Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 OCAK 1990 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
Meteoroloji (Genel MüdJrtigü'nden ak-
rtan Mgiye rjrjre; bûtin bûigetermiz par-
çalı çok buluttu. Marmara'nın doOusu,
Karadeniz, iç Anadok/nun kuzsy ve do-
Ousu, DoCu AkrJeniz ie DoOu ve Güney-
dojtu Anadohj UlgHen yaOışiı geçecek
iağ&ır Doflu AMencUe yajmur. Gûney-
dojju Anadolu'da karta lanşık yaflmur,
tetd yerierde kar setdınae oıacak. HAVA
SCAKLtĞI: Biraz daha azalacak RLZ-
GÂR: Kuzey v« doOu yftnlerden orta kuv-
vetle, yer yer kuvvBtt obıak esecek. Oe-
nBenmizde rtizgâr: AMeniz'oe oünbat-
sı ve tarayeMen. ûteta denizlefifnizde y t
de ve poyrazrjan 4-8yer yer 7 Ege ve Ka-
radeniz açıklannda 8 kuvvetinde, saatle
16-27, yer yer 3a Epe ve Karadeniz apık-
lannda 40 deniz mâ hızia esecek Deraz
mucdil. yer yer kaba ve çok kaba dal-
Adana
Adapa2an
Adıyaman
Atyon
Aıtora
Antjkya
galı olacak- Dalga yûkseMaği 1-2, Ege ve Karadenız açıklannda yer yer
3-4 metre, görûş unHıflı 10km., yaflıs anında 3-5 km dolayında ola-
cak. Van GMûnde hava: Çok bukılkı ve kar yağışlı geçecek. Rûzgâr
kuzey ve batı yönterden orta kuwette esecek Göl küçûk dalgalı. gö-
rûş 5-10 km. dolayımta bulunacak.
y
Artvm
/yiırt
Babtesir
Btecft
Bng6l
Brtls
Bokj
Bursa
Çmaldatt
Corom
Denizli
Y 12° 5° DiyartJakır Y
K -1° -6° Edtrr* B
B 6° 1°Erzirean
B 0°-4° Erzururn
B -3° -2° Blbşet*
Y 0° -3° Gazantep
B S° 2°G»esun
B 10° 3°GûmüşhaneB
B 2"-2° Hakkâri B
B 8° flsparta B
K 0°-4° İsbnbul K
K 0 -3° İzm» B
B 1° -2° Kars B
B 1° -2° Kasamonu Y
0°-4°Kaysen
0°-3°K*l*reı
<°2°Konyl
t°-y KitJtiva
7° r> Mataty»
5° 0°Uaniu
•1° -7° K.Maraş
-2» -8° Meran
-2° -8° Mujla
tf>-f Mus
6° 1° Ni&ite
5° 2°0rrJu
0°-5° Ree
2°-4° Samsun
0° -5" Sirrt
(P-y Snoo
7° 2°S«as
-2° ff-intedai
-1° -4° üdbzon
-1° -4° Ijnra*
•1° -6° Usak
0°-3° Van
0» -5° Ytagat
3° 0° ZonnuUak
B 7° 0°
Y 8° 2°
Y 12° r
B 7» 0°
B )°-2°
Y
B 5° 2°
B 5° ¥
K 5° T"
B 6° 3°
Y 4° 1°
K 0°-3°
B -1° -5°
B 5° 2°
K 3° 0°
B 0°-4°
B
B
Y
1° -4°
4° 0°
•£%**• i 4
^ a » /jfk A-acık B-tMikıOu G-tnreşi K-kan, S-sısh Y-yagmuriu
BULMACA
SOLDAN SAGA
1/ Bir konuyla ilgili
olarak deriıüiği olma-
yan kalıplaşmış bilgi.
2/ Güzel koku... Er-
kek ördek. 3/ Akde-
niz ve Ege"de yaşayan
lczzetli bir balık... Al-
koUü bir içki. 4/ Gü-
zel sanat... Gerni saf-
rası. 5/ Ortaoyunun-
da Kavuklu ile konu-
şarak oyunu açan
kimse. 6/ Mihrak...
Lantan elementinin
simgesi. 7/ Tepki. 8/
Rütbesiz asker... Ün-
lü besteci ve orkestra şefi Ccmal Re-
jit'in soyadı. 9/ Argoda esrar... Üst ve
yanları kapalı, dört tekerlekii bir at
arabası.
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1/ Pirinç, bakır, kalay gibi madenler-
dcn çekilerek giimüş ve altın yaldız vu-
rulmuş ince raetal iplik. 2/ Denizoyısı
da denilen bir fok türü. 3/ Büyük çi-
vi... Kısa çorap. 4/ Bir amaca ulaşmak
için tutulan yol ve yöntem. 5/ Yetişkin
erkeklerde yanak ve çenede çıkan kıüann tümü. 6/ Duman leke-
si... Iskambil kâğıdı ile oynanan bir kumar. 7/ Yol yapımında kul-
lanılan taş kınntısı... Doğu Anadolu'da kullarulan bir tür küçük
zurna. 8/ Bir tür yabanmersini... Gece. 9/ Kapital, sermaye.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Hayat pahalılığı
5 OCAK 1930
Ticaret Odasının bir senelik hayat pahalılığı müşiresi
ikmal edilmiştir. Bundan 16 sene evvel 100 kuruşa temin
edilen hayat mikyas ittihaz edilmiştir. Bu giden sene
içinde en pahalı geçen mart ayıdır. Bu ay yüze nazaran
1542 rakamı ile ifade edilmektedir ki eşya ve gıda
fiatlarının 15 kereden fazla pahalılaştığını göstermektedir.
Gene geçen senenin en ucuz ayı ise teşrinievveldir. Bunda
pahalılık tam 14 mislidir.
Son kanunuevvel gelince geçinme 1430 la gösterilmiştir.
Bu ayda en ileride 16 mislinden fazla olarak ev kiraları
gelmektedir. Gıda maddelerinin vasatisi ise 14 mislidir.
Sokak isimleri
1930 nüfus tahriri için
İstanbulun nümerotajının bir
an evvel ikmaline
çalışılmaktadır. Fakat sokak
isimlerinin değiştirilmesine
karar verilmesi işi uzatmıştır.
Cemiyeti Belediye îdare
Encümeni sokak isimleri
listesinde esaslı tadilat
yapmış ve birçok sokak
isimlerini tadil etmfştir. Bu
tadilatın bugün bitirilmesine
intizar edilmektedir.
Sokakların tekrar değiştirilmesi birçok itirazları mucip
olmaktadır. Halbuki sokak isimlerini tesbit etmekte her
ismin Istanbul'da bir tane olması esası kabul edilmiştir.
Istanbul'da birçok cami sokağı vardır. Bütün bu isimler
bire indirilmiştir. Istanbul'da 6200 sokak vardır. Bunlann
hepsi ayrı isimlerle tevsim olunacaktm Sokak isimlerini
havi cetveller tertip edilecek ve kitap halinde basılarak
posta ve alakadar dairelere verilecektir. Hariçten
gönderilen bir mektup diğer medeni şehirlerde olduğu
gibi mesela şu kadar kısa adresle yerine vasıl olacaktır:
Istanbul, Cami s. No: 10.
30 YIL ÖNCE Cumhüriyet
Albert Camus
5 OCAK 1960
Devrimizin büyük yazarlarından Albert Camus bugüh
bir otomobil kazasında ölmüştür. 1957 yılında Nobel
Edebiyat Armağanını kazanmış olan Albert Camus,
Paris'ten Nice"e giderken uğradığı bir otomobil kazasında
hayata gözlerini yummuştur. "Veba" adlı eseri yirmi
kadar dile çevrilmiş olan Fransız yazarı, Cezayir'de
doğmuştu. Harp içinde Fransız Mukavemet Teşkilatında
gönüllü olarak çalışan Camus'ün ölümü büyük teessür
uyandırmıştır. Camus 47 yaşında idi.
Istanbul Operası
Istanbul Operasının mart ayı içinde(
faaliyete geçmesi beklenmeİctedir.
Sanatseverlerin büyük ilgiyle
bekledikleri Istanbul Operasına
seçilecek solist ve koristlerin
imtihanına dünden itibaren Şehir
Tiyatrosunda başlanmıştır. Bu
imtihana 114 namzet iştirak
etmiştir. Aydın Gün
Ankara Devlet Operasından ayrılmış bulunan ve
başrejisör Muhsin Ertuğrul ile birlikte çalışmayı seve seve
kabul etmiş olan değerli rejisör Aydın Gün'ün
nezaretinde yapılan imtihanların şimdiden iyi neticeler
verdiği ve Istanbul Operasına layık elemanların mevcut
olduğu belirtilmektedir. Rejisör Aydın Gün imtihan
neticelerinden çok memnun olduğunu söylemiştir.
Bugün ve yarın da devam edecek olan imtihan neticeleri
perşembe günü belli olacaktır.
GEÇEN YIL BUGÜl\CumhuriY
ei
ABD-Libya
5 OCAK 1989
ABD ile Libya arasında kimyasal madde fabrikası
konusunda bir süredir devam eden gerginlik dün iki
Libya savaş uçağının Amerikan jetleri tarafından
diişürülmesi ile silahlı çatışmaya dönüştü. Libya lideri
AJbay Muammer Kaddafı, ABD'ye "gâze göz, dişe diş"
karşıhk verileceğini söyledi. Libya, BM Güvenlik
Konseyi'nin derhal toplanmasını istedi. Güvenilir haber
vermekle tanınan Yugoslav Tanjug Ajansı, Muammer
Kaddafi'nin Sovyetler Birliği'nden yardım istediğini
bildirdi.
Amerikan Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından
yapılan açıklamada dün "Akdeniz üzerinde meydana
gelen çatışmada Libya'ya ait iki Mig-23 uçağının
Amerikan F-14 Tomcat jetleri tarafından düşüıüldüğü"
bildirildi.
Lfidra_.
"Berlın
Parıs ^
s~%^ -. . »Vıyana-
<i7*5«Zunh ^
Madrid r*^*i*. v »Belgrad
lunus
Lenıngrad
Moskova
Ankara #
Tebriz
Kahire •
DÜNYADA BUGÜN
Amserdam
Amman
Atinj
Bagdat
Baratoru
Basel
Belgrat
Berln
Bonn
Brüksal
Budapeste
Cenem
Ceayir
Cktde
Oubayi
Franklurt
Gime
Hetsjnkı
Kahire
Kopenruo
KMn
Leftoşa
B 5°
Y 16°
B 11»
Y 18°
B 15°
B 4°
B 3°
B 2°
Y 9°
B 5°
B 3°
B 5°
Y 19°
B 23°
B 22°
S 3°
Y 16°
B -10°
B 13°
B 3°
S 3°
B 16°
Leninjraı!
Londra
Madnd
Mofltraaı
Moskova
Münrtı
few Ybrk
Osk)
Paris
Prao
Kf>ö
Roma
Sofya
Sam
Vtm
lnus
Viyna
VVjsrı
Zûnh
B 10°
Y 6°
B 12°
Y 4»
B 6°
B -9°
S 3°
B 8°
K 7°
B 4°
B 0°
8 24°
Y 14°
B 0°
Y ie°
B 12°
Y 8°
B 0°
Y 8°
B 9°
B 8°
B 4°
TARTIŞMA
İçkiYasağı
199O'lı yılların Türkiyesi'nde bir kadeh içebilmek için bazı
yerlerde mahallenin imamından izin almak mı gerekecek
bundan böyle?
mamalı. Allah'tan benim dinlencem son bul-
du da bugün dönüyorum Paris'e...
MEHMET BASUTÇU
Avni Arbaş güz sonunda Paris'e gelmişti.
On, on beş gün kalıp dönmekti niyeti. Ama
olmadı, bir türlü dönemedi lstanbul'a. Bir Pa-
ris nostaljisi miydi bu? Yıllar boyu >-£işadığı
kente yeniden mi vurulmuştu? Eski dostlarla
beraber olmanın, sergileri dolaşmanm mutlu-
luğundan mı vazgeçemiyordu kolay kolay? Ar-
baş, dönüşünü durmadan ertelemesinin nede-
nini, yarı ciddi yarı şaka bir gülümsemeyle şöy-
le açıklıyordu: "Bizim mahalledeki bakkaia
çok kızıyonım da ondan. Adamdan bir şişe
rakı bile alamıyoruz arlık-, camide imam al-
kollü içkilere karşı vaaz verdiği için o da sat-
maktan vazgeçmiş..." Champs Elysees Bulvan
üzerindeki Tiirkiye Turizm ve Tanıtma Büro-
su'nun resmi yetkililerince kokteyllerde alkollü
içkilerin yasaklanmamış olmasına sevinerek
kadehlerimizi tokuşturmuştuk o akşam...
*
Eski yılın sofuk güneşli son günlerinden bi-
rinde, Boğaz kıyılarında, hem de yerli ve ya-
bancı turistler için özenle düzenlenmiş Bey-
lerbeyi kıyısında yaşadığım bir olay, ressam
dostumuzun ne kadar haklı olduğunu apaçık
ortaya koyuverdi. Deniz kıyısında balıkçıların
sattıklan midyelerin tavalarda cızırdayan ko-
kusu, yan yana dizilmış üç büfenin kapıları
onüne çıkanlmış küçük tahta masalara çeki-
verdi bizi... Boğaz sularına karşı bir bira içip
midye tavası yerken Çiçek Pasajı anılanna de-
ğişik bir koku ve tad katmak istedim. Ama ne
gezer? "Bira yok" dedi küçük garson. Neden?
Tam karşımızdaki camiyi göstererek "tmam
burada alkollü içki içilmesini yasak elti" ya-
nıtını verdi. Gerçekten de yandaki masada
midye tavayı Coca Cola içerek yiyenler vardı.
Aman tannm! 1990"h yıllann Türkiyesi'nde bir
kadeh içebilmek için bazı yerlerde mahallenin
imamından izin almak mı gerekecek bundan
böyle ? Hışımla kalktım o masadan.
Avni Arbaş îstanbul'a döneli bir ay olma-
dı daha. Yakında yine koşarsa Paris'e, hiç şaş-
Çağdaş Toplum ve Laiklik
Ülkemizde din ve vicdan özgürlüğü kimilerinin beklentisinden
de daha fazla vardır. Yoktur diyenlerin aradığı, din ve vicdan
özgürlüğü değildir.
Toplumların oluşum çizgilerine koşut ola-
rak gelişen ve günümüzde en yetkin biçimde
karşımıza çıkan toplumsal kurallar ve bu ku-
rallara bağlı olarak şekillenen toplumsal ku-
rumlar kuşkusuz insanlann mutluluğu için
vardır. tnsanı özgürlüğe doğru taşıyan çağ-
daş kurumlar kalıcı olurken, onu aşağılayan
kuraliar veya yapmacık kurumlar ise larihin
çöplüğüne atılacaktır.
Çağdaş toplumların daha iyiye, daha gü-
zele ulaşma yolunda verdiği savaşım ekono-
mik, sosyal ve siyasal gelişmenin en önemli
gücü olagelmiştir. Toplumlan ileri doğru gö-
türen kendi iç dinamikleridir. Önderler ölür,
acı çeker, sürünür, ama o önderlerin toplum-
ları çağdaş gelişmişlik çizgisini yakalar. Na-
sıl peynir gemisi lafla yürümezse insan da
durduk yerde çağdaşlaşamaz. tnsan, toplum-
sal olaya katılımı ölçüsünde çağdaşlaşır. Top-
lum olarak eksiğimiz bu olsa gerektir.
tnsanı da toplumu da uyutan, çağdışı bı-
rakan, geri kalmış toplumlann "bana değme-
yen yılan bin yaşasın"cı düşünce biçimidir.
Oysa insan olmak, toplum olmanın, toplum-
sal olaya katılmanın önkoşuludur. Bu bağ-
lamda şu soruya cevap aramak işin özünü
oluştursa gerektir. Topiumlan geri kaimışlık
çizgisinde bırakan nedir? Kendi iç dinamıği
ile mi geri kalmaktadır, yoksa birilerinin bi-
linçli eylemi mi geri kalmayı sağlamaktadır?
Amacımız bir tartışmayı başlatabilmek, insa-
nımızı bu konuda düşünce üretmeye çekebil-
mektir.
Toplumların hemen hepsinde şu ya da bu
biçim altında din önemli bir toplumsal kurum
olarak karşımıza çıkar. Ortaçağ boyunca Hı-
risfiyan ülkeleri ve Osmanlı, günümüzde ise
çoğu Jslam ülkesi din kurallan ile yönetilmiş-
tir, yönetilmektedir. Atatürk, bizi o kör ka-
ranlıktan, bilimin ışığına Kurtuluş Savaşı
vererek çıkarabilmiştir. O'nu büyük kılan bu-
dur. Ama Atatürk'ten beri içimizdeki bakar-
körler dışarıdan aldıklan güçle bizi o kör
karanlığa yeniden çekebilmenin yollannı ara-
mak tadır.
Din ve vicdan özgürlüğü laik toplumun te-
mel koşuludur. Ülkemizde okuldan çok Ku-
ran kursu açüırken, okullarımızda din eğıtimi
zorunlu olarak sürdüriilürken tartışılması ge-
reken, laikliğin temel ilkeleri olsa gerektir. Ül-
kemizde din ve vicdan özgürlüğü kimilerinin
beklentisinden de daha fazla vardır. Yoktur
diyenlerin aradıklan, din ve vicdan özgürlü-
ğü değildir.
Toplumumuzda insan hak ve özgürlükleri
için savaşım verme alışkanlığı yerleşmemiştir.
Aslında hak arama büyük bir yürekliliği ge-
rektirmekte ve erdem sayılmaktadır. 163.
maddenin kaldınlması irticaya ışık yakmak-
tan, insanımın kör karanlığa çekmeye çalı-
şanlara fırsat vermekten başka bir şey
olmayacaktır.
Sözde değil, özde demokrat olanlardan
bekJenen, bu oyuna gelmemeleridir. Bu oyun
demokratik kurallarla oynanmaz. Körebe bu
oyun, körebe. Yarasalardan başkası görmez
karanlıkta.
KADtR YILDIZ
Kayseri
Fettiıllah Gülen Iİzerine
Oldukça zeki bir adam Fettullah Gülen. Elinin altında bütün
olanaklar varken niçin kamuoyunun tepkisini üzerine çeksin,
"rahatsız" edilsin?
Fettullah Gülen, 26 kasım pazar günü lzmir
Hisarönü Camisi'nde, aynı anda 17 camiden
naklen yayımlanan ve kamuoyu tarafından
"ıbmlı" olarak nitelendirilen bir vaaz verdi.
Gülen, Nurculuk'tan, hırsı ve dini lider
olma hevesi yüzünden ayrılmıştır. Hırsı o
kadar büyüktür ki panislamizm gibi bir
ütopyayı gerçekleştirmeye çalışmaktadır.
Şoyle diyor Gülen: "Nefeslerinizi sokaklarda
harcamayın. Kazakistan'da, Özbekistan'da
Müslüman kardeşlerimiz bizi bekliyorlar.
Ellerinde Kuran'lan sizi bekliyorlar..."
Fettullah Gülen, Müslümanları niçin
aüşılmışm ötesinde bir "siikûnete" çağınyor?
Oldukça zeki bir adam Fettullah (Jülen.
Elinin altında bütün olanaklar varken niçin
kamuoyunun tepkisini üzerine çeksin,
"rahatsız" edilsin? Aksine böyle
davranmakla "haldı" konuma pkıyor ve yeni
sempatizanlar dahi toplayabiliyor.
Akyaalı Vakfı'nın (Bu vakfın yetiştirdiği
öğrenciler, üniversite öğrenimlerinden sonra
hiç de hafife alınmayacak yönetim
kadrolanna sahip oluyorlar. En son kamtını,
iki yıl önce askeri liselerde meydana gelen
olaylarda gördük) arkasındaki "güçlü adam"
F. Gülen'in; başta Erznnım olmak üzere
büyük kentlerde liseleri olduğu ve "Smntı"
dergisinin gizli sahibi olduğu biliniyor. tktidar
tarafından dağıulan gizli pastadan önemli bir
pay aldığı düşünülürse (ve kimliği meçhul
diğer kaynaklar) herhangi bir maddi sorunu
olmadığı anlaşılacaktır.
Her ne kadar görünürde bir ütopyanm
peşinde gidiyor olsa da güttüğü sinsi politika,
hırsı ve liderlik tutkusu, zekâsı, maddi
olanaklan ve bölgenin çeşitli yerlerinden
vaazjnı dinlemek için akın eden, onu iki saat
dinlemekle "iki saatlik sevap kazanacağım"
zanneden müritleri sayesinde Fettullah Güler»
hiç de azımsanmayacak bir tehlikedir.
Kamuoyunun dikkatine!
CENK VARDAR
Aydın
BAĞIŞLARINIZ İÇİN:
Vakıflar Bankası Levent Şb.
Hesap No: 40.40001 veya
Tel:166 02 90İstanbul
POLİSE SAHİP ÇIKMAK
HUZURUMUZA
SAHİP ÇIKMAK DEMEKTİR.
1089 sehit çocuğu.740 selıit ailesi ve 99 nıalûlıı himayesinde bıılundııran TEYEY.
Türk Emniyet Teşkilaü Yetimleri Eğitinı ve Yardım Vakfı olarak bütün
kuruluşiara, etkili ve yetkili bütün kişilere, kadın erkek, gençjhtiyar herkese
sesleniyor ve diyonız ki;
Polis, bugünümüzün ve yannımızın, canımızın ve mahmızın, anamızm ve
babamızın, çoluğumuzun ve çocuğumuzun, eşimizin ve dostumuzun en büyük
güvencesidir.
Polisin ve ailesinin yasam koşullan ne kadar iyi, geleceği ne kadar güvence
altında oiursa, polisin hizmeüeri ve fedakarlıklan da o derece büyük ve etkili
olacaktır.
Polisi ailemizin bir ferdi, mahallemizin bir sakinLolarak kabul etmeli, "Poh's
Amca" kavramını yeniden yaratmalı ve yasatmalıyız.
Canını fedaya hazır olarak hizmet eden, görev yapan polise candan destek
olmak, polis sorunlarına egilmek bir vatandaşlık görevidir.
Bu amaçla görev yapan vakfımıza maddi manevi yardımlarınızla destek
olunuz. Çiçek, çelenk ve kart göndermek yerine vakfımıza bağışta bulunurruz.
Unutmayınız ki polise sahip çıkmak, huzurunuza sahip çıkmak demektir.
Bu duygular içinde yeni yılınızı kutlar, huzurunuzun sonsuza dek sürmesini
dileriz. „ , ,
Saygılarımızra,
MARAL ÖZTEKİN
Başkan
ANKARA,,,ANKA
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Kara Kuşlar...
Değerli sanatçımız Hayati Misman mavi kuşlar yapardı vak-
tiyle. Kanatlarında uçmayı özlerdik. Son gravürlerini görünce so-
luğum kesildi. Mavi kanatlar kararıyor, kapkara bir kuşa dönü-
şüyor giderek! Çevre kirlenmesine acı bir tepki sanatçımızdan.
O karakuşu seyrederken düşünüyorum, kirli havayı soluyarak biz
de kararıyoruz her gün. Çevre kirlenmesi alabildiğine... Yalnız
havada değil, her alanda. Bunca kirlenmeye karşın yüreğini ak
tutabilenleri, alnı ak dolaşabilenleri saygıyla selamlıyorum.
197O'Iİ yıllarda mavi kapılar yapardı ressamlar. O kapıların açtl-
masını beklerdik umutla. Kapılar açılmadı, mavi de soldu, umut
da soldu sonra. 1990'da karanlık basıyor, çevre kararıyor, hava
kararıyor, ufkumuz kararıyor..
Belki anımsarsınız, Bursa'lı bir delikanlıdan söz ettim bu kö-
şede. Piyango bileti satarken şiirler yazan, karanlıkta alabalık-
ların şarkısını dinleyen Adem Gerçek'ten bir "çağrı" aldım ge-
çen gün. Bakın ne diyor:
"Size Bursa'dan
Çiçekler içinde yeşiller yolluyorum kucak doiusu.
Az deme. sakın gücenme, daha çoğunu gönderemem ki!
Yarın o da kalmayacak belki!
Dalından şeftali koparmak isterdim size, bahçesine fabrika ku-
rulacak!
Eski Bursa evinde konuk olmanızı istiyorum,
Çabuk gelin dıyorum, yakında taş duvar örülecek!"
Çağrı bir kartla, Bursa hâlâ yeşil kartta. ama yeşili de kirfen-
di, soluğu da tükendi çoktan! Başta başkent, kirli kentler gide-
rek çoğalıyor, yeşiller soluyor. Güneş Gazetesi'nde okudunuz mu
bilmem, Halkalı'da da "dinamik kent" oluşuyor. Uzmanlar me-
tan patlaması uyarısı yapıyorlar! Oksijen, temiz hava bile özlem
oldu ülkemizde. Nasıl arınacağız, diye dûşünürken karalar ba-
sıyor yeniden. Çünkü, sorunları çözmek için doğru yöntemler
bulmaktan çok uzağız. Siyasal çıkarlar, kişisel çıkarlar nedeniy-
le toplumun çıkarlarına yan çiziliyor. ucuz ve yüzeysel politika-
lar uygulanıyor. Kırk yıldır yazılıyor, çiziliyor ama yöntemler de-
ğişmiyor. izmir kokuyor, Istanbul kararıyor, İzmit körfezinde ba-
lıklar yaşamıyor, Yatağan çevreyi karartıyor! Gökova için neler
yazıldı ama sonuç? Ya da deniz kaplumbağalan? Ankara çarpık
politikalarla kirli bir taşkent, daha doğrusu bir köykent olmadı
mı? Yazılara, çizilere, uyarılara kulak vermeyenlerin suçu, so-
rumluluğu yok mu bu durumda? Oturmuşlar, bugünkü yerel yö-
neticileri kınıyorlar. Her şey onlar yerel seçimleri yitirdikten son-
ra oluvermiş gibi!..
Yalnız yöneticiler de değil, hepimiz suçlu, sorumluyuz ben-
ce. Daha çok yazmadığımız, uyarmadığımız, direnmediğimiz için.
Tehlike çanları kulaklarımızı delerken beyinsel bir tepki göste-
remediğimiz için! Her dalda. her alanda böyle bu. Bir ileri, iki geri!
Üniversitede tanıdığım öğretim üyeleri var, türbanlı öğrenci-
leri derse almadılar yakın günlere kadar. Geçen gün bir genç
kız kapıdan gıriyor rahatça, öğretim üyesi tepki gösterince o gün-
kü Resmi Gazete'yi yüzüne vuruveriyor! YÖK'ün kararıyla şaş-
kına döndü öğretim üyeleri. Şimdi ne yapacaklar, sonuna kadar
direnecekler mi, nereye kadar? Sonra nasıl gelişecek olaylar?
Türbanlılar, sakallılar ile öteki öğrenciler çatışacak, bu çatışma
tırmanacak mı? Türbanı siyasal bir gösterge, dinci bir politika-
nın aracı diye kullananlara ödün vermek kime yarayacak göre-
ceğiz yaşayarak. Belki de bir seçim pazarlaması bu, YÖK'ün bu
kararı aimasında kimi politikacıların büyük baskısı olduğu soy-
leniyor YÖK de direnemiyor demek! Çok sesli müzik merkezi-
nin kuruluşuna rastlayan günlerde verilen bu kararı YÖK Baş-
kanı açısından hayii üzücü buluyorum ben! Peki üniversıteler ne
yapacak, sayın rektörler, sayın dekanlar, kürsü başkanları nasıl
davranacak şimdi? Dinci politikaya yeşil ışık göstererek nereye
varacağımızı düşûnmeyecekler mi? Aydın kişiler olarak düşün-
meleri gerekmez mi? Yoksa unlar yalnız diplomalı kişiler mi? Bir
aydın savaşı yapmanın sorumluluğundan yoksun kişiler mi?
Yorgun savaşçılar giderek çoğalıyor galiba. Ancak toplumla-
nn yaşama gücü yorulmayan savaşçılardan kaynaklanır değil mi?
Inanöığı yoldan dönmeyenlerden, birsavaşı sonuna kadar sür-
dürebılenlerden.
"Üç kişilik bir savaşta, iki kişi kalırsa biri ben olacağım, iki ki-
şiden biri kalırsa o da ben" diye bir şiir var galiba. Karanlık böy-
le aydınlar, böyle savaşlarla delinir kuşkusuz. Yorgun savaşçıla-
ra karşın yorulmayan savaşçılarla. Elbet toplumumuzda onlar da
var.
* • *
Bu yazımı Suney Akın'ın dizeleriyle sona erdiriyorum. Genç
ozanın ilk kitabı güzel bir yılbaşı armağanı oldu bana.
"Saçak altına sığınmış
Göçmen kuşun
Kar tanecikleri arasında
Düşen beyaz tüyünü de
Görebilmek
işte
Sevmek".
Hepinize sevgi dolu bir yıl diliyorum. Sevgi olsaydı 1990 yılın-
da kuşlar kararmazdı, ak gûvercinler uçardı çevremizde.
SATIŞTAKt YAYINLARIMIZ
DENEME DİZtSt
Ental Atabek İnsan Sıcajı 4. bisı... 5O0O,
llhan Selçnk Japon Gatö 4. buı... TOOO,
Vtelıl Clinvol ...Ciderayak Vasarken .'. 600&
Prof Dr. Lûlfü Duran !..Türkıye Yönnimindc Karmaja 3000.
Ali Sırmeo Onikiden Oniki>e Turkiye 3. baa... 2300;
Zehra Ipşiroglu Tt>alroda Dorim 2000r
Sâbahatlin Kudra Aksal Ocçmislc-Gelccek 2. baa... JOOOr
Doç. Dr. Sarai Sckuk Tcmsili \t Kalılımcı
Defnofcrastnin K&keni 2000r
Prof. Dr. Htisnu Göksel Barıja Özlcm 2900-
Cahit KüJrti Içi Sftda Dolu Yolculuk 2O0Or
Hıfzı V. Velidedmjlu Yol Kcscn Irmak 2. bası. .2000,
Vedal Gılnyol Oüleryttzlıl Ciddilik... 2000,
Yunus Nadi Cumhuriyn Yohnda 2000,
Nadir Nad» DoMum Mozart 7. baa .5000,
Nadir Nadi Ben Ataturkçu Degiiim 10. bas. 5000,
llhan Selçuk Dü^unu>X)nim Öyle>« Vunln 18. bası.-.SOOO,
llhan Selçuk AJlamak vc GOImek 7. bası...3000,
llhan Selçuk Cörülmuşlür 6. bası....5000,
Oktay Akbal Yazmak Vajamak 2000,
Ahmel Rasım Anılar ve Söylesiler 2000,
Vtdat Nedim Tör Kcmalizmin Dramı .'.....2. bau....2000r
Samim Kocagöz. Romajı ve Yazarlık Onuru 2000,
TARİH - ANI - GEZİ - OLAY DİZİSİ
Yayına hazırlayan Nuran Tezcan Aıalürk'un Yazdi£ı Yıntuşltk
BıJgıien ,
llhan Selçuk Ziverbey Koşku II. baa..
Sara Ertuğrul Korle , Geçmis Zaman Olur ki
Mehmet Başaran Yasaklı
Atillâ Dorsay Yüzyuzc
Muzaffer Buyrukçu Sayılı Günler
Kemal Sulker : Savas YıHannda Bir Suı^un
Rahmi Kumaş Parlamemonun Boyuılan
Salih Bozok^Temil S. Bozok Hep Aıalürk'un Yanında
Nuri Onat (Yayma hazırlayan) Cumhurbaşkanı Gazi M. Kemai
Pasa'nın Sonbahar Gezileri
J.B. Tavemier Topkapt Sarayı'nda Yaşam
Mehmed Ketnal Turkiye'nin Kalbi Ankara
Hıfzı V Velidedeoilu Soylev (Cıil 1-2» 18. bası..
Hıfzı V. Vdidedeojlu Soylev (BelgeİCT Bölttmtt: Cill 3)...3. bası...
Mcral Tolluojlu Babam Nurullah Alaç
Ebubekir Hazım Tepeyran Beigelerfe Kurmluş Savaşı Anılan
2000,
.5000,
2500,
.2000,
.2000,
.2000,
.2000,
.2000,
.2000,
.2000,
2000,
2000,
7000,
.3000,
.2000,
.2000,
BAĞIMSIZ DİZt
Yılmaz Şipal Çalışanların Sorulan Sorunları..
Abdullah Baslürk Yaıgı Onurtde Savunma
Tahsin Yava$ Alı$tınnalı Tıirkçe
Dilbilgisi Dil Yeleneti Teakri...
Philipp SoupauİE Şarlo
Aıena DeponK Ya&ayan Kosla
.2000,
.3500,
.1000,
.1500-
.1000,
KDV firallmıı içindt*r.
Ödemett gûndertlmez
TASHİH
Gazetenizin 26.12.1989 tarihli sayısında yayımlanan Fatih 3.
Asliye Ceza Mahkemesi'ne ait 40705 numarali ilanın dosya
numarası 989/737 olması gerekirken 199/937 olarak
yayımlanmıştır.
Doğrusu 1989/737'dir, düzelliriz.