Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 OCAK 1990 CUMHURİYET/15
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
nleteoroloji Genel Müdürlüğü'n-
den alınan bilgiyegöre: yurdun ku-
zeydoğu kesimleri parçalı bulutlu,
Doğu Karaoenız kıyıiarı kar yağışlı.
ötekı yerler az bulutlu ve açık ge-
çecek. Marmara ite yurdun iç ve do-
ğu kesimterimte sabah ve akşam sa-
aflerinde yer yer yoöun olmak üze-
re sis görülecek. Hava sıcaklığı de-
ğjşfiıeyecek Rûzgâr kuzey ve doğu
yonlerden fıafıf, ara sıra orta kuv-
vette esecek. Denızlerimizde ruzgar:
Doğu Karadenız'de yıldız ve karayel.
ötekı denizlerimiaJe yıldız ve poy-
raaJan 3-5 kuvvetinde. saatte 10-21,
Ege ve Akdenlz açıklannda 20-33 deniz milı tvzta esecek. Dakja
yüksekliği 0.5-15, Ege ve Akdeniz açıklannda 2.5-3 m. dola-
yında bulunacak. Van Götö'nde hava: Az buiuUu gececek. Rüz-
gâr kuzey ve doğu yonlerden hafif, ara sıra orta kuvvette ese-
cek. Göi hafit çalkantılı olacak.
Adapazan
Adıyaman
Afyon
AÖ"
Anüra
Antakya
Antalya _
Artvin
Aydın
Bakkesir
B*cik
Bingfl
Bitlis
Bolu
Bursa
Çaıukkale
Çorum
Denizfi
A M°-1° Dıyartıafcır
S 8°-2° Edime
7°-5° Erancan
4° -10°Eraırum
19°-32°Esloşe)w
S
S
S
S -4° •
8 6° 3°Giresun
A 16° 0°GûıroşlaneY
0° -5° HaMAi
A 14° oeispara
S 8° -5° tstanbut
S 5° -3° İzmır
S -4° •17°Kare
S -3° -17°Kastıımonu S
0°-14°Kayseri
S 7°-3°KırHareli
A 9°-1° Konya
S -1° -12°KûMva
S 8°-2°Malatya
4° -10°Manısa
7° -5° K.Maraş
-9» •19°Mersin •
-14°-30°MuSla
•3° -9° Muş
7° -6° N$te
9° 2°0n)u
4° 2°Rae
•3° -15l>
Samsun
P -KPSiirt
8° 0»Sinop
14° 1°Sıwas
-8° •aFTetordaS
1° -12°Trataxı
•6° «'üjnceıi
7»-4° Uşak
0° -13°Van
8° -3° Yozgat
2° -1-PZonguldak
A 10° -1°
A 9° -3°
S 14° 3°
A 13°-2°
S -3° -16°
S -4° -t3°
B 9° 2°
K 8" f
B 9° 1»
s 4°-e°
B 8° 1°
S P -15°
S 8°-T°
B 9° 2°
S -3° -17°
S 10°-4°
S -2° -15°
B -5° -14°
A 6° 0°
J A açık B-bulutlu G-ouneşıı K-lart S-ssk Y-yaJmurtu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Delişmen, zıpır. 2/
Duman lekesi... Ağır-
lık ve uzunluk ölçüleri
için kabui edilmiş ya-
sal ölçü modeli. 3/
Alüvyon... Yerine
koyma, yerine kullan-
ma. 4/ Holmiyum
elementinin simgesi...
Boyalann eritilmesin-
de ve inceltilmesinde
kullanılan organik sı-
vı 5/ Yükselme, yü-
celme... Iskambilde
koz. 6/ Bir nota...
Akıllı. 7/ Kuran'ın
bölünmüş olduğu otuz parçadan her
biri... Kripton elementinin simgesi...
Eski Mısır'da gilneş tanrısı. 8/ Yunan
mitolojisinde güzel sanatlann dokuz
perisinden biri...Hayat arkadaşı 9/
Dört halifeden sonra İslam devletinin
başına gelen hanedan.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Kamer takviminin on ikinci ve son
ayı. 2/ Biber... Vücutta biriken azotlu
madde. 3/ Yanıt veremez duruma ge-
tirme, susturma. 4/ Bir cetvel türü... Kanşık renkli... Tellür elemen-
tinin simgesi. 5/ Avrupa'da bir başkent... Yerip çekiştirme. 6/ Peru
ve Bolivya'da yünü için yetiştirilen evcil alpaka türü... Hicap. 7/
Imkân... Bir organımız. 8/ "Çok sarhoş" anlamında argo sözcük...
Yeşil ile mavi arası renk. 9/ Uzayda ekseni çevresinde yavaşça dö-
nen, kızgın gaz ve tozlardan oluşmuş gök varlığı.
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Avukatlar
13 OCAK 1930
Resmi dava vekillerinden
bazılan resmi dairelerde sureti
daimede ıstihdam edildikleri
gibi kendilerine resmi daireler
tarafından muvakkaten
muayyen davalar
verilmektedir.
Bu iki şekle göre abnan
ücretlerin kazanç vergisine ne
suretle tabi olaca|ı
Defterdarlık tarafından şubelere tevdi edilmiştir. Bu tebliğe
nazaran, bir dairede sureti daimede ücretle çalışan vekiller,
ücretleri üzerinden vergiye tabi olacaklardır. Ve vergileri o
dairenin muhasebecisi tarafından tevkif edilecektir. Bu
vekillerin hariçte yazıhaneleri olduğu takdirde resmi
dairelerden aldıklan ücretleri kendi kazanç beyannamelerine
ithal etmeyeceklerdir.
Kaçakcılık
Sıddık Sami Onar
Müskirat muhafaza ıdaresince dün Ayvansaray'da büyük
bir rakı imalathanesi keşfedilmiştir. Ayvansaray'da eski
Bizans hapishanesi namı verilen kalenin içinde kuruları bu
gizli fabrika müskirat muhafaza ve polis memurlan
tarafından aramlmış ve fabrikada 400 kiloluk büyük bir
rakı kazanı ile 10 büyük çuval kuru üzüm, 600 kilo
salamura müteaddit damacanalar ve 40 kilo kadar da kaçak
rakı bulunmuştur.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Rektörün demeci
13 OCAK 1960
Istanbul Üniversitesinde irticai tel'in
maksadiyle yapılan sessiz yürüyüş
yeni olaylara zemin hazırlamış, bu
konuda gerek Rektör, gerek
tstanbul Valisi ve gerekse talebe
temsilcileri görüşlerini
açıklamışlardır. '
tstanbul Üniversitesi Rektörü Ord.
Prof. Sıddık Sami Onann
"Üniversitede vukubulan hâdiseyi önlemek üzere ben polis
çağırmadım" şeklinde konuştuğunu bir gazetenin onaya
atması üzerine, tstanbul Valisi Ethem Yetkiner, bugün
radyo ve Anadolu Ajansı vâsıtasıyle diğer sütunlarımızda
yazılı beyanatını yayınlamıştır. Halen, Üniversite bütçesinin
müzakeresi münasebetiyle Ankarada bulunan tstanbul
Üniversitesi rektörü Ord. Prof. Sıddık Sami Onar, gerek
hâdise hakkında, gerekse lstanbul Valisinin beyanatiyle ilgili
olarak bir muhabirimize şunları söylemiştir:
" — Üniversite öğrencilerinin cumartesi günü irticai
hareketleri protesto mahiyetinde sessiz bir yürüyüşe
teşebbüs edeceklerini gazetelerde okuyunca talebe
mümessiUeriyle görüştüm. Kendileri, gazetelerde yazıldığı
şekilde polisin de müdahale edeceği bir harekete tevessül
etmiyeceklerine söz verdiler. İstanbul Valisinin bugün
yayınladığı beyanatmda söylediği gibi, kendisiyle temas
ettim ve talebe mümessiUeriyle yaptığım görüşmeyi,
kendilerinin her hangi bir hadiseye sebep olmıyacaklarına
dair verdikleri, sözü naklettim. Bu arada tstanbul Valisine,
Üniversitenin dahilinde, bahçesinde gerekli tedbırleri
Rektörlük vasıtasiyle aldıracağımı, ancak Üniversite dışında
Beyazıt meydanında vukuu muhtemel hareketlere müdahale
edemiyeceğimizi, buralar için kararın kendilerine ait
olduğunu söyledim. Cumartesi günü herhangi bir hadise
olmaması için ben de saat 13.20'ye kadar Üniversitede
kaldım ve bu saatte a>-nldım. Her hangi bir hareketin
olacağına dair bir işaret göziime çarpmadı. Umumı kâtip
bey de saat 14'e 20 kala Üniversiteden ayrıldığı zaman
genel bir hareket müşahede etınediğini sonradan söyledi.
Ne olduysa bundan sonra olmuş ve beş dakika içinde
gazetelere geçen hâdiseler vukua gelmiştir. Ancak bu
hâdiseleri Üniversite öğrencilerinin çıkardığına hâlâ ihtimal
veremiyorum. Bu hususta tereddütteyim. Çünkü, öğrenci
mümessilleri bana söz vermişlerdi.
Belki de bu hâdiseleri çıkaranlar bazı mürteci gnıplarıdır.
Biz de kendi yönümüzden soruşturmamızı yapacak,
mesele>i aydmlatacağız. Ankara'ya gelmem dolayısiyle
tahkikat biraz uzayacaktır. Döner dönmez hâdiseyi ele
alacağım. Bütün hadise bundan ibarettir. Diğer konular
hadisenin dışındadır."
GEÇEN YIL BUGÜN CumhunYet
Süper telaşı
13 OCAK 1989
— Süper emeklilerin maaslarıru dondurma kararnamesinin
taıtışmalı hale gelmesi üzerine hukümet kararnameyi bu kez
yasa tasarısı haline getirdi. Süper dondurma yasa tasarısı,
muhalefetin de tasarımn maddeleri üzerinde hiçbir görüş
belirtmemesi üzerine, TBMM Sağlık ve Sosyal tşler
Komisyonu'ndan 1.5 saat içinde geçti. ILO yetkilileri ile
görüşmek ve Semra Özal'ın doğum gününe katılmak üzere
Isviçre'de bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
lmren Aykut TBMM komisyonu toplaniısına katılamadı.
alî< Lemngrad
Londra,
Oslı
Kopennag
«Beriın
Belgrad -
1
^ ^
Kahıre •
Moskova
/
DÜNYADA BUGÜN
Amsterdam
Amman
Mına
Bağdat
Bvcenna
Basel
Belgrat
Beriın
Bonn
Brüksel
Budapeşle
Cenevıe
Cezayır
Cıdde
Dubayı
Ffankfurt
Gırne
Helsinkı
kahıre
Kopenhag
Köln
Lefkoşa
B 9°
B 16°
B 13°
B 12°
B 15°
B 2°
S 3°
B 7°
Letur>grad K 0°
Londra Y 9°
Madrid
8°
B 8°
S 0°
B 0°
B 6°
A 17°
A 17°
B 3°
A ı5°
K 3°
B 17°
Y 8°
B 6°
A 14°
Mılano
Momrsaı
Mcstova
Muniiı •
Ne* Vort
Oslo
Parıs
Prag
Riyad
Roma
Solya
Sam
Tel Avıv
Tunus
Varşovs
Vened*
Vryana
S
S
S 4°
K 0°
S 4°
B 7°
K 2°
B 7°
S 3°
A 16°
B 15°
S 2°
B 18°
B 6°
Y 6°
B 10°
S ¥
VVasfımgtonB 8°
Zûıih S -2°
TAKT1ŞMA
Kadın Yol Arıyor
Daha katılımcı, daha demokratik tabanlardaçalışmak, yapıcı
ve sonuç alıcı işlerin takipçisi olmak istiyorlar.
Bugün yanı başımızdaki Batı dünyasında in-
san hak veözgürlükleri bayrağı, insanlar, halk-
lar tarafından elden ele, ülkeden ülkeye taşını-
yor.
Bu direnişi herkes seyrediyor, bütün dünya
ve Türk toplumu da izliyor, düşünüyor elbette.
Ama en çok etkilenen, anlayan Türk kadını.
Gücünden kopanlışın, suskunun, tepkısizliğin
halini o anlıyor daha iyi. Oda düşünmemiş, söy-
lememiş, seçmemiş, seçilmemiş.enazeğitilen,
en az beslenen, sürgit doğuran olmuş. Üstelik
yoksulun da yoksulu kalan.
Kadın yol arıyor. Laik eğitim görmüş, laik
devlet düzeninde calışmış, aydın ve düşünen ka-
dın, durumunu değiştirmek, çağdaş roller be-
nimsemek, haklarını kazanmak, kullanmak,
aydınlanmak, aydınlatmak istiyor.
Kararlara ve yasaların yapımına katılmamn
önemini kavnyor. Politik yapılaşmada etkin rol
almayı benimsiyor, siyasete katılımım gunde-
me getiriyor. Siyasi partileri zorluyor.
Altmış yıllıkTürldyeCumhuriyeti devletinde
kadın ne kırsal ne de kentsel kesimde meslek
odalanna, kuruluşlanna, kooperatiflere katıl-
mış, sendikalarda örgütlenmiş, sayısal olarak
genelde iki büyük katılımı olmuş. Birisi siyasi
partilerin kadın kollan, diğeri kadın dernekleri.
Kötü koşullarda çaJışan kadın derneklerinin
üyeleri artık işlevlerini yerine getiremedikleri-
ni görüyor, bunun dışında örgütlenmeler, öz-
gün görevler anyorlar.
Daha katılımcı, daha demokratik tabanlar-
da çalışmak, yapıcı ve sonuç alıcı işlerin takip-
çisi olmak istiyorlar. Yeni etkin, güvenceli bir
platformu denemek gereğini duyuyorlar. Bu-
nun için siyasi partilerden destekleyici davranış-
lar, "kota'Marbekliyorlar. Doğrudur.
Kadmın siyasi hayata etkin katılımının gere-
ğini duyan ve bunu gerçekleştirecek önlemleri
düşünmeyi vaat eden, çağdaş, demokrat ve la-
ik parti lider ve yönetimlerine kendi içlerinden
ve dışandan olumsuz çok eleştiri gelecektir.
Zamansızlığı, gereksizliği, baş ağrısı olaca-
ğı, hak verilmez alınır prensibine aykırılığı öne
sürülecek, hatta iş biraz daha ciddiye binince
"Kadınaayıpdeğilmi.nedemekoluyorerkek-
lerden kota istemek" denilecektir. tkramdan
başlanıp ianeden geçilip "Olmaz böyle seye"
varılacaktır.
Sadece bu olasılığı yaratmaya çalışan parti-
ler değil, hiç düşünmeyen diğer erkek partileri-
nin miHetvekilleri de bu olumsuz eleştirilere ka-
tılacak; her menfaatte olduğu gibi bu konuda
da parlamento dayanışması sergileyeceklerdir.
Kadın hak arar da yokuşa sürülmez mi? Şim-
di ne sorunlar doğacaktır. Şimdiye kadar mıl-
letvekilleri hep erkeklerden seçilirken hiç akla
gelmeyen sonilar sorulacaktır. Ne koşullar öne
sürülecek, neözellikler, neyetkinliklerarana-
caktır. On erkek milletvekilinin tümünde aran-
ması düşünülmeyen vasıflann hepsi bir tek ka-
dın adayda aranacaktır. Öğrenim, terbiye, ai-
le, deneyim, yabancı dil. Kimbüir, belki "Tiirk-
çeyi de çok iyi konuşsunlar" denilecektir.
Dr. DEMETIŞK
Hukukçu
OKURLARDAN
Eş durumundan tayinim çıkmıyor
Uzun bir zamandan beri, yeni
il olan Karaman'da görev
yapmaktayım. Neredeyse
emekli olacağım. Oysa hâlâ
"Şu köy senin, bu köy benim"
deyip diyar diyar
dolaştınlmaktayım... Eşim ise
zorunlu olarak il raerkezinde
çalışmaktadır. O benim yanıma
değil, ben onun yanına gitmek
zorundayım. Eş durumundan
yıllardır sıradayım. Ama bir
türlü sıram gelmiyor. Anlaşılan
bu gidişle, meslek yaşamım
boyunca, il merkezinde hiç
görev yapmadan, "gözlerim
açık gidecek!" 20/5/1981
tarihli ve 17345 Sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan
"Öğretmenlerin Tayin ve Nakil
Yönetmeliği"nin 30.
maddesinin 2. fıkrası
"hakkımda" ne diyor? Bir
bakaiım: "Yer değiştirilrnesi
yapılan personelin eşi, eğitim
ve öğretim hizmetleri sınıfında
değilse, personel, eşinin görevli
bulunduğu yerdeki okul veya
kurumunda branşında ihtiyaç
varsa okul veya kuruma nakli
yapılır. Kadro ve ihtiyaç
olmaması halinde nakli
yapılamaz." Görülüyor ki
eşimin il merkezinde zorunlu
olarak çalışmasının hiçbir
önemi ve yararı yok. Tayinim
kesinlikle yapılamaz. Bu
dummda ancak avucumu
yalanm!
Şimdi soruyorum: Peki B özür
Grubu - Eş dururau- kimler
içindir? Bunu bilmeyecek ne
var? Yönetmeliği hazırlayanlar,
en başta bunu düşünmüş
olacaklar ki; 30. maddenin 3.
fıkrası aynen şöyle diyor:
"Bakanlık merkez ve taşra
teşkilatında yöneticilik görevi
verilenlerin öğretmen olan
eşlerinin nakli, hizmet
sürelerine ve nakil dönemlerine
bakılmaksızın, eşinin görev
yaptığı ildeki okul veya
kuruma nakli yapılır." Adam
kayırmanın daniskasını görüyor
musunuz? Adı saklı
POLTITKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Dilleri Sürçtükçe...
Meslekte, gençlik yıllarımızda (1950-60 arası) Başbakan Ad-
nan Menderes'ın gizli grup toplantılarındakı konuşmalannı, ona
benzeterek yazmayı büyük bir başarı sayardık. Konuşmasından
kırık kırpık bir parçayı yakalamadı mı ardını getirirdik. Mende-
reS de konuşmalannı aslına yakın yazmalarımıza çok kızardı.
Bunların yazılmaması için önlemler bile aldınrdı. Kimse grup top-
lantısından sonra gazetecilerle konuşmasın, kimse toptantıda not
almasın. Hele gazeteci miHetvekilleri karantinaya alınırdı. Mes-
lektaşlarına haber sızdırmasınlar. Buna karşın biz ne eder, ne
yapar bu konuşmaları yazmayı becerirdik.
Kenan Paşa anılarını yazıyor mu, yazmıyor mu, bilmiyorum.
Ama Kenan Paşa'nın -yazılmamış- anıları piyasayı dolduruyor.
Bu çığırı, sanıyorum. Baskın Oran'la Fadıl Kocagöz açtılar. Pa-
şa'nın bütün konuşmalannı incelemişler, bunları benzer biçim,
eda, söyleşi içinde kotarmışlar. Paşa mı yazmış, onlar mı kotar-
mış, kimse kolayca altından kalkamıyor. Paşa'nın, Çankaya'ca
çıkarılan kitabı ile bu yazılanlar birbirinin hemen hemen aynı.
Baransel, Paşa'nın kendi ya da başkası tarafından yazılacak anı-
larına bu kitaplaıia çok yardımcı olmuş. Bu yaptığından ötürü
Baransel'e en büyük gazetecilik ödülü venlse azdır (sezadır).
Baskın Oran, Baransel'i Yaşar Kemal'in ince Memet'indeki To-
pal Ali'ye benzetiyor. Topal, Memet'i canı gibi sever, ama sıra
iz sürmeye gelince usta bir profesyoneldir; süre süre Hatçe ile
Memet'in izini çıkarır. Bu bir meslektir, hatır gönül tanımaz. Ali
Baransel de eline geçen malzemeyi hatır gönül tanımadan or-
taya sermiştir.
Ülkemiz darbeler kuşağına girdikten sonra başa geçen her
paşa için türlü öyküler anlatılmıştır; dilden dile geçen bu öykü-
ler arasında Kenan Paşa'nınkiler en çok yazıya dökülendir.
Darbe yapıp başa geçti ya, her şeyi de o bilir. "Klozet kapağı-
nın ardına destek koymadan, ulusal çıkarlann ne olduğuna" de-
ğin her şeyi bilir. idamdan söz edildiğinde ne inciler döktürür:
"idam meselesi her milletin kendi kanunları ile takdir edilir; biz
nasıl idamı kaldırdınız diye o ülkelere soramıyorsak, o ülkelerin
de bize, siz neden idam ediyorsunuz diye sormaya hakları yok-
tur."
işkence saviarı mı var, yanıt hazırdır: "Bir an işkence yapıldığı
kabul edilse bile sanıktan doğru cevap almak için yapılmakta-
dır." Kafası kızınca da "Bunlardan 20-30 kişinin hayatına kaste-
denlerı insan haklarına aykırıdır diye besleyecek miyiz?" Van
konuşmasında, "idam etmeyelim mi?" diye soruyor.
Yabancı devlet adamlarıyla olan soyleşilerine de doyulmaz.
Çin Cumhurbaşkanı'yla arasında şu konuşma geçer:
"Ekselans çok zinde görünüyorsunuz? Bunu neye borçlusu-
nuz?"
"Uzun Yürüyûş'e."
"Mesela günde ne kadar yürürsünüz ekselans?"
Kimse yadsıyamaz, 12 Eylül solun ve aydınların üstünden bir
buldozer gibi geçmiştir. Hâlâ da hapishanelerde, tutukevlerin-
de, karakollarda, işkence yuvalarında izteri vardır. Ne diyor Adalet
Bakanı:
"...Toplu, bedensel, zalimane, insanlık dışı veya küçültücü ce-
zalar, disiplin cezası olarak uygulanamaz. Zincir ve demire vur-
ma önlem olarak uygulanamaz. Hücre hapsi cezasının infazın-
dan önce hükümlü, tabipçe muayene edilir. Hükümlü ve tutuk-
luların dinsel, ruhsal ve manevi yaşamlarının gereklerini yerine
getirmelerine izin verilir."
Demek şimdiye değin, kendi deyişleri ile, "toplu, bedensel,
zalimane, insanlık dışı, küçültücü cezalar, zincire ve demire
vurmalar" varmış.. Sorgu adı altında içeri alınanlar, gözaltında
tutulanlar bilinen, bilinmeyen işkenceler altındaymış.. Vaktiyle
doğal sayılan bu işke.ıceler artık kaldırılacakmış...
Kaldırılacağı söylenenler ortaya düküldüğünde kimlerin suçüs-
tü olduğu belli değil mi? Yönetim 12 Eylül'ün uzantısı değil, hâ-
lâ kendisidir. Dilleri sürçtükçe ortaya dökülmüyor mu?
KTIAP/YAYIN
Birikim'de bu ay:
Türkiye'nin "rönesans" ihtiyacı • Romdnya'- ömerLaçiner
da Çavuşesku'nun sonu . "Sosyalist ülkelerde"- A h m e t
de son gelişmeler ve "yeni" meşruiyet arayışlan
• Sosyalizmin "tarih-öncesi" sona ererken... •
Komünist rejimlerin krizi üzerine düşünceler •
Demokratik bir sosyalizme doğru • Demokra-
tik Almanya'da muhalefet. Yeni Forum'un Ku-
ruluş Bildirisi . Demokratik Almanya Birleşik
Sol Platformu . Doğu Avrupa'da toplumsal ha-
reketlihk ve sosyahzm • 2000 yıhna doğru
Türkiye ve "Türk ulusal feimliği" . Türk-İş Ge-
nel Kurulu: Bir başka bahara mı? . Öğrenci
hareketi üzerine bir deneme • Rudolf Bahro
okunmalı. Resmî törenler nasıl kutlanmalı? •
Her kadının başına gelebilir • Taciz kampan-
yası üzerine . Kadınlar politikaya . İstanbul
Üniversitesi 'nde öğrenci eylemleri
Murat Belge
Ralph Miliband
Nicos Poulantzas
Tanıl Bora
Türkay Decnir
Faruk Pekin
Serdar Dikkatli
Süleyman Denizmen
TanerAkçam
YeMa
Ayşegül Devecioğlu
Asuman Suner
Ercan Yasa
B İ r i k İ m Y a y i l î l a n Küçükayasofya Cad. No. 17/A Sultanahmet 34400 istanbul Tel. 512 17 34
KITAPSEVERLERE
GALERİ ARKADAŞTAN HABERLER
•k İşletmemize bir süredir gelmemiş ya da işletmemizi görmenıiş
olan tüm kitap okurlarına duyuru!
•k Gün kitabevi ile birleşen kitabevimiz 440 m kullanım alanı ile
gerçek bir kitap marketine dönüşmüştür.
• VİDEO KULÜBÜMÜZ açılmış ve nitelikli filmlerden oluşan örnek
bir noktaya ulaşmıştır. Görüntü kalitesi özenle korunmaktadır.
• ARKADAŞ YAYINEVİ romanlar. çocuk kitaplan gülmece dizisi
yüksek öğrenim ders kitaplan ye müzik kitaplan ile giderek daha
geniş bir okur kitlesine ulaşmaktadır.
• Sürekli ve zengin bir KARTPOSTAL REYONU açılmıştır.
• İTHAL POSTER VE BASILI RESİM REYONUMUZ açılmışür. ,
• KİTAP REYONUMUZ tartışnıasız Ankaranın en zengin kollek-
siyonu durumuna gelnıişlir.
• TAKSİTLE SATIŞ hazırlıgı yapılmakladır.
• OYUNCAK REYONUMUZ genişletilmişür.
• MÜZİK KASETİ REYONUMUZ güncel olanı en iyi biçimde izle-
mektedir. Ayrıca zengin bir klasik müzik ve caz müziğe koleksiyo-
numuz vardır.
• KİLO İLE UCUZ KİTAP REYONUMUZ açılmıştır. Seri sonu
kitaplar burada ucuz liala satılmaktadır.
Bu görkemli arkadaş ortanıı görmedtyseniz mutlaka
görünüz.
Galeri ARKADAŞ KİTABEVİ
Milhatpaşa Cad. 28 Yenişehir/ANKARA
Tel: 134 31 54 - 134 48 57 Fax : 134 38 52
Kitap-Dergi-Gazete-Katalog ve Reklamla
İlgili Her Türlü
DİZGİveTASARIMişlerinizi
daha ucuz, daha düzcnli ve daha hızlı yapıyoruz.
A R A A J A N S 527 87 30
Ankara Cad. Konak Han No: 43/15 Cağaloğlu/İST.
TÜRK DİLİ DERGİSİ'NİN
OCAK-ŞUBAT SAYISI
Ahmet Miskipğlu, Ömer Asım Aksoy, Henri Frei, Doç. Mustafa
Durak, Nasos Vayanas, Osman Bleda, Yusuf Çotuksöken,
Nurten Altay, Fakir Baykurt, Mahmut Makal, Halim Uğurlu,
Mehmet Saçlıoglu, Mehmet Salihoğlu, Mahir Ünlu. Hasan
Akarsu, Yılmaz Yeşildağ, M. Güner Demiray, Tahsin Şimşek,
Tülay Ferah, Mehcure Karaören, İdris Atmaca, Behzat Ay,
Muzarfer Uyguner, Hasan Kıyafet ve Arat Ovalı'nın yazıları,
şiirleri, eleştirilerıyle çıktı.
Dil Demeği, Tuna Cad. 5/10 Kızılay-Ankara, Tel: 13S 24 56
inter
T'Tialın
LENINIZM dizisi 5. Defter
TARIM VE KÖYLÜ SORUNU
ÇAĞDAŞ TÜRK DİÜ'NİN
OCAK 1990, 23. SAYISINDA
Tarık Dursun K., Aziz Nesin, Nail Güreli. Aygoren Dirim, Nurer
Uğurlu, Şevket Yücel, Ahmet Yurdakul, Tuğrul İnal, Ertuğrul
Efeoğlu, Sami N. Ozerdim, Uğur Çınaroğlu yazılarıyla;
Muzaffer İlhan Erdost, Ergül Çetin, Muzaffer Kale, Yaşar B.
özdemir, Mehmet Z. Saçlıoglu şiırlerıyle; Muzaffer izgü
öyküsüyle; Ataç, Orhan Veli, Altan Öymen diyorlar ki' köşe-
lerinde; haberler ve ÇTD'ye gelen kitaplar yer alıyor.
Dil Demeği Tuna Cad. 5/10 Kızılay-Ankara, Tel: 135 24 56
Görsellikte sinemaya
meydan okuyan roman
SOKAKTAKİ ADAM
attilâ ilhan
BEBEKUS'UN KİTAPLARI
EKIM YAYINLARI
GEORGI DIMITRÇV
FAŞİZME KARŞI BİRLEŞİK CEPHE
7. BASKI, 14.00D.-TL.
PK. 328 - KONUR SK. 8/6 YENIŞEHIR/ANK.