Katalog

CUMHURÎYET/12 EKONOMÎ 10 ARALIK 1990 BORSA NOTLARI ABDURRAHMAN YILDIRIM Semra Ozal'ın kazancı ne kadar? Borsaya yakın ilgisiyle bili- nen Cumhurbaşkanı Tiır- gut özal'ın eşi Semra özal, borsada oynadığını açıkladı. MaJatyalılarm çıkardığı "Ker- nek" dergisinin aralık sayısına konuşan Semra özal, küçük oğlu Efe ile birlikte bu işi yap- ttğını söyledi. "En çok hangi- skıe oynuyorsunuz" sorusu- nu Semra Özal, "Vallahi Efe gidiyor. Günlük bakryor,geli- yor. Beraber oynuyoruz. Oünlük değlşryor. Her za- man aynı kftğıda oynamryo- ruz. Sık sık değlştiriyoruz" diye yanıtladı. Hisse senetlerinin, Körfez krizindeki olumlu gelişmeler- den etkilenerek yüzde 23 gibi çok yüksek oranda prim yap- tığı geçen hafta içinde borsa kulislerinde, fiyatlardaki bu eıçrama yanında "Semra Ozal'ın açıklaması" da konu- şuldu. Açiklamalar üzerine çe- şitli yorumlarda bulunanlar Semra özal'ın ya da Efe'nin "portföyünü", "kazanç ya da kaybım" ve "hangi aracı Oyeyle" çalıştıMannı merak ediyorlar. "Cumhurbaşkanrmn eşi oterak Türklye'de birinci de- rtcede 'insider' olduğunu" düşünenler, Semra Özal'ı "•urekli kazanan bir oyun- cu" olarak görüyorlar. Bu grup, borsada fiyatlan büyük ölçüde etkileyen Körfez krizi- nin nereye doğru gideceğini, döviz kurlarının ne olacağını, para politikasını, özelleştirme- nin "dozunu", gümrük duvar- larının ne oranda indirileceği- ni "bir yatınmcı" olarak en iyi ve en hızlı biçımde "birinci olarak" Semra Özal'ın oğre- nebileceğine inanıyorlar. Bu konularda başkalarının elde edemediğı bilgiye sahip ola- rak Semra Özal'ın, avantajlı bir şekilde "tlcaret yapma ola- na£ı bulunduğuna" dikkat çekenler. "O sürekll kazanan bir oyuncu. Çünkü hlleli bir zarı var. Ona sürekli düseş geliyor" dıyorlar. Bu görüşte olanlar, "Eğer Semra Hanım bu işi kocasından glzli yapı- yorsa o da iyi değil. Haberi varsa o zaman da devlet bil- gilerinden haksız yararlan- ma olmuyor mu" diye soru- yorlar. Hisse senedinın yay- gınlaşması sonucunda Hak- kâri'deki vatandaşın yanında Çankaya Köşkü'nde oturan Türkiye'nin "First Lady"sinin de borsaya girmesi, kimilerin- ce de "yadırganmadı." Sem- ra Özal'ın hemen hemen her konudaki öncülüğünü burada da göstermesinin, kadınları borsaya yöneltmesi açısından yararlı olacağını savunanlar da var. Bunlardan borsa yatı- rımcısı Lokman Işık şunları söylüyor: "Türkiye'nin kalbi burada atryor. Borsaya girsinler, memnun oluruz. Buranın si- gortası olur. Garantisi olur. Ama usulü kaidesiyle girsin- ler. Vatandaşın gördüğü mu- ameleyi görsünler." Aracı kürum sahibi Musta- fa Yılmaz ise Semra Özal'ın borsada oynamasını "sevinç- le karşıladı" ve kendi şirketiy- le çalışmaya davet etti. Yılmaz, "Davetimi kabul eder, lütfe- der gelirse kendisinden ko- misyon almayacağım" dedi. Mustafa Yılmaz, bunun nede- nini de şöyle açıkladı: , "Bunlar Türkiye'nin gün- demini tayin eden insanlar- dır. Sayın Özal, borsadan hisse senedi almakla bir yol göstermektedir. Onun yaptı- ğı bir pilotluktur. Semra Ha- nım'ın veya bir bakanın his- se senedi alması borsaya güvendir. Kesinlikle haksız rekabet değildir. Ben kendi- lerine hizmete hazınm ve bundan da onur duyanm." Basit ve ilkesiz temeller uzerine oturtulan garip bir Türkiye Borsası'nda Cumhur- başkam'nın eşinın "oynama- sı"nın Batı'daki gibi "skan- dal" yaratmasını beklemek abartılı olur. Ama borsada pa- ra demek olan "bilgilere" herkesten daha kolay ulaşma fırsatı bulan "First Lady"nin borsa ticaretinden ne kadar kazanç elde ettiğini açıklama- sını beklemek "kamu vicda- m"nın yaralanmasını önlemek açısından yararlı olacaktır. Sahtecilikte geç kalmadan k9ahtecilik Çukurova Elektrik olayıyla bu yıl- başında gündeme gelmişti. İlki 1988 yılında Çelik Halat hisselerinde görülmüş ve olay o zaman kapatıimıştı. İki hafta önce sahte Bag- faş hisseleri basım aşamasında ele geçirilmiş- ti. Geçen hafta ise Mensucat Santral hisse- lerinde sahtecilik olayı ortaya çıktı. Taklidi bu kadar kolay olunca ve hisseter el- den ele dolaşınca sahteciiiği yapan yapana. Buna bir de senetlerin sokak borsasında iş- lem görmesi eklenince iki yıl içinde 4 sahte- cilik olayı gündeme geldi. Mensucat Santral gibi piyasada az işlem gören bir hisse sene- dinde, borsada alım satımın azaldığı bir dö- nemde sahteciliğin yapılması kuşkuları daha da aıttıyor. Az işlem gören bir senette yapıl- dığına göre acaba sahtecilik sanıldığından yaygın mı? Piyasada yoğun bir şekilde işlem gören hisselerde de yapılıyor mu? Kısacası, sahteciliğin devamının gelmesinden korkulu- yor. Eğer sermaye piyasasının gelişmesi isteni- yorsa, güvenin piyasanın en önemli unsuru okiuğu unutulmadan ve zaman geçirilmeden önlem aiınması isteniyor ve ekleniyor: Sonra çok geç kalınmış olabilir. Borsa Merkezi B atı ülkelerinde insanlann hemen her gün görüştü- ğü üç meslek grubundan bahseijilir: Doktoru, hukukçu- su ve yatırım danışmanı. Ta- sarruf sahiplerinin gelişmele- ri günü gününe izledikleri ve değerlendirmelerini alarak yatırımlanna yön verdikleri "yatınm damşmanlığı" mü- essesesi şimdi Türkiye'de. Türkiye'de ilk yatırım danış- manlığı şirketi geçen hafta İs- tanbul'da faaliyete geçti. "Borsa Analiz Merkezi" adıyla çalışmalarına başlayan yatırım danışmanlığı firması, borsayla ilgilenenlere Batı'da- ki anlamıyla danışmanlık hiz- meti verecek. Şirket analizleri yapacak. Merkez, borsaya ye- ni adım atacaklara da semi- nerler düzenleyecek. Resmen geçen hafta ilki fa- aliyete geçen "yatırım danış- manlığı" müessesesi, tıpkı sokak borsası veya yatırım kulüpleri gibi gayri resmi bir şekilde daha önceden başla- tılmıştı. Genellikle borsanın bulurv duğu Tophane civarında bü- ro kiralayarak yatırım danış- manlığına soyunan tecrübeli hisse senedi yatırımcıları, sonradan gelen ve bu işi bil- meyen büyük para sahipleri- ne yol gösterici oluyorlar. Te- lefon ve banka hesabı siste- miyle çalışan yatırım danış- manlan Anadolu'ya da hiz- met veriyorlar. Bu yatınm danışmanlannın ücreti ise pazartığa göre de- ğişiyor ve genellikle kazanç- tan pay alınıyor. Bu piyasada kazancı n yüz- de 10'unun komisyon olarak aiınması genel kabul görüyor. Linyît işçîsîne askerbaşkısıİZMİR (Cumhnriyet Ege Bürosu) — Zonguldak'ta maden işçilerinin grevi sü- rerken Soma'da Ege Linyitleri'nde ça- hşan 5 bin 800 işçi ocakJara inmiyor. Ya- tâğan yöresinde de çalışmayı en asgari- ye indiren 2 bin 500 işçi geçen cuma ge- cesi ocaklara inmedi. Maden-lş Yatağan Şube Başkanı Ali Akalt, madene inme- yen işçilere askerierin baskı yaptığını be- lirterek "Işverenin sevk ve idareyi askere bırakmış olmasını kınıyoruz. Gidişat ge- nel grevdir, işçinin başka çıkış yolu kahnamıştır" dedi. Maden-lş Soma Şu- be Başkanı Ferit Bengisu da "tşçiyi tah- rik ediyorlar, ücretler normal diizeye gelmedikçe üretmeyeceğiz" dedi. Maden-tş Sendikası'nda örgütlü ve Türkiye genelinde 13 müessesede çalışan 28 bin 500 işçi de hareketli günler yaşı- yor. Bu işçilerden 5 bini grev yasağı dı- şında kalırken tennik santral bölgelerin- de çalışan işçiler grev yasağı kapsamın- da bulunuyor. Resmi arabulucunun gö- revi biteıken maden işçilerine yapdan teklif şöyle: "Mevcnt ttcretlere yüzde 50 artı 120 bin lira, yılın ikinci altı ayında yüzde 25 artı 50 bin lira, ikinci yılın her iki alb ayıoda da yüzde 25 zam." Linyit işçilerinin ortalama çıplak yev- miyelerinin 14 bin 200 lira olduğunu be- lirten sendikacılar, bu şartlarda işçinin üretmeye zorlanamayacağını söylediler. Maden-lş Sendikası Soma Şube Baş- kanı Ferit Bengisu, işçinin tahrik edil- diğini belirterek şunları söyledi: "Arkadaşlanmız ocaklara inmryorUr. Ücretler normal diizeye gelmedikçe üre- tim yapmayacağız. Arkadaşlanmız da bu konuda bizi zorluyor. En ağır işi ya- pan maden işçisine en az para önerili- yor. Maden işçisi gereken dersi verecek- tir, bir çıkış yolu mutiaka bulacagız." Yatağan yöresinde Güney Ege Linyit- leri'nde çalışan 2 bin 500 işçi de ocakla- ra inmiyor. Çalışmayı asgari koşullarda sürdüren işçiler ocaklara inmek yerine ateş yakıp beklediler. Yatağan ve Milas'- ta üç vardiya 24 saat süreyle işi bırakır- ken jandarmanın işçilere engel olmaya çalıştığı bildirildi. Maden-tş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Ali Akalt konuy- la ilgili şunlan söyledi: "Iş kolumuzda grev yasağı bulun- maktadır. lşveren bu nedenle pes ede- cegimizi sanıyor. Üretimden gelen gücii- müzii kullanacagız. İçinde bulundugu- muz zoriuklan aşmak için tek yol genel grevdir. Ocaklara inmeyen arkadaşlan- mıza jandanna, eylemlerin bitmesi için baskı yaptı. Ancak işçiler baskılara kar- şın ocaklara inmedi. tşverenin sevk ve idareyi askere bırakmasını kınıyoruz. Ortada bir olay olmamıştır, bizim asker- lere karşı bir tavnmız da yok. Biz işve- reni protesto ediyoruz. Şunu çok iyi bil- sinler, işçiler artık aç karnına üretmeye- cekler." GATT çıkmazı Uruguay raundu görüşmelerinin tıkanması, ilaç imalatçılarmdan, sinema ve ses sanatçılarma, kuaförlerden, tekstil ve giyim eşyası üreticilerine kadar milyonlarca kişinin, i§ hayatını uzun vadede olumsuz etkileyecek. BRÜKSEL (AA) — Gümrük tarifeleri ve ticaret genel anlaş- ması (GATT) çerçevesinde, 1986 yılından bu yana sürdüru- len uluslararası ticaretin serbest- leştirilmesine ilişkin "Uruguay ramdu" görüşmelerinin çıkma- za girerek ertelenmesi, iş haya- tını etkileyecek. Reuter ve AP'de yer alan yo- rumlara göre Uruguay raundu görüşmelerinin tıkanması, ilaç imalatçılarmdan, sinema ve ses sanatçılarma, kuaförlerden, tekstil ve giyim eşyası üreticile- rine kadar milyonlarca kişinin, iş hayatını uzun vadede olum- suz etkileyecek. Tüm dünya çapındaki toplam ticaret hacminin yaklaşık üçte biri kadar olan 1 trilyon dolar- hk kısmı, henüz GATT sistemi- ne dahil edilemediği ve 15 kadar sektörde uluslararası ticaretin serbestleştirilmesi kurallara bağ- lanamadığı için hem sanayici, işadamı ve üretici hem de tüke- ticiler zarar «örecek. Herkes zarar görecek Uruguay raundu görüşmele- rinden sonuç alınamadığı süre- ce, ABD gibi ülkelerdeki banka- lar ve sigortacüık şirketleri, Hindistan ve benzeri ülkelerde şube açamayacak. Çinli giyim eşyası üreticisi, ABD'ye daha fazla mal satamamamn sıkıntı- sını yaşayacak. Patent, marka ve benzeri haklar uluslararası düzeyde garanti edilmediği sü- recc, film, müzik ve video ka- seti yapımcılan, Tayvan malı taklitlerden, ilaç imalatçıları da Brezilya'da yapılan taklit ilaç- lardan şikâyet etmeye ve zarar görmeye devam edecekler. Ta- nm sübvansiyonlan azaltılıp uzun vadede kaldınlmadığı sü- rece, Batı'daki vergi mükellef- leri, bu sübvansiyonlar için yıl- da 250 milyar dolar ödemeye devam edecekler. Tarım ürün- leri, gıda mallan ve tekstil ürün- leri gibi mallann ihracatçısı olan kalkınmakta olan ülkeler, geliş- miş ülkelerdeki pazar paylanm arttıtamayacaklar. Hizmetler sektörünün ulusla- rarası ticareti, yıllık hacmi 680 milyar dolar olmasına, sanayi- leşmiş ülkelerde ekonomik faa- liyetlerin tümunün yüzde 60'ım, kalkınmakta olan ülkelerde de yüzde 50'sini kapsamasma kar- şm, henüz GATT sistemine da- hil olmaması da çeşitli sorunlar yaratıyor. Bu arada, global ticarette önemli rol oynayan Japonya, Uruguay raundu görüşmelerin- den sonuç alınamaması sonucu, korumacılığm tüm dünyada art- masından endişeleniyor. Japonlar endişeli Japon hükümeti, ikili ticaret- te yılda 50 milyar dolar ticaret fazlası verdiği ABD ile arasın- daki ticari konulara ilişkin an- laşmazhklarm çözümsüz kala- cağı ve ABD başta olmak üzere diğer önde gelen Batılı sanayi- leşmiş ülkelerin daha büyük baskılarıyla karşılaşacağından endişeleniyor. Bu açıdan Japon- ya, GATT çerçevesinde sadece 1990"lı yıllar için değil, 21'inci yüzjıl için de geçerli olacak, sağlam temellere dayalı, çok ta- raflı uluslararası ticaret sistemi kurulmasını istiyor. Japon hü- kümeti, esasen ABD ve diğer Batılı ülkelerin ticaret konula- nndaki baskılarını, GATT çer- çevesinde bertaraf etmek niye- tinde, nitekim, ABD ve Avru- pa Topluluğu (AT), Uruguay raundu görüşmelerinde tarım sübvansiyonlan yüzünden ihti- lafa duşerek GATT sisteminin tümünü tehlikeye atarlarken Ja- ponya, kommacılığı çağnştıran "bölgeselcilik" ve "tek taraftı- lık" gibi ve eğilimlerin kaldınl- ması yolunda çaba gösterdi. Japonya, kendisi ve bir- çok ülkenin çıkarlanmn, açık ve daha serbest bir uluslararası ti- caret sisteminde yattığı görüşü- nü savunuyor. VEFAT Yönetim Kurulu Başkarumız ve Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sayın Dr. Alev Coşkun'un anneleri NESİBE COŞKUN'un vefatım üzüntüyle Oğrenmiş bulunmaktayız. Kederli ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileriz. İSTANBUL ULAŞIM SANAYİ1 ve TİC A.Ş. VEFAT Merhum Sakip Bey ile raerhumc Scniha Hanım'ın oğullan, Sacide Susar"ın eşi, Kuruyazıa, Şekercioğlu, Akçay, Koyunoğlu, Salman, Tüzüner, Dikmen. Kuı: ı aılelerinin yeğen ve enişteleri Yük. Ziraat Müh. İRFAN SUSAR 8.12.199O'da vefat etmiştir. Cenazesi 10.12.1990'da (Bugün) öğle namazında Ataköy Merkez Camii'nden kaldırılacaktır. AİLESİ VEE4T Göksel Güniz'in annesi AYŞEGÜ1NİZ 8.12.1990 C.tesi günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Kederli ailesine başsağlığı dileriz. Cenazesi 10.12.1990 P.tesi günü öğle namazında Söğütlüçeşme Camii'nden kaldırılacaktır. GÜL APARTMANI SAKİNLERİ Sevgili Annemiz KADRİYE ÖKTEM'İ 9.12.1990 Pazar günü kaybettik. Cenazesi bugün (pazartesi) Ataköy Camii'nden ikindi namazından sonra kaldırılacaktır. Özcan Öktem, Tuncay Barutçuoglu, Tezer Öktem, Halnk Barutçuoglu, Bahriye Öktem, Ayşe Öktem, Kerem Öktem ANKARA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN EK SIRA CETVELİNİN ÎLANIDIR 986/26 Müflis Ar-lnşaat Sanayi ve Ticaret A.Şînin yapılan iflas tasfiyesi nedeniyle geçikmiş alacak taJebinde bulunan alacaklılar için iflas ida- resince İlK'nın 206 ve 207. maddeleri gereğince düzenlenmiş ek sıra cetveli duzenlenerek daireye ibraz olunmuşlur. Alacağın esasına ve miktanna itiraz edenlerin ilan tanhinden itibaren 15 gün içerisinde mahalli ticaret mahkemesine itiraz ve dava açraalarına, sıraya itiraz edenlerin yedi gün içersinde icra hakimliğıne itirazen baş- vurmaları ilanen tebliğ oiunur. 5/12/1990 Basm 41614 İNGtLTERE'DE İNGİLİZCE • Ccnd va dj vojun Infdi/ct luıUın. • FırM CertırKale \t ProfKicTK-i «fut kur&ları. • Cambrıdge *c CKford unnvrHlefcn hızırhi kursları. • Yöıwıu:ılcr ıvtn 6re\ Infihzte. • Onc-lo-oac kurdsr. • Vlrskkı ctııım. • Mrskkı ln^ilı/<.-e a (.'(Kuklar \a da gens'Krc tatıl p • Au Paır'lık hizamlCTi a lnfıltere*de konaklama hınncilcTi. a Bu h»meiknn en a/ bin M/ın GB IJsal Okldlan Anttcs FFJ-A A.^ Hd,rt> Gmtk CMI. 142 J M2M T»,.tlı>« İSTANBI I FAX: 160 37 10 TM: 136 I I 6» . 136 13 M Evde çahşacak yardımcı kadın aranıyor Tel.: 369 60 20 İNGİLİZCE'yi 6 ayda konuşun • SİZİ AMERİKALI DOSTLARIMIZLA BULUŞTURALIM Tel: 337 88 97 ÇOKKAPILI ODA Asım Bezirci 3. bası 7.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Ödemeli gönderilmez. AMDEGIL Y4ŞAM Oktay Akbal 5.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Ödemeli gönderilmez. R E K L A M D U N Y A S I INTER Uluslararası,Interbank oldu Interbank Genel Müdüru Melih E. Araz, "Uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası"nın adım "Interbank" olarak değiştirdiklerini, aynca yeni isme uygun bir logo oluşturduklannı açıkladı. Bankanın yeni adı ve kurumsal kim- liği, merkezi Londra'da bulunan görsel yönetim danışmanlık kuruluşu Sampson / Tyrrell tarafından oluşturuldu. Araz, isim ve logo değişikliği için ba- ğımsız bir danışmanlık kunıluşuna araş- tırma yaptırdıklarını bildirirken, hem uluslararası alanda hem de Türkiye'de "Interbank" adının kullamlmasınm uy- gun ve olumlu olduğunun ortaya çıktı- ğım söyledi. Interbank'ın "Interview" adlı yayın organımn Aralık 1990 tarihli özel sayısında da bankanın yeni kurum- sal kimliğınin oluşum süreci ve gerekçe- leri anlatılıyor. Saatehi and Saatehi^in zaran 98 ndlyoa steriin — 6 Aralık 1990 tarihli Ingiliz Independent ga- zetesinde yer alan bir habere göre merkezi Londra'da bu- lunan uluslararası reklam grubu Saatchi and Saatchi 1989 Eylül - 1990 Eylül döneminde 98 milyon sterlin (yaklaşık 588 milyar TL) zarar etti. Aynntıh bilançoya göre grubun bunca büyük miktar- da zarar etmesinin en önemli nedeni, Saatchi and Saatchi - UK'nın (Londra) gnıba kazandırdığı kârların azalması. Saatchi and Saatchi-US'nin (ABD) hesaplarına göre ise yıllık kâr 28.8 miryon sterlinden 32.2 milyon sterline çıktı. Ingiliz gazetesi, bu yıl borsadaki hisseleri büyük değer kaybeden Saatchi and Saatchi'nin Genel Müdürlüğü'ne ge- tirilen Fransız asıllı Robert Louis-Dreyfus'un grubun için- de yer alan bazı danışmanlık şirketlerini satarak zaran azalttığım hatırlatıyor. Selpak Manajaas'ta — RPM/Ra- dar/CDP'nin müşteri portföyünde bulunan "Selpak" bundan sonra Manajans / Thompson'- la çahşacak. Manajans'ta halen "Selpak" için yo- ğun çalışmalar var. Şimdilik "storyboard"lar bit- miş durumdu. Selpak reklamlarında daha önce komedyen L'ğur Yücel rol alıyordu. Reklama 90 13 aralıkta Mosko- v a ' d a — Moskova Uluslararası Reklam ve Pazarlama Merkezi'nde 13-16 aralık tarihlerinde 1. Uluslararası Rek- Demiş ki... Bugün 10 Aralık 1990. İnsan Haklan hayırlı günler diler! ICT Birliği'nde değil eski Doğu Bloku ülkele- rindeki reklam ve med- yalann sorunlarını ele alacaklar. Konferans sı- rasında Sovyetler'de ilk kez düzenlenen lamcılık Konferansı düzenleniyor. Rekla- yaratıcı reklamlar yarışması ödül töreni ma 90 tarafından düzenlenen bu üç gün- de yapılacak. Ayrıntılı bilgi için: "Mic- lük konferans boyunca Sovyet reklam ve had Sirota / Reklama 90 255 Route 3 East medya yöneticileri ile Batılı reklamcılar, Secaucus, New Jersey 07094 Tlf: 1-201 aynca hükümet temsilcileri sadece Sovyet- 865 7900 Tlfax: 1-201 865 9497". T E K N O L O J İ V İ T R İ N İ Vizörsüz fotoğraf makinesi Da Vinci firması, göz yuvası olmayan ilk siyah-beyaz fotoğraf makinesini pi- yasaya sürdü. Fotoğraf çekimi, örneğin bel hizasından, tahmini olarak yapılıyor. Buyüklüğu ve biçimi bir uzaktan ku- mandâ aygıtma benziyor. Birda- kikadan kısa bir sürede termik kâğıda baskı yapıyor. ilk çıkan baskımn boyut- ları küçük; fotoğrafın kadrajım ve ge- nel kalitesini kontrol etmek için bir ör- nek bu ilk baskı. Fotoğraf, makinenin belleğinde tutu- luyor. Bu nedenle fotoğraf üstünde is- tenildiği biçimde çalışmak mümkün. Ba- sılacak fotoğrafın sağına, soluna, üstü- ne, altına ve merkezine zumlama yap- mak mümkün. Aynca fotoğraf aydın- latılabiliyor ya da karartılabiliyor. Fo- toğraf, negatif ya da çizim biçiminde alı- nabiliyor. Fiyatı 3900 Fransız Frankı Balyoz sistemli raket Wilson Sporting Goods firmasının geliştirdiği balyoz sistemi "geniş" raketlerin yapısıru tümüyle değiştiriyor. Wilson firması, yeni sistemde, sap kısmında süper dayanıklı hafif grafit kullanarak ağırhğı 60 gram azaltırken, ağırlık merkezini ra- ketin baş kısmına kaydırıyor. Böylece balyozla vuruluyormuş gibi topla sert vuruşlar yapılabili- yor. Tenis çe\Telerinde çok önemli bir ilerleme olarak kaydedilen raketin fiyatı 300 do- lar. Yinelenen hareketler Yinelenen hareketler nedeniyle karşılaşılan ra- hatsızlıklar, işyerleri için önemli bir sorun oluş- turuyor. Amerikan Biomechanks firması, vücut- ta herhangi bir zaran oluşmadan önleyebilmek için Rocket Ergometer'ı geliştirdi. Aygıt, kaslar- daki ve bağlantılardaki gerginliği saptamak için kaslardaki elektriksel etkinliğin ölçüldüğü elek- tromiyografiden yararlamyor. Duyargaçlar vücu- dun etki altındaki bolgesine yerleştiriliyor. Yine- lenen hareket yapıldığı zaman Ergometer, gergin- liğin derecesine göre değişen bir ses veriyor. Masa lambasına dönüşen el lambası Philips firması, masa lambasına dönüşen halojen el lambasını piyasaya sürdü. Böylece karanlıkta herhan- gi bir nesneyi bulduktan sonra, eller serbest olarak çalışmaya olanak sağlıyor. Fiyatı 695 Fransız Frankı. E K O N O M I K I T A P L I G I Masaüstü yayıncılık YAYINCILIKTA BİLGİSAYAR Yayıncılıkta Bilgisayar (El kitabı) / Türkiye Yayıncılar Birliği Derneği / Yayına EL KITABI hazırlayan: Şahin Beygu / 62 sayfa. Türkiye Yayıncılar Birliği, geçen hafta düzenledi- ği "Yayınahkta Bilgisayar" fuarlanmn ilki dolayısıyla aynı adı taşıyan bir de el kitabı yayımladı. Kitap ya- yıncıyı, bilgisayar kavramına aşina hale getirdikten sonra kendi alanında bu teknolojik gelişmeden nasıl yararlanabileceğini anlatıyor. Bu alandaki diğer uy- gulamalar hakkında bilgi verildikten sonra kısaca sis- tem kurarken dikkat edilmesi gereken konulara de- ğiniliyor. Özelleşmiş konulardaki çeşitli makaleler, bir bilgisayar sözlüğü, ürün ve firma listeleri ile asgari duzeyde de olsa masaüstü yayıncılıkla tanışmak için gerekli çerçeve tamamlanmış oluyor.