Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 EKÎM 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13
Akaryakıt
indirimi
• ANKARA (AA) —
Akaryakıt fıyatlannda
Petrol Ofîsi'nin yüzde
7-10'luk indirime gitmesi
sonrası, diğer akaryakıt
dağıtım şirketleri de
fiyatlarını 24 ekimden
geçerli olmak uzere aynı
oranda indirdiler. Shell, BP,
Turk Petrol ve TABAŞ'm,
siıper benzin, normal
benzin ve motorin fıyatlan
illere göre Petrol Ofisi'yle
avnı ya da litrede 1-4 lira
altında veya ustünde
bulunuyor. Mobil Oil Türk
A.Ş.'nin süper benzin
fiyatlan ise üç büyük ilde
indirim öncesi olduğu gibi
Petrol Ofîsi'nin litrede 21
lira, normal benzin ve
motorinde ise 1 lira
üstünde bulunuyor.
Tahvil ihracı
• ANKARA (AA) —
Uluslararası sermaye
piyasalanna bu yılın g
ayında 250 milyon mark,
350 milyon dolar ve 10
milyar yen tutannda tahvil
ihraç edildi. Hazine ve Dış
Ticaret Müsteşarlığı
(HDTM) verilerine göre
Türkiye, 1987 yılından bu
yılın ağustos ayı sonuna
kadar F. Almanya
piyasalanna toplam 2
milyar 275 milyon mark
tutannda tahvü ihracı
gerçekleştirdi. bunun 250
milyon marklık kısmı bu
yılın 8 ayında ihraç edildi.
SSCBile
ilişkiler
• tSTANBUL (AA) —
Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşan Ali Tigrel,
"SSCB, bizim en büyük
komşumuzdur.
thracatçılanmız ve
müteahhitlerimiz için çok
büyük bir pazardır" dedi.
Sovyetler Birliği Planlama
Teşkilatı Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı
Maslykov'un konuğu olarak
Moskova'ya giden Tigrel,
seyahatinin, iki ülke
ekonomik ilişkilerinin
geliştirilmesi yolunda
önemli bir fonksiyonu
yerine getireceğini söyledi.
Bankacılar
Macaristan'da
• Ekonomi Servisi —
Türkiye Bankalar Biniği'nin
yönetim kurulu toplantısı
bugün Macaristan'ın
başkentı Budapeşte"de
başladı. Budapeşte Forum
Otel'de Merkez Bankası
Başkaru Ruşdu Saraçoglu
başkanhğında yapılan
Bankalar Birliği Yönetim
Kurulu toplantısına
Macaristan Bankalar Birliği
Başkanı Gezalenk de konuk
olarak katılıyor. Türk ve
Macar bankalan
yöneticilerinin yapacağı bir
dizi görüşmenin yanı sıra,
Macaristan Merkez Bankası
Başkanı Gezalenk, Türk
meslektaşlarına bir brifıng
verecek.
Yıldız Porselen
• İş-Sendika Servisi —
Sümerbank'a bağlı Yıldız
Porselen Fabrikası'nda 6
haziranda başlayan grev,
önceki gun tarafların
toplusözleşme
görüşmelerinde anlaşmaya
varması üzerine sona erdi.
Yıldız Parkı'nda kurulu
fabrikada 142 gündür grev
surdüren Çimse-lş
Sendikası'na Oye 275 işçinin
bugün işbaşı yapacağı
bildirildi. Önceki gün
Çimse-lş Sendikası ile
işveren sendikası Kamu-lş
arasında vanlan anlaşmaya
göre ucretler birinci altı
ayda brüt 450 bin TL'ye
çıkartılarak üzerine yuzde
50 artı 120 bin TL zam
yapılacak. Ücretlerde ikinci
altı ayda yuz bin TL artı
yüzde 25, üçüncü ve
dördüncu aylarda da yüzde
25'er artışlar sağlandı.
Colliers
Türkiye'de
• Ekonomi Servisi —
Türk emlak piyasasına
uluslararası bir isim
eklendi: Colliers
International. 20 ülkede,
110 şubede çaüşmalarını
surdüren 1989 yılındaki
cirosu 10 milyar dolan aşan
şirket, Türkiye'de de emlak
işlerine girişiyor. Şirket,
Türkiye'de satın alma
kiralama, değerlendirme ve
bina yönetimi konulannda
görev yapacak. Şirketin
tanıtımını yapmak üzere
düzenlenen toplantıda
konuşan Colliers
International Türkiye'nin
Yönetim Kurulu Başkanı
Oktay Aydagul, dünyada
ortak bir emlak dili
olduğunu ve kendilerinin de
bu ortak dili konuşarak
hem Türk hem de
yabancılara hizmet vermeyi
amaçladıklannı belirtti.
Sanayi odasında kur kavgasıEkonomi Servisi — Istanbul Sanayi
Odası'nda kur politıkası tartışıldı. Oda
Başkanı Memduh Haeıoğlu, Merkez
Bankası'nın son 2 yıldır ızlediğı kur po-
lıtikasının sanayicıye teşvik sağladığını
savunarak ufak değişikliklerle devam et-
mesinı isterken İSO meclıs uyesı Halit
Narin, kur politikasının sanayicı aleyhı-
ne olduğunu öne surerek Turkıve'nın ıt-
halatcı cenneti haline getirildığini soy-
ledi.
Istanbul Sanayi Odası'nın önceki gün
yapılan meclis toplantısında konuşan
ISO Yönetim Kurulu Başkanı Memduh
Haeıoğlu, son iki yıldır kesintisiz olarak
uygulanan, Türk Lirası'nın kontrollu şe-
kilde duşurulmesi politikasının yatırım
ve ara malı ithalatını ucuzlatarak sana-
yicinin daha bol ve kalitelı uretim yap-
masını sağladığını savundu. Haeıoğlu,
KİT urunlerine yapılan zamlann kura
göre ayarlanmasının imalat sanayiınde
ve tum ekonomide enflasyonu kontrol
altına aldığını belirterek şoyle konuştu:
"Son iki yıl enflas>on yuzde 60'larda
seyrederken kur artışı yuzde 25^30'larda
kaldı. Bu durum, ithal hammaddeleri,
sanayi lehine ucuzlatarak sanayicinin iş-
letme sennayesinin yeterli olmasını sağ-
ladı. Kamu zamları da kur artısı sevive-
sinde kalınca, enflasvona islikrargeldi.
Enflasyonun ertelendigi gibi goruşler ol-
makla birlikte. kur politikasının enflas-
> onu gerçek anlamda duşunıcu etkisi ol-
dugu kesindir."
Sanayi uretımini ucuz ithalatla besle-
yen kur politikasının ıhracat mallarının
rekabet yeteneğini azaltmak ve ıthalatı
Memduh
Haeıoğlu:
Kur politikası
ithalatı
ucuzlatarak
sanayicinin
bol ve kaliteli
üretim
yapmasını sağladı.
Enflasyonu kontrol altına
aldı.
Halit
\arin:
İthalatçı
cenneti
yaratan bir
politikayı
sanayi
odasında
savunmak akıllara sığmaz.
Onlar kazanır, eziyetini
sanayici çeker.
arttırarak dış ticaret açığının hızlı buyu-
mesine yol açmak gıbı iki sakıncasının
olduğunu anlatan Haeıoğlu, "Bunlan
>anlışlık >a da eksiklik olarak niteleye-
me>iz. Bu, ovunun bir parçasıdır" de-
dı. Haeıoğlu, soz konusu sakıncaları en
aza indirmek için, ucuz ara malı bula-
mayan sanayici-ihracatçıya subvansiyon
sağlanmasını ve ithalatın da kotaya bağ-
lanmasını önerdi.
ISO Başkanı Memduh Hacıoğlu, Kör-
fez krizinden sonra kamunun kur artı-
şıyla uyumlu zam politikasından vaz
geçtiğini ve özel sektörun de zam yap-
mak konusunda çaresiz olarak kamuyu
ızlediğini belirterek "Kamu maliyesinin
1991 bütçesiyle kendine çeki düzen ver-
mesi gerekir. Yoksa enflasyonu yuzde
60-70'lerde tutamayacağımız gibi yuzde
300-500'lere çıkması için ortaıtı hazırla-
mış olacagız" dedı. 1990'da başlayan
toplu iş sözleşmelerınde, ucret artışlan-
nın kur artışının uzerıne çıkmasının
emek yoğun sanayilerde sıkıntı yarattı-
ğını da kaydeden Haeıoğlu, "Ben ihra-
catçı oldugum balde kur politikasının
devam etmesi gerekıigi inancındayım.
Bu politika revize edilip reformist bir
maliye politikası) la takviye edilmeli,
ama tıygulamasından vazgeçilmemeli-
dir" dedi.
Memduh Hacıoğlu'nun bu konuşma-
sından sonra kursuye gelen eski TİSK
Başkanı Halit Narın, dovizi ucuz tutan
kur politikasının sanayiciye değıl itha-
latçıya subvansiyon sağladığını belirte-
rek ucuz dövizle ithalatçıya ödul verilir-
ken işleri kötu girtiğı için fabrikasını ka-
patmak zorunda kalan sanayıcı-
ihracatçının cezalandınldığını sövledı.
Nann, "İthalatçı cenneti yaratan bir po-
litikayı sanayi odalarında savunmak
manlıkJa açıkİanamaz. Akıllara sıgmaz"
dedi. Dovızın ucuz tutulmasından itha-
latçı kadar Hazine'nın de kazandığını
anlatan Narin, "Onlar kazanır, eziyeti-
ni sanayici çeker. Bunlan gorelim artık.
Bu topluluk gelecegin tespitini yapma-
lıdır, olanlann karakolluğunu değil" di-
>e konuştu.
Toplu iş sözleşmelerı görüşmelerinde
istenen rakamların en yuksek dev let me-
muru maaşının üzerine çıkmasının çar-
pıklık olduğunu savunan Halit Narın,
sözleşme gorüşmelenni, Türkiye'yı ge-
nel greve suruklemek isteyen art niyetli
ve heyecanlı kesimlere bırakmadan yu-
rutmek gerektiğinı soyledi. Narin, tek-
stıl sanayündeki b-zı gerçeklerın bılin-
mediğinı de belirterek sozlerini şoyle ta-
mamladı:
"Tekstilde Hindistan-Pakistan'dan it-
hal ettigi ucuz malı, üzerine Turk malı
damgası vurarak ihraç edenler var. Me-
sela bu >ıl Türkiye söz konusu iki ulke-
den 20 bin ton pamuk ipliği ithal etmiş,
diğer ulkelere toplam 30 bin ton da ih-
raç etmiş. Subvansiyonlu malı Turk malı
diye ihraç edip içerde fabrikasını kapa-
tanlar vatana ihanet etmiş insafsıztar-
dır."
Halit Narin'e yanıt vermek için tek-
rar söz alan İSO Başkanı Memduh Ha-
eıoğlu, Türkiye'nin ithalatçı cenneti ol-
masını arzu etmediğını belınerek "Ko-
nuşurken ithalatın sanayi agıriıklı oldu-
ğunu unutmamamız gerekir. İthalatın
üçte biri aramalı. uçte biri de yatırım
malından oluşuyor. Vani ithalatın ucuz-
luğunun sanayiciye ve Hazineye yararı
vardır" dedi. Haeıoğlu, tekstil ithalat ve
ihracatının madde bazında ele alınarak
ayrı bir toplantıda tartışılacağını sozle-
nne ekledı.
Turizmde ıımut kapısı1) Beklenen oranda
olmamakla birlikte
1990 turizm gelirleri
artış gösterdi.
2) Körfez'deki ABD
askerlerinin tatillerini
aileleriyle Türkiye'de
geçirmesi kesinleşti.
3) Turizm sektörüne
"Körfez desteği"
haftaya açıklanacak.
CEM HAMULOĞLU ~
Türkiye, Körfez krizinden
olumsuz etkilenmesine karşın
turizmde 1990 yılını "kurtardı."
Kaygılar, 1991 yılına yöneldi. Bu
arada Körfez krizi nedeniyle Su-
udi Arabistan'da bulunan 200
bin dolayındaki ABD asken gu-
cu, "turizmin umudu" oldu.
Turizm Bakanhğı Müsleşarı
Savaş Kuce, 1990 yılı için "Bek-
ledigimiz oranda olmasa bile ar-
tışla kapalacagız" diyor Küce-
run verdıği bilgiye gore eylul
ayında Turkiye"ye gelen turist
sayısında geçen yıla göre yuzde
9 oranında artış gozlendı. Eylül
ayında gelen 660 bin 837 kişi ile
bırlıkte ılk 9 ayda Türkıye'ye ge-
len turistlerin sayısı yuzde 17
oranında artara k 4 milyon 162
bin 77l'e yukseldi. Turizm gelir-
lerinde ıse eylul ayında yuzde 14
oranında artış görüldu. Turkıye,
1990 yılının ilk 9 ayında turizm
yoluyla 2.5 milyar dolarlık bır
döviz girdisi elde etti. Turizm ge-
lirlerinde 9 aylık artış oranı ise
yuzde 24 oldu.
Suudı Arabistan'da bulunan
ABD askerlerinin izinlerinı
Türkiye'de geçirmeleri için tek-
AMRıcarı
•3
:
* d
lifin ABD Buyukelçihği'nden
geldiğini belirten Kuce, konuy-
la ilgili olarak şunları söyledi:
"Ortak bir heyet oluştuntak.
Birlikte çalışarak bir program
hazırlıyorlar. Daha sonra ABD
askerlerine çeşitli alternatifler
sunulacak. Evli olanlar, eşleriyle
birlikte Antalya ve civarına gel-
mek isliyorlar. Biz de boyle or-
ganize eimeye çalışıyoruz. Be-
kârlar içinse tstanbul ve tzmir'i
duşunuyoruz."
Bu projenın parasal boyutu-
nun şimdiden lahmin edileme-
yeceğinı soy leyen Kuce, "Ben bi-
raz da tanıtma yonundeıı bakı-
yorum. Çunku AÜD bizim tu-
rizm açısından onumuzdeki )il-
larda agıriık vermek istediğimiz
bir pazar. Eğer Körfez'deki
ABD askerieri izinlerinı Ameri-
ka'dan gelecek aileleri ile birtikte
Türkiye'de geçirirse tüm Ameri-
kan teletizyonları da Türkiye^
ye gefecek. Bu da Tbrkiye için
buyuk bir tanıtma aracı olacak"
dıyor.
Turkiye Seyahat Acentelen
Birliği (TURSAB) Başkanı Ba-
hattin Vucel ise soz konusu pro-
jenın turizm sektöru için 100
milyon dolarlık bır ış olduğunu
belınerek şunları söyluyor:
"Bence gdmeleri çok iyi olur.
Ama Vunanistan ile Tunus'un
da bu projeye talip olduğunu bi-
liyonım. Ben asü Turkiye'nin ta-
nıtımı için yararlı olacagını sa-
nıyorum. Çunku Amerikan ba-
sını için savaş bolgesinden haber
gondermek temcit pilavına dön-
du. Bu tatil onlar için haber açı-
sından da ilginç olur."
Körfez krizi yüzünden olum-
suz etkilenen turizm sektorune
devletçe yapılması duşünulen
"destek" ise önumüzdeki hafta
iç\nde belirleniyor. Turizm Mus-
teşan Savaş Kuce, "Hafta başın-
da Sayın İlhan Aküziım, konuy-
la ilgili bakanlar ve sektör tem-
silcileri ile birlikte bir toplantı
yapacak. Hazırlanan leklifte
nakdi para yardımı diye bir şey
soz konusu degil. Ama birtakım
kolaylıklar getirilecek" diyor.
Bahattin Yucel ise toplantı için
hazırlıkları tamamladıklarını
belirterek şunları söyluyor:
"Para istemiyoruz. Devletin
bizden bazı alacaklan ya da do-
gacak birtakım alacaklan var.
Onların makul şartlaria tahsil
edilmesini isiiyoruz."
Cari açık 1,8 milyar dolarANKARA (AA) — Türkiye'-
nin ödemeler dengesi bilançosu-
na göre bu yıl ocak-ağustos dö-
neminde cari işlemler dengesi I
milyar 825 milyon dolar açık
verdi. Geçen yılın aynı döne-
mınde cari işlemler dengesi 459
milyon dolar fazla vermişti.
Merkez Bankası verilerine gö-
re 1989 yıh ağusıos ayında 128
milyon dolar fazla veren cari iş-
lemler dengesi, bu yılın aynı
ayında da 182 milyon dolar açık
verdi.
Cari işlemler açığının buyu-
mesinde etkili olan dış ticaret
açığı ise bu yılın ilk sekiz ayın-
da geçen yıiın aynı donemine
göre yuzde 110 oranında arta-
rak 5 milyar 887 milyon dolar a
ulaştı. Geçen yıl ocak-ağustos
döneminde dış ticaret açığı 2
milyar 806 milyon dolar duze-
yindeydi.
ödemeler dengesi bilançosu-
na göre bu yıhn ilk sekiz ayın-
da Turkiye 4 milyar 457 milyon
dolar tutannda dış borç ödedi.
Ocak-ağustos döneminde ger-
çekleştirilen dış borç odemelerı-
nin 2 milyar 564 milyon dolan
anapara, 1 mılyar 983 milyon
dolan da faiz odemelerinden
oluşuyor.
Geçen yılın aynı donemine
gore dış borç geri ödemelerinde
yuzde 6.4 oranında azalma kay-
dedildi. 1989 yılının ılk seki'
a>ında 2 milyar 939 milyon do-
lan anapara, 1 milyar 920 mil-
yon dolan da faiz odemesi ol-
mak uzere toplam 4 milyar 859
milyon dolar ödeme yapılmıştı.
Ote yandan, bu yıl ocak,
mart ve mayıs aylarında toplam
48 milyon dolar tutannda dış
borç odemesınde bulunulan
Uluslararası Para Fonu'na
(IMF) ağustos ayında da odeme
yapılmadı.
Türkiye'nin döviz girdileri
arasında onemli bir yer tutan tu-
rizm gelirlerinde bu yılın sekiz
ayında geçen yılın aynı donemi-
ne göre yuzde 61.2 artış kayde-
dildi. Böylece, net turizm gelir-
leri 8 aylık donemler itibanyla
1 milyar 268 milyon dolardan 2
milyar 45 milyon dolara ulaştı.
Ödemeler dengesi bılançosu-
na gore bu yıl ocak-ağustos dö-
neminde 2 milyar 382 milyon
10 Yıllık Dış Borç Takvimi (Milyon $)
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Topiam
ta*m
928
1936
1953
1881
1916
2.511
2 017
1945
1556
1.641
1 185
19472
Fah
806
1559
1428
1303
1.166
1.028
835
709
574
456
351
1.734
3.495
3 381
3.184
3.082
L
3.539
2.852
2655
2 131
2.098
1536
10 219 29.691
dolar tutarmda turizm geliri el-
de edılirken 339 milyon dolar-
lık da turizm harcaması ger-
çekleşti.
1989 yüının söz konusu döne-
minde ıse turizm gelirleri 1 mil-
yar 637 milyon dolar, giderlerı
de 369 milyon dolar duzeyinde
olmuştu.
Bu yıl ocak-ağustos dönemin-
de geçen yılın aynı donemine
gore yuzde 8.8 oranında artan
işçı dövizı gırişi 2 milyar 83 mil-
yon dolara yukseldi.
Bir önceki yılın ilk sekiz ayın-
da yurtdışında çalışan Turk iş-
çileri tarafından getirilen döviz
miktan 1 milyar 914 milyon do-
lar olarak gerçekleşmişti.
öte yandan, Turkiye'nin dö-
vızle ödenecek dış devlet borç-
ları için yapılan 10 yıllık plana
gore 29.6 mılyar dolar dış borç
ödemesi vapılacak.
Bıitçe TBMM'de
Maliyeden
pembe
rapor
ANKARA (Cumhuriyet Bn-
rosu) — Maliye ve Gümrük Ba-
kanlığı'nca hazırlanan yıllık
ekonomik rapor ve butçe gerek-
çesinde, pembe bır tablo çizile-
rek ekonominın sağlıklı bır ya-
pı içinde gelişmesıni surdürdu-
ğü savunuldu. Her iki metinde
de Körfez krızinin Turkiye eko-
nomisini etkileyeceği belirtilir-
ken ödemeler dengesi açığında-
ki buyüme bir cumleyle geçişti-
rildi. Yıllık ekonomik raporda,
enflasyondaki tırmanmadan da
söz edilmeyerek "Fiyatlar genel
seviyesindeki dusmenin 1990 yı-
hnda daha da belirgin oldugu"
savunuldu.
1991 butçe tasansıyla birlikte
TBMM'ye sunulan raporda,
ekonomide genel canlanma gö-
rulduğu ifade edilerek "Ekono-
nûnin yapısuıdaki sağlıklı gelis-
me devam etmekte, sanayi sek-
tönınun nispi ağırlığı istikrarlı
bir sekilde buyumektedir" denil-
di. Raporda, Körfez krizi konu-
sunda da şu değerlendirme
yapıldı:
"1990 yıh ikinci yansında baş-
layan Körfez krizi butun ekono-
miler gibi Turkiye ekonomisini
de etkileyecektir. Bununla benı-
ber, buyume hızının yine de
1990 program hedefinin üzerin-
de gerçekleşmesi beklenmekte-
dir."
Bütçe gerekçesinde Körfez
krizi, benzeri ifadelerle değer-
lendirilerek "1990 yılı ağustos
ayında başlayan Körfez krizi, ya-
ratlığı siyasi bunahm ve berabe-
rinde getirdiği 'yeni bir petrol
şoku' nedeniyle ekonomik kon-
jonktürdeki 1990 yılı istikrarsu
bir bekkyis içine sokulmuştur"
denildi.
Pembe rapor
Raporun fiyat artışlanna ay-
nlan bölümunde, sekiz aylık ve-
rıler kullanılarak enflasyondaki
dusmenin 1990 yılında daha da
belirgin olduğu göruşüne yer
verıldi.
Ödemeler dengesi bölümün-
de cari işlemler açığındaki hızlı
buyumeye, sadece "butunüyle
dış ticaretten kaynaklanan açık
bulundugu" sözleriyle değinildi.
Bu bolumde, kısa vadeli borç-
lanmalarla olumlu sonuç veren
genel dengeden ise övgüyle söz
edildi.
1987 yılında yeni tanıma go-
re yuzde 9.5 olan ışsızlik oranı-
run 1990'da yuzde 10.5'a yuksel-
mesinden sadece rakamlar veri-
lerek söz edilen raporda, "istih-
damın niteliği bakımından goz-
lenen olumlu gelişmeler'' üze-
rinde duruldu.
Raporun kamu malıyesine ay-
nlan bölümunde de buyuyen
bütçe sorununa değınilmeden,
giderlerın devlet memurlarına
yapılan ödemeler nedeniyle
1989'da önemli artış olduğuna
değinilmekle yetinildi.
Philips'te kriz ve operasyonEkonomi Servisi — Hollanda'nın bu-
yuk elektronik devı Philıps krize girdı
Dun şirketin Hollanda'dakı Eindhoven
kentindekı merkezinden bir açıklama ya-
pan Phılips Yonetım Kurulu Başkanı,
şirketin bu yılın ilk 9 ayında 1.06 mılyar
dolar zarar ettığini acıkladı AFP'nin ha-
berıne göre şirketin, butun dunyada 35
bin ile 45 bin kışının ışıne son veteceğı
de bildirildi.
Ingılız ortaklı temizlik maddeleri ure-
ticısi Unılever ve yine Ingılız ortaklı pet-
rol devı SheH'in ardından, Hollanda eko-
nomısının uçuncu "göz bebeği" sayılan
Philıps, kötu bır yıl geçırıyor.
Geçen yılın ilk dokuz ayında 685 mıl-
yon Hollanda Florinı kâr eden şirket, bu
yıl aynı donemde 1.8 milyar florın (1.06
milyar dolar) zarar ettı. Grup Başkanı
Jan Timmer dun Eindhoven kentinde
yaptığı açıklamada, 1990 yılının ılk do-
kuz ayında şirket cırosunun da geçen yı-
lın aynı donemine gore yuzde 1 oranın-
da azalarak 39.47 mılyar florın olarak
gereekleştığını belırttı.
1990 eylul ayı sonunda Phılips'in borç-
larının toplam pasifine oranı da yuzde
69.9'a ulaştı.
Philıps'tekı krız, bu yıl, yaz başında
lyıce açığa çıktı Grup Başkanı Cor van
der Klugl, 2 temnıuzda gorevınden ıMi-
fa ettı. Yerine Jan Timmer getirildı. Hol-
landa'da "Fırtına Gilbert" lakma adıy-
la tanınan yeni başkan, derhal bir "ye-
niden yapılanma" projesını başlatacağını
acıkladı. "Centurion Operasyonu" adı
verilen bu plana gore, aralannda Turki-
ye'nin de bulundugu 45 ulkede şirketle-
ri bulunan, butun dunya ülkelerinde de
bayilıklere sahip olan dev grup, oncelıkle
zarar eden bılgısavar dalında yenilıklere
gıtmeyı amaçlıyordu. Bu arada işten çı-
karmalar da gundeme geldi ve birkaç ay
içinde 9 bin 400 kışı ışınden oldu.
Aneak bu onlemler yeterlı olmadı
Dun yaptığı açıklamada "Fırtına
Gilbert" Jan Tımmer, butun guçlerını
verimhlıği arttırmaya harcayaeaklarını
belırtti. Bunun ıçın de ılk olarak 1991 so-
nuna kadar butun dunyada, 35 bin ile 45
bin kadar Philips çalışanının ışıne son
verıleceğını acıkladı. Philıps, butun dun-
yada topiam 285 bjn 700 kışı çalıştırıyor.
Grubun malı >oneiuiM Henk Appelo
ıse yaptığı açıklamada, satışların tatmın
edıcı duzevde oldırğunu, aneak kârlılık
oranının son dereee duştuğunu belirtti.
Yonetım Kurulu Başkanı Jan Timmer ise
"burokrasiye karşı başlattıkları savaşı
sürdureceklerini" tekrarlayarak, "Rakip-
lerimiz bizi beklemez. Bu nedenle acele
hareket etmeliviz" dedi "Centurion
Operasyonu"nun bır başka hedetmın de
çeşıtlı ulkelerdekı şırketlerın Eindhoven
1
dakı genel merke/ bağımlılığını azaltmak
olduğunu anım^tjn "hırtınd Gılberı".
her şirketin kendine gore ı>>tediğı önle-
mı dlabıleceğını sozlerıne ekledi.
EKONOMİ NOTLARI
OSMAN ULAGAY
1986dan 1990a: Petrol ve
Enflasyon Suçluları
1990 yılı sonunda Türkiye'de enflasyonun bır kez daha
yüzde 50'lere doğru tırmandığı ortaya cıkınca bazı yetkılile-
nn ne dıyeceklen şimdiden bellı "Efendım", diyecekler, "biz
enflasyonu tam yakasından yakalamış aşağıya çekiyorduk
kı Körfez krizi patladı, dunya petrol fıyatlan tırmanışa geçti
ve bu da Türkiye'de enflasyonun yeniden tırmanışa geçme-
sıne neden oldu Biz sözümüzü tuttuk, ama Saddam işımizi
bozdu."
Dıyelım kı bu açıklama tarzında bir miktar gerçek payı var.
Petrol fıyatlarının tırmanışı, gerek malıyetlerı arttırıcı etkisıy-
le gerek ekonomide yaratacağı kaynak erozyonu nedeniyle
enflasyondaki tırmanışı korukleyecek bır etken. O zaman du-
rup sormak gerekıyor: Acaba şu 1986 yılında neler olmuş-
tu?
Anımsanacağı gibi 1986 yılında dünya petrol fıyatlannda
büyük bır düşuş yaşanmış, varıi başına fiyat bir ara 10 dolar
dolaylarına kadar inmıştı. Yanı 1990'ın ıkıncı yansında ya-
şananın tam tersi 1986'da gundeme gelmiş ve bunun ge-
rek maliyetlerı düşürmek gerekse ekonomıye (ve dolayısıy-
la ekonomi yönetımine) ek bır kaynak sağiamak açısından
olumlu etkılerı olmuştu. Bu olay Türkiye'de kronıkleşmeye
yüz tutan enflasyonu hızla aşağı çekmek ve enflasyon bek-
lentısını kırmak ıçın bulunmaz bir fırsat yaratmış, bunu ö za-
man cesıtli vesılelerle tfade etmeye calışmıştık Aneak bu cok
olumlu koşullara karşın 1986 sonunda Türkiye'de enflasyon
yüzde 30 dolayında kalmış ve bu önemli fırsat kaçırılmıştı.
Bu olayı 6 Ocak 1987 tarıhlı Ekonomi Notları'nda şoyle ozet-
lemeye çalışmıştım:
"1986 yılında dış konjonktürün ve yurtıçindekı bazı gelış-
melerın enflasyonu hızla aşağı çekmek için yarattığı büyük
fırsat goz önüne alındığında elde edilen sonucu başarı say-
mak ne yazık kı olanaksızdır. Petrol ve bazı diğer hammad-
de fiyatlarının hızla düştüğu, pek çok sanayileşmış ülkede
fiyat artışlarının sıfırlandığı; dolann güç yıtirmeye devam et-
tığı; tarımsal üretimın sıçrama yaptığı; ihracatın yavaşladığı
ve iç pazara mal sunumunun arttığı, KİT zamlarının sınırlı
tutulabıldiği, buna karşın kamu gelırlerinin önemli ölçüde art-
tırılabıldığı bır yılın sonunda enflasyonun hâlâ yüzde 30-35
arasında seyretmesı, çok önemli bır fırsatın iyi kullanılmadığı
ızlenımını vermektedir Nitekım konuyla doğrudan ilgili bazı
yetkılıler, 'biz 1986'da ısteseydık enflasyonu yüzde 20'ye ın-
dırırdik, ama büyümeyı hızlandırmayı yeğledık' goruşunü özel
bır sohbette ıfade etmişlerdır."
O zaman bu göruşü ıfade edenlerden bırı Sayın Güneş
Taner'dı. Kendısıyle bır Taksım Toplantısı fuayesınde kar-
şılaştığımızda, enflasyon konusundakı sorumu yanıtlarken
bana bu cevabı vermış, büyümeyı rayına oturttuktan sonra
sıranın enflasyonun daha aşağılara çekilmesine geleceğıni
söylemışti.
Sonrasını hep biliyoruz. 1986'yı izleyen yıllarda Türkiye'-
de enflasyon başını alıp gıttı. Bir yandan Türk Urası'nın hızlı
devalüsyonu, diğer yandan büyüyen kamu açıkları ve altya-
pılara dönük yatırım profilı, enflasyonun yuzde 80'lere tırman-
masına yol açtı. 1988'in ıkıncı yansında durum tamamen
kontrolden çıkmak üzereyken TL'nın değerıni korumanın enf-
lasyonla mücadele açısından onemi kavrandı. Bu sayede ve
Türkıye'ye dış kaynak akışının da yardımıyla enflasyonla mü-
cadelede kaybedılen kalelerın bır kısmının gerı alınması umu-
du doğdu. Eğer b'j yaklaşım 1986'da uygulanabılse ve o za-
man doğan büyük fırsat değerlendırilseydı bugün Türkiye'-
de enflasyon çok daha makul boyutlarda olabılır, Sayın Gü-
neş Taner de enflasyon yüzünden ıstifa etmek zorunda kal-
mayabılırdı. O gün kaçırılan fırsatın bedelmı toplumca ode-
meye devam ediytoruz. Sayın Taner de bunu bır bakanlık kol-
tuğuyla öderse her halde payına düşenı yapmış olacak
ABD Federal Rezerv Bankası'nın eskı başkanı Paul Volc-
ker, 17 Ekım 1990 tarıhlı The Wall Street Journal gazete-
sinde yayımlanan ilginç makalesınin bır yerınde şoyle dıyor:
"Enflasyonla mücadelede en iyi sonuç. enflasyon tehli-
kesinin erken teşhıs edılıp kamuoyu enflasyon telaşına ka-
pılmadan mücadeleye başlanması halınde alınır. Olayı sü-
runcemede bırakmak ıse sorunu ağırlaştırmaktan başka ışe
yaramaz. Kanımca enflasyon cıddı bır ivme kazanmadan enf-
lasyonla mücadeleye başlama konusunda karşılaşılan güç-
luk, ABD'de ve diğer ulkelerde, merkez bankalarının yasa-
larında, merkez bankasının ve para politikasının asıl amacı-
nın ülke parasının ıstıkrarını korumak olduğu açıkça belırtı-
lerek aşılabılir. Böylece Almanya örneğı tekrarlanabılır.."
Hedef olarak Almanya örneğını sık sık tekrarlayan Mer-
kez Bankası Başkanı Rüşdü Saracoğlu'nun kulakları cınla-
sın Hızlı büyume uğruna ya da başka polıtık nedenlerle enf-
lasyonu surüncemede bırakan ve Türkıye'yi kronik yuksek
enflasyona mahkûm edenlenn ise kulaklarına küpe olsun.
Suçu petrol fıyalarında değıl kendı hatalarında arasınlar.
Petrol yine yükseldî
onemlı neden, ABD'nın Kör-
fez'deki asken varlığını arttır-
mayı amaçladığını açıklaması
oldu. Çarşamba akşamı, Lüb-
nan'a yapılan Israil saldmsı da
borsaların bölgeye olan guven-
sızlığini arttırdı. Kuzey Denizi
turu petrol, 9 ile 22 ekim arasın-
da yuzde 33 oranında ucuzla-
mış, varil başına 40 dolardan
26.75 dolara kadar ınmişti. Bas-
ra Körfezi'nde gerginliğin banş-
çı yollardan çözumlenebileceği
yolundaki umutların doğması,
borsaları rahatlatmıştı. Aneak
AFP'nın yorumuna göre petrol
fiyatlannın ekım ayı başlarında
40 dolan geçmesı de, daha son-
ra 27 dolann altına inmesi de
olağandışı gelişmelerdi. AFP'-
nin haberine göre, petrolun son
iki gündur yukselmesi, bu aşı-
rılıklan "düzeltici" bir gelişme
olarak değerlendirildi.
Ekonomi Servisi — Petrol fi-
yatları yeniden yukselmeye baş-
ladı. Londra Borsası'nda dun
aralık teslimı Kuzey Denizi tu-
ru ham petrol fiyatı, varil başı-
na 30.45 dolarla açıldı ve gun
içinde 30.85 dolara kadar yuk-
seldi. Çarşamba gunu aynı bor-
sada aynı petrol, 29.55 dolardan
kapanmıştı. Londra'da spot pi-
yasada hemen teslım edilmek
üzere satılan ham petrolun fıyatı
da varil başına 31.40 dolara
yukseldi.
Bu arada Nevv York Borsası'-
nda ise önceki gun aralık tesli-
mi Batı Teksas turu ham petrol
fiyatı da varil başına 171 dolar
artarak 31.08 dolara yukseldi.
Dün de aynı petrolun fiyatı
33.23 dolara kadar çıktı.
Reuter'in haberine gore,
Londra Borsası'nda dun petrol
fiyatlannın yükselmesindeki en
KISA KISA
• KOÇ Topluluğu
şirketlerinden Tur-Yat ve 8
Japon şirketinin işbirliği
sonucu kurulan Japon
Kulubu açıldı. Bugun
faaliyete geçecek olan 1
milyar 750 milyon lira
sermayeli şirket, Türkiye'de
Japon mutfağını ve kultürunü
tarutacak.
• MART1 OTEL lşletmelerı
eylul sonu itibanyla 1990
tunzm sezonunda 10 milyar
386 milyon lıralık gelir elde
etti. Firmanın aynı
dönemdeki kân ise 2 milyar
133 milyon lira olarak
gerçekleşti.
• EFESTUR'un
Avustralya'daki The
Australian College of English
ve Havvthorn Institute of
Educatıon okullarıyla
gerçekleştirdiği işbirliği
sonucunda bu ulkede eğıtım
yapmak isteyenlere yeni
olanaklar sağlıyor.
• ASLAN ÇİMtNTO'nun ev
sahıpliğını yaptığı Turkiye
Çimento Mustahsıllerı Birlıği
Yurütme Komıtesi Yönetim
Kurulu toplantısı bugün
Bodrum'da başlayacak.
• F1AT 1 milyonuncu Fiat
Tıpo'yu eylul ayında uretti.
Araba, geçen yıl Avnıpa'da
yılın otomobili seçılmişti.
• MENSOY tNŞAAT Sanayi
ve Ticaret Şirketi ile
Çekoslovak Zakladini- Suveb
işbirliği sonucu Menzas
Zemin ve Temel Mühendisliği
AŞ fırması oluşturuldu.
• LİNK BİLGtSAYAR bu
sezonun ilk tanıtım
toplantısını Ankara'da
gerçekleştirdi. Şirket
toplantıda, paket
programlannı, son gelişmeleri
ve uygulamaları tanıttı.
• TÜRK YTONG Sanayi
tarafından mımarlık
öğrencileri arasında
düzenlenen "Konut ve Toplu
Konut Projelerinde Isı
Yalıtımının ve Isı
Ekonomisinin En tyi Şekilde
Projelendırılmesi"ne yönelik
proje yanşması sonuçlandı.