Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19ŞUBAT1990 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TURKIYEOE BUGUN
GenelMuduıiuÜurKJenaH-
nan Mg^e flûre yudun luıay ve do0u
lesmfenpvçakınçokbulutlu Karade-
na IçAnadokınundoOtısu DotiMtde-
ns k Dou H Gumydoj)u Anadafcı
BUgea ya**k geçacek. ttfebr Karade-
ne loyıtan ıle Ooju AMenc'* yaOnu;
Gumyidoju anadolu nun dofusunda larla
tanş* yaûmur ötekı yertenle kar şektın
de otac*. HAA 9CAKLIĞI Ot>$n«ye-
cek RCIZGAR- Kuzsy ve t a t yOnlerden
<xta kuvvette yer yet taıvwtl< olarak ese
<xk KNCLEHMZDE RUZGÂR YıkJız
ve karayekten 3-5 Ege ve Akdenızde &
aç*Jarta7taıwelndesaane1O-21 Ege
ve AMemz'de 27 apMvria 33 deruz mtlı
hutaesece* Douz mutefI EgeveAk
denz'de kata daigalı olacak Oalm
1-2 Egeve Akdenız'de
27 açıkbmda 33 deraz ımi htaa esecak. Ctene mutedıi Ege ve Ak
denırte loba ıttgak atocak CMgi «utaatf0ı V2. Ege ve Akdenızde
3-4 m doiaymdaotacak Van GOu'nde tao. Çokbdudu vekarta ka-
n$jk yaflmuriii oeçec* Ruzgir kuzsy ve bab yönlerden ortt taıvvetfe
zaran zaman kuvvedce eseccfc Göl ımıtsdH dalgalı oöcak. Gdnış
uaklıjı 5-10 km dotynda bufunacak
Adana
Adapazan
Adıyaman
Alyon
AOn
Ankafa
Antakya
Antalya
Aıivin
Balıtesır
Bıtocık
Bmgöl
Bıtis
Bou
Burea
Çaıukkafe
Çonm
Oencü
¥ 15° 9° Dtya-öakır
B 7» 3°Edıme
Y 10° 4°Emncan
A 6» 3° Eraırum
K ? ? Estoşehtr
3° 2° Gazantep
v
B
K
K
6
Y
Y 16° 10° ûresırn Y
B 17° 6°GumuştaneK
K ° ° H H d K
ş
4° 1° HaHdn
12» 1° teparta
7° 2°lsönbul
6° 3°lzn»r
4° 0°Kan>
Y
K
K
K 3 ° ? Kjyon
B 7° 2° Kırttartt
B 8° 3°Konva
K 4° 2°Kutahya
A 10» 2°MJötya
3° 1° Kasömonu K
K
B
B
B
K
5° 2°Mansa
7» CPKMaraş
2° 1° Mersın
2°-4° Mu0a
4° 2° 1*4
11" 5°Nıjde
6° 3°CWu
2» 3 ° f t o
5" 2° Samsun
10° 2°S«t
8° 2°S«ıop
10° 4°Snras
3° 2° Telordafl
2"-4° *ataon
4° 2° Imcelı
T> T>UşaV
5° 3°Vsn
4° 2°Yaega
4° 1° ZongukJjk
fc
yaSrrur »j Vaç k B-tıulutlu G-guwşlı K karh S sısa Y-yağmurlu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Hınstıyanlarda ce-
naze taşımak ıçın tu-
tulan kımse. 2/ Aza
Samanlık 3/ öna-
lım Bır meyve. 4/
Datça Yanmadası'n-
da unlu bır antık
kent Uzaklık anlat-
makta kullaıulan soz
5/ Cıva bıleşımlerın-
den, hekımhkte kulla-
nılan zehırlı bır mad-
de. 6/ Bır nota Ça-
nakkale Boğazı'nda,
pek çok denız kazası
nın meydana geldığı
burun 7/ Geleneksel Turk evlerınde
odalar arasında bulunan ve bır yönu
hayata, sofaya ya da avluya açılan me-
kân \nma 8/ Boru sesı Aksaklık.
9/ Uzun tuylu kalpak Arap abece-
sınde bır harf
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Kalınca kabuklu, ın ve uzun tanelı
bır uzum 2/ Pıyes Konuşmayı etkı-
lı kılmak ıçın araya serpıştınlen ve kar-
şılıksız kalacağj bılınen soru 3/ Arka-
daş "Çok önemlı kışı" anlamında uluslararası kısaltma 4/ Bır
ılımız 5/ Kemıklerın yu\arlak ucu İmkân 6/ Eskı Roma'da sa-
yım yaprnak ve törelere karşı ışlenen suçları cezalandırmakla go-
revlı yargıç. 7/ Sınır nışanı Taze sığır gubresı %i Bır gunun ya
da olayın arkasından gelen zaman Organlar, vucut parçaJarı. 9/
tlave. Açı ölçmeye yarayan dönnıe hareketlı bır çeşıt cetvel
60 YIL ONCE Cumhunyel
Pahalılık19 ŞLBAT 1930
Tıcaret Odası dun lst "Geçım endeksı"nı neşretmıştır.
Bunda kânunusanı 1930 ayı ıçmdekı masraf gruplan
tahavvulâtının geçen aylara nazaran nısbetı zıkredılmekte
ve hayat pahalılığının derecesı goştenlmektedır.
Bu cetvele gore geçen ay
ustustune pahalıhk, 1914
senesınde 100 kuruşla temın
edılen eşyaya mukabıl vasatı
1352 rakamıle ıfade
edılmektedır Harpten evvel
gene 100 kuruşla temın
edılen havayıç bugun altın
para 149,5 kuruşla elde
edılmektedır
Pahalıhkta ev kıralan 16
buçuk mıslı artarak başta
gelmektedır Bundan sonra
14,6 kere fazlasıle yiyecek ve
ıçecek maddelerı, gıyecekten
sonra da en ucuz 8,5 mıslı
oiarak sıgorta ucretlerı
goştenlmektedır
Dığer taraftan 1914
senesınde 426 kuruşla
tedarik edılen yiyecek ve
ıçecek maddelerı bu gıden ay
ancak 6219 kuruşla temın
edılmekte ve 150 kuruş kıra
verılen bır e\ ıçın 25 lıra
tedıye olunmaktadır
PaıLr
"Duofold
M.Ford
Amenka'lı otomobıl Kralı mılyarder Ford Topane'dekı
fabrıkasının manganez ıhtıyacını temın ıçın Anadolu'dakı
manganez madenlerını ışletmek uzere teşebbuslerde
bulunmaktadır
Mr. Ford Topane'dekı fabnkasını da tevsı edecektır.
Çan Sesleri
Sabık mulkıye mufettışlerınden Azız B tstanbul
Vılâyetıne muracaatla mahallesındekı kılıse ve
ıttısalındekı mektepte vakıtlı vakıtsız çan çalındığmı ve
bu yuzden butun mahalle halkının rahatı selbedıldığını
bevan etmıştır
Halbukı mektepte de çan çalındığı anlaşılmıştır. Mektep
ıdaresı bunun katolık çocuklan kıhseve se\k ıçın
çaldıkları cevabını vermıştır. Katolık mekteplerı
anlaşılıyor kı gene dın propagandasına devam
etmektedırler Maarıf ıdaresı bu mekteplerı sıkı bır
kontrol altında bulundurmalı ve katolık papazlarımn
genç Turk dımağları uzerınde menfı roller oynamasına
asla musaade etmemelıdırler
30 YIL ÖNCE Cumhur.yet
Müslüman Blok
19 ŞUBAT 1960
Pakıstan gazetelerınde çıkan
haberlerde Şah'ın, Musluman
Dunyasını bırleştırecek olan bır
Musluman Devletler Blokuna
taraftar olduğu bıldırılmektedır
Pakıstan Haberler \jansının
Tahran muhabırının Şah'la yaptığı
mulâkat sırasında Iran Şahı "bu ıyı
bır fıkır"dır demıştır
Şattularap anlaşmazhğı hususunda goruşnıelerde
bulunmak uzere Irak Başbakanı Abdulkerım Kasım'ın
Iran'ı zıyaret etmesının ıyı karşılanacağını ıfade eden Şah
"Musluman Dunyası lıderlerının bıraraya gelerek kendı
dertlennı anlamağa çalışmaları en ıyı şey"dır demıştır
Ortadoğu'dakı komunızm hakkındakı bır soruya Iran
Şah'ı "Komunıstlerın gulunç propagandaları teşhır
edılmelıdır" demıştır
GEÇEN YIL BUGÜN Cumhur.yet
Salman Rüşdü
19 ŞLBAT 1989
Hınt asıllı tngılız yazar Salman Rüşdu'nun Şeytan Ayetlerı
adlı kıtabı konusunda kopartılan fırtına devam ederken,
Salman Ruşdu dun ozur dıledı Ancak Iran, Rüşdu'nun
açıklamasını >eterlı bulmadı Londra muhabırımız Edıp
Emıl Oymen'ın bıldırdığıne gore Salman Ruşdu, Ayetullah
Hume>nı'nın hakkındakı ılk açıklamasını yaptı ve
romanının yarattığı "ıncınme" hıssınden oturu 'esef
duyduğunu" soyledı
DUNYADA BUGUN
Amsfcnlajn Y
Amman
Ama
BarcMona
Basel
Bdgral
Bertn
Bonn
Bruloel
Budapeşte
O ı m r e
Cezayv
CKMC
Dubayı
ffanklurt
Sme
Hebmta
Karnre
fopentag
Kitn
Letesa
Y
B
8
B
B
B
B
B
Y
B
B
A
B
B
B
Y
K
A
K
B
Y
io°
20°
13°
23°
18°
8°
11°
7°
7°
10°
7°
8°
23°
27°
27°
8°140
je
23°
6°
7°
1«°
Lenngrad
Londra
Madnd
Mılano
Moffireal
Hosksva
Mutiıh
Ncw YorV
Osk)
Pans
Prag
Rıyad
Roma
So«ya
Şam
Tel Avw
Imus
Varçova
Vmedîk
Vıyaıu
VVashıngto
Zunh
Y
B
B
B
K
K
B
Y
K
B
B
B
B
B
Y
B
B
Y
8
Y
clB
B
5°
9°
16°
12°
1»
-*>
6°
5°
3°
10°
6°
27°
19°
6°
20°
I*
1
10°
6°
12°
5°
7°
8°
TARTIŞMA
Fekefeei ıııi, Filozof mu?
Sık oiarak dile getirilen bir sav olarak Turkiye'de bir felsefe
geleneğinin bulunmadığı duşuncesine katılan, bu durumdan
kendileri de yakınan felsefecilerimiz filozoflaşmak için neyi
bekliyorlar?
Turkıye Felsefe Kunımu'nun 15 kuruluş yü-
donumu dolayısıyla 25-26 Aralık 1989 tanh-
lerınde Islanbul'da "Cumhunyel Turkijesı-
nde Felsefe ve Son Onbeş Vılı" konulu bır top-
lantı yapıldı Gerçekleştınlen oturumlarda,
iNusrel Hızır, Takıyettın Menguşoğlu, Macıt
Gökberk, Nermı Uygur gıbı Turkiye'de felse-
fenın önde gelmış adları, oğrenalerı olmuş ya
da çalışmalarını bılen kışılerce tanıtıldı, fel-
sefenın "bilim fekefesi", "sanat felsefesj", "hu-
kuk felsefesi" gıbı değışık alanlardakı uzan-
ülarıyla tıpta felsefe, uygulamalı (ozellıkle çev-
rebılımsel) etık konuları tartışıldı, felsefede
eğıtım ve kurumlaşma sorunları ele alındı Du-
zenlenen ıkı yu\arlak masanın bırınde, alan-
ları felsefe, ıktısat, sıyasal bılgıler olan konuş-
macılann Turkiye'de felsefeden beklentılerı,
bır felsefe öğrencısının katıldığı ötekınde ıse
ulkede felsefenın dunu, bugunu ve geleceğı ko-
nuşuldu
Ben, kendı açımdan ılgı çekıa ve soz açma-
>a değer bulduğum bır ıkı nokta>ı burada dı
le getırebıleceğımı duşunuyorum
Bunlardan bırısı, Turkiye'de felsefenın ılk-
len olarak duşunulebüecek adlarla ılgüı sunuş-
lar sırasında, eleştırel noktaların kanımca ek
sık kahşıdır, "hocalana", aianlannın temsıl-
cısı, akademısyen ve kışı olarak olumlu yön-
lerı konusunda avdınlandık, ama onların et
kınlık alanlanyla bunların eğıtımlennde ne gı-
bı eksıklıklerı olmuştur, bununla ılgılı az şey
duyduk Ote yandan felsefeıiın genelde (ve
Turkıye'de) ışlevı, bılım-felsefe ılışkılerı, fel
sefe açısından ınsan kavramı gıbı onemh ko-
nularda gerçekten ılgınç göruşler dıle getırıl-
dı, ancak ozellıkle tartışmalar sırasında orta-
ya çıkan ve en başta da sorulan sorulann yol
açtığı bır durum, zaman zaman, sunulan ko
nularla, onların başbklanyla ıhşkılen çok kuş-
kulu olan noktaların gundeme getınlmesıydı
Gorunuşe göre Turkıye'ye ozgu olduğu sd>-
lenebılecek bır konu olarak filozof-felsefeci
a>ınmı da toplantı sırasında ve onun bıtışın
de tartışıldı Llkemızın felsefe çevrelerındekı
genel eğılım, bu tenmlerden bırıncısının ala-
nın evnmı ıçmde ozellıkle "felsefe sistemleri"
kurmuş, felsefeyı, genelde ınsan duşuncesını
çok etkılemış, adları "Urihe gecmiş" büyuk-
lerı, belkı de "devleri", ıkıncısının ıse felsefe
eğıtımı görmuş olmakla bırhkte genelde bu
alanın öğretımını surduren ya da "buyuklerin
sozculuğunu" yapan kımselen anlattığı yolun-
dadır Oysa benım bıldığım ölçude en başta
Şahın Yenisehiriioğlu arkadaşımın belırttığı gı-
bı orneğın lngilizcede \e Fransızcada boyle bır
ayırım, dola>ısı>la "felsefeci" terımının kar-
şılığı yoktur, fılozoflann >anında zaman za-
man "duşunurler"den söz açılır Toplantıda ıse
ozellıkle Betul Çotuksoken'ın uzerınde durdu-
ğu nokta şu oldu Ulkemızde durum acaba
onun ınsanlarının genelde kendılennı ve top-
lumlarını yetennce yeteneklı ve değerlı gorme-
melerının bır vansıması olarak da duşunule-
mez mû Turkıye'de çok, ama çok seyrek ola-
rak fılozofların varlığından soz edılır; felsefe
alanında tanınan adlar neredeyse hep bırer
"felsefeci" olarak bılınegelmışlerdır
Söz konusu tenmlerle ozdeş kökten gelen
"feylesof" sözcuğu de belkı burada anımsa-
tılabıhr, ancak taşıdığı tanhsel anlam yüku ve
kazanmış olduğu alt anlamlar dolayısıyla sa-
nınm onu tartışmamızın dışmda bırakabılırız,
gerçekte bu tenmın gunumuzde pek kullanıl-
dığı da söylenemez Guncellığım sürduren
filozof-felsefeci ayırımı konusunda ıse belkı
şu soru sorulabılır Sık olarak dıle getirilen bır
sav olarak Turkıye'de bır felsefe geleneğııun
bulunmadığı duşuncesine katılan, bu durum-
dan kendileri de yakınan felsefecılerımız filo-
zoflaşmak ıçın neyı beklıyorlar7
Felsefe etkın-
lığmı etkıleyen dış belırleyıcılerın, bu arada
toplumsal koşullann değışmesım mı''
öyle ıse daha çok mu bekleyecekler
dersınız''
YAMAN ORS
Minibüslcriıı Teypleri ve Kendileri
Minibus şoforlerine aynı tip elbise giydirmekle bir duzen
getireceklerini zanneden sayın yetkililer insan haklarına
saygısızhk yaptıklarının farkında değiller herhalde.
rumu ne olacak
9
Buna bır çözum getırebıle-
cek raısıruz'' Ben de bır mınıbus yolcusuyum,
ama bu durumu duşunebılıyorum Lutfen ar-
tık mantıklı olalım Belkı o zaman çağ alla-
>abılınz Herkes, her aklına gelenı duşunme-
den soylemeye ve uygulamaya kalkmasın Ben-
cıl olmayalım .Mınıbuslerı arabesk dıye nıte-
öncelıkle bır mınıbus yolcusu olarak Sayın
Dursun Karaca'nın duşuncelerını kınıyorum
Herhalde kendısının özel bır arabası olsa ge-
rek kı "mınıbuslerı kaldırmak" duşuncesını
ortaya atmıştır Yaz kış demeden her dakıka
çalışan, ıstedığımız an durdurup bındığımız,
ıstedığmuz an ındığımız bır ulaşım aracını kal-
dırıp saatlerce bekledığımız IETT otobüsle- lendırıyorsunuz, Mercedes'dekı ırı madalyon
rıne mı kalacağız
1
» tstanbul'dakı alt \apı so- kolyelı, ıpek gömleklı msanları ne dıye adlan-
rununun çözulemeveceğıne, ulaşun araçlannın dıracaksınız'' Mercedes'dekı kıbar beylerı de
yeterlı duzeve ulaşamavacağına (daha bu- elh nu kaldıracaksınız'' Aynca bızım toplumumuz
yıhn geçmesı gerek) ınandığım ıçın, metro Is- zaten arabesk Bunun çözumu eğıtımdır
tanbul'a yayılsa bıle denız otobuslen gıbı bellı Bır de mınıbus şoforlenne aynı tıp elbise
bır kesım bıneAğmden mımbuslen kaldırma giydirmekle bır duzen getıreceklerını zanne
duşuncesını çok saçma buluyorum <jen s a y l n >etküıler ınsan haklanna saygısız-
Sayın Dursun Karaca'nın yaptığı gıbı, bu lık yaptıklarının farkında değıller herhalde.
duşunceyı ortaya atmak kolay, pekı ekmek pa- Mınıbus şoforlerı beledıyenın memurları de
rasını mınıbuslerden kazanan ınsanların du- ğüler kı Oturduklan verden özel araba sahıp-
lerıne karı^üklarına gore kısa bır sure sonra
bız volculara da tek tıp elbise gıydırecekler
herhalde
AYNUR GUSEREN
tstinye/İstaabul
Koyun Can Derdîııde^ Kasap Mal!
Sayın Gursel Ustun, bırakahm bu kanun değişikliği olsun,
yabancı filmler altyazılı oynasın. Izleyicisi biraz azalsın,
nufusumuzun buyuk çoğunluğunu teşkil eden orta tabaka
insanım, bu fümleri se>rede seyrede kendinı şaşırmasın.
Bav Gursel Lstun'un 2 Aralık tarıhh
"Olaylar >e Göruşler" koşenızde vayımlanan,
3257 sayılı Sınema Vıdeo \e Muzık Eserlerı
Yasası'nda yapılmak ıstenen değışıklıkle ılgılı
vazısına ko\duğu '\sı>e'yı jasaklar mı
kurtaracak' başlığına karşı, bız de goruşlerı
mızı anlatacağımız yazımıza bu başlığı uygun
bulduk
Bav Ustun'un >azısından oğrendığımıze go-
re >enı "vasa degışıklık onensı" ıle yabancı
fılm ve vıdeo eserlerıne, yurdumuzda goste-
rım sırasında Turkçe gostenlme >asağı getı
rılmektedır Ancak altyazılı olarak gosterıl
melerı uygun gorulmektedır Bır de bunlar-
dan elde edılecek telıf hakkı bedellerının
%40'ınm Turk sınema sanayııne katkı fonu
ıçın kullanılması ongörulmektedır
Sayın Ustun, bu filmler Turkçe olmayıp alt-
yazılı oynatılırlarsa, ozellıkle Anadolu'da bu
fılmlerın oynatılamıyacağını, bunun da vıdeo
kulupçulııâu ıçın bır yıkım olacağını soyluyor.
Bızce bu yıkımı 3 kanallı T\ mız voktan baş
lattı BızTRT'mızın vavımladığı fılmlere >e-
tışemıyoruz, sızı bılmem' Avrıca, sandığımız
kadarıvla aslında bu yapılması ıstenen değı
şıklıkle de vasa kovucunun ıstedığı bu' Vıde
oculuğu öldurerek Asıve'yı değıl, ama kovun
ları kurtarmak'
Bugun dunya sınema sanayııne Amerika'-
nın egemen olduğu bır gerçek Bazen, TV'dekı
USA yapımı füm bolluğunu gordukçe, bu ka
dar filmı nasıl vapıyorlar dıye şaşırıyoruz Bu
bolluktan Avnıpa kultur verçevelerı de şıkâ-
yetçı Kaldı kı aynı kultur mırasının, Anglo-
Germen (avnı değılse bıle çok yakın) varısle-
rı Onlar bıle bunu bır kultur emper>alızmı
olarak kabul ederlerse, bız ne vapmavalım'
Bır de canımı sıkan bızım sabah akşam
filmlenvle vatıp kalktığımız, zamanla bu yuz-
den de hayranları olup çıktığımız, vurdumuz
da, yakınunızda görünce koyacak ver bula
madıgunız bu adamların, çıkarları elverdığın-
ce bıze "dost" numaralan japmalan
Onun ıçın Savın Gursel Ustun, bırakalım
bu kanun değışıklıgı olsun, vabancı filmler alt-
jazılı o>nasın Izle>ıcısı bıraz azalsın, nufu-
sumuzun buvuk çoğunluğunu teşkil eden or-
ta tabaka insanım, bu filmlerı seyrede seyre-
de kendinı şaşırmasın
Gelelım "Fellını'nın bır filmıni Muşfik
Kenter'ın nefıs Turkçesıyle izlememız' mese-
lesıne Sayın Ustun, 10 yıl önce ben de senın
gıbı duşunuyordum Şımdı bu benı çok rahat-
sız edıvor Fılmlenn dublajla çok şey ka>bet-
tığıne ınanıyorum Ozellıkle sanat değerı yuk-
sek filmlenn, bır taraftan bu değerlerı belır-
tılırken, dığer taraftan Turkçe gosterılmele-
rıne, ozellıkle TV'de şaşıyorum Bunun sanat
neresınde kaldı
1
Ne demek "guzel seslı" ol-
mak Herkesın sesı kendısıne.
Aslında bu yabancı filmlenn zararını on-
lemek ıçın >asa değıştırmeğe gerek yoktu TV
3 kanala vıktıktan sonra vıdeoculuk eskı hı-
zını kaybetmıştır Turk^e vabancı fılm vayın-
lama konusunda TV'de yapılacak kısıtlama
lar bu ışe veterdı
AHMET V \VLZ PEKER
Diş Hekımı ' İslanbul
FİLM ÖNCESİ
YILMAZ GUNEYin yaşamından
kesıtlerı ıçeren, Grup YORUMun
muzıklerı eşliğınde dıa gosterimi
Yalnızca SINEMAMIZDA
DEREBOYU CAD NO 110 ORTAKOY 'IST TEL 158 69 87
14.15
16.30
18.45
UMUT
Beyoğlu DUNYA—149 93 61 • KadıkoyMODA—337 01 28
OrtakoyOKM—158 69 87 • Ankara TALIP—126 99 36
Ankara METBOPOL-125 74 78 • Izmır KOŞK—311 628
Mersm KEMER—16723 • EFES FILMCIUK
İLAN
CEYHAN AŞLİYE CEZA
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No 1989/92
Sanık Suleyman Bıhk, Osman oğ 1%7 doğ, Kırıkhan ılçesı Gun-
duz Mah nufusuna kavıtlı olup, halen a>nı yerde oturur
Reşıt olmayan mağdurenın rızası ıle ırzına geçraek, alıkoymak su
çundan sanık Sulevman Bılık hakkında mahkememıze açılan dava-
nın >apılan yargılaması sonunda verılen 13 500 TL a|ır para cezası
ıle cezalandınlmasına karar verıldığı, karar samğın gıvabında verıl-
dığınden leblığı mumkurı olmamışur
Işbu kararın vavını tanhınden ıtıbaren 15 gün ıcınde temyız edıl-
medığınde kesınleşmış sayılacağı ılanen teblığ olunur 22 1 1990
Basın
MALIYE VE GUMRUK BAKANLIGI
HESAP UZMAN YARDIMCILIĞI
GİRİŞ SINAVI
Malıve veGumruk Bakanlığı Hesap Lzraanları Kurulu Başkanlı-
ğı'nca 26, 27 ve 28 Mart 1990 gunlerınde Ankara, İstanbul ve Izmır'
de Hesap Uzman Yardımcılığı gırış smavı açılacaktır
SINAVA KAT1LAB1LMEK
IÇIN
a) Devlet Memurlan Kanutıu nun 48 maddesınde yazılı nıtelıklere
sahıp olmak
b) 1 1 1990 tarıhınde 35 yaşını doldurraamış bulunmak
c) Eğıtım suresı en az dort vıl olan Sıvasal Bılgıler Iktısat, Işlet
me, Hukuk Iktısadı ve Idarı Bılımler Fakulte ve Vuksekokulları ve
yaavnı sure eğıtım \;ren ve bunlaraeşıtlığı Yuksek Oğretım Kurulu'
nca kabul olunan benzerı vabancı fakulte veva >ukseWokullann bı
rınden mezun olmak gerekmekiedır
Sınava gırış şarılarını ve sına\ koşullarını gösıercn broşur ıle baş-
vuru formu, Hesap Uzmanları Kurulu Başkanlığı ve kurulumuzun
Ankara, Isıanbul ve Izmır Grup Başkanlıklarından sağlanabılır
Istekhlerın 12 Mart 1990 gunu akşamına kadar Malı>e ve Gumruk
Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu Başkanlığı Ilkadım Caddesı Ka
ra Harp Okulu kavşagı >anı A blok zemın kat Bakanlıklar ANKAR\
adresıne belgelerı ıle bırlıkte bızzat veva posta ıle muracaatları du
yurulur
POLTTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Şiiri Bırakmak Olur mu?..
Bır şaır ıçın, "Hem her şeyı eskı Yunan'dan başlatıyor, hem
de solcuyum dıyor, bu nasıl olur' " yanlışı ıçıne sınmıyordu Her
şeyı yerlı yerıne koymak ıstıyordu Her şey yerl- yerınde olacak,
bırbırıne kanşmayacaktı Cemal Sureya bır dısıplın adamı mıy-
dı, hayır, zorla dısıplın altına gırıyordu
Nıcedır görüşmuyorduk, Bostancı'dakı Nun Bey'le sözleştık,
Hatay'da (Restoran) buluşacaktık Mecıdıyeköy'den Bostancı oto-
busune bındım Aman otobüsler ne de geç gehyorlardı, çıft bı-
let yuzunden Sonunda geldı Oturacak bır yer de buldum.
Nun Bey, Hatay'da Cevai Derelı Hoca'nın masasına oturmuş-
tu Oysa nıyetım Cemal Süreya'nın masasına oturmaktı Hatay'da
çoğu masaların adı var Bu masaların sahıplerınden ıkısı erken
gıttı Cevat Derelı ıle Cemal Sureya Ötekılere uzun ömürtef
Masalardan bırıne Mehmet Alı benım adımı koymuş
Nurı Bey, Vedat Gunyol oturduk Derken Mehmet Aiı geldı
Behzat Ay, Cemal'ın ölümunden sonra, pek ortalarda görünmü-
yormuş Cemal'ın olûmü gızlısını örtmek ıçın bır bahane ımtş,
daha nıce dalgaları varmış
Cemal Sureyadan konuşuyoruz, 59'unda gıtmış Erken mı,
genç mı' 59 yaş günümüzde erken sayıhyor Cemal ve arkadaş-
ları ıçın Ikıncı Yenı derlerdı Ikıncı Yenı'nın ötekı uç şaırı de Me-
tın Eloğlu, Turgut Uyar Edıp Cansever 59'unda gıtmışler, ne hazın
bır rastlantı
Oysa bırkaç gün önce Melıh Cevdet Anday ın bır güncesınde
okudum, Ozan yaşlanmalı' dıyordu Bellı kı ozanların erken gıt-
mesını ıstemıyordu Şııre bırlıkte başladıklan Orhan VBII, çok genç
gıtmemış mıydı, 36 sında Melıh Cevdet 'Ozan yaşlanmalı' der-
•ken. şaırlerın bır bılge, bır ermış gıbı ustalaşmasını ıstıyordu Şıır
özunde bır usta ışıdır çıraklığı yoktur Şıır, şaınn tezgâhında çe-
lığe su verır gıbı beklemelıdır' Ozan yaşlanmalı derken buna mı
değınmek ıstıyor^
Genç yaşta şıırı bırakanlar da vardır Cemal Sureya, şaırlerın
60'ından sonra şıır yazmamalarını salık verıyor, genç yaşta gı-
deceğını sezdığınden mı? Son şıırı ölüm olmuştur
' Olüyorum tanrım
Bu da oldu ışte
Her olum erken ölumdür
Bılıyorum tanrım
Ama, aynca aldığın şu hayat
Fena değıldır
Üstu kalsın "
Şıın erken bırakanlardan bırı de saygı toplantısı yaptığımız Cev-
det Kudret ustamızdır Nıye erken btraktığını soran bır gazetecı-
ye şunları soyluyor
"4O'lı yıllardan sonra Türk şıırı öylesıne yenı ve parlaK bır aşa-
maya ulaştı kı onlara uysam taklıt etmış olacağım, uymayıp kendı
yolumda yürusem, çok eskımış goruneceğım Ilk göz ağrım şıı-
rı ışte bu yüzden bırakmayı yeğledım "
Olümu taze, bıraz Cemal'den ötekı şaırlere atladık Ahmet Ha-
şım'le Yahya Kemal sevışmezlermış Haşım, askerlığını Çanak-
kale'de yapmış Akıf'ın anlattığı destanı savaş yerınde Haşım'e
sorarlarmış "Nasıl oldu?"
"Savaşta dövuşurken Türk sayılırdık barışta Arap"
Yahya Kemal kızdığında, Haşım ıçın "Arap" dermış, Bagdatlı
ya Haşım gerı kalır mı, o da Yahya Kemal'e, "Nışlı Agah " der-
mış Nış'te doğduğu ılk adının Agah olmasından
Şaırlerden bırbırını çok sevenler de vardır Cenap Şahabet-
tın'ın Tevfık Fıkret Hasta' dıye bır yazısı var Nasıl goklere çıka-
rır Ikı şaır arasında az rastlanır
Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın da Çanakkale ıçın bır destanı var
Alçak gönullü davranır, destanda Haşım'ı over Bır şaınn ötekını
övmesı az rastlanan davranışlardan bırıdır Bılırım şoyle bır pun-
duna getırdıler mı nasıl çekıştırırler, gızlı bır şey söylüyorlarmış
gıbı 'laf aramızda dıye başlarlar, güvenırlerse çekıştırmenın ar-
dı gelmez 'Fılanın şıırını nasıl buluyorsun dıyerek çekıştırmeyı
ötekıne bırakırlar Baktılar kı ıyı gıdıyor lafı kesmezler, söyletır-
ler Duyulursa da' Ben soylemedım, o soyledı" dıye sırtlarından
atartar
ALSTRAL1AN BUSlNLSbCOLLLC.LS
SIDNEY PERTH CANBFRRA MEIBOUHNE ADELAIDE
AVUSTRALYA'DA İNGİLİZCE
OENEL INGILIZCE-TURİZM-BILOİSAYAR-YÖNETICİLİK KURSLARI
AVUSTRALYA AMERIKA INGILTERE UNIVERSITELERINE KESIN GIRlS
EĞITIVINIZ SURESINCE PABT TIME CAUŞMA OLANAÛI
TEK AŞ (I) 3S2 39 59 (f; 362 40 96
BAÛDATCAÛ NO İ10Iİ BOSTANCI İSTANBUL
IZMIP mriBAT Bumsu rsrj 31 67 n
ÎLAN
T.C. KUYUCAK
SULH CEZA MAHKEMESİ
Esas 1989/167
Karar 1989/233
Gıda Maddelen Tuzuğu'ne muhaiefet suçundan Nazülı ılçesı Ovacık
koyu nufusunda kayıtlı Necatı oğlu 1%3 d lu Alaaddın Kabakçı mah
kememızın vukarıda esas ve karar numarası >azılı hukmü ıle TCK'nın
398 59'2 647 sayılı yasanın 4 ve TCK nın 72 maddesı uvarınca
391 666 lıra ağır para cezası ıle cezalandınlmasına, cürme vasıta kıl-
dığı meslek, sanat ve tıcaretın takdıren uç ay tatıune karar verıldı
ğınden \şbu cezamn ertelendığı ılan olunur
Basın 170M
İLAN
CEYHAN AŞLİYE CEZA
HÂKİMLİĞİ'NDEN
ESAS NO 1987/135
SANIK Behçet Tuzel Yusufoğlu, 1966 Doğ , Bularuk Ilçesı Kara-
buke Koyu nufusuna kayıtlı olup, halen Antalya Dutlubahçe Faüh
Cad ıkamet eder
15 yaşını bıtırmış, 18 yaşını bıtırmemış mağdureyı evlenmek mak-
sadı ıle alıkoymak, muteselsılen ırza geçıp, kızlık bozmak suçundan
sanık Behçet Tuzel hakkında mahkememızde vapılan yargılama so
nunda 135 000 TL ağır para cezası ıle cezalandınlmasına karar ve-
nlmış olup karar gıyapta venldığınden adına çıkanlan teblıgatların
teblığ edılemedığı gıbı açık adresı de tespıt edılemedığınden kararın
gazetede ılanına karar verılmıştır
Işbu ılanına va>ını tanhınden ıtıbaren 15 gün ıçınde temyız edıl
medığınden kesınleşmış savılacağı ılanen teblığ olunur 22 1 1990
Basın 16874
İLAN
ÇATALCA CUMHURİYET SAVCILIĞI
Sayı 1989/109 Es
1989/ 325 Ka
2 8 1988 tanhınde Gıda Maddelen Tuzuğu'ne muhaiefet suçun-
dan sanık Mustafa ve Fıknve oğlu, 1942 d !u Erzıncan Kemalıye ıl-
çesı Taşdıbı Mah C 027/01, S 88, K 78'de nufusa kayıtlı Selahattın
Vanlı hakkında vapılan yargılama sonunda sanık hakkında mahke
memızden verılen 6 12 1989 tanhlı kararia sanığın TCK'nın 398 md
uvannca 3 ay hapıs, 5000 — TL ağır para cezası verılen hapıs cezası
647/4 maddesıne gore beher gunluğu 300 TL'den parava çevnlerek
27 000 — TL ağır para cezası ve her ıkı ceza aynı nevıden olduğun-
dan TCK'nın 72 maddesıne gore 32 000 — TL ağır para cezası,
TCK nın 402 maddesıne gore sanığın 3 ay sûre ıle suça konu olan
sut ve sut mamullen ımalınden men edılmesıne, 7 gun ışyennın ka
patılmasına karar venlmış olduğu ılan olunur
Basın 17154
KAYSERİ 1. SULH CEZA
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No 1989/505
Karar No 1989/1072
Rutubet oranı >uksek olduğu ıçın takht ve tağşış edılmış sayılan
sucuk uretıp salışa arz etraekten sanık Pınarbası ılçesı Han köyunde
nufusa kayıtlı ve halen Kavsen Karpuzatan mevkıı No 52'de ıcraı
faalıvel gos'cren Ozdanacı sucuk ve pastırma ımalathanesı mesul mu
duru Ah Şahın ın musnet suçtan dolavı vargılaması sonunda TCK
398,402/1 2 72, 647 sa 4/1 niaddelerı gereğın<.e32 000TL ağır pa-
ra cezası ıle cezalandınlmasına, 3 ay sureyle curme vasıta kıldığı mes-
lek, sanat ve tıcaretının tatılıne, 7 gun sureyle ışyerının kapatılmasına
karar venlmıştır Ilan olunur
Basın 17036