08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 KASIM 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Aselsan'da grev kararı • ANKARA (ANKA) — Aselsan'da çalışan 12 bin isçi için grev karan alındı. Anlaşma sağlanamazsa işçiler iki ay içinde greve gidecekler. Otomobil-Jş Sendikası bin 800'ü Ankaıa fabrikasındaki işçiler olmak üzere Aselsan'da çalışan 2 bin işçi için dün grev kararı aldı. Grev karan işyerlerinde ilan edilirken sendika istedikleri şartlara yaklaşılması durumunda işverenle görüşmelere devam etmeye hazır olduğunu söyledi. Tıırizmdeki gençler • Ekonomi Servisi — Türk turizmini 'gençler pazarlıyor; Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'nin (TÜRSAB), PİAR'a yaptırdıgı 'Seyahat Acenteleri Arastırması Profıli' açıklandı. Yaklaşık olarak 10 bin kişiyi istihdam eden sektörde çalışanlann yûzde 70"inin 35 yaşının altında olduğu belirlendi. Profîlde, acente çalışanlannın üçte ikisini erkeklerin, üçte birini ise kadırüann oluşturduğu ortaya çıktı. SPK izinleri • ANKARA (AA) — Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafindan verilen menkul kıymet ihraç izinleri tutan 10 ayda 5 trilyon 656.1 milyar liraya ulaştı. SPK'dan yapılan açıklamaya göre geçen yıl ocak-ekim döneminde 1 trilyon 949.7 milyar lira tutarında olan menkul kıymet ihraç izinleri, bu yıhn aynı döneminde yüzde 190 oranmda arttı. Bu yıl ekim ayında geçen yıhn aynı ayına göre ytizde 250 oranında artan menkul kıymet ihraç izinleri toplamı ise 1 trilyon 273.9 milyar lira oldu. 1989 yılı ocak-ekim döneminde SPK 364.4 milyar lira tutarında ihraç izni vennişti. Manufacturers Hanover Bank • ANKARA (ANKA) — Bakanlar Kunılu, Alman Manufacturers Hanover Bank'a Türkiye'de banka kurması için izin verdi. Bakanlar Kurulu'nun Manufacturers Hanover Bank'a Türkiye'de kurulma izni vermesiyle ilgili kararnamesi Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararnameye göre 35 milyar lira ödenmiş sermayeyle kurulacak olan banka, tüm bankacılık işlemlerini yapabilecek ve mevduat kabul edebilecek. APye üztinı ihracatı • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosa) — Çekirdeksiz kuru üzümde üçüncü ülkelerden Avrupa Topluluğu'na asgari ithal flyatının altında yapılan satışlar için uygulanan fark giderici vergi iki katına çıkanldı. Bu yıl olumsuz hava koşullan .nedeniyle çekirdeksiz kuru üzümde yasanan kalite düşüşüne karşın ihracatın geçen yılki düzeyini aştığı, Avrupa Topluluğu'nun yeni uygulamasının Türkiye'nin ihracatını etkilemeyeceği belirtildi. Asya Kalkınma Bankası • ANKARA (AA) — Türk müteahhitlerine yılda yaklaşık 4 milyar dolarhk iş hacmi bulunan yeni bir pazar daha açüıyor. Bu doğrultuda Türkiye'nin Asya Kalkınma Bankası'na üyeliğinin onaylanmasım öngören, Hazine tarafından hazırlanan yasa taslağı Başbakanlık'a sevk edilmek üzere Dışişleri Bakanlığt'oa gönderildi. Yılbaşından önce yürürlüğe girmesi beklenen yeni düzenlemeden sonra Türk müteahhitleri, Asya ülkelerindeki ihalelere kolayca katılabilecekler. Fınlilerin ziyareti • ANKARA (UBA) — Türkiye ve Finlandiya arasında subcontracting konusunda işbirliğinin geliştirilmesi projesi kapsamında 20 kişilik Finlandiya delegasyonu 19-24 kasım tarihleri arasında Türkiye*yi ziyaret edecek ve Türk firmalannda araştırmalarda bulunacak. Tekstilde 'bir tesellTTürkiye tekstil pazarlığında ABD'den istediğini kopardı. Konfeksiyonda yüzde 40-50, tekstilde yüzde 10-15 kota artışı sağlandı. Ancak ABD'ye olan ihracatın çok düşük olması bu kazancın önemini azaltıyor. Tekstil ve konfeksiyon ihracatı için asıl önemli olan AT kotalanyla ilgili pazarlık aralık ayına kaldı. İki Almanya'nın birleşmesi üzerine Türkiye'nin, Almanya kotasının nüfusa endeksli olarak arttırılması talebi reddedildi. EStN SUNGUR Türkiye, tekstil pazarlığında ABD'den istediğini koparırken ATde umutlar aralık başına kal- dı. ABD ile yapılan görüşmeler- de Türkiye'nin konfeksiyon ko- taiannda yûzde 40-50, tekstil kotalannda ise yüzde 10-15 ora- nında artış sağlandı. AT ile ya- pılan görüşmelerde ise kota pa- zarhğının linıguay Round"un- dan sonra aralık ayı başlarında Brüksel'de yapılmasına karar verildi. ABD ile Cenevre'de gerçekleş- tirilen görüşmelerde 1991 yılba- şından başlamak üzere 3 yıllık bir anlaşma yapılması konusun- da ön mutabakata vanldı. An- laşma uyannca kotalar 1991 yıl- başında konfeksiyonda ortala- ma yüzde 40-50, tekstilde ise yüzde 10-15 oranında arttınldık- tan sonra her yıl otomatik ola- rak yüzde 6 büyüyecek. 1993 yılı sonunda tamamlanacak olan anlaşma süresinde, Türkiye'nin ABD'ye yaptığı kısıtlamaya ta- bi kategorilerdeki ihracatının 1989 sabit fiyatlanyla ilk yıl 550 milyon dolara, 1993 sonunda da 600 milyon dolara ulasacaği bil- dirildi. Buna göre Türkiye'nin ABD'ye yaptığı kısıtlı kategori- lerdeki ihracat, 1991 yılbaşında yüzde 40'hk bir artışla ortalama 150 milyon dolarhk büyüme gösterecek. Mevcut koşullara göre ABD ile yapılabilecek en iyi anlaşma olduğu ifade edilen mutabaka- ta göre doldurulamayan kotala- rın yüzde 7'si çok kullanılanla- ra aktanlabilecek. Bir yıl kulla- nılmayan kategorinin yüzde ll'i ertesi yıl bir başkasına aktanla- ABD'ye tekstil ihracatı Kategvri Ne. 200 300/301 219 313 314 315 317 326 617 625 361 369-5 410/624 604 Üriıt Ismi El örgü ipiıtden Pamuk ıplıkien Pamuklu sunı elyaf Pamuklu çarşaflık Pamuklu poplın Pamuklu basma Pamuklu tvvil Pamuklu saten Sunı elyaf twıl ve saten Sunı elyaf poplın Pamuklu çarşaf Pamuklu temızlık bea Yûnlü kumaşlar Akrıiık ıplikler 1M1 ytfı kota artıs emı (%) 15 15 10 50 20 10 15 K0tMM|«Mİ kaUan. or. f » 25 30 25 90 60 60 90 ABD'ye hazır giyım ve konfeksiyon ihracatı Kategori No. 335 366/636 338/339 340/640 341 342/642 347/348 350 351/651 448 ÜröntoBİ Pamuklu bayan ceket Pamuklu ve sunı bayan elbise Pamuklu örgû blu2 Pamuklu ve sunı örgû oimayan erkek gömlek Pamuklu örgû oimayan bayan gûmlek Pamuklu ve sunı bayan etek Pamuklu şort ve pantolon Pamuklu bonoz-sabahlık Pamuklu ve suni piıama ve gecelik Yünlû bayan pantolon 1991 yılı kota artış mm {%) 40 40 50 20 50 30 40 45 40 5 kullaa. ar. (%) 40 90 ioo 50 100 40 100 100 100 40 bilirken yetişmeyen kategoriler- de gelecek yıldan yüzde 6 ora- nında kullanım yapılabilecek. Global olarak yüzde 15'Iik artış- la 6300 tona çıkarılan iplik ko- talannda ise yüzde 7'lik genel aktanm oranı dışında, yüzde 10'luk ekstra bir aktanm olana- ğı tanındı. Mensucattaki global kota miktarının da yüzde 10'luk artışla 100 milyon metrekarenin üzerine çıktığı bildirildi. ABD ile hükümetler arasında yapılan pazarlıkta Türkiye'nin Körfez krizinden gördüğü zaran ileri sürerek istediğine çok yakın bir sonuç aldığım belirten Ha- zine ve Dış Tica/et Müsteşarlığı yetkilileri, 3 yıUık dönemde de- ğer bazmda yüzde 50 olarak he- saplanan artışın Türkiye'nin toplam tekstil ihracatında çok önemli bir etki yapmayacağını söylediler. AT ile 7-9 kasım tarihleri ara- sında yapılan görüşmelerde, Uruguay Round'u sonuçlanma- dan Türkiye'nin konfeksiyon kotalannda miktar meselesinin ele alınmaması kararlaştınldı. Türkiye tarafından bir jest ola- rak takınılan bu tutum, kota pa- zarhğıriın aralık ayı baslarında Brüksel'de yapılacak toplantıya kalmasına yol açtı. Özel sektö- rün de kaüldığı AT görüşmele- rinde Türk tarafı 1993 yılında AT ile Türkiye arasında tekstil ve konfeksiyon sektoründe tari- fe içi ve tarife dışı tüm engelle- rin kaldınlmasını ve bu konuda bir çalışma grubu oluşturulma- sını teklif etti. AT tekstil komi- tesi bu teklifi olumlu bularak Türk hükümetinin konuyu AT Konseyi'ne iletmesini istedi. İki Almanya'nın birleşmesin- den sonra Türkiye'nin, Alman- ya'ya yönelik kotalann nüfusa endekslenerek arttınlması teklifi ise AT komitesince kabul edil- medi. AT tarafı Almanya kota- lannın kendileri tarafından be- lirli bir formül çerçevesinde art- tırılarak ilan edileceğini bildir- di. AT'nin Almanya kotalarını bütün ülkeler için yüzde 2-3 gi- bi bir oranda arttırmaya hazır- landığını belirten Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı yetkilileri, bu artış oranırun Türkiye açısın- dan doyurucu olmayacağını bil- dirdiler. Sanayide ozon devıimiOzon tabakasına zarar veren CFC'lerin (klorofluorokarbon) üretimi 2000 yılına dek tümüyle yasaklanacağından kimya sanayii, yeni ürünler geliştirerek yatınm yapıyor. Ekonomi Servisi — Ozon ta- bakasına zarar veren CFC'lerin yerini alacak ikame bileşiklerin üretimine geçiliyor. Soğutucularda, plaslik köpük üretiminde ve spreylerde kulla- nılan klorofluorokarbonlar (CFC), temmuz ayında Londra 1 da yapılan antlaşmalar gereğin- ce 1995'e kadar yüzde 50, 1997'ye kadar yüzde 85, 2000'e kadar tamamen üretimden kal- dınlacak. Bugün, kimya endüst- risi 1 milyon ton CFC üretiyor ve bu üretimin, Hindistan, Çin gibi yüksek nüfuslu gelişen top- lumlann soğutucu gereçleri ih- tiyacının gelecek yüzyılda arta- cak olması nedeniyle daha da yükselmesi bekleniyor. Kimya endüstrisi, elli yıldan fazla bir süredir CFC üretiyor. 1985'te, Ingiliz Joe Forman'ın yaptığı bir çalışmayla, CFC'le- rin ozon tabakasının delinmesi- ne neden olduğu belirlendi. Bu çalışmadan sonra CFC'nin üre- timden kaldırılması tartışmala- n gündeme geldi. Bazı bilim adamlan, CFC'nin kademeli olarak azaltılmasının yeterli ol- rultusunda, CFC'lerin üretim- den kaldırılması süresi devamlı kısalıyor. Önceleri 2000 yılına kadar yüzde 50 düşürülmesi planlanıyordu, son karara göre ise üretim 2000*de tamamen kal- dırılacak. Bu tablo, kimya endüstrisini CFC'leri ikame edecek madde- lerin arayışına itti. İlk etapta, CFClerin hidrofluorokarbonlar (HFC) ve hidroklorofluorokar- bonlar (HCFC) ile ikame edil- mesi amaçlanıyor. Amerikan Du Pont fırması, CFC'ye alter- natif geliştirilmesi için yüzyılın sonuna kadar 1 milyar dolar madığım, üretimin en kısa süre- harcamayı planlıyor. Firma, bu- de tamamen durdurulmasını sa- nun 240 milyar dolarını yıl so- vunuyorlar. Yapılan uluslarara- nuna kadar ABD, Kanada ve în- srtoplantılarda da bu istek doğ- giltere'deki üç yeni fabrikası için KöNUK YAZAR harcamış olacak. Bu üç fabrika gelecek aydan itibaren üretime geçecekler. Ingiliz ICI fırması ise biri ABD'de, biri Ingiltere 1 de olmak üzere iki fabrika için 105 milyon sterlin harcadı. Bu iki fabrika yıl sonunda açılacak. ICI firması yetkilileri, iki yıl içinde, endüstrinin yılda 100 bin ton CFC ikamesi üretebilecek noktaya ulaşacağını belirtiyor- lar. Önümüzdeki yüzyılın ilk dö- neminde, endüstri, CFC talebi- nin yüzde kırkını HCF ve HCFC'lerle, yüzde otuzunu amonyak, su ve hava gibi fluo- rokarbon oimayan bileşimlerle, geriye kalan yüzde otuzunu da daha önce" kullanılmış kimyasal maddelerin yeniden çevrimiyle karşılamayı umuyor. CFC'lerin sorun oluşturması- nın nedeni, bozulmadan ozon tabakasına ulaşmalan. Burada, morötesi ışınlarla bölünüyor ve klorini serbest bırakıyorlar. CFC ikameleri ise ozon tabaka- sına kadar ulaşmadan bölünü- yor. HCFC klorin içermesine karşın, bölünmeden sonra ser- best kalan klorinin çok az bir bölümü yükselerek ozon taba- kasına erişiyor. Fakat bu gazlar ^ğmur olarak yeniden yeryüzü- ne geri dönebiliyor. Bunun, eko- sisteme ne ölçüde zarar verece- ği bilinmiyor. Fakat kimya en- düstrisi bunların üretimine hız- la geçmekte bir sakınca görmü- yor. ICI fırması için çalışmalar ya- pan çevreci bilim adamı Arcnie Mc Cullogh, aunosferin herhan- gi bir gazı beüi bir noktaya ka- dar taşıyabileceğinı söylüyor. "Bu sınır HCFC'ler için yüksek olabilir, ancak ne kadar yüksek olduğu bilinmiyor. Bu nedenle ICI fırması fluorokarbonlan ye- niden çevrimden geçinneye ha- zırianıyor." Asıl üreticilerin yeniden çev- rim için büyük yatınmlara gir- meleri gerekmiyor, çünkü üre- tim süreci sonunda kimyasal maddeleri temizlemek için kul- landıklan gereçleri yeniden çev- rim için kullanabilecekler. İkame bileşikler CFCden beş kez daha pahahya mal oluyor. Bu nedenle, yeniden çevrim ça- balarının ivme kazanması bek- leniyor. Fakat yeniden çevrim sürecinin emek yoğun olması dolayısıyla, bu yöntemin mali- yetinin de yüksek olabileceğin- den endişe ediliyor. T U K E T I C I G O Z U Y L E Monetarizm tarihe mi karışıyor? Şili, Arjantin, Brezilya gibi Latin Arnerika ülkelerinin yanında Türkiye'de de monetarizm, askeri rejim altında uygulanmaya kondu. Ancak zaman içerisinde hem rejimler, hem de model, içinde barındırdığı vahşi kapitalizm özlemi ile yıkılıyordu. Ö.FARUK ÇOLAK Universıty of Birmingham Konuk Cğretım Görevlısı 1970'li yılların başında petrol krizinin de etkisi ile gelişmiş ve gelişmekte olan ülke- lerin girdiği stagflasyonist bunahma cözüm- de Keynesyen "gelir-harcama modeli" ye- tersiz kalınca monetarizm bu boşluğu dol- durma gücünü kendinde hissetti ve sonuç- ta neo-klasik iktisat, özellikle kapitalist ül- kelerde veya kapitalist sistemin ilkelerini ka- bul ederek gelişmeye çalışan ülkelerde, ege- men iktisat ideolojisi oldu. Oldukça radikal önlemler alarak bunalımı çözmeye çalışan ve yeni bir model olarak sunulan moneta- rist iktisatçüar gerçekte A.Şmitlı'in, "UIus- lann Zenginliği" eserinde çizdiği liberal eko- nomik modeli günümüz ekonomilerine uy- guluyorlardı. Monetaristler kamu harcamalannın kısıt- lanması ile serbest faiz, fiyat ve döviz piya- salarını oluşturmak için devletin ekonomi- ye yaptığı müdahalenin kaldınlması gerek- tiğini savunuyorlardı. Bu ilkeleri kapitalist ülkelerde uygulayabilecek hükümetler ser- best seçimler ile iktidara gelmiş olmaları- na karşın (lngiltere gibi), gelişmekte olan ül- kelerde kişi başına gelir düzeyinin düşük ol- ması, gelir dağılımının bozukluğu ve işsiz- liğin yüksek oranlarda seyretmesi nedenle- ri ile model, serbest seçimle gelen hükümet- ler tarafından değil, askeri rejimler ile uy- gulanmaya çalışıldı. Şili, Arjantin, Brezilya gibi Latin Amerika ülkelerinin yanında Türkiye'de de model askeri rejim altında uy- gulamaya koyuldu ise de zaman içerisinde hem rejimler, hem de model, içinde barın- dırdığı vahşi kapitalizm özlemi nedeni ile yı- kılıyordu. ABD'de modelin önemini yitir- mesi ile birlikte gözlerin çevrildiği Ingilte- re'de de monetarizm can çekişmektedir. Bu- nun en açık göstergesi monetarist politika- ları ödün vermeksizin uygulamaya çalışan Muhafazakâr Parti (Tor>r ) hükümetinin son zamanlarda aldığı siyasal yenilgilerdi. Nitekim geçen yıl IRA tarafından öldü- rülen Muhafazakâr Parti Milletvekili Mr. lan Coow'un yerine seçilecek olan millet- vekili için 18 Ekim 1990'da Eastbourne'de yapılan seçimde Muhafazakâr Parti büyük bir yenilgi almıştır. Eastboume'deki seçimde partilerin aldığı oy oranlannı 1987 seçim- leri ile karşılaştırarak şöyle özetleyebih'riz: diği bu noktada Ingiliz sanayicileri durgun- luk (recession) çığlıkları atmaktadırlar. Artık Ingiliz gazetelerinde, 1991 yılına durgunluk ile birlikte gireceklerine dair baş- lıklar görebilmekteyiz. Hiç şüphesiz gazetelerdeki bu başlıklar nedensiz atılmamaktadır. İngiltere şu anda ^olÛ.9 enflasyon oranı ve yaklaşık %5.8'lik işsizlik oranına sahiptir. Ancak ortaya çıkan bu tabloyu daha da karartan şey önümüzdeki yıllara ilişkin ya- pılan analizlerin sonuçlarının da pek par- lak olmamasıdır. The London Business Scholi'un yaptığı son tahminlere göre önü- müzdeki iki yıl için Ingiliz ekonomisini bek- leyen tablo pek parlak değil. İngiliz ekonomisinin yakın geleceği G S.Y.I.H. (Gaynsafi Yurtiçi Hasıla % degişimı) Enflasyon oranı {%) Ûdemeter dengesi (milyar slerlin) Tûkettci harcamalan (% deflişme) Sabıt yatırımtar (% deöisme) İhracat {% deiışme) rthalat (% tegışme) Ûcretler (% defiışme) İşsız sayıa (milyon) NM 15 95 •17.0 2.6 -0.9 5.1 2.6 9.8 16 1M1 1.4 7.1 -16.6 2.4 -13 3.0 1.8 9.4 1.8 1992 2.2 22 -14.9 2.3 14 25 2.9 7.9 2.0 Partiler 1990 1987 Liberal Demokratlar Muhafazakâr Parti Işçı Partjsı Yeşiller Uberaller Diğerleri 508 4Û9 5.0 1.2 1.1 1.0 29.7 59.9 8.8 1.5 0.1 Başbakan Mrs. Thatcher'a böyle gidiş yo- lu gözükmeye başlamıştır. Bu sonuçlan Mu- hafazakâr Partililer, Poll Tax'e bağlamak- ta iseler de seçim sonuçlarının etkisi o ka- dar basite alınacak gibi değildir. Zira bu so- nuçlar Muhafazakârlann 10 yıllık yönetim- lerinin bir sonuçudur. Mrs. Thatcher'ın gel- Tablodan da izlendiği üzere Ingiliz hal- kı, özellikle ücretli kesim ile işsizler için önümüzdeki yıllar oldukça zor geçecektir. Hiç şüphesiz önümüzdeki yıl, yalnız ça- hşanlar için değil aynı zamanda Muhafaza- kâr Parti ve onun başkanı, işçiler ve çah- şanlar üzerindeki demir elini sürekli hisset- tiren Mrs. Thatcher için de zor geçecektir. Ve bugün İşçi Partisi için "İktidara hazır mı?" sorusunu soran The Economist der- gisine yanıt vermek belki henüz erken, ama Thatcher ile birlikte monetarizme ve onun çocuklarına (Chicago's boys) veda edeceği- miz kesin diyebiliriz. MERAL TAMER Arkadaşımız MERAL TAMER, rahatsızlığı nedeniyle yazılarına bir süre ara verecektir. Şirketler borsadan 4 trilyon çektiKamu kesimi, özelleştirmeden 1 trilyon 113 milyar lira gelir sağladı. 1990'da halka açılan 30 şirketten 19'u piyasadan 2 trilyon 41 milyar lira çekti. ABDURRAHMAN YILDIRIM Halka açılma ve sermaye arttmmı yoluyla şirketler bor- sadan 4 trilyon liraya yakın kaynak sağladılar. 1990 yüında halka açılan 30 şirket arasında, açıklık oranı- nı belirleyebildiğimiz 19 özel sektör şirketinin iki trilyon 41 milyar lira topladıklarını, ka- mu kesiminin de halka arz ve borsa kanalıyla gerçekleştirdi- ği özelleştirmeden bir trilyon 113 milyar lira gelir sağladığı- nı belirledik. Böylece halka açılma ve özelleştirme yoluy- la sermaye piyasasından 1990 yüında sağlanan kaynak mik- tarı üç trilyon 155 milyar h'ra- yı buluyor. Buna borsa şirket- lerinin sermaye arttınm mik- tarı olan 417 milyar 275 mil- yon liralık kaynak da eklendi- ğinde, halktan toplanan para miktarı üç trilyon 572 milyar liraya varıyor. Körfez krizinin başlangıcın- dan geçen hafta sonuna kadar olan 100 günlük dönemde his- se senetlerinin yüzde 38.5 gibi rekor bir düşüş yaşamasının ardında özellikle halka açılma yoluyla bu piyasadan tpplanan paranın önemli bir etkisi oldu- ğu belirtiliyor. Kamunun ve özel sektörün piyasadan gide- rek daha fazla para çekmesi ve bunun olumsuz etkilerinin küçük yatınmcıların hisse se- nedinden soğumalanna yol aç- tığı ileri sürulüyor. Borsanın kan kaybettiği ve bir düşüş trendine girdiği dö- nemde, bir kamu bankası olan Türkiye Kalkınma Bankası, sermayesinin yüzde 20'lik bö- lümünü 600 milyar liraya hal- ka açmaya hazu-lanıyor. TKB, bu miktarla Sabancı Grubu'- nun Akbank'ından sonra en büyük ikinci halka açılma ör- neğini verecek. Türkiye Kal- kınma Bankası'nın bu büyük halka açılma olayını özel sek- tör şirketleri de izliyor. Bunun yanında sermaye art- tınmlan da devam ediyor. Özellikle büyük umutlar bağ- lanan Erdemir'in sermaye art- tırunında halka açık kısım için ödenecek 240 milyar lira da dikkate ahnarak piyasadan para çekilişinin süreceği tah- mini yapılıyor. Piyasadan pa- ra çekilmesine karşıhk, fiyat artışlan durduğundan dolayı yeni talebin gelmemesi, yaban- cılann bir kenarda durması ve hatta fırsat bulduklarında sa- tıa duruma geçmeleri, banka- ların zaman zaman portföy boşaltmaları, borsanın kan kaybını hızlandıncı etkiler ola- rak değerlendiriliyor. Buna paralel olarak işlem hacminde önemli gerilemeler meydana geldi. Günlük ortalama işlem hacmi, 60 milyar lira dolayın- dan bu düşüş döneminde 40 milyar liraya indi. Borsanın düşüş eğilimini sürdürmesinden endişe duyan- Bütçe i, ekimde fazla verdi ANKARA (ANKA) — Konsolide bütçe ekim ayın- da fazla verdi. Geçen yıhn ekim ayında 295 milyar lira düzeyinde açıkla kapanan bütçede bu >ıl 404 milyar li- ra fazla sağlandı. ANKA'nın Maliye ve Gümrük Bakanlığı'ndan edindigi verilere göre, ekim aymda konsolide bütçe ge- lirleri 6 trilyon 570 milyar, giderler ise 6 trilyon 166 mil- yar lira oldu. Ekim ayında sağlanan 404 milyar liraltk fazla sayesinde, eylül ayı so- nunda 7 trilyon 458 milyar Ura düzeyine yükselen büt- çe açığı, ekim sonunda 7 trilyon 54 milyar liraya geri- ledi. Ekim ayındaki iyileşıneye rağmen, konsolide bütçede on ayda ortaya çıkan 7 tril- yon 54 milyar liralık açık, geçen yılıa aynı döneminde- ki 3 trilyon 695 milyar lira- hk açığm yüzde 90.9 üzerin- de bulunuyor. Ekim ayında vergi gelirle- rinde 4.9 trilyon liralık tah- silaı sağlandı. Sermaye arttırımıyla toplanan para Akaa Tekstil Akçimento Anadolu Cam Arçelik Brisa Çelık Halat Cukurova Elektrık Çimsa Deva Holdıng Doğusan Euacıbaşı Yatınm Ege Gûbre Ereğli Good-Year Gübre Fabrikaları Hektaş Izocam Kartonsan Kav Kepez Elektnk Koç HoMing Kordsa Köytaş Makina Takım Maret M.Martı Otel Metaş Net Holdıng Netbank Olmuksa Pınar Et Polylen Sifaş Türkiye İş Bankası Yapı Kredi Yasaş TOPtAM Bedelli sermaye arttmmı (nttyen TL) 16.660 15.750 4.000 22.500 67 500 5.400 75.000 17.280 12.000 1.150 4.800 12.000 384.000 3.514 20.000 3.861 1.800 6.750 4.000 10.000 100.000 16.875 8.400 1.500 5.000 2.500 15.000 14.464 20.000 11.000 120.000 2.250 4.680 48.817 100.000 8.100 Halka acıkkk (H)oranı 26.00 40.00 18.41 30.00 25.40 60.00 70.00 '23.60 50 00 20.00 33.13 30.00 46.11 20.64 10.90 34.16 20.00 50.00 20.00 35.000 25.00 25.00 34.96 26.85 25.00 5.00 49.22 60.00 50.00 18.90 15.00 25.00 25.00 23.57 20.00 42.02 Hafctu topla>aa pan (milyoa TL) 1.498 6.300 736 6.750 17.145 3.240 52.500 4.078 6.000 230 1.592 3.600 177.062 725 2.180 1.318 360 3.375 800 3.500 25.000 4.218 2.937 403 1.250 125 7.383 8.678 10.000 2.079 18.000 563 234 11.506 20.000 3.403 417.275 Halka açılanlar ne kadar topladı? I f » TL) Akfcank Asetean Demirbank E.llaç Emek Sigorta Feniş Alûminyum Finansbank Gertaş Ketebek Mobılya ( Kütahya Por. MarshaJI Boya (*) Parsan (*) Peg Profito Sabah Yayın. Söksa Dışbank Garanti Bank. 6.00 28.70 10.00 15.00 3.00 O - 15.00 26.51 *) - 15.00 — — 10.00 7.00 15.40 15.00 15.00 600.000 133.000 22.500 225.000 2.700 — 54.750 5.512 — 10.800 — — 25.000 27.625 2.670 97.500 223.125 açı<Mh6-şan(a*- Toprak Kâğıt C) Trakya Cam Tam Sigorta Tekstılbank Tûtûnbank Vestel Yûnsa 15.00 15.00 5.00 15.00 15.00 15.00 210.000 5.775 13.500 52.500 300.000 30.000 2JM1.K7 ('*) 1.113.0N T0PLAM 3.154.957 (•) Halka saakaı boium beürlentmt- difinden, toplanan para buhmama- dı. ('•) OzelUftirme. 6 iştirakin hisse se- ntdi uuifi ile Petkim 'in, Konya Çi- mento'nun ve Ünye Çimento'tum halka aram içermektedir. lar, halka açılma ve sermaye antınmı yoluyla özel sektö- rün, özelleştirme yoluyla ka- mu sektörünün trilyonlara va- ran kaynaklar sağladıklan ser- maye piyasasını, zor günlerin- de de yalnız bırakmaması ge- rektiğini savunuyorlar. Başta Kamu Ortakhğı Idaresi'nin destekleme ahmlanna yeniden girmesi yanında özel sektörün de kendi kâğıtlanna sahip çık- ması gerektiği vurgulanıyor. Bu arada piyasaya hiçbir şe- kilde yeni bir arz yapılmama- sı ve sermaye arttınmı yoluy- la da olsa para çekilmemesinin önemine işaret ediliyor. Ara- cı üyelerin de sorumlulukları- nı bilerek yatırımcıları 'satmamaya' ikna etmeleri ve hisse senedi yatırımının uzun süreli bir yatınm olduğunu an- launalanrun gerektiği belirtili- yor. öte yandan, Borsa'nın dün- kü seansında hisseler düşme- ye devam etti ve ortalama yüz- de 2.94 değer kaybettiler. İMKB Endeksi 3663.61 puan- la başladığı günü 3555.67 pu- anla kapadı. İki haftalık sü- rekli düşüşten sonra geçen cu- ma günü ortaya çıkan alıcıla- rın dünkü seansta da varlıkla- rını gösterdiği ve işlem tahta- lannda alım satım emirlerinin dengeli olduğu gözlendi. TÜRKİYE TİCARET, SANAYİ, DENİZ TtCARET ODALARI VE TİCARET BORSALARI BİRLİĞI (TOBB) EKONOMİK ARAŞTÎRMA ÖDÜL DUYTJRUSU (1991) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, bilim adamı ve araftırmacıların Türkiye Ekonomısi konusundaki anştırmalarını değerlendirmek; bu îlanda yapılan çahşmaları teşvik etmek amacıyla her yıl "Ekonomik Araştırma Odülleri" verecektir. Odüller, Türkiye Ekonomisi'nın günümüzde kırşılaştığı sorunlarının ve alternatıf çözüm yollannın tespitine yönelik bilimsel araştırma ve ıncelemelerı kapsamaktadur. 1991 Yılı Ekonomik Araştırma Ödülü, iştirak eden ara^tırmalar arasından Asıl Jürı'nın uygun göreceği ilk üç esere verilecektir. 1991 yıh ödülü, her bir eser için 5.000.000 TL olarak tespit edilmiştir. ARANAN ŞARTLAR: 1- Ekonomik Araştırma Ödül Yarışması'na, üniversite öğretim üyeleri, öğretim görevlilerı, arajtırma görevüleri, yüksek lisans ve doktora öğrencileri katılabilecektir. 2- Yanşmaya katılacak eserlerın Türk Özel Sektörü açısından ele alınması tercih sebebidir. 3- Eserler, son bir yıl içinde gerçekleştirilmiş ve 20-200 dakcilo saytası arasında olmalıdır. 4- Baska yanşma ve ödüllendirmelere aday olmuş eserler ile başvurulamaz. 5- Kollektif olarak yapılmış araştırmalar da odüle aday olabilir. 6- Adaylar yanşmaya sadece bir eser ile katılabilir. 7- TOBB-Ekonomik Araştırma Ödülü yarışmasına TOBB ile Oda ve Borsalar'da görevh olanlar katılamazlar. ı BAŞVURU ŞEKLİ: Ödüle aday olmak ısteyenlerın bir ayrıntılı özgeçmiş, bir dılekçe ve yedi nüsha eser ile birlikte, en geç 28 Şubat 1991 Perşembt günunc kadar "TOBB Genel Sekreterliği, Araştırma Ödülü Aıatürk Bulvarı No: 149 Bakanlıklar- Ankara" adresıne başvurmaları gerekmektedir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle