24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 EYLÜL 1989 CUMHURİYET/17 Sahte milyonlar Ûnceki gün, Fransa'nın Nice kentinde, sahte dolar ve frank basan bir çete ortaya çıkanldı. Fransız polisi ve Amerikan uzmanların işbirliği ile yapılan operasyonda, piyasaya sürulmeye hazır durumda 42 milyon frank (14 milyar 155 milyon) Betonlaşmaya tepki İSKENDERLN (Cumhuriyet) Denizciler kasabası sahilinde E5 karayolu ile demiryolu arasında çok katlı inşaat yapılmasının engellenmesi amacıyla dört mahalle muhtarının Imar ve İskân Bakanlığı'na şikâyetinden sonra yöre sakinlerince hazırlanan 700 imzalı dilekçe belediye ve Hatay Valiliği'ne verildi. Yurttaşlann 700 imzalı dilekçeyle girişimlerde bulunmaya kalkışmasmdan once Başbakanlık ve Itnar ve İskân Bakanlığı'na başvuran Akdeniz Mahallesi muhtarı Ömer AkarcaÇamlık Mahallesi muhtarı Hanifi Çakmak, Şirinyurt Mahallesi muhtarı Ramazan Osmanca ile Fatih Mahallesi muhtan Mehmel Çevik, "Yapılacak bloklar kasabamızın güzelliğini ve havasını menfi yönde etkilejecegi gibi kıyı yağmaalığına da >eni bir örnek oluşturacaktır." Şıvgın: Bin liralıkprim gerçekçi değîl ANKARA (ANKA) Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, Hazırlık çaIışmalan eski bakan Doç. Dr. Muslafa Kalemli doneminde başlayan ve bu yılın ortalannda taraamlanan genel sağlık sigortası priminin bin lira olmasını öngören projenin "gerçekçi" olmadığmı söyledi. değerinde sahte para ele geçtriMi. (Fotoğraf: AP) Japonya'da 1 Eylül 1923'teyaşanan büyük Kwanto depremi, bu gunün, ülkede 'Doğal Afetlerden Korunma Günü' olarak anılmasına yol açmıs. Japonlar, yenı kuşaMan, deprem tehlikesi karşısında eğitmek amacıyla, her yıl 1 eylülde tatbikatlar yapıyoriar. Dün Tokyo ilkokultarında yapılan uygulamalarda, Japon öğrenciler, deprem anında alınması gereken önlemleri başanyla uyguladılar. 2. sınıf öğrencisi küçük Mitsuru sırasının altına rahatça saklanırken, toraman arkadaşı Shino ise iri bedeni nedeniyle zorlanıyordu. (Fotoğraf: AP) Deprem tatbikatı Şıvgın konuyla ilgili soruların; yanıtlarken, Sağlık Bakanı Kalemli döneminde danışmanlığa getirilen ve bir süre önce görevden alınan Bakanhk Müşaviri Ekrem Altınlaş tarafından hazırlanan genel sağlık sigortası ve sağlık kütüğü yazımı ile ilgili raporun Türkiye gerekleriyle de uyuşmadığını belirtti. Tony Kazian ve babası Johny ^ m b u g u n baş|ayacak olan Cleveland Ulusal Havacılık Gösterisi için ilginç bir şov hazıriadılar. Babaoğul, kentın üzerinde uçmakta olan bir uçağın kanatiarında, izteyenleri hayreöer içinde bırakan akrobatik hareketler yapıyoriar. (Fotoğraf: AP) Güneş Balçıkla Sıvanmaz! olamaz. Bunun adı, siyasal istikrarsızlıktan başka bir şey değildir. Bunda ısrar etmek, hele kendi başına cumhurbaşkanı seçmeye kalkışmak, büyük bir bunalıma davetiye çıkarmaktır. 3 İşlerini tamamlamış olan bu Meclisin bir an önce kendini yenilemesi, yani erken seçime gitmesi gerekir. Gerek 26 Mart'ta sandıktan çıkan mesaj, gerekse iç ve dış sorunlar, sandık başı yapmayı kaçınılmaz kılıyor. 4 Bu Meclisten şu ya da bu biçimde bir cumhurbaşkanı seçilse de erken seçim gereği ortadan kalkmayacaktır. Erken seçim ne kadar gecikirse, bunalım ortamı o kadar derinleşecektir. Seçim sisteminde yapılacak demokratik değişikliklerden sonra gidilecek bir erken seçim, Türkiye'de siyasal normalleşmenin kapısını aralayacaktır. 5 Özal iktidarı içte ve dışta inandırıcılığını artık yitirmiştir. Ülkenin ne ekonomide, ne politikada doğru dürüst yönetilmediği apaçık ortaya çıkmıştır. 26 Mart'ın 21.8'i ile seçim araştırmalarının dili bu gerçeği çırıl çıplak ortaya sermiştir. (Baştarafi 1. Sayfada) Onun içindir ki SHP lideri İnönü, dün partisinin grup toplantısında şunları söylerken çok haklıdır: "26 Mart seçimlerinde üçüncü parti durumuna düşen ANAP'ın Meclisteki yapay çoğunluğu ile cumhurbaşkanını seçmesi milli iradeye, demokrasiye açık bir saygısızlık olur. Üçüncü parti durumuna düşmüş bir parti, tek başına cumhurbaşkanı seçmemelidir. Görevi erken seçime götürmek olan azınlık hükümetinin, cumhurbaşkanı seçmesi ülkeyi daha da derin bunalıma götürür." Onun içindir ki DYP lideri Demirel, partisinin dünkü grup toplantısında şunları söylerken çok haklıdır: "Halkın yüzde 60'i seçimi yenilemek gerek diyor. Hükümet kabul etmiyor. Türkiye'nin içinde bulunduğu çıkmaz budur. Her şeyi yüzüne gözune bulaştırmış bir hükümet başkanı, Çankaya'ya çıkmak istiyor. SHP ye DYP bu seçimlere katılmazsa, seçilecek kişi ANAP'ın cumhurbaşkanı olur." İktidar boşluğu büyümeye yüz tutarken, bunalıma davetiye çıkanyor Başbakan Özal. Güneş balçıkla sıvanmaz. (Baştamfı 1. Sayfada) Mecliste zorlu dönem lerini alındı belgesi vennek için davet ettik. Hayırlı uğuriu olsun" dedi. Meclis başkanlığı için ikinci başvuru ANAP Eskişehir Milletvekili Erol Zeytinoğlu'ndan gel^ di. Zeytinoğlu dilekçesini TBMM geçici başkanı Halim Aras'a verirken, ANAP Grup Başkanvekillerinin Ytldınm Akbulut'un aday gösterilmesi için imza toplamaJarıru eleştirdi. Anayasanın 94. maddesini anımsatan Zeytinoğlu isim vermeden ANAP Grup Başkanvekillerinin başkan adaylığı için imza toplamalannın anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Erol Zeytinoğlu, Meclis başkanlığı seçiminin gizli oyla yapılmasına karşm oylann renginin belirtilmesini ve siyasi parti gruplannın görüşlerinin yansıtılmasını doğru bulmadığını, baskanhk divanından hemen müdahalede bulunmaAa 1 HABERLERİN DEVAMI sonuçlandırılacağından emin olduğunu bildirdi. 1983 yılından bu yana Meclisin kendi içtüzüğünü yapamadığını belirten Aras, bu ictüzüğün yasama yılında çıkanlmasını diledi. Aras'ın konuşmasından sonra baskanhk sunuşları ile Meclis araştırması ve genel görüşme önergeleri gündemdeki yerini aldı. Meclis başkanlığı için dün ilk başvuruyu Gaziantep ANAP Milletvekili Vehbi Dinçerler yaptı. Dinçerler, dilekçesini dün sabah 09.10'da bir görevliyle Meclis başkanlığına gönderdi. Dinçerler anayasanın 94. maddesi hükümleri çerçevesinde TBMM başkanlığı'na aday olduğunu bildirdi. Dinçerler öğleden sonra da Halim Aras'tan alındı belgesini aldı. Aras, "Sayın Dinçerler'in dilekçesini saat 09.10'da aldık. Kendi UGUR MUMCU (Boftarafı I. Sayfada) GOZLEM SHP'ye çağrı (Baştarafı 1. Sayfada) leyen Demirel, "Milli Güvenlik Kurulu'na sesleniyonım; toplandık. dağıldık şeklindeki bir açıklama bugiin artık yetersizdir. Toplantıda alınan kararlan açıklayınız. Hükümete hangi tavsiyelerde bulundunuz? Halk onlan bilmek istiyor" biçiminde konuştu. DYP Gene! Başkanı, hükumeti seçime zorlamanın ve Özal'ın Çankaya hazırlığına engel olmanın gerekliliği üzerinde konuşurken, Hindistan Parlamentosu 1 ndaki dört muhalefet partisinin Meclisi terk etmelerini örnek gösterdi ve "Vatandaş 'Bizim milletvekillerimiz niye aynısını yapmıyor?' serzenişinde bulunmaya başlamıştır" dedi. Demirel, Bulgaristan'dan göç sorununa değinirken, "Uygulama, devlcti ulanç içine sokmuştur" diye konuştu. E k o nomik sorunlara ilişkin görüşlerini de açıklayan DYP Genel Başkanı, "Türkiye'de insanlann yüzde 80"i eşyasını satarak, yüzde 64'ü ise borçlanarak yaşamını surdüriiyor" dedi. kümet kuramayan Yeni Demokrasi Partisi 3 ay sonra bile seçime razı olabiliyor." Demirel, ANAP'ı seçime götürebiimek için çareler aradıklannı, ancak Türkiye'nin Bulgaristan'dan göç sorunu nedeniyle gündeminin değiştiğini söyledi. Demirel, "Bugünkü haliyle işgalci olmaktan başka bir vasfı olmayan bu hükümetten kurlulma>ı herkes istiyor. Biz de istiyoruz. Ama b u tek başımıza bunu halledecek olsaydık. efbette hallederdik. Bunlan denedik, mitingler yaptık, halka anlattık. Ama ne var ki 1 haziran sabahı Bulgaristan'dan goç başlayarak gündem değtşmiştir" diye konuştu. Demirel, Özal'ın Kapıkule^ de bir jipin üzerine Bulgar sınır nöbetçisine dönerek yaptığı konuşmayı bir talihsizllk olarak niteledi ve şöyle konuştu: "Özal diyor ki '1980 öncesi hükümetler oradaki Türkleri getirselerdi ya'. Bunu diyemez. Çünkü o zaman böyle bir icat yoktu. Böyle bir şey söylemenin fodulluktan başka bir şey olduğunu düşünemiyorum. Özal bir zamanlar ne diyordu: '70 milyon olunca cozeriz, gosteririz' diyordu. Bunun ne manaya geldiğini şimdi anladık. 2000 yılına gelinceye kadar siz oradaki Türklerin işini bitirin anlamına geliyormuş. Oradaki Türklerin adlannı, âdetlerini değiştirin anlamına geliyormuş. Şimdi Jivkov soydaşlarımıza diyor ki güvendiğiniz dağlara kar yağdı. Gelin adınızı, dininizi değiştirin, Bulgaristan'da kalın. Bu işte Özal'ın şu hesabı vardı. Bunlar 300 bin kişiden fazla gönderemezler. Gelenler Türkiye'deki akrabalan ile kucaklaşır, bu da oya dönüşür hesabı vardı. Göç içerde huzursuzlnk meydana getirmiştir. Devietimizi kötü duruma düşürmüştür. 300 binden fazla soydaşımızı gönderemeyeceklerini, gönderirlerse Bulgar ekonomisinin göçeceğini söylemişlerdir. Bunlar Bulgar hükümetini düşünu>orlar." Tiraj pastasındaki en büyük pay Dinç Bilgirfm. Dinç Bilgin'in sahibi bulunduğu Sabah, Ven/ Asır ve Bugun gazeteleri toplam tirajın yüzde 34.4'unü oluşturuyor. Tiraj birincisi Dinç Bilgin, ikincisi Asil Nadir. AsilNadir, Günaydın, Tan, Güneş, Kocaeli, Yeni Meram, Sakarya ve Uius gazetelerini elinde tutuyor. Nadir, ayrıca "Gelişim Grubu"nun da sahibi. Bu yıl mayıs ayındaki verilere göre Asil Nadir Grubu günlük toplam gazete tirajının yüzde 23.7'lik payına sahip. Bu pay, Günaydın Gazetesi'nin tirajındakı yükselmeyle daha da artmış durumda. Hürriyet grubu tiraj üçüncüsüdür. Hürriyet grubunun toplam tirajdaki payı Gazete adlı günlük yayın organı ile birlikte yüzde 24'lerde dolaşıyor. Milliyet'in tiraj pastasındaki payı yüzde 11, Türkiye yüzde 4.3, Cumhuriyet 3.9, Tercüman'ın da yüzde 3. Bu sayılar, mayıs ayındaki verilere dayanmaktadır. Tirajlar değiştikçe bu paylar da değişiyor. Bu sayılar, Türk basınında bir tekelleşme olgusunu açıkça ortaya koyuyor. ABO basında tekelleşmeyi önleyici düzenlemeler getirmiş, Fransa'da derseniz, o da öyle. İtalya da öyle. İngittere mi? En katı hükümler de İngiltere'dedir. Örneğin Avustralyalı yayınci Rupert Murdoch'un 1987 yılında The FınanDYP grubu dün saat 11.00'de cial Times'ın pay senetlerini satın alma girişimi bu katı kurallar Demirel'in baskanbğında toplangereğince gerçekleşmemiştir Murdoch, kapitafizmin ana vatanı dı. DYP Genel Başkanı Demirel, ABD'de sert kurallar ile karşılaşmış ve satın aldığı The New York yeni yasarna döneminin geçen iki Post'u elden çıkarmak zorunda kalmıştır. yıla göre değişik ve zor çalışma Basında tekelleşme, sermayenin kamuoyunu istediği gibi şartları bulunduğunu söyleyerek oluşturmasına yol açar. Topu topu 3 milyonluk tiraja sahip gün sözlerine başladı ve yeni yasama lük basında tekelleşme olgusu kök salarsa, bundan elbette ki döneminde yapılacak çalışmalann toplum zarar görür. bir psikolojik savaş olduğuna dikYazılı basında tirajın büyük paylarını ele geçiren bu gruplar kat çekti. Demirel, "Durum dedan bazılarının örneğin Asil Nadirtn özel televizyon kurma ğerlendirmesi yapalım. Âdel haliamacında olduğu da ileri sürülüyor. ne geldiği için yapalım. Yoksa dıırumun bir değerlendirme>e ihtiyaBir de bu olasılığı düşünün! Bu durumda demokrasinin gerektirdiği "çoğulculuk" ve bu cı olmadığı apaçık ortadadır" dıyerek başladığı konuşmasında coğulculuğun gerektirdiği çok seslilik ile karşıt görüşlerin özşunları söyledi: gürce yarışması "kâğıt üstünde" bile kalmayacaktır. Basında tekelleşme ve bu tekelleşme olgusu ile birlikte geli"Bir çöpii kaldırmaya bile takaşen "basındaki yabancı sermaye payı" birçok sorunu da bera ıı bulunmayan bir bâkumetin yönetimi ülkenin başını ağntıyor. Sıberinde getirmektedir. Sorunlann basında "halkın haberahna hakkı" geliyor. Basında kınttlara ve bunalımlara neden tekelleşme, bu hakkın özgürce kullanılmasını, ister istemez, en oluyor. Bunu bugün değil, 26 mart seçimlerinden sonra soylegelleyecektir. miştik. Bugun de aynı şeyi söyhıHaberler üzerindeki bu tekel baskısı, hiç kuşkusuz, siyasal yoruz. O günden bu yana Türkisorunlar da doğuracaktır. ye'nin iç ve dış sorunlan daha zorBu tekelleşme olgusu, basın emekçilerini de olumsuz yönde etkileyecektir. "Neden" derseniz, tekelleşme olgusundaki pay laşmıştır. Millet bunlara hükümet gibi bakmıyor. Bunca sıkıntılar, sahiplerinin bazıları işyerlerine Türkiye Gazeteciler Sendikası'nı ülkenin ve halkın sıkıntıları nelersokmayan gazete patronlarıdır. Bu koşullar, Türkiye Gazeteci dir diye sormuyorlar. Durmadan ler Sendikası'nın etki alanının azalmasına yol açacak, sendiher yerde siz kimin hükümetisiniz kal eylemler, basın tekelleri dışında kalan sendikalı işçi çalıştıdiye sorarak bugünlere geldik. ran gazetelerde yoğunlaşacaktır. Şimdi diyeceksiniz ki, siz durmaÖzetle, basın tekelleri sendika tanımayacak, basın emekçidan boyle konuşuyorsunuz. Ama lerini diledıkleri koşullarda çalıştıracaklardır. onlar da 5 aydır diledıkleri gibi Bu gidişe bugünden "dur" demek gerekir. oturuyorlar. Oturamazlar. HüküAsil Nadir, Hürriyet'i satın alacak mı? Daha doğrusu, ErolSi met yapamazlar. Hukumetin, milmavi, ağabeyi Haldun SimavTntn yolunu izleyerek Hürriyet'i Asillefin iradesi üstüne bir bardak su içmesi mürakün değildir. Halkn. Nadir"e satacak mı? yüzde 80'inin istemediği bir hüküBunları bilmeye olanak yok. met bizde iktidarda ayak direrken, Bilinen basındaki tekelleşmenin variığı ve bu tekelleşmenin Yunanistan'da yüzde 45 oyla hüyaratacağı karmaşık sorunlardır. Güneydoğu sorunu 1 Mayısl Ağustos 1989 tarihleri arasında 74 güvenlik görevlisi olmak üzere Doğu ve Güneydoğu'da 145 vatandaşın yaşamını yitirdiğini belirten Demirel şöyle dedi: '•Güneydoğu Anadolu yanıyor. 'Önemli değil, İranIrak savaşı bitince olaylar da biter' demişlerdi. Bu sözler hem hükümet, hetn devlet başkanının beyanlarıdır. Buradan onlara sesleniyonım. 'İç ve dış mihraklann tahrikı' yaklaşımıyla olaylan izah edemezsiniz. Kim bu iç ve dış raihraklar? Bu milletin bunlan bilme hakkı var. 11 senedir ne yapıyorsunuz? Kurşun geçirmez hücrelerin içinde. Savaş tehdidinde bulunmak çıkar yol değildir. Irak'taki, Suriye'deki mihraklann yuvalannı tahrip etmeyi bırakın da önce Türkiye'dekileri tahrip edin. Bunlan söylerken içim sızhyor. Oevletimizin bu sorunu çözmede gücü olduğunu bildiğim için içim sızhyor." "Türkiye'de her cumhurbaşkanı seçimi bunalımdır" diye konuya ilişkin görüşlerini açıklayan Demirel, "sorunlann temel nedeninin 1983 çarpık rejimi olduğunu" söyledi. Demirel, "Bu rejimin bir bölümü önümüzdeki gunlerde tasfiye olacak. Ama biz bu çarpıkltğın yenilenmemesini istiyoruz. Yeniden bir çarpıklık olmasın istiyoruz. Ama çarpıklığa doğnı bir gidiş var. Hakkâri'de cam hücresinin içinde 'Cumhurbaşkanı'nı bu parlamento sını istedi. önergedeki 23 imzayı okudu, an Cumhurbaşkanlıgı Konseyi üyeleAras da herhangi bir grubun cak Başbakan Tnrgut Özal'ın im rı, İnönü, Demirel ve partilerden başkanvekilliği veya parti yöneti zasını okumayı unuttu. birçok üye kokteyle katılmadı. cisi sıfatıyla aday gösterilmesi haHalim Aras gazetedlerin öza.' %$*%£& S^yaTm linde adaylığın geçersiz olacağını ı ni z i söyledi. Seçimlerin tam bir gizli™ * ™ okumadığını hatırlat s a a { k a y d j ^ S e m n | ^ ^n f r Tl ^ o l o n ıl7ırir.ı •• V/*A •klıcla Amm a • lik ve dürüstlük içinde yapılaca maları üzerine "yanlışlığıma den gelmediği sorusuna "biraz ğından kimsenin şüphesi vcrin" yanıtını verdi. rahatsız" karşılığım veren özal olmaması gerektiğini belirtti. önergede Başbakan Özal dışın daha sonra bahçeyi dolaşarak koANAP Istanbul Milletvekili da şu imzalar bulunuyor: Yasin nuklarla sohbet etti. Haluk BayülBedrettin Doğancan Akyürek de Bozkurt, Raşit Daidal, Onural Şe ken ve Prof. Necdet Serin ile saat 16.00'da Halim Aras'ı ziya ref Bozkurt, İ Ikiı Güney, Orhan "Bodrum turizmi" üzerine sohret ederek TBMM başkan aday Demirtaş, İbrahim Ozdemir, Ga bet eden özal daha sonra bir grup lığı için kendi imzasıru taşıyan lip Demirel, Halil Özsoy, Metin milletvekiliyle seçim sohbeti yaptı. dilekçeyi verdi. Aras hayırh uğur Gürdere, Cumhur Ersümer, Me Bir milletveküinin TBMM'yi lu olması temennisiyle Akyürek'in tin Balıbey, Akgün Albayrak, "okula", TBMM komisyonlandilekçesini aldı. Mustafa Taşar, Mehmet G«dik, nı da "yatılı okula" benzetmesi Son olarak Erzincan Milletve Nabi Poyraz, Şener Işlelen, Ba karşısında özal kahkahalarla gülkili Yıldtnm Akbulut Meclis baş hattin Caloglu, Seçkin Fırat, Ya dü. kanlığına aday gösterildi. ANAP şar Eryılmaz, Ahmet Altıntaş, özal, Didim'deki yazlık evleGrup Başkanvekillerinden Yasin Mehmet Ali Karadeniz, İsmail rin kura çekimini elinin uğurlu Bozkurt, Akbulut'un aday göste Ügdül, Nevzat Durukan. olması nedeniyle oğlu Efe'nin yaren dilekçeyi Aıas'a verdi. Bozpacağını söyledi. Bu arada bazı kurt, Akbulut'un' grubun adayı milletvekilleri de ö z a l ' a " ö ı e l Söniik kokteyl olmadığını belirterek, önergeyi meselelerini" ilettiler. Kokteylde TBMM'nin yeni yasarna yılına bir bardak portakal suyu içen grup başkanvekili olarak değil, milletvekili olarak imzaladıklan başlaması nedeniyle akşam Başbakan Özal, YÖK Başkanı İhnı söyledi. Bozkurt, "Gnıptaki ve TBMM Bahçesi'nde bir kokteyl san Dogramacı'nın takdim eltıği seçecektir' diyor. Hangi parlapartideki sıfatlarımız arka verildi. Katılımın az olduğu kok ABD'nin yeni Ankara Büyükelçimento? İktidar partisi halka dateylin sönük geçtiği gözlendi. si ve bazı ülkelerin büyükelçileri plandadır" diye konuştu. yanmayan bir parlamento. Şimdi Geçici başkan Halim Aras da Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile bir süre sohbet etti. bize 'Meclis başkanı seçimine giriyorsunuz' dryorlar. Bizim Meclis başkanı seçimine girmememiz milletvekili seçimlerinin yenilenmesine yetecekse, bu iktidardan kurtulmamıza yetecekse biz hazinz. Ya da diğer muhalefei partisi hazırsa biz yine hazınz. Mecliste iki muhalefet partisi var. tkisi de girmezse bu o zaman bir yaptınm gelen Dinçerler, Aras'ın ba^kanj. olur. İşte Hindistan örneği. 4 mu B E T Ü L U N C U L A R • vekîlfifi ödasındâ 1clmiîsfnı hekhalefet partisi ve 115 milletvekili. ANKARA Başbakan Turgul lediği söylendiğiııde Özel Kalem SHP grubu Bu Meclis cumhurbaşkanını seçeÖzal dün ilk kez ANAP grubun Müdüru ile birlikte o tarafa yöneSHP grubunu açarken yaptığı cek diyor. DYP ve SHP, Biz seçidan niçin hiç alkış almadı? Kirni liyordu. "Tam ANAP grubunun konuşmada Genel Başkan Erdal me katılmayız' diyoruz. Bu bizim toplandığı saatte randevu almasıne göre grubun tepkisiydi, kimiİnönü Kıbrıs konusuna değinmehakkımız. SHP seçime katılırsa ne göre konuşması çok monoton nın anlamı ne olabilir?" sorumu yi unutuyordu. İnönu, toplantı hukukilik kazandınr. Verdikleri za sinirlenen Dinçerler, "Üfürsen sözde durur katılmazlarsa, o za du, alkışhk bir olay yoktu. Gerek anlam çıkanyoriar yahu" diyerek basına kapatıhnca yeniden söz man seçilecek cumhurbaşkanı çesi ne olursa olsun yeni yasama bize de tepki gösteriyordu. Dinçer alarak unuttuğunu anımsadığı TBMM'den seçümiş olmaz. O se yılına dün başlayan Mecliste en ler önde, biz arkada Aras'ırı oda Kıbrıs konusuna değiniyor ve yapçimin yapıldığı salonda yalnız çok dikkat çeken ve konuşulan sına yaklaşırken, bu kez bir gaze tığı gezi hakkında grubuna bilgi ANAP var ise cumhurbaşkanı olay bu oldu. teci ordusuyla karşıdan gelen Aras veriyordu. "Kamerayı niçin çağırmadın ANAP'h olur. Biz TBMM basbaskanhk makamında görüşmek SHP grubunda, Grup Başkankanhk seçimine kablıyoruz. Kaül oğlum?" diye özel kalem mudü istediği Dinçerler'in yolunu kesivekili Hikmet Çetin, "yıprandığı" rünu paylaşan geçici Meclis Başmazsak bu Meclisten çekilmemiz yordu. Akşam kendisini TV'de gölazım. Şu anda böyle bir şeye ih kanvekili Halim Aras, kısa süre remeyecek olan Aras'a görevliler gerekçesiyle milletwkillerinden o> tiyaç yoktur. Cumhurbaşkanlıgı için de olsa Yıldırım Akbulut'un TRT'ye haber verdiklerini, ancak alamıyordu. Geçen yasama yılınseçimi için söylüyorum, yüzde koltuğunun tadını çıkarmak ister onlann kamera göndermediğiııi da grup başkanvekili seçimini kıl payı kaçıran Hasan Fehmi Güneş 80'inin başbakan, yüzde 88'inin gibiydi. Dun sabah yemeden içme söylemekten kaçınıyorlardı. 2. turda seçiliyordu. Bir bölüm cumhurbaşkanı olmasını isteme den koltuğunun tadını çıkarmak SHP'li seçim sonuçları için "mudiği bir insanın, ülkeyi bu hale ge ister gibiydi. Dün sabah içmeden tabakat", bir bölümü ise "ilk kez tiren bu insanın cumhurbaşkanı erken saatlerde TBMM Başkanlı DYP grubu çekişmesiz bir seçim" değerlendirolmasını düşünemiyorum." ğı'na adaylık başvurusunu yapan DYP grubunda Genel Başkan mesini yapıyorlardı. Guneş'i KumANAP Hatay Milletvekili Vehbi Demirel, Türkiye'yi bu hale ge Dinçerler kamera isteyen Aras'a Süleyman Demirel, "Amenna ve baracıbaşı ile birlikte grup yonetirenlerin cumhurbaşkanhğım ha memnunlukla bakarken, bir yan sadakna; yani pekâlâ. Sen bu ha timinde görmek isteyen SHP'li yal bile edemeyeceğini söyleyerek, dan da gazetecilere laf yetiştiriyor le getirdiğin Türkiye'nin cumhur üyelerin Güneş'e karşı geçen yıl"Özal'ı cumhurbaşkanı seçmenin du: başkanı mı olacaksın?" diye ken dan, "vefa borçlarını vebali vardır. Bu vebal herkesinTBMM Başkanlığı makamına di deyimi ile, "'devleli yönelea bey ödediklerini" dile getiriliyordu. djr. ANAP içindekilerin de vebali olacaktir" dedi. Demirel, sözlerini şöyle tamamladı: "10 temmuz günü 6.2 trilyon emisyon hacmi vardı. 11 temmuzda 7.4'e yükseldi. Bir gece içinde U trilyon para bastılar. Senenin basındaki emisyon hacmi neredeyse ikiye katlanıyor. Bir gecede 1 trilyon bastığınız parayı mı konvertibl yapacaksınız? Daha kolayı var; basın parayı, doldurun bavula, götürün, değiştirin. Türkiye'de ekonomi iflas etmiştir. Her 3 evden biri eşyasını satıyor. Her 2 evden biri borçlanarak yaşıyor. Kendi başına olsa Türkiye bundan daha iyi olurdu. Halk bu rakamları bilmiyor, ama bu rakamlaria yaşıyor." jstffclal Marçı TBMM'nin açılışında, Özal, bakanlar, milletvekilleri Istiklal Marşı söylediler. (Fotoğraf: Rıza Ezer) MECÜSTEN NOTLAR Özal'a alkışsız protesto Hükümet zararlı (Baştarafı 1. Sayfada) İnönü, Bulgaristan olayında izlenen politikanın bile tek başına bir hükümeti düşürebileceğiııi kaydettiği konuşmasında, hükümetin göreve devam etmesinin gittikçe Türkiye'ye zarar verdiği göriişünüdilegetirdi. İnönü, hükümeti, "kâğıt üzerinde hükümel" olarak niteledi. Partisinin ilk grup toplantısına başkanlık yapan tnönü, toplantıyı açış konuşmasında erken seçim ve Cumhurbaşkanlıgı seçimi konularında şunları söyledi: "Erken seçim gündemde olmaya devam edecektir. Bunu ilan etmek istiyorum. Bu istikrarsızlık, kararsızlık böyle süremez. Erken seçim, Cumhurbaşkanlıgı seçimi ayn ayn şeylerdir. Cumhurbaşkanı seçimi şöyle ya da boyle olacaktir, ama erken seçim isteğimiz bitmeyecektir. Cumhurbaşkanı seçilse de erken seçim istemeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanlıgı seçiminden önce erken seçim islememizin nedeni mevcut sıkınnlara ve bunalımlara yenisinin eklenmemesi içindir. 26 Mart seçimlerinde 3. parti durumuna düşen Tümü Yabancı Öğretim Kadrosuyla İNGİLİZCE ve ALMANCA Bir devre için sadece (KOV Dahil) YETİŞKİNLERE Devre:4,6,9 Eylül ANAP'ın Meclisteki yapay çoğunluğu ile cumhurbaşkanını seçmesi milli iradeye, demokrasiye açık bir saygısızlık olur. 3. parti durumuna düşmüş bir parti tek başına cumhurbaşkanı seçmemelidir. Görevi erken seçime götürmek olan azınlık hükümetinin cumhurbaşkanı seçmesi ülkeyi daha da derin bunalıma götürür." Meclisin tatili süresince iktidarın hatalanna devam ettiğini, iktidar boşluğunun ulkeye her gün daha ciddi sorunlar getirdiğini anlatan tnönü, iki aylık süre içinde hükümetin de büyük ölçüde tatil yaptığını söyledi. Bakanlar Kunılu'nun 50 gün sonra toplanmasının olay olduğunu, ama Bakanlar Kurulu'nun tatil yapmasırun, ülkenin sorunlannı çözmek bir yana daha da büyüttüğünü anlattı. SHP lideri, Güneydoğu olaylan hakkında bakanın verdiği bilgilerin yetersiz olduğunu, bu nedenle olaylan yerinde incelediklerini söyledi. Olayı basit zabıta olayı olarak görme yaklaşımının çözüın getirmeyeceğinin ortaya çıktığına dikkat çeken tnönü, bu konuda verecekleri genel görüşme önergesinin öncelikle ele alınması gerektiğini bildirdi. Başbakanın bu bölgeye propaganda amacıyla gittiğini savunan İnönü, genel görüşmenin uzun süre beklenmeden yapılmasını istediklerini kaydederek, "Vatandaşlanmızın Güneydoğu'da beklediği can guvenliği, gelecek güvencesi ve yasama huzuru. Türkiye'de yaşayan herkes bu soruna ciddi katkı yapmak zorundadır" diye konuştu. tnönü, cezaevlerindeki durumun, Adalet Bakanı ve yetkililerin büyük hataları, inanılmaz beceriksizlikleri sonucu iki hükümlünün yaşamını yitirmesinin ülkede büyük tepki yarattığını söyledi. Konuşmasında Bulgaristan'dan Türkiye'ye olan göç konusuna da değinen SHP lideri, Başbakan özal'ın hiçbir Dışişleri yetküisine danışmadan, "Göçmenlerin hepsini alınz" demesinin, devlet adamının yapmaması gereken bir davranış olduğunu kaydetti. Hükümetin bu kadar büyük bir hatay ı nasıl yaptığını soran tnönü, vize uygulanıasının getirilmesi ile sorunun başladığı noktaya dön düğünü bildirdi. İnönü şöyle devam etti: "Dış poutikanın ne kadar keyfi, beceriksizce ve bir kişinin kaprisleriyle idare edildiği açıkça ortaya konuldu. Böyle bir hareket tek başına bir hükümeti diişürür. Ama nükümel devam ediyor. Devam etrnesi gittikçe Türkiye'ye zarar veriyor. DYP'nin Bulgaristan konusundaki önergesini destekleyecegiz." Güneş ve Kumbaracıbaşı seçildi SHP Meclis Grubu'nda yapılan seçimlerde grup başkanvekilliklerine Onur Kumbaracıbaşı ve Hasan Fehmi Güneş seçildiler. Eski grup başkanvekillerinden Kumbaracıbaşı yeniden seçilirken, Hikmet Çetin 4. turda seçimlerden çekildi. Grupta yapılan seçimlerde grup yönetim kurulu uyeliklerine Zeki Ünal, Rıza Yılmaz, Kemal Duduoğlu, Kenan Süzer, Fuat Erçetin, Gürcan Ersin, Yaşar Yılmaz, Fuat Atalay ve Mahmul Keçeli seçildiler. Ankara Şb: 125 44 42 118 26 45 bmlr Şb: 14 77 93 • 25 51 37 Mecldlyeköy Şb: 175 43 98 175 43 99 Kadıköy Şb: 338 91 00 • 345 14 40 Bakırköy Şb: 542 56 27 542 56 28
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle