Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Sahıbr Cumhurıvel Malbaacılık \c Gazelecıhk Turk Anonım Şırkelı adına Nadir Nıdi 0 Genel \ayin Muduru Hasan Cemftl, Muessese Muduru Eminc Lşıklıgil. Yazı Işlerı Muduru Oka> G o n c u i ı ı . 9 Haber McrkMı Muduru Yılçın Bayrr, Savfa Duzenı Yöneımem Ali ACM. • Temalaler ANKARA AhnMI Tao, İZMİR HiknA Çnmksy*. k Pobuka trf»l B«stantK. DıS HabCTİCT Lıpın fUa. bkonomı d n g u Tuıfcan. I; Sendıka Şaknıi Klttncı. Kultül Cd«l Vatr, E&um C*nca> >ntan. Haber \raşlırma Ismrt Beffcın. Yun Haberlen Nccdei Dofln. Spor Danı^manj \bduflL*dlr Yucrintto, Dızı Yazılar k a n n Çafa$Juuı. \ra$urma Ş*kin AlfM>, Duzettme \bduJUh \*aa 0 KoordınalOr \lunn Konıfean. 0 Malı Işler Cnıl Eıfcıd. 9 Muhasrtr Rulrtıt Vrnrr 0 ButçePlaıüama. Srrjp Osnanbcşrogtu 0 Rclüam Ayjt Tonm. 0 Ex >a>ınlal Hufyı Akyol 0 Idart H n t ı CHHTT. 0 lilr.mc Dndtı Çdft, 0 BugıI»lem M d lıuL 0 Pmonci Srrp Basbnoo0u. 8o*m .«• ta*m CnntfıumH Maltoaobk « Gürtmlık TAŞ TUrk Oojı Cad 3941 M3« Is Pk 246tsunbul Td 512 05 05 (20 hal. Tdoı. 22246 Fu. (1) 526 60 72 0 fluroiır Kaktn: Zıy» Oötalp Blv lnkıtap & No 19/4. Td 133 II 4M7, Tdoc. 42344 FM. |4) 133 C« 65 0 U » H Zıyj Bh. 1352 Sİ3, Tü U 12 30. Teto. 52359 F«x. (!1| 19 53 6fl 0 ^ » . Inonu Cad. 119 S No 1 Kaı I. tü 19 31 52 (4 hall. TdcL 62155. Fa*. (71) 19 31 52 TAKVtM: 29 EKİM 1989 tmsak: 4.58 Güneş: 6.23 öğle: 11.53 Ikindi: 14.44 Akşam: 17.12 Yatsı: 18.32 Modaya yaşam sevînciyle gelir yaz NECL SEYHUN PARİS Yazın tum sevincini, ışıltısını yansıtan donemler vardır modada. 1990 yazı o yazlardan işte! Doğaya lers değil moda. Karanlık değil; kapalı, kasvetli değil. Bir yaz vardı geçmiş yıllarda. Tum gri, tüm siyah, ağlamaklı. Hiç öyle değii onumuzdeki yaz. Cıvıl cıvıl... Yaşama sevinciyle dolu. Kırmızının yanında turuncu, turuncunun yanında çingenepembesi, pembenin yanında mor. Leylaklar arada, elma yeşillerı, derin deniz mavileri, sıcacık sarılar, kırmızılar... Tek tek, ikili uçlu, hepsi bir arada... Sıyah üstünde, beyaz ustünde... Pamukluda, ketende, ipekte, vualde... Çizgili, kareli. puanlı, çiçekli... Bir yaz dunyası, sımsıcak! Bir yaz modası; giymeye, salınmaya değer! Ankarada bira festivali • ANKARA (ANKA) Batı Almanya'nın Münih kentinde her yıl düzenlenen bira festivali 24 kasım tarihleri arasında Ankara'daki Hilton Oteli'nde de kutlanacak. Bu yıl Turkiye'de ikincisi yapılacak olan festival yemek, içki ve eğlenceyi kapsıyor. Batı Almanya'dan gelen Furtner Baom orkestrası ve dansçılanmn katılacağı festivalin organizatörlüğünü Lufthansa, Ankara Hilton ve Lövvenbrau yapacak. Festivale giriş ücreti 10 bin lira olarak belirlendi. Givenchy Puanların, kareli kumaslann. çizgilenn yanı sıra. kelebekler de yaz modasına giriyor Emprime olarak, aplıke olarak. ışleme olarak. Aksesuar olarak da süslüyor kelebekler 90.. yazını kemer) tokası, kolye, küpe olarak. Givenchy > kelebeği yeşil ] krep jorjet bir i gece elbisesı | ıcin düşünmüş Beyaz gazar bolero ışleme kelebeklerle süslu JeanUuis Scherrer Ünlü modacı, Afrika modasından yana koyuyor ağırlığını önümüzdekı yaz. Sahariyen ceketler yapıyor, panter, kaplan. zebra desenli kumaşlara genış bir yer verıyor koleksıyonunda. En gözde desenler bunlar. Pamukluda, ketpnde bunu kullanıyor, vualde lâmede bunu... Bir Afrika ruzgârı esiyor Plerre Balmain Kısa etek gözde 1990 yazında Tüm koleksiyonlar kısa. Ama bu arada az da olsa uzun etek yok demek değil ki. . Kısa etek sevdası uzun etekle şık olmayacağınız anlamına gelmiyor İşte Balmain'den bir örnek: Fildişı beyazı ince yünluden bir takım. Bir bluz, bir pilıse etek, bir şal.. Sade, ama şık Böyle bir kıyafetle demode görünmek olanağı var mı? Moda ağırlığını ıstedığı kadar kısadan yana koysun. \ Scherrer'den ( yana. Kossuth'un evi onarüıyor • BLRSA (AA) Macarlann ulusal kahramanı ve ilk Cumhurbaşkanı Lajos Kossuth'un, sürgünde iken Kutahya'da kaldığı ev, TürkMacar hukümetlerinin işbirliğiyle yeniden onarılıyor. Daha önce bir kez daha onarılan "Kossuth Evi"ni görmek uzere her yıl Kutahya'ya binlerce Macar turist geliyor. "Kossuth Evi", ilk onarımından sonra muze haline dönüştürulmuştü. Dtişük tansiyon • ANKARA (UBA) Düşuk tansiyona daha çok kadınlarda ve gençlerde rastlandığı bildirildi. Prof. Dr. Ferruh Korkut, duşük tansiyonluların ömrünün daha uzun olduğunu söyledi. Korkut, büyük tansiyonu 10'un, küçük tansiyonu 7'nin altında olanların düşük tansiyonlu sayılabileceğini belirtti. Prof. Dr. Ferruh Korkut, insanlardaki duşük tansiyon sorunuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, yapılan araştırmalarda kesin olmamakla birlikte duşük tansiyonlu kişilerin daha çok İcadınlar ve 1530 yaş arasındaki gençler olduğunu söyledi. Ungaro Ünlü modacı kendı cızgısıne sadık bir yol ızlıyor önümuzdekı yazda.. En olmayacak renklen yan yana getınyor, en olmayacak desenleri, kumaşları kullanıyor bir arada Pek kolay bir stil değil bu aslında. Ama tistasının elınde gerçekten çekıci oluyor. Yukanda düz bluz. kareli etek ve çıçeklı ceketle yenı yaz .koleksıyonundan bir model sunuyor 'Prenses' Playboy'da • NEW YORK (AA) Erkeklerin dünyaca ünlü 36 yıllık dergisi "Playboy" imparatorluğunu kurtarmak için, 36 yaşındaki bir prenses kolları sıvadı. Playboy'un sahibi Hugh Hefner'in 36 yaşındaki kızı Christie Hefner, babasının sahip olduğu ve ölümü halinde önemli bir bölümü kendisine geçecek olan yüzde 60 oranındaki hisse senetlerini kontrolu altına alarak yönetimde "birinci isim" olduğunu kabul ettirdi. Şimdi, Christie'nin birçok yeni atılımla imparatorluğun temellerini sağlamlaştıracağına kesin gözuyle bakıhyor. İNGİLTERE Kaymak şekerle buluşıınca NECATİ GÜNGÖR Afyonkarahisar'dan geçtiniz mi hiç, yolunuzu düşurdunüz mü bu ile? Trenle ya da otobüsle, gece yahut gunduz? Ne zaman ve nasıl olursa olsun, buralara yolu duşüp de Afyon kaymağından tatmamışolanınız var mı? Evvel zaman içinde, doğudan batıya, batıdan doğuya gidenler, mutlaka Karahisarı Hüdavendigâr'da bir mola verirlerdi. Kervanlar yük yıkar burada, gezginler soluk aldırırlardı atlanna. O eski zaman gezginlerinin piri, ustadı kiram Evliya Çelebi dahi buralara yolunu düşürmuş, "âbu hevasının letafetınden" nasip almıştır... Ve dahi defterine şu notları düşmuştur Karahisar hakkında: "Ve bu şehir âdem deryasıydı. Çarşu ve pazannda adam adamın omuzuna sökmez, öyle izdihamdır. Ayende ve revendeye nimetleri gayet mebzuldur. Emma halkının rengii ruyleri sarıya mâildir. Zira bu di>«r afyon kâni olmagle halkın ekserisi liryakiledir. Emma âbu hevasının letafetinden, halkı, tiryakilerine göre nane çöpii gibi ve lades kemigi misal artık âdemler değillerdir." O gun bugün Karahisar diyan yolların kavşak noktasında durur. Tren yolları buradan geçer, kara bir yılan gibi kıvrıla bükule uzayan karayolu buradan... Trenler durur, trenler kalkar; asfalt yollardan hışımla geçip giden otobüsler, Afyonkarahisar'da "çay ve ihtiyaç molası" verirler... 'Afyonkarahisar'ın kaymak şekeri odur ki, yiyen bir daha unutmaz, yıllar geçer tadı damaktan silinmez' rı ve hemşerileri de çeşitlendirenler: Fıstıklı, fındıklı, haşhaşlı, kakaolu, sade... Bir de kaymak dolması var ki, o mevsimine göre yapılıyor. Daha doğrusu kışlık çeşit. Dışı ince, kâğıt gibi bir şeker tabakası; içerisi som kaymak... Afyonkarahisar'ın soğuk, karlı, step ikliminde eşi bulunmaz ilaç! Salih Şekerci'nin Afyon kaymağı 2. Uluslararası tzmir Fuan'nda altın madalya ile odüllendirilmiş; çocukları ve torunları da odule layık olmak için gerekli özeni hep göstermişler. 1989 Turizm Haftası'nda, en temiz şekerci unvanıyla bir belge verilmiş kendilerine... Yapılışından bugiıne yalnızca 1972 yılında Afyon kaymağının kalitesinde bir düşme görülmuş. Bunun nedeni ise, afyon ekiminin yasaklanması! Afyon ekimi yasaklanınca, haşhaş kuspesinin arkası kesilmiş; haşhaş kuspesi olmayınca, manda sutunun bereketi kalmamış. Sütlerin koyuluğu gitmiş; kaymak tutmaz olmuş... Harrarfda Ejneviler m ŞANLIURFA (AA) Şanhurfa'nın Harran ilçesinde yapılan kazı çalışmalan tamamlandı. Ödenek yetersizliği yuzunden sadece bir ay süren çalışmalarda, Emeviler dönemine ait şehir kalıntıları ortaya çıkarıldı. 1983 yılından bu yana devam eden "tarih hazinesi" antik kent Harran'da, eylül ayında başlatılan ve geçen günlerde tamamlanan kazı çalışmalan sırasında İslami devre ait sokaklar, evler,' yollar ve kuyular bulundu. Kültur Bakanlığı Danışmam Dr. Nurettin Yardımcı başkanlığında gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, kalker taşından yapılrruş bir kuş kafesi ile bir de camiye rastlandı. Demir Lady înişe geçti Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Howe'dan sonra, Maliye Bakanı Nigel Lawson'ın da isiifa etmesi, Ingiltere'de "onyılın en ağır bunalımı" olarak nitelendiriliyor. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA Iktidar yanlısı, "sokaktaki adam"ın goruşlerini yansıtan magazin basını dışında, ciddi basın, radyo ve televizyon, geçen günlerde Maliye Bakanı Nigel La»son'ın istifasını "on vılın en ağır bunalımı" olarak değerlendiriyor. Ciddi basın, sorunun temelinde, halkın anlamadığı, sadece iktısatçıların fark ettiği birtakım ayrıntüı ve teknik uygulama ve kararların değil, doğrudan doğruya Başbakan Thatcher'ın Avrupa Topluluğu ıle ilişkisinin yattığını vurguluyor. Muhafazakâr gorüşleriyie tanınan "Daily Telegraph" bıle, "Başbakan, Avrupa'dan yana mıdır, defil midir? Bu sorunun açık seçık yanıtını vermek zorundadır artık" diye yazdı. " I n dependent"taki uzun başyazıda, son bunalımın kişilık çatı^malarından oıe bir durum olduğuna dikkat çekıldi ve "Sorun Avrupa konusunda düğumleniyor. Başbakan Thalcher. başbakanlığını sıirdureceğini umuvor. Bunu başkalarını sindirerek >apabileceğini sanıyor. Ama buvuk günleri artık bilmiş, iniş başl.amıştır" dedi. kumandası" altında "evet efendimci" herhangi bir kışi değıldi. Iş ve maliye merkezi "Cit>"nin guvenini daha politıkaya atılmadan once ekonomi yazarı ve vorumcusu olarak ka«nmıştı. 1983'ten itibaren de Malive Bakanı olarak İngiliz Sterlim'nı Avrupa Para Sistemi'ne (EMS) bağlamak için ihtiyatlı adımlar atıyordu. Bu da enflasyonla mucadelc, sterlini "Avrupa para sepeline" ko>ara'« b€İli bir kur gavantısı sağlamak gibi nedenlerdcn oturu "City"nin işine geliyordu. Ancak A\rupa yonündeki bu ihtiyatlı adımlar dahi, Avrupa Topluluğu'nu sadece buyuk bir pazar olarak goıen ve siyasal bir birliğı kesinlikle benimsemeyen Başbakan Thatcher ıçin "fazlajdı." *" Uç a> once Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Howe, "Avrupacılığının" bedelini, pasif bir goreve atanarak odedi. Geçen gun de Maliye Bakanı, başbakanın Avrupa aleyhtarı tutumuna daha fazla tahammul cdeme>'erek aynldı. Sütiin bereketi Ne zaman ki Ecevıt başbakan olup haşhaş ekimini Amerika'nın rağmına, Afyonkarahisar'da özgur bırakmış; o zaman sütlerin bereketi yeniden gelmiş... Bugun yuze yakın sayıda imalatçısı var Afyon kaymağının. Bunların kimi buyuk, kimi küçük imalatçı. Ve bin kişi civarında insan, bu imalattan ekmek çıkanyor... Kaymak üretiminden geçinenler hariç... Bin şekerci işçisi, bin aile demektir. Kaba bir hesapla, Afyonkarahisar nüfusunun beşte birinin, kaymak şekeri sayesinde ekmek yediği söylenebilir. Köylüsu, imalatçısı, satıcıiarıyla... Ancak, küçuk el sanatı olarak yapılan kaymaklı şekerin bayatlamasını onleyecek ambalaj sorununun çözümlenememış olması, dolayısıyla il dışında pazarlama güçlükleri, bu sektörün gelişmesini engelleyen önemli bir etken. Kaymak uretimini gerçekleştiren koylulerin kooperatifleşmesi; imalatın fabrikasyona geçmesi gibi aşama\arin gerçekleşmesi halinde, Afyon kaymağının, bu yörenin ekonomik yaşamım daha da canlandıracağı kuşkusuzdur. Ey okur, isterseniz, bizi yine kötü bilin; ama şu öğüdümüz kulağınızda kalsın: Dunya hali bu, gun olur da yolunuz Afvonkarahisar'a duşerse, sakın ola, kaymak şekeri de neymiş deyip geçmeyiniz! Kaymak şekeri odur ki, bir viyen bir daha unutmaz. Yıllar gelip geçer de, tadı damaklardan silinmez. Afvonkarahisar'a uğrayıp da, Şekerci Salih'in dükkânı dediniz mi, kim olsa gösterir... Bizden sovlemesi. Haşhaş küspesi Sokaklarında adam adama izdiham gorulmez; insanları afyon tiryakisi değildir artık; ama haşhaş denilen nebat hâlâ ekilip biçilir burada. Haşhaş önemlı bir geçim kaynağıdır buralı insanın. Haşhaş kuspesi, camız surülerinin en büyük besin kaynağıdır. Haşhaş kuspesiyle beslenen camızlann sütü kerpıç gibi koyu olur. O dillere destan, namı dünyayı tutmuş Afyon kaymağının tadı, lezzeti haşhaş kuspesinden ötürüdur. Haşhaşı mebzul, camızları bereketli, kaymağı cana şifa olan Karahisar'a volu duşüp de Afyon kaymağından tatmamış olanlara ne yazık! Eşine dostuna, sevdiğine, yakınlarına armağan göturmeyenlere ne kadar yazık! Gelgelelim öyle kutulara doldurulmuş, "yolcu işi" şekeri bol, kaymağı az olanlara da aldanmamak gerekiyor. Bunu biz değil, Omer Altınay soyluyor. Ömer Altınay, Afyon kaymağının mucidi Salih Şekerci'nin torunu. Bir aile geleneği olarak sürdürüyor bu işi. Salih Şekerci merhum, 1901 senesinde icat etmış Afvon kaymağını; yani kaymağı şekerle birleştirmeyi! Insanlara yeni bir damak tadı armağan etmiş... Onun bu icadı, tum sülalesine; birçok da hemşerisine geçim kaynağı olmuş... Ailede, yani Ömer'in ailesinde tum erkekler gozlerini açıp şeker tezgâhını goruyorlar. Afyonkarahisar çarşısındakı dükkânları an kovanı gibi işliyor. O eski, o gelenekçi ailede bir tek kişi çıkmış bugune dek şekercilik yapmayan: Gidip okul sıralarında okumuş, kitaplar devirip oğretmen olmuş! Kim mi? Omer'in kızkardeşi... Onun dışında tum çocuklar, dede mesleğinden kazanıyorlar hayatlarını. "Başlarda bir iki kişi vardı bu işi yapan" di>e anlatıyor Ömer, "sonra sonra çoğaldı... Bakkallar bile bu işe yöneldi. Siz o. garajlarda, islasvonlarda salılanlara aldanma\ın. Oralarda dukkân kiraları yüksektir. O yüksek kiralan çıkarraak kola> değildir. Bunun uslesinden gelmek için kaymak şekerinin kalitesini diişiirmek zorunda kalırsınız. Yani, kaymağı az, şekeri bolcana doldurursunuz. Yolcu işidir bu; alıp gideni bir daha görmezsiniz! Gelip sizi bulamazlar... Ama b\ı, Afyon çarşısında, buralı insanlara satıyoru/. Bu nedenle, geleneğimizi sürdürmek dururnundayız..." Manda besleyenler, kaymağı gunluk getiriyorlar şekercılere. Taze kaymak gelir gelmez, bu işin ustaları kolları Başbakan Thatcher'ın AT karGorevınden ayrılan Nigel Law şılı tutumunu daha ne kadar son, Başbakan Thatcher'ın "emri ınatla surdureceeı merak konusu. çimine sokulur. Katlanıp uzatılma işlemi, ağarıncaya dek yinelenir. Ağarınca, yuzde virmı oranında kaymak ve o kadar da su eklenerek yoğrulur. Önceden içi yağlanmış sıvayıp tezgâhın başına geçiyorlar. Fiyatı mı dediniz? Ge ya da ambalaj kâğıdıvla kaplanmış ozel kaplara dolduçen yıl dokuz bin liradan alıyorlarmış kilosunu köylüden. rulur, uzeri bastırılır. Soğumaya bırakılır. Bir gün bekleBu yıl on bın liraya çıkmış... Ömer Altınay'ın dukkânın dikten sonra dilım dilim kesilip kutularına yerleştirilir. da, gunluk on beş kilo kadar kaymak işleniyor. Bu on beş kilo kaymağın bir bölumii, özel kaplarda, geldiği gibi sa Kaymak nasıl yapılır? tılıyor. Bir bölümuyle de kaymak şekeri, öteki adıyla AfTülbetten geçirilen manda sutlerı kaynatılarak kaymak yon kaymağı yapılıyor... Gunluk, Afyon kaymağı üretimi yetmiş seksen kilo. Bunun yuzde yirmisi kaymak, ötesi şe durumuna getırilir Sonra tavalara dokulup bir gece bekker ve su... Kaymağı, yuzde yirmiden az kullanmak ise, letilir. Ertesi sabah, taze sağılmış sutler yeniden kaymağa eklenir. Ve kıık beş dakika kadar tavada. ateşe tutulur. işin hilesıne kaçmak sayılıyor! Ateşten indirilen tavalar, yavaş soğusun diye bezlerle sarılır. Tavalar soğuyunca, bezler çozülur. Tabaka halindeÇeşit çeşit kaymak ki kaymak iğnelerle, belirlı bir biçimde çizilir. Aynı biçimle, Afyon kaymağının mucidi Salih Şekerci; ama çocukla özel kaplara >erle>tirilır. Kaymak şekeri, öteki adıyla Afyon Kaymaklı şeker nasıl yapılır? kaymağı, şehirde günlük olarak Bakır bir kazana on kilo şeker, iki buçuk kilo kadar seksen kilo civarında üretiliyor. su konulur. lyice kaynatılan şekerli suya limon tuzu ekBunun yüzde yirmisi kaymak, ötesi lenir. Şurup kıvamına gelince indirilir. Pamuk yağıyla yağşeker ve su. Kaymağı yüzde yirmiden lanmış mermer tezgâhlara dökülur. Mermere iyice yayılır az kullanmak ise, işin hilesi sayılıyor. ve soğumaya bırakılır. Sonra katlanıp uzatılarak halat bi Sık hamilelik ve guatr • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bıirosu) Ülkemizde guatr hastalığının her geçen gun arttığı, artışın kadınlarda erkeklere gore 56 kat daha fazla olduğu bildirildi. Prof. Dr. Taylan Kabalak, kadınlarda sık hamile kalanlarda guatr ile ilgili şikâvetierin daha çok olduğunu belirterek, "Hanımlar sık gebe kalmaya karşı onlem almalıdır. Bu hem genel sağlık hem de bebek sağlığı açısından buyuk onem taşımaktadır" dedi. Kabalak, anatomik yapılan gereği kadınların erkeklere oranla 56 kat daha fazla guatra yakalanma riskleri olduğunu one surdü.