Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 KASIM 1990
91 'E DOĞRUOTOMOBİL KAVGASI
EKONOMI CUMHURİYET/13
ALT1M 6ÛMÛŞ
Cumhurıyst
Reşat
24 ayar aJtın
22 ayar hte*
900ayar giımuş
Vakribar* Altmı
ZmtARm
HafcAton
M.Bankası 1 Ons %
Altş | Sanş
227 000
270 000
34 250
30 750
423
185 000
190 000
186 000
231000
280 000
34 350
33 700
450
190 000
195 000
190 000
377 50
TL IrMftHnkı Ort Fao (H) 59 33
SEMESTPtYASADADÖVİZ
ABOMan
Bab AJman Marto
lsv*çre Frengı
Hotonda Ftortnı
Ingfc Sterimı
FnmaFrangı
100ttyysıLıreH
SA.Kyal
Avusturya Şıhnı
AJrş
2805
1905
2240
1675
5510
560
248
735
269
Sat;
2810
1910
2250
1685
5450
565
252
745
273
Dflvn int (J) : 2706
Ziraat Bankası
127 yaşında
• ANKARA (Cunhariyrt
Bürosa) — Mithatpaşa
tarafından 1863 yıiında
kurulan TC Ziraat Bankası
127. yıhna girdi. 1243'ü
yurtiçinde, 4'ü KKTC'de,
3'ü yurtdışında, ikisi serbest
bölgelerde toplam 1252
şubeye sahip olan Ziraat'ıo
aynca 43'ü change bürosu
olmak ttzere toplam 67
bürosu ve yurtdışında il
temsilciliği bulunuyor.
Tanm sektönlnün
fınansman hizmeti yanında,
tum bankacıhk işlemlerini
de çağdaş teknolojiyi
kullanarak yerine getiren
Ziraat, 1863 yıiında Nis
Valisi Mithat Pasa
tarafından Pirot
kasabasında kuruldu.
Banka, bugüne kadar
geçirdiği yasal düzenlemeler
itibanyla, Memleket
Sandıklan, Menafı
Sandıklan, Ziraat Bankası,
Türkiye Cumhuriyeti Ziraat
Bankası Anonim Şirketi ve
TC Ziraat Bankası
isimlerini aldı.
Enanıan
konutları
• ANKARA (AA) —
Başbakanhk Toplu Konut
ldaresi Başkanlığı, Ankara
Eryaman'da yaptınlan
ikinci parti 1076 konutu,
Pamukbank aracılığıyla dun
satısa sıındu. Toplu Konut
ldaresi Başkanı Can
Cangır, Pamukbank Genel
Müdürü Bülent Şenver'le
birlikte düzenlediği ortak
basın toplantısında satışlar
konusunda bilgi verdi.
Cangır'm veıdiği bilgiye
göre bugün satısa sunulan
1076 konut, metrekaresi 1
milyon liradan satılacak.
Söz konusu fîyatlar aralık
ayı sonuna kadar geçerli
olacak.
thracatta kayıt
işlemi
• ANKARA (ANKA) —
Maliye ve Gümrük
Bakanlığı'nca Gümrük
Kanunu'nun uygulanmasına
ilişkin yönetmeliğe yapılan
ek, Resmi Gazete'de
yayımlandı. Buna göre
ihracatçı birliklerin ilgi
alanlarına girmeyen
konularda kayıt işlemi
yapmakla görevli meslek
odaları şunlar: tstanbul,
Ankara, tzmir, Gaziantep,
Izmit, Adana, Konya,
Kayseri, Eskişehir, Gebze
Ticaret Odaları, Kocaeli,
Adana, Konya, Ankara,
Istanbul, Ege Bölgesi ve
Kayseri Sanayi Odalan ile
Bursa, Mersin, Samsun,
Irabzon, Antakya,
lskenderun ve Antalya
Ticaret ve Sanayi Odalan."
4
Kota varsa, yatının yok'Toyota-Sabancı
ortaklığı ile
kurulan Toyota-
SA'nın Genel
Müdürü
özdemir
Sabancı:
Hükümet,
Japon
otomobillerine
V B kota önerisini
kabul ederse üretimden
vazgeçeriz. Bunu öneren
sanayiciler, firmasımn
menfaatini düşünüyor.
EStN SUNGUR
Yerli ûreticilerin hükümete ilettikleri,
Japon otomobillerine kota uygulanma-
sı önerisi, Toyota-Sa'yı kızdırdı. 1993 yı-
hndan itibaren Türkiye'de Toyota mar-
ka otomobil üretecek olan Toyota-
Sa'nın Genel Müdürü Özdemir Saban-
cı, "Hükümet kota önerisini kabul eder-
se yatınmdan vazgeçeriz" dedi.
Türkiye'de 20 yüdan bu yana faaliyet
gösteren otomobil ureticilerinin kendi-
lerine güvenemedikleri için hükümetten
hâlâ koruma ve kota istediklerini savu-
nan Özdemir Sabancı, "Türkiye, kota
uygulayacaksa, bunu kendiane kota ko-
yan ülkelere uygulamalı. Hükürnetin,
memleketinin değil, firmasımn menfa-
atini duşunen sanayicilere kulak asma-
ması gerekir" diye konuştu. Üç büyük
yerli otomobil üreticisinin üye olduğu
Otomotiv Sanayii Derneği'nin, Devlet
Bakanı Güneş Taner'e sunduğu rapor-
da, Japon otomobillerine kota uygulan-
ması ve gümrük vergisi oranlannın AT
dışı ülkeler için daha yüksek belirlenmesi
önerilerinin yer aldığını hatırlatan
Toyota-Sa Genel Müdürü özdemir Sa-
bancı, bu önerilerin yerli fırmalann Av-
rupaiı ortaklanndan kaynaklandığuu sa-
vundu. Sabancı, şu bilgiyi verdı:
"Tek pazara hazırlanan Avrupa'da
bizim jerli sana\icilerin ortakları olan
otomobil şirketleri Japon otomobilleri-
ne karsı savaş açtı. Ozellikle de ttalya
ve Fransa bu mücadelenin başını ceki-
ror. Şu anda İngiltere, Fransa, Italys ve
Ispanya, Japon otomobillerine kota uy-
guluyor. Almanya ise bir süre önce ko-
tayı kaldırdı. Avrupa tek pazarı kurtü-
duğunda ülkeler arasında serbest dola-
şım olacağı için ttalya ve Fransa, Japon
otomobillerine uygulanan kotanın 2 bin
yüına kadar devam etmesi için baskı ya-
pıyor. İngiltere bu önerive yanaşmıyor."
Toyota-Sa Genel Müdürü özdemir
Sabancı, yerli üreticilerin bu ay başın-
da ortaya attıklan kota konusunun ya-
bancı ortaklarının menfaatlerini koru-
maya yönelik olduğunu öne sürerek
Türk hükümetinin bu önerileri dikkate
almayacağına inandığını söyledi. Saban-
cı, "Türk otoraobü üreticileri hevese ka-
pılıyorlar. Türk hukümeti, kota öneri-
sini kabul etmez. Eger kabul ederse, Sa-
bancı ve Toyota olarak biz yatınmdan
vazgeçeriz" dedi. Yerli uretıcilere daha
kaliteli üretim yapmalannı öneren Sa-
bancı, "20 yıldır Türkiye pazaruu pay-
laşan üreticiler, tüketiciye kalitede, ser-
viste, ikinci elde, yedek parçada güven
veririerse, yani rekabet guçlerini arttınr-
larsa, kotaya da konımaya da gerek kal-
maz. Yerii üreticiler, Avrupalı ortakla-
nnı kotada örnek alacaklanna ihracat-
ta örnek alsınlar" diye konuştu.
AT'nin Türkiye'ye karşı düşmanca
bir tavır içinde olduğunu savunan
Toyota-Sa Genel Müdürü Özdemir Sa-
bancı, AT dışı ülkelere daha yüksek
gümrük vergisi uygulanması önerisini
eleştirerek "Türk otomotiv sanayiini
AT'ye bagımü kıiarsak Türkiye, AT'nin
dominyonu hatine gelir. AT dışında baş-
ka güç aramanın zamanı geldi. Kotaya
zibniyet olarak karşıyım, ama eger ko-
ta uygulanacaksa, bu bize kota koyan-
lara yapdmalı" dedi.
Önce ithalat
"Türk otomotiv sektöründe arOk biz
de vanz" diyen Toyota-Sa'nın Genel
Müdürü özdemir Sabancı, üretime geç-
meden önce ithalat yaparak piyasayı
üretecekleri modellere ısındıracaklarını
bildirdi. Aralık ayında ithalata başlaya-
cak olan Toyota-Sa, 1993 yıiında ürete-
ceği Corolla modeli dışında, Toyota'nın
Corona ve Cressida modellerini getire-
•cek. "Piyasada, Toyota'mn yedek par-
çası pahalıdır' dedirtmeyeceğiz" diyen
Sabancı, Toyota ile yaptıklan özel an-
laşma sayesinde yedek parçayı ucuza
alacaklarını söyledi. Sabancı'nın verdi-
ği bilgiye göre Toyota otomobillerin ye-
dek parçası yerlilerin yüzde 10-20'si ka-
dar daha pahah olacak.
Toyota-Sa'nın otomobil fabrikasının
yapımına Gebze Organize Sanayi Böl-
gesi'nde 1991'in ilk çeyreğinde başlana-
cagını belirten özdemir Sabana, 100 bin
kapasiteli fabrikanın 1993 yıhnda üre-
time geçeceğini söyledi.
Financial Times 'Türkiye Finans ve Sanayi Eki' yayınladı
;
Kriz yardımını sindirmek zor'EDtP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Financial Ti-
mes gazetesinin "Türkiye Fi-
nans ve Sanayi Eki"nde, Kör-
fez bunaümı çercevesinde Türk-
iye'nin ekonomik, siyasal ve
sosyal durumu değerlendirildi.
"Türkiye, Birieşmis MiDetler ta-
rafından Irak'a uygulanan am-
bargoya yüksek bedei ödüyor.
Her ne kadar iş dünyası belli et-
memeye çalışıyorsa da, Körfez
bunalımı, Cumburbaşkanı
Özal'ın ekonomik refonnunun
şbndiye kadar karsılaştıgı en
ciddi sonın. Bunalım nedeniyle
iş dünyasjnm bazı buyume plan-
lan erteleniyor, yabancı serma-
ye yaûnm için başka yerlere ba-
luyor," dendi. Körfez bunalımı
nedeniyle Türkiye'ye çıkacak
faturamn 2 ile 9 milyar dolar ol-
duğu kaydedildi. Gelişmelerin,
aynca ANAP iktidan için de
yaşamsal nitelikte olduğu belir-
tildi.
ANAP'ın yüksek enflasyon
ile basedememesi, "Aşm tsbım-
cüık sorununa karşı takındıgı
çdiskili tavır" ve artmakta olan
siyasal şiddet olaylan karşısın-
daki beceriksizliğini örtmek
amacıyla, Körfez bunalımından
yararlanabileceği öne sürülerek,
Polly Peck'in çökmesi duru-
munda bunun yaratabUeceği si-
yasal sorunlann da henüz kes-
tirilemediği belirtildi.
GSMH'nin bu yıl yüzde 10.5
dolayında gerçekleşeceği tahmin
edildiği halde, Körfez bunalımı
nedeniyle tahminin yüzde 8.5'a
indiği belirtildi. "Ekonomik bü-
ULUSLARARASIPAZARLAMADA YENİ STR ATEJİLER
Pastadan imajla pay kapmakEkonomi Serviâ — Hafta ba-
şında Istanbul Sheraton Oteli'n-
de düzenlenen "Uhıstararaa Pa-
zarlanuula Yeni Stratejiler" ko-
nulu sempozyumda 3.5 trilyon
dolarhk dünya ticaret hacmınde
yaklaşık 11 milyar dolarlık payı
olan Türkiye'nin "payuuı diişen
pasta dilimini" nasıl buyütebı-
leceği tartışıldı. Türk Sanayici ve
İşadamlan Derneği (TÜSİAD)
tarafından düzenlenen sempoz-
yuma katılan konu$macılar ge-
nellikle Uzakdoğu modelinin ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^
başanlı uygulamalarını örnek ~ ~ " ^ ~ ~ " ~ ~ ^ ~ " " ~ ~ " " " ^ " ~ ~ ~ ~ ~ ~ " ^ ~ ~ ^ ^ ~
göstererek defoik öneriierde bu- TÜSİAD tarafından düzenlenen "Uiuslararasılundular
- Pazarlamada Yeni Stratejiler" konulu iki günlük
oidukça kaiabahk bir dinie- sempozyumda üzerinde durulan konulardan
? P l
k
S S Sedfg] X ?
b i r i d
ç "
M a d e i n T u r k e
f
i m a
J
ı m n dün
y
&
yumda eie ahnan konulardan bi- pazarlanna kabul ettirılmesmın önemiydi.
ri de "Made in Itarkey" imajı-
run dünya pazarlanna kabul et-
çcktea çok kaliteti ve ucuz oldu-
guau, ancak bu markanın
ABD'de tanınmadıgını vnrgular
ve Morita'dan aynı üriinü bir
Ameriluın markası altında üret-
mesini ister. Bu yapıkhğı taloflr-
de saüslar birkaç kat daha ar-
Ucak ve bu işten bem itbalatçı
bem de Sony çok kârlı çıkacak-
ür. MoriU Amerikab itbalatcı-
ya cevaben bir mektup gönderir
ve o günlerde Soay'nin çok ta-
nınnuyan bir marka olduğunu.
den fazla marka lanse ettiğini
belirten Parta S. Ghosh bunun
başanlabihnesi için önce var
olan kaynaklann son derece ve-
rimli, hızlı ve israf edilmeden
lcullanılması, yaratıcüığın gözar-
dı edilmemesi ve uiuslararası pa-
zarlara girilirken muhtemel tü-
keticinin aüşkanhk ve ihtiyaçla-
nnın en doğru şekilde analiz
edilmesi gerektiğini anlattı.
"Türk mah" kavramınm piya-
salara yerleştirilebilmesi için en
tirilmesinin önemiydi. TÜSİ-
AD'a danışmanlık yapan, mak-
ro -ekonomi uzmanı Parta S.
Ghosh dev Sony*nin başkanı
Akio MoriU'nın bu konudaki
sabnnı şu örnekle anlattı:
"Bondaa yaklasık 30 yıl ka-
dar önce Amerikab bir itfcalat-
çıdan Morita'ya bir mektmp ge-
lir. Amerikab ithalatçı Sony
ı ta^ymn ariulerin ger-
ancak örettigi cibazlann kalite-
si sayesinde 30-40 yıl sonra tüm
diinvaun Uuudıgı ve itibar etti-
gi bir marka olacagından hiç
kuşkusn olmadığını belirtir.
MoriU'nın bn kadar uzun bir
süre bekkmesine gerek kalmaz^
Akio Morita'mn bu sözlerinden
10 yıl sonra Sony eiektronikte
dünya lideri olmuştur bile."
60*11 yıllardan sonra Japon-
va'nın dünya pazarlanna 100-
önemli görevin Türk sanayicile-
rinde olduğunu, ancak Japonya,
Singapur, ttalya, Ispanya, Por-
tekiz ve Tayland'da olduğu gibi
hükümetlerin de bu konuda
önemli roller üstlenmek zorun-
da olduğunu anlatan Ghosh, bu
konudaki önerilerini şöyle özet-
ledi.
• Toplumun bütün kesimle-
rinde verimli çahşmanın özendi-
rilmesi,
• lmalat sektöründe kalite
kontrolün yaygınlaştınlması,
• Topluma teknoloji kültürü-
nün aşılanması. Hem üretimde
hem de günlük yasamda gelece-
ğin teknolojisine aüşkanhk sağ-
lanması,
Ihracatın arttınlmasında pa-
zarlamanın da çok önemli bir
nokta olduğunu vurgulayan
Ghosh yine Akio Morita'dan bir
örnek vererek Japon pazarlama
anlayışmı şöyle anlattı:
"Sony'nin dünya pazartenna
kendini kabol ettirdigi gmderde
yine Amerikalı bir ithalatçıdan
Morita'ya bir mektup gelir.
Amerikalı ithalatçı, ABD'de ai-
Iderin geniş, evlerin de çok bü-
yük oldngnnu beiirterek Mori-
ta'ya Sony'aia kncük radyolar
yerine daha büyük ve gösterişli
radyoiar üretnesi gerektigiai, zi-
ra Amerikalılann satın aldıkla-
n matan gösterişli obnasını iste-
diklertaü yazar. Mortta cevabın-
da, ABD'deki aile yapısını bü-
digini ancak bu nlkede 20den
fazia radyo kanalının bulundu-
gunu ve Sony'nin amacının ai-
lenin her bireyine portatif birer
radyo satmak otdugunu beürtir.
Aradan gecen 20 yıl içiade Sony,
ABD'ye milyonlarca portatif
transistöriü radyo satmışür."
yümenin bn kadar hızla artıp
azaldıgı nadir görülür. 1991 için
dunım epeyce ürpertici görülü-
yor," değerlendirmesi yapıldı.
Buna rağmen döviz rezervinin
11 milyar dolar olduğu ve dış
borç ödemelerinde zorlanılma-
yacağı da tahmin edildi.
Körfez bunalımı sırasında
Türkiye'nin takındjğı tavır hak-
kında ise şöyle dendi: "Türki-
ye'nin Avrupa Toplulugu'na
yapbgı başvunı gecen aralıku
rafa kaldınldıgından beri Cum-
hnrbaşkanı Özal, Körfez buna-
hnunı Türkiye'nin Batılı mo-
dern kimligini vurgulamak için
knllanıyor. Ancak bunalunın
ekonomik yararı belirsiz.
önemli bir yardım saglansa da-
hi bunu ekonomiye sindirmek
zor olur, aynca enflasyonu kö-
rükler."
Cumhurbaşkanı özal'ın Kör-
fez bunalımındaki rolü ile iigiii
olarak da şu görüşlere yer veril-
di: "Özal siyaset sahnesini dol-
dunıyor. Bu, general Evren'in
yerini aldıgında hiç tahmin edi-
lemeyen bir dunımdn. Irak,
Türkiye'nin büyük ticari ilişki-
si olduğu ikinci ulkeydi. Bazı iş
adamlan Türkiye'nin, Irak am-
bargosuna katılmasını aceleci
bnldn. Ote yandan tarafsızlık
Türkiye için gerçekte ciddi bir
seçenek de degJldi."
Iç siyasete ilişkin görüşler de
aktanlan uzun değerlendirme-
de, ANAP'ın "halkın doğal hu-
kümeti olduğu iddiasuun gide-
rek daha zayıfladığı" savunul-
du, muhalefetin "daha da bö-
lünmüş olduğu" kaydedilerek,
birçok gelişmenin, ekonomide-
ki gidise bağJı olduğu belirtildi.
IŞÇEMN EVRENINDEN
ŞUKRAN KETENCt
Madencinin Grevi-
Hükümetin ŞantajıKamuoyunun gözünden kaçınlmak üzere, kamuoyu yanıltılmak
üzere olağanüstü çaba gösteriliyor. Ancak sosyal sorunlarla
ucundan da olsa ilgili olanlar, politika yapanlar, işçi - işveren ta-
raflar, sendika liderleri, hükümet, cumhurbaşkanı... Herkes, iş-
çi işveren ilişkilerındeki gelişmelerin, geleceğin nabzının maden •
işçileri üzerinde attığını biliyor.
Cumhurbaşkanı-başbakan-hükümet sözcüsü ilgili bakanlar, il-
gili ilgisiz işveren sözcüleri taraflar toplusözleşme masasına otur-J
duktan bu yana, maden işçisıne 'şantaj' niteliğinde açıklamalar .
yapıyorlar. Tabii ki ınl-'ıV, maden işçileri ve sendikalarının cep-
hesındeki gelişmelere kesin sansür uyguluyorlar. Madencilerin
ücretteri, toplusözleşme gelişmeleri, sendikalarının açıklamalan,
hatta on binlerce maden işçilerınin eylemleri, pasif direnişleri...
Hiçbiri haberler arasında yer almıyor. Aslında yazılı basın da olay-
ların haber nıteliği, işçi kitlesinin büyüklüğü ve önemi ile ters
orantılı haberleri âdeta özenle küçültüyor, yok etmeye çalışıyor.
Zonguldak madenlerinde 44 bin madencinin birden üç güne
uzanan üretimi durdurma, ocaklara inmeme eyleminden tek
cümle ile dahi söz edilmeden, cumhurbaşkanının "%500 zam
Istiyoriar, zarar eden ışletmeler kapatılır" şantajı yayımlanıyor. Ge-
nel Maden-İş hükümet dahıl bütün siyasal partiler, var olan de-
mokratik örgütlenmelennı, toplusözleşme uyuşmaziığı - madenci
ve Zonguldak gerçeğinı tartışmak üzere kurultaya davet ediyor.
Geçen cumartesi günü yapılan kurultaydan bir gece önce TV
haberlerinde özel bir yer ve 'Büyûteç'te özel bir program; ma-
den işçisi hakkını ararsa, madenlerin kapatjlacağı tehdidi ile karşı •
karşıya bırakılıyor.
Hükümetin TV'de yaptırdığı özel program ve şantajı, işçi, sen-
dika üzerinde ters etki yapıyor. Kurultayda zaten beklenen grev
kararı daha öncelikli bir tarih olarak, 'hükümetle anlaşmanın son
kırıntılarının da yok olduğu' gerekçesi ile 30 kasım olarak açık-
lanıyor.
Takvim geriye saymaya başladı. 42 bini Türkiye Taş Kömürü
işletmeleri'nde 6 bini MTA'da olmak üzere 46 bin maden işçisi,
hükümet politikasında bir değişiklik olmazsa 30 kasımda greve
çıkıyor. Genel Maden - iş Sendikası'nın grevterine Türkiye Maden-
İş Sendikası tam destek veriyor. Türkiye Maden-İş'in Türkiye Kö-
mür işletmelerinde çalışan 24 bin üye işçisi için grev hakkı yok.
Onlar toplusözleşme uyuşmazlığına karşı tepkılerinı geçen haf-
ta ilk uygulamasını yaptıklan pasif direnışlerle ortaya koyacaklar.
Dünyanın en güç üretim, çalışma koşullarından birinin yaşan-
dığı Zonguldak madenlerinde ışçiler 500 bin lira ücretle ocağa
iniyor. Madencinin ücreti yasalar gereği vergisiz. Ancak bu üc-
ret bir ay çalışma bir ay ara ile ayda 250 bin lıraya iniyor Ya dâ
maden işçisi, açlıktan, işletme, ışçinın sağlığını, yasaları, yaşam
hakkını yok sayarak ucuz malıyet adına, her ay, her gün yer altı-
na inerek ayda 500 bin lıra kazanıyor. Yerin altına her gün inme-
yi kabul eden maden işçisi emekli olunca alacağı kadar bir üc-
ret alma noktasına gelince, kaybedecek bir şeyi olmadığı duy-
gusunu da kazanmış. Zonguldak Kurultayı'nda gözlediğımiz ha-
va, ışçınin hükümetin madenleri kapatma şantajından çok, sen-
dikasının kötü bir sözleşmenin altına imza atmasından daha çok
korktuğu idi. Zonguldak'ta yaşayan, politika yapan herkesin ma-
dencinin yanında olduğuydu.
Hükümetin önünde öyle çok fazla seçenek yok. Ya maden iş-
çisi için dünyada örneği olmayan düzeydeki bu sefalet ücreti po-
litikasından geri dönülecek ya da 'şantaj'da şöylendiği üzere 42
bin maden işçisi, madenler feda edilecek. iş o kadar da basit
değil. Zonguldak yöresinde yaşayan her ailenln, ne iş yaparsa
yapsın, herkesin yaşamı madendeki gelişmeye, madencinin üc-
retine bağlı. Hükümet bir yöreyi bütün insanları ile feda etmek
zorunda kalacak.
Dığer yandan metal, tekstil, kâğrt iş kollarında on binlerce ol-
mak üzere özel karnu yüz binlerce işçinin daha toplusözleşme-
ieri uyuşmazlıkta. İşçilerle -hükümet- işveren cephesi arasında
çok ciddi bir hesaplaşma gündemde; hükümet-işveren cephesi
işçi cephesini, ekonominin kaldırmayacağı, aşırı ücret artışları'
istemekle suçluyor. İşçi cephesi ise imzalanacak yeni sözleş-
melerin, daha önceki sözleşmelerde olduğu üzere kendilerini
enflasyon karşısında ezdirecek bir ücret otmaması, insanca ya-
şama ücreti olabılmesı kararlılığında.
Toplusözleşmeleri uyuşmazlıktaki yüz binlerce işçi, kendiliğin-
den kendi kavgalarına önder maden işçisini kabul ettiler. Göz-
leri maden uyuşmazlığındakı gelişmelerde, sendikaları, yöne-
timlerı istese de istemese de madencilerin yanında, kendi ek-;
mek kavgalarının bir gereği olarak yer almaya kararlılar. Bu öy- •
lesıne bir gerçek ki Zonguldak Kuruttay'ında söz alan Türk-İş Teş-,;
kilatlanma Sekreteri Mehmet Bamyacı, bütün uyuşmazlıktaki iş-,
çılerın, bütün örgütlü işçılerin madencıler yanında olduğunu söy-
lüyor, "madencinin uyuşmaziığı çözülmeden, kimse sözleşme,
imzalamaz, herkes madencinin izinde" diyordu.
Gerçi Türk-İş'in 'üretimden gelen gücün' kullanılması progra-
mı, takvim olarak madencilerin greve başlama tarihine göre çok
geride kalryor. Madencıler bu ayın sonunda greve çıkacak, Türk-^
Iş'in koordinasyonlu eylem programı için taban toplantısı ancak,
aralık sonunda yapılacak. Belli ki Türk-İş yönetimi, desteği yo-|
kusa sürme çabasında. Tabii gücü yeter, tabana söz geçirebilir-
se. Bu arada sadece Türk-İş değil, bütün sendikaiar ne kadar
işçi çıkaıiarı ve dayanışması içinde olduklarının yeni baştan, tek
tek sınavını verecekler. Madencinin grevi - hükümetin şantajın-
da kazanan tarafı çok kritik dengeler yanında asıl işçi sınıfının,
sendikacının bilinci, dayanışması Zonguldaklılar ve öncelikle de
madencinin kendjsi belirleyecek..
Onlar, mÜyonjarçâ dişin
vaderiııi değiştirdilerVucut sağlıgı için bir kilit noktası Milyonlarca insanın \1izune saglıklı 22 Kasım, Diş Hekimlerimizın
olan dışlerin kaderini; tedavi ederek, dişler ve guzel tebessümler armagan gunu Bugün arayalım ve kutlayalım
duzelterek, doldurarak, kaplayarak ettiler. onlari; bızim saglığımız için harcadıkları
değiştirdiler. Onlar: Diş Hekimlerimiz. emege teşekkür ederek...
PFI2ERILAÇIARI A Ş
Onuoy UUnUİ W 160 22 10
MULKİYE HAFTASI, 131. YIL
YÖNETİMİN YENİDEN YAPILANMASI
VE DEMOKRATİK KATILIM
SEMPOZYIM
29 KASIM 199O PERŞEMBE
I OTURUM / KOSFERANS
10«I - I2(XI
VONETİMvcSL'NUŞ
Prof Dr SAFA RFlSfKıLL'
KONLŞMA T I R C I T OZAL. CumhurtUikam
The yaımtııuHvlcl BuInStıionu
2. OTURUM / PANEL
14 00- 17 00
YONET1M »eSLNLŞ Prol Dr İLTER TL'RAN
KONLŞMA YILD1RIVI AKBILIT B
PANELtSTLER
MLRAT KAR*VA1.ÇIN.
Ankara Buyuk^ehırBeledı>e Başkanı
ProtDr C)V\ AR\SL1
MEHMET BARLAS Gameu-Yjzar
NECATİ ÇELİK. Haklş Genel Başkanı
İSMET \L\ ER V jk.rbdnk Genel Mud
Th<- Stu'matıjHorcl Bultt Sulnmı
30 KASIM 1990 CUMA
1 OTLRLM/PAVEL
10 00- 11(10
YONETtM^e S L M Ş Dr (İLNCOR IRAS
KONUŞV1A ERDAL İNONL.SHPGen Başkanı
P^NELİSTLER
>LRETTİN SOZEN. Kı Bu>uk^hır Bel B5
k
ŞE>KET YILMAZ . Turk-I> Genel Ba>kanı
CINKRI CİVAOCîLL.Ga/eıeu Ya/ar
İSHAK ALATON. l,a<lamı
Da,Dr Bl LENT TANOR
The Ma/ntaru Hnu! Baln Sattnnı
2 OTLRUM/PANEL
14 0(1 • 17 00
YONETİM ve SUNLŞ
flfcr Dr USTLN ERCİLDKR
KONLŞMA Sll.KVMAN DKMIRH DYP Gen B>k
PANELİSTLER
HASAN SLBA!}I ^nıaKa Beledi)C Batkanı
MEMDLH HACKK'il.U İSO Bj»kanı
TURCUT KAZAN. Ulanhul Barosu Ba>kanı
KORKI. <;«VME> TLSES Vaklı Ba>kjnı
Prol Dr KMRK K()N(.AR
TheMarmaraHtHel HııtıtSülnmı
1 ARALIK 1990 CUMARTESİ
1 OTURUM/PANEL
(N V)- 12 W
YON veSLNLŞ CEM BOYNER TLSlADGnBjk
KONUŞMA BtLENT ECEVİT. DSP Gn Bşk
PANELİSTLER
NAZLI ILICAK.Gazeıecı-Yazar
OZER IJLNEV ESBANK Genel Muduru
VENER KAYA Den İş Genel Ba^kanı
AHMET MOL\ \ L I . Devlet Bak Danışmanı
Prof DrZAFER TOPRAK
The MurniuıaHı>lcl Balıı Saltmu
2 OTURUM/PANEL
n w 16 vı
YONETİM veSUNLŞ
Prof DrRLŞEN KELEŞ
KONLŞMA NECMETTİV ERBAKAN RP Gn Bşk
PANELİSTLER
HAI.İL LRL\ Kon>d Buvukjehır Bel B-,1
HASAN DENİZKURPI.TOBB Yon Kur L>e
GEMTA^ ŞAYLAN.Gazeıecı-Yazar
MLMR CEYLAN. Petrol-I^ Genel Bakanı
Prof DrCEMlL OKTAY
Thı \furmtJiu Hıı[el.B<jl(tSultwu
\ OTLRLM/DEĞERLENDİRME
P(XI- 2ü (XI
YONETİM veSLNUŞ
Prot DrlLH-\N TEKELI
KONLŞM^CILAR
MEHMET KECECtLER. Devleı Bakjnı.
HİKMET (,ETİN. SHPGenel Sekrelerı
MFHMET DIL(JER DYP Gen B>kYard
SELÇUK SONMEZ. DSP Genel Sekreten
TA\ VİP ERDOĞAN. RP Uunbul İl Ba^kanı
RECEP Y AZICIOOLL
1
A>dın \ alısı
l he iturnhiraHotel Opcra Sahmu
MULKIYFLİLER BİRLİCI
İSTANBULŞLBESİ
İSTANBLL
MULKİYELİLERV AKFI
Tel (1) 157 46 34-35. 157 21 88. 157 54 70
SEMPOZYUMA GİRlŞ DAVETİYELİDİR. DAVETİYELER MÜLKİYEÜLER BİRLİĞİ İSTANBUL
ŞUBESİ: 157 46 34 - 35 ve THE MARIvtARA HOTELden 15) 46 96 ALINAEİÜR