanlığı da idari
yargıyı bir umacı gibi görmektedir. Nitekim ANAP'ın parlamen-
toya sunduğu tasarı ile idari yargının kolunun kanadının kınlması
ve hukuk devletinin temel ilkelennden olan "idarenin hiçbir ey-
lem ve ışlemı yargı denetımi dışında kalamaz" ılkesinın ortadan
kaldınlması amaçlanmaktadır.
Sayın Oltan Sungurlu, ıdari yargı yoluna basvurmayarak, ba-
kanlığın onay yetkısi olmadığı bir konuda onay vermediğini bil-
dirip, ardından da İstanbul Barosu Yönetim Kurulu'nu görevden
almaya kalkarak, yalnızca idare hukuku acısından yok sayılma-
sı gereken bir fonksiyon gaspında bulunmakla kalmamış, ama
aynı zamanda ANAP'ın vesayet demokrasisi görüşünün de par-
lak bir örneğini vermiştlr.
Şu anda İstanbul Barosu, vesayet demokrasisi görüşüne karsı
demokrası ve özgürlük savaşımı sürdürmektedir.
NîKARAGUA
Oıamorro. Ortega'yı
zorlayabilecek mi?
Dış Haberler Servisi — Nika-
ragua halkı, 1985'te Danid Or-
lega'nın devlet başkanhğına gel-
digi seçimlerden 5 yıl sonra yine
sandık başına gidiyor. Daniei Or-
tega yönetiminin karşısında ol-
dukça guçlü bir rakip var. Ç o
ğunluğunu muhafazakâr partile-
rin oluşturduğu 14 partili bir ko-
alisyon, Sandinist cephenin kar-
şısma çıkarak iktidara aday ol-
du. Ulusal Muhalefet Birliği
(UNO) adlı grup, ülkenin muha-
fazakâr kesiminden oldukça bü-
yük bir destek sağlamış durum-
da. Seçirn kampanyalan süresin-
ce düzenlenen mitinglerde on
binlerce kişi meydanlarda topla-
narak UNO'nun lideri Violeta
Chamorro'ya sevgi gösterilerin-
de bulundu.
Diktatör Somoza döneminde,
Nikaragua'nın önde gelen muha-
lefet hareketlerinden birinde yer
alan Vioieta Ctıamorra, muhalif
La Prensa gazetesinin yayımcısı
ve Somoza döneminde öldürülen
muhalefet lideri Pedro Joaquin
Chamorro'nun eşi. Somoza yö-
netimine karşı mücadele veren ve
bu yolda eşini yitiren Violeta
Chamorro, Sandinistler yöneti-
me geldiğınde, bu kez Sandinist-
ler'in amansız bir muhalifı oldu.
60 yaşındaki bayan Chamorro,
arahk ayında dizini kırmış olması
nedeniyle, tüm bir seçim ka-
mpanyasını tekerlekli sandalye-
sinden sürdürmek zorunda kal-
dı. Gözlemciler, Chamorro'nun
hitabet gücünün yeterli olmama-
sına karşın halkı etkileyebildiği-
ni ve muhafazakâr kesimin göz-
ünde güven verici politikacı tipi-
nin simgesi haline geldiğini söy-
lüyorlar.
Ekonomik kriz
Chamorro, seçim konuşmala-
rında Nikaragua halkına
'değişim' vaadinde bulunuyor.
"Newsweek" dergisine göre ül-
kenin oldukça kötü olan ekono-
mik durumundan yola çıkan
Chamorro, Ortega yönetimini,
1988 yılında yüzde 36 bin,
1989'da ise yüzde 1.800 civann-
da gercekleşen enflasyonu düşü-
rememekle suçluyor.
Devlet Başkanı Ortega, yann
yapılacak olan seçimlerin tama-
men eşit koşullar altında gerçek-
leşeceği garantisini vererek, Bir-
leşmiş Milletler ve Amerikan
Devletleri örgütü'nden 600 göz-
lemciyi ülkeyedavet etti. Muha-
lefet partileri, 1984 yüında yapı-
lan seçımleri, Sandinistlerin hile
yaptığı gerekçesiyle boykot et-
mişti. Gözlemcüere göre, Ortega
yönetimi, bu kez muhalefetin bu
tur iddialanna meydan verme-
mek için büyıik özen gösteriyor.
Türkiye Genel Distributoru YÜCE & PAMAR
MOTORLU ARAÇLAR ITHALAT IHRACAT TIC. A.Ş.
E5 Karayolu Soqanlı Koyu Kavsagı Kartai-lst İdare Otomobıl Salış Tel 353 80 90 (5 Hat)
Servıs Tel 377 10 40 YedeK Parça SKOPAR A S Tel 353 63 63.64 Fax 353 13 13 Tlx 29557 YAM TR
ÇAĞDAS YAYMUM
NADİR NADİ
t
DOSTUM
MOZART
5.000 Lira
(KDV l(iııJc) 7. bası
ÇAĞDAŞ YAYINLARI
Tıoh (X.ığ,ı Cad. 39-41 dğ.ıloğlu • 1STA\BUL