23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Ölüm Cezası ve Terör Uluslann büyük çoğunluğu, kamu adına adam öldürmeyi, sevimsiz çağrışımlar yaratan bir uygulama olarak tarihe gömdüler. Türkiye dışında, Avrupa Konseyi'ne üye devletlerin hiçbirinde barış koşullannda ölüm cezası yoktur. GÜNEY DİNÇ Hukukçu Olum cezası, çağlar boyu uzerinde çok konu- şulup tartışılmış bir konu. Amacı, yöntemi ve sonucu, insanı yok etme eylemınde bütünleşiyor. Kendilerine yetki venlen bazı insanlar, suç işle- yen bir başka kişiyi kamu adına öldurmeyi ka- rarlaştırıp bu yargıyı uygulamaya koyuyorlar. İlkel bir yaptınm Öldurulen kışi için yokluk muüaktır, Onun ye- niden yaşama dönmesi beklenemeyeceğine gö- re, ınsanı yok etmek, bir ceza olabilir mi? In- san varlığmı sona erdinnenin toplumsal varann- dan söz edenler, "kişisel öç", giderek "toplum- sal oç" ve "caydırıcılık" gerekçelerine yaslanı- yorlar. Çeşitli dönemlerde yapılan bilimsel araş- tırmalar, olüm cezası uygulamasının suçlan azaltmadığı gibı, kaldırılmasının da, bu yaptı- rıma bağlanan eylemleri çoğaJtmadığını ortaya koymuştur. Buna karşıhk, nerede ölüm cezası varsa, orada devlet terörünun boy atması kaçı- nılmazdır. İnsanların esenlığini amaçlayan çağ- daş toplum, ilkelliği ve şıddeti kurumlaştıramaz. Şiddeti şiddetle yenmenin kural olduğu yerde, toplumsal uzlaşma sağlanamaz. Uluslann buyuk çoğunluğu, kamu adına adam öldürmeyi, sevimsiz çağrışımlar yaratan bir uy- gulama olarak tarihe gömdüler. Türkiye dışın- da, Avrupa Konseyi'ne üye devletlerin hiçbirin- de, banş koşullannda ölüm cezası yoktur. Yal- nız hukukçular değil, bilim adamlan, sanatçılar, politikacılar, ölüm cezasımn yararsız ve insan varhğının saygınhğıyla bağdaşmayan ilkel bir yaptınm olduğu duşüncesinde birleşıyorlar. Sa- yıları azalmakla birlıkte bugün bazı ulkelerde olum cezası uygulanıyorsa, bunun tek bir nede- ni var: Binlerce yıl öncesinden gelen ilkel alış- kanlığı sürdurmek. Öyle bir alışkanhk ki, ceza- landırmadan beklenen çok yönlu amaçlardan hiç birini ıçermediği gibi, toplumun guçsuzluğunu ve seçeneksizliğini haykınyor. Bazı ağır suçlar karşısında çozıîm uretememenın yılgınlığına ka- pılan siyasal yetke, suçluyu yok ederek sorum- luluktan sıyrümaya çalışıyor. Hem de suçlu bel- lediği kişinin yöntemleriyle!.. Kısa bır sûre önce hükumet adına yapılan açıklamalardan, TBMM'de bekleyen kesinleşmiş ölüm cezalarının teröre karşı yeni bir yontem olarak kullanılacagını öğrendik. Cumhurbaşkanı TÖ'ın önerisiyle gundeme gelen çozum çok sert tepkilerle karşılandı. Eleştirıler bir işe yarayacak mı? "Bir bizden, bir sizden" mantığından kay- naklanan bu yaklaşım ancak ılkçağ toplumlann- da geçerli olabilirdi. tktidann duvarsız ve kamu- oyunu umursamavan tutumu nedenivle, uzerinde jazarken bile insanın kanını donduran girişimin nerelere kadar uzanacağını kestiremi>oruz. Du- şunce uretmek jerine tepeden gelen bu\ruklara boyun eğme alışkanlığındaki ANAP çoğunluğu, şimdiden ilginç hesaplara girdi: Belli olçutler sap- tanması koşuluyla öneriye yatkın gorunuyorlar. Sorumluluk yerindeki bir miUetvekilı "287 idam kararı arasından hangisini ıdam edeceğimı na- sü seçeyim? Bana tlç beş kişiyi idam et' diyemez- ler. Belli bır şablon verirler. O da uygulanır" di- yor (1) Olum cezasından yana olmak, insanları boy- lesıne tutarsızlıklar ıçine duşuruyor. Elde uç beş hukumlu olsaydı, bu tur sorunlarla karşılaşma- >acaklar, ustalarından gördukleri gibi "sallan- dıralım gitsin" diyeceklerdi. Adaylar uç yuze yaklaşınca, siyasal uzlaşma göruntusü altında, sorumluluğu uzerıne yıkacaklan "tek seçıcı"\e gereksınım du>uyorlar. Hepımız bılıyoruz ki, 8-10 yıldır buruk bir beklentivle cezaevlerinde yaşayanlar, guncel te- rorun sorumluları değildır insanlar, oldukları yerde durmuyorlar. Geçen zaman onlan, suç iş- lediklerı gunlerin çok ötelerine gotürrnuştur. Yıl- lar once, yaşam umuduyla pençeleşen bir idam- lıkla aynı koğuşta yatmıştım. Transıstörlu rad- yosunu yanından hıç ayırmazdı Gecelerı bile radyoyla yatar, ana ve ara haber bultenlerinin tumunu dinlerdi. Haber vakti >aklaşınca yalnız kalacağı bir koşeve çekilir, ilk sinyalle birlıkte alnında soğuk ter boncuklan oluşurdu. Haber- lerı dınlerken uzakta da olsanız, için için kası- hp titrediğıni gorurdunuz. Haberler bıtince ra- hat bir soluk alır, terini silip kalabalığa karışır- du Hukuksal bir yöntem değil Idamlık, bır so>leşımızde şoyle demiştı. "Ce- zam kesildikten sonra ilk uç yıl geceleri hıç uyu- yamadım. Ne zaman alıp götürecekJer diye, hep sesleri dınledım. Şimdi gazete okurken bakıyo- rum, adamın biri karısını, kaynanasını doğra- yıvermiş. Bir başka gün bankayı soyanlar, ikı po- İisi vurmuşlar Kodamanlardan bırısı kalkar da 'cinayetler çoğaldı, ele gune karşı bız de bir ka- çını sallandıralım' derse, ilk asılacaklann başında gelıyorum. Her seçimde olumle yuz yuze kalı- yorum. Hukumetler, koalisyonlar kuruluyor, Meclıs'te komısyonlar değişiyor, tir tir titriyo- rum. Yenı bir adalet bakanı goreve başlasa yıne uykularım kaçıyor. Bunca insandan birısi bek- ledıği çekmeceden tozlu dosyamı çekip alsa, so- numun ne olacağını bıliyorum." îdamlık'ın ya- şaması için sanki yaşamın olduğu yerde durma- sı, zamamn hiç geçmemesı gerekiyordu (2). Gereksiz yere gundemı bulandıranlar, yakın- larıyla birlıkte binlerce ınsana yaptıkları ışken- cenin korkunçluğunu duyumsamak zorundadır- lar. Ölum cezası kesınleşmış olsa bile, başkası- nın suçu nedenıyle kimsenın yaşamma son veri- lemez. Hukumlu, kendinden sorumludur. On- lar belli belırsız bır yaşam umuduyla bugunlere geldıler. Koskoca devlet aygıtı başa çıkamazken, cezaevlerinde ellerı kollan bağlı bekleyen insan- lar, umutlannı surdurebilmek için terör odak- lannı nasıl etkileyecekler? Bu çozum onlardan beklenemez. Yeni kavgalar, yenı düşmanlıklar uretmenin anlamı yoktur. Olum cezası, hukuksal bır yontem değil. ÜI- kemizde nıce ınsan darağacında can verdi. Si- yasal onderlerin asılmakla yok edılemedikleri gö- ruldu. Zamanın akışı içinde unutulup gidecek ki- mi politikacıların idamlarla nasıl yuceltildiği iz- lendi. Olağan suçlar durulup azalmaksızın ken- dı yörüngesindekı gelişımını sürdurdu. Yaklaşık yedi yıldır ölum cezalarının uygulanmaması olumlu bir gelişmeydi. Bu sure içinde sorun te- melden çözülmeh, olum cezası yasalardan çıka- rılmalıydı. îdamlar, korku toplumlarının belır- gın ozelliğidir. Faşızmın kuramı ve ideolojisi yoktur. Nereden, nasıl uç vereceğı önceden kes- tirilemez. Yöntemi, insanlan sindırmek, korkuyu egemen kılmaktır. "Rehıne" gozuyle bakılan uı- sanların yaşamlannı pazarhk konusu yapmak, bir verde "yetki devri" anlamına gelmeyecek mi?.. Politikacıların bu tur garıp uzlaşma ara- yışlarına girmeden once, açtıkları yolun nerele- re kadar uzanabileceğinı duşunmelen gerekır (1) Cumhuriyet, 15.10.1990 (2) Guney Dınç, Pençelı Adalst, 1988, Boyut Yaymları EVET/HAYIR OKIAYAKBAL "EmaneT EminEllerdemi? "Rahat uyu, emanetin emin ellerdedır," 'Emin el' kimin eli bilir misiniz? Bay Turgut Özal'ın ve ona bağlı ANAP'hların! Evet, Atatürk rahat uyusun! Atatürk bir da- ha uyanamaz, ama Atatürk devrıminın milyonlarca yandaşı, gonullusu uykuda değil 1 Olup bıtenlerı gorüyorlar, her şeyı anlıyoriar. Atatürk düşüncesıni öldü sanarak Turk-lslam sen- tezlerini sıper alıp ülkemızı, halkımızı çağlar gerısıne sürük- lemek ısteyenler 60 mılyonu uyutacaklarını sanmasınlar. 29 Ekım gunü Meclıs'te yapılan törenı ızlerken, içım sızla- dı. Türkiye Cumhurıyetı başkanını kutlamaya gelenler yalnız kendı partisınin milletvekillerı, bır de devlet gorevlılen Ne ana muhalefet lideri var ne DYP lıderi ne de TBMM'nın üçte bırı- ni içeren iki muhalefet partisinin temsılcılerı... Bu yalnızlık Bay Özal'a bir şey anlatmıyor mu? Yüzde yirmılerde oy ala- bılen bır partinin temsılcilerınin seçtikleri bir Çankaya konu- ğu olmak, onu mutlu, huzurtu kılıyor mu? Ne kutlamada ne Anıt-Kabir töreninde ne de Hipodrom'daki geçitte muhalefet- ten tek kişi var! Zorla 'alışın bana' diyen bır politika adamının öncelikle bil- mesi gereken, bır ulusu temsil etmenın başka, partı lideri ol- manın ıse bambaşka bır şey olduğudur Bakıyorum, Bay Özal kımılerıyle el sıkışırken değışık bır davranışta bulunuyor Sol eliyte de okşuyor ıstedıklerıni 1 . En çok da Anayasa Mahke- rnesi üyelerıne gösterdı bu yakınlığı! Zaten hepşı katılmamış bu kutlamaya, gelenler beş altı kışıydı elı Bay Özal'ca okşa- nan!. Bu okşamalar bır mesaj gıbıydı sankı, bırbırımızı anlı- yoruz gibısinden... En çok şaştığım, HEP lideri Fehmı Işıklar'la partısınden bır ikı kişinin de Bay özal'ı kutlamaya gelmesı! HEP'e ne olu- yor? Özal'dan özel bır sevgı, bir dostluk, bır yardım beklenti- lerı mı var? Işıklar, nasıl unutuyor Bay Özal'ın Başbakan yardımcısı ol- duğu 12 Eylul günlennde dört yıl hapıs yattığını? Yoksa Özal- ın başkanlığına alıştı mı? Işıklar'ın tutumu anlaşılır gıbı de- ğil! Bilırsınız, HEP'ın kuruluşunda bır bendim bu partiden söz eden, yararlı çalışmaiar yapmasını bekledığımi soyleyen Ama HEP, yanlış hesaplar içinde. Güneydoğu'da bır ikı ılde etkılı olmak bır partıyı guçlü kılamaz. HEP'in bunu bır an önce an- laması gerekır. Karşımtzda Ozal'cıların başını çektığı bır ge- rıleme, bir çağdaşlıktan kopma tutumu var, HEP bunu doğ- ru görmüyor mu 7 Görüyorsa Meclıstekı ikı muhalefet parti- sinin başardığı kutlamaya gelmemek eylemine nıye ka- tılmıyor? "Emanetin emin ellerdedir" Insanla eğleniyorlar mı'? 29 Ekım günku gazetelerde bır haber, kocaman resimler vardı. Binlerce ınsan Kocatepe Ca- mısi'nde toplanıp Saidi Nursı'yı anmış. Cumhuriyetın 67. yı- lında Ankara'nın göbeğinde Saidi Nursi, gerçek adıyla Saidi Kürdi anılıyor! 31 Martçıların önderı Dervış Vahdetı'nın ya- kın arkadaşı, ülkemızdekı gericılik eylemlennın öncusü, Ata- türk düşmanlığının baş oyuncusu 28 Ekım 1990 günü Anka- ra'da anılıyor, adma mevlıd düzenlenıyor Bu aşırı cüretın, bu meydan okuyuşun kaynağı nerdedır? Uzağa gıtmeye gerek var mı? DYP lideri Suleyman Demırel'in Saıdı Nursı mevlıdı- ni duzenleyen gazete sahibıne gönderdığı mesajı okumak Türkiye'de on yıl başbakanlık etmış bu kişinin hiç mı hiç de- ğişmemış olduğunu kanıtlamaya yeter: "Büyük âlım ve büyük müfessir Bedi-üz-zaman Saidi Nursi için okunacak mevlidı Allah kabul etsin. Hakkın savunucu- su ve lyiğın yol göstericisı olan Bedi-üz-zaman Saidi Nursi- ye Allah rahmet eylesın." Cumhuriyetın 67 yılında DYP lıden, Saıdı Nursı'yı "büyük âlim, hakkın savunucusu, lyıliğın yol göstericisı" sayarsa DYP grubu da başörtüsü konusunda ANAP'ın yanında yer alırsa ülkemızin, halkımızın geleceğını aydınlık görmek zordur. Nasıl 'rahat uyusun' Atatürk? Nasıl 'emin olsun' cumhurı- yetinin 'emin ellerde' olduğuna? Harp Okulu'nda her yıl Ata- türk içimizde' diye bağınr öğrencıler. Ne var ki Ataturk'u 'ıç: te saklamak yetmıyor; onun yarattığı, kurduğu, bıçımlendır- dıği, anlamlandırdığı Türkiye Cumhuriyeti'nın temel ılkelerı- nı korumak, savunmak, yasatmak gerek .. VEFAT Merhum ve merhume Hüseyin ve Culsum'un oğullan, Merhume Necmıye AKTUNA'nın eşi, Nejat AKTUNA, Dr. Yıldınm AKTUNA ve Merhume Ayla KUTKAM'ın sevgıli babaları, Sevım AKTUNA ve Mehmetçik KUTKAM'm değerli kayınpederleri, Sevda AKMEN, Halit Nacı AKTUNA, Petek MUTLU, Fatoş KUTKAM ve Oğul Naci AKTUNA'nın buyükbabaları, 1335-7 Emekli Lv. Tümgeneral M. Naci AKTUNA (Doğum Çatalca 6 Şubat 1900) 29 Ekım 1990 gunû hakkın rahmetıne kavuşmuştur Aaz naaşı, 31 Ekim 1990 Çarşamba gunü 1. Levent Camıi'nde kılınacak öğle namazını muteakıp Zincirlıkuyu Mezarlığı'nda ebedı ıstirahatına tevdı edilecektır Tanrı rahmet eylesın AKTUNA AİLESt Sahibinden satılık Ford 1975 minübüs Tel: 565 97 65 VEMT Yargıtay üyesi merhum Ahmet Suat Güral ve merhume Fatma Mediha Güral'ın kızı; merhum Mustafa Kadri Akipek ve merhume Hadiret Akipek'in gelini; Şermin Güral'ın ablası; Prof. Dr. Sabih Arkan'ın teyzesi; Dr. Şefik Hüsnü Deymer, Avukat Hakkı Deymer, Sezai Deymer, Selahi Birizkent, Leman Deymer, Prof. Dr. Jülide Deymer ile Avukat Muzaffer Güral, Faika Gönensay, Güzide Alpar ve Iffet Güral'ın yeğeni; Ayla, Beril ve Feza ile Erzin'in kuzini; Didar'ın çocukluk arkadaşı; Nijad Akipek, lnci Akipek, Şebnem Akipek, Turgut Üçer, Emine Filiz Üçer, Orhan Üçer, Murat Üçer, Lale Kutluay ve Levent Kutluay'm yengeleri; Alev Arkan ve Zeynep Arkan'ın teyzesi; , Prof. Dr. ömer îlhan Akipek'in değerli ve sevgili eşi Ankara Hukuk Fakültesi emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. JALE G. AKİPEK hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 31 Ekim 1990 çarşamba günü saat 10.30'da Ankara Hukuk Fakültesi'nde yapılacak törenden sonra öğle namazını müteakip Maltepe Camii'nden kaldınlarak Cebeci Asri Mezarhğı'nda ebedi istirahatgâhına tevdi edilecektir. AİLESİ TJC İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ İSKİ İSTANBUL SU VE KANALİZAŞYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Aşağıda ozellıklen belırtılen kapalı zart ile teklıf alma yontemındekı ıhale ile ılgılenenler, ıhale dosyasını İSKİ GENEL MUDÜRLUĞÜ, SU INŞAAT ONARIM DAIRE BAŞKANLIGI'NDA gorebılır ve dosya bedelını İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ merkez veznesıne yatırarak alabılırler Isteklılerın şartnameye uygun hazırlayacaklart kapalı teklıf mektuplarını aşağıda belırtılen tarıhte saat 1100'e kadar aşağıda belırtılep adreste GENEL EVRAK MÜOÜRLÜĞÜ'ne gıriş, tarih ve nu- marasını içeren alırtdı makbuzu karşılığında teslım etmelen gerekmektedır Teklıf zarflan saat 14 OO'te Ihale Komısyon Başkanlığınca açılacaktır Keşii Teklii Geçicı ihale Oosya İSKİ No. Işın adı bedelı vcrmetar. teminat tarihl bedelı &1026 27111990 Teklıf bedelıntn %7'sı 27111990 300000İSKİ Genel Mûduriuğu Konfe-1 400000000 rarts Satonu ve tompleksı göruntû ve ses yayın sıstem- lerı NOT 1- Postadakı gecıkmeler dıkkate alınmaz 2- İSKİ 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'na tabı olmayıp ıhaleyı yapıp yapmamakta, dıle- dığme kısmen yeya tamamen yapmakta uygun bedelın tespıt ve takdırınde serbesttır. ADRESI. İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Aksaray Meydanı 34410 Aksaray-ISTANBUL TEL 688 38 00 (36 haO TELEX 31293 ISU-tr FAX : 90 (1) 588 3918 OZEL BORA SURUCU KURSU DERŞHANE: ÜSKÜDAR: 343 67 82 PİSTLERİMİZ KOZYATAĞI: 362 47 33 TARABYA : 162 08 18 Tercıhınızı yaparken dershane ve pıstlenmızı yerınde ınceleym * UIHASKBECILER • MALİ MLSAVİRLKR Americar 80286 CPU; 16 MHZ, 1 MB RAM 14- Monıtör, 102 Tuş Klavye, 9 Pın 136 Colon 360 cps hız MİKROLINE 321 YAZ1CI ENTEGRE PROGRAMLARI • MUHASEBE BÜHOLARI (Işletme, Bordro, Genel Muhasebe, Bılgı Bankası) ] * IŞYERLERİ MUHASEBE DEPARTMANLARI i (Stok Carı, Fatura. Irsalıye,Çek-Sena, Muhasebe) BİLSUNBİLGİSAYAR Fetva Yokuşu No 40/2 Süleymanıye-IST Tei: 52670 09-511 47 96 Fax. 513 11 69 Mııhasebecımn dostıı S AflC Am«ncan Ressarcfı Cofporaton CaiftVTa, USA'nın Bsc»lı markasKiır 5 5 V C Anercan Researcn CorooratH^'ur. Tü1<ıy«'de lek yeMt Ter.aicıs Taneks A.Ş 'Sr CJ OKTnn Tûıkıys(te ys1k.li temslas MIKHOTEK A.Ş dr BAŞSAĞUĞI 'Baromuzun 13390 sıcıl savısında kayıtlı Avukat VEDAT GÜRAY vefat etmıştir. Cenazesı 28 10.1990 tanhinde kaldırılan aziz meslektaşımıza rahmet, ailesine, yakınlarına ve baromuz mensuplarına başsağlığı dılerız. İSTANBLL BAROSU BAŞKANUĞI cftk Turizm DURU TURİSTİK A.S. SOVYETLER BİRLİGİ GEZİLERİ TRABZON-BATUM-LENİNGRAD MOSKOVA (BATUM)-TRABZON 10-19KASIM (10 GÜN) 1.670.000 TL İSTANBUL-BAKU-İSTANBUL (ŞEKİ-GENCE) 24.11 - 02.12 (9 GÜN) 400.000 TL. + 800 DOLAR Gezl ücretlerlne: Uçak, Banyolu- Wc H otelef, Tüm yemektef. Şehlr gezlled ve Rehberilk htzmetterl dahildir. BEYOĞLU: istiklaJ Cad. 365 Terr 151 63 64 KADIKÖY: Tel: 345 47 10 (6 Hat) HARBİYE: 131 90 00 (11 Hat) DUYURU Doğal ve meşru bir hak olan ana dilini -Kürtçeyi- kullanan Vedat Aydın ile Av. Ahmet Zeki Okçuoğlu ve Av. Mustafa Özer'ın 28.10.1990'da İnsan Hakları Genel Kurulu Salonu'ndan zorla gotürülüp gözaltına alınmalarını kınıyor, derhal salıverilmelerini ve ana diller üzerindeki her türlü baskıya son verılmesini istiyoruz. İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ YÖNETİM KURULU 31 EKİM 1990 CAĞOAS YAYIMLARI İLHAN SELCUK JAP GULU 10.000 lira (KDV ıcındej Odeme/ı gonderı/mez CAĞDAS YAYINLARI Turk Ocoğı Cad 39-41 Cağaloğlu-ISTANBUL AHMET KAHRAMAN ILftALETLER PRENSİ YI-.RSO V\VI\CII.IK A.S. DAĞ1T1M • ADAŞ • CEMMAY • ARKADAŞ • • TEKİN • İLERİ • DOST • ÎMGE • • CUMHURİYET KİTAP KULÜBU • TÜRKtYENİN tLK KİBRİT ARMAĞANLI KİTABI Bu kitabı hazırlarnak için Afrıka yerlilerinin tuvaletleri taran- madı. % 100 yer- li espriden % 100 Türk mizah yazarınca imal edıidi. çncrı IJMf. _Bu k'itap özgün 12 Eylûl senaryosundan 55 mılyon fıgüran kullanı- larak oluşturuldu. Kişibaşına5 mi- zahçının düştüğü bu ulkede KIM YAŞASA bu kitabı yazardı HERŞEYİDEVLETTEN BEKLEME KENDt KtTABINI KENDtN YAK.. CİNSEL/DİNSEL, ENTEL, ORİJİNAL, MARJİNAL, EKONOMİK, EKOLOJİK VEE.... % 141-142IOLİTİK ESPRİLER VERSO YAYINCILIK A.Ş. Konur Sok. 13/7 117 97 47 Bulmacaseverlerin başucu kitabı: BULMAÇR GÜL ÖNET aÇAĞDAŞ YAYJNCIUK 12.500 lira ödeoıeli gönderilmez. Tek tsteklerde kımbın eden kadar posta pulu göndenlmesı. ödemelı gönderûmez. Isteme adnsı- CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ Türkocağı Cad. 3^41 Cağaloğlu-İSTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle