26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 21 OCAK 1990 Ermeni Sorunıı-III: I\uhaı% Paris \e Londra'da HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU Nubar Paşa ve arkadaşı Rusva dakı teraaslan>Ia jetınmevıp o tanhtekı sa\ aş duşmanlarımız Fransa ve lngıltere'nın devlet raerkezlerme de gıderek Tıirkıye'ye karşı olan temaslanrıı surdurujorlar Bu dızının daha once çıkan vazılarında sözunu etmış olduğum belgelerın bu temaslarla ılgılı bolumlerı ne 1946'da >apmış olduğum yorum \e değerlendır melerı de ekleverek aşağıda sunuvorum Bütün bunlar Osraanlı Devletı nın Bırıncı Dun va Savaşı sırasında kımı bolgelerımızı sılah depo su durumuna getıren ve Ruslar'ın Anadolu ıçerı lerıne doğru ılerlemesı karşısında, vurt ıçındekı Er menıler'ın, ulkenın guvenlığı bakımından ne kadar buyıik bır tehlıke oluşturabıleceğını ve Ermeni nu fusunun Ruslar'ın erışemeyeceğı Surıye bolgesıne kaydırılmasındakı hakhlığı ortava koyuvor Şımdı 6 Nısan 1946 da çıkan vazımı —o zamankı dılıne dokunmadan— suna>ım • * • Pans'te, Fransızharıcıvesının muhtehf erkânıle temaslarda bulunan Dr Zavrıyef \e Bogos Nubar Paşa, taalıvetlerının netiLesı hakkında Rus buyuk elçısını haberdar ederek Kılıkva etrafındakı pro jelerını Fransa'ya da kabul ettırrnek umıdınde ol duklarını sovluvorlar Bu>uk elçı bo\le bır durum karşısında nasıl hareket etmesı gerektığını şu telg rafla Çarlık Harıcı>e Nezaretınden soruyor ve ta lımat ıstıvor Parıs tekı Rus Bu\uk EIçısı Izoluskı den Harı- cıye Nazırı SazanoPa Telgraf 14 Hazıran 1915 No 377 Parıs 'e gelen Dr Zavrıyef ıle Nubar Paşa (318 numaratı lelgra/namede ış 'ar ey tedığım) sızce ma- lûm olan muhtıralarında bana be\an e\ledıklerı şe kılde ve bılhassa Kılıkya meselesı dahıl olmak uzere Ermeni arzularına temayul ettırılmek maksadıle Fransız hukûmetıne mensub eşhas sıyası memur lar \e gazetealerte olan mukâlemelen hakkında ba na malumaı \ermektedırler Onların sozlerıne ba kılacak olursa her ne kadar buradakı Harıcıye Ne zaretmde \alnız Sun\e'\e dei.il Toroslara kadar ımtıdad etmek uzere butun Kılık\a va dahı hâkım olmak keyfıyetınde ısrar edtlnor ıse de bırçok sa hıbı nufuz eşhas tedrıcen ve kendılerıne ırad edı len burhanlann tesırı altmda gû\a Rusya, Fransa >e tngütere'den murekkep uç devletm hımayesı al tında ve Adana ve Mersm şehırlerını ıhtıva eden Kılıkya dahı dahıl olmak uzere muhtar bır Erme nıstan teşkılıfıkrıne yanaşmakta ımışler Yalmz Is kenderun şehrı dahıl olmak uzere tskenderun kor fezının Fransa'da kalmasım mutlaka ıstnorlarmış \ubar Paşa bu maksadla Delcasseve vermış oldu- ğu bır muhlırada Fransıziarın ızzetı nefsını muha faza ıçm Fransa'nın butun Ktl'kva'yı almasını ve fakat yukarıda zıkredılen mmtakayı Ermenıstan 'a bırakması keyfıyetım teklıf eylemıştır Bu muhtı rada kezalık yalmz bır de\letm \eyahud uç devle lın de hımayesınde olmak uzere muhtar bır Kur dıstan teşkılı de teklıf edılmekted'r Sızden aldığım 2307 numaralı telgrafname uzenne ben Za\nvef\e Nubar Paşa 'nın arzularına her hangı bır yardım gostermekten dıkkatlı bır surette çekınmekte de vam evlemekteyım Yukarıda zıkredılenplanın fil hakıka buraca kabulu haiınde bu plânın bızım ta rafımızdan ne derecede mazharı tas\tb \e ter\ıç olu nacağımn ış'annı rıca edenm ' (1) Çarlık, Fransıziarın Ermeni arzulannı kabul et mesı ıhtımalı karşısında Ermenılen elden kavırma mak ıçm derhal polıtıkasını değıştınyor ve Rus Ha ncı\e Nazırı, Parıs buvuk elçısıne şu cevabı verı \or Rus Harıcıye Nazırı Sazanof'tan Parıstekı bu >uk elçı Izolwsk>'ye telgraf, 16 Hazıran 1915 No 2850 Londra>a dahı bıldırılmıştır 3 y numaralı telgrafnamemız alınmıştır Adana ve Mersm dahıl olmak uzere Kılıkya' nın Rusya, Fransa \e tngıltere'den murekkeb uç de\letın muhtemel bır hımavesı altmda teşekkul edecek olan muhtar bır Ermenıstan 'ın hudutları nın harıande bırakılması hakkındakı noktaı naza rımız ancak bu arazı uzerınde Fransızlarca daha evvelden temelluk arzusu ızhar edıldığınden dola y ıdır Eğer Ermeni murahhasları Kılıkya 'nın mus takbel Ermenıstan hududu ıçıne gırmesı hususuna Fransız kabınesını meylettırecek olurlarsa o hal de Çarlık hukumetının de Turkıve Ermenılerımn arzularımn pek eskı zamandan ben hımayesını esır- gememek suretıle gostermış olduğu hayırhahlığa ılâ \eten kabulune muracaat edeceğı tabııdır Saza nof " (2) Nubar Paşa, Parıs'ten Londra'ya gıderek ora dakı Rus buyuk elçısını zıvaretle, malûm olan pro jelerınden ona da bah<;edıyor ve buyuk elçı Rus ya'run bu meseleye "fe\ kalade ehemmı>et' verdı ğıru soyluyor Bunu aşağıdakı telgraftan anlıjoruz Londra'dakı Rus buvuk elçısı BekendorFtan Ha- ncıye Nazın SazanoPa telgraf 25 Temmuz 1915 No 462 "Benı Nubar Paşa zıyaret ettı Ermeni katoltk patrığınm mutemed bır adamı sıfatıle ve Çarlık hu- kumetınceprogramı lasdık edılmış olarak Parıs ve Londra 'yasevahat eyledığım soyledı Buprogram Kılıkya ıle beraber 6 \ıla\etten bır Ermeni muhta rıvetı teşkılı ve muhtarıyetın uç hukumetın hıma yesı altmda bıtaraflaştırılmasından ıbarettır Nu bar Paşa bana dedı kı bu program Rusya nın ıktı sadî ve manevî menfaatlerıne teıafuk edeceğı gı bı, Asva'dakı Turkıye tmparatorluğunun taksımı gayrıkabılı ıçlınab bır keyfîyet olduğundan, Fran sa ve Ingıltere tarafmdan dahı lulufkârane bır su rette karşılanmaya musaıddır Delcasse'nın rıcası uzenne kendısıne bu babda bır muhtıra \ereceğını ve \ıkolson 'un rıcası uzenne dahı hemen tarzı tah rırce cuz'ı bırfarkıa olmak uzere bır muhtıra ver mış olduğunu bana soyledı Bır kopyasmı bana ve- recek Kendısınm Parıs'e seyahatıfaydadan halı ol madığmı, çunku bu sevahatın Fransa hukûmetı uze rtnde tesır ıcra eyledığım, zıra kendısınm muvasa latından ev\el Fransa'mn Kılıkya'yı ıstıhsal eyle dığını soyledı Fransa 'nın Kılıkva 'yı dahı almak su retıle takıb ettığı sıyasetın kendısıne atıdekı Rusya ve Jngıltere ıle olan munasebatı ve menfaatlen nok taı nazanndan felâkeıâver olacağmı ızaha -faydasız olmayarak sayugayret eyledığım soyledı Çarlık hukumetının bu husustakı noktaı nazarım esaslı olarak bıldığımden Rusya 'nın Ermemstan mesele sıne atfetmekte olduğu fe\kalâde ehemmıyete ve bu hususta kendısını tahrık eden zıha\at ve men faate ıtımad eylemesını soylemekle ıktıfa ettım ' (3) Buna cevab veren Rus Hancıye Nazın, kurulmak ıstenen (Ermemstan Devletını) sultanın tabmetı ve Rusya Ingıltere ve Fransa'nın hımayesı altında bır Ermenıstan olarak telâkkı ettığını soylemekle be raber bu husustakı butun muzakerelerın "akademık ' olduğu noktasında ısrar edıvor "Rus Harıcıye \azırı Sazanof'tan Londra'dakı buyuk elçı Bekendorf'a telgraf 20 Temmuz 1915 \o 3746 Sultanın tabııyeıı ve Rusya-Fransa ve tngıltere' den murekkeb uçlu bır hımaye altmda olarak bır Ermenıstan muhtarıvetı teşkılı \alnız Rusya'nın de gıl, hatta muttefıklertn dahı Turkıve Ermenılen hakkında eskı zamandan ben mevcud olan hayır hahane larzı hareketlerının yenı bır ınkışafı tabıı- sıdır Maamafıh bu mesele hakkında nıhaî bır ka- rar henuz Çarlık hukûmetınce ıttıhaz edılmış olma- yıp, Ermeni maslahatguzarlan ıle ıcra edılen bu- tun muzakerat tamamıle akademık bır mahıyet ta- şımaktadır " (4) Sazanof Bu telgrafta "akademık ' tabırınden, başka na zan dıkkatı celbeden muhım bır nokta daha var kı, Çarlık Harıcıye Nazırının alelıtlâk bır "Ermeni davasından" değıl 'Turkıye Ermenılerf'nden bah setmesıdır Çunku Çarlık Rusyası Turkıye Erme nılennm haklarından ıstıklâl arzularından bol bol bahsederken ve bunlan destekler gorunurken, Rus >a'dakı Ermemlerı hep sukûtla geçıştırmıştır Dığer taraftan Rusya, Ermenılerle olan konuş malannda hep mustakıJ bır Ermenıstan vaadınde bu lunduğu halde bunu hıçbır zaman arzu etmemış, hele kendı topraklarındakı Ermenıler ıçın boyle bır şey duşunmemış, sadece Turkıye uzerınde "Sulta nın tabııyetı" \e "Rusya Fransa ve îngıltere'nın hımavesı" altmda bır "Ermeni muhtarıyetı' fîk rıne vanaştığını ıhsas etmıştır Harıcıye Nazırı Sa zanof ıle Kafkas\a'dakı Kral vekılı Granduk Nı- kola arasındakı gızlı muhaberat Çarlığın bu nok tadakı hakıkı emelmın ne olduğunu daha guzel av dınlatmaktadır 1916 yılı başlannda Ermeni mese- lesı bır muddet durgunlaşıyor Bu davanın bundan sonrakı safhalarını gelecek vazımda anlatacağım (6 Nısan 1946) (1) Anadolu'nun laksımı S l^î \esıka No 43 (2)Aynıkıtab S 1<4 vesıka No 44 (3) Aynı kıtab, S 1«4 vesıka No 4S (4) Aynı kıtab S. 15' ve<ıka No 46 EVET/HAYIR OKT4YAKBAL Kadın Kotası Nedir?Okurlar soruyor Nedır bu kadın kotası ya da kadınlara ayrı lan kontenjarV Boyle bır şeye gerek var mıydı' 7 Madem kı ka dınla erkek yasalar onunde eşıttır öyleyse kadınlara ayrıcalıklı davranmak neden? Kadınlar da erkekler gıbı polıtıka savaşımı- na atılsınlar oyle bır koşede bekleyıp hazıra konmak haksızlık değıl mı?' Geçenlerde bır Anadolu ılçesınde de böyle konuşmalar gec tı Dıyorlar kı burada partıye kayıtlı kadınlann sayısı o kadar az kı şımdı ılçe yonetım kuruluna nerden kadın bulacağız? Buyuk kentlerde bu ış daha kolay çozumlenebılır ama Anadolu ve Trak ya ılçelerınde yuzde 25 kadın kotasını uygulamak çok guç Iş olsun dıye bır-ıkı kadını yonetım yerlerıne getırmek olası ama polıtık deneyımden kulturden yoksun kadınlardan bır yarar bek- lenır mı? Butun bu sorulara yanıt arayanlara Ankara SHP II Kadın Ko- mısyonu gereken karşılıkları vermış SHP nın Tuzuk Kurultayı ön cesınde kadın kotası konusunda kamuoyunu aydınlatan bu açık lamanın onemlı parçalarını okurlarıma sunmak ıstıyorum An- kara SHP II Kadın Komısyonu Başkanı Sayın Jale Candan on- ce 'kota nın ne olduğunu şu sozlerle açıklıyor Kota kışıye ayrılmış bır kontenjan değıldır Onerdığımız kota, demokrasımızı toplumun her kesımını kucaklayacak temsılcıle- re kavuşturmak ıçın partı yonetımınde her ıkı cınsın şımdılık en az yuzde 25 on yıllık hedef olarak yuzde 40 oranında temsıhnı ongoren bu temsılı tuzuk maddesıyle zorunlu kılan bır sıstem dır Bılındığı gıbı 27 28 ocakta toplanacak SHP Kurultayı gereken tüzuk değışıklıklerını yaparken kadın kotasını da onaylayacak llk kez bu kurultayda kota gereğı 11 kadın uye partı meclısıne gırecek Candan, hep sorulagelen bır onemlı soruyu yanı 'kadın aday- ların hıç bulunmadığı ya da az olduğu ıl ılçelerde yuzde 25 lık kota nasıl uyguıanacak sorusunu şoyle yanıtlamış 'Sıstem adaylıga bağlı olduğu ıçın kadın adaylann hıç bulun- madığı ya da az olduğu bolgelerde uygulama doğal olarak mev- cut adaylar oranında ımkân bulacaktır Ancak bu bolgelerde partı yonetıcılerı oncelıkle kadın komısyonlarının kurulması kadın üye kaydının hızlandırılması ıçın genel merkez ve ust kademelerde sureklı olarak uyarılacaklardır Kotasıstemı doğal olarak uygu- lamaya konduğu tum ulkelerde kadınları polıtıkaya ozendırmış- tır Bızde de öyle olacaktır Yuzde 25 kotayı çok gorenlere de şu yanıt verılmış Daha duşuk bır oran kadın temsılını aksıne sınırlayacak bu- gune kadar seçılme şanslarını zorlamasını bılen tek tuk kadın- ları da bu kez kota doldurma durumuna getırecek yarardan çok zarar saglayacaktır Bugun partı meclısınde 4 kadın vardır Kota yüzde 10 a 15 e duşerse normal seçımie gelen bu kadınlar ko- taya dahıl edılecek hıçbır şey değısmeyeceğı gıbı aksıne kadın- lann şansı dondurulacaktır Boyle bır uygulamanın sosyal demokratlara guc kazandıraca- ğına ınanan SHP'lı kadınlar AT adayı Turkıye nın dunyayı sa- ran eşıtlıkçı akımdan uzun süre uzak kalması beklenılmeyeceğı gıbı bugune dek kadınlarla ılgılı tum atılımların SHP nın çekır değını oluşturan CHPden geldığı bır gerçektır SHP bu fırsatı kacırmamalıdır Uluslararası platformda kadının durumuna gelınce 60 lı yıllardan başlayarak BM Avrupa Konseyı gıbı kurulus- lar uluslararası ve ulusal konferanslar bılımsel araştırmalar so- nucu daha mutlu daha kalkınmış bır toplum ıcın kadınlann er- keklerle beraber polıtıkaya atılmalarını ongormuş kadınlara fır- sat eşıtlığı sağlamak amacı ıle kota sıstemını tum uyelere oner- mıştır Çağrıya uyan ulkelerde kadınlann polıtıka dısına ıtılmele rı hızla son bulmuş Kadınlar aynı hızla yonetım kurullarında ve meclıslerde yerlerını almaya başlamışlardır Orneğın bugun Is- veçte kadınlann parlamentodakı temsıllerı yuzde 38 dır 1998 de yuzde 50 olacaktır Boyle bır kota kararına karşı çıkanlar kadınlann eğıtım ve oğ- retımlı kesımının sayıca az olduğunu soyluyorlar Oysa Candan Ulkemızde çok az eğıtım gormus pek çok erkek polıtıkaya gır- mıs ve halkın sesını duyurmustur Kadınlar da bunu yapmak ıs- tıyorlar Polıtıkanın kendısı bır okuldur ınsanları bılınclendırır yetıstırır demektedır Sosyalıst Enternasyonal ın uye ulkelerde uygulanmasını ıste- dığı bır karardır bu SHP onumuzdekı kurultayda bu sıstemı ılk kez deneyecek Kadınlanmzın polıtıkada en az erkekler kadar başarılı olacaklarını soylemek yanlıs bır sav olmaz sanırım 32. DÖNEM GENEL KURULU İÇİN İNŞAAT MÜHENDİSLERİNE ÇAĞRI Insaat Muhendıslerı Odası Istanbul Subemızın 32 Donem Genel Kurulu asagıda belırtılen yer ve tarıhte yapılacaktır Gecen donemın cahsmalarının degerlendırılerek yenı donemın genel olusumunun belırlenecegı kongremıze KATILIMCI BIRLIKCI CAGDAS ve GUCLU BIR ODA ıcın uyelerımızın en genıs katılımını beklıyoruz 31 DONEM YONETIM KURULU ADINA IMO ISTANBUL ŞUBE BAŞKANI MUSTAFA ALTINELLER 1 GUN Tarıh 27 Ocak 1990 Cumartesı 9 00 17 00 Ye' Bayındırlık ve Iskan Mudurlugu Konferans Salonu Balmumcu/BESIKTAŞ 2 GUN Tarıh 28 Ocak 1990 Pazar 9 00 17 00 Yer KARAGOZYAN llkokulu Aoae ı Hurrıyet Cad 228 Sıslı Aalıyes Kars s SISLI Laiklik ve Cıınıhııri> et KÂZIM YENİCE Hukukçu Doğu Avrupa ulkelennde ozgurluğe, de- nı, felsefenın gerçeğın, doğrunun, yararlının mokrasıye yonelık gelışmeler, bızde de obur ne olabıleceğıne yöneldığını soylemez mıvız'' konular vanında, özellıkle sıvasal ıçerıklı suç- Inançta butun bunlar, düşun ve eleştırıye ka lardan çokça soz etme nedenı oldu TCK'nın palı "dogma"larda bıçımlenır Inanan 141, 142,163 uncu maddelen bır kez daha gun- "güverunek" zorundadır Dın, kutsal kıtaplar demde ıdı Komunıst >a da şerıatçı partılenn da söylenenı, herhangı bır kuşkuya duşmeden, kurulabıleceğı soylendı Laıkhğın ne anlama olduğu gıbı gönlune aktarabılme olgusudur geidığı, dınsel partılenn kurulmasına laıkhğın Dının, kuşkuyla donanımlı bıhmselhğe ka engel olup olmadığı tartışıldı palı oluşu, gucu kadar zaafıdır da Dındek Bu arada Dıyanet lşlerı Başkanı Sayın Ya tartışmazlık, kımılennın ondan kolayca yarar zıcıoğlu, başında olduğu kamu yönetımı ge- lanmaları, ınsanı sömurebılme nedenı olmak- reklerıyle kolayca bağdaştırılamayacak bır tadır Dını, ınananlan koşullandırarak baskı açıklama yaptı ' Batılı anlamda bız laıkız aracına dönuşturmekte, çıkarlannı ınanca bu demenın ımkânı yok Dıyanet tşlen Baskan ruyerek gerçekleştırmekte ustlerıne yoktur lığı gıbı bır teşkılata dev let ıçınde yer venlme lslam ulkelennde dın - dunya ışlen aynmın mesı lazımdır Dın ışlennın cemaate bırakıl- da yaşanan olumsuzluklann, ozgürlukçu de ması lazımdır" dıyordu Ataturkçü ve anaya- mokraük duzende sorunlara sağlıklı çözum sal laıklık anlayışına ters duşen bu yaklasım, ler ararken çekılen sıkıntıların başlıca neden tartışmaları daha da boyutlandırdı lennden bınsı, dının ehıl olmayan ellerde çar Toplumlar ve onu oluşturan bıreyler, barı- pıtılabılen büyülu çekıcıhğı olrnalıdır şı, ozgurluğu \e refahı amaç edınseler de son- Ereğı, vıcdanlara huzur getırmek olan dı- suzluğa yonehk bır gorıingede bu kadarı mut- nın, dın adamlan ve yönetıcılerce tum toplum lulukianna vetmemektedır Yarın ve yarından sal ve kamusal olgulara yansıtılması, dın ve sotuası, duşünen varlık oiajı ınsanın hem kay- devlet ışlennde yuzyıllar boyu kargaşaya ve so- gısı hem de vazgeçemeyecelı beklentısıdır AJ nu gelmez çekışmelere neden olmuştur Röne- man fılozof Heıdegger, haklı olarak "Olum, sans ve reform hareketlerı, devrımler, dınle doğuşumuzla bırlıkte bızım ıçımızdedır, bızım le bırlıktedır Kurdun meyvemn ıçınde olu şu gıbı" dıvordu Cenap Şahabettın, alaysı bır cıddıyetle tedırgınlığını "Benı korkutan, öl dukten sonra cehenneme gıtmek değıldır, hıç bır vere gıtmemektır' sozlerınde somutlaş tırmıştı devlet arasında bır barış çızgısı oluşturmayı, dın ve vıcdan ozgurluğunu baskılardan koru- raa>ı ve kutsallığı vıcdanlarda yaşatmayı amaçlasa da kuralı toplumlara mal etmek ko- lay olmamıştır Laıklık, boyle bır yaklasım ve oluşumun urunudur Laık bır ulkede, sıyasal ıktıdarla Bakarsınız bır kıvılcım umutlan tutuşturur, sosyal bır kurum olan dının çalışma alanları ardından bılınmezlığın boğucu karanlığı yu- avrılmıştır Sosyo sıyasal yonetım devletın reklerde çoreklenır Başka bıçımlerde ve evren dır, daha doğrusu demokratık dıizenlerde hal- lerde varlığını surdurmek, sonsuzluğa kanat açmak, yaşayan, bunun bılıncınde olan ınsa- nın kutsal tutkusudur Dınler, bu duşu gerçek oiarak muştulayan sosval kurumlardır Durust ve ıyılıkçı bır >a şamın bır başka evrende kendılerıne sonsuz mutluluk getıreceğını, her dın kendıne özgu yontemlerle anlatır Bılımın gerçeğı, doğruyu, yararlıyı aradığı kmdır Bu rejımlerde ınsanlara "ulûlemr"e uv makla yukumlu "kuP gozuyle bakılmaz In san, çağın gereğı hak ve özgurluklerle dona tılmış onurlu bu" varlıktır Değışen, gelışen top- lumda "ümmet" veya "cemaat", yennı "ulus" olma bıltncıne terk etmıştır Osmanlı dönemının teokratık yapısında sı yasal otonte, gucunu halktan değıl, ılahı kay naktan alıyordu Padışah hem sultan hem de halıfe'dır Ataturk'un ve cumhunyetçılenn baş uğraşı, devletle dın ıç ıçelığım çözmek olmuş tur Kuvay ı Mıllıyecıler once saltanatı kaldır mış, hılafetı saltanattan ayırmıştır Tum dev let yetkılerıyle donatılmış Meclıs'ın dışında, dını başkan olarak korunan hahfelığe de tum hurıyetm kuruluşundan dört ay sonra 3 Mart 1924 gun, 431 savılı yasayla son verılmıştır 1924 Anayasası'nda, 2, 16, 26, 38'ıncı mad deler gıbı teokratık karakterde olan hukum- ler 1928 yılında 1222 sayılı vasavla yururlük ten kaldırılmıştı Devlet, ancak bu suretle "laık" nıtehk kazanmış oluyordu Laıklıfın bır hukumle anayasada kurumlaşması ıse ancak 1937 yılında 3115 savılı vasayla gerçekleştın lebılmıştı Dın ve ıbadet ışlen -Sayın Yazıcıoğlu'nun düşünduğu gıbı denetımsız, tankat mezhep çekışmelerı arasında ulke duzeyınde kaça bo- luneceğı, nerelere vardınlabıleceğı behrsız ' ce- maat"lere bırakılmak yerıne, kamu kuruluş lan ıçınde oluşturulan, denetlenmesı olağan ve Turkıye gerçeklerıne uygun Dıyanet lşlerı Başkanlığı'na bırakılmıştır Bu bılınçh \e sağ duyulu yaklasım, Turkıye Cumhunyetı'nın yu rurluğe koyduğu her uç anayasada da benım- senmış ortak'bir kuraldır Duzenlemenın la- ıklığe aykırı olduğunu söylemenın de sosyal ve hukuksal açıdan ınandıncılığı bulunma maktadır Insanca ve uygarca yaşamamn onemlı aşa masını oluşturan "laık devlet", ıç ve dış karşı guçlerle uzun savaşımı gerektıren ınançlı bır çabanın cumhunvetı kuranlann gosterdığı uz- gorülu bır sabrın urunudur Laıklık, ozgürlukçu demokratık cumhurı- yet olabılmenm, ulke yonetımıne halk ısten- cını egemen kılabılmenın vazgeçılemeyecek koşuludur Bu yaşamsal kuralın, dınle devlet ışlerırun ayrılmasıru, vıcdan ozgurluğunu ıçer- dığınde kuşku yoktur Cumhurıyetle başlayan bu onurlu savaşım- da, cıddı sorunlara eğılmeden, boş vaatlerle toplumu kandırabıleceklennı sananların, la ıkhğe, cumhurıyete karşı tepkılen umursamaz görunenlerın alması gereken dersler, tarıhı öğutler vardır Eyalef sistemine ge<is hazııiıMan ANAP hukumetının profesyonel ordu hazırlıklarından sonra sıra ıdarı yapının değıstırılmesıne geldı Kececıler ve DPT uzmanlarının tasansına gore vılayetlerın yetKi ve sorumlulugu artacak Valıler secımle ısbaşına gelecek Yerii malı heavy metal Gurullunun muzığı mı muzığın gurultusu mu? Istanbullu heavy metalcıler konserlerı evlerı studyoları ve dukkanlarıyla , oto Roportaj sayfalarında Bir koyup 18 kazanmanın yollan Geçen yıl yuzde 1800 e varan karlar getıren ve bu yıl da uzmanlarca yuksek kar getırmesı beklenen borsada oynamanın puf noktaları Dımyat'a pırınce gıderken evdekı bulgırdan olmamanın yanı nsksız kazanmanın yollan ERKEK OLAN KADINLAR...Kadın bedenınde erkek ruhu Yıllar sûren tedavı ve amelıyatlarla kadınlıktan erkeklığe gecısın uzun öykûsü Erkek olup askere gıdenler... Amelıyat ıcın sıra bekleyenler N L "6 yıldır evlıyım Yıllar sûren kâbus bıttı" Aysun (Ahmet) "Hep erkekler tuvaletine gıdıyorum Iş arkadaslarım benı erkek sanıyor Nısanlım amelıyatımı beklıyor' Prof Dr Güler Gursu "Bılımsel verıler amelıyatın zorunluluğunu gösterıyorsa yaparız' Prof Or Muvaffak Sıpahıoğlu "Kasık derısınden yapılan penıste, sısırılıp sondurulebılen protezler kullanılıyor' OLAN KADINLAR Dünyanın "en'leri ABDde yapılmıs bır araştırma En cok sevdıklenmız seyrettıklerımız dınledıklenmız ıctıklerımız En buyuk en kucuk ordular En cok para kazananlar Bırkac rakamla dünyanın panoraması 2000 yılının genclıgı Bugunun cocukları Neler dusunuyor nelere onem verıyor gelecekte ne yapmak ıstıyorlar? Makro AS Nokta ıçın cocuklarınızın tum sırlan nı acığa cıkaran bır anket yaptı 80 kuşagı sankı buyumus de kuculmuş ı "Aydınlar ulkelennde tunst gıbıler Yıllar sonra bır oyun artalıgı bırbırıne kattı Tıyatro cevrelerınde Cumhunyet Kızı tartısıhyor 1 Rakı nın son dort yıla sıgdırdıgı 15 muhtesem dolandırıcılığın oykusu ' Buyuk bırader ısbaşında Alakoy dekı namus bekçılığı n©KtaHAFTALIK HABER DERGİSİ PENCERE Turan!.. Zıya Gokalp Turkcuydu Suleyman Nazıf de Turkçuluğe bo- zulur takıhrmış '— Ne demek Turkçu"? Karpuzcu kavuncu, üzumcü gıbı Turk- çu de Turk mu satar'* Ataturk 'Turkçulük sozcuğünu hıç kullanmamış, belkı de bır yanlış sanı uyanmasın dıye duşundu Bır gun Mustafa Kemal'e sormuşlar — Sız Turkçu musünuz'? — Ben Turkum " Gokalp bır donemde Turancıydı 'Vatan ne Turkıye'dır, Türk lere ne Turkıstan / Vatan buyuk ve muebbet bır ulkedır Turan dıyen bu ateşlı mıllıyetçı duşlerındekı yurdun yolunu da şoyle gösterıyor "Işte bız duştuk yola Yolumuz uğur ola Galıçya'ya oradan Doğru Sıvastopol'a Kırım, Azak burada Nogay Kazak burada Mılyonlarca soydaşlar Hepsı de bak burada Derken Bırıncı Dunya Savaşı nda oyle bır kanlı seruven ya- şamışız kı Turan'a gıdelım derken Anadolu elımızden çıkıyor- muş Gokalp başta herkes hızaya gelmıs • Zıya Gokalp'ın tarıhımızde özel bır yerı var toplumda ulus- çuluğun uyanışında etkısı buyük Bır bakıma kendı kendısını ye- tıştırmış bır duşun adamı Zıya Gokalp Hasan Âlı Yucel'ın 1957'de ılk kez basılmış Edebıyat Tanhımızden ' adlı kıtabı lle- tışım Yayınları' nda çıktı Orada okudum Darulfunun'da uzun yıllar hocalık yapmış Alı Haydar anlatıyor Bu kadar mutenevvı (çeşıtlı) ve on/ınal (ozgün) malumatı na- sıl edındığını muteaddıt defalar (çok kez) Zıya Beyden sormuş- tum Mahvıyetperest (alçakgonüllu) olan Zıya Bey cevap verme- dı Nıhayet keyıflı bır gununde şu kısa ızahatı verdı Ben daha gençtım Dıyarbekır dekı evımıze bırçok zevat mı- safıriığe gelmıştı Benı ortada gorunce babama — Artık Zıya 'yı Avrupa ya gonder orada tahsıl ı kemalat etsın (Olgunlaşsın, yuksek eğıtım gorsun) Babam — Avrupa ya gıderse gâvur olur dıye korkanm Hâzırundan (orada bulunanlardan) bınsı — Ya burada kalırsa? Babam tereddutsuz — Eşek olur Zıya Bey ızahatına (açıklamasına) devam ettı Işte ben gâvur olurum endışesıyle Avrupa ya gıdemedım Fakat esek olmamak ıçın de kendı kendıme Fransızcaya çalıstım Yakup Kadrı, Zıya Gokalp ın olumu uzenne yazdığı bır yazı da onun hem bılım hem erdem sahıbı olduğunu belırtıyor bır döneme damgasını vurmuş bır mutefekkır * Gorbaçov'un ortayaattığı ' glasnost' ve perestroyka' dun- yayı bırbırıne kattı Batı dan Dogu ya dengeler çalkalanıyor Sov- yet cumhurıyetlerınde mıllıyetçılık akımlan kopuklendı Turkıye - de de yıne Panturkızm e ıştahımız kabardı Şaka değıl şu yaşlı gezegenımızde Balkanlar dan Çın e kadar uzanan bır coğraf- ya var kı Türkçe de anlasarak konuşarak gezebılırsın kultürel temeldeyakınlıklarçarpıcıdır Dunya bılımsel ve teknolojık dev- rımle kuçuldu ıletışım ve ulaşım alabıldığıne yoğunlaştı tele- vızyonun getırdığı olanaklar da çok buyuk Yeryuzunde farklı kültürlerdekı toplumlar bırbırıne yakınlaşır- ken yakın kulturlere sahıp halklar bırbırıne nasıl uzak kalabı- lır 1 ? Onumuzdekı yıllarda şaşılası ılışkılerın kurulmasına tanık ola bılırız Ama bu ılışkıler nasıl kurulur? Işte bız duştuk yola I Yolumuz uğur ola / Gahçya 'ya oradan I Doğru Sıvastopol'a / Kınm, Azak burada / Nogay Kazak burada dıy» yola cıkabılır mıyız? Çagdaşlıktan soz açryoruz wkçı katayia gnjıtee gıdUsafcır arpa^. boyu yol gıdriır Hem neden bu kadar sabırsızız' Bıraz beklıye- lım belkı bız Turan a gıdeceğımıze Turan bıze gelır dunya bu, ne olacağı bellı olmaz AMV1A Eşım \e babamız OĞRETME> FİKRET BENLİ'yi aramızdan a>Tilışının 1 >ılında gunden gune çoğalan ozlemle anıyoruz Guller ıçınde yatmasını dılıvoruz EŞI VE ÇOCUKL4RI BAŞSAĞUGI Çok değerlı eğıtımci RUHİ SEL'İ Yıtırdık Aılesıne ve ulkemızde çağdaş eğıtıme tum emek verenlere başsağlığı dılerız. LIZ TEYZE ÇOCUK YI VALARI Saygı değer varhğımız, bu>uk rnsan İBRAHİM TÜRK sayılı gunlerını >aşıyoruz, sayılı yıllarını yaşavacağız Ûnutulamazsın Unutmayacağız YÜKSEL İ. DOĞA TÜRK SAMİ AKYUZ'ü ölumunun 10. yılında ozlem ve rahmetle anıyoruz. AİLESİ ERDALATABEK INSAN SICAGI ÇAĞDAŞ YAYINLARI Turk Ocağı Cad 39-41 Cagaloğlu ISTANBUL 5000 lıra *ot «« gonûerıtmeL S.S. Gazetecıler Yapı Koop^ratıfi hissemı devretmek ıstıvorum. Tel: 512 05 05'ten / 494 9.30-17.00
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle