Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyct Maıbaaulık ^e Ga7etecılık Turk Anonım Şırkct1 adtna >xUr Nadi 0 Grnrl Va>ın Muduru H ı u o O m a l , Muessese Muduru EmıiH Lşaklıgıl. Yazı Işlerı Muduru Okaı (.onensıa. 0 Haber Merkc/ı Muduru \>içın Ba>er. Sa>la Duzcnı ^onetmenı M ı Acar, 0 Temsılııler Ahmrı Tan. İZMIR Hıkmtl (,thnka>«. A D A N A t r l a l Bışlangıv O\i Haberkr Krsıın Balrı. tncetnun. Du/ellmf Bffilı Necdel Oogın. l>ı/> Ya/ılar 0 Vfuhasebc Bulenl Veaer lar Hul\a Ak.ol 0 Idare lAonornı O a g ı z Tıırhan. Kulıur lelal Lster. Spor Ddnıjmanı Abduikadır l>urtn>. Araştırma »«IIIB Alp»), l 5 Scndıka >ukran Kelencı. k r ı Haberkn kercm (, alt>k»n. 0 koordınaıor Ahmel Korulsan. 0 Malı h k r Krol Krkul. 0 Bul k e Planlama W g ı <>Miıanbe>»<>jjlu 0 RekLm Aı>eToran. 0 l k "I.IMII HiLseua (.urer. 0 Isleımc Ondrr C eiık. 0 Hıls. Mcm Nml Inal. «owı »r Yavm. Cumhunvn MaıbaacılıkreGaMterıhk T A ş. Turk Ocajı c*i »'41 Caj 34334 Uı PK 246lstanbul Tt! 512 05 05 (20 haı), Teta 222*6 F u (1) 5M « 72 0 Burolar Kmkm Zıya Gokalp Bh Inkılap S No 19/4, Td 133 II 4147, Tekı. 42344 F u (4) 133 05 65 0 I m i r H Zıya Blv 1352 S2/3. Tcl 13 12 30. Ttta. !2359 Faı (Sl) 19 53 «0 0 Ad«»t Inonu Cad 119 S No I Kaı I, Tel l« 3? S2 (4 halı. Tdü 62155. Fax Ol) 19 37 52 TAKVİM: 30 EYLÜL 1989 Imsak 4.27 Güneş 5.52 öğle 12.59 lkındi 15.17 Akşam 17.56 Yatsı 19.16 Yunan potis örgütünde değişiktikler STELYO BERBERAKİS ATİNA 17 Kasım terör örgutü üzenndeki giz perdesı, Yunan guvenlik makamlarının yeniden gündemıne geiırken, hükümet, Yunan polis örgütünde köklü değişiklıkler yapılmasına karar verdi. Bu çerçevede Atina Emniyet Arairliği'nin terorle mucadele masası komutanı Nikos Kokinakis görevinden alınırken, 26 polis şefinin de "yer degistirmesi" söz konusu. Yunan emniyet amiri Yannis Andonopulos başkanlığında yapılan olağanüstü toplantıya ordu mensubu bir yarbayın da katıldığı açıklandı. Kamu Duzeni Bakanlığı ise hükümetten aldığı talimattan sonra, teröre karşı mucadele için kurulacak özel timlerin doğrudan doğruya Atina Emniyet Amirliği'ne bağlı olacağını apkladı. Aynı açıklamalara göre, teröre karşı mucadele timleri ordu ile işbirliği yapabilecek ve gereğinde ordunun helikopter ve mucadele için gerekli araç ve gereçlerini kullanabilecek. öte yandan 17 Kasım terör örgutü ile ilgili araştırmalar sürdürülüyor. Bu çerçevede, Yeni Demokrasi Partisi sözcüsü Pavlos Bakoyannis'ın öldürulmesinden sonra "17 Kaara örgutunün raanevi sorumlusunu tanıyorum" şeklinde bir açıklama yapan sanatçı Mikis Theodorakis savcılığa çağrıldı. Savcılık, Theodorakis'in bu açıklamasında "kimi ima ettiğini ve elinde ne gibi delil bulundurduğunu" oğrenmeye çalışacak. Theodorakis bu açıklamasında 17 Kasım örgutunün ardında Andreas Papandreu'nun bulunduğunu çağnştınrken "Papandreu'nun Yuce Oivan'a serk edilmesine karşı gösterilen tepki PASOK tarafından degil, garip bir şekilde gangsterlerden gelmiştir" ifadesini kullanmıştı. Bu arada, Papandreu'nun özel daruşmanlanndan Mihail Ziagas, önceki gün, kendisine aıt olan apartman dairesinin "izinslz" olarak basılmasını sert bir dille elestirdi. Yunan polisi ihbar uzerine bastığı bu evde herhangi bir "deffl" bulunamadığjru açıkladı. öte yandan Yunanistan'ın geçen haziran ayuıda seçilen karma nitetiğindeki hükurneti 6 ekimde istifa edecek. Hukümet sözcusu Athanassios Kanellopulos'un açıklamasına göre, hükümetin istifası, 5 kasunda yapılması beklenen seçimlere haarlık niteliği taşıyor. Bu arada Yunan parlamentosunun da aynı gerekçeyle 15 ekime kadar "feshedilmesi" söz konusu. Ancak parlamentonun "feshi" gerçekleşmemesi olasılığında, seçimlere geçici hükümet ile gidilecek. Atina'da cinayet gerginliği Prag'da elçilik krîzî Çekoslovak yetkililer, F. Alman elçiliğine sığınan D. Alman yurttaşlara Batıya geçme hakkını henüz tanımıyorlar. D. Alman yönetimi sığınmacıları geri döndürmeye uğraşıyor. Federal Alman hükümeti, Prag'daki "insanlık trajedisi"ne çözüm bulmak için bütün ülkeleri yardıma çağırdı. DtLEK ZAPTÇIOĞLU BONN federal Almanya'nın Prag ve Varşova büytıkelçılıklerine sığınan Doğu Alman vatandaşlann durumu belirsizliğini koruyor. Prag'da 2 bini a$kın. Varşova' da 600 civannda Doğu Alman, kendilerine Batı'ya geçiş izninin verilmesini beküyorlar. Doğu Berlin hükümetini temsilen Varşova ve Prag'da mültecilerle göruşen Avukat Vogd'in teklifi her iki el çilikten sadece 100 kadar Demok ratik Alman vatandaşının ger dönmesini sağlayabildi. Vogel iltıcacılara, geri dönduK leri takdırde 6 ay ıçinde yasal yollardan Batı'ya geçme hakkı verileceği, aıleleri ve eşyalannı da Batı'ya götürebileceklerı yolunda güvence verdi. Ancak elçiliklere sığınanlar, Doğu Berlin hükumetinin verdiği sözlere ınanmıyor ve olağanüstü zor koşullarda Batı'ya geçmeyi bekliyorlar. F.AJman Hukümct Sözcüsu Hans Klein, dün Bonn'da yaptığı açıklamada Prag Elçiliği'ndeki durumu bir "insanlık trajedisi" olarak niteledi ve Avrupa kıtasının ortasında, üstelik tam da yumuşama rüzgârlannm estiği dönemde patlak veren bu olaya karşı bütün ülkeleri yardıma ve çözüm bulmaya çağırdı. F.Alman Dışişleri Bakanı Genscher de, BM'de yaptığı açıklamada Çek hükümetini, D.A1man sığınmacılara bannacakları başka bir yer göstermeye çağırdı. Halen Prag'daki elçüikte 600 kadarı çocuk, 2600 Doğu Alman yurttaşı bulunuyor. Bunlar uyku tulumları ıçinde ya da muşamba üstünde elçilik bahçesinde yatıyorlar. Elçilikten gunde ancak bin kişiye yetecek kadar yemek çıkanlabilıyor ve butun sığınmacılar için 2 tuvalet bulunuyor. Bu arada New York'ta BM Avrupa'nın gözü E Alman elçiliğine sığınan 2 bin D. Alman yurttaşında Kuş Izlenıe K.Çanılıca'da • İstanbul Haber Servisi Doğal Hayatı Koruma Derneği'nin "Yırüa Kuş tzleme Günü" yann saat 1017 arasında K.Çamhca tepesinde yapıhyor. Doğa ve kuş severler günboyunca DHKD'nin sagladığı dürbünler ve teleskoptan ücretsiz olarak yararlanabilecekler. DHKD, daha önce de leylek izleme günü düzenlemişti. Her yıl bu mevsimde Avrupa üzerinden onbinlerce yırtıcı kuş Afrika'nın sıcak bölgelerine göç ediyorlar. An şahini, atmacalar, doğanlar ve çeşitli kartal türleri bu kuşlar arasında sayılıyor. DHKD uzmanlan, kuş gününde, göç ve kuşlar hakkında isteyenlere aynntılı bilgi de verecekler. Telefon 'çağrı sLstemi* • TRABZON (Cumhnriyet) PTT'nin, bulunduğu yeri bilinmeyen telefon abonelerine "çağn sistemi" Trabzon'da da uygulanacak. PTT Bölge Muduru Hasan Dağlı, 1986'da Türkiye'de uygulanmaya başlanan ve büyük şehirlerden başlayarak ülke düzeyine yayılan, yeri belli olmayan abonelere "çağn sistemi" ile ilgili hazırhk çalışmalannın son aşamaya geldiğini söyledi. önumuzdeki günlerde hızmete girecek olan bu yeni sistemde abone olanlar 033 servisine kaydedilen mesajları özel cihazla alabilecekler. Tesis ucretinin 107 bin lira, mesaj cihazı da 7S0 bin lira olan "çağn sistemi" için başvurulann PTTMüdürlüğü'ne yapılması da istendi. Prag'daki Batı Alman Elçılığı bahçestnde Batıya geçiş izni için beldeyen D. Almanyalılar. (Fotoğraf Reuter) Çok namliılu topçu roketleri geliyor TAYFUN GÖNÜLLÜ ANKARA Dunyanın en gelişmiş silah sistemleri arasında yer alan çok namlulu topçu rokcti (MLRS) 29 ekimde Türkiyei ye geliyor. ABD'lı fırma LTVnin roketlerin Türkiye'deki üretimi için yaptığı geniş endüstri araştırmasını bitirdiği bildirildi. Savunma Sanayiı Destekleme ve Geliştirme tdaresi Başkanlığı (SAGEB) yetkilileri, çok namlulu topçu roketi üretiminin "fiymf paz*itgı"aşamasına geldiğini belirttiler. Çok namlulu topçu roketi projesi çerçevesinde "eğitim amaayla" roketlerin 12 tanesi Türkiye'ye gelecek. Yetkililer, 12 roketin parasının yatınldığmı, 6 tanesinin 29 ekimde Türkiye'de olacağıru, diğer 6 tanesinin ise 1990 yılında geleceginı söylediler. Savunma Sanayii Geliştinne ve Destekleme Idaresi Baskan Yardımcısı Prof. Ahmet SöylemezogJu, "Bn şiriet Türkiye'de yerli üretim için çok geniş endüstri araştırnıası yapb. Bunlar bir entegrasyon fırması. Diioyamn geUşnıiş savunma sanayii iılkelerinde parçaiannı yaptınyoriar, bir yerde tophıyortar. Bu bir silan vcya bir silah sistemi olayor" dedi. Söylemezoğlu, projenin geldiği asamayı da "Bn araşürma sonnnda bize yerii ne kadar çıkacak şckJinde fiyat vermrieri gerekiyorda. Ancak araştırma yeni bitti. Şiradi bu çaüşmalan toparbyoriar. Bize geürecekler ve bir fiyat pazarlıgı yapacagız" seklinde anlattı. Asamblesi'ne katılan Federal Alman Dışişleri Bakanı Genscher, Sovyet Dışişleri Bakanı Şevardnadze ile mültecilerin akıbeti hakkında görüşmede bulundu. Şevardnadze'nin Genscher'e somut bifsöz söytemediği, ancak basit propaganda turü konuşmalardan da kaçındığı bildiriliyor. Genscher'in Çek Dışişleri Bakanı Johannes ile yaptığı göruşme de hiçbir sonuç vermedi. Çek Bakan, bu sorunun tamamen ikı Almanya arasında halledılmesi gerektiğıni •tekrarladı. Genscher'in New York'taki en buştlk kazanımı Şcvardnadze tarafından 5 aralıkta Gorbaçov ile goruşmek üzere Moskova'ya davet edilmesi oldu. Bonn'da siyasi çevreler, Polonya'nın ilk adımı atarak Varşova Elçiliği'ndeki mültecileri Batı'ya yollaması gerektiğıni duşunuyorlar; Batı'ya açılma pohtikasında Federal Almanya'dan büyük destek gören Polonya'nın, Macaristan örneğine göre davranması gerektiğinde hemnkirler. Polonya'nın ilk adımı attığı takdirde, Çekoslovakya'nın da onu ızleyeceğini düşünen Bonn, sonunda Demokratik Alman yönetiminı tek başına bırakmaya hazırlanıyor. Saat başı yeni mültecilerin demir parmaklıklardan atlayarak bahçesine sığındığı Prag Elçiliği'ndeki iki bıni aşkın ınsanın sağlık, barınma ve beslenme koşullan Kızılhaç tarafından biie giderilemeyecek boyutlara ulaştı. Önumuzdeki birkaç gün içinde Polonya ve Çek hükumetlerinin tutumu yalnız bu insanlann kaderinı değil, Batı dunyasıyla ve Do ğu Bloğuyla ilişkilenni de tayin edecek. ö t e yandan Demokratik Almanya Cumhuriyeti, 7 ekimde 40. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Kutlama törenlerinde bütün Doğu Avrupa ülkelerinin parti başkanları da bir araya gelecekler. Sovyetler Birliği'nden Devlet Başkanı Gorbaçov'un yanı sıra Polonya Parti Baskanı Rakovski, Çekoslovak Parti Başkanı Yakeş ve Romen Devlet Başkanı Çavuşesku, Doğu Berlin'e gelecekler. Bulgaristan Devlet Başkanı Jivkov'un, Doğu Berlin'e gelip gelmeyeceği henüz belirsiz. Macaristan'ın ise kutlama törenlerine katılmayacağı söylentilen dolaşıyor. Doğu Berlin'de 7 ekimde ünlü Aleksander Meydaru'ndaki törenler sırasında meydana gelecek gösterilere karşı çok sıkı önlemler alındı. Demokratik Almanya'da Honecker yönetimi "elçilik krizini" ülkenin 40. kcruluş yüdönümü olan 7 ekimden önce çözmek istiyor. Doğu Alman yoneticilerinin, sığınmacıları geri döndurme çabalan sonuçsuz kalıyor. Doğu Aiman yöneticiler, geri dönenlere 6 ay içinde Batı'ya serbest geçiş vizesi verileceğini söylüyorlar. Bu cağnya şimdilik 20 kadar D.A1man yuntaş uydu. Gerisi elcilikteki bekleyişlerini sürdürüyorlar. Macaristan'ın D.Alman yurttaşlarına Batı'ya serbestçe geçme olanağı tanıdığı 11 eylul tarihinden bu yana 22 bin D.Alman'ın Federal Almanya'ya geçtiği belirtiliyor. Ordu'da ögretmensizlik • ORDU (Cumhuriyet) Ordu'da 143 ilkokulda, ögretmen yokluğu nedeniyle yeni öğretim yılına başlanamadı. Ordu Valiliği, ögretmensizlik nedeniyle açılamayan okullar için Milli Eğitim Bakanlığı'ndan vekil ögretmen kadrosu istedi. Bu isteğe henüz olumlu bir yanıt gelmediği bildirildi. Kirlilik için toplaııtı • ANKARA (AA) Akdeniz'in Kirlenmeye Karşı Korunması (Barselona) Sözkşmesi ve ek protokollere taraf ülkelerin 6. olağan hükümetlerarası toplantısı, 36 ekim tarihleri arasında Atina'da yapılacak. Dışişleri Bakanlığı'ndan verilen bilgiye göre, toplantıda, Barselona sözleşmesi ve ek protokollerin hükümleri çerçevesinde sürdürülen teknik faaliyetler gözden geçirilecek. Toplantıda ayrıca, 19901995 dönemi için başlatılacak yeni faaliyetlerin 2 yıllık program ve bütçesi belirlenecek ve uygulamanın daha etkin bir ' hale getirilmesi amacına yönelik tedbirlerin tespiti konusu ele alınacak. Washinqton HASANKEYF Ermeni soykınmı için aıııııa tasansı Senatör Bob Dole tarafından sunulan karar tasarısmda 24 Nisan 1990 tarihînin 'sözde Ermeni soykınmı'nın 75. yüdönümü olarak anılması öngörulüyor. WASHINGTON (Cumhuriyet) ABD Senatosu'na 24 Nisan 1990 tarihînin "sözde Erraeni soykınmı"nın 75. yıldönumü olarak anılmasını öngören bir karar tasansı sunuldu. Karar tasansında bu kez güçlü bir senatörün imzası var. Tasannın sahibi Bob Dole yaşamını Ikinci Dünya Savaşı'nda yaralandıktan sonra bir Ermeni doktorun zamanında müdahalesine borçlu. Dole, geçen günlerde de Ermenistan'ı ziyaret etmişti. Senatör Dole, karar tasansına ilişkın yaptığı basın açıklamasında, tasannın Türkiye'ye karşı bir hareket olrnadığını, sadece "ger MUetçöpluiâ Mflet antik kentinclen bir görünüş. Antik tiyatro ve çevresi tarihsel görkemine uygun duzenleme bekliyor. (Fotoğraf: Ümit Otan) çek bir olayın" kabul edilerek, "rnagdur olmuşlann az da oisa tesdlisi" olduğunu one surdu. Bob Dole, Senato'da yaptığı açıklamada, " B u karara in>kin Senato gjrişiminin, Turkiye ik giiçlü gıivenlik bağlanmızı >a da Turk halkı ile yakın dostluğumuzv berhangi bir biçimde etkikmesi gerekmiyor" dedi. Dole, açıklamasında şu görüşleri savundu: "Söz konusu olaylann tumü, Tiirkiye Cumhuriyeti kurulmadan ve Tiırk nuf usunun çoğunlugu daha doğmadan meydana geldi. 191523 olaylanna ilişkin farklı göriiş taşıyan yiizbinlerce Amerikalı Turk olduğunu biliyorum ve bu kişiler Amerikalı Ermeniler kadar görüşlerinrn duyulmasını ve kaygılannın anlatılmasını hak etmektekr." Önceki ay Çalışma Bakanı olan eşi Elizabeth Dole ile deprem sonrası çalışmalan iziernek için Ermenistan'a gıttiği bilinen Dole, sözde soykırımın Erivan'daki anıtına da çelenk koymuştu. Türk Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, tasarı konusunda Amerikan yönetimince Türkiye'ye verilen sözün tutulmasının beklendiğini söylediler. Para bitti, antik kazı paydos etti Sular altında kalacak olan tarihi belde Hasankeyf'te kurîarma kazısı bu yıl, ödenek yetersizliği nedeniyle ancak bir ay sürdü. Kazı başkanı Prof. OluşArık, Hasankeyf için özel ödenek istedi. CENGİZMUMAY ~ ADANABaraj sulan altında kalacak olan tarihi Hasankeyf kentinde kurtarma kazılan ödenek yokluğundan kesildi. Kazdar sonunda Akkoyunlu devrinde kullanılan iki sokağm ortaya çıkanldığını soyleyen kazı ekibi başkanı Prof. Dr. Oluş Ank, Kultür Bakanlığı'nın Hasankeyf konusunda maddi olanakları zorlamasını istedi. Mardin'in Gercus ilçesi yakınlarında bulunan tarihi Hasankeyf kenti, yuzyıllarcaçeşitli uygarlıklara ve Suryani Ortodokslarına merkezlik ettikten sonra Güneydoğu Anadolu Projesi' nin son halkası olarak tammlanan Ilısu Barajı'mn sulan altına gömülme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Birkaç yıl içinde haritadan silinmesi söz konusu olan Hasankeyf'te kurtarma kazılarına 1986 yılında başlandı. Her yıl kazı ekibinin karşısına dikilen parasızlığın bu yıl da çekilmemesi için ekip başkanı Prof. Dr. Oluş Ank, Kültür Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulundu. tlk olarak 12 milyonlira olarak behrlenen Hasankeyf kurtarma kazılan odeneği, Bakan Namık Kemal Zeybek'in katkılanyla 20 ınilyon liraya çıkanldı. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi öğretim uyelerinden Prof. Dr. Oluş Ank, ödenek bittiğinden dolayı HasankeyFte kazılan kestiklerini açıkladı. Bu sezon ayrılan ödenekle ancak bir ay kazı yapabildiklerini anlatan Prof. Dr. Oluş Ank, ' B i r Efes kadar ilginç bölgeyi yitirme tehlikesiyle karşı karşıjayız. Yineli\orum, bu bolge sular altında kalacak. Tarih gomulecek. Eğer burada ne olduğunu, hangi u>garlığın neler\aptıgını merak edivorsak kazı çalışmalarına daha ciddi bir şekilde bakmak zorundayız. Birkaç >ıl sonra bu bolgede kazı yapamayacagız. Mevsim uygun. Kışçetingeçmiyor burada. On iki değilse bile on a> rahat kazı) apılır. Yeter ki maddi olanak saglaıuı n. Bu ise ciddi bakmak gerekiyor" dedi. Elrzuruın'a kok kömürii • ERZURUM (Cumhuriyet) Hava kirliiiğinin yoğun olduğu illerde kullanımına izin verilen kok kömürünün Erzunım'da dağıtımına başlandı. 12 ile tahsis edUen 103 bin ton kok kömürünün 40 tonluk bölümünün Erzurum'a getirileceğini soyleyen Zeybek, "800 ton kok kömurü getirildi. 40 bin ton kömür getirilerek halka dağıtılacak. Her gün 100 ton dağıtım hedefliyonız" şeklinde konuştu. İskenderun'dan Erzurum'a trenle getirilen kömürün tonu, 256 bin liradan satılacak. ftiilet antik kentinde yapılar çöpyığım arasında. Apollon tapınağı kararmış. Pisilis günışığına çıkmadan üstüne tesis kondurulmuş. Kekova'da binlerceyıllık tarih, üstü örtülme aşamasında. Stratonikeia kenti kömüre kurban. UMİT OTAN fZMİR Milletlerin görkemli yılarını simgeleyen antik yapılar çöp yığını içinde. İki bin yıllık Apollon tapınağı, beyazını yitirmiş, mermerler siyaha donmuş. Pisilis yeryüzunu bulamadan, üstü turistik tesislerle kapanmış. Kekova'da binlerce yıllık tarıhin üzeri örtülme aşamasında. Olumsuzlük kenti Stratonikeia bir avuç kömüre kurban. "Çaldırdığımız tarih" Batı'mn birçok unlu muzesinde baş köşeye kurulurken, biz çahnmayan, daha doğrusu çalınamayan eserlerimizi her geçen gun buyuk bir hızla eskitiyoruz. Uzmanlar, birçok antik yapıda son 20 yılda oluşan tahribatın daha önceki Antik kentlerin değerini bilmiyoruz 15002000 yıllık tahribattan daha çok olduğunu öne surüyorlar. Gun ışığına çıkanp daha sonıa kirlilikle, yapılaşmayla, kömür için yok ettiğimiz eserlerin acıklı öyküsunu uzmanlar bir tiımceyle özetleyiveriyorlar: "Çıkanp da eskitecegimize, bırakalım toprak aldnda kalsınlar, hiç olmazsa ömıirleri daha uzun olur." önce yığınla sanayi atığının arasından bir yol bulmanız gerekecek. Devrilmiş çöp bidonlarını ekarte edebilirseniz, birkaç inşaat malzemesinin ne önemi var. Onları da atlattıktan sonra işte Mı let'ın antik tiyatrosu. lyonlar en gorkemli zamanlannda yaptıkları eserleriyle ovünürlerdi. Lidyalılann, lranlıların, Suriyelilerin saldınlarına karşın birçok yapmın hâlâ dimdik ayakta kalabilmesinin karşılığı, çöp yığınlannın ortasında olmak. Didim'deki Apollon Tapınağı omrunun en mahzun demini yaşıyor. Beyazı siyaha dönmüş tapınak, çevre yapılarla ablukaya ahnmış. Sanayileşme süreciyle hava kirliliğine teslim olan tapınakta oluşan tahribatın son 20 yılda en yüksek seviyeye ulaştığı saptanmış. Hava kirliiiğinin antik yapılar uzerindeki etkisi gozle görulur bir duruma gelince, uzmanlar detaylı bir araştırmaya sıvanmışlar. Antik yapılan, kukürt dioksit azot oksit, organik asit, asit yağmuru ve karbon dioksitten korumak için "ne yapılmah" sorusu karşısında, kimi uzmanlar antik yapıları çeşitli sıvılarla sıvamayı önerirken, bir kısmı da bu yöntemin hem zor hem de pahalı olduğunu belirtip "hava kirliliğini önlemek en çıkar yol" yaklaşımını getiriyorlar. Kahinler kenti Didim'de 200 yılda yapılan, 1500 yı! her turlu olumsuzluğa direnen Apollon Tapmağı'mn daha fazla direnemeyeceğini görmek, artık kahinlik değil... Çalınan tarih" Avrupa müzelerinde, Anadolu'da kalanlarperişanlık içinde Antik turizm Turizmin one çıkmasıyla turistik tesislerin antik kentlerle iç içe yapılması moda oldu. Artık turistik otellerimizi antik kentlerin üzerine yapma "luksıinıi" yaşıyoruz. Bunlardan biri Pisilis. Karya uygarlığını yaşatan Pisilis kentinin 2500 yıllık kalınlıları tum doğal afetlere direnmiş ama, Sariville Turistik Tesisleri'ne direnememiş ve tesislenn dekoru durumuna dönüşmüş. Herhangi bir kazının yapılmadığı, Anadolu medeniyetleri içinde en önenıli yeri tutabileceğı belirtilen kenti, yakından gormek mumkün değil. Çünkü dört bir yanı tel örguyle çevrüi turistik tesis, antik kenti de içine hapsetmiş. Üstelik güzelim sütun başlıklan sağda solda atılı. Hem doğanın hem de tarihin yağmalandığı belırtilerek soruş turma açılan bu turistik yöre ile ilgili mimarlar odası, "Tesisi yapanlar suçlu bulunmuş, ama verilecek ceza bu antik kenti geri getirebilecek mi?" diye soruyorlar. Üstelik cezalı durumdaki bu tesisi geçen günlerde Başbakan Turgut Özal gorkemli bir törenle açtı. Patara yöresindeki Dereağa'nda çamura batrnış bir antik yapı. Önce çamura batmış kayıkları, çöpleri goruyorsunuz, ardından kötü bir kokuyla antik kente ulaşıyorsunuz. Kuçuk bir tekneyle 20 dakikada UNESCO'nun Akdeniz Eylem Planı'nda saptanmış 100 önemli SİT alanından biriyle burun buruna geliyorsunuz. Likya kulturune ait zengin arkeolojik kalınlılar ve batık kentler, yalnızca Akdeniz'de değil, dunyada benzeri olmayan yerler. Mimarlar odası yaptığı açıklamayla, Aşıılı adası ıçın verilen turizm amaçlı konaklamaya olanak sağlayan tum ızınler için kamuoyunu uyarıyor. Tüketiciye örnek uyan • MELBOURNE (AA) Avustralya'da bir şirket, piyasaya verdiği çakmaklarda üretim hatası bulunduğuna ilişkin şikâyetler alması üzerine, gazetelere ilan vererek müşterilerini uyardı. llanlarda, çakmaklan geri getirenlere paralannın iade edileceğini belirten şirket, hatadan dolayı müşterilerinden özür dilemeyi de ihmal etmedi. Muşterinin güvenliğini, adının kötüye çıkma pahasına da oisa kâr gayesinden önde tutan şirketin bu davranışı takdirle karşılandı.