Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 26 EKİM 1990
Okurlar ve Yazarlarla
MELIH CEVDET ANDAY
Sayın Şıar Yalçın'dan, çok olu>or, bır mektup
almış \e sırası geldığınde \ararlanmak uzere sak
lamıştım Aradığımda bulamadım, kayboldu dı
yordum Dun bır dosyanın ıçınden çıkıverdı \şa
ğı alıyorum
"Savın Melıh Cevdet Anda>,
"Amator" ama çok meraklı bır edebıyatçı ola
rak, yazjlarınızı ılgı ve beğenı ıle okurum Aşın
"özturkçe" ınhımâkınızı (Tanrısal, karşıkoma,
savsamak, gereksemek, vs gıbı) pek tutmam ama
yıne de bır "eskı kuşak" temsılcısı olarak ' \a
zın", "sağın", "uzabıhkçı", "usuma geldı" gıbı
TDK ve Ekmekçı Turkçesının enmuzeçlerını kul
lanmadığınıza şukredenm1
Bugunku "Istanbul Ağzı" başlıklı >azınız ve-
sılesıyle çok onemlı bır noktaya değınmek ıstı
>orum Eskı edebıvahmız (Dıvan, Tanzımat, Ser
vetıfunun, hatta Yahya Kemal ve \hmet Haşım)
bugun maalesef tamamen unutulmuş \e terk edıl
mış durumda Aydınlar, uzmanlar, "şaırler" bı-
le ne aruz bılıyorlar, ne Osmanlıca>ı, ne edebî
sanatlan, ne edebî şekıllerı, ne de doğru durust
bır klasık tnısra veya beyıt okuyabılıjorlar Rad>o
ve televızyondakı sozde şıır saatlerı kulakları tır
malayan bır kakofonı olmaktan ılerı gıtmıvor Bır
Evlıyagıl çıkıyor, Yahva Kemal'ın o canım "Hulya
gıbı hoş geçen zamanda" mısraını "HuKa gıbı
geçen hoş zamanda" (ıvı kı "boş" demıvor) dı
ye okuyor, bır Attıla Ilhan çıkıvor, Fuzûlî'nın
ıçınde "gam" kelımesı geçen bır beytını okurken,
"gam"ı uzatarak "gâm" vapıvor (Insanın ' Ka-
lem olsun elı ol kâtıbı bedtahrırın" yerıne "Ka
mış olsun dılı ol şaırı bedreftarın" dıyeceğı gelı
yor') Geçen gun de sevgıh Ekmekçı'nın bır vazı-
sında Server Tanıllı'den menkul olarak, Nazîm'ın
unlu "Lâbud gelen efsane olur dehre Nazîmî
Bır gun de bızım halımız efsanelık olur' bevtı
"Labud' gelen efsane olur dehre Nâzımî Bır
gun de bızım halımız efsanelık olur' dıve ıktı
bas edılmış ve arkasından da şu açıklama (') >a
pılmış 'lâbud' 'he\hat' demektır' O\sa bıldı
ğmız gıbı, ası! adı Yahva olan bu P vuzvıl şaır
ve bestecısının Nâzım Hıkmet le bır akrabalığı
olmavıp Neşatî tarafından kendısıne "Nazîm"
mahlası verılmıştır ve "lâbud ' de "hevhat' de
ğıl "gereklı", "zarurî", "ındıspensable" demek-
tır Anlavacağınız hem aruz katledılmış, hem dıl,
hem adamcağızın adı
Sızın bugunku \azınızda da Nedım'ın unlu ka
sıdesının matla beytının bırıncı mısraı "Bak Sı
tanbûlun şu Sâdabadı nevbunyanına' >erıne,
'Bak Istanbulun şu Sâdâbâdı nevbun>anına" dı
>e dızılmış ve a>nca ıkı mısrada "âb u ha\â", ' a
bu hava' gıbı garıp bır bıçıme donuşmuş1
Bun
lar tabıî sızın kabahatınız değıl, ama Cumhurı
>et gıbı cıddî bır gazetede bovle fâhış >anlışlar
ınsanın canını sıkıvor
Sız hıv bır Fransız gazetesınde Racıne'ın meş-
hur "Pour reparer des ans l'ırreparable outrage"
dızesının orneğın "Pour reparer des annees l'ır
reparable outrage' dıve, va da Shakespeare'ın
' The qualıty of merc> ıs not straın'd It drop-
peth as the gentle raın from heaven" bevtının me-
selâ "The qualıtv of mercv ıs not straıned It
drops as the gentle raın from heaven ' dıve dızıl-
dığını gordunuz veya ışıttınız mı, veya boyle bır
şe> tasavvur edebılır mısınız''
Bızler ne so>lesek ve yazsak kımse tınmaz, ama
sızın gıbı unluler bu konuva eğılırlerse, belkı' va
rakı mıhrı vefalanm" okuyup dınlevenler olur
En derın savgılarımla '
Izmırden okurumuz sayın Avdoğan Yavaşlı
nın meivtubu da şovle
Savın Melıh Cevdet Andav,
Eaıtım ve Oğretım 'Yuksek Kurulu Başkanlı
ğı nın 2' Tem 1990 gun ve 2317 savılı MEB Teb
fığler Dergısı'nde vavımlanan 9 7 90 tarıhh 1 no'lu
kararına gore, azınlık okulları dışında kalan ılk
ve orta oğretım okullarında oğrenım goren TC
uvruklu Hırıstıvan ve Musevılık dınlerıne men-
sup oğrencılerın bu dınlerden bırıne mensup ol
duklannı belgelendırmelerı kavdıvla Dın kultu
ru ve Ahlak Bılgısı derslenne gırmelerının zorun-
lu olmadığı, ancak bu derse gırmek ıstedık'erı
takdırde velılennden vazılı dılekçe getırmelerının
gereklılığı ongorulu>or
Doğrusu, karar metnını okuyunca hayretler
ıçınde kaldım Soz konusu dınlerden bınne men-
sup olmavı belgelendırmek nedır9
Dıvelım, nu-
fusumda -ıstemedığım halde "Musluman ' ya
nı ' Islam ' vazıyor ama ben pekâlâ sonradan Hı
rıstı>anlık ınancında olamaz mıydım0
Ya da hıç
bınnı benımseme>ıp ateıst olamaz mıvım9
Oğlum Alper, (pek vakmda dığer oğlum Do-
ğu) onumuzdekı oğretım vılında 4 sınıfta oku-
vacak Bovle bır dersı almak ıste>ıp ıstemedığı-
nı sordum ıstemıyor Ana-babası olarak bız de
ateıstız Bu bakımdan herhangı bır baskımız soz-
konusu değıl Istıvorsa da karışmavız, ıstedığı dı
ne ınanabılır mensubu olabılır, bıze ne'9
Ama
gerçekten ıstemı>or Zaten TV'dekı benzer prog
ramları da ızlemıvor, gıdıp va kapatıyor, >a da
başka bır kanalı vevırıvor
Şımdı bız ne v.apacağız9
Okula "oğlumun soz
konusu dersı almasını ıstemıvorum" vollu dıjekçe
versem, konu ta Içışlerı ne kadar uzanıvormuş
Yanı fışleme'
Herkes ıstedığı ınanca sahıp olmalı evet Ama
bız de goğsumuzu gere gere ateıst olmak ve oyle
vaşamak ıstıyoruz Bız Muslumanları va da dı-
ğer dınlere mensup olanları fışlıvor muvuz9
Ne vapacağımızı kara kara duşunuyoruz şım
dı
Derın sa>gılanmla"
•
Lrla'dan vazan okurumuz DN ıse, gonder
dığı mektupta, son gunlerın onemlı olaylarından
bırıne değınıvor
'Savın \nda>,
Ben savaş alevhtarıvım bunu sovleme ozgur
lugune de sahıp olduğumu sanıvordum Ovsa ga
zetelerde okuduğuma gore Savaşa hayır' dıyen-
lerın tutuklandıklarını oğrenmek bu kanımı sars
tı Ceza vasalarımızda bovle bır suçun bulundu
ğunu bılmı>ordum
Ataturk'un '\urtta barış, dunyada barış' so
zu vasadışı mıydı')
Şımdı bız, 'Savaş ıstıyoruz' dıye mı bağıralım9
Aydınlanmak ıstıvorum
Savgılarımla"
•
Sa>ın Fusun Akar da gonderdığı mektupta,
'Şıır vazmak ıstıyorum Ama bılmıvorum Şıır
nasıl vazılır, lutfen sovler mısmız''" dı>e soru
>or
Genç bır >ıır heveslısı olduğunu sandığım sa-
>ın Akar'a şunu anlata>ım
Buvuk şaırımız Bakî efendı, daha yenı şıır yaz
mağa başladığında, bır gazehnı gunun unlu şaı
n Zatî'ye goturmuş Genç bırının bu kadar gu
zel bır gazel yazabıleteğıne ınanma>an Zatî
— Geç ıçerı, bır gazel daha >az, demış ona
\enı vazılan gazelın de çok guzel olduğunu go
runce, Bakî'>e demış kı,
— Sen benden daha buvuk bır şaırsın
Ama o zaman 'vezın-kafıye" dıye bır şey var
dı, şııre heveslenenler once bunu oğrenmek zo
rundavdılar
Şımdı ıse şıır vazmak herkese kolay gelıyor
Oğrenıvereceklennı sanıvorlar
Şıır nasıl mı vazılır1
Çok şıır okuvun'
ARADABIR
İ. HAKKIBAYR AM Eğitimcı
Asmayalım... İnsanlaşalım
Bılgelerın ve bılmezlerın yapanların ve yıkanların, zalım-
lerın ve mazlumların, demokratların ve dıktatorlerın yaşadı-
ğı bu topraklar Uygarlıklar harmanı Anadolu Varsıllığın
ve yoksulluğun, sevgının ve sevgısızlığın yasandığı, Tales-
ten Azız Nesın'e nıce dusunur ve yazarı ınsanlık pınarına ka-
tan Anadolu Tanıklığı tanh olan dağlar, ovalar Zor zaman-
ları, guzellıklen yaşamıs ınsanlar, ınsanlarımız Yuzyılların ote-
sınden yoğrularak gelen halkların dostluğu
Sonra ne olduğunu nasıl oldurulduğunu cok lyı bıldığımız
kınm ve kıyım yılları gelıp dayattı 12 Eylul 1980 lerde Sevgı-
sızlık yaşanıyordu ulkemızde Gorulmemıs bır kırım ve kıyım
Yıllarca halkının ekmeğıyle asıyla beslenen 5 sayın gene-
ral, yurtseverlığı tekellerıne alarak
Gunumuzden 2413 yıl once doğan Demokrıt (423-347)
' Bılge kışıye, tum yeryuzu açıktır' dıyerek başoğretmen do-
ğayı ıncelemeye koyulmuştur Evrenın sonsuzluğunu mad-
denın atomlardan oluştuğu gerçeğını gormuştu 'Buyuk Ev-
ren Duzenı' adlı yapıtı uygarlık tarıhınde onemlı bır yere sa-
hıptır 'Evrende her şey Dunya, guneş, denız dağlar ınsan
ve ınsan yasaları tanrıların ıradesıyle değıl, sebeple sonu-
cun zorunlu akışıyla meydana gelmıstır dıyordu Tutucuları
cıldırttyordu En buyuk dusmanı da Platon'du
Platon "Fıkırler zamanın ve yenn dısındadır' Dunya, ruh
ve akıl bağışlanmış canlı bır varlık olarak doğmustur'' Çıft-
çılerle zanaatçılar calısmalı askerlerle fılozoflar halkı yonet-
melı" "Bırcokları Demokrıt'ın oğretısını obur fıkırfer arasın-
da en doğru bılıyorlar Bunun ıcındır kı gencler dınden yuz
çevırıyorlar ve yasaların ınanılmasını buyurduğu tanrılar yok
dıyorlar Işte ıhtılallere sebep olan da budur Bunların bır kısmı
ıdam edılmeh, bazıları kamcıyla dovulup hapse atılmalı bır
kısmı yurttaşlık haklarından mahrum edılmeh, bazılarının da
malı elınden alınarak devlet sınırlarından dışarı atılmalı' dı-
yordu
Demoknt materyalızm, Platon ıdealızm demektır gunumuz-
de
Ruhun maddeden once var olduğunu savunanlar, 'Mad-
de oncesız ve sonrasız ılk unsurdur' dıyenlerı, Anadolu ta-
rıhınde gorulmedık bır vahşetın burgacında yok etmeye kal-
kışmıslardı 12 Eylul 198O'lı yıllarda
Generallerımız Platon'dan 2327 yıl sonra okuduklarını uy-
gulamaya basladılar Duşman bellıydı Cağdas Demokrıtçı-
ler El ve beyın, bırbırlerını yetkınleştırerek bınlerce yıllık ge-
lışımlennı surdururken bılımın, ozgurluğun uygarlığın kar-
şısında olanlar bır avuc azınlığın cıkarını gozetenler halkın
uzerıne Romalı lejyonlar gıbı saldırdılar Turlu ceşıtlı propa-
gandayla saşkın ve sasırtılmıs halk, meydanlarda kendı öz
oğullanna vatan haını dıyenlerı dınlemek ıskencesını yaşıyor-
du
Bır meydan toplantısında Sayın Evren, kursuden kalabalı-
ğa soruyordu
— ' Bu vatan haınlerını asmayalım da besleyelım mı9
"
Yanıt korkunctu As onları1
As1
As1
'Vatan haınlerını astırıyor'
Bınlerce yurttası en gelısmış (') yontemlerle ıskenceden
gecırtıyor Kımılerının mallanna el koydurtuyor Pek çok kısı-
nın yurttaşlık hakkını elınden aldırtıyor
12 Eylul un sıvıl uzantısı olan ANAP ıktıdarı onların yarım
bıraktıklarını tamamlamak ıstıyor Korfez bunalımını ve her
zaman egemen sınıfın ısıne yarayan terorızmı bahane edıp
çoğu sıyasal nıtelıklı 287 kısının ıdam kararlarının ınfazından
soz etmeye basladılar Bu bır gundem sasırtmacasıdır llkel-
lıktır Yonetsel aczın, kısas anlayışının saskınlığın ıfadesıdır
Insanlık 21 yuzyıla gırıyor Sıstemler arası barıs, yumusa-
ma ve sılahsızlanma genel polıtık ılke oluyor Devletler bırle-
şıyor Bılımsel gelısmeler ınsanlığın onune genıs ufuklar acı-
yor Anadolu'da halkın yuzde 8O'ı tarafından ıstenmeyen hu
kumet, 10 yıl once sıkıyonetım kosullannda yanı hukuksuz-
luk ıçınde ıdama mahkûm edılen 287 gencın cezalarının ın-
fazından sıyasal yarar umuyor Cok degıl bır ay once Men
deres, Zorlu ve Polatkan ın mezarlarının nakıllerınde La
Fontaıne'ın kahramanlan gıbı gozyası dokenler sıyasal ıdam-
ların haksızlığından yakınanlar, sımdı 287 gencın ıplennı cek-
me yarışına gırmıslerdır Gorunum acıdır Bu anlayısta, dev-
letın terorıst duzeyıne dusurulmesı zavallıhğı yatmaktadır Hal-
kımız tarıhsel ve kulturel gecmısıyle Asmayalım da besle-
yelım mı'' mantığının surdurucusu boyle bır ıktıdarın yone-
tımıne layık değıldır
TEŞEKKÜR
Başarıyla gerçekleştırdıklerı goz amelıyatıvla benı >enıden
sağlığıma kavuşturan başta
Prof. EGOROVA,
Dr. V. LUKİN
ıle ÇHEBOKSAR\ Goz Hastanesı personelıne ve SSCB've
bu ornek organızas>onu gerçekleştıren,
KALINK\ Turızm Şırketıne
en derın mınnet duvgusuyla, teşekkuru borç bılırım
MER4L ALA\
Oğlumuz
ALİCAN'ın
Dunv,aya gehşını tum dostlarımıza duyururuz
24 EKİM 1990
AYNUR - ALİ ALTINKAYNAK
Hava Kirliligl ve Çözümleri
Turkıye'de tuketım arttıkça fiyat da artmaktadır. Boylece halkın
tuketmekten kaçındığı elektrık enerjısınden >apay fazlalık
yaratılmakta, bu fazlalık da Arap ulkelerıne ve Italya'ya 3
cent/kWh'ten satümak ıstenmektedır.
SEMİH KALKANOĞLU Elektrık MUhendisi
Son yıllarda, ulkemızde, hava kırlılığı (aır
pollutıon) konusu, artan bır bıçımde surek
lı gundemde. 1988'de on kadar kentımızdey,
ken bu sorun, gerıde bıraktığımız 1989'da
v ırmı beş kadar kentımızde ıvedı onlemlerın
ahnmasını gerektırecek bovutlara ulaştı
Dunya Sağlık Orgutu (WHO) verılerıne go-
re bır m'havadaen fazla75mg kukurtdıok-
sıt (SO:) ve 150 mg duman buhınması gere
kırken, soz konusu kentlerımızde, olum olav-
larına ulaşacak kadar y ukselen sav. ılar sırav la
2000 ve 1500 mg değerlerıne kadar ulaşmış
bulunu>ordu Bo>lesıne yuksek değerlerde
hava kırlılığıne ulaşılma nedenlen olarak çar
pık kentleşme, meteorolojık koşullar, >eşıl
çevre voksunluğu, ısınmada yanlış sıstemler,
bınalarda ve araçlarda ve endustrıyel tesısler
de baca fıltrelerının kullanılmaması sayıla
bılır Yeşıl alanlarla bezelı, yaygın bır kentleş
me modelınde (orneğın Londra kentı) bu so-
run buvukorandaazalmaktadır -^raçlarda
kullanılacak katalıtık fıltrelerle, bu alanda-
kı kırblık de °?o 80 oraauıda ortadan kaldırt-
labılmektedır A>nca endustrıyel tesıslerdekı
hava ve çevre kırlılığı varatan atıklar konu-
sunda ne devlet yetkılılen ne de yerel yonç-
tımler bır >aptırım u>gulamaktadırlar
Konumuz, ınsan sağlığı nedenı>le kırlılı-
ğın onemlı nedenlerınden bırı olan konutlar-
dan doğaya bırakılan ısınma sonrası atık ve
partıkullerdır Bunların onlenmesmde, dun-
yanın gehşmış ulkelerınde elektrık enerjısı,
ısı pompası sıstemlerı ve jeotermal enerjı
ka>nakları yavgın olarak kullanılmaktadır
Ulkemız her uç enerjı kav nağı vonunden de
uvgulamalara geçılebılecek zengınlıkte ve
teknolojık olanaklara sahıptır Bu sıstemler
arasında en vavgın olarak kullanılanlarından
bırı de elektrık enerjısıdır Ve bu enerjı Tur
kıye'nın kendı oz kavnaklarından eldeedıle-
bılmektedır Bu enerjı kavnakları dışında,
v urdumuzda son v ıllarda doğalgaz gundeme
gırmıştır ancak bunun sakıncalan da vardır
Ithal olup, Sovyetler Bırlığı nden gelen bu
enerjı kaynağı Ankara'da ve Ankara va ka-
dar olan guzergâh çev re^ındekı verleşım bı
rımlerınde, hızla alt>apısı vapılarak >avgın-
laştırılmaktadır \e var kı dışa bağımlı bır
enerjı turuolmasınınvanı sıra orneğın \n
kara'da 50 bın konuta verılmesı planlanmış
.ebuprogramsurdurulmektedır Ancak ge-
rek veterlı basıncın olmaması, gerekse eko
nomık nedenlerle yaygın olarak ısınma ama
cına yonelık olarak kullanılamamaktadır
Ankara'da havagazı 350-1000 TL/m"ten tu-
ketıcıye verılırken, doğalgaz 600TL m"ten
verılmektedır Bır m
J
doğalgaz 1,^3 kg ma-
den komurune eşdeğerdır Ve 9 bın kCal
enerjı vermektedır Bu da 10 5 kW'lık elek
trık enerjısıne eşdeğerdır (Bu ara şunu da he
men belırtmelıvım kı, Trakya'da bu ıthal
enerjı ıle çalışacak toplam 2500 m\V gucun-
de çev rım santralları da hıdrolık kaynakları-
nın ancak "'o 40'ını değerlendırebılen ve bu-
ralarda 1 kW h enerjıyı 17 TL've ureten
Turkıye ıçın ekonomık olmayan vatırımlar-
dır Doğalgazı kesme olanağınız olmadığın-
dan, buralarda pahalı uretım yapmaya bır
verde zorunluyuz sureklı olarak )
Londra orneği
Hızla endustrıleşen Batı toplumlarında,
bu endustrıleşmenın vanı sıra kentlerde ha
va kırlılığı konusu da gundeme geldı Bunla-
ra tıpık bır ornek Londra'dır 1950'lerden ıtı
baren başlavan kırhhk 1956'dan ıtıbaren can
almava da başlamış, 1958'de 60 kusur ınsan,
astım kalp ve damar hastalıkları nedenıyle
olmuştur Bunun uzerıne Ingılız hukumetı ve
Londra yerel vonetımı acıl onlemler planla-
mış, ılk aşamada Londra'nın doğu ve batısı
na ıkı termık santral kurularak, buralardan
elde edılen enerjı kente verılmış ve ısınmada
kullanılmava başlanmıştır \ncak evlere çıft
savaç bağlanmış, ısınma ıçın kullanılacak
elektrık enerjısı, obur kullanım elektrığınden
ayrılarak ucuz fıyattan verılmıştır Yanı dev-
let subvansıvon uygulamıştır 1970'lerden
sonra kuzey Denızı'nden elde edılen doğal
gaz da sısteme eklenmıştır Gunumuz Lond
ra kentıne fosıl kaynaklı yakıt sokulmamak
tadır Benzer sıstem Kıbrıs'ta, Kanada'da ve
Iskandınav ulkelerınde de uygulanmaktadır
Bugun bıle kımı otel odalarında, para atıhn
ca çalışan, mobıl elektrıklı radvatorler kul
lanılmaktadır
Ulkemızde de kısır çekışmeler, sen ben
kavgaları bır vana bırakılıp bır an once bu tur
çozumlere yonelınılmemektedır Gerçeklere
şoylece bırgozatalım Turkıye'nın 1989 ra
kamlany la 70 mılvar k\V'h enerjı uretme ka-
pasıtesı vardır (Yakında Ataturk Barajı sant-
ralı dadevrevegırıncebu kapasıteçok daha
fazla olaeaktır) Tuketım ıse 50 mılyar
kVV h tır 20 mılyar k\V h fazlalık soz konu
sudur 2000 yılı ıçın 180 mılyar kW h uretım
hedeflenırken, tuketım ıse 100 mılyar k\V/h
olacaktır Gunumuzde yaklaşık olarak hıd-
rolık enerjının, toplam enerjı ıçındekı pavı
"'o 40'tır Akarsularımızdan elde edılebılecek
enerjı 100 mılyar kW/h olarak hesaplanır
ken, bugun yaklaşık 28 mılyar kW/h enerjı
elde edebılmekteyız Enerjı fazlamız bulun-
makla bırlıkte, bu vapavdır Çunku Turkıye-
de yıllık tuketım 900 k\Vh 'kışı ıken, OECD
ulkelerınde ortalama 6000 kWh/ kışı'dır
Dunya ortalamasıda 2028 k\Vh Kişıdır Ge
lışmışulkelerdeelektrık enerjısı tuketımı bır
gonenç (retah) gostergesıdır ve tuketım art
tıkça fıyat duşmektedır Turkıve'de ıse tuke-
tım arttıkça fıyat da artmaktadır Boylece
halkın tuketmekten kaçındığı elektrık ener-
jısınden vapay fazlalık yaratılmakta, bu faz
lalık da Arap ulkelerıne ve Italya'ya 3
cent/kW h'ten satılmak ıstenmektedır Yanı
devlet kendı vatandaşına ortalama 200
TL'den elektrık enerjısı satarken, kendı kay
naklarından, vatandaşımn vergılenyle kuru-
Ian uretım tesıslerınde urettığı enerjıyı Arap-
lara 55 TL'den satmak ıstemektedır
Isı korunumu-ısı pompası
Elektrık enerjısı yanı sıra, ısı pompası (he-
at pump) -ozellıkle Kuzey Avrupa ulkelerın
de ve kanada ve ABD'de vavgın ve jeotermal
enerjı de -Italya'da ve Bulgarıstan'da- ısınma-
da kullanılabılmektedır Turkıye'de ılk vetek
jeotermal enerjı santralı da 1983'te Denızlı
Saravkov'de 15mW gucundeışletmeyealın
mıştır \aygın kaynaklarımız MTA tarafın
dan saptanmıştır Isı santralları kurularak,
ustehk venılenebılır olan bu kaynaklar da de-
ğerlendırılebılır
Gehşmış bır sıstem de, 'heat coverıng' (ısı
korunumu) ve ısı pompasıdır 1984 yılına ka-
dar "o 100 akarvakıta bağımlı olan Isveç'te,
bu oran, tum kentlerın ısı pompası ağıyla
kaplanmasından dolavı
r
o 2O'ye ınmıştır
Halen ABD'de 2,5 mılyon, Avrupa'da 1,5
mılyon konutta ısı pompası hem ısıtma hem
de serınleme amacı ıle kullanılıyor
Londra'da olduğu gıbı kentlerımızde \a-
şavanların olumlen beklenmeden, devlet ve
verel yonetımler ışbırlığı vaparak, en kısa za
manda, pılot uygulamalardan başlavarak bu
sorunları çozucu gırı^ımlere başlamah hız
la sonuç alınmalıdır
PENCERE
KONGREYE ÇAGRI
Ulkemızın ılk yasal komunıst partısı TBKP, ılk ılçe kongresını
Istanbul Bakırkoy de yapıyor
YASAKLARDAN VE TABULARDAN ARINMIŞ
OZGUR BİR TURKIYE'DE YAŞAMAK İSTEYEN TÜM
YURTTAŞLARIMIZ ÇAĞRILIDIR.
TURKtYE BÎRLEŞÎK KOMÜNtST PARTtSl
BAKIRKOY tLÇE YÖNETtM KLRULL
Yer: Bınnur Duğun Salonu Istanbul Cad Hazırlık Sokak, Irmak Pasajı
No 3 Bakırkoy /ISTANBUL Tel 571 87 59 (Elcktnk Idaresı yanı)
Tanh: 28.10.1990 Pazar, Saat 10 00
ÖZEL BORA
SURUCU KURSU
DERSHANE:
USKUDAR 343 67 82
PİSTLERİMİZ
KOZYATAĞI 362 47 33
TARABYA 162 08 18
Tercıhınızı yaparken
dershane ve pıstlerımızı
yerınde ınceleyın
TEK'ten aldığım IETT
kartımı kavbettım
Geçersızdır
MEHMET DL\Ç
MEM L ZES
Ehmede Hani
3. Bası çıktı. ,
Turk^sı M EMIN BOZARSLAN
GenJ Daytım T L \ 1 D \ Tel ->11 '9 16
Isteme Adresı
Hjiat "^ ı\ınları
PK 1384
SIRKECI ISTANBLL
AHMET
SİPAHİOĞLU
Bız mı oradavız sen mı burada
365 gun geçtı arada
Sene ı devrı ya goçtugun gunun
Bız hep beraberız gerçek manada
SİPAHİOĞLU AILESI
' VE DOSTLARI
IRESTAURANT
Duğun Salonları
ş 16. «X»
Neıeli-Yoekli 1<*.V3O«
Ftez 1476239/1477440
Salarüarıaızkliaalı «•
*OO-l0n0 klşıliktir.
Içerenkov'de bavan
oğrencıve
KİRALIKDAİRE
Yenıvol Durağı, sabıt
pazar yanı, asansorlu,
hıdrotorlu, teletonlu, II
kat, venı
339 67 27
VM4S nolu 2"
1
1968'de
aldığım ehlıvetımı
kavbettım Hukumsuzdur
A)ŞE BIRGI TURC4<\
BAŞSAGOGI
Çalı^ma arkadaşımız ISM4IL ER'ın annesı BIL\L ve
KADIR FR'ın babaannelerı
HAVVA ER'in
velatını uzuntuyle oğrendık <\rkada>ldrımıza ve
vakınlarına başsağlıgı dılerız
MHIIRI\ ET ( ALI<?AM.ARI
Dincilik Karşısında
Kapitalizm...
Takvım ınsanın uydurduğu bır seydır zamanı anlamak ıçın
yılları nasıl vurguluyoruz9
Isa'dan sonra
Isadan once
Bır başka olcutu de benımseyebılırdık çunku onemlı dın-
lerın kendılenne ozgu takvımlerı var Batı dunyaya egemen-
lestıgı ıcın Hırıstıyanların yalvacıyla sımgelenen "mıladı" tak-
vım gecerlı sayılıyor kolaylık olsun dıye çoğu ulkede payla-
şılıyor Şımdı buna gore 21 ıncı yuzyıla 10 kaldı, Isa'dan son-
ra ınsanlık 1'ıncı 1000 yıldan 2'ncı 1000 yıla geçecek dıye
herkes heyecanlanıyor
Yapay bır duygu
Bır Musluman ıcın 2000 yılına yuvarlak sayıyla daha 600
yıl var
*
Zaman, tarıhın hıcbır donemınde ınsan toplumlannı eşıt
gelısmışlık duzeyınde bulmadı
Bugun Afrıka'nın kuytuluklarında Asya nın çöllerınde, Gu-
ney Amerıkanın ormanlarındakı ılkel toplumlar geçmışte ya-
sıyorlar Insanlık son dort yuzyılda Batı da olağanustu donu-
şumlerı yasadı ama bu değışım yeryuzune ne olcude yan-
Avrupa da akıl ınanctan bılım dınden bağımsızlaştı Kolay
mı oldu bu değısım"? Kanlı çatışmalarla gerceklestı, manıl-
maz canavarlıklar ortalığı kırdı geçırdı Sonuçta demokrası
kurulabıldı Her şeyden once demokrasının kurulabılmesı ıçın
ıktıdarı gokten alıp yere ındırmek gerekıyordu Çunku ıktıdarın
kaynağı Tanrı'ya dayanıyorsa halka kutsal buyrukları uygu-
lamaktan baska bır ıs dusmez Ancak ' Uyanış-Reform-
Aydınlanma" caglannın sonunda dın ve dunya ıslerı bırbırın-
den aynlabıldı
Demokratık devrım, laıklık temellerı uzerınde yukselebılır
Ne yazık kı Islam dunyası Batı da gerçekleşen bu aşama-
ların dışında yaşamıştır Musluman ulkelerın bugun hıçbınnde
demokrası yoksa neden saşalım' Demokratık rejım gökten
ınmeyecek acılı bır tarıhsel sureç sonunda toplumun goze-
neklerıne sınecek, bıreyın kulturune aşılanacak
Islam dünyasında demokrasıye en yakın toplum Turkıye
ıse bunun elbet bır nedenı var Ulkemız bugun demokrası-
ye geçıs sancılarını duyabılmesını laık cumhunyet' devrımıne
borçludur
•
21 ıncı yuzyıla 10 kala kuzey yarımkuresınde butunleşme
surecı yaşanıyor
Avrupa'nın batısıyla doğusu kaynaşıyor, ıkı Almanya bır-
lestı, Amerıka ıle Sovyetler yakınlastılar Sıyasal anlamda Batı-
Doğu çelışkısı ortadan kalkıyor 'demokrası" ıkı dunyanın da
gızemlı sozcuğudur Bu surecte Doğu Avrupa'da ve Sovyet-
ler de dınsel akımların bırdenbıre kopurmesı burjuva uygar-
lığının anayurdunda sevınc yaratıyor, Vatıkan'da Papa ellerı-
nı uğuşturuyor komunıst toplumlar ıstavroz çıkarıyorlar, Po-
lonya'dan Macarıstan'a, Baltık cumhurıyetlerınden Ukraynaya
kadar her yerde kılıse yenıden canlandı Allahsız komunıst-
lerın ımana gelmesınden Batı çok mutlu
Ne var kı aynı Batı, Ortadogu'da dınsel akımların yuksel-
mesınden tedırgın
Nıçın'
*
Anadolu aydını bu soruya Batı'nın sartlandırmasından
uzakta ve kendı aklıyla yanıt arayabılmelıdır Bır kez Batı'da-
kı dınsel yükselışle Ortadoğu dakı yukselış, ıçerık açısından
bır değıl Batı, "reform' ve "aydınlanma' cağlarını çoktan ya-
şamıs demokrasıye gecmış ama Islam dünyasında aklın
ınanctan ve bılımın dınden bağımsızlaşması surecı 2t'ıncı
yuzyıla 10 kala noktalanmış değıl
Bu bızım sorunumuz
Ya Batı nın sorunu'
Batı Islamı^ evrensel somuru duzenının yerel ıdeolojsı gı-
bı kullanabıldıkce Ortadoğu'dakı serıatcı rejımlerden mem-
nundu ' Yeşıl Kuşak' kuramınt bu nedenle desteklıyordu,
ama, somuruye başkaldırma akımları Islamda uç verdıkçe,
başta Amerıka olmak uzere ' Zengınler Kulübu' urkmeye baş-
ladı
Avrupa'da Hırıstıyanlığın yukselışını destekleyen "Zengın-
ler Kulubü"nun Ortadogu'da Islam koktencılığınden korkması,
para ve çıkar sorunudur
Kapıtalızmın Allahı para, değıl mı'
VEFAT
Ankara eşrafından merhum Ismaıl Mumcu ve
merhume Atıye Mumcu'nun kızları, Gumrukler
Genel Mudurluğu emeklı muşavırlerınden Kemal
Mumcu'nun eşı, Ayla Suer, Bengı Vlumcu, Ethem
Mumcu'nun annelen, Omer Lutfı Suer'ın ve
Zernn Mumcu'nun kayınvahdelen, Hale Suer'ın
anneannesı, Esra ve Ceyda Mumcu'nun
babaannelerı
FETHIYE MUMCU
24 10 1990 çarşamba gunu akşamı aramızdan
ayrılmıştır
Cenazesı 26 10 1990 Cuma gunu (bugün) Ankara
Maltepe Camıı'nde kılınacak oğle namazından
sonra Cebecı Asrı Mezarlığı'nda defnedılecektır
AİLESİ
TEŞEKKÜR
Aıle buyuğumuz, ağabeyım
MUR1AZA YAPICryı
başanlı bır bobrek naklı ameliv.au ıle hayata
donduren Ç L Tıp Fakultesı Urolojı Kursusu
Oğretım Uvesı
DOÇ DR. UĞL R ERKEN'e
ve ekıp arkadaşlan, YRD. DOÇ. DR. ŞABAN
DORAN, YRD. DOÇ. DR. ZUHTU TANSLĞ,
DR. MHAT SATAR, DR. NUH DEMİRPAS,
DR. SINAN ZEREN, DR. BLLEM AYC\\,
DR. \HMET OZBEK, A\ST. DR. ORHAN
GLLGONUL'e, amelıvata karar verıp gereklı
hazırlıkları vapan Nefrolojı ve Hipertansi>on Bilim
Dalı Başkanı
PROF. DR. YAHY4 SAĞLIKER'e,
ılgılennı esırgemeven Urolojı Servısi hekim, hemşire
ve diger personelıne tesekkur ederım
MEHMET Y APICI
Reklam Ajansına Grafıker
aranıyor
Tel: 152 61 25 - 149 10 01