23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhunvel Matbaaulık ve Gazetectlık Turk Anonım Şırkeîı adına Nadır Nadı 0 Gene! Va\m Muduru Hasan Cemal. Muessese Muduru Emiııe Lşakîigü. >azı Ijlerı Muduru Ok»> Goımnn, 0 Haber Merkezı Muduru Valçıa Ba>«r. Savfa Duzenı Vone'.menı 4.1ı Acar 0 Temsılcıler \SK\KA. ».hmelTjn. İZMIR H*m« Ç«mk»a, <\DA\«ı Çcun > ıtnıogtıı K Polrıka ( ı M B^lıniK Dıs Haberlcr t ı n > Btfo. Ekonomı Ct»ffa Tartu. Ij Sjndıka M n k<Mn. kuhb- <rtallılrr [s antıul Haberlcrı fccıut Kaçuk. Efılım Geflfa} *a>lu. Wrt Habeıieîı N«4ct DoftM, Spor Danışmanı 4Mulk*du \ucelnaa. Dczı tanlar k n a Çalısku. Arasııınu Şalmı \ W . Dıudlnu » M " M tancı 0 koorüınatar 4kn« koruls.il 0 Mılı lîl«r EroJ ErkM 0 Muhaseöe Bılcfıl >nwr 0 B.ı^e PlaBls"ia St*t> OsmuıtMşrotliı 0 ReKİam Vs* Tonıa 0 Ek VnınUr H»l>« \kyol 0 Idarc Hustym Corcr 0 Ifle'ır* OMjcr Çrttı 0 Bılgı Hltm \aH lnal 0 Pcrsonel .Sffrfi Okl» Ubai. lıkıo »•)«, Hasan Cereıl. Hıknrt Çetııkra Oka> C.oımaıı > » r «••• İlkm Mı Sırmtn. 4bmel Tan fc w Vavo* Cunh ı r Maıbaacılık >c Guctecıhk Tj\.Ş. Tüt OaH Cad. 39/41 -.JÎU I. PK 24« NMTIOUİ Ici 512 05 03 (20 haıı. ftieı 22244. F«x. (1) 526 « 72 0 Bttrnler Aafctn: Zı>» Gokalp SIv Inkılap S No 19/4 Tel 133 II 41-47. Tekx. 42344, Fu: (4) 133 OS 6« 0 Umır H Zi)-j BK I3S2 S. 2/3. RL 13 12 30. Tdor 5235», F u (51) 19 53 M 0 U t u İMInu Cad 119 S No 1 K»l I. Tel 19 37 !2 14 ta), Tcks. «2155. Fu: (71) 19 25 71 TAkUM- 10 \K 1990 Imsak: 5 38 Gune5: 7 10 Öğle: 12 02 Ikindı: 14 22 Akşanr 16 42 Yatsı: 18.09 'Öcü' ülke, moda oldu Tiıristler Moskova'yu! Türkiye'den Sovyetler Birliği'ne düzenlenen turistik turların büyük rağbet gördüğü bildiriliyor.Turizm acenteleri Sibirya'ya gitmek isteyenlerin bile bulunduğunu söylüyorlar. MEHMET SARAÇ "O ocu ulke şimdi popükr." Bir zamanlar pasaportlann korkulu ruyası Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birlîği damgası, şımdilerde turizm acentelerınin "hülyası." Gazetelerin haftalık tur ilan- ları içmde en buyük yeri "Moskova-Leningrad" ya da "SSCB'nin dört bucagına" du- yuruları kaplıyor. Acenteler arası rekabetin şimdilik az kârh ülkesi gelecek için buyük umut- lar taşryor. "Yoğun talep üzerine, yine bizimle. yine özel uçakla" ila- nıyla Sovyetler Birliği'ne turist götüren Mitos'un Yurtdışı Tur- lar Müdürü Hamdi Tiire, 1.5 yıldır bu işi yaptıklannı belir- terek "Eskinin o öcü ülkesi şimdi merak konusu" diyor. tlk tur girişimlerinin Kafkas- ya'ya olduğunu belirten Türe, tarihten kaynaklanan nedenler- le Moskova ve Leningrad'ın büyuk ilgi gördüğunü, bir za- manlar on kişiyle tur yaparken bu sa>ının şimdi yetmişi buldu- ğunu söylüyor. Türe, Sovyet pazanna heyecanlı baktıklan- nı, ozellikle yılbaşı ve somest- rin ikı mish bir potansiyel ya- ratacağını belirtiyor. Turkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Basırı Danış- manı Fehmi Köfteoğlu, SSCB'nin şu anki yapısı nede- niyle onlan anlayabildiğimizi ve kullandığımız dilin de onla- rın deyışiyle 'sonuç aldığım" vurguluyor. "Isler acenteci is- ter işletmeci olsun herkes için en cazip, en büyük ülke" diyen Köfteoğlu, "SSCB'nin bir de şu an popülaritesi var" diyor. Tunzm acentelerınin "işa- damlan, entelektaeller, akra- basını arayanlar, sağlıkçılar" diye tanımladığı turist grubu yıizde 60 erkek, yuzde 40 kadın olarak ifade ediliyor. Mosko- va'da Kızıl Meydan, Lenin Mozolesi, Kremlin Sarayı ve Bolşov Balesi'nin en büyük il- gı odağı olduğu belirtilen "tu- rift yaklaşımı" nda Lening- rad'ın da tarihi kent olarak il- gi çektiği turizm acentelerınin "müşteri tanımlaması". Intourist'ten satış elemanı Nilgün Şenkan, dış turizmimiz- de "en popüler ülke" haJine gelen Sovyetler Birliği için "500 günliik ekonomik seferberliğin etkisi oldu" diyor. Bütun cum- huriyetlere talep olduğunu söy- leyen Şenkan, "Hatta Sibirj'a'- ya bile ilgi var. Sırf bize 2000'e yakın teklif geldi broşıir gön- derin di\e. Biz de sa>ıyı 3000'e çıkardık, ama yine yetişerae- dik. Bunda Sovyetler'in dışa açdmasuıın, yumuşamanın bü- yük etkisi var. Muşterilerimizin bir bölumü de işadamı. Aynı zamanda çeşitli cumhurijetler- de akrabaları olanlar var. Bize gelip şurada tanıdığım var, na- sıl gidebilirim, diyorlar. Bence Sovyeller'de değişik cumhuri- yetlerde ozellikle Azerbaycan'-* da, Türkmenistan'da ve Bakü- de biz Türklere gösterilen ola- ğanüstü ilgi de nedenlerden ba- zılan. Ben kendim yaşadım, bi- ze oralarda tapıyorlar, bizi ilah gibi görüvorlar" diyor. Körfez'de tatilplanı ABD askeri Antalya'ya Amerikan askerlerinin tatillerini Türkiye'de yapması kesinleşirken Acenteler Birliği, Otelciler, THY ve Tlırizm Bakanlığı'nın bu konuda bir konsorsiyum oluşturması kararlaştırıldı. BÜLENT ECEVİT ANTALYA — Korfez bol- gesinde bulunan ABD askerle- rine Türkiye'de tatıl olanağı sağlanması konusunda hafta sonu Antalya Sheraton Otel'- de yapılan toplantıda, Acen- teler Birliği, Otelciler Birliği, THY ve bakanbk tarafından oluşturulacak bir konsorsiyum kurulması kararlaştırıldı. Askerlerin tatil için Antalya bölgesine geleceği kesinlik ka- zanırken, bu tatilin ne zaman başlayacağının bölgedeki poli- tik gelişmelere bağlı olduğu öğ- renildi. Turizm Bakanlığı Müsteşarı Savaş Küce, Akdeniz Turistik Otelciler Birliği AKTOB Baş- kanı Ali Berberoğlu, Turkiye Seyahat Acentaiarı Birliği Baş- kanı Bahattin Yiicel ile ABD Askeri Ataşe Yardımcısı Pete Carmichael'ın katıldığı toplan- tıda, ABD yetkililerine oteller ve yöre tanıtıldı. Basına kapalı olarak yapılan toplantıda, askerlerin nasıl ge- leceği, nerelerde ve ne şekilde kalacakları tartışıldı. Toplantı sonrasında edinilen bilgiye gö- re ABD'nin Körfez bölgesinde- ki askerleri mart ayında 400- 500'er kişilik gruplarlal yıl sü- reyle en az 25bin kişi olacak şe- kilde Antalya'ya gelecekler. Turizm Bakanlığı Müsteşarı Savaş Küce, konu ile ilgili açık- lamayı Turizm Bakanı tlhan Akiızüm'un yapacağını belirte- rek konuşmaktan kaçınırken, AKTOB Başkanı Ali Berberog- lu, toplantıda bir konsorsiyum kurulmasının karara bağlandı- ğını açıkladı. Berberoğlu, bekâr-evli ayrı- mının yapılmayacağını ve as- kerlerin sivil olarak gelip nor- mal bir turistmiş gibi istedikleri oteli kendilerinin seçeceğini soyledi. Mart ayına kadar ha- zırhkların tamamlanacağını bildiren Berberoğlu, ABD'li >etkililerin bolgeyi çok beğen- diklerini söyledi. ABD yetkilisi Pete Carmic- hael, konuya ilişkin göruşleri- ni acıklarken askerlerin tatili için kesin bir şeyin bulunmadı- ğını, bölgedeki politik gelişme- lere göre hareket edeceklerini açıkladı. Carmichael şöyle dc- di. "Şu andaSuudi Arabistan"- daki politik durumdan dolayı tatile ne zaman başlanacağı belli değil. Butün birlikler Su- udi Arabistan'da bir araya ge- lecekler, ondan sonra başlaya- cak. Ama muhlemelen mart ayında başlavacak diye düşü- nüluyor. Oteller çok güzel, tu- rizm için gayet iyi organize edilmiş bir bölge. Spor, tıbbi açıdan çok mükemmel. Ama tekrar ediyorum, politika ne gösterecek ona göre hareket edilecek. " ÖDÜLLER VE SAHtPLERİ— 1990 Sedat Simavi Vakfı Ödülleri'ni kazananlar: (Ayaktakiler, soldan saga): Hafız Süleymanoğlu (Erol Simavi Özel Ödulü), Eyiip Coşkun (Gazetecilik), Ozgen Acar (Gazetecilik), Doc. Dr. Suut Doğruel (Sosyal Bilimler), Arsal Soley (Radyo-Tele\izyon). Doc. Dr. Aydın Çeçen (Sosyal Bilim- ler), Mehmet Aksoy (Görsel Sanatlar), Altan Öyraen (Radyo-Televizyon), Haldun Alagaş (Erol Simavi Özel Ödulu), Zekeriya Guçlu (Spor). (Oturenlar, soldan saf a): Doç. Dr. Gülnibal Bozkurt (Sosyal Bilimler), Prof. Dr. tzzettin Banş (Sağlık Bilimleri), Prof. Dr. Yılmaz Akyıldız (Fen Bilimlerit, Prof. Dr. Ersan Akyıldız (Fen Bilimleri), Suat Çelen (Spor), Kerim Aydın Erdem (Radyo- Televizyon-TRT Kunımu adına), Sedat Örsel (Radyo-Televizyon), Engin Cezzar (Radyo-Televizyon), Sabahattin Kudret Aksal (Edebiyat), Doç. Dr. Fatma Dogru- el (Sosyal Bilimler) 1990yılı Sedat Simavi Ödülleri, Cemaî Reşit Rey salonundaki törenle sahiplerini buldu Simavi ödülleri dağıtıldı Gazetecilik dalındaki ödülleri Cumhuriyet'ten Özgen Acar, "Antika Talanı" dizisi ile, Hürriyet'ten Eyüp Coşkun, "Tünel Faciası" fotoğrafı ile kazandılar. Edebiyat ödülünü ise 'Buluşma' adlı eseriyle Sabahattin Kudret Aksal kazandı. Altan. Öymen, Sedat Örsel ve Arsal Soley " 2 . Dünya Savaşı ve Turkiye" belgeseli ile Radyo-TV dalında ödül kazandılar.S.'Kudret Aiısal Kultür Servisi — 1977 yılından beri bi- lim, sanat, kuhur ve spor alanlannda ve- rilen Sedat Sima\i Vakfı Ödülleri önce- ki guıı Cemal Reşit Re\ Konser Salonu'nda düzenlenen bir törenle ka- zananlara dağıtıldı. Juri uyeleriyle seçkin bir davetli top- luluğunun hazır bulunduğu törene Çum- hurbaşkanı Turgut Özal ve Semra Özal da katıldı. Fen bilimleri odüllerıni Cum- hurbaşkanı Turgut Özal verirken, diğer dalların ödullerini juri başkanlan. Erol Simavi Özel Ödulu'nü de Belma Sima- vi verdi. Ödül töreni dncesî Itii^fifr febnuşma yapan Hurriyet Gazetesı ve Sedat Simavi \aklı Başkanı Özkan Ertuna. "Sedat Simavi Vakfı ödul torcnleri 14 yıldır sü- regeliyor. kimi ödüller teşvik edicidir, kimileri de birikimi taçlandınr. Sedat Si- mavi ödülleri her ikisini de kapsıyor" dedı. Spor, gazetecilik, radyo-televızvon ve sosyal bilimler ödül jurileri ödüllerin iki- ye paylaştırılmasını, basın kurumlan odül jurısi ise bu yıl ödul verilmemesinı kararla^tırdı. 1990 yılı 14. Sedat Simavi Vakfı odul- leri şoyle dağıtıldı: • Fen bilimleri dalında "Plücker Koor- dinatlannın Schubert Hesabı ik İlişkisi" adlı çalışmalarıyla Prof. Dr. Ersan Ak- yıldız ve Prof. Dr. Yılmaz Akyıldız'a, sağlık bilimleri dalında "Eritonit Lifle- riyle Karsılaşmanın Sağlık L'zerine Et- kisinin Epidemiy olojik \e Çevresel Araş- tırma ile Gösterilmesi" adlı çalışmasıy- la Prof. Dr. tzzettin Banş'a, görsel sa- natlar dalında "L'rart Sanat Galerisi Sergisi" nedenivle Mehmet Aksoy'a, edebiyat dalında "Buluşma" adlı eserıy- le Sabahattin Kudret Aksal'a verıldi. Spor dalında oduller •'Serbest Güreşte Dünya Gençler Şampiyonu" Zekeriya Gıiçliı ile "Jimnastikte Dunya Okullar Şampiyonası Birincisi" Suat Çelen ara- sında paylaştırıldı. Gazetecilik dalındaki ödülleri ise Öz- gen Acar Cumhuriyet Gazetesi'nde >a- yımlanan "Antika Talanı" adlı yazı dı- zisiyle, Eyüp Coşkun da Hurri>et Ga- zetesi'nde yayımlanan "Tıinel Faciası" fotoğraflanyla kazandı. Radyo-televizyon dalındaki oduller "2. Dünya Savaşı ve Türkiye" adlı TV belgeselinı hazırlayan Sedat Örsel, Arsal Soley ve Altan Övmen'e \e "Kaldınm Serçesi" adlı TV yapımıyla Engin Cez- zar'a \erildi. Odulu simgeleyen heykeli TRT Kurumu adına Genel Müdur Ke- rim Aydın Erdem aldı. Sosyal bilimler dalında "Alman- Ingiliz Belgelerinin ve Sıvasi Gelişmele- rin lşığı Altında Gayrımuslim Osmanlı Vatandaşlarının Hukuki Durumu (1838-1914) adlı eseriyle Doç. Dr. Gül- nihal Bozkurt ve "Türkiye'de-Ekono- mik Büyıime, Yapısal Dönüşüm ve Kriz" adlı çalışmalarıyla Doç. Dr. Ay- dın Çeçen, Doç. Dr. Suut Doğruel ve Doç. Dr. Fatma Doğruel ödul kazandı. Erol Simavi Ozel Odulu ise "Dünya Halter Şampiyonu" Hafız Süleymanog- lu ve "Dunya Karate Şampiyonu" Hal- dun Alagaş'a verildi. Ödul torenınin başlangıcında Cum- hurbaşkanı Turgut Özal Fen Bilimleri Dah'nda odul kazanan Prof. Dr. Ersan Akyıldız \e Prof. Dr. Yılmaz Akyıldız'- dan çalışmalarını anlatmalarını istedi. Prof. Dr. Ersan Akyıldız'ın bilimsel bir terminotoji çerçevesinde başlayan ko- nu^masına ilişkin olarak Özal, "tlim adamlarının anlatması zordur, en iyisi- ni siyasiler anlatır" dedi. Cumhuriyefteyayımlanan "Antika Talanı" dizisi ile Simavi Ödulü kazanan Özgen Acar 'Müzeleri güçlendirmek gerek' ASLI KAYABAL Karun hazinesi, Elmalı defi- nesi... Yurtdışına kaçırılmış ar- keolojik eserler dunyasında sık- ça yinelenen isımler. 30 yıllık ga- zeteci Özgen Acar, Türkiye'de yaşanan eski eser kaçakçılığı ve talanı konusuyla ilgili 1970'lerde başladığı araştırmalarını parça- lanmış bir mozaiği tümlercesine sürdurüyor. Acar, iki yönlü bir araştırma yapıyor. Buradan kaçınlan yapı- tın nereye gıttiğıni izlerken ya- bancı ülke müzelerindeki eser- lerin hareket noktası ve geliş yol- larını çozmeye çahşıyor. Özgen Acar, 14. Sedat Sima- vi Vakfı Ödulleri'nden Gazete- cilik Özel Juri Ödulu'nü gazete- mizde yayımlanan "Antika Talanı" adlı yazı dizisiyle kazin- dı. Kendisi ile arkeolojiye olan il- gisi, eski eser kaçakçılığı ve son dönemde yürüttüğü araştırma- ları uzerine görüştuk: Vola dokuldum' — Sayın Acar, eski eserler ve arkeolojiye olan ilginiz nasıl ge- lişti? ACAR — Siyasal bilgiler öğ- renasiyken Cevat Şakir'in kitap- larını okudum. Yunan ve Roma mitolojilerinde anlatılan pek çok olay bu topraklarda geçiyor- du. 196O'lı yıllarda otostop yapa- rak yollara döküldüm. Amacım mitolojık öykülerde geçen yerle- ri gidip gormekti. 1970 yılında Ankara'ya Karun hazinesini araştıran bir İngiliz gazeteci gel- di. Arkeolojik birikimınü haber olgusuna dönuştürmeye karar verdim ve bu işlerin peşine düş- tüm. 1970-71 döneminde Nevv York'a gittim. Muze deppların- da inceleme yapma başvurum puskurtuldu. 1980'li yıllarda benzeı turde randevu talebim >ine kabul edil- medi. 1980'li yıllar suresince bağlantılanmı Türkiye'de yo- ğunlaştırdım. 1984'te ABD'de bir müzenin galerisinde Karun hazinesi eserlerini gördum. Da- ha sonra 80'li yıllar suresince Karun'la başlayan araştırmalar zincirine Elmalı ve antika tala- nıyla ilgili çalışmalarım eklendi. — Akademik çevrelerde araş- tırmalarınızın bilimsel arkeolo- jiyi tehlikeye sokabileceği ve ko- leksiyonculuğu teşvik edebilece- ği kaygısı duyuluyor. Bu konu- da ne dbşunuyorsunuz? ACAR — Arkeolog değilim. Ama konunun uzmanı pek çok 1990 bütçesinde arkeolojik araştırmalar için ayrılan ödenek 1.5 milyar liraydı. Oysa yalnızca Kenan Erim 600 milyon, Peter Neve 900 milyona kazı yapıyor. Bu araştırmacılar bu parayı buluyor da Kültür Bakanlığı nasıl bulamıyor? Türkiye'de özel koleksiyonculuk gelişmeli. Ancak bunu teşvikten önce müzelerin kendi mali güçlerini ku vvetlendirmek gerek. Aksi halde devletle özel koleksiyoncu arasında haksız bir rekabet başlar. Bence kaçakçılığı teşvik eden devlet. Bugün bir heykel ya da sikkenin değerini sokaktaki adam konunun uzmanından daha iyi biliycr. Türkiye'de Kuranı Kerim'den ve alfabeden çok satan şey sikke katalogları. Bilim adamları kafalarını devekuşu gibi toprağa sokmasın. kişiyle diyalog ıçindeyim. Za- man zaman eserlerin değerleri- ni yazmam tepki gorüyor. Bu- gun bir heykel ya da sikkenin değerini sokaktaki adam konu- nun uzmanından daha iyi bili- yor. Türkiye'de Kuranı Kerim'- den de alfabeden de daha çok satan şey sikke katalo^arı. Bi- lim adamları kafalarını deveku- şu gibi toprağın içine sokmasın. — Yurtdışma kaçırılmış eser- lerle ilgili son dönem yüriıttüğü- nuz araştırmalar ve sonuçların- dan soz eder misiniz? ACAR — 1980'de Antalya'da Perge ören yerinde bir Herkul heykeli bulunmuş. Heykel depo- ya taşınmadan üst kısmı o gun Kaçak eser izindeki gazeteci Özgen Acar 90 Simavi Ödulü ile. kaçırılmış. Alt kısmı Antalya Muzesi'nde. Konuyla ilgili yazım Cumhuriyet, ardından da Con- noisseur dergisi ve Nevv York Ti- mes'ta yayımlandı. Heykel şimdi bir özel kolek- siyonda ve Metropolitan Muze- si'nde sergileniyor. Boston Mu- zesi'nin yoneticisi bir açıklama yaparak durumu aydınlatmanın en iyi yolunun heykelin alt ve üst parçalarının mulajlannı çıkartıp çakışıp çakışmadıklannı gör- mek olduğunu söyledi. Antalya Müzesi Muduru bu hafta mulaj kopyasını çıkarıyor. Sonuçta ya yasal yollarla mah- kemeye gitmeden parça geri ve- rilecek ya da bahaneler uydura- rak zaman geçırmeye çalışacak- lar. Turkiye eskiden kaçırılmış eserleri gerı alıyor, Bu nedenle özel koleksiyoncular ve müzeler tereddut içinde. En son ve geliş- mekte olan olay bu. — Eski eser kaçakçılığının onlenmesi konusunda ne tur dü- zenlemelere gidilmeli sizce? ACAR — Kultür Bakanı Na- mık Kemal Zeybek bu yıl butçe- mız çok sınırlı diye bir demeç vermişti. 1990 bütçesinde arke- olojik araştırmalar için avrılan ödenek 1.5 milyar liraydı. Oysa yalnızca Kenan Erim, 600 mil- yona, Peter Neve 900 milyona kazı yapıyor. Bu araştırmacılar tek başlarına bu parayı buluyor da Turkiye Cumhuriyeti Hükü- nıeti Kültür Bakanlığı arkeolo- jik kazılar için gerekli odeneği sağlayamıyor. Bu, kazı demek değil, toprağı eşele demek. Dun- \anın hiçbir yerinde müzelerin net gelirlerı ozel idarelere gitmi- yor. Bu gelir muzelere ve yapa- cakları araştırmalara kalır. ABD'de müzeler bağışlarla zen- ginleşiyor. Bir zengin, eserini muzeye bağışladığında bu bağış vergiden duşurülüyor. Bu uygu- lama bizde de yapılabüir. Böy- lece birtakım eserlerin Türkiye- de kalması da mümkün. Öze. koleksiyon Aynca Türkiye'de ozel kolek- siyonculuk da teşvik edilebilir. ABD'de 6000 ozel muze var. Özel koleksiyonlar zamanla özel muzelere donuşebilir. Ancak Türkiye'de ozel koleksiyonculu- ğu teşvikten önce müzelerin kendi mali güçlerini kuvvetlen- dirmek gerekir. Aksi halde dev- letle ozel koleksiyoncu arasında haksız bir rekabet başlar. Tur- kiye Devleti Kultür Bakanlığı, Anıtlar ve Müzeler Genel Mu- durluğu'nu hadım ediyor. Ben- ce kaçakçılığı bugun teşvik eden devlet. — Elmalı definesi hakkında- ki son durum nedir? ACAR — Konuyla ilgili Bos- ton'da dava açıldı. Öcak ayı için- de Türk hükümetinin avukatla- rı 1900 sikkeden oluşan define- nin Türkiye'ye geri verilmesi ko- nusunda bir dava dilekçesi vere- cek ve dava başlayacak. Konu mahkeme aşamasında. Karun hazinesi — Karun hazinesi konusun- daki gelişmeden söz eder misi- niz? ACAR — Bu konuyla ilgili olarak mahkeme ilkin Turkiye lehine karar verdi. Ocak ayının ortalarında Türkiye'den üç, ABD'den iki olmak üzere oluş- turulacak 5 kişilik bir bilirkişi heyeti Türk hukumeti adına dunyada ilk defa bir başka ül- kenin müzesi Metropolitan'ın depolarına inip gizli kasalarda saklı duran eserleri tek tek sap- tayacak. Bu heyetin vereceği rapor ve muzenin karşıt goruşlerini içe- ren bildiriyi mahkeme değerlen- direcek. Şimdiye dek müzelerin depolarına girmek olanaksız bir durumdu. Bu eserler 196O'lı yıl- ların ortalarında kaçınlmıştı. Turk hukumeti 25 yıl sonra üze- rine gidebiliyor. Tek Çıkış ve...' • Kultür Servisi — 'Art and Acting Studio Oyuncuları' bugün saat 19.00'da, hazırladıldan gosteriler dizisinin ilkini gerçekleştirecek. Galeri BM'de yapılacak olan gösteri 'Yay, 2 Ses, 1 Su, Tek Çıkış, Iğne ve Uyku İçin Konçerto' adını taşımakta... Üç bölümden oluşan ve deneysel nitelik taşıyan gösteriyi Şahika Tekand yazdı ve yönetti. Art and Acting Studio, Türkiye'nin ilk oyunculuk stüdyosu olarak 1988 yılından bu yana etkinliğini sürdurüyor. Topluluk daha çok deneysel sahne gösterilerine yönelik çalışmalar yapıyor. Mevlana'yı annıa töreni • KONYA (AA) — Büyük Türk düşünürü Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin ölümünün 717. yılı dolayısıyla düzenlenen anma törenleri, bugün Konya'da başlıyor. Anma törenlerinin ilk gününde restorasyon çalışmaları tamamlanan Sırçalı Medrese ve înce Minare müzeleri ziyarete, Yusufağa Kütüphanesi ise hizmete açılacak. Bugün tkinci Mevlana Resim Yanşması'nda derece alanlara ödülleri de verilecek, aynca hüsnü-hat, resim ve Türk süsleme sanatlan sergileri açılacak. Efes'te yeni uygarlık • SELÇUK (AA) — Izmir'in Selçuk ilçesi Efes antik kentinde, Kral Lysimachos'dan önce yaşadığı sanılan, M.ö. 3. yuzyıla ait bir uygaılığın temellerinin ortaya çıkarıldığı bildirildi. Ortaya çıkanlan temelin, Efes'in tarihinin bilinenden daha eskiye dayandığını gösterdiği belirtildi. Avusturya Arkeoloji Enstitüsü'nun, Efes'teki 95'nci dönem kazı ve restorasyon çalışmalan sona erdi. Kadm kozmonot Ürgüp'te • ÜRGÜP (AA) — İlk kadın kozmonot Valentina V. Tereshkova, Kapadokya'yı çok ilginç bulduğunu beürterek "Ay'a ve Merih'e gitmek isteyip de gidemeyenler, Ürgüp ve Kapadokya'yı görerek kendilerini oralara gitmiş farz edebilirler" dedi. Sovyetler Birliği Kadınlar Federasyonu Başkanlığı'nı da yüruten Tereshkova, Kapadokya yöresinin ilginç doğal yapısını duyduğunu, bu yüzden 3 günlük Turkiye ziyaretinin bir günunü Kapadokya'ya ayırdığını belirtti. Türk kadınlarını "güzel, kibar ve zarif bulduğunu da söyleyen Tereshkova, gösterilen konukseverlikten duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Türkiye'nin uzaydan "çok güzel" goründüğünü bildiren Valentina V. Tereshkova, ilk fırsatta daha uzun süre kalmak uzere Türkiye'ye yeniden geleceğini söyledi. Bozcaada'da temiz çevre • BOZCAADA (AA) — Bozcaada Kadınlar Derneği Başkanı Alman asıllı Türk vatandaşı Anki Atamer, adada çevre temizliği kampanyası başlattıklannı bildirdi. Bozcaada'da bir kamp işleten Kadınlar Derneği Başkanı Atamer, ilçede turizmin giderek daha da hareketlendiğine işaret ederek uygar toplumların çevreye birinci derecede önem verdiğini, ' Avrupah turistlerin de temiz çevreye sahip ülkelerde tatil yapmak istediklerini kaydetti. Orman koruma okıılu • MUĞLA (Cumhuriyet) — Yeni tip orman koruma memurlan yetiştirmek için bu alanda Türkiye'nin ilk okulu, Muğla'da açıldı. Orman köyü nüfusuna kayıtlı askerliğini tamamlamış ve orta öğretim mezunlarının alınacağı okulda 1 yıl süreyle ders verilecek. Orman Genel Müdürü Nevşat özer Türkiye'de ormanların her geçen gun azaldığını, sorunun çözümü için bir kuruluşun yeterli olmadığını söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle