Katalog

Cumhuriyet Sahıb* Cumhumeı Maıbaactttk %« Gazeıeo.lik Turk ^nonım Şırken ad.oa N»dır Nıdi 0 Genel Ya\m Muduru H»san Ccmıl. Muessese Muduru Emi«« l>*Mıgıl. \azı Isterı Muduru Ok«> Goncnsııı. • Haber Merkezı Muduru \alçm B*yer, Savfa Duzenı Yonetmem Acar. • Temsılaler AVKARA MııaK Tw. İZMIR Hik Ç i 1., Pohüka Cıtal BelângK- Di; Haberler Eıgan fc»a. Ekonom Cragu TBrtan. is Sendika Şakru Kctena. Kultar Cttal l « ı . Eğıtım O o a » Ş«\*uı. HabCT Arastırmı lantl Brfira, Vun Habclrn -«a!* Dogan. Spof Danıvr.ara NMuludlt Yaaknu. Dıa Yanlaı *mm ÇıfcjkM. Arasürma U n \Jp«y. Duzdtmt Abdutolı YUJCL • Kocmfcnalör Mun« Koruta». • Malj Ijltr Eıol Erinıt. • Muhasrtc Bulmi Vroer • But«-Planiama Sevp Osnube)«at*> • fekİMn Aj?e Toran. • Ek. \ayınlar Hatoı Mnol # ldar? Husoın Gum. 9 tskune Osdcr (,<*. # Bup-Islsır Nul İMİ 0 Pmond- S c p 8osvı w Itam Oımhurıyn Vtebaacılık «Gaznrcılık TA> TUrk Oca$ Cad 39 41 Cajaloghj «3J4 Isı PK 246-lsanbul Ttl 512 0! 05 (20 tal, Tcfcv 22246 Fıx (I) 526 60 72 0 Burviar \nk*m Zjva Gokalp Bh Inkılap S. No 19.4. Td 133 li 41-47, Tdou 42344 FM. (4) 133 05 65 # Ü«M: H Zıya Bl> 1352 S İ 3 Td 13 12 30, Tttoı. 52359 Fu. (51) 19 53 60 # « * • Inonü Cad 119 S No 1 Ka I. Td 19 V 52 (4 hat). Tcta. 62155. F»x. Plı 19 31 52 TAKVIM: 5 OCAK 1990 tmsak: 5.50 Güneş: 7.22 Öğle: 12.14 tkindi: 14.35 Akşam: 16.56 Yatsı: 18.22 4. sınıfSosyal Bügiler kitabı yanhş bügidolu llkokul 4. sınıf öğrencileri, Milli Eğitim Bakanhğı'mn 1989 basımı Sosyal Bilgiler kitabından Türkiye'nin nüfusunu 'Herhalde 50milyonu geçmiş olmalıyız'şeklindeokuyorlar. FİGEN AIALAY Ders kitapları yazıhrken gere- ken önem ve dikkatin gösterüme- diği, daha önce yazılan bir kita- bın yeniden basımı halinde, bu süre içinde meydana gelen geliş- melerin kitaba yansıtılmadığı, ki- tabın yazımı tamamlandıktan sonra da kontrolünün sa|lıklı ya- pılmadığı gerçeği, bir kez daha kanıtlandı. llkokul dördüncü sı- nıflarda okutulan Milli Eğitim Bakanhğı'na ait 1989 basımı "Sosyal Bilgiler" kitabı, öğrenci- leri yanhş ve eksik biçimde bilgi- lendiriyor. Sosyal bilgiler dersin- de bu kitabı okuyan ilkokul dör- düncü sınıf öğrencileri, Türkiye' nin nüfusunu "herhalde 50 mil- yonu geçmiş olmalıyız" cümle- sinden öğreniyorlar, 1988 yılının temmuz ayından bu yana iki köp- riinün birleştirdiği fstanbul Bo- ğaa ile ilgili olarak yazılan "ts- tanbul Boğazı'nın iki yakası bü- yük bir köpniyle bağlanmışUr" sözünden hayrete düşüyorlar, "Babanın kazancı yetmiyorsa, •nne de bir işle çalışır" ifadesi üzerine de maddi durumları iyi olmasına karşın annelerinin ne- den çalıştığım merak ediyorlar. lstanbul Milli Eğitim Basıme- vi'nde 1989 yılında basıldığını vurgulamakta yarar gördüğü- müz, "tlkokullar tçin Sosyal Bil- giler 4" kitabı, Fernıh Sanır, Ta- nk Asal ve Niyazi Akşit tarafın- dan haarlanmış. tlkokul dördun- cü sınıf öğrencilerinin kafaların- da soru işaretleri uyandıran, anne-babaları endişelendiren bu kitabın 99. sayfasında, "Nüfusumuz" baslığı altındaki bölümde >"er alan ifadelere göre şu anda 1990*da değil, 1984 yılı- nın sonlarında olmamız gereki- yor. Bu bölumde şunlar yaalı: Soma'da "Nüfusumuz son olarak 1980 yılının ekim ayında sayıldı. Sayı- mızın 45 milyonu geçtigi anlaşıl- dı. O günden bu yana yaklaşık 5 yıl geçti. Bu süre içinde daha da çogaldık. Herhalde 50 milyonu da geçmiş olmalıyız. Bundan sonraki nufus sayımı 1985 yılın- da yapılaeaktır." Kitapta, nüfus plarüamasırun her zamankinden daha çok gün- demde olduğu, özdlikle kırsal ke- simlerde bu konuda eğitici çalış- malar yapıldıgı ülkemizdeki hız- lı nüfus artışını, "Bir ülkedc nü- fusun bızlı artması elbette sevi- nilecek bir şeydir" biçiminde de- ğerlendiriliyor. Bu kitapta, 1988 yılının tem- muz ayında hizmete açılan Fatih Sultan Mehmet Köprusü'nden hiç bahsedilmedıği gibi, lstan- bul'un iki yakasını birleştiren ilk köprüden de yeni açılmış gibi söz ediliyor. Kitabın 78. sayfasında "Şimdi, lstanbul Boğazı'nın iki yakası, bıiytik bir kopniyle bir- birine oaglanmışür" deniliyor. Sosyal Bilgiler 4. sınıf kitabı- nın hazırlayıcılan, ilkokul dör- düncü sınıf öğrencilerini, büyü- düklerinde aile içinde hangi ko- numda olmaları gerektiği konu- sunda hazırlamak görevini de üstlenmişler. Kitabın 13. sayfa- sında, "Aile içinde yaşayış" baş- lığı altındaki bölümde, "P«nıyı baba kazanır. Onun kazancı yet- miyorsa anne de bir işte çalışır" ifadesi yer alıyor. çevre aııketi SERDAR KIZIK İZMİR — Termik santrala ve çevre kirliliğine savaş açılan So- ma'da çevre bilincini geliştirmeye yönelik çalışmalara ışık tutması amacıyla anket yapılacak. Soma Belediyesi'nin hazırladığı anketten çıkacak sonuçlara göre çevre kir- liliği çalışmalarına yön verilecek. Belediye ve DEÜ Çevre Mühen- disliği Bölümü arasında yapılan protokolle de termik santral ve Ege Linyit Işletmeleri'nin çevreye yaptığı kirlilik, düzenli aralıklar- la ölçülecek. Soma'da günde 20 bin ton kö- mür tüketen termik santralın bi- lirkişi raporlanna rağmen çevre- ye yaptığı kirlilik sürüyor. Bu ara- da çevre kirliliğine yol açan başta termik santral olmak üzere diğer kuruluşlara karşı da mücadele yü- rütülüyor. Çevre kirliliğine karşı açılan mücadeleye daha geniş bir yurttaş kesimini katmayı amaçla- yan Soma Belediyesi, bünyesinde- ki Çevre Komisyonu araahğıyla Somalılara yönelik bir anket ha- zırladı. Belediye Başkanı Cihan Yazar anketin amacının ilk plan- da halkın bu konudaki tavnm be- lirlemek olduğunu soylerken "Bu- radan çıkacak sonuç, bundan son- ra yapılacak çalışmalara ışık tuta- cak. 50 bini aşkın nüfuslu Soma- da bu anketle, mümkün olan en büyük kitleye ulaşmayı planlıyo- ruz" dedi. Gazete bayileri ve belediye per- soneli aracılığıyla yurttaşlara da- ğıtılacak anket formlarındaki so- rularla önce Soma'da bir çevre kir- liliği probleminin olup olmadığı, belediyenin çevre kirliliğinin ön- lenmesi konusunda çılışmalann- dan hoşnut kalıp kalmadıkları araştınlıyor. "Doğal çevreııiıı bo- znlmasına neden olan faaliyetle- re karşı nasıl bir tepki gosteriyorsunuz" sorusuna "Çok kızıyonım... bgilileri uyarmaya ça- lışıyorum... Pek UgUenmiyonım" seçenekleriyle de yurttasların tep- kileri ölçülüyor. Demre'de Saint Nicholas Kilisesi'nde "güncel" Noel Baba ilegörüştük Noel Baba ile ayaküsttiRAGIP PURAN DEMRE (ANTALKA) — Hava hafıf bulutlu ve soğuktu, ama yi- ne de gUneş vardı Akdeniz'de. 6 aralıktaki Noel Baba şenliklerinin ardından, geçen ay sonunda Dem- re*de tek tuk turist kalmıştı. On- lar da Fethiye-Antalya kara yolcu- luğu sırasında kitaplara bakarak Saint Nicholas Kilisesi'nin bulun- duğu Myra (Demre) kentini gör- mek istemişler. Hıristiyan âleminin lurmızı giy- sili, ak sakallı, sevimli hediyeci ba- şısı bugün nüfusunun ytlzde 95'i Müslüman olan Türkiye'nin güney bölgesinde yasamış vakti zama- nında. Batı dünyasının en büyük dinsel bayramının simgesi. 1989'un bitmesine birkaç gün kalmıştı. Antalya'dan Kumluca- Finike yolunu izleyerek çam or- manlarının arasından ve kıvnmlı sahil şeridini aşarak Demre'ye gel- diğimizde, sarı tabelalar, Saint- Nicholas Kilisesi ve Myra harabe- lerini göstermeye başlamıştı bile. Antalya Havaalanı'ndan 160 kilo- metre sonra kontağı kapattığında şoför. "tşte bey tbicim, Nail Ba- ba Tekkesi" dedi. 942-1058 yılları arasında yaşa- mış olan Noel Baba, olağanüstü mütevazı bir adammış. Kitaplar öyle yazıyor. Müthiş de yardım se- ver. Hıristiyanlığın yayılması için elinden geleni yapıyor, herkese iyi- lik dağıtıyor, bu arada kendisini gizlemeye de özen gösteriyor. Noel Baba'nınki, bugün artık ancak masaHarda rastladığımız türden karşılıksız yardım ve iyilik. Mese- la, eski adı Myra olan Demre'de yaşarken, çok yoksul bir koraşu- su, bu adamın da gelinlik çağın- da üç kıa varmış. Ama adamın parası olmadığından kızlarını bir türlü evlendiremiyormuş. Noel Baba ise oldukça zengin. Artık o Sinek kaydı tıraşlı, çok zayıf bu Noel Baba'nın giysileri şeffaf naylondan. "Gorbaçov modası" diye açıklıyor bunun nedenini. Başındaki mor türbanı işaret ettiğimizde ise "Eh biraz feminist sayılınz" diyor. Sağ omuzunda büyükçe, yemyeşil çuval var. "Artık ben de çevre sağlığı koruyuculanndanım. Mösyö Ali'de bir santral yapıyorlarmış. Ona karşı eylemler düzenliyoruz" NOEL BABA'NIN IKONASI — Demre'deki kiltseden Antalya Mü- zesi'ne getirilen Saint Nicholas ikonası. zamanlar papaz maaşı mı iyi, yok- iki gözü iki İSKİ. O gece de bir sa Filistin'e gide gele ihracat ya- parak mı zenginleşmiş, yoksa pi- yangodan mı kazanmış orası bel- li değil. Her neyse, Noel Baba zen- gin. Bir gece bakmış, komşu evin bir penceresi açık, bir kese altın fırlatmış içeri. Ertesi gün düğün dernek, en büyük kıa hemen eve- rivermişler. Altın dolu keseyi ki- min attığı belli değil. Allah verdi, demişler, üzerinde pek durmamış- lar. Ama bir hafta sonra Noel Ba- ba, sokakta ortanca kızı görmüş. yolunu bulup, açık kapıdan içeri bir kese altm daha fırlatıvertniş hayırsever Noel Baba ki, burada hep zengin bir Telli Baba rolün- de. Ama iki evliliğe rağmen kom- şularda hâlâ huzur yok. Neyse uzatmayalım, en küçuk kızın ev- lenebümesi için de altın gerek. Bir gece Noel Baba almış altın kese- sini eline komşunun evine varmış. Kapı pencere sağır. Hava kurşun gibi ağır. Dolaşnuş durmuş evin- çevresinde Ve son çare olarak da- ma çıkmış, bacadan atıvermiş üçüncü altın kesesini. Ne var ki, küçük kız, akşam yatmadan ön- ce çoraplarını yıkadıktan sonra kurusun diye asraış şöminenin önüne. Bacadan gelen altın kese- si de cup diye düşmüş çorabın içi- ne Kız ertesi sabah uyandığında çoraplarını giyerken bir de bak- mış, çorabın biri ötekine oranla hayli ağır, sokmuş elini çorabın içine, yuppiiii bir kese altm. Hay- di bu masal da bu kadar. Gökten üç uydu düşmüş, bin de TRT'nin Egzoz kirliliğine karşı TSE devrede Kavala, Karayolları Genel Müdürlüğü ve bir Alman kuruluşu ile bir şirket kuracak olan TSE, 1990'da araçların fenni muayenelerini yapacak bir istasyon ağı kuracak. GÜNSELİ ÖNAL yon ağının, TSE'nin de içinde bu- İunduğu bir şirket tarafından ku- rulacağını söyledi. Araçların mu- ayenesi dışında, TSE'nin bu istas- yonlarda eğitim hizmeti de vereceğini kaydeden lsmailoğlu şöyle konuştu: "Motoriu taşırj olan vatandaşı öyle eğitmek istiyoruz ki, gerek- tiginde, yola çıkraadan evvel gel- sin, motoriu taşıtının ne durum- da olduğunu oğrcnsin. Hatta biz- den tavsiye aisın. Bu tesisi kurduk- tan sonra, üreticiye bir takım bil- gileri aktaracagız. Motoriu tasıtı teşkil eden elemanlan inceleyip, sanayiciye bilgi verecek bir bilgi kaynagi geliştirecegiz. Aynca mo- toriu taşıt tamir eden mıiesseseleri de bir nizama sokmak istiyoruz." Şirketin kuracağı istasyon ağı- nın yaklaşık 100 milyar liraya mal olacağını ve muayenelerin AT standartlanna göre yapılacağını ifade eden tsnailoğlu, şirketin ANKARA — Egzoz gazının neden olduğu hava kirliliğinin azaltılması için Türk Standartla- rı Enstitüsü (TSE) de devreye gir- di. TSE, motoriu araçların AT standartlannda muayenesini ya- pacak bir istasyon ağını tüm Türkiye çapında kurmak için Ka- vala, Karayollan Genel Müdürlü- ğü Vakfı ve bir Alman kuruluşu ile şirket kuracak. Çalışmalarına 1990'da baslayacak olan şirket, 71 il ve 19 ilçede fenni muayene is- tasyonlan kuracak. TSE ayrıca, egzozdan kaynaklanan kirliliğe en köklu çözüm olduğu belirtilen kurşunlu benzin konusunda da bir standart belirleyecek. TSE Genel Sekreteri HUmi ls- mailoğlu, egzoz kirliliğinin azal- tılması için motorlu araçlann be- lirli aralıklarla muayeneye tabi tu- tulması gerektiğini ve bunun, Ba- yındırhk ve Imar Bakanlığı'nca 9 hissesinin en büyük bölümünün ocakta yayımlanan bir yönetme- TSE'nin olacağını söyledi. Isma- Nureyev 29 yıl sonra anayurdunda, 1961yı- lında Sov- yetler Birliği'nden ayrılan ünlii'dansçı ve koregraf Rudolf Nureyev, geçen cuma gecesi, tam 29 yıldır ilk kez anayurdunda sahneye çıkü. Leningrad kentindeki Kirov Balesi'nde "La Sylphide'de Janna Ayupova'\la birlikte dans eden Nureyev, Kirov Balesi'nin l%rdeki Paris turnesi sırasında siyasal sığınma hakkı istemişti. Yirminci yüzyılın ikinci yansımn en büyük danscılanndan biri sayılan Nu- reyo. sığınma isteği kabul edildikten sonra 1970'lerin ortalarına kadar Margot Fonteyn'in partneri olmuş, birçok ülkenin ünlü bale topluluklarmda konuk dansçı ve koregraf olarak çalışmıştı. likle de öngörilldüğünü belinti. lsmailoğlu, bu kontrolün, fenni muayene istasyonlannda yapıldı- ğını, ancak bir kaç yer dışında, Türkiye'nin her tarafında bu mu- ayeneleri yapacak tesis olmadığı- nı kaydetti. lsmailoğlu, "Bu hiz- meti Karayollan Genel Mudürlü- ğü yapıyordn. Şimdi devrediyor. TSE bunu almaya talip oldu. kÇttnkii biz, aracı aretcn yere de |belge veriyoruz" dedi. Araç üretildikten sonra, her- ıangi bir değişiklik yapılması du- nımunda da konunun TSE'ye gel- diğine dikkat çeken lsmailoğlu, "Çünkü herhangi bir defişiklik, araan performansmı degiştiriyor. Dolayısıyla. araç üretildikten son- ra, onda yapılacak tadilat da TSE'den onay almak zorunda. Onun için, araan muayenesini biz yaparsak, aracı teşkil eden ele- manlan daha iyi inceleriz diye dü- şündük. Böylece, hem arabayı kul- İanan tuketiciye hem de sanayici- ye saglıklı bilgiler akUnnz" diye konuştu. Fenni muayene istasyonlarının kurulması için haarhk çabşmala- rının tamamlandığını, şu anda fi- zibilite etütlerinin gözden geçiril- diğini büdiren lsmailoğlu, istas- ıloğlu, Almanlann istasyon ağının kurulmasına, yabancı sermaye ge- tirmekten çok teknik yardım ya- parak katılacaklannı, gerekli ci- hazları sağlayacaklannı bildirdi. TBMM Çevre Araştırma Ko- misyonu üyesi SHP Tekirdağ Mil- letvekili Güneş Gürseler de, 9 ocak yönetmeliğinin uygulamaya geçirilmesi için, fenni muayene is- tasyonlarının, Batı standartlanna uygun bir biçimde tüm Türkiye 2 - de kurulmasırun önemini vurgu- ladı. Egzoz gazlannın neden oldu- ğu hava kirliliğinin önlenebilme- si için önce yakıtın düzeltilmesi gerektiğine dikkat çeken Gürseler, en köklü çözümün kurşunsuz benzin üretimine geçilmesi oldu- ğunu söyledi. Kurşunsuz benzinin üretimine geçildikten sonra, bu benzinin araçlarda iyi yakümasının sağlan- ması ve yanan gaan egzozdan dı- şanya çıkarken bir filtre ile yeni- den arıtılması gerektiğini de belir- ten Gürseler şunları söyledi: "Bnnlar yapıldıktan sonra, araçlann Türkiye çapında kurula- cak fenni muayene agıyla kontrol edilmesi ve trafiğe oyle çıkanlması gerekiyor." 1990, Çevre Korumal&lıBakırçay Belediyeler Birliği'nin oluşturduğu komisyon, termik santral konusundaki gelişmeleri de göz önüne alarak her ay için yeni eylemler hazırlayacak. tZMİR (Cumhuriyet Ege Bnro- oluşturduğu bir komisyon aracı- su) — Çevre duyarlüığı tomurcuk larının patlayıp filizlendiği 1989'un ardından 90, "cevreyi ko- rumaya yönelik aktif eylemler yüı" olacak. Yeni yılda özellikle termik santrallara karşı yoğun bir başkaldınnın yaşanması ve yeni yeni çevre duyarlılığı gruplannın oluşması bekleniyor. Bakırçay Be- lediyeler Birliği ve Yeşiller Parti- si, doğa dengesini bozan çevre kir- liliğine karşı planlı programlı bir mücadele hazırhklanna girişti. Bakırçay Belediyeler Birliği hğıyla 1990'da aylık eylem planı hazırladı. Komisyon termik sant- ral konusunda gelişmeleri de göz önüne alarak her ay için yeni ey- lemler hazırlayacak. 199O'ı yöre için "çevre yılı" ilan eden Bakır- çay Belediyeler Birliği'nin sözcü- sü Hakkı Ülkü, termik santrala ve Aliağa çevresindeki sanayi kuru- luşlannın yarattığı kirliliğe karşı mücadele ederken daha geniş bir yurttaş kesimini çalışmalara kat- mayı amaçladıklanru söyledi. 89"u "kirliliğe karşı mücadelenin to- humlannın patladıgı ve filizlen- diği" bir yıl olarak değerlendiren Ülkü, 90 için şunları söyledi: "Santral yapımım savunanlar başlangıçta eylemteri gelip geçici bir tepki olarak degerlendirdL Aıı- cak sonradan santralı yapürma- maktaki kararlılıgımızı onlar da anladı. Ama yine de direniyorlar. Biz de direnecegiz. Sonunda biz kazanacağız, çünkü bu santral in- sana karşı, insanı yok ediyor, in- sanın yaşadıgı çevreji boznyor. 90'da eylemlerimizin dozu daba da artacak." Izmir Yeşiller Partisi de hazır- ladığı bir broşürde çevre mitingini gösteren bir fotoğrafa yer vererek "1990'da var ımsınız" diye sordu. başına! Biz çıkalım kerevit yeme- ğe... Kilisenin bahçesinde siyah (tunç mu?) bir heykel. Noel Baba, sır- tında hediye küfesi, çevresinde ço- cuklar. Heykelin kaidesine oturup biraz dinlenmek geldi içimden. Aaa o da ne? Noel Baba yanıma yaklaşıyor sessizce. Yalmz bu bi- raz garip bir Noel Baba. Yılbaşı tebrik kartlanndaki gibi şişman ve yaşlı değil. Zayıf, üstelik de sinelc kaydı traşlı. Silueti pek ince, zafi- yet geçirmiş gibi. Giysileri ise şef- faf naylondan. Hiçbir sey olma- mış gibi ya da Noel Baba ile san- ki kırk yıldır tanışıyormuş hava- sında, bir yandan gizlice teybimin düğmesine basıp, bir yandan da sohbete başladım onunla; — Hayrola, ne bu elbiseler böyle? — Şeffaf giysiler, bilmiyor mu- sun moda bunlar — Ne modası? — Gorbaçov modası, Glasnost Şeffaflık ya da Azeri Türkçesiyle Aşkarhk- Aşikârbk) rüzgarlan buraya kadar geldi.. — Ya öyle mi? Biraz da Perest- roika olmuşsunuz galiba — Yeniden yapılanma bizde şimdilik görünümde revacta — Başıruzda aslında her zaman kukuleta gibi bir şey vardı. Şim- diyse bir mor türban takmışsınız. Müslüman mı oldunuz yoksa? Noel Baba tahmin ettiğimden daha güncel bir adam. Bilmediği şey yok. Ağır ağır konuşuyor ama Türkçesi melodili. Türkiye'de Anayasa Mahkemesi'nin, YÖK'- ün, Fransa'da Daruştay'ın türban- la ilgili kararlarını anlattı bana uzun uzun. — Neden mor diye soracak olursaruz, ehh biz de haliyle biraz feminist sayılırız. Gerçi Noel An- ne, Beytüllahmlı Isa'ya kaçtığın- dan bu yana o taraklarda pek be- zimiz yok, ama yine de cinsel ta- ciz durumlarına şiddetle aleyhta- rız. Benim için mor iğneci de di- yebilirsiniz. Nicholas'ın yeşil tahminleri Noel Baba'nın sağ omzunun üzerinde her zaman olduğu gibi büyükçe bir çuval vardı. tçi hedi- ye dolu herhalde Çuval yemyeşil. — Artık ben de çevre saglığı ko- ruyuculanndamm. Kuzeyde Mös- yöAli'de bir santral vapıyorlarmış ya, ona karşı eylemler düzenliyo- rnx hep beraber... (Sainl Nicholas döneminde agalık kurumu henüz vücut bulmadığı için olsa gerek, Nod Baba, Ali Aga'ya, Mösyö Ali diyor). Sol elinde bir lcazma vardı. Aca- ba bu yeşilci eylem için mi gerekli? — Hayır beyefendi, artık tüm duvarlann yıkılma zamanıdır. Gördünüz Berlin Duvan yıkıldı. Romanya'da Çavuş Duvan yıkıl- dı. Bundan böyle, çekikgözlü adamlann diyan ile inatçı insan- lann küçük ülkesinde de duvarlar yıkılacak... Çekik gözlü adamlann diyarı Çin mi yoksa Kuzey Kore mi? İnatçı insanlann ulkesi Arnavut- luk olabilır; belki de Küba. Noel Baba'nın siyasi hava tahminlerini herhalde zaman doğrulayacak ya da tekzip edecek. Duvar yıkılması denilince aklı- ma Dalan'ın Beşiktaş'ta Çırağan duvarlarını yıkması geldi de sor- dum: — Noel Bey (Baba söziı hem çok amiyane kaçıyor hem de olumsuz bazı çagnşımlara yol acı- yor) Norettin Sözen yıkılan duvar- lan onanp yeniden ördurdü. Bn acaba bir gerileme sayılabilir mi? Olmayan bıyıklannın altından gülümsedi, elindeki kazmayı, bi- raz havaya kaldırdı ve — Right time, right place! de- di. (Doğru zamanda doğru duva- ra indireceksin kazmayı). Buğday yüklü gemiler inim inim iniler Kitaplarda yazan bir efsaneyi sordum ona; — Aziz Peder, derier ki Myra kenti sizin zamamnızda gün ol- muş Arap istilasına uğramış, gün olmuş açtıktan kınlır olmuş. Ama yine derier ki siz bu kıtlık zama- nında, buğday yükhı gemiler lima- na borç olarak yükünü boşaltma- va geldiğinde, buğdaylan abp hal- ka dagıürmışsınız. Ama sonra bu gemiler denize açıldığında ambar- lan yine buğday yüklü olurmuş. Dogru mu, nasıl bir iş bu? Noel Baba müstehzi bir şekil- de baktı bana. Tahsil terbiye gö- rüp görmediğimi, ne iş yaptığımı sordu, ama hep beni küçümser bir ifadeyle. — Şimdi sizde buna hayali ih- racaal diyorlar. Samyor musunuz ki bu operasyonu sizin zeki ve uya- nık işadamlannız icat etmişlerdir. İkinci sigaramı yakmak için ce- bimden çakmağımı çıkanmak is- terken 100 Türk Lirası değerinde sarı bir metal parçası düştü yere. Hayretler içinde kaldı Noel Baba. — Nedir bu? — Enflasyon, bizim balkımızın milli rozetidir. Gülümsedi yine. Bu kez olma- yan bıyıklarımn üstünden. Sonra o da elini yağmurluğunun iç cebi- ne attı ve bir tomar kâğıt çıkardı. tskambil kâğıdı gibi açtı ve bana sundu. — Haydi yığenim, çekiver bir tane, sana da çıkabilir. Gebe kalnıa ihtiınali • Sağlık Senisi — lspanya'da geliştirilen tukürük ve rahim ağzı salgısıyla gebe kabnabilecek (fertil) günleri tespit etmeye yarayan PG-53 adlı dünyarun en küçük mikroskobu şimdi Türkiye'de. Kadınlara büyük kolayhk sağlayan bu test cihazı bir pudra kutusu büyüklüğünde. Yüzde 2.09 oranında hata şansına sahip test yönteminin uygulanışı şöyle: "Mikroskobun carrunın üzerine tükürük ya da rahim ağzı salgısı yerleştiriliyor. Gerekli işlem tamamlandıktan sonra 5-10 dakika süreyle bekleniyor. Daha sonra mikroskobun camı gözlüksuz olarak gün ışığına çevrilip bakıldığında eğer camm üzerinde belirtilen kristalleşme görülurse gebelik ihtimali olduğu ortaya çıkıyor. Aksine, dallanması halinde ise dağmık hücrelerin cama yansıması gebe kalma ihtimalinin olmadığını gösteriyor!' PG-53 adlı test cihazının fiyatı 49.500 lira. Bebes nakli kalp • LYON (AA) — Fransa'nın Lyon kentinde bir hastanede 27 aralık gecesi 2 günlük bir bebeğe kalp nakli yapıldıgı bildirildi. 3 kilonun altındaki bebeğin kalbinin sol karıncığırun ve aort damarının eksik olduğu ve böyle doğan çocuklann genellikle yaşamadığı belirtildi. Lyon Kardiyoloji Hastanesi'nde gerçekleştirilen operasyonda derin komada bulunan 6 günluk bir bebeğen kalbi yeni doğan bebeğe takıldı. Operasyondan 8 gün sonra bebeğin sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Bu tür bir operasyonun 18 ay önce Paris'te bir hastanede gerçekleştirildiği ve kalp nakli yapılan bebeğin normal gelişmesini sürdürdüğu de haber veriliyor. Iznik'in koruma planı • lZNtK (AA) — Iznik'in kentsel SİT alanı ilan edilmesi üzerine belediye tarafından Yıldız Üniversitesi'ne hazırlatılan koruma amaçlı imar planı tamamlanarak Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na teslim edildi. Iznik'in doğal güzelliklerini ve kültürel dokusunu korumayı amaçlayan planın önümüzdeki günlerde onaylanması bekleniyor. Plan kapsammda, Ayasofya, Yeşil Cami, Roma Tiyatrosu, tarihi Osmanlı Haraarru, kapılar ve sur çevresi bulunuyor. YalovaVla stiltin tiretimi • YALOVA (Cumhuriyet) — Yalova ve çevresinde bulunan ormanlara, Yalova Orman Işletmesi Müdürlüğü'nce sülün üretme sahalan kuruldu. Yalova Esenköy ormanına 70, Termal ve Gökçedere ormanına 60, Iznik bölgesi Yukan Sölöz ormanına da 66 tane sülünün üremesi için bırakıldığını belirten yetkililer, bu alanlann koruma altına ahndığını, av yasağı uygulanmasına başlandığını söylediler. Boya bitkileri tehlikede • ADANA (AA) — Türkiye'de doğal boyamacıhk yapılan yörelerde, boya bitkileri neslinin tükendiği ve büinçsiz kullanınu sürdükçe ekosistemin bozulacağı bildirildi. Doğal boyamacılığın Türkiye için özel bir önem taşıdığı ve dünyaca ünlü Türk halılanmn doğal boya ve boyama tekniği yöntemleri nedeniyle ilgi gördüğu vurgulanarak, doğal boya elde edilen bitkilerin yaşatılmas» istendi. 3 köye otomatik alo • KARACABEY (AA) — Bursa'nın Karacabey ilçesine bağlı Taşlık, Hotanlı ve Şahin köyleri 15 ocaktan itibaren otomatik telefon görüşmesine açılacak. Karacabey PTT İlçe Müdurü M. Turan Erdal'dan alınan bilgiye göre ilçede telefon numaralan da bu tarihten itibaren 5 rakamh olacak. Ilçenin otomatik telefon kodunun 255 olacağı bildirildi.