Katalog

21 ŞUBAT 1988 HABERLER CUMHURİYET/13 Ramada aynı gün 3 kez (Baştarafı 1. Sayfada) şımak. Önemsiz bir sorun gjbi gorünüyordu ama yine de sorun oldu. Çünkü cebe girecek boyutlarda değildi. Üstdik üç adettiler. Teferruatları ile birlikte kocaman bir dosya oluşturuyordu. Güncel bir benzetrae yapmak gerekirse MİT raporu gibi bir şeydi. MİT raporundan tek farkı bunun biraz daha gizli olarak dağıulmasıydı. Bu haliyle ancak bir çanta veya bavul içinde taşınabilirdi. Açılışa da bavulla gidilmez ya. Otelde kalacağımı sanıp ona göre davranabilırlerdi. Sonunda sadece güvenlik kartımı yanıma aJıp yola çıktım. Bu kez de içeri girmek biraz zor oldu. anlayacak gibi görünmüyordu. Ciddi bir yüzle "Ben bırakalı 2 yıl oldu" dedi. Ne yapalım. Durumu kurtarmak için bir şaka daha yapmak istedim. "Peki zakkumu ne zaman bırakacaksınız?". Akarcalı iyice ciddilesti. Birbirimizden ayrıldık. Tam o sırada Adnan Kahveci çıkageldi. Bakan olduğundan beri görüsmemiştik. Bana gençleşmiş gibi geldi. Bu düşüncemj belintim "Gençtesmissiniz, bakanlık yaramış" dedim. Kahveci de bana "Asıl siz gençleşmişsiniz ne kullanıyorsunuz bana da söyleyin" diye Utifat etti. Kahveci şaka kaldınr. Önam da uygtın. Bu kez rahat rahat şakamı yapabildim: "Arada sırada zakkam alıyorum". Gülüştük... Otelin açıhşına bazı FransızJar da çağrılmış. Fransız sinema oyuncusu Jean Claude Brially de bunlar arasında. Bir ara yaruna gidip konuştum. Çağnlıymış fakat neden çağnldığını anlamamış. "Ne olduğunu" bana sordu. "Bu olel açüıyor" dedim. Hayret etti. Diyarbakır Cezaevi'nde (Baftara/ı 1. Sayfada) ri yetkililer, durumu ağırlaşan Mehmet Emin Yavuz'u 19 şubat sabahı 03.45'de Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdüler. O gece nöbetçi olan Mustafa Hiir ve soyadı belirlenemeyen Oya adlı doktorlar, yetkililerce mide kanaması geçirdiği söylenen Yavuz'a ilk müdahaleyi yaptılar. 1520 dakika kadar suni solunum aygıtına bağlanmasına karşın Yavuz, hayata döndürUlemedi. Saat 04.15 sıralannda nöbetçi doktorlar tarafından askeri yeıkililere verilen ölüm raporunda Mehmet Emin Yavuz'un "Hastaneye inlikal ettiği anda 'eks' durunıda oiduğu ve kanama geçirdiği" bildirildi. Askeri yetkililer Mehmet Emin Yavuz'un cesedini önceki gyn öğleden sonra Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinden gelen ailesine verdiler. SHP Diyarbakır Milletvekili Fuat Atalay, Tıp Fakultesi Hastanesi Başhekimi Dr. Bünyamin Isıkoglu'nun, kendisine, ölen Mehmet Emin Yavuz'un "altında ve üstünde kanama oMugunu" söylemekle yetindiğini be lirtti. Atalay, "Dileriz, Yavuz açlık grevinde öldüğii için mide kanaması geçirmis ve dayanamayaralt olmustiır. Başka bir olasılıgı düşünmek istemiyonız" dedi. şının; olaganüstü koşullann bir devamı olan )aponm ve politikalann devam ettiğini ispatlamış oJurlar" denildi. Açıklamada Diyarbakır Cezaevi'ndeki açlık grevinde yaşamını yitiren Mebmel Emin Yavuz'un, devlete bağlı resmi bir yerde ölmesinden sorumlu olanlar hakkında dava açılması istendi. Mehmet Emin Yavuz önceki akşam 17.00 sıralannda Hilvan'da sıkı güvenlik önlemleri altında toprağa verildi. Sadece yakınlarının katıldığı cenaze törenine Şanlıurfa'dan polis ekiplerinin de geldiği gözlendi. Aynı gece saat 24.00 sıralannda Hilvan1 da otomatik silahlarla 10 el kadar ateş edildiğ) bildirildi. Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde ölen Yavuz'un kardeşi Mustafa Yavuz bu sıkılan silahlann kendilerini tahrik etmek amacı laşıdığını söyledi. Yavıız "Bizi devletie karsı kaı>ıya gelirmek için provokasyon amacı taşıyan bir girişimdir bu" dedi. GüneyKıbns Başkanlık dugümu çözültiyor STELYO BERBERAKİS LEFKOŞA (Rum Kesimi) Kıbrıs Rum halkı başkamnı bugün seçecek. Bu akşamdan itibaren secim sandıklanndan çıkacak 360 bin kadar oy, üç gün önce sağ eğilimli Demokratik Parti (DSt) başkanlığmdan istifa ederek bağımsız aday olan Glafkos Klerides ile Komünist Partisi AKEL'in ve bazı iş çevrelerinin desteklediği Yeorgios Vasiliu'dan hangisinin tercih edildiğini gösterecek. Biraz zakkum şakası Başbakan'ı beklerken bir ara Sağhk Bakanı Bülent Akarcah beni elimde sigara Ue yakaladı. Nereye koyacağımı bilemedim. Elirn arkamda konu$uyoruz. Fakat dumanlar çıkmaya başlayınca dunımun saklanacak bir yanı kalmadı. Zorunlu olarak sigarayı atarken "Siz de içiyördnnuz, halden anlarsınız" şeklinde bir şaka yapmak istedim. Ne ki, Akarcalı sigara konusunda şakadan Atina'da eylem Yunanistan'ın başkenti Atina'da 150 kadar Türk ve Kürt siyasi mülteci, önceki gün Türkiye BüyukelçiJiği önünde toplanarak Türkiye'deki siyasi tutuklularla dayanışma gösterisi yaptılar. Göstericiler, tutuklulara işkence yapıldığı iddiasında bulunarak, "Kürdistan'a özgürlük", "Kahrolsun fasizm ve sömürgecilik" gibi sloganlar attılar. İcraatın içi Başbakan saat 12.00 civannda geldi. Semra Hanım'ı Londra'daki Kanuni sergısi yormuş olmalı ki, açılışa katılmadı. Başbakan'ın gelişi ile birlikte hükümet Ramada otelinde toplanmış gibi oldu. Bakanlar, milletvekilleri ve tabü isadamlan. O yüzden olacak Başbakan kendini ANAP Meclis grubunda sandı ve otel açmaya geldiğini unutarak "ibracatın teşvikinden, ödemder deagestne" kadar uzanan iyi bir icraatın içinden daha yaptı. Hatta devletin ekonomiye müdahale etmediği liberal düzeni sonunda ülkeye getirdiklerini söyledi. O sırada ben düşünüyordum: Bu kadar yinelediğine göre Başbakan galiba liberal düzeni ülkeye getirtnişti, ama şimdilik bir yerlerde saküyordu. Yoksa Tahtakale'de neden cop kuilandırsın. Bedrettin Dalan konuşmasına "Yeni bir anlayıs iktidara gddi" diye başladı. Biraz sonra karşı camide başlayan ezan nedeniyle konuşmasını kesince "yenl" dediği anlayışın en az 1300 yıllık "tslam anlayışı" oiduğu ortaya çıktı. Konuşmalardan sonra hep birlikte otel gezildi. lslanbuJ gercekten güzel bir otele kavuşmuştu. 1920 yılında yangın felaketi geçirenler için konut olarak inşa edilen tarihi yapı 21 milyar lira harcanarak "dört dörtlük" bir otele dönüştürülmüştü. Otelin mimarisi, odalann dekorasyonu ve hizmetleri kusursuzdu. Peki yangın felaketinden kurtularak buraya yerleştirilen vatandaşlara ne olmuştu? Açılıştan sonra oteiden çıkarken onu da anladık. Kapının tam karşısında, polis kordonunun en önünde asker paltoları içinde, koltuk değneklerine yaslanarak ayakta zor durabilen yaslı bir nine (yaşımn 105 olduğunu söyledi) polislerin tüm çabalarına karşın susturulamıyordu. "Mendcres'i astılar, sıra özal'da" diye bağırarak çevresindeki vatandaşları güldürüp duruyordu. "Neden" diye sorulduğunda "Beai evimden attılar" diyerek karşıdaki oteli gösteriyordu. Peki buraya neden gelmişti. Derdini Cumhurbaşkaru'na anlatmak istiyordu. Anlaşılan zavaüı kadın otdin açıüşını Cumhurbaşkanı'mn yaptığını saruyordu. KfHtfldfiliîZ l O Z S S I V İ d f i O d S A 8 D Savunma S o v y e t s a v a ş • « M I »•«•«»••••. •%«•**•«• W I M V W M « ^ Bakanlı§ı. gecen hafta KaradenızrJe Amerıkan gemi | e r ı arasında meydana gelen 'olayın vi Ttirkiye'yî karanlığa boğanarıza gîderîldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Keban ve Karakaya santrallannın ürettiği enerjiyi taşıyan hatlardaki arıza nedeniyle tüm Türkiye'de önceki gece 12 dakika ile l.S saat arasında elektrik kesildi. Anzanın giderilrnesi çalışmalan sürdürülürken, illere jeneratörlerle elektrik verildi. Elektrik kesintisi nedeniyle TV'de izlenemeyen "Rahibenin Hikâyesi" adlı filrn izJeyicilerden gelen talep çok olursa yeniden yayımlanacak. Türkiye Elektrik Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Mnhitıin Babalıoghı, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, önceki gece saat 24.03'te Keban ve Karakaya Santralı'nın ürettiği enerji taşıyan hatlarda geçici bir arıza olduğunu söyledi. Bu haıların İç Anadolu'daki yüksek yaylaların üzerinden gectiğini söyleyen Babalıoğlu. anza nedeniyle santrallann devreden çıktığını bildirdi. Babalıoğlu, bu nedenle tüm Türkiye'de 12 dakika elektrik kesintisi olduğunu kaydederek. 12 dakika sonra illere jeneratörlerle elektrik verilmeye başlandığını anlatu. Babalıoğlu, anzanın giderilmesiyle OUffda tüm Türkiye'de elektriğin yeniden verildiginj ifade etti. Babalıoğlu, kesintinin 12 dakika ile l.S saat arasında illere göre değiştiğini söyledi. Keban Kaymakamı Fahri Aykın ise, Keban Santrah'nda herhangi bir anzanın olmadığını ileri sürdü. Aykın, elektrik kesintisi oiduğu anda , tüm sistemlerin koot;pl edildigini ifede etti. Televizyon Dairesi Başkanı Mehmef Tursn Akköpriilii ise, 2. kanal televizyondan yayımlanan "Rahibenin Hikâyesi" adlı filmin kesinü nedeniyle izlenemediğini anımsatarak, "lzleyicilerden çok talep geldiği takdirde, filmin yeniden yayımlanacagınr bildirdi. Buruk sevinç Açlık grevinin noktalanmasıyla birlikte tutuklu ve hükumlü yakınlan arasında yaşanan büyuk sevinç, Mehmet Emin Yavuz'un ölum haberinin doğrulanması üzerine yerini üzuntuye bıraktı. Bazı ailder yetkililerin izin vermeyeceği düşüncesiyle Hilvan'da düzenlenecek cenaze törenine katılma girişiminden vazgeçtiler. Bu arada, hastanede tedavi altına alınan ancak isimleri açıklanmayan 25 tutuklu ve hükümlünün künler oiduğu yakınlan için kaygı ve üzüntu kaynağı haline geldi. Diyarbakır'da tutuklu yakınlanyla birlikte açlık grevine bir süre kanlan SHP Kars Milletvekili Mahmut Ahnak ile Mardin Milletvekili Adnan Ekmen, açlık grevi sırasında Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde ölen tutuklulardan Mehmet Emin Yavuz'un ölümünden hukumetin sorumlu olduğunu söyledi. Ahnak ve Ekmen yaptıkları ortak açıklamada, uzun ve zorlu tutukluluk koşullarından sonra açlık grevine gidenlerin her an öleceklerinin zaten belli olduğunu, hukumetin buna bile bile el atmadığını ifade ederek, şu görüşlere yer verdiler: "Açlık grevine başlamamızın haklılığı bu ölum olayı ile bir defa daha ortaya çıktı. Bizler açlık grevine giderek hukumetin dikkatini çekmemiş olsaydık. birçok ölüm olayı daha olacaktı. Ancak hükumet, zamanında önlem almamakla bu ölüm olayını kendisi hazırlamış oldu. Diyarbakır Cezaevi'ndeki vahşetio aynısı Sagmalalar, Eskişehir, Mamak ve daha birçok cezaevinde de devam ediyor." deo fılmıni yayımladı Yayımlanan fılm Sovyei gemılennm ABO gemılenne Kırım açıklarnda "kasten' çarptığı yolundakı ıddıalan doğrular nıtelıkte Fılmde. ABDnın Yorklovvn adlı fırkateynıne ikı kez. 'Caron" muhribıne de bir kez kasten çarpıldığı açıkça görukjyor Amerikan gernılennın olay sırasında Sovyet suları içinde bulunduğu belırtılırken. ABO. bu sularda "geciş hakkı" olduğunu ıddıa ediyor (Fotoğraf AP) Seçimlerin yapılmasına 24 saat kala başkan adaylarının her ikisini de özel bürolarında ziyaret ettik. önce Glafkos Klerides ile görüştük. Makarios'tan sonra Rum kesiminde Kıbrıs siyaseüni en iyi bilen kişi olarak tanınan Klerides'e ilk sorumuz, başkan seçilirse Kıbrıs sorununun çözumü için ne yönde adım atacağı üstüne oldu. Neler yapmayı düşünüyordu? "Ön anlasma yapılmadan geçici bükümel kurulamaz" diyerek söze başlayan Klerides, daha sonra şunları söyledi: "Kıbns sonınonuo çözümü için adadaki Turk birtikierinin cekilmesi, garantörlük konusunun sağlama baglanması gerekir. Her sey yapılacak anlasmays baglıdır. Kıbns'ın anayasası, toprak bütiinlügü, askerlerin cekilmesi ve garantörlük konulannda anlaşma sıglandıktao sonra Türk askerlerinin adadan çekilmesi gerekir." Klerides, böylece Türk tarafıyla Türk askerleri çekilmeden de görüşeceğini belirterek önceki dönemlerin başkanı Kipriyanu ve Sosyalısı EDEK lideri Vasos Ussarides'ten farklılığını sergilemiş oluyor. Klerides, Rauf Denktas ile ancak gündemli görüşebileceğini ve bu görüşmeyi dilediğini de sözlerine ekledi. 29 Man Belgesi'nin "beürsiz" bazı bölumleri olduğuna değinen Klerides, Türkiye'nin son sıralarda söylendiği gibi gerçekten beş bin kişilik bir kuvvet çekmesi, Maraş'ı BM gözetiminde yerleşime açması gibi "Bu denli iyi nivet jestleri gösterine biz de bir dizi adıralar atabiliriz" dedi. îran Içîşleri Dışişleri Independent'in haberini yalanladı: Bakan Suudi Arabistan'a asker ürdımcısı gönderileceği, yakıştırma geliyor ANKARA (Cunıhurryet Bürosu) fran lçişleri Bakanı Yardunası Seyid Muhammed Sadr, "güvenlik" konularında temaslarda bulunmak üzere bugün Ankara'ya geliyor. lçişleri Bakanhğı yetkilileriyle lran heyeti arasında yapılacak görüşmelerde, Iran Başbakanı Mir Hüsevin Musavi'nin geçen haaran ayında Ankara'ya yaptığı ziyaret sırasında incelenmek üzere karşılıklı olarak değişilen dosyalann ele alınacağı bildiriliyor. Bilindiği gibi Türkiye'yi rahatsız eden konulann başında Tahran'ın Kuzey Irak'ta faaliyet gösteren ayrılıkçı Türk örgütlerine verdiği açık desteğin dolaylı bir şekilde Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya yansıması geliyor. Ankara'mn üzerinde durduğu bir diğer konuysa PKK teröristlerinin lran topraklannda "agınak bnlmalan." Dışişleri Bakanhğı çevreleh Suudi Arabistan'a 16 bijn Türk askerinin gönderilmesine ilişkin haberlerin "yalan" ve "Avrupahların yakıştırmast" olduğunu söylediler. ANKARA (Cumburiyet Bürosu) Dı?işleri Bakanhğı çevreleri, Pakistanlı askerlerin geri çekilmesindcn sonra Suudi Arabistan'a 16 bin TUrk askerinin gonderilmesi için görüşmelerin yapıldığına ilişkin haberlerin "yalan' ve "Avrupalıların yakıstırması" olduğunu söylediler. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İnal Ba tu da dün yaptığı açıklamada Suudi Arabistan'dan böyle bir talep gelmediği gibi bu konuda herhangi bir "temas, karar vry» mntabiıkal" bulunmadığını belirtti. Diplomatik gözlemciler ise bu tür haberlerin daha önce de yayılmış olmasına rağmen "Saudi Arabistan'ın hıik Turkivr'den asker işteyecegini sanmadıklannı" kaydettiler. Türkiye'nin Suudi Arabistan'a "İnm'a karst kaHanılmamalan" şartıyla 16 bin adet asker göndermesi için iki ülke arasında görüşmeler yapıldığına ilişkin haberler Dışişleri Bakanlığı'nda büyükrahatsızlığaneden oldu. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü İnal Batu, konu ile ilgili olarak dün yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Haber tamamıyb asılsızdır. Bu konuda Türkiye'ye herhangi bir talep gelmemiş. Türkiye de herhangi bir taieple bulunmanuştır. Hicbir gönisme olmamıstır ve bu haber Uunaaıen hayal mahsuludür." Öte yandan Dışişleri Bakanlığı çevreleri lngiltere'nin yüksek tirajlı Independent gazetesinde önceki gün çıkan haberi büyük tepkiyle karşıladılar. Soz konusu haberi "yalan" ve "Avrtıpalılann bir yakıstırması" olarak niteleyen bu çevreler şöyle konuştular: "Avrupalılar, 'Pakistan madem ki askerlerini geri çekme karannı aldı o zaman sırada Türkiye \aı. Herhalde onlar asker gönderir' diye bir varsayımdan hareket ediyoriar. Haberi yazan gazeteci ise daha önre de ortaya atılan ve tarafıtnızdan yalanlanan iddialan içeren bu haberi kaleme alırken. ne Tiirkiye'nin bu konudaki genel tutnmunu ne de bölgede güttöğü politikasını besaba katmış. Kısacası ortalıgı kanştırma.nı yönelik bilinçsiz bir haber ile ortaya çıkmış." Ankara'daki diplomatik gözlemciler ise, bu konunun daha önce de ortaya atıldığını anımsatarak haberin doğru olamayacağı kanısını ileri sürdüler. Bunun nedenlerini ise şoyle sıraladılar: 1 Türkiye, tran ile Irak savasındaki kendisine en uygun tutum olarak bclirledigı tarafsızlık politikasını zaman zaman ABD gibi bir muttefiki "gücendirmek" pahasına da olsa büyük titizlikle korumuştur. Özellikle geçen yıl Hac sırasında meydana gelen Mekke olaylarından sonra tran ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler bir savaşa dahi gidebilecek derecesine gerginleşti. Türkiye'nin, Suudi Arabistan'a asker göndermesi durumunda Tahran'ın nasıl bir tav.r takınacağıru bilmek için kâhin olmak ge TAYAD'ın^çTklamasP Tutuklu ve Hükumlü Aileleri Yardımlaşma Derneği'nden dün yapılan yazılı açıklamada, Diyarbakır Askeri Cezaevi'lftleki sorunlann çözümüyle ilgıli Başbakan \e Millı Savunma Bakanlığı'nca yapılan açıklamalann yeterli olmadığı bildirildi. Adalet Bakanhğı'nın konuyla ılgili bir açıklama yapmadığı vurgulanan açıklamada, "Adalet Bakanhğı, bu konuda hiikümel yetkiüleriyle a>iu açıkhımayı ve çalışmavı yapmak zorundadır. Yapmadıgı lakdirde 12 Eylül anlayı Torumtay Kahire9de KAHİRE (AA) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay, Mısır Genelkurmay Başkanı Korgeneral Safiyeddin Ebu Sinefin resmi konuğu olarak bir haftafık bir ziyaret için Mısır'a gitti. Orgeneral Torumtay, 27 şubatta sona erecek ziyareti boyunca Mısır'ın çeşiıli askeri birlik ve kuruluşlannda incelemeler yapacak, aynca Mısır savunma sanayii tesislerini gezecek. rekmiyor. öte yandan, Independent gazetesinin haberinde askerlerin lran'a karşı kullanılmamasından söz ediliyor, ancak "iç güvenlige yönelik" olarak kullanılacaklanndan bahsediliyor. Fakat, Türkiye'nin askerlerinin Hac sırasında tranlılara karşı kulla. nılması gibi "çılgınlıklan" göze alacağına inanmak güç. 2 Türkiye, Pakistan ve Suudi Arabistan'ın aksine laik bir ülkedir. Bunun da Suudi Arabistan'a gönderileceği iddia edilen askerler ve verli halk açısından büyük sorunlara yol açacağı kesin. Başka bir ifadeyle Türk askerlerini Suudi topraklannda görmek istemeyecek olan tarafların başında Suudi Arabistan'ın kendisi geliyor. 3 Türlc askerlerinin ulusal sınırlar dışına gonderilmesi bir Meclis karanna bağlı. Yani, konu gündeme geldiği takdirde her yönuyle kamuoyuna yansıyacaktır. Gerek muhalefetin gerekse basının böyle bir karara sert bir biçimde karşı çıkacağı kesin. Hukumetin, yıllarca sürecek tepkilere yol açacak böyle bir "macerayı" göze alması çok zayıf bir olasıhk. Gözlemciler, Suudi yetkililerinin, "dini bütüd süoni askerlerin" gonderilmesi için "nabu yoklamalannda" . bulunmuş olabileceklerini de kabul ediyorlar. Ancak en onemli ilkelerinden biri laiklik olan TSK'yi böyle bir teklife razı etmenin zorluklarına işaret ederek "16 bin dini butün askerin seriat yasalannın geçerli oldugu bir ülkede görev yapmalanna izin vennek TSK'nın temel mantıgına ters dttştr" görüşüne yer verdiler. Vasiliu cephesi Klerides'ten sonra görüştüğümüz Vasiliu'nun özel bürosu rakibinin mütevazı bürosuna hiç benzemiyor. Bir milyarder olan ve komünist AKEL'ce desteklenen VasiJiu'yla petrol şirketlerinin genel müdürlerinin odasına benzeyen bürosunda yaptığımız görüşmede de üzerinde öncelikle durduğumuz konu Kıbns sorununun çözumü için ne gibi bir yol izleyeceği. Vasiliu da Rauf Denktas ile görüşebileceğini ama bunu ancak "Kıbns Curnhurbaskajnı" sıfatıyla yapacağını söylüyor. Türk birlikleri, garantörlük antlaşması, serbest dolaşım ve mülk edinme özgürlüğü ile Türkiyeli göçmenler gibi konularda Klerides'inküerden farklı görüşler seslendirmeyen Vasiliu ayrıca adadaki Ingiliz askeri üslerinin varlığına da itiraz ediyor. MİT MUSTEŞARININ İSTİFA MEKTUBU Gizli Kırıkkale toplantısı • Buluşmaya gelen emniyetçiler ve valiler • Topiantıyı "aile"den kim yönetti? • Dincimason işbirilğinde yeni adımlar • Üruğ askeri okullarda tarikatçtlan tasfiye ettiği için mi hedef alındı? • MİT Müsteşan'mn gözyaşlan: "Kontrolü kaybettim, affımı..." • İsti fa gerekçelerinden biri: "Semra Hanım MİT'e müdahale ediyor, raporlann birer nüshası O'na gidiyor. Özal'a başvurdum ama..." • Cemal Süreya'dan Korkut Özal portresi • Perinçek: Pembe Köşk'ün penceresi YÖNLERİYLE ZAKKUM OLAYI! Dr. Ziya Özel, dâhi mi, yoksa şarlatan mı? • Eczaalar Biriiği Başkanı Metin Tanker: "Bilimsel metotlarla inceleyeceğiz, düdüklü tencerede kaynatarak değil." • "Patent alınsa bile bunun bilimsel ve ticari değeri yoktur. Türkiye'de de geçersizdir." • Onkolog Dinçer Fırat: "Bize verdiği numuneyi vermedim demesi çok çirkin bir suçlama." • Doç. Doğan Anıl: "Her şeye rağmen bu iş tekrar araştırılmaya değer." • Cerrahpaşa Göğüs Hastahkları Bölüm Başkanı Bülent Berİcerda: "Özel'in numunesini el'li kanserli üzerinde denedik, hiçbir düzelme görmedik." • Farmakolog Kazım Türiter: "Deneyi hakkıyla yapmaya, değil Özel'in, Türkiye'nin bütçesi yetmez." • Ve Dr. Özel yanıt veriyor: "Çok nadir görülen kanser türünü bile iyi ettvn." • "Benim ilaamın müessiriyet oranı yüzde 70'tir." • "Başaramazsam olta alıp balık tutacağım." • Döviz, Kıbrıs'a kaçıyorl Kur farkıyla başlayan Tahtakale Kıbns trafiği. • Ordu, enflasyonu körüklüyor. İktisatçılar: "2,5 trilyonluk savunma bütçesi enflasyonun önemli kaynaklarından biri...." NATO dergilerinin Türkçe basımlarında Türk ordusunun savunma harcamaları sansür ediliyor. % istanbullular güvenlikte misiniz? Nokta sizin icin sınadı: İtfaiye, polis ve ambulans kaç dakikada imdadınıza yetişecek? • • "İnkâr" fayda vermedi. Alman çöpünde ölümcül maddeler saptandı. Oyuncaklar dünyasında savaş! Legolar ayaklandı, Voltron duruma hâkim. Çetin Altan'la "oyuncak"lı bir söyleşi. MİT raporunda Özal parmağı 0 Almanya'da yaşlılar, huzurevlerinden kaçıp komün kurdular. 0 Televizyonda cinsel danışmanlık hizmeti. • Murat Belge, Virgül için yazdı: "Rakı kişilikli bir içkidir." KÜRT SORUNU DGM'DE:.AYBAR VE AZİZ NESİN'İN SORGULARI. TAM METİN 20001ERİN İSTANBUL'U: ELVEDA TARİK, ELVEDA BOĞAZ. DALANGÜLERSOY ORTAYU, GÜRSEL TARTIŞIYOR. Trabzon Gözalan köyünden Hatice ve Hamit Oskay'ın oğulları: Nezire, Remziye ve Yılmaz Oskay'ın kardeşleri; Uğur, Ülkü, Ülker ve Onur'un babalan; Aysel Oskay'ın eşi; ...VE KADINLAR SESİMİZ ÖRGÜTLÜ ÇIKSIN ANMA Sevgili eşim ve babamız VEFAT Paşaköy Prefabrike Yapı Elemanlan Fabrikamız Muhasebe Müdürü değerli ve yetenekli arkadaşımız, KAYBIMZ 20 şubat günü geçirdiği ani rahatsızlık sonucu Hakkm rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 21 Şubat 1988 Pazar günü Trabzon'da toprağa verilecektir. Allah rahmet eylesin. AİLESİ SÜLEYMAN OSKAY SÜLEYMAN OSKATı genç yaşta kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Yapı Merkezi camiası adına Oskay Ailesine ve mesai arkadaşlarına sabır ve başsağlığı, merhuma Tanrıdan rahmet dileriz. YAPI MERKEZİ Şükran KETENCİ, Sennur SEZER Grup YORUM, Bengi TÜRKÜ, Leman GÜRSOY Dünden Bugüne Kadın ŞiirDiaMüzik Çağdaş Oyuncular, Tiyatro Eyüp Oyuncuları, Hülya KARAKAŞ 21.2.1988 Pazar günü saat: 12.0017.00 arası Sarmaşık Düğün Salonu Vezneciler (Eski Oireklerarası Tiyatrosu) DKD DEMOKRATİK KADIN DERNEĞİ'NİN KATKILARIYLA Konuşmacılar Müzik HASAN BAHADIR'ın 21.2.87 günü aramızdan aynlarak, içimizde yaktığı ateş sonsuza kadar sürecektir. Yerini kimse, anı ve hasretini hiçbir şey unutturamaz. AtLESİ TEŞEKKÜR Uzun zamandır süren rahatsızlığımı ameliyalla gideren Op. Doç. Dr. TIP OGRENCILERI ve DOKTORLARIN DİKKATİNE * Tıp oğtencılen ve Doklorlar ıçır Ingiltere'de ! halla sureiı 'English for Medical Purposes" pıooramı •k Eğıtım programı kapsamında Ingiliz sağlıd kurukışlan nezdınde TcefeTe çjezıief * "General Practitioner |GP)" Kon!.ull.).syonlaıın,i goz'emcı ola',ıi> knlıiın' *4vrıca "Briiish Medical Associatioo" ı.üP'ınttın yiiiululen PLAB (Professional Linguistic Assessment Board) sınavlanna hazırlıl" eaıtınit * Ingiltere'de ium y'' Doyu pıogramlı olarak r>u o/eı eğılınn ve«en lek kurulu« PITMAN'dıı EKSPO ULUSLARARASI EĞITIM MEHKEZI Vılla Sokak No lu? Yuıa 3 Apı Esenıepe ISTANBUL leı |1: VU'.'P?.1 iü"3iKW Teıcv ,'JUiP sciı n PITMAN Türkiye Temsilciliği HÜSNÜ ÖZEK'e K.B.B. Uzmanı Dr. Anestezisl AHMET ÖZDOĞAN'a TARIK ATAOdLU'na yardım ve ilgisini esirgemeyen Yardımcı Doc. Op. Dr. ERKAN AHAD'a ilgilenen dost ve arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunarım. MAHMUT ALPTEKİN