Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 EKİM 1990 ** • • HABERLERİN DEVAMI CUMHVRÎYET/İ9
Terörle Mücadele..
(Baftarafi 1. Sayfada)
Oysa geçen yıllarda, bu bakımdan tümüy-
le ters doğrultuda bir kadrolaşmaya tanık ol-
duk. Devlet içindekı gerici tırmanış, giderek
kaygı vericı boyutlara ulaştı.
Bu gidiş tersine çevrılmediğı sürece, dev-
letin terörle savaşımı aksamaya, sonuçsuz
kalmaya devam edecektir.
(2) Güvenlik örgütünün tepeden tırnağa
düzenlenmesl, devletin yeniden yapılanması
çerçevesinde ele alınmalıdır. Yargının, ida-
renin, bürokrasinin köklü biçimde modern-
leştirilmesi, çağdaş bir yörüngeye oturtulma-
sının zamanı bu ülkede çoktan gelmiştir.
Devlete demokrasiyi ve çağı getirecek radı-
kal bir reform hamlesi bir an önce gerçek-
leştirilmez ve örümcek kafalıların ilerlemesi
durdurulamazsa, kısa surede çok daha bü-
yük bir kaosun içinde bulur Türkiye kendi-
ni.
(3) Laik ve özgür düşünceden nefret eden
teröre karşı en aniamlı kavgalardan biri, eği-
tim ve öğretim alanında verilmelidir. Zira ge-
çen yıllar içinde eğitimin laik içeriği sürekli
olarak boşaltılmıştır. Eğer bu ülkede düşün-
mesini bilen, aklı dogmaiaıia tutsak alınama-
yacak kuşaklar varolabilirse, en büyük dar-
beyi işte o zaman yiyecektir terör.
Eğrtim ve öğretim sisteminin laik ve de-
mokratik bir yapıya kavuşturulması ve ulu-
sal gelirden çok daha büyük payların bu
amaçla bu alana ayrılması, öncelikli bir gö-
rev sayılmalıdır.
(4) Bir ülkede terörle savaşımın bir başka
ağırlıklı boyutu daha vardır kuşkusuz.
Şöyle ki:
Yıllar ve yıllar boyu enflasyonun gemlene-
mediği, makul bir düzeye indırilemediği...
Gelir dağılımının grtgide hakçalıktan uzakîaş-
tığı... Eşıtlikten ve sosyal adaletten söz edt-
lemeyecek bir düzenin geçerli olduğu... iş-
sizliğin koi gezdiğı... Ülke böylesine koşul-
lardan, ekonomik büyümeyle, kalkınmayla
kurtarılmadıkça, terörle kavga güçleşecek-
tir.
(5) Akıllı dış politika, terörle mücadelenin
bir başka boyutudur.
Hiç de kolay olmayan bir coğrafyası var ül-
kemizin. Haritada komşularımıza ve savaş
rüzgârlarının ştddetlendiği Körfez'in yakın-
lığına şöyle bir göz atılırsa, bunun anlamı
apaçık ortaya çıkar.
Güçlü, istikrarlı ve modern bir Türkiye'den
rahatsızlık duyacak ülke sayısı az değildir
çevremizde.
Onun için dış politika da teröre karşı sa-
vaşımın en önemli araçlarından biridir.
(6) Demokrasiyi ve insan haklarını bu ül-
kede tam anlamıyla yerleştirmeksizin, terörle
mücadele sonuçsuz kalır demek, hiç kuşku-
suz yerinde bir saptamadır. Dıyalog, hoşgö-
rü, uzlaşma gibı temel kavramlara saygılı bir
toplumsal düzen kurmak gerekir bunun için.
Halkın, geniş kitlelerın demokrasiye. cumhu-
riyetin temel ılkelerıne sahip çıkması, terö-
rün yenilgiye uğratılmasında belirieyici ola-
caktır.
Peki, bu işlerin tümü nasıl yapılacak?
Bu sorunun karşıltğı, siyasal iktidardan ge-
çiyor. Bu konularda başarılı olup ya da ol-
mamak, bir siyasal ıktidar sorunudur. İktidar
olamadan bu işlere el atılamaz. Seçim ka-
zanmak yetmez bunun için; iktidar olmak ge-
rekir.
Yedi yıldır hükümette ve iktidarda olan
parti, ANAP'tır. Soruyoruz, yukarıda sırala-
dığımız altı noktada bugüne dek ne yaptı
ANAP iktidarı?
Bıze göre, olumlu değil, tam tersine olum-
suz işler yaptı. Laik ve özgür düşünceden
nefret eden akımlann işini kolaylaştıran, on-
ların devlet ve toplum yaşamında ilerleme-
lerini mümkün kılan bir ortama katkıda bu-
lundu.
Her açıdan kolay bir ülke değil Türkiye.
Bu ülkeyi yönetmeye adaylığını koyan par-
tilerin, en başta sosyal demokratların, terörle
mücadelenin derinliğinı lyi kavramalannda
sonsuz yarar gorüyoruz.
Gündem Bozer'in istifası belirsiz
.Joştarafi I. Sayfada)
nün lslamcı terör hareketi iie il-
gili görüşlerini açıklayacağı öğ-
renildi. DYP Genel Başkanı Sü-
leyman Demirel de konuşarak
terör hareketleri karşısında gü-
venlik güçlerinin yetersiz ve et-
(Baştarafi 1. Sayfada)
nısunun birçok gazeteci tarafın-
dan yinelenmesi üzerine şunla-
n söyledi:
"Ben sizi gttler yüzle karşüı-
yorum. Siz beni lüzumsuz soru-
larta karşılıyorsunuz. Beni artık
kisiz kâdiğına dikkati çekecek.~tanımanız İazım. Birincisi ben
Gttndem dışı konuşmalann böyle şeyleri ayaküstu tarüşacak
ardından genel kunılda, SHP
Hatay Milletvekili All Uyar ve
arkadaşlannın "irticai hareket-
lerin amaç ve boyutlannı, iç ve
dış destekJerini ve laikliği sağhk-
lı ve kalıcı lemellere oturtmak
jçin alınacak onlemkri" sapta-
mak amacıyla verdikleri Meclis
araştırması önergesi görüşule-
cek. Uyar ve arkadaşlannın
önergesi gündemin ilk sırasında
olmasma karşın hükümetin ka-
tılmaması nedeniyle göriişüle-
memişti.
ANAP grubunun, irticai ha-
reketlerle ilgili Meclis araştırma-
sı açıîmasına karşı oy kullana-
cağı bildiriidi.
bir insan degUim. tkincisi bir
görevi bitirdiın. Bana haksız
yazdınız. Benim orada görevi
bırakıp istifamı dahi istedi ba-
sın. Bu çok haksız bir rutum-
dur. Ervela görevimi ikmai et-
meyi düşünen bir insanım. On-
dan sonra da onun besabını ve-
rir meseleyi duşunürüm, görfl-
şürüm. Devlet işlerinde hafif
hareket isabetli bir davnuuş de-
ğildir." ,
Dışişleri Bakanı Ali Bozer'in
havaaJanında istifa edeceğine
ilişkin söylentileri yalanlama-
ması ve bu konudaki net bir
açıklamayı Cumhurbaşkanı
özal ile görüsmesi sonrasına bı-
raktığı izlenimi yaratan sözleri,
ARAD'A TÖREN — Gazetemiz mensnplanndan ressam Agop Arad için Gazeteciler Cemiyeti
öniinde yapılan törende Cemiyet Başkanı Nezih Demirkent, Agop Arad'ın kişiliğini ve sanatçı
yanını anlattı. (Fotoğraf: Erdogan Köseoflu)
Agop Arad'ı toprağa verdîk
bakanlığa yakın çevrelerce isti-
fa beklentisinin yoğunlaşmasına
neden oldu. Ancak bakanbğın
bir üst dûzey yetkilisi "Ali Bey
doıuma iyke incefcmeden karar
vennez. Biz ynkandan baskı
gelmedikçe istifa etmeyecegi ka-
nısındayız" derken Ali Bozer'-
in yakın çevresine bu doğrultu-
da görüş aktardığı öğrenildi.
Bozer'le dün akşam saatlerinde
görüşen bir siyaset adamı Dışiş-
leri Bakanı'nın kendisine "isü-
fa etmeyi kesinlikle düşünmü-
yorum" dediğini aktardı.
Dışişleri Bakanı Bozer, Cum-
huriyet'in sorulannı şöyle yanıt-
ladı:
— İstifa etmeyi dttşüniiyor
mnsanuz?
BOZER — önce şu görevi
yaptığımı kendilerine anlata-
yım. Kendileri de yok burada.
Başbakan burada, yeni gitti.
özellikle kendisini iki taşın ara-
sında görebüdim. Sayın Cum-
hurbaşkanı gelsin. Şimdi acele
edecek bir şey yoktur. Henüz
(Baftarafi 1. Sayfada)
katıldığı törende bir konuşma
yapan Gazeteciler Cemiyeti Baş-
kanı Nezih Demirkent, Arad'ın
"Üç çeyreklik yaşamı boyunca
dünyaya renk katnnş, mesfeginin
hakkını venniş tam bir tstanbul
efendisi" olduğunu söyledi.
Agop Arad için Gazeteciler
Cemiyeti önünde düzenlenen tö-
renlere katılanlar arasında gaze-
teci, yazar, sanatçılardan Yaşar
Kemal, Mehmet Ali Aybar, Av-
ni Arbaş, Emil Galip Sandalcı,
Sadan Tanju, Cevdet Kndret,
Hayati Asilyazıci, Konur Ertop,
Sennur Sezer, Adnan Özyalçı-
ner, Sezer Dunı, gazetemiz ya-
zarlarından Sami Karaören,
Mehmed Kemal ve Cumhuriyet
müspet, menfı bir şey yoktur.
Bakınız o kadar yanüş mütala-
alar söyleniyor ki şimdi böyle
bir şey oldu, farzedin ki istifa
edeceğim. Oradaki bir toplanü-
yı yanda bırakıp mı geleyim?
— Baker'ın Özal-Bush goriiş-
mesioe katılması, sizin kaülma-
tnanız diplomatik açıdan ne öl-
çüde dogruydu?
BOZER — Şu safhada ben
yorum yapmak istemiyorum.
— Cumhurbaşkanıyla ne za-
man göriışeceksiniz?
BOZER — Bilmiyorum. Ben
evvela aldığım görevin neticesi-
ni aktarayım diyorum. ^u
safhada bir şey söyleyecek du-
rumda değilim.
— Yediboçuk aydır görevini-
zin başındasuuz. Bu süre içinde
dışişleri bakanhgı gorevini ge-
rektigi gibi yerine getiremiyor,
saf dışı bıraküıyor şcklinde yo-
rnmlar çok yapıldı. Bu eleşüri-
leri nasıl karşılıyorsunuz?
BOZER — Şahsım ve bakan-
çalısanlan da vardı.
Ressam Avni Arbaş, Agop
Arad'ı akademi yıllanndan bu
yana tanıdığını, Paris'te de bir-
likte olduklannı, ancak son za-
manlarda birbirlerinin izini kay-
bettiklerini söyluyor ve "Çok
üzgttnüm, "Agop çok iyi dos-
tumdn" diyordu. Mehmet Ali
Aybar, Arad'ı 50*li yıllann ba-
şında tanıdığuıı söyluyor ve söz-
lerini şöyle sürdüruyordu: "Eşi
bnlunmaz bir insandı. Herkese
hizmet etmekten hoşlanır, bü-
yük zevk alır, kendisi için de biç-
bir şey istemezdi."
Yaşar Kemal ise Türk resmi-
nin öncülerinden biri olarak ni-
telendiriyor "Onu tanıyıp da
srnneyen bir tek kişi göstere-
hk, biz görevimizi elimizden gel-
diği kadar yerine getirmeye ça-
lıştık. Onu peşin söyleyeyim si-
ze. Bunda hiçbir şüphe yok.
lkincisi de bazı hiç alakası ol-
mayan şeyler yazdmış. Mesela
yetki istemede ben konuşmu-
şum da ondan sınra bırakıp git-
mişim. Sayın Demirel, Sayın
Inönü'yü ben cevaplamamışun.
Bugüne kadar biz hep aynı sis-
temi takip ediyoruz. Böyle de
kararlaştırmıştık. Sayın Başba-
kan cevaplayacak'tı onu. Bunun
benim bir zaafım olarak mı ni-
telendirilmesi İazım?
— Öyie yansıdı...
BOZER — Ne yapayım, bu-
nu ben yansıtmıyonım ki arka-
daşlar böyle değerlendiriyor.
Sonra Ürdün seyahatinden dö-
nüşumüzde Ürdün ile Mısır'ı
aynı kefeye koymuşuz. Bu şekil-
de birtakım hakikatler tahrif
edilir onun üzerinde birtakım
bUgiler alınmak istenirse benim
yapacak hiçbir şeyim yok.
mezsiniz. Türk sol aydınının her
zaman içinde olmuş, ileri gelen-
lerinden biriydi" diyordu. Sami
Karaören'e göre ise "Agop Arad
her gerçek sanatçı gibi yaşama-
yı, dostluklan, oğle yemeginde
de bir kadeh içraey i severdi."
Karaören "Kimi zaman Baü-
h, kimi zaman tstanbullu bir
Osmanlıydı. Resim dışında şii-
re özellikle meraklıydı. Pek çok
kitaba birbirinden guzel kapak-
lar yapmıştır. Sanat kadar bırak-
ügı sevgiyle de anılacak" diyor-
du Agop Arad için.
Agop Arad'ın cenaze töreni
Galatasaray'daki Üç Horan Er-
menı Kilisesi'nde yapıldı. Tür-
kiye Ermenileri Patriği Karakio
Kazancıyan'ın da yer aldığı ve
Piskopos Mesrob Mutafyan'ın
yönettiği dinî ayine Agop Arad-
ın dostlanndan Necati Cumalı,
Melih Cevdet Anday, Zeyyat Se-
limoğlu, Füsun Onur, Ferruh
Doğan, OkUy Verd, Ara Gükr,
Ermeni cemaatinin çeşitli tem-
silcileri de katıldılar.
Dini ayini yöneten Piskopos
Mutaf>-an yaptığı konuşmada
Arad'ın laik bir insan olduğunu,
din, dil, ırk ayrımı gözetmeksi-
zin insan sevgisine inandığını
söyleyerek onun üpkı bir mum
gibi bir yandan yanarken bir
yandan karanlığı yırttığım, sev-
gisiyle ve ardında bıraktığı eser-
lerle yine karanlığı ışıtmayı sür-
düreceğini de sözlerine ekledi.
Kilisedeki dini törenin ardın-
dan Balıklı Ermeni MezarlığYn-
da toprağa verılen Agop Arad
için Başbakan Yıldınm Akbulut
ile Devlet Bakanı Mehmet Yazar
da gazetemize gönderdikleri
telgrafla bassağLğı dileğinde bu-
lundular. Törene SHP Genel
Başkanı Erdal İnönü ile SHP
Genel Sekreteri Hflunet Çetin de
birer çelenk gönderdiler.
m w
GOZLEM UĞUR MUMCU
(Baftarafi 1. Sayfada)
yunca hep laikliği savundular. Prof. Coşkun Uçok, iki yıl ön-
ce aramızdan aynldı; son yıllarda sürekli ölüm tehditleri alan
Bahriye Üçok da profesyonelce düzenlenen bir suikast ile
öldürüldü.
Üçok, 26 eylül günü arasında Almanya'nın Tübingen ken-
tinde "İslamda Kadın ve Laiklik" konusunda bir konferans
vermişti. Üçok, Berlin Türk Bilim ve Teknoloji Merkezi tara-
fından düzenlenen "laiklik ve demokrasi" konulu bir konfe-
rans vermek üzere önümüzdeki günlerde Berlin'e gidecekti.
Turan Dursun da öldürülmeseydi Almanya'nın çeşröı kent-
ierinde din ve laiklik konularında konuşmalar yapacaktı.
Bahriye Üçok niçin öldürüldü?
Bu sorunun yanrtı bellidir:
Atatürk ilkelerinı savunduğu için!
Evet bunun için. Ünıversite ve yüksekokullarda kız öğ-
rencilerin başörtü takmalarının islam dini ile ilgisınin bu-
lunmadığını, türban ve başörtünün birtakım tarıkatların bay-
rağı gibi kullanıldığım kanıtladığı için.
Ne acı ve ne yazık ki ülkemizde cumhuriyetimizin kuru-
cusu Atatürk'ün ilkelerinı savunmak artık bir cesaret işi ol-
muştur!
Prof. Muammer Aksoy da Atatürk ilkelerinı inançla ve di-
rençle savunduğu için öldürüldü. Ülkemizin aydınlık yüz-
lü, ilerici ve namuslu aydınlan karanlık güç ve örgütlerce
art arda öldürülüyorlar.
Kubilay'ı kor testere ile boğazını kesip öldürenler, bugün
birer birer hortlayıp Atatürkçü aydın avına çıkıyorlar.
Devlet, bütün bu olup bıtenleri, trıbünlerden seyrediyor.
Soygun, gasp ve cınayet gün geçtıkçe çoğalıyor ve terör her
gün biraz daha artıyor.
Devlet, bu kanlı gösterileri gözünün ucuyla izliyor.
Tıpkı 12 Eylül öncesınde olduğu gibi!
Islami Hareket adlı örgüt Aksoy'u da Ücok'u daökjürdük-
lerını açıklıyor.
Bu örgütü kimler yönetiyor? Bu örgüt, bir komşu ülke-
den mi yönetiliyor? Bu örgütün Almanya'da adamlan ve si-
lahlı militanları mı var?
Kım bunlar?
Bunların kimler olduklannı bulup ortaya çıkartmak dev-
letin görevidır. Devletin görevi bu gibi konularda teori üret-
mek değil cinayetlerle ilgılı somut kanıtlar bulmaktır.
Aksoy cinayetı susturucu takılmış bir silah ile işlendi...
Çetin Emeç cınayetınde de susturucu kullanıldı.
Cinayetlerde ızlenen yöntem bu cınayetlerin profesyonel
ellerce ışlendığını gösteriyor. Kimler uclanna susturucu ta-
kılmış silah kullanır? Kimler bu tur bombaları yapabilir?
Ve daha da önemlisi; Kimler cinayetlerden sonra polısin
giremeyeceği yerlere gizlenebilir?
İslamcı terör örgütlei kimler? Bunlan kimler kurmuş? Te-
rönstlerin rahatça gırip çıktıkları yabancı elçılikler var mı?
Türkiye'de son yıllarda öldürülen yabancılar kimler? Kim-
lerin Avrupa'da ve özellikle Almanya'da bu tür örgütlerie iliş-
kileri var? Bunlara benzer cinayetler, nerelerde, ne zaman
ve kimler tarafından işlenmiş?
Bu cinayetler önlenmezse; yalnızca Prof. Aksoy gibi Doç.
Bahriye Üçok gibi gazeteci Çetin Emeç gibı ve Turan Dur-
sun gibı Atatürkçü aydınlar değil demokrasinin kendisi de
terör kurbanları arasına gırecektir!
HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD
(Baftarafi 2. Sayfada)
ya da yok diye kesin bir yargıya varamayız, ama kimi olaylar,
anlar, kişiler arasında kimi benzerlikleri gözardı edemeyız."
Gece resepsıyonunun kalabalığı arasında bana bunlan
söylerken acılardan kıvranan Kral Odipus'un klasik trajedı
kişısiydı. Görünüşüyle ve ıç yapısıyla.
Takis Mugenidis ustanın yerinde ve gerçekçi yorumu, bü-
yük aktör Gökçer'ın anlayışlı işbırlıği, olamaz görûneni olur
yapmıştı.
Tiyatro sanatının temelinde usta sahne sanatçısı gerçeği
yatar. Gökçer sahnede Kıral Ödipus'u canlandırırken Lond* *
ra uçak kazasında canını kurtarmış Menderes'ın dramını ya-
şıyordu. Büyük aktörtere sonsuz saygılarla!
DÜNYANIN HER YERİNDE EN İYİ TELEVİZYONA ULASMAK İCİN TEK KELİME YETERLİ
Hangi ülkeye giderseniz gidin. en iyi televizyona sahip olmak için tek keüme
bilmeniz yeterli: Philips.
Çünkü, flat-square televizyonları ülkemize ilk defa getıren Philips, Türkiye'de
olduğu gibi dünyanın da her yerinde en çok tercih edilen televizyondur.
Yalnız sizi uyarıyoruz! Düğmesine basmadan hazırlıklı olun. Biranda pınl pınl
gö/üntülere ve mükemmel renklere-sahip televizyoniarın etkisine
girebilirsiniz. Ve kendinizi bambaşka dünyalara uçarken... maceradan maceraya
koşarken bulabilirsiniz.
Ne dersiniz? Yepyeni heyecanlar yaşamaya hazır mısınız?
bİTKISINDEN KURTULAMAYACAKSINIZ
21CN44M
55 Ekran Taimtıyon
• Dü2kaw«»r«n • Çofc forfcsıyomu
uuMan kurnandı • 4Oprogram
* Zamanayartayıcı ile 15-90dakka
arası otomabk kaoanma • Tum
w w * a ı ıifM^JV impıı«ıan nopapviRi
• Kalrtetkayılveoörüntuıçtnau*)'
wdeo bajfcınttîı • KUaklık gnç
2SORW7a
70 B n n Starao Tctmzyon
• Ooz kare ekran • Cok tonksyonlu
uzaktan kumanoa * 2x20wat1ses
gOcünde «ereo hogarBrter •Otamath
stasyon araına # 6Oprognm
• Zaman ayartayıcı ıl* 15-90 (Hdka
aratı Momatk kapanma • TDm
komuıun akranaa oflserân oıncnen-
doplay aıeft* • Yaym bUgmo* ™
dakka ıpnde okma» kapanma
opay
akka ıpnd
aym bUgm
» kapanma
Kut*Iık
14 QR 1221
37 Btrın Tcltvtzyan
• Uzaktantaımanda• 40pfogmm
• Otomaık stasyon arama * Zaman
ayar.ayıcı ile 15-9C oakka anta otomatık
kapanma * Tüm Komuüan ekranda
20 OR 1250
51 Ekran Tttmtzyon
• Çc« fcnkayonlu u2aWan kumand»
* 4Oprogram * Onmank otasyon
arama • Zaman anflaym M15-90
dMüha an» otomattı kapanma • TOm
komuBan «toan* gSsMren on-atnan-
tının«yaMafl hafıza k i â • Yaym
uogind* 15 dakka içında atomatk
2SCTM95
70 Eknn Saatü Talmteyan
• Dûıkaratkmn • Çoktankayanlu
uzaMan luımandı • Uânın M M »
• OtomatiıM»«yon«ıam«
• sanregam • Tamkonudan
SzeOOi •YnınMıiCindaiSdakıka
ıçında otamalK kapanma • Beaemy*
9ön» aytılanan, M * «• gertnan&n
yenld«n«ld»i " ' '
g
û ıç«ı
kM' KıiakM<0»i|i
PHİLİPS