Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
.13 KASIM 1990 KULTUR-SANAT CUMHURİYET/5
Müzayede resimleri sergileniyor
• Kiiltür Servisi — Kultur ve Sanat Varhklarını Koruma
ve Tanıtma Vakfı ve Ingiliz Müzayede Kuruluşu
Sotheby's işbirliği ile düzenlenen "Çağdaş Türk Resmi
Müzayedesi" sergilerinin ilki yaruı Ankara'da Devlet
Resim Heykel Müzesi'nde açıhyor. Geliri KÜSAV
tarafından Alay Köşkü'nün restorasyonu için kullanılacak
;,olan "Çağdaş Türk Resmi Müzayedesi Sergisi"
Ankara'da 22 kasıma kadar açık kalacak. 30 kasım - 7
aralık tarihlerinde ise sergi İstanbul'da Alay Köşkü'nde
tekrarlanacak. Sotheby's tarafından organize edilen
"Çağdaş Turk Resmi Müzayedesi" 9 Aralık 1990 Pazar
günü Yüdız Sarayı SUahhane Binası'nda yapılacak. Bu
müzayede nedeniyle Sotheby's tarafından hazırlanan
katalog ilgili yerlere, kişilere ve kuruluşlara dağıtıhyor.
Maltepe'ye kitap kulübti
• Kiiltür Servisi — Maltepe Kitap Kulubü kitap
kiralama yöntemiyle etkinliklerine başlıyor. 15 günlük
süre için öğrenci 500 Iira, tam 1000 lira karşıhğında kitap
kiralanabilecek. 3000 kitaphk bir kütüphanenin yanı sıra
mini kafeteo'ada iki haftada bir şair ve yazarlann
katılacaklan söyleşiler düzenlenecek. Üye sayısı şimdiye
dek 300'e ulaştı. Kulübün açılışı, 18 kasım pazar günü
saat 14.00'te Enver Ercan, Seyhan Erözçelik ve Küçük
Jskender'in katılacağı imza ve soyleşi gunüyle Atatürk
Caddesi Taria Sokak 14/1 Maltepe adresinde yapılacak.
Türkiye mağaraları
• İZMİR (AA) — Turkiye mağaraları, Alman Kultür
Merkezi'nde gerçekleştirilecek iki etkinlikle gundeme
getinlecek. TRT'nin, Asya Yayın Birliği odulu alan 7
bölümluk "Türkiye Mağaralan" belgeselinin çekimi
sırasında, Izmir televızyonundan Tamer Salman'ın
saptadığı 40 ilginç fotoğrafı içeren sergi, 14 kasımda
merkezde açılacak. Tamer Salman, sergilenen
fotoğrafların, Toroslar, Karaman, Nevşehir ve Zonguldak
yörelerinde birbirinden farklı yapıda 12 ilginç mağaradan
kesitleri yansıttığını kaydetti. ABU ödülünu alan 'Türkiye
Mağaralan' belgeselinin yapımcılığını Mehmet Kaya,
kameramanlığını Kâzım Atakan üstlenmişti. Alman
Kultür Merkezi'nde ayrıca, 20 kasımda, Ege Universitesi
Edebiyat Fakültesi öğretim uyesi Prof. Dr. İlhan Kayan,
"Türkiye Mağaralarının Oluşumu' konulu bir konferans
verecek.
Foto- Forum'da Türkiye
• Kiilhir Servisi —
İsviçre'de düzenlenen 17.
FIAP Gençlik Foto-
Forum'da Türkiye
dörduncu oldu. 14-17 yaş !
grubundan Selin Atasoy
ve Çağlar Kulaksız'ın
fotoğrafları sergiye
alınırken 18-25 yaş
grubundan da Selahattin
Almaz ikinciliği,
Hayrettin Sağanak
dördünculuğu kazandı.
Aynı yaş grubundan Ali
Muhammet
Bayraktaroğlu
(yukarıda), Cenk
Erdoğan Pemra
Erginoğlu, Ali Guncan,
Aziz Hatman, Ufuk llman ve Yakup Kütük'ün
çalışmaları da sergiye girdi.
Kent Orkestrası konserleri
• Kiiltür Servisi — İstanbul Buyukşehir Belediyesi Kent
Orkestrası yeni mevsimde Mozart'tan Beatles'a uzanan
değişik bir repertuvarla izleyici karşısına çıkıyor. Ekrem
Ifekeşin yönetimindeki orkestra, Cemal Reşit Rey,
Ataturk Kultur Merkezi gibi salonlarda, Deniz Harp
•Okulu, Kuleli Askeri Lisesi ve kentin çeşitli yerlerindeki
parklarda sunacağı konserlerde klasiklerin yanı sıra
müzikaller, pop-caz turunde parçalar da seslendirecek.
Kuruç ve McMurphy
• ANKARA (AA) — Devlet Tiyatroları Genel Mudürü
Prof. Bozkurt Kuruç, 8 yıl aradan sonra "Kafesten Bir
Kuş Uçtu" adlı oyunla sahneye donerken canlandırdığı
McMurphy tipiyle birçok noktada özdeşleştiğini söyledi.
Kuruç, oyunun ana karakterini oluşturan McMurphy'nin
kişisel anarşizm çizgisine kadar varan özgurluk
tutkunluğu ve başkaldırısının benzerini kendisinde
bulduğunu kaydetti. Kuruç, "Bu rolü çok severek
oynuyorum. Kendimden de çok şeyler katarak. Aslında
bazıları da McMurphy'e kızdıkları gibı bana da yaşantım
boyunca kızmışlardır. Sanıyorum bazıları da oyundaki
gibi benim ölümumden sonra ağlayacakiar" diye
konuştu. En son 8 sene önce Moliere'in "Tartuffe" adlı
oyununda rol aldığını ve uzun suredır sahneye dönmeyi
düşündüğunü kaydeden Kuruç, "Tiyatro aslında
oyunculuk sanatıdır. Buna 8 sene ara vermiştim. Benim
sanatçı kişiliğim için oyunculuk anlayışım için çok
önemli. Yöneticilikse ancak 'marangozun çekici' gibi
bir şey, sadece bir araç" diye konuştu.
'Şairler fotokopileşiyor'
• İZMİR (AA) — Şair ve eleştırmen Ahmet Oktay,
Türkiye'de şairlerin artık beslendikleri kanal, model ve
kahpların dışına çıkamadığını savunarak "Bu onları bir
teksir, bir fotokopi haline getiriyor" dedi. İzmir Bilar
Sanat Merkezi'nde "Şairin Konumu" konulu söyleşiye
katılan Oktay, "Şairler, farklılaşmak, yeni olmak, ozgür
bir içerik sunmak ve kendılerine 'neredeyim, kimim'
sorularını sormak zorundalar" dedi. Şürde de sinemada
da resimde de üretmekten 'duşunemez' hale gelindiğini,
medyanın, şiiri de sanatı da kuşattığını. büyuk
kentlerimizin yapısının şürde yansımadığını iddia eden
Oktay, şöyle konuştu: "Türkiye'deki ekonomik değişim
ve teknoloji, görsel kültüre ağırlık kazandırdı. Geleneksel
aydın kalmadı. Değişen koşullarla birlikte, şairler
jbarlara, imza günlerine katılır oldular!' Türkiye'de şiirin
lüvey evlat muamelesi gördüğünü, yayınevlerinin şiir
kitabına pek ilgi gostermediğini anlatan Oktay, "Artık 40
yıllık Varlık dergisi-bile çok az basıyor. Türk dergicilik
hayatında bir iniş var. Bu gidişle dekorasyon dergileri
ayakta kalacak" dedi.
MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI
MUHASEBAJ GENEL
MÜDÜRLÜĞÜNDEN
Malıve ve GUmrük Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürluğûnce
15.12.1990 (Cumanesı) tarihınde bakanhğımızda \e diğer kamu ku-
rumlanndaki memurlann katılabileceği devlet muhasebe uzman aday-
lığı yarışma sınavı açıklanacaktır.
SINAVA KATILACAK ADAVLARIN
a) Siyasal Bilgjler, Iktisat, Hukuk, Orta Doğu Teknik Universite-
si, İktisadi ve Idari Bilimler Fakültesi ile bunlara bağlı yüksek okul-
lar veya bu okullar gibi; Maliye, Muhasebe, İkıisat, İşletme, Hukuk
konulannda ağırlıklı olarak eğitim veren en az 4 vıl sureli ve yukarı-
da belirtılen eğitim kurumlarına eşitüği yetküi kunıralarca belirle-
nen yerli ve yabancı fakulte, akadenu ve yuksek okullardan bırinı
bitirmiş olmaları,
b) Erkek adaylann askerliklerinı yapmış olmaları. askerlikten muaf
(bağışık) tutulmalan veya tecilli olmaları,
c) 1.1.1990 tarihi itıbarıyle 35 yaşını doldurmamış bulunmaları,
d) Yapılacak inceleme ve soruşturma sonucunda uzman olmalan-
na engel hallerinin bulunmadığının anlasılması gerekmektedır.
Sınava giriş şartları ve sınav konularını gösteren duyuru ile baş-
vuru formu, Ankara'da Muhasebaı Genel Muduriuğu Personel Ata-
ma Şubesi Müdurlüğu'nden, 11lerde Defterdarhklardan, tlçelerde
Malmüdürluklerinden sağlanabilır.
Yazılı ve sözlu sınavları kazanan adajlar Devlet Muhasebe Uzmanı
olarak yetiştirilmek ve Ankara'da ıstihdam edılmek uzere«tanacak-
lardır.
Bu sınav için son başvuru tarihi 30.11.1990 olup, postadaki ge-
çikmeler dikkate alınmayacaktır.
Galerisinin 15. yılını AKM'de açılan resim sergisiyle kutlayan Yahşi Baraz:
Ressam resmini yırtabîlmeliGaleri Baraz'ın 15. yılı
dolayısıyla düzenlenen
resim sergisi ay sonuna
kadar Atatürk Kultür
Merkezi'nde. 1975'ten
bu yana Galeri Baraz'ın
başında olan Yahşi
Baraz, Türk resmi Türk
parasıyla alınıp
satıldıkça bir gelişme
olmayacağı kanısında.
LALE FİLOĞLU
Yahşi Baraz 25 yıldır resim
sanatıyla ilgilenen, 15 yıldır da
resün ahp satan bir galeri yöne-
ticisi. ABD'de başladığı galeri-
cilik çalışmalarını 1975'ten son-
ra Türkiye'de Galeri Baraz
adıyla sürdüren Yahşi Baraz,
15. kuruluş yılını bugünlerde bir
sergiyle kutluyor. Baraz, 29 ka-
sıma kadar Atatürk Kultür
Merkezi'nde sürecek sergide,
koleksiyonunda yer alan Fah-
rünnisa ZekJ'den Hakan Onur'a
dek 44 sanatçının yapıtlanna yer
veriyor.
llk yıllarda kimsenin gelip git-
mediğd galerisini her gün "inatb
açıp inançla bekleyen", daha
sonraları 1979'da başlayan ha-
reketlenmeyle birlikte birçok
işadamını resim sanatına yakın-
laştıran Baraz, dışarıya açılma
konusunda kimi düşünceleriyle
ilgi uyandınrken galericilik tav-
rıyla zaman zamaıı sanat çevre-
lerinden tepki de ahyor. Bugün
Türk resminde önemli noktala-
ra ulaşmış birçok sanatçıya re-
sim ısmarlayan Baraz, şimdiye
kadar 500 dolaymda resim sipa-
riş ettiğini, bu resimlerin günu-
müzün "basyapıtlar"ı olduğu-
nu öne sürüyor.
— Ülkemizdeki galerici - sa-
natçı • alıcı üişkisi konusunda
duşündükleriniz?
— Ben ABD'de bir galeride
çalışıp dinamizmi görerek
Türkiye'de galeri açmaya karar
verdim. Galericilik mesleğini
bilmeden bu işe girdik. Galeri-
cilik, bu işe başladıktan 25-30
yıl sonra öğrenilebilir. Bugün
KOLEKSİYONCL LUK BİR PAYE — Yahşi Baraz'a görekolekshonculuk aslında bir paye. Türkiye'de
4 resim alanın koleksiyoncn kesildiğini söyleyen Baraz, çok daha bilinçli kuşakların yeüşmesi gerekti-
ğini savunuyor.
galeri açanlann büyük bir ceha-
let içinde olduğunu görüyorum.
Yönlendiren eleştirmenlerin ol-
mayışı da büyük eksiklik. Türk-
iye'de gerçek sanat yazarlan ol-
sa Türk resminin gelişmesi da-
ha kolay olurdu. Ne yazık ki pi-
yasadaki ilişkiler hep dostluk,
akrabalık üzerine kurulmuş.
Hayatım boyunca bu tür ilişki-
lerden uzak durmaya çaJıştım.
Sanatçıdan resmini alınm, son-
ra atölyesinden çıkıp giderim.
Çünkü Türkiye'de arkadaşlık
ilişkileri üçüncü gününde yozla-
şır. Aynı zamanda sosyetenin de
içindeyim, onlarla birlikteyim.
Ama onlar gibi bir hayatım yok.
Öyle bir özlemim de olmadı.
Sosyeteye girip Jaguar almaya
çalışmakla sanatçıyla sabaha
kadar içip sızmak arasında bir
fark yok bence.
— Önceki bir konuşmanızda
'Işadamlarının birçoğunu ko-
leksiyoner yaptım' demistiniz.
Koleksiyoner olmak öyle kolay
bir iş mi?
— 1979'dan sonra piyasa ha-
reketlenmeye başladığında ben
de tanıştığım zenginleri resim
sanatına soktum. Bugün o dö-
nemdeki hız kesildi. Özellikle
Körfez krizi yüzünden alımlar
çok azaldı. Aslında şimdi fiyat-
lar çok ucuz, almarun tam za-
manı. Körfez krizi bir yana, as-
lında bugün yeni koleksiyoner-
ler de çıkmıyor. Bu, Türk res-
mine güvensizlikten kaynaklan-
saydı Avrupa, ABD resmine gi-
rerlerdi. Bunu da yapmıyorlar.
Zaten Türkiye'de yabancı resim
de göremezsiniz. Böyle bir ge-
lenek yok. Bu olsaydı Türk res-
mi de gelişecekti. Zaten Türk
resmi Türk parasıyla alınıp sa-
tıldıkça gelişme olmayacaktır.
Burada resmi 30 milyon lira
olan bir ressamın ABD'deki de-
ğeri belki de 30 dolar. Batı'yla
temaslar ve Türkiye'de kurula-
cak modern sanat müzeleri çok
önemlidir. Bu da 50-100 sene
alacaktır... Koleksiyonerliğe ge-
lince, koleksiyoner olmak aslın-
da bir payedir. Bizde dört resim
alan kişi koleksiyoner kesilir.
Dekor olsun diye resim satılmış-
tır bizde. Ne sanat sevgisi ne de
sanat bilinci var. Çok daha bi-
linçli kuşakların yetişmesi
gerek.
— Son yıllarda büyük firma-
lann günümüz sanatçılannı ele
alan sergiler açtığını, şirketlerin
daha çok yapıt satın aldığını gö-
rüyonız. Siz bn durumu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
— Türkiye'de resme kişiler-
den çok fırmalar yardım etmiş-
tir. Ama onlar da danışmanlan
olmadığı için yanlışlıklar yap-
mışlardır. Bugün şu ya da bu
ressam resim yapıyor. Bu resim
yapıldıktan sonra bir yere git-
meli. Pazarlamacılar, yazarlar
alıp bu resmi bir yere koyarlar.
O resim karma sergilere girer,
yaşamaya devam eder. Burada
koleksiyonerin durumu da ko-
miktir. Resmi alırlar, sonra iki-
üç arkadaşlanna gösterirler.
Kimse bu resmi hatırlayıp bir
öneri de getirmez, resim unutu-
lur gider.
— Resim alışverişi amacıyla
yabancı galericilerle ilişkidesi-
niz. Bu arada Batı'ya açılma ko-
nusunda bir fırsau kacırdıgımızı
da düşiinüyorsunuz...
— Batı'ya açılmak için bir
fırsatımız vardı. Son 15 yıldır
Osmanlı yapıtlan yurtdışmda
bir pazar yarattı. Ancak Berlin
duvarının yıkılmasından sonra
çağdaş Türk resminin dışanya
açılma şansını bir ölçüde yitir-
miş olduğunu görüyoruz. Doğu
ülkelerinin sanatçılan Türk sanat-
çılardan önce Batı galerilerine
girecektir. Çünkü kültür açısm-
dan Doğu Avrupalılar Batı'ya
bizden daha yakın. Şu an Batı-
lıların ilgisi sadece Osmanlı sa-
natında. tznik çinileri, halı ya
da minyatür ahyorlar.
Belki bugünkü sanat da yıl-
larca sonra Avrupa'ya taşına-
caktır. Tabii ayıklanarak. Bel-
ki de sadece 2-3 isim kalacaktır
dışanya açılabilen. Bu arada
Türk ressamının da kimi düşün-
celerini değiştirmesi gerektiğine
inanıyoruz. Türkiye'de beğen-
tnediği resmini yırtan bir ressam
görmedim. Picasso bile yüzler-
ce resmini yırtmıştır. Burada
ressam en kötü resmini bile pa-
raya çevirmek istiyor. Sanırım
ressamlar iyi olmayan resimle-
rini yırtmaya başladıklan za-
man daha iyi sanat yapıtlan or-
taya çıkacaktır.
Şusıralardört oyunu birden sahnelenen Necati Cumak
Yazdıklarımda kadın hep şaygın"Ahmetlerim"
İstanbul Devlet
Tiyatrosu'nda, "Vatan
Diye Diye" Ankara
Devlet Tiyatrosu'nda,
"Bir Sabah Gülerek
Uyan" İstanbul Şehir
Tiyatrosu'nda, "Mine"
Bakırköy Belediyesi
Tiyatrosu'nda
sergileniyor."
Kultür Servisi — İstanbul
Devlet Tiyatrosu'nda "Ahmet-
lerim", Ankara Devlet Tiyatro-
su'nda "Vatan Diye Di>e", İs-
tanbul Belediyesi Şehir Tiyatro-
ları Fatih Reşat Nuri Sahnesi'n-
de "Bir Sabah Gülerek Uyan"
ve Bakırköy Belediyesi Tiyatro-
su'nda "Mine". Oyun yazarlı-
ğının kırk birinci yılını süren
"Necati Cumalı'nın şu sıralar
dort oyunu birden sahnelerimiz-
de.Bugünekadar 29oyun kale-
me alan Cumalı'nın "Ahmetle-
rim"i ilk kez 1976'da Ankara
Devlet Tiyatrosu'nda sahnelen-
mişti. Şimdi İstanbul'da olduğu
gibi o zaman Ankara'da da
Türkân rolunü Serpil Tamur
üstlenmişti. 38. temsilde bir bel
krampı geçiren Tamur oyunu
sürdürememiş, ama oyunu çok
sevmişti. Şimdi Serpil Tamur,
Cumalı'nın Ankara'daki sahne-
lenişinden sonra bir kez daha
yazdığı "Ahmetlerim"Ie îstan-
bul'da Yıldız Tiyatrosu sahne-
sinde.
Cumalı, "AhmetlerinT'i, us-
ta bir baş kadın oyuncu için yaz-
dığını belirtiyor. Bütün sanatı-
nı sergilemesi için. Oyunu ya-
zarken "Tiirkân'ın Günleri"
adlı eski bir öyküsunden yola
çıkmış Cumalı. Türkân'ın 17,
40 ve 70 yaşlarındaki durumla-
BİR SABAH GLLEREK UYAN— Necati Cumalı'nın "Bir Sabah Gülerek Uyan" adlı o>unu, İs-
tanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde. Ovunda Doğan Baıli, Haİe Akınlı.
Avtaç Yörükaslan. Alev Gürzap, Aslan Altın, Bilkav Tekben ve Suphi Tekniker rol alıvorlar.
rını, yaşadıklarını anlatıyor
oyunda.
Necati Cumalı, "Ahmetle-
rim"de "kadını aşağıladığı" yo-
lundaki bazı eleştirileri anlama-
dığını belirtiyor. "Bugiine ka-
dar yazdıklanmın eksenini ka-
dın oluşturur" diyor. "Mine'-
de, Zeliş'te, Aşk da Gezer'de...
Bütün kadın tiplerim olumlu
kahramanlardır. Yazdıkianmda
kadın saygındır, hep kişiliği var-
dır. Bugune kadar >azdıklanm-
la bunu kanıtlamış bir yazar ol-
duğumu sanıyorum. Sozgelimi,
'Kadın kendini erkekle tamam-
lar' demekle ne çıkar? Erkek de
kendini kadınla tamamlar..."
"Ahmetlerim"de, Serpil Ta-
mur'un "olağanustu başarı"sı-
nın yanı sıra yönetmen Kenan
Işık'ın da "olaganüstü basansı"
olduğu kanısında Cumalı. Ti-
yatromuzun kırk yılhk yazarı,
yapıtlarının sahnelenmesine ar-
tık eskisi gibi bakmıyor. Oyun-
Iannın saptınlmaması koşuluyla
yönetmenlerin yaratma özgur-
lüklerini kulianmalarını olağan
karşılıyor. Kenan Işık'ın "Ah-
metlerinT'e değişik bir yorum
getirmesini de bu yüzden mem-
nunlukla karşılıyor.
"Biz oyun yazarlan bir tür
konfeksiyoncuyuz" diyor Cu-
malı. "Ama bir oyun, üzerine
yakıştırmasını biiende iyi durur.
Tamur ve Isık oyunu yakıstırdı-
lar kendılerine. Bu tür yorum-
lar tiyatroyu zenginleştirir. Işık,
benim 3 sahnede anlattığımı ba-
zı kısaltmalarta, ama özüne do-
kunmadan tek perdede gerçek-
leştirdi. Bu yonetmenin bir >o-
rumudur. Oyunun kendisine
sagladığı bir olanaktan yarar-
lanmasıdır..."
2 Aralık 1990, Namık Ke-
mal'in 150. doğum yıldönumu.
Cumalı'nın Namık Kemal'i iş-
lediği "Vatan Diye Diye"sini
Ankara Devlet Tiyatrosu'nda
Mahir Canova sahneye koydu.
Canova'nın Cumalı'dan sahne-
lediği 6. oyun olan "Vatan Di-
ye Diye"de Namık Kemal'i, da-
ha once Cumalı'nın "Nalın-
lar"ında da oynamış olan
Mümtaz Sevinç canlandırıyor.
Tarihimizle gereğince ilgılen-
mediğimizi belırten Cumalı, Na-
mık Kemal'e büyük saygı duy-
duğunu, çunkü Namık Kemal'-
in cok- -ftsılmftkJa hirltktff doflf~
minin Türk edebiyatında önemli
biri olmakla kalmadığını, top-
lumsal açıdan da büyuk önem
taşıdığını vurguluyor. Namık
Kemal'in belki de Mustafa Ke-
mal'in öncülerinden olduğunu
söyleyen Cumalı, Avrupa'nın
edebi ve siyasi temsilcilerinin bi-
ze Namık Kemal'le yansıdığını,
zamanın gençlik ve basın hare-
ketlerinde hep Namık Kemal'-
in görüldüğünü belirtiyor:
"Onun hayatı, bizde 19. yüzyı-
lın ikinci yansı demektir. Bu
adamı tanımamız gerek. Onunla
ilgili 10 bin sayfayı aşkın kitap
okudum. 'Vatan Diye Diye'yi
belgelere dayanarak yazdım..."
"Bir Sabah Gülerek Uyan",
1985'te Ankara Devlet Tiyatro-
su'nda oynanmıştı. 15 yıl önce
Ankara'da Ümit Sergen'in oy-
nadığı Suna'yı bu kez İstanbul
Şehir Tiyatroları'nda Alev Gür-
zap oynuyor. Ergin Gürman'ın
yönettiği "Bir Sabah Gülerek
Uyan", hayatınm ortasında dul
kalan bir kadını anlatıyor.
Oyun, özyaşamöyküsel özellik-
ler de taşıyor. "Bir Sabah Gü-
lerek Uyan"da kendinden 10
yaş büyük bir kadını seven şai-
rin kendisi olduğunu öğreniyo-
ruz Necati Cumalı'dan.
Cumalı, onceden okunmadan
seyredilen oyunlarla birçok
noktanın gözden kaçabileceğini
belirtiyor. Bir oyuna okuyarak
gelinmesi gerektiğini savunuyor:
"Hatta yalmzca eleştırmen de-
gil, seyirci de okuyarak gelme-
li. Fransa'da oyunlar kitap ola-
rak da basılır. Seyirci onlan
okur. Oyun sırasında aktör ro-
lünu allayabilir. dikkatiniz baş-
ka yere kayabilir. Sahneden ko-
pabilirsiniz. Oyunun metni hak-
kında tam bilginiz yoksa onu
nasıl değerlendirebilirsiniz?"
Viyana'da dev
arşiv
• Kültür Servisi —
Avusturya yazınına çeşitli
açılardan merkez olabilecek
yeni bir kurum geçen ay
Viyana'da "Literaturhaus"
(Yazıevi) adı altında
cahşmaya başladı. 1500
nv'lik bir alanda
oluştunılan halka açık
kitaphk, Avusturya yazmı
üzerine en buyük belgesel
arşivi banndırıyor.
Kurumun başlıca amacı
Avusturya yazımnın
tanıtılmasına yönelik
çalışmalar yapmak, yazarlar
ve çevirmenlere damşmanlık
hizmeti sunmak.
Fotograf sergisi
• İSTANBUL (AA) —
Bayer llaç firmasının SM
Grubu'nca düzenlenen,
"Çevre ve Sağlık" konulu
fotograf yanşmasında,
dereceye giren çahşmalann
yer aldığı sergi, Galleria'da
açıldı. Şirketin SM
Grubu'nca, "Aspirin" adına
düzenlenen yanşmada,
başarı ödüllerini, "Dia
PozitiP'te Birol Üzmez,
"Renkli Baskı"da Cengiz
Akduman ve "Siyah-Beyaz"
baskıda da Mustafa
Kocabaşı kazanmıştı.
Toplam 42 eserin yer aldığı
sergi, 17 kasıma kadar,
10.00-22.00 saatleri arasında
açık kalacak.
Mtizeye bagış
• ANAMUR (AA) —
lçel'in Anamur ilçesinde,
Polet Leyla Tuncer adlı
Belçika asıllı Türk gelini,
eşinin ailesi tarafından
kendisine çeyiz hediyesi
olarak verilen 14 parça
etnografik eseri Anamur
müzesine bağışladı.
Edinilen bilgiye göre
eserlerin Osmanlı dönemine
ait olduğu belirlendi.
Anamur Muzesi Müdürü
Ali Ekinci, bağışlanan
masa saati, fener, elbise,
cepken, çarşaf, ipek ve ipek
kadife kumaşlardan oluşan
kemha ve serenk
örneklerinin, müzedeki
etnografik eser
koleksiyonunu daha da
zenginleştirdiğini söyledi.
UGUN
• Anday'ın okuma günü
Melih Cevdet Anday, Atatürk
Kitaphğı'nda saat 16.00'da
kitaplanndan bölumler ve
şiirler okuyacak. Program ,,
yöneticisi Atilla Birkiye.
• Arkeoloji konferansı
Prof. Dr. Leskov
Alexander'ın "Kuzeybatı
Kafkasya'da Yapılan Son
Araştırmalar ve Kazı
Sonuçlan" konulu konferansı
saat 15.00'te Arkeoloji
Müzesi'nde.
• \ten Gogh söyleşisi
Feryal Irez'in "Van Gogh
Üzerine Bazı Düşünceler"
konulu söyleşisi saat 17.30'da
Restorasyon ve Konservasyon
Merkez Laboratuvan'nda.
BILSAK1
TA
BUGÜN
13 Kasım Salı:
19.00 Ncrcyc Kadar
Eroiizm, Ncrcdcn Sonra
Pomografi ?
Mçhmet YILMAZ, Nur
SÜRER, Güvcn TURAN
19.00 Sanat Escrinin
Anlamı, Yorumu vc
Dcğcrlcndirilmcsi:
"Ccnncttc Cinayct
Filminin Yorumu" Erol
COŞKUNER
Ta'i Chi Chu'an
Hareketli Meditasyon
İlhan GÜNGÖREN
(Hcr Sa. 14.00-20.00)
Cafe-Foyer-Bar (Giriş)
12.00-00.30
Rock Cafe-Bar (5Kat)
12.00-18.00 Hcavy Mcial
18.00-24.00 Rock
Kramp'tan Nczih Doğan
BİLSAK, Sırasclvilcr
Cad., Sogancı Sok.7
CtHANGlR
143 28 79-99
tlan olunur. Basın: 3&410
HERMANN MAYR PIYANOLAR
Hermann Mayr piyanolar kampanyosına nasıl katılacaksınız ?
Seçtığınız ûrünû, taksıt saysnı ve ödeme bıçımini Katılma Formu'nda
ışaetteyın Peşjnah B£KO Fıc. A.Ş.'rnn T. iş Bankas Beyoğlu Şubeandeki
1262500 nolu hesabna havale edn.
Eksiksiz olaak doldurduğuıuz Katılma Fornıu ile banka makbuzunun aslını
Beko Ticaret A.Ş. Isffldal Caddes No 349
Beyoğlu 80520 istanbul
1
adresıne taohhütiü olorak en geç
30 Kasm tarhne kadar göndermiz
!ekr*Ûee*te(i
1/4
OMav DeımÇopıoe.
Etcto
ModemP li(W&l«cm
KkBk P 12Qıeix1*ıcm.
Genel Satıcı
BekoTkaretJLŞ.
Dıledığınız ürunu seçır tabloaokı
odeme &çırrımn yonınaokı
kutuyu <x) ile ışaretieyın
Adrız
Soyadnz
Telefon
Ûrünün tesüminı ıst&ağinız adres
Şehir ...PostaKodu ...
Ürunu atmak isfedkjlnc
BEKO Vetolı Satıcıa
Isfanbıi sîıktol Cadaesı No 34^ Sevog'j ıstonbut
'el '52 49 00(7Hot)Tele)t ?ı!522 Şışlı Te M62I f)
IHT*- 1820 00 Ankaro 11731 25 Adana 28 02 65
Başvurunuz bıze ulaşrığıncla. btlgısavarda ûeğeriendıntecek ve gefekH bllgıyi İçeren mektup adresınıze en kısa sûrede gönderılecektir
Bu kampanya T C Merkez Bankası nın ilgili teblığıne uygun otorak yûrütûlmektedir Fıyatiara % 11 KDV dahıldır
Tesiım sıiresınce KDV cx-an(anndakı degışmeler ftyatiara yansıMocaktır Tüm nakHyeler alıcıya aıttır