25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 OCAK 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TURKIYEDE BUGÜN Melesoroloıı Genel MOdufiuğu'nden alınan bılgıye jöfe baün satgeerımc çoK buHJt- •iı Marmaramndo^usu Karadera Iç Ege. GöMr Bötoesı. Coju Akderez, Iç Anadolu ıle OoOu ve SuneydoÖu Anaüolu Migelerı ya ğişJı ge«wık Yajışlar. Oogu AUenz. Gü- oeydoOu ArodohjfcDojıı Anadolu'nun gû- neyınde yajmur, yajş alan ötefcı yenerde karla kjnşın yajmur ve kar şetinde olacak Hava sıcaMjjı yuttn baH KesmienrKje aol- rrayadtvamedecek. OoOudadeOışmevecek Rüzglr yurdun doQu kesuntennde güney ve doflu, öfeta yenente kuzey w batı ytinlefden haBt, a n sıra ora tajvvette, ykırrjun batı ke- anHennde hıvvetlıce esecek Demaermız de rûzgar AMenu. gün batısı <e kaoyel Jtete öemaenmzde ynöo « poyraalan 4-6. Ege ve Batı Akdentfde 33-40 denız mil. hız- la ««cek Oeraz mutedi 1 yer yeftebada' Aoana V ^ gat olacak Oalga yülBeMtJı 15-2.5. yer yer 3, Ege ve Batı Mdemz acıkıa- nnda 4-S m dolaytnda Dulunacan van Gttu'nde hava Cok bulutiu ve yag nyiu geçecefc (tagâr guney ve Oogu yârteıflen orta kuvvete esecek. Oalga yûkfek ığı 0-1 m dotayında bulunacak Adıyanar Afyon Agr Antaara Antakya Aıralya Artwı Aydın Balıkesr Bıleak Bmgö &IHS Balu Bursa Çanakfcale Çoruın Denufı 13° 8°0yaraakır Y 3° 0°Edıme B 9° 2°Erancan K 4° 0° Erzuriım • K 9 o -3°EstaşetiT K r>-1° Gazamep V 2°-1° Gmsun K K B B 12° 5»GûmûsJaneB K 5° r>Ha«tan B 11° 4°isparta K 3°-1° Isanbul 4°-1° izmır 3° •FKars 3° t° Kastamonu B 1° -1° Kaysen 4° 0° Ksrkla/elı 5° 0»Konya 1° 0°Kuahya 5° 2°Malatya 8" 2°Wanısa 0° 5° K Maras 1° -4° Mersn -2° -6° Mujla T»-f Muş 9» 3°l«Jde S° 2°Ordu 1° -1° Rue 6° 1° Samsun 4° CSıırt 5° l°S*nop 10° 3°Sıv» -2° -6° •fektrdaO 0° -2° Trabzon 0°-2°Tunce!ı r>-3°Uşak 3° 0°Van 4" r"tegat 5° 2° Zonguldak B 30° 3° Y 12° 6° Y 14» 9° B 8° 3° 6°-2° 4° 2° 5° 2° S° 3° 9° 4° B 4= 2» B 4» 3° B 4° 1° B 4° T 8 13° 2° K 5° 2° K 5° 1° K 0°-1° B 4° 2° # : • * " ^ yagmulu .,* asi /^kark A-açık BDukjdu G-gûneşi K-kartı S-sst Y-yagmırtu BULMACA . SOLDAN SAĞA: 1/ Bir aracın içinde taşınabilen telsiz tele- fon alıcı-vericisi. 2/ Sancağı, yelkeni ya da serenı direkten aşağı alma. 3/ Lantanın simgesi... Bir işi yeri- ne getirme... Bir renk. 4/ Leyleğe benzer bir kuş... Parlaklığı bir- denbire artan yıldız. 5/ Nuh Peygamber'in ikinci oğlu... Halk müziğine özgü telli bir çalgı. 6/ Dil dev- riminin ilk yıllarında belediye anlamında kullanılan soz- cuk... Genellikle arkasından yağmur getiren sen vegeçici yel. 7/ Bir nota... İngiltere ve ABD'de kullanılan arazi ol- çusü birimi... Gümusun simgesi. 8/ Be- lirtiler. 9/ Aşağı Kızılırmak üzerinde yer alan bir baraj ve hidroelektrik santralı. YLKAR1DAN AŞAGIYA: 1/ Karasevda. 2/ Toprak, kum ve sa- man elemeye yarayan iri delikli kalbur. 3/ Baryumun simgesi... Üstü kapalı olarak anlatma... Bir hayvan. 4/ Gozün rengini veren tabakası... Su kıyısmda yapılmış görkemli ev. 5/ Doku teli... Hayati sıvı. 6/ Atın başına geçirilen dizgin ve süsler... Don tekerlekli ve yaylı bir at arabası. 7/ Bir nota... Yapısı- na girdiği sözcüğe "kendi kendine" anlamı katan yabancı bir önek... Fas'ın plaka işareti. 8/ Bir geminin başka bir gemiden ya da kıyı- dan açılması. 9/ Orta Amerika'da bir ulke. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Paris'te hazırlık 21 OCAK 1930 Avrupa güzellik müsabakası juri heyeti reisi, Paris midi gazetesi sahibi ve Le Journal muharrirlerinden Mösyö Maurice VValleffe'den dün yeni bir mektup aldık. Mösyö VValleffe, bu mektubunda 1930 Türk Güzellik Kraliçesinin parlak bir muvaffakiyetle hüsnü intihabından dolayı gazetemizi bilhassa tebrik etmekte; Kraliçenin 4 şubatta Opera'da verilecek baloya yetişebilmesi için 2 şubat ve nihayet 3 şubat akşamı Paris'e gelmiş bulunmasının teminini rica eylemektedir. Mösyo VValleffe ayrıca, Turk Güzellik Kraliçesinin Paris'te lâyık olduğu tarzda karşılanabilmesi için hareket ve muvasalât gunlerinin kendilerine telgrafla bildırilmesini rica ediyor. Mübeccel Namık Hanım Rivyera sahillerinde Kan'a vaki olacak seyahatile beraber Fransa'da 10 gün kalacaktır. Pek az kalan azimet günune istihzaratını yetiştirebilmek için Mübeccel H. aleddevam hazırhkla meşguldür. Gazetemiz de kendi tertip ve teşebbüsile seçilen \e Paris'te Türk'lüğü temsil edecek olan Kraliçenin hazırlanmasını ve mukarrer günde Paris'te bulunmasının teminini milli bir şeref ve vazife addile çalışmaktadır. Müsamere Erenköy C.H.F. Ocağı tarafından, Erenköy'de rnukim Kraliçe Mübeccel Namık Hanım şerefine bir müsamere tertip edilmiştir. Müsamere bu cuma gunü saat 15.00'te verilecek ve Ocak kütupanesi musiki heyetince de bir konser verilecektir. Memleketin her tarafında çok takdirkârane bir his ve hürmetle karşılanan 1930 Kraliçesine Fırka teşekkülunün ve hemşerilerinin bir cemilesi olan musamere her halde çok nezih olacaktır. Gazetemiz Erenköy Ocağına teşekkür eder. 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet îki yeni devlet 21 OCAK 1960 Afrikada iki devlet Cumhuriyet rejımını kabul etmek üzere faaliyete geçmiştir. Bunlar Gana ile Guney Afrika Birliğidir. Gana'da nisan ayında plebisit yapılacak ve halktan, Cumhuriyet rejimini isteyip istemediği sorulacaktır. Gana Başbakaru, Parlâmentoya hükümetin sunacağı Cumhuriyet rejimi Anayasası tasarısım mart ayında radyo ile halka da ilân edecektir. Dr. Nkrumah, Cumhuriyet rejimini desteklemektedır. Eğer plebisitte raüspet netice alınacak olursa bir Cumhurbaşkanı da seçilecektir. Millet Cumhuriyet rejimini kabul ederse 1 temmuz günü Cumhurbaşkanı seçilen şahıs vazifesine başlıyacak ve devlet Gana Cumhuriyeti adını alacaktır. Bu arada Gana Cumhuriyet rejimini de kabul etse gene Ingiliz Milletler camiası içinde kalacaktır. Diğer taraftan Güney Afrika Birliği Başbakaru Dr. Verwoerd, memleketinin Cumhuriyet rejimini kabul edip etmemek hususunda onumüzdeki mayıs ayından sonra plebisit yolu ile karar vereceğini açıklamıştır. G.Afrika Birliği Cumhuriyet de olsa îngiliz MUletler Camiasından çıkmayacaktır. Buğday geliyor Pakistanın, A.B.D. den şubat ayında sevkedilmek üzere 1.790.000 kilo buğday satın aldığı açıklanmıştır. Pakistan, daha fazla miktarda buğday satın almak için hâlen müzakerelerde bulunmaktadır. Birleşik Devletler Tanm Bakanlığı Türkiyeye de Türk parası • ile olmak uzere 6.159.000 dolar kıymetinde buğday satın alması hususunda gereken musaadevi vermiştir. Bu mubayaa takriben yuz bin tonu ihtiva etmekte olup bu hususla ilgili anlaşma 31 mayısta imzalanacak \e se\'kiyat 30 haziranda yapılacaktır. GEÇEN YIL BUGÜNCumhurİYel Bush'la 4 yıl 21 OCAK 1989 Amerika Birleşik Devletleri'nin yeni Başkanı George Bush, üç gün uç gece suren kutlama törenleri, balolar ve partilerden sonra dün ant içerek görevi Ronald Reagan'dan devraldı. Kamuoyu yoklamaları, Reagan'ın Franklin Roosevelt'ten bu yana halktan en >ük*.ek puanı alarak Beyaz Saray'dan ayrılan ba^kan olduğunu gosteriyor. Amerikan halkının yiizde 68'i uçüncü kez Reagan'a razı. Yoklamalarda Bush'un durumu da iyi. Amerikan halkının dörtte üçu onun "iyi bir başkan" olacağına inanıyor. • Belgrad f " ^ V ^ s Ankara - a Tebr'z Kahıre • Sam DÜNYA'DA BUGÜN AmsIE"0am Amman Atına ğ Barcelona Baseı Betçral Be-i,T Bonn Bruteel Sudaoeste Cenevre Cezay» Cıdde Dubayı Franiıfurt Gtrne Helsınkı Kahıre Kooenhag KMn Ltfkaşa B 9° V 16 C B 13° B 17° B 13° B 5 D B 5° Lenng'ad Lündra Madnd Uılano Montreal MoskDva Mûnıh B 15° B 17° A 17° S 6° K 15° B Af- Y 16° Y 7° S 7° K 15° Pars P'ag Rıyad Roma Sofya Şam lel Aw lünus Venedı» .'yana y «" s 13° 8 10° B 6° K -7° S 5° y 8° B 2» B 7» S 3° B 17° B 4° B 0° Y 16° B 11° Y 3° Y 3° B 10° B 9° Vvashıngton Y 3° ZurıH S 0° TAKTIŞMA Mühendis-Miıııar Odalam Cstüne Daha güçlü, daha üretken, daha saygın, demokrat ve katıhmcı, bilimsel ve mesleki yetkinliği olan odaların oluşumu genel kurullarda mühendislerin ve mimarların elleriyle sağlanmalıdır. İçinde bulunduğumuz günlerde genel kurul- lannın yapılıyor olması TMMOB ve bağlı oda- lara yönelik ilgiyi arttırdı. Bu nedenle ben de bazı değinmelerde bulunmayı yararlı gördüm. Odalar 1954'ten bu yana yasasında tanım- lanan amaçlar doğrultusunda çalışmalannı sürdurmektedir. Ancak odaların gerçek an- lamda kimliğini kazanması 1967'lerden itiba- ren ilerici, demokrat, çağdaş, yurtsever anla- yışlarla surdürülen çahşmalar ve yönetimler- le mümkun olabilmiştir. Bu anlayıştaki oda yönetimleri bir yandan en geniş mühendis kitlesini ve onların mesle- ki sorunlarım kucaklamaya çalışırken, mes- leki eğitim duzeyinin yükseltilmesine de kat- kıda bulunarak mühendislerin ve odaların uz- manlık alanlarında bilimsel-teknik kapasite- lerinin yükselmesi ve yetkinliklerinin artma- sını sağlamıştır. Bu gelişme ise kendi gucüne güvenen, güç- lü, özerk, bilimsel ve teknik yetkinliği olan, üyeleriyle canlı-organik bağları olan oda ya- pılanmalarını ortaya çıkarmıştır. Bu özelliklerinden guç alan odalar halkın yararına tekno-politikaların oluşturulması için açık tavırlar alabilmişler, kamuoyunu doğru bilgilendirme çabaları yanı sıra demokratik baskı unsurları oluşturarak yönlendirici ola- bilmişlerdir. Açıktır ki bu durum çoğu kez ik- tidarlar, çıkar çevreleri ve kısır si>-asi çevrelerle açık çatışmalar pahasına gerçekleştirilebil- miştir. . Bunun ötesinde; 1975-80 döncminde ülke- yi bir iç savaşa sürükleyen, bütün halkımızın olduğu gibi mühendislerin de can güvenliğini ve eğitim-çalışma ortamını ortadan kaldıran sistemli faşist saldırılara karşı odalar da tavır almak durumunda kalmışlardı. Hal boyle olunca, ülkemizde toplumsal mu- halefeti boğmaya yönelik 12 Mart 1971 mü- dahalesinden de 12 Eylül 1980 müdahalesin- den de odalar nasibini almıştır. Bir yandan odaların varlık nedeni olan ve onların işlevini yerine getırmede onlara can- kan veren mühendisler; baskılar, işkenceler, tutuklanmalar, işten atılmalar ve sürgünlerle darma dağınık edilirken bir yandan da oda- ların yasal çerçevesiyle oynanarak önemli ya- sal kısıtlamalar getirildi. Bunlann yarattığı da- ğınıklık henuz tüm yoğunluğuyla yaşanıyor- ken bu kez devletin tüm olanakları seferber edilerek odalarda gerici-sağ yonetimler oluş- turulmaya çalışıldı. Kendilerine "Meslekte Birlik" diyen sağcı bir grup, oda yönetimlerı- ne bu saldırıların sonucunda tebelleş edildi. Bu saldınlan haklı göstermek için sığjnılan en temel dayanak ise "odalarda politika ya- pılmasını önleraek" demagojisiydi. Oysa odalar, halkın güvenlik yaşamında her gün binlerce uygulama alanı olan muhendis- hk hizmetlerinde teknik ve bilimsel düzeyi ge- liştirmek ve güvenilir kılmak, yatırımların ve tekno-politikalann halkın yaranna oluştunıl- malannda yönlendirici ve denetleyici olmak durumundadır. İşte bu noktada, ters gelen po- litik tutumlara karşı tavır almak yani politi- ka yapmak durumundadır. (Ve bu tavırları oluştururken de kendi iç demokrasisini îşlet- mek, bu anlamda da kimi tartışmaları yaşa- mak durumundadır.) Yani, hiçbir politika ve çıkar grubuna bağımlı olmayan özerk yapısı, bilimsel-teknik yetkinüğiyle odalar, mühendis- lik hizmet alanlarında halkın damşmaru- kollayıcısı olmalıdır. Işte bu anlamda, toplumumuzun işlevi olan, özerk-demokrat, bilimsel ve teknik yönden yetkin odalara ıhtiyacı var. Toplumun olduğu kadar kendi özlük hak- lan yönünden mühendislerin de odalarına, odalann da örgutlenerek sorunlarına ve bir- birlerine sahip çıkmaya ihtiyaçları var. Mes- lek onurunu korumaları ve yüceltmeleri açı- sından rnühendislerin odalarına ihtiyacı var. Ancak ne var ki; 12 Eylül'ün odalara saldı- nsının bir uzantısı olarak elektrik, makine, in- şaat mühendisleri odalannın Ankara şubele- rini elinegeçiren "Meslekte Birlik" adını kul- lanan sağcı grup, odaların değinilen işlev ve sorumluluklarına aykırı yapılarıyla odalann birlik ve bütünluğunu tahrip etmektedir. Bu nedenle odaların genel kurulları, yara- ların sarılacağı, gediklerin kapatılacağı bir platform olarak değerlendirilmelidir. Bunun için odalann mühendislere ve mi- marlara ihtiyacı var. Daha güçlü, daha uretken, daha sa>gın, de- mokrat ve katılımcı, bilimsel ve mesleki yet- kinliği olan odaTann oluşumu genel kurullarda mühendislerin ve mimarların elleriyle sağlan- malıdır. HAŞİM AYDINCAK Elektrik Muhendisi Çavuş Faik Candan Anlatıyor GENERALTÜRE'NİN EMRİYLEKÖY10YÛ ıı Enıh'un KöriJklüleya koylüleri cinayeti ya$adu 65lik yaşlı koylü, koyunlanna tuz almak istemeseydi ölmeyecekti. General Erdinç Türe'nin telsiz emri: "İntikamınızı almadan dönmeyin." Güneydoğu'da askerlik. "Solcusun burnun sürtülecek." Gerilla peşine düşenlerin ruh hali, anılan ve umutlan Ölmemeye çalışmak... • ASİL NADİR'E KELEPÇE TAKILACAKTI. KIBRIS'TA ARABULUCU OLDU. CASUS FİLMİ GİBİ! AMERİKA, SSCB, NÜKJ-EER BAŞLIK... , • AZERBAYCAN OUVLARI VE TÖRKİYE'DE DARBE İHTİMALİ. • BEKAA'DAKİ AJANLARIN AİLELERİ: "GENELKURMAYI MAHKEMEYE VERECEĞİZ" • YILMAZ GÜNEY PARİS'TE DE ANiTLAŞIYOR • Cemal Süreya'nın ardından. Püsun Akatlı. Tevfik Akttağ, Musa Anter. Necati Güngöf. İ.Kemal Karadayı, öner Kemal, N.Kocayusufpaşaoğlu. Semih Poroy, Osman Şahin. • Hetışınn tekelı ve toplumsal olayiar. Akrep Naiandan Çavuşeskj ya • Guneş ve Gelişim'öe Fahri Gorgülü'ye tepki • Başkanlar Kurulu oncest Türk-lş • Öğrenci dergileri • Batı Trakya Demeklen ve MIT • Reklamsız dünya olur mu? • Doğu Pennçek, "Cemal Süreya İle gezınmeter"e devam ediyor. "Nişanlı" • Turan Dursun "Kur'an'daki akıl ve bilim dışılıklar-4" • Denız Gokçe'ye göre Bayern de Galatasaray gıbi!TÜMBMILEBOE ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Çukurova UnivefsiıeM. Fen Bılımlcrı. Sosyal Bıhmlcr ve Sa|lık Bılımlen Ensuıulenne 1989-90 OJreüm yılı (bahar >arıyılı)için j^ağıda hclırlılen anabilım daltarma (master) yuksek lisans \e dokıora agrencısi alınacaklır FEN BİLİMLERİ KS^IİM S l : Koaıenjular AnbUim Dılı Maslcr Dokıora Bahs c Bııkderı Bılkı Koruma Bı>olojı Elekırik-Ekkıronık Fızık Injaaı Muhendıslıgı Jeoloji Muhendı$li|i Kım>a Kulmrteknık Makına Muhendıslığı Maıemaıık Pcvzaj Mımarhğı Su Urunlen Tarımsal Mekanızasyon Tarla Bııtılcn Tanm Ekonomisı Tanm Urunten Toprak Zooıeknı SACLIK BİLİMLERİ LVSTİTUSl: Anabilım Üalı Bıyoısıaıısiık Immunoluji Bıyofizık Fizvolojî Tıbbı Bı>oiojı • Bıyokımya Pedıalnk Hemaıotojı SOS\AL B'İLİMLER tSSTİTlSl: Anabılını üalı: İşlelme Anabıiım Daiı Ureıım Yönetimi \e Pazarlama Anabilım Dalına Muhasebc ve Fmansman Anabilım Dalına Vonetım ve Org<anizasvon Anabilım Dalına Iktı^aı Anabılım Dalı Efiııım Anabilım Daiı 10 15' 4 6 12 12 18 10 15 6 4 10 3 10 20 8 6 16 11 Master •> 3 2 2 5 1 Masler 20 _ 20 5 5 — — S 2 9 10 10 2 l 1 — 5 6 2 8 12 VabuKi uyrnkla Masur — _ 1 1 — — Kontcnjaalar Dokıora — 2 2 2 5 6 BAŞVLRL' «IARTLARI: 1) Adavların yuksek lısâm upn lısans dıplomasına, dokıora için yuksek lisans diplomasına sahip olmaları, 2) Dılekçelerınde sına\a gırmek isıedıkleri yabancı dili (dokıora için) belinmeleri ve dilekçelerine ek olarak dıploma veya mtzunı- veı belgelerının n«erden (asdıklı ûrneğı ile 2 adet fotograf eklemelerı (foıoJraO Sosyal Bılımier Ensmusu için. 3) Fen Bılımlen Ensmusu Su Lrunlerı Anabilım Dalı'na muracaaı edecek adayların Su Urunlen Yuksekokulu ve fakultelerın su urunlen ile ılgılı programlanndan mezun olmaları sartı aranmakıadır. Bir kısım lısansuslu ogrencılcrıne anabıiim datı ba^- kanlıklarının uvgun gorduğu koşullar ıçerısınde araştırma gorevlisi kadrosu tahsıs edilebiiecekıır 4) Sağlık Bılımten Enstıtusu m^sıer programına kabul edılecek adayların. gıris sınavında en az tam notun v o X>'inı almaJarı ve kazanan adayların ılcılı bılım dalında devam zorunluluğu gerekmektedır 5» So>.\a] Bıiımler E'nsntusu Isletme Anabılın; Dah Yuksek Lısans programına basvuraniann ıklısadı ve ıdarı bılımier lakukesı veva c^deger eğıtım vapan dıger 4 yıliık >uksekokul veya fakuiıeyı lamamlamış olmaları zoruniudur. Egilım dokıora progra- mına baş\uranUnn yuksek lisans dıplomalannı EPO (cguım programjan ve öğretım), RPD (rehberlık ve psıkolojık danış- manlık) ve ozel eğitim. EPH (eğııımde psıkolojık hızmetler) programlarından bırınde lamamlamıs olmaları zoruniudur. 6) Adayların en geı, Fen Bılımlen EnMilusune 15 2 1990, Sosyal Bılımler Enstılusü'ne 26.1 1990. Saglık Bılımlen Enslılusu'ne 24 1.1990 gunu mesaı bııınııne kadar sahsen veya posıa ik basvurmaları gerekmekıcdır Posıadakı gecıkmeler dıkkaıe alınma- vacaktır S1SA\ TARİHLLRİ: Enslilu adı: VafaiBci dil s u » ı BtUın sıntvı TURSEMİN LONDRA,CKP0RD, CAMBRIDGE B0URKENlOUTH,BWQHT0N. HASTINGöEKETERGHEST DE YADA BUTUH YILIN6İUZCE WtSM& 12TAKSİTTE ÖDEME KOIAYUĞI EDİYOR/ •6ENELVEHIZLANDIRILMI5 KUKSLAR »TICARl İN&İÜZCE • TUR.1ZM İNGILİZCESİ .BANKACILIHİNÛİÜZCESİ •5INAV İOJRSLARI: Cambndge •Fırst Certnfıcate, Pn>f ıcıtncy, •TOEFL,ARtLS(Sozlu) tıır^enı İNGİLİZ LİSAN 0KULURI DANIŞMA MERKEZİ C'jrphunyet Cad 173 4 6 Elnıadağ 8C23Olstanbul Hıtton Oteıı Kar;ısı Tsı 146 39 77 - 14S 79 43 148 28 49 Fax 132 97 29. Tlx 27498 tus.ntr Fen Bıiıır.len bnsmıivj Sos'.al Bılımler Ensmusu Sa£lık Bılımlen Ensıiıusu 19 2 1990 Pazarıesı Saat 10.00 (Dokıora oğremılen ı^ın) 30 1 1990 Salı Saaı 10.00 (Master ve doktora ögrencılen ıçın) 20 2 1990 Salı Saaı 10 «I (Masıer ve dokıora ogrencıleri i(in) 30 1 1990 Sah Saaı 14 00 (Master ve dokıora öğrenctlerı iv'in) 26 1 1990 Cuma Saat 10.00 (Master oğrencilcrı Km) \KNINA\ \IKIIKI: --lcn BılınJcıi Ln^(ılu^u Mıüurlugj. l,u«jı.ıv.ı Lnıver-ılcsı BjUalı Rampu'.u ADANA 711 l\ 33 58 —Sovyal Bılımler Enslılusu Mudurlugu, Çukurova Unıvcrsilesı Iklısadı ve ldari Bılımler Fakullesı Mcrkez Bıııası Al) \SA 1II 13 48 12 —Saglık Bılımlen Ensmusu Mudurlugu. <,ukurova Unıversımı BaLaiı Kampusu. ADANA Tlf 14 50 31-45 279» Noı. Aynnnlı bılgı ılgılı entlıtu mutJurluklermden alınabılır Guneş Sigorta'ya yaptırmış olduğum 103949 ve 103953 nolu poliçelerimi kaybettina, hükumsüzdür. ÖMER YAĞCl ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Bölge Komitesi Ne İş Yapar? "Ankara Notları", haftada üç gün gösterilen dizi filmlere ben- zedi! Kaçıranlar artık kusura bakmasınlar, baştan okusunlar! İl- ki, 31 Âralık 1989 Pazar günü çıkan "Uzuneşek" yazısıyla başlamış, araya başka yazılar girdikten sonra 9 ocak salı günü çıkan "Eşek Dansını Bilir misıniz?"le sürmüştü... Öğretmen L.D. her akşam, ne zaman geleceklerini bilmeden, hücresindeydı. Uyuyordu, saat 01.30 - 02.00, demir kapı açı- lıyordu: — Kalk bakalım, buyur bakalım hoca! — Ne var? — Eğlence var, şenlik var! Gidiyordu, yine anadan üryan soyunuyordu! Salı günü (26 ara- lık) öğteyın başladı bu işkence, 26 aralıkta tezgâha aldılar, cu- martesi öğleye dek ne uyku ne yiyecek, ne şu ne bu. Yarım ekmeğın arasına zeytin koydular, bir peynir, bir zeytin, 12 saatte bir, ayakta süreklı bekliyordu. Şöyle anlatıyordu L.D. öğretmen: — Tepiniyorsunuz olduğunuz yerde. Biri geliyor; bağın altın- dan şöyle bir baktım, pantolonuna baktım: — Oturun. biraz dinlenın! dedi. Tabii bu arada, ayakta dururken biri geliyor, paaat! tekmeyle vuruyor sac kapıya. Biri geliyor, bir vuruyor: — Duvara yaslanma! Garajda işaret parmağınla dokunacak- sın duvara! Salı günü öğleden sonra başladı, cumartesı gününe kadar uy- ku yok, oturma yok. Adam diyor ki: — Oturun, bıraz dinlenin! diyor. Oturuyoruz, içeri giriyor, çıkı- yor. aynı adam bağırıyor: — Kalkın ulan şerefsızler! Kım dedi size oturun diye? — Öğretmen olduğunuzu biliyorlar mı? — Biliyorlar1 Örneğin geliyor, sesinden tanıdığınızı tahmin et- tiğiniz polis: — Hocam, otur bıraz dinlen! diyor yavaşça. Aynı anda, bir anda dışarı çıkıyor, paaat tekme vuruyor, ordan bir yere: — Kalk ayağa! Sesını değıştiriyor, sankı başkasıymış gibi sa- na numara çekiyor ve hani, insanlığı aşağılamak dedığimiz olay var; insanı aşağılamak... Ve kendinin aşağılıklığını kabul ettir- mek ve dolayısıyla da: "Ben aşağı bir yaratığım. Onlar ne der- lerse doğrudur, ben bunu hak ettim!" mantığını yerleştirmeye çalışıyorlar. Ben sürekli şunu dedim: Insan onuru. hani Bertolt Brecht'in bir şiiri var: "Ne güçlü bir tankın var generalim / Ama sürmek için insan ister" diyor ya, hep o aklıma geldi biliyor mu- sunuz? İnsan onuru işkenceye dayanıyor; dayanamayacak hiç- bir şey yok' — Dayanıyor! — Dayanıyor, işkenceye dayanıyor. Dayanamadığın an bayılı- yorsun! — Ne soruyorlardı bu aralarda? — Sordukları şu: "Sen bir örgütün yurtdışı sorumluluğunu üst- lenmişsin; Türkıye'nın yurtdışında bağlantısını kuruyorsun!" Ben diyorum ki' "Arkadaşlar, ben sabah sekizde dersaneye, akşam sekizde eve gidıyorum. Akşam evde test soruları hazı.iıyorum, çocuklara onu hazırlıyorum. Bu kadar zamanı b'en nereden bu- layım da o işlerı becereyım! Sonra yılda üç kez yurtdışına çıkmı- şım! Ben yurtdışına, bırakın yılda üç kez çıkmayı, hayatımda hiç çıkmadım!" diyorum. Fakat şu: "Yooo, kabul ettik, biz her şeyi bıhyoruz, senin yapacağın tek şey bızım yazacağımız ifadeleri kabul etmek!" İfadem şu: "Örgutün merkez komıtesındesın!" di- yorlar. "Yurtdışı bağını kuruyorsun" dıyorlar. Örneğin şey getiri- yorlar bana. Suçladıkları örgüt, TDKP (Türkiye Devrimci Komûnist Partısi)... — Örgüt adına, bir tek eyleme katıldığımı bana kanıtlayın! di- yorum, tek bir eyleme! 39 yıliık yaşamım, 21 yıliık öğretmenli- ğim var, hiç mı açık vermedim? Hiç mi hatam yok? Ben güçler üstü bir insan mıyım diyorum, bu kadar tedbirli bir insan ola- mazt Bana dıyorlar ki: — Cumhurbaşkanlan, milli eğitim müdürlerine muhatap olmaz! Başbakan var, bakanlar var! Sen cumhurbaşkanısın oğlum! Sen akıllı bir adamsın! — TÖB-DER'in bir eyleminde gösterin! Mitinglerde, gösteri- lerde resim cekiyorsunuz; tûmTOB-DEReylemlerinde! — Sen uyanıksın, TÖB-DER'de de eyleme karışmazsın! Biz bilmıyor muyuz seni? Eyleme katılsanız suç, katılmasanız ayrı bir suç. Ben burada öğrendım eyleme katılmamanın suç olduğunu! — Eyleme katılmazsın, çünkü örgütün ileri gelenlerindensin! diyorlar. — Peki! diyorum, benım 13 yaşında bir kızım var... — Adı ne? (Ben soruyorum). — Deniz. Kara bir kızım var böyle, güzeller güzeli! Üç yıldır bakımmı ben üstlenıyorum. Sabah okula gıdiyorum, öğleden son- ra çocuğuma bakıyorum. Atatürk Lısesi'nde öğretmendim; sa- bah 08.00'de okula gidiyorum; 14.00'te okuldan çıkıyorum, akşam 18.00'e kadar; hanım gelinceye kadar çocuğuma bakıyorum. Ak- şamüstleri, eş-dost falan derken... "Ben bu kadar zamanı nere- den bulmuşum?" diye düşünüyorum kendi kendime. Yani bir öğretmen bu kadar hünerli olamaz! Ben neymişim meğersem? diyorum. (Gülüşmeler). Sonra dediler ki: — Madem meıkez komıtesınde değilsin, o zaman bölge ko- mitesmdesin! (Gülüşmeler) — Arkadaş, bölge komitesi ne iş yapar? Hangi ilde görevli- yim? dedim... ÇAL1ŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Dul ve yetim aylıgı almaktayız" SORU: Kmra ve ben, eşimin vefaü uzerine dul ve yetim aylıgı almaktayız. Eşim bir deniz nakliyal şirketinde 2. çarkçı olarak çalışmak- ta iken vefat elmişli. Bu isinden once askeri pilol olarak görev yapmakUydı. Bize baglanan dul ve yetim ajlıklan, her iki hiz- met sııresi birieştirilerek ve 2. dereceden bağlanmış bulunraak- tadır. Aylıklanmıza son çıkan >asa gereği ek gosterge verilmesini istedik. Bize, "BilİBdigi uzere 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'noa 30.12.1982 larih ve 2771 sayılı kanunun l'inci maddesiyie de- gişik 43'ünciı maddesinin (B) bendiyle genel idare hizmetleri, teknik hizmeıler. sagbk hizmetleri. emniyet hizmetleri, din hiz- metleri, a>ukatlık hizmetleri sınıflarıoa dahil olan personele ek gösterge \erileceğini belirtmiş olup yardımcı hizmetler sını- fına dabil personele ek gosterge ^erilecegine daır hukum gedr- mediginden esinizin de son gorevinden dolavı yardımcı hizmetler sınıfına dahil oldugundan ek goslerge (alebinizin >erine geti- rilmesine imkân bulunmamaktadır" vanıtı verilm'. Oysa ki »azılannızda ek gostergelerin. 1-2-3 ve 4. derecder- den maaş alanlara, ogrenim durumlarına ve kadro unvanlan- na bakılmaksızın uvgulandıgını yvzmıştınız. Bu durumda benim ve kızımın maaşına da ek gosterge uy- gnlanması eerekmez mi? M.S. YANIT: 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası kapsamında çalışan- lar: 1) Genel İdare Hizmetleri, 2) Teknik Hizmetler, 3) Sağlık Hiz- metleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri, 4) Eğitim ve Öğretim Hiz- metleri. 5) Avukatlık Hizmetleri, 6) Din Hizmetleri, 7) Emniyet Hizmetleri, 8) Yardımcı Hizmetler, 9) Mulki tdare Amirliği Hiz- metleri, 10) Milli İstihbarat Hizmetleri olarak on sınıfa aynlmıştır. Bu sınıflamada yer alan Yardımcı Hizmetler sınıfı, ek gösterge- den yararlanamayan tek sınıftır. Burada çözülmesi gereken sorun, "Kaptan - Çarkçı - Gemi Ada- mı"nın hangi sınıfta yer aldığıdır. 31 Aralık 1989 gunlu Resmi Gazete'de yayımlanan 89/14908 sa- yılı Bakanlar Kurulu Karan'na göre (sayfa 11) kaptan, çarkçı ve gemi adamının Genel İdare Hizmetleri Stnıfı'nda yer aldığı görü- lecektir. 18 Arahk 1988 günlu Resmi Gazete'de ise (sayfa 24) "Kaptan"ın Teknik Hizmetler Smıfı'nda "Gemi Adamı"run ise gene Genel tdare Hizmetleri Sınıfı'nda (sayfa 114) yer aldığı görülecektir. Bu kanıtların ışığında, "Çarkçı ve Gemi Adamı"nm Genel tda- re Hizmetleri Sınıfında yer aldığı tartışmasızdır. Resmi Gazete'deki verilere göre Genel İdare Hizmetleri Sınıfı1 na gıren "'Çarkçr'ların bu sınıf için belirlenenek göstergelerden de yararlanmaaı gerekmektedır. Kısaca, 2. dereceden aylık almakta iken vefat eden bir "Çark- çı"nın. dul ve yetimlerine, 15 Temmuz 1989'dan once 600, sonra 750 ek gösterge uygulanarak aylık bağlanması gerekir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle