22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19ŞUBAT1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TURKIYEOE BUGUN GenelMuduıiuÜurKJenaH- nan Mg^e flûre yudun luıay ve do0u lesmfenpvçakınçokbulutlu Karade- na IçAnadokınundoOtısu DotiMtde- ns k Dou H Gumydoj)u Anadafcı BUgea ya**k geçacek. ttfebr Karade- ne loyıtan ıle Ooju AMenc'* yaOnu; Gumyidoju anadolu nun dofusunda larla tanş* yaûmur ötekı yertenle kar şektın de otac*. HAA 9CAKLIĞI Ot>$n«ye- cek RCIZGAR- Kuzsy ve t a t yOnlerden <xta kuvvette yer yet taıvwtl< olarak ese <xk KNCLEHMZDE RUZGÂR YıkJız ve karayekten 3-5 Ege ve Akdenızde & aç*Jarta7taıwelndesaane1O-21 Ege ve AMemz'de 27 apMvria 33 deruz mtlı hutaesece* Douz mutefI EgeveAk denz'de kata daigalı olacak Oalm 1-2 Egeve Akdenız'de 27 açıkbmda 33 deraz ımi htaa esecak. Ctene mutedıi Ege ve Ak denırte loba ıttgak atocak CMgi «utaatf0ı V2. Ege ve Akdenızde 3-4 m doiaymdaotacak Van GOu'nde tao. Çokbdudu vekarta ka- n$jk yaflmuriii oeçec* Ruzgir kuzsy ve bab yönlerden ortt taıvvetfe zaran zaman kuvvedce eseccfc Göl ımıtsdH dalgalı oöcak. Gdnış uaklıjı 5-10 km dotynda bufunacak Adana Adapazan Adıyaman Alyon AOn Ankafa Antakya Antalya Aıivin Balıtesır Bıtocık Bmgöl Bıtis Bou Burea Çaıukkafe Çonm Oencü ¥ 15° 9° Dtya-öakır B 7» 3°Edıme Y 10° 4°Emncan A 6» 3° Eraırum K ? ? Estoşehtr 3° 2° Gazantep v B K K 6 Y Y 16° 10° ûresırn Y B 17° 6°GumuştaneK K ° ° H H d K ş 4° 1° HaHdn 12» 1° teparta 7° 2°lsönbul 6° 3°lzn»r 4° 0°Kan> Y K K K 3 ° ? Kjyon B 7° 2° Kırttartt B 8° 3°Konva K 4° 2°Kutahya A 10» 2°MJötya 3° 1° Kasömonu K K B B B K 5° 2°Mansa 7» CPKMaraş 2° 1° Mersın 2°-4° Mu0a 4° 2° 1*4 11" 5°Nıjde 6° 3°CWu 2» 3 ° f t o 5" 2° Samsun 10° 2°S«t 8° 2°S«ıop 10° 4°Snras 3° 2° Telordafl 2"-4° *ataon 4° 2° Imcelı T> T>UşaV 5° 3°Vsn 4° 2°Yaega 4° 1° ZongukJjk fc yaSrrur »j Vaç k B-tıulutlu G-guwşlı K karh S sısa Y-yağmurlu BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Hınstıyanlarda ce- naze taşımak ıçın tu- tulan kımse. 2/ Aza Samanlık 3/ öna- lım Bır meyve. 4/ Datça Yanmadası'n- da unlu bır antık kent Uzaklık anlat- makta kullaıulan soz 5/ Cıva bıleşımlerın- den, hekımhkte kulla- nılan zehırlı bır mad- de. 6/ Bır nota Ça- nakkale Boğazı'nda, pek çok denız kazası nın meydana geldığı burun 7/ Geleneksel Turk evlerınde odalar arasında bulunan ve bır yönu hayata, sofaya ya da avluya açılan me- kân \nma 8/ Boru sesı Aksaklık. 9/ Uzun tuylu kalpak Arap abece- sınde bır harf YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Kalınca kabuklu, ın ve uzun tanelı bır uzum 2/ Pıyes Konuşmayı etkı- lı kılmak ıçın araya serpıştınlen ve kar- şılıksız kalacağj bılınen soru 3/ Arka- daş "Çok önemlı kışı" anlamında uluslararası kısaltma 4/ Bır ılımız 5/ Kemıklerın yu\arlak ucu İmkân 6/ Eskı Roma'da sa- yım yaprnak ve törelere karşı ışlenen suçları cezalandırmakla go- revlı yargıç. 7/ Sınır nışanı Taze sığır gubresı %i Bır gunun ya da olayın arkasından gelen zaman Organlar, vucut parçaJarı. 9/ tlave. Açı ölçmeye yarayan dönnıe hareketlı bır çeşıt cetvel 60 YIL ONCE Cumhunyel Pahalılık19 ŞLBAT 1930 Tıcaret Odası dun lst "Geçım endeksı"nı neşretmıştır. Bunda kânunusanı 1930 ayı ıçmdekı masraf gruplan tahavvulâtının geçen aylara nazaran nısbetı zıkredılmekte ve hayat pahalılığının derecesı goştenlmektedır. Bu cetvele gore geçen ay ustustune pahalıhk, 1914 senesınde 100 kuruşla temın edılen eşyaya mukabıl vasatı 1352 rakamıle ıfade edılmektedır Harpten evvel gene 100 kuruşla temın edılen havayıç bugun altın para 149,5 kuruşla elde edılmektedır Pahalıhkta ev kıralan 16 buçuk mıslı artarak başta gelmektedır Bundan sonra 14,6 kere fazlasıle yiyecek ve ıçecek maddelerı, gıyecekten sonra da en ucuz 8,5 mıslı oiarak sıgorta ucretlerı goştenlmektedır Dığer taraftan 1914 senesınde 426 kuruşla tedarik edılen yiyecek ve ıçecek maddelerı bu gıden ay ancak 6219 kuruşla temın edılmekte ve 150 kuruş kıra verılen bır e\ ıçın 25 lıra tedıye olunmaktadır PaıLr "Duofold M.Ford Amenka'lı otomobıl Kralı mılyarder Ford Topane'dekı fabrıkasının manganez ıhtıyacını temın ıçın Anadolu'dakı manganez madenlerını ışletmek uzere teşebbuslerde bulunmaktadır Mr. Ford Topane'dekı fabnkasını da tevsı edecektır. Çan Sesleri Sabık mulkıye mufettışlerınden Azız B tstanbul Vılâyetıne muracaatla mahallesındekı kılıse ve ıttısalındekı mektepte vakıtlı vakıtsız çan çalındığmı ve bu yuzden butun mahalle halkının rahatı selbedıldığını bevan etmıştır Halbukı mektepte de çan çalındığı anlaşılmıştır. Mektep ıdaresı bunun katolık çocuklan kıhseve se\k ıçın çaldıkları cevabını vermıştır. Katolık mekteplerı anlaşılıyor kı gene dın propagandasına devam etmektedırler Maarıf ıdaresı bu mekteplerı sıkı bır kontrol altında bulundurmalı ve katolık papazlarımn genç Turk dımağları uzerınde menfı roller oynamasına asla musaade etmemelıdırler 30 YIL ÖNCE Cumhur.yet Müslüman Blok 19 ŞUBAT 1960 Pakıstan gazetelerınde çıkan haberlerde Şah'ın, Musluman Dunyasını bırleştırecek olan bır Musluman Devletler Blokuna taraftar olduğu bıldırılmektedır Pakıstan Haberler \jansının Tahran muhabırının Şah'la yaptığı mulâkat sırasında Iran Şahı "bu ıyı bır fıkır"dır demıştır Şattularap anlaşmazhğı hususunda goruşnıelerde bulunmak uzere Irak Başbakanı Abdulkerım Kasım'ın Iran'ı zıyaret etmesının ıyı karşılanacağını ıfade eden Şah "Musluman Dunyası lıderlerının bıraraya gelerek kendı dertlennı anlamağa çalışmaları en ıyı şey"dır demıştır Ortadoğu'dakı komunızm hakkındakı bır soruya Iran Şah'ı "Komunıstlerın gulunç propagandaları teşhır edılmelıdır" demıştır GEÇEN YIL BUGÜN Cumhur.yet Salman Rüşdü 19 ŞLBAT 1989 Hınt asıllı tngılız yazar Salman Rüşdu'nun Şeytan Ayetlerı adlı kıtabı konusunda kopartılan fırtına devam ederken, Salman Ruşdu dun ozur dıledı Ancak Iran, Rüşdu'nun açıklamasını >eterlı bulmadı Londra muhabırımız Edıp Emıl Oymen'ın bıldırdığıne gore Salman Ruşdu, Ayetullah Hume>nı'nın hakkındakı ılk açıklamasını yaptı ve romanının yarattığı "ıncınme" hıssınden oturu 'esef duyduğunu" soyledı DUNYADA BUGUN Amsfcnlajn Y Amman Ama BarcMona Basel Bdgral Bertn Bonn Bruloel Budapeşte O ı m r e Cezayv CKMC Dubayı ffanklurt Sme Hebmta Karnre fopentag Kitn Letesa Y B 8 B B B B B Y B B A B B B Y K A K B Y io° 20° 13° 23° 18° 8° 11° 7° 7° 10° 7° 8° 23° 27° 27° 8°140 je 23° 6° 7° 1«° Lenngrad Londra Madnd Mılano Moffireal Hosksva Mutiıh Ncw YorV Osk) Pans Prag Rıyad Roma So«ya Şam Tel Avw Imus Varçova Vmedîk Vıyaıu VVashıngto Zunh Y B B B K K B Y K B B B B B Y B B Y 8 Y clB B 5° 9° 16° 12° 1» -*> 6° 5° 3° 10° 6° 27° 19° 6° 20° I* 1 10° 6° 12° 5° 7° 8° TARTIŞMA Fekefeei ıııi, Filozof mu? Sık oiarak dile getirilen bir sav olarak Turkiye'de bir felsefe geleneğinin bulunmadığı duşuncesine katılan, bu durumdan kendileri de yakınan felsefecilerimiz filozoflaşmak için neyi bekliyorlar? Turkıye Felsefe Kunımu'nun 15 kuruluş yü- donumu dolayısıyla 25-26 Aralık 1989 tanh- lerınde Islanbul'da "Cumhunyel Turkijesı- nde Felsefe ve Son Onbeş Vılı" konulu bır top- lantı yapıldı Gerçekleştınlen oturumlarda, iNusrel Hızır, Takıyettın Menguşoğlu, Macıt Gökberk, Nermı Uygur gıbı Turkiye'de felse- fenın önde gelmış adları, oğrenalerı olmuş ya da çalışmalarını bılen kışılerce tanıtıldı, fel- sefenın "bilim fekefesi", "sanat felsefesj", "hu- kuk felsefesi" gıbı değışık alanlardakı uzan- ülarıyla tıpta felsefe, uygulamalı (ozellıkle çev- rebılımsel) etık konuları tartışıldı, felsefede eğıtım ve kurumlaşma sorunları ele alındı Du- zenlenen ıkı yu\arlak masanın bırınde, alan- ları felsefe, ıktısat, sıyasal bılgıler olan konuş- macılann Turkiye'de felsefeden beklentılerı, bır felsefe öğrencısının katıldığı ötekınde ıse ulkede felsefenın dunu, bugunu ve geleceğı ko- nuşuldu Ben, kendı açımdan ılgı çekıa ve soz açma- >a değer bulduğum bır ıkı nokta>ı burada dı le getırebıleceğımı duşunuyorum Bunlardan bırısı, Turkiye'de felsefenın ılk- len olarak duşunulebüecek adlarla ılgüı sunuş- lar sırasında, eleştırel noktaların kanımca ek sık kahşıdır, "hocalana", aianlannın temsıl- cısı, akademısyen ve kışı olarak olumlu yön- lerı konusunda avdınlandık, ama onların et kınlık alanlanyla bunların eğıtımlennde ne gı- bı eksıklıklerı olmuştur, bununla ılgılı az şey duyduk Ote yandan felsefeıiın genelde (ve Turkıye'de) ışlevı, bılım-felsefe ılışkılerı, fel sefe açısından ınsan kavramı gıbı onemh ko- nularda gerçekten ılgınç göruşler dıle getırıl- dı, ancak ozellıkle tartışmalar sırasında orta- ya çıkan ve en başta da sorulan sorulann yol açtığı bır durum, zaman zaman, sunulan ko nularla, onların başbklanyla ıhşkılen çok kuş- kulu olan noktaların gundeme getınlmesıydı Gorunuşe göre Turkıye'ye ozgu olduğu sd>- lenebılecek bır konu olarak filozof-felsefeci a>ınmı da toplantı sırasında ve onun bıtışın de tartışıldı Llkemızın felsefe çevrelerındekı genel eğılım, bu tenmlerden bırıncısının ala- nın evnmı ıçmde ozellıkle "felsefe sistemleri" kurmuş, felsefeyı, genelde ınsan duşuncesını çok etkılemış, adları "Urihe gecmiş" büyuk- lerı, belkı de "devleri", ıkıncısının ıse felsefe eğıtımı görmuş olmakla bırhkte genelde bu alanın öğretımını surduren ya da "buyuklerin sozculuğunu" yapan kımselen anlattığı yolun- dadır Oysa benım bıldığım ölçude en başta Şahın Yenisehiriioğlu arkadaşımın belırttığı gı- bı orneğın lngilizcede \e Fransızcada boyle bır ayırım, dola>ısı>la "felsefeci" terımının kar- şılığı yoktur, fılozoflann >anında zaman za- man "duşunurler"den söz açılır Toplantıda ıse ozellıkle Betul Çotuksoken'ın uzerınde durdu- ğu nokta şu oldu Ulkemızde durum acaba onun ınsanlarının genelde kendılennı ve top- lumlarını yetennce yeteneklı ve değerlı gorme- melerının bır vansıması olarak da duşunule- mez mû Turkıye'de çok, ama çok seyrek ola- rak fılozofların varlığından soz edılır; felsefe alanında tanınan adlar neredeyse hep bırer "felsefeci" olarak bılınegelmışlerdır Söz konusu tenmlerle ozdeş kökten gelen "feylesof" sözcuğu de belkı burada anımsa- tılabıhr, ancak taşıdığı tanhsel anlam yüku ve kazanmış olduğu alt anlamlar dolayısıyla sa- nınm onu tartışmamızın dışmda bırakabılırız, gerçekte bu tenmın gunumuzde pek kullanıl- dığı da söylenemez Guncellığım sürduren filozof-felsefeci ayırımı konusunda ıse belkı şu soru sorulabılır Sık olarak dıle getirilen bır sav olarak Turkıye'de bır felsefe geleneğııun bulunmadığı duşuncesine katılan, bu durum- dan kendileri de yakınan felsefecılerımız filo- zoflaşmak ıçın neyı beklıyorlar7 Felsefe etkın- lığmı etkıleyen dış belırleyıcılerın, bu arada toplumsal koşullann değışmesım mı'' öyle ıse daha çok mu bekleyecekler dersınız'' YAMAN ORS Minibüslcriıı Teypleri ve Kendileri Minibus şoforlerine aynı tip elbise giydirmekle bir duzen getireceklerini zanneden sayın yetkililer insan haklarına saygısızhk yaptıklarının farkında değiller herhalde. rumu ne olacak 9 Buna bır çözum getırebıle- cek raısıruz'' Ben de bır mınıbus yolcusuyum, ama bu durumu duşunebılıyorum Lutfen ar- tık mantıklı olalım Belkı o zaman çağ alla- >abılınz Herkes, her aklına gelenı duşunme- den soylemeye ve uygulamaya kalkmasın Ben- cıl olmayalım .Mınıbuslerı arabesk dıye nıte- öncelıkle bır mınıbus yolcusu olarak Sayın Dursun Karaca'nın duşuncelerını kınıyorum Herhalde kendısının özel bır arabası olsa ge- rek kı "mınıbuslerı kaldırmak" duşuncesını ortaya atmıştır Yaz kış demeden her dakıka çalışan, ıstedığımız an durdurup bındığımız, ıstedığmuz an ındığımız bır ulaşım aracını kal- dırıp saatlerce bekledığımız IETT otobüsle- lendırıyorsunuz, Mercedes'dekı ırı madalyon rıne mı kalacağız 1 » tstanbul'dakı alt \apı so- kolyelı, ıpek gömleklı msanları ne dıye adlan- rununun çözulemeveceğıne, ulaşun araçlannın dıracaksınız'' Mercedes'dekı kıbar beylerı de yeterlı duzeve ulaşamavacağına (daha bu- elh nu kaldıracaksınız'' Aynca bızım toplumumuz yıhn geçmesı gerek) ınandığım ıçın, metro Is- zaten arabesk Bunun çözumu eğıtımdır tanbul'a yayılsa bıle denız otobuslen gıbı bellı Bır de mınıbus şoforlenne aynı tıp elbise bır kesım bıneAğmden mımbuslen kaldırma giydirmekle bır duzen getıreceklerını zanne duşuncesını çok saçma buluyorum <jen s a y l n >etküıler ınsan haklanna saygısız- Sayın Dursun Karaca'nın yaptığı gıbı, bu lık yaptıklarının farkında değıller herhalde. duşunceyı ortaya atmak kolay, pekı ekmek pa- Mınıbus şoforlerı beledıyenın memurları de rasını mınıbuslerden kazanan ınsanların du- ğüler kı Oturduklan verden özel araba sahıp- lerıne karı^üklarına gore kısa bır sure sonra bız volculara da tek tıp elbise gıydırecekler herhalde AYNUR GUSEREN tstinye/İstaabul Koyun Can Derdîııde^ Kasap Mal! Sayın Gursel Ustun, bırakahm bu kanun değişikliği olsun, yabancı filmler altyazılı oynasın. Izleyicisi biraz azalsın, nufusumuzun buyuk çoğunluğunu teşkil eden orta tabaka insanım, bu fümleri se>rede seyrede kendinı şaşırmasın. Bav Gursel Lstun'un 2 Aralık tarıhh "Olaylar >e Göruşler" koşenızde vayımlanan, 3257 sayılı Sınema Vıdeo \e Muzık Eserlerı Yasası'nda yapılmak ıstenen değışıklıkle ılgılı vazısına ko\duğu '\sı>e'yı jasaklar mı kurtaracak' başlığına karşı, bız de goruşlerı mızı anlatacağımız yazımıza bu başlığı uygun bulduk Bav Ustun'un >azısından oğrendığımıze go- re >enı "vasa degışıklık onensı" ıle yabancı fılm ve vıdeo eserlerıne, yurdumuzda goste- rım sırasında Turkçe gostenlme >asağı getı rılmektedır Ancak altyazılı olarak gosterıl melerı uygun gorulmektedır Bır de bunlar- dan elde edılecek telıf hakkı bedellerının %40'ınm Turk sınema sanayııne katkı fonu ıçın kullanılması ongörulmektedır Sayın Ustun, bu filmler Turkçe olmayıp alt- yazılı oynatılırlarsa, ozellıkle Anadolu'da bu fılmlerın oynatılamıyacağını, bunun da vıdeo kulupçulııâu ıçın bır yıkım olacağını soyluyor. Bızce bu yıkımı 3 kanallı T\ mız voktan baş lattı BızTRT'mızın vavımladığı fılmlere >e- tışemıyoruz, sızı bılmem' Avrıca, sandığımız kadarıvla aslında bu yapılması ıstenen değı şıklıkle de vasa kovucunun ıstedığı bu' Vıde oculuğu öldurerek Asıve'yı değıl, ama kovun ları kurtarmak' Bugun dunya sınema sanayııne Amerika'- nın egemen olduğu bır gerçek Bazen, TV'dekı USA yapımı füm bolluğunu gordukçe, bu ka dar filmı nasıl vapıyorlar dıye şaşırıyoruz Bu bolluktan Avnıpa kultur verçevelerı de şıkâ- yetçı Kaldı kı aynı kultur mırasının, Anglo- Germen (avnı değılse bıle çok yakın) varısle- rı Onlar bıle bunu bır kultur emper>alızmı olarak kabul ederlerse, bız ne vapmavalım' Bır de canımı sıkan bızım sabah akşam filmlenvle vatıp kalktığımız, zamanla bu yuz- den de hayranları olup çıktığımız, vurdumuz da, yakınunızda görünce koyacak ver bula madıgunız bu adamların, çıkarları elverdığın- ce bıze "dost" numaralan japmalan Onun ıçın Savın Gursel Ustun, bırakalım bu kanun değışıklıgı olsun, vabancı filmler alt- jazılı o>nasın Izle>ıcısı bıraz azalsın, nufu- sumuzun buvuk çoğunluğunu teşkil eden or- ta tabaka insanım, bu filmlerı seyrede seyre- de kendinı şaşırmasın Gelelım "Fellını'nın bır filmıni Muşfik Kenter'ın nefıs Turkçesıyle izlememız' mese- lesıne Sayın Ustun, 10 yıl önce ben de senın gıbı duşunuyordum Şımdı bu benı çok rahat- sız edıvor Fılmlenn dublajla çok şey ka>bet- tığıne ınanıyorum Ozellıkle sanat değerı yuk- sek filmlenn, bır taraftan bu değerlerı belır- tılırken, dığer taraftan Turkçe gosterılmele- rıne, ozellıkle TV'de şaşıyorum Bunun sanat neresınde kaldı 1 Ne demek "guzel seslı" ol- mak Herkesın sesı kendısıne. Aslında bu yabancı filmlenn zararını on- lemek ıçın >asa değıştırmeğe gerek yoktu TV 3 kanala vıktıktan sonra vıdeoculuk eskı hı- zını kaybetmıştır Turk^e vabancı fılm vayın- lama konusunda TV'de yapılacak kısıtlama lar bu ışe veterdı AHMET V \VLZ PEKER Diş Hekımı ' İslanbul FİLM ÖNCESİ YILMAZ GUNEYin yaşamından kesıtlerı ıçeren, Grup YORUMun muzıklerı eşliğınde dıa gosterimi Yalnızca SINEMAMIZDA DEREBOYU CAD NO 110 ORTAKOY 'IST TEL 158 69 87 14.15 16.30 18.45 UMUT Beyoğlu DUNYA—149 93 61 • KadıkoyMODA—337 01 28 OrtakoyOKM—158 69 87 • Ankara TALIP—126 99 36 Ankara METBOPOL-125 74 78 • Izmır KOŞK—311 628 Mersm KEMER—16723 • EFES FILMCIUK İLAN CEYHAN AŞLİYE CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No 1989/92 Sanık Suleyman Bıhk, Osman oğ 1%7 doğ, Kırıkhan ılçesı Gun- duz Mah nufusuna kavıtlı olup, halen a>nı yerde oturur Reşıt olmayan mağdurenın rızası ıle ırzına geçraek, alıkoymak su çundan sanık Sulevman Bılık hakkında mahkememıze açılan dava- nın >apılan yargılaması sonunda verılen 13 500 TL a|ır para cezası ıle cezalandınlmasına karar verıldığı, karar samğın gıvabında verıl- dığınden leblığı mumkurı olmamışur Işbu kararın vavını tanhınden ıtıbaren 15 gün ıcınde temyız edıl- medığınde kesınleşmış sayılacağı ılanen teblığ olunur 22 1 1990 Basın MALIYE VE GUMRUK BAKANLIGI HESAP UZMAN YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI Malıve veGumruk Bakanlığı Hesap Lzraanları Kurulu Başkanlı- ğı'nca 26, 27 ve 28 Mart 1990 gunlerınde Ankara, İstanbul ve Izmır' de Hesap Uzman Yardımcılığı gırış smavı açılacaktır SINAVA KAT1LAB1LMEK IÇIN a) Devlet Memurlan Kanutıu nun 48 maddesınde yazılı nıtelıklere sahıp olmak b) 1 1 1990 tarıhınde 35 yaşını doldurraamış bulunmak c) Eğıtım suresı en az dort vıl olan Sıvasal Bılgıler Iktısat, Işlet me, Hukuk Iktısadı ve Idarı Bılımler Fakulte ve Vuksekokulları ve yaavnı sure eğıtım \;ren ve bunlaraeşıtlığı Yuksek Oğretım Kurulu' nca kabul olunan benzerı vabancı fakulte veva >ukseWokullann bı rınden mezun olmak gerekmekiedır Sınava gırış şarılarını ve sına\ koşullarını gösıercn broşur ıle baş- vuru formu, Hesap Uzmanları Kurulu Başkanlığı ve kurulumuzun Ankara, Isıanbul ve Izmır Grup Başkanlıklarından sağlanabılır Istekhlerın 12 Mart 1990 gunu akşamına kadar Malı>e ve Gumruk Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu Başkanlığı Ilkadım Caddesı Ka ra Harp Okulu kavşagı >anı A blok zemın kat Bakanlıklar ANKAR\ adresıne belgelerı ıle bırlıkte bızzat veva posta ıle muracaatları du yurulur POLTTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Şiiri Bırakmak Olur mu?.. Bır şaır ıçın, "Hem her şeyı eskı Yunan'dan başlatıyor, hem de solcuyum dıyor, bu nasıl olur' " yanlışı ıçıne sınmıyordu Her şeyı yerlı yerıne koymak ıstıyordu Her şey yerl- yerınde olacak, bırbırıne kanşmayacaktı Cemal Sureya bır dısıplın adamı mıy- dı, hayır, zorla dısıplın altına gırıyordu Nıcedır görüşmuyorduk, Bostancı'dakı Nun Bey'le sözleştık, Hatay'da (Restoran) buluşacaktık Mecıdıyeköy'den Bostancı oto- busune bındım Aman otobüsler ne de geç gehyorlardı, çıft bı- let yuzunden Sonunda geldı Oturacak bır yer de buldum. Nun Bey, Hatay'da Cevai Derelı Hoca'nın masasına oturmuş- tu Oysa nıyetım Cemal Süreya'nın masasına oturmaktı Hatay'da çoğu masaların adı var Bu masaların sahıplerınden ıkısı erken gıttı Cevat Derelı ıle Cemal Sureya Ötekılere uzun ömürtef Masalardan bırıne Mehmet Alı benım adımı koymuş Nurı Bey, Vedat Gunyol oturduk Derken Mehmet Aiı geldı Behzat Ay, Cemal'ın ölümunden sonra, pek ortalarda görünmü- yormuş Cemal'ın olûmü gızlısını örtmek ıçın bır bahane ımtş, daha nıce dalgaları varmış Cemal Sureyadan konuşuyoruz, 59'unda gıtmış Erken mı, genç mı' 59 yaş günümüzde erken sayıhyor Cemal ve arkadaş- ları ıçın Ikıncı Yenı derlerdı Ikıncı Yenı'nın ötekı uç şaırı de Me- tın Eloğlu, Turgut Uyar Edıp Cansever 59'unda gıtmışler, ne hazın bır rastlantı Oysa bırkaç gün önce Melıh Cevdet Anday ın bır güncesınde okudum, Ozan yaşlanmalı' dıyordu Bellı kı ozanların erken gıt- mesını ıstemıyordu Şııre bırlıkte başladıklan Orhan VBII, çok genç gıtmemış mıydı, 36 sında Melıh Cevdet 'Ozan yaşlanmalı' der- •ken. şaırlerın bır bılge, bır ermış gıbı ustalaşmasını ıstıyordu Şıır özunde bır usta ışıdır çıraklığı yoktur Şıır, şaınn tezgâhında çe- lığe su verır gıbı beklemelıdır' Ozan yaşlanmalı derken buna mı değınmek ıstıyor^ Genç yaşta şıırı bırakanlar da vardır Cemal Sureya, şaırlerın 60'ından sonra şıır yazmamalarını salık verıyor, genç yaşta gı- deceğını sezdığınden mı? Son şıırı ölüm olmuştur ' Olüyorum tanrım Bu da oldu ışte Her olum erken ölumdür Bılıyorum tanrım Ama, aynca aldığın şu hayat Fena değıldır Üstu kalsın " Şıın erken bırakanlardan bırı de saygı toplantısı yaptığımız Cev- det Kudret ustamızdır Nıye erken btraktığını soran bır gazetecı- ye şunları soyluyor "4O'lı yıllardan sonra Türk şıırı öylesıne yenı ve parlaK bır aşa- maya ulaştı kı onlara uysam taklıt etmış olacağım, uymayıp kendı yolumda yürusem, çok eskımış goruneceğım Ilk göz ağrım şıı- rı ışte bu yüzden bırakmayı yeğledım " Olümu taze, bıraz Cemal'den ötekı şaırlere atladık Ahmet Ha- şım'le Yahya Kemal sevışmezlermış Haşım, askerlığını Çanak- kale'de yapmış Akıf'ın anlattığı destanı savaş yerınde Haşım'e sorarlarmış "Nasıl oldu?" "Savaşta dövuşurken Türk sayılırdık barışta Arap" Yahya Kemal kızdığında, Haşım ıçın "Arap" dermış, Bagdatlı ya Haşım gerı kalır mı, o da Yahya Kemal'e, "Nışlı Agah " der- mış Nış'te doğduğu ılk adının Agah olmasından Şaırlerden bırbırını çok sevenler de vardır Cenap Şahabet- tın'ın Tevfık Fıkret Hasta' dıye bır yazısı var Nasıl goklere çıka- rır Ikı şaır arasında az rastlanır Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın da Çanakkale ıçın bır destanı var Alçak gönullü davranır, destanda Haşım'ı over Bır şaınn ötekını övmesı az rastlanan davranışlardan bırıdır Bılırım şoyle bır pun- duna getırdıler mı nasıl çekıştırırler, gızlı bır şey söylüyorlarmış gıbı 'laf aramızda dıye başlarlar, güvenırlerse çekıştırmenın ar- dı gelmez 'Fılanın şıırını nasıl buluyorsun dıyerek çekıştırmeyı ötekıne bırakırlar Baktılar kı ıyı gıdıyor lafı kesmezler, söyletır- ler Duyulursa da' Ben soylemedım, o soyledı" dıye sırtlarından atartar ALSTRAL1AN BUSlNLSbCOLLLC.LS SIDNEY PERTH CANBFRRA MEIBOUHNE ADELAIDE AVUSTRALYA'DA İNGİLİZCE OENEL INGILIZCE-TURİZM-BILOİSAYAR-YÖNETICİLİK KURSLARI AVUSTRALYA AMERIKA INGILTERE UNIVERSITELERINE KESIN GIRlS EĞITIVINIZ SURESINCE PABT TIME CAUŞMA OLANAÛI TEK AŞ (I) 3S2 39 59 (f; 362 40 96 BAÛDATCAÛ NO İ10Iİ BOSTANCI İSTANBUL IZMIP mriBAT Bumsu rsrj 31 67 n ÎLAN T.C. KUYUCAK SULH CEZA MAHKEMESİ Esas 1989/167 Karar 1989/233 Gıda Maddelen Tuzuğu'ne muhaiefet suçundan Nazülı ılçesı Ovacık koyu nufusunda kayıtlı Necatı oğlu 1%3 d lu Alaaddın Kabakçı mah kememızın vukarıda esas ve karar numarası >azılı hukmü ıle TCK'nın 398 59'2 647 sayılı yasanın 4 ve TCK nın 72 maddesı uvarınca 391 666 lıra ağır para cezası ıle cezalandınlmasına, cürme vasıta kıl- dığı meslek, sanat ve tıcaretın takdıren uç ay tatıune karar verıldı ğınden \şbu cezamn ertelendığı ılan olunur Basın 170M İLAN CEYHAN AŞLİYE CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN ESAS NO 1987/135 SANIK Behçet Tuzel Yusufoğlu, 1966 Doğ , Bularuk Ilçesı Kara- buke Koyu nufusuna kayıtlı olup, halen Antalya Dutlubahçe Faüh Cad ıkamet eder 15 yaşını bıtırmış, 18 yaşını bıtırmemış mağdureyı evlenmek mak- sadı ıle alıkoymak, muteselsılen ırza geçıp, kızlık bozmak suçundan sanık Behçet Tuzel hakkında mahkememızde vapılan yargılama so nunda 135 000 TL ağır para cezası ıle cezalandınlmasına karar ve- nlmış olup karar gıyapta venldığınden adına çıkanlan teblıgatların teblığ edılemedığı gıbı açık adresı de tespıt edılemedığınden kararın gazetede ılanına karar verılmıştır Işbu ılanına va>ını tanhınden ıtıbaren 15 gün ıçınde temyız edıl medığınden kesınleşmış savılacağı ılanen teblığ olunur 22 1 1990 Basın 16874 İLAN ÇATALCA CUMHURİYET SAVCILIĞI Sayı 1989/109 Es 1989/ 325 Ka 2 8 1988 tanhınde Gıda Maddelen Tuzuğu'ne muhaiefet suçun- dan sanık Mustafa ve Fıknve oğlu, 1942 d !u Erzıncan Kemalıye ıl- çesı Taşdıbı Mah C 027/01, S 88, K 78'de nufusa kayıtlı Selahattın Vanlı hakkında vapılan yargılama sonunda sanık hakkında mahke memızden verılen 6 12 1989 tanhlı kararia sanığın TCK'nın 398 md uvannca 3 ay hapıs, 5000 — TL ağır para cezası verılen hapıs cezası 647/4 maddesıne gore beher gunluğu 300 TL'den parava çevnlerek 27 000 — TL ağır para cezası ve her ıkı ceza aynı nevıden olduğun- dan TCK'nın 72 maddesıne gore 32 000 — TL ağır para cezası, TCK nın 402 maddesıne gore sanığın 3 ay sûre ıle suça konu olan sut ve sut mamullen ımalınden men edılmesıne, 7 gun ışyennın ka patılmasına karar venlmış olduğu ılan olunur Basın 17154 KAYSERİ 1. SULH CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No 1989/505 Karar No 1989/1072 Rutubet oranı >uksek olduğu ıçın takht ve tağşış edılmış sayılan sucuk uretıp salışa arz etraekten sanık Pınarbası ılçesı Han köyunde nufusa kayıtlı ve halen Kavsen Karpuzatan mevkıı No 52'de ıcraı faalıvel gos'cren Ozdanacı sucuk ve pastırma ımalathanesı mesul mu duru Ah Şahın ın musnet suçtan dolavı vargılaması sonunda TCK 398,402/1 2 72, 647 sa 4/1 niaddelerı gereğın<.e32 000TL ağır pa- ra cezası ıle cezalandınlmasına, 3 ay sureyle curme vasıta kıldığı mes- lek, sanat ve tıcaretının tatılıne, 7 gun sureyle ışyerının kapatılmasına karar venlmıştır Ilan olunur Basın 17036
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle