19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 HABERLER 21 NÎSAN 1987 Karaman Çiftliği değerini her el değiştirmede katlıyor Hazine arazisînde operasyon FÜSUN ÖZBİLGEN On yıl içinde konut sahibi olmak isteyen vatandaşlara önce İSOTAŞ daha sonra da Büyükşehir Kooperatifi tarafından pazarlanan ancak henüz uzerinde imarlı tek bir konut yapımma geçilemeyen İstanbul Kuçükbakkalköy'deki Karaman çiftliği bugunlerde yeni bir operasyona hazırlanıyor. Mahkeme karan ile büyük bölümü Hazine'ye geçen arazi, Hazine tarafından bir kamu kurumu olan Anadolu Bankası'na "bypass" edilecek. Arazinin diğer sahipleri Yapı Kredi Bankası ve Eska İnşaat Şirketi'nin de katılımı ile burada yeni bir kent kuruiması planlanıyor. Bu operasyonun tarafları arasmda yer alan kamu bankası olan Anadolu Bankası'nın kurulacak şehirden doğacak kâr ile belini doğrultacağı ve bugüne kadar kaynakları özel firmalarca talan edilen bu bankanın peşine düştüğü borçlulannın da bu sayede rahat nefes alacaklan belirtiliyor. BÜYÜK KÂR KAYNAĞÎ~ dan kurtulmak üzere taraflar Hazine'nin istediği kadarlık bölumu Hazine'ye de\rretmeyi kabul ettiler. Arazinin uçte birini Hazine'ye devredip geri kalan üçte ikisinde kenti kurmayı ve bundan da yeterince kâr etmeyi planlıyorlardı. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı ve Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 30 yıl sonunda aldığı kararla "arazinin iiçte ikisinin Hazine'ye ait olduğuna" karar verdi. Boylece Karaman çiftliği uzerinde yapılan yeni hesaplar da bu kararla bozulmuş oluyordu. Karar hem Hazine avukatları hem de arazi sahibi gorünen ve tüm hisseleri ile Yapı Kredi Bankası'nın Kemal llıcak'tan devraldığı Okent ve Birlik Emlak şirketleri tarafından ve de 16 numaralı parsel üzerinde hak sahibi Kemal Ilıcak ve Sukent kooperatifi tarafından temyiz edildi. Dosya, Yargıtay'a gönderilirken bu kez hükümetle şirketler arasında görüşmeler başladı ve arazinin üçte ikisine sahip olan Hazine'nin de katılımı ile yeni bir planlama yapılması kararlaştınldı. Bu yeni operasyonda, Karaman çiftliğini yakından bilen ve ISOTAŞ'ın yöneticilerinden olan Turgut Özal'ın ABD'de bypass ameliyatı olduğu günlerde Karaman çiftüğinin de Hazine'den bir kamu bankası olan Anadolu Bankası'na "bypass" edilmesi yolunda bir plan geliştirildi. Bu plana göre Anadolu Bankası Hazine'nin sahip olduğu üçte ikilik payı kullanarak arazinin üçte birine sahip olan Yapı Kredi ve Eska ile birlikte yeni bir şehir kuracaklardı. Eska İnşaat Şirketi Yapı Kredi'den arazinin sahibi görünen Okent ve Birlik Emlak şirketlerini satın almış ancak henüz tum bedelini ödemediği için bu şirketler ve arazi her iki kuruluş arasında ortak bir kadere Karaman ÇiftliğVnin öyküsü • 1950'lerde göçmenlere mera olarak verildi. 1960'larda ise zilyetlik yoluyla "tartışmah" biçimde bazı Ermeni vatandaşlara geçti. • 1975 yüında bu kez Tercüman Gazetesi sahibi Kemal Ilıcak ve şirkelierine geçti, ÎSOTAŞ adlt bir inşaat şirketi kuruldu. • Ortakları arasında Turgut özal'ın da yer aldığı ÎSOTAŞ, çiftlikte kurulması hayat edilen siteleri vatandaşlara pazarlamaya başladı. • İSOTAŞ ve vatandaşlar, enjlasyona yenik düştüler. Ev hayali ile para sahip olmuştu. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı TFaber Merkezi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk n Bayramı perşembe günü yurtta, KKTC'de ve Türkiye'nin dış temsilciliklerinde törenlerle kutlanacak. Milli Egemenlik Haftası da yarın "Milli Egemenlik ve Amasya Mülakatı" konulu panelle başlayacak. TBMM Başkanı Necmettin Karaduman ve Başkanlık Divanı üyeleri de hafıa törenlerini başlatmak üzere bugün Amasya'ya gidecek. 23 nisanda ise TBMM özel gündemle toplanacak, TRT'nin 9. Çocuk Şenliği ise sürüyor. öğrenciler dün BatıKent 'teki 23 Nisan Dostluk Ormam'nafîdan diktiler, akşam üzeri öğrenci temsilcilerinden oluşan birgrup, Başbakan özal'ın eşiSemra özal'ı ziyaret ettiler. yatıranlar, tek bir tuğla sahibi bile otamadan paralannı geri aldılar. • Kemal Ilıcak, kredi almak için arsaları Yapı Kredi Bankası'na ipotek etti ve Büyükşehir adlı yapı kooperatifi halkıan para topladı. • Büyükşehir de işi gerçekieşıiremedi. Arsaları, Yapı Kredi Bankası, kredileri karşılığında devir aldı. Mahkeme, arsaların 2/3'ünü Hazine'ye bıraktı. • Şimdi arsalar Anadolu Bankası'na devredilecek ve banka kurtulacak. Yapı Kredi ve ESKA, 30 bin konut yapacaklar ve 1 trilyon kâr edilecek. saplanan büyük kârlar. 1987 fiyatları ile yapılan bir hesaplama arazinin üzerine inşa edilecek 30 bin konutun tüm maliyet ve masraflar çıktıktan sonra bırakacağı net kâr payının 1 trilyon liraya ulaşacağını gösteriyor. Çok basit bir anlaümla bu hesaplama şöyle yapılıyor: Bu araziye yapılacak her biri 150 metre karelik 30 bin konut ele alınsa, toplam metre kare olarak 4,5 milyon metre kare inşaat yapılacak demektir. Bu inşaatların maliyeti bugünün lüks inşaat fiyatları ile metre kare başına 100 bin lira olarak hesaplansa üst yapının maliyeti 450 milyar lira ediyor. Ait yapı giderleri için de 50 milyar lira hesaplandığmda toplam maliyet 500 milyar lira ediyor. 150 metre karelik bu lüks konutların bugünkü satış fiyatları da şirketler icin 40 milyon lira civarında olduğundan toplam 1 trilyon 200 milyar liralık bir satış bedeli hesaplanıyor. Maliyet ile satış bedeli arasındaki 700 milyon liralık bu net kârın yanı cırs» kıımlacak kentin iş merkez YARG1TAVI AŞMAK Bütün bu planların yurüyebilmesi için şu anda birinci aşama Yargıtay'da bulunan dosyanın orada aylarca incelenmesini ve bozularak geri dönup yine yıllarca mahkemelerde sürunmesini önlemek. Bunun için de tarafların Kadıköy Hukuk Mahkemesi'nin verdiği karan olduğu gibi benimsemesi ve Yargıtay'a yaptıkları itirazı geri alması gerekiyor. İşin tuhaf tarafı da burada başlıyor. Davayı kaybeden taraf yani Yapı Kredi ve Eska'mn ortaklaşa sahip oldukları Okent ve Birlik Emlak şirketleri, aleyhlerine verilen bu karara razı oluyorlar. Arazinin üçte ikisinin Hazine'ye devredilmesine de karşı çıkmıyorlar ve salt Yargıtay'da ve mahkemelerde yıllarca sürünmesini önlemek için Yargıtay'a yaptıklan itirazı geri almak üzere dilekçelerini hazırlarruş bulunuyorlar. Şimdilik bu dilekçeyi "Hazine'nin temyizden vazgeçme dilekçesini" hazırlaması için bekletiyorlar. Hazine'ye ait bu karar Bakanlığa şikâyet dilekçesi nkara (Cumhuriyet) Izmir'in Şirinyer Karakolu'nda mahalle kavgası nedeniyle gözaltma alınan ablasıyla biHikıe dövtilduğünü öne sürerek Izmir'den Ankara'ya yürüyen Yaşar Naci Kurtçu, şikâyet dilekçesini Içişleri Bakanltğı'na iletti. Dün sabah Ankara'ya gelen Yasar Naci Kurtçu Yeni Asır Gazetesi'nden Bakanlığa kadar da yürümek istedi. Ancak, olaydan haberdar olan siyasi polisin önerisi üzerine yürümekten vazgeçerek polis otosuyla bakanlığa gitti. Yaşar Naci Kurtçu, Bakan Yıldmm Akbulut'un bulunmaması nedeniyle şikâyet dilekçesini Müsteşar Yardımcısı ve Müsteşar Vekili Rıza Gür'e verdi. , Yaşar Naci Kurtçu "Bu olay nedeniyle polise olan güveninin , azaldığını" belirterek Şirinyer karakolunda polislerden nasıl dayak yiyerek nezarette tutulduğunu anlattı. • Silah devleri pazartesi Ankara'da A nkara (uba) Silah devleri 27 nisan günü Ankara'da Jm. açılacak olan "ldea87" sergisinde 3 trilyon liralık silah 1 ve cephane sergileyecekler. ABC Fuarcılık tarafından 57 bin metre karelik sahada gerçekleştirilecek sergiye Türkiye 38, Federal Almanya 47, Fransa 50, îngiltere 28, Italya 34, Ispanya 14, ABD 23, Isvicre 13, Avusturya 7, Belçika 5, Kanada 3 firmayla katılacak. Sergiye katılacak fırmalar arasında General Dynamics, Lockheed, FMC gibi ünlu Amerikan firmaları yamnda, Almanlann Krauss Maffei, ttalyanlann Augosto, Fransızlann Renault firmaları da bulunuyor. Silah sergisi süresince, Savunma Sanayii konulu bir sempozyum da düzenlenecek. Demirel'e suçlama A nkara (Anka) Eski başbakanlardan ve kapatılan *M. AP'nin Genel Başkanı Süleyman Demirel 4. Kolordu Komutanlığı 1 No.lu Askeri Mahkemesi'nde devam eden . Ankara Devrimci Yol davasında ölüm cezası istemiyle . yargılanan 3 DevGenç yöneticisinin suçlamalarına hedef oldu. DevGenç yöneticilerinden Mehmet Yılmaz, Yasin Ketenoğlu ve Bülent Forta, yargılandıkları mahkemeye verdikleri dilekçede 12 Eylül öncesi olaylar nedeniyle MC koalisyonunu ağır bir dille suçlayarak, "Demirel, bana, miliyetçiler cinayet işliyor, dedirtemezsiniz, diyçrek yeni cinayetlere davetiye çıkarmıştır" görüşünü savundular. İstanbul gibi arsa spekülasyonunun çok hızlı olduğu bir kentte bulunan Karaman çiftliği yıllardan beri üzerine henüz tek imarlı konut yapılmamış olmasına karşm büyük kârlann kaynağı. Potansiyel bir konut alanı olarak henüz konut yapılmadan pek çok kişiyi zenginleştiren bu arazi 1950'li yıllarda göcmenlere mera olarak tahsis edilmiş daha sonra zilyetlik yolu ile ve kadastro oyunlan ile bazı Ermeni yurttaşların eline geçmişti. 1960'larda arazi ile ilgili olarak açılan dava yıllar yılı sürerken arazi 1975'te Tercüman Gazetesi sahibi Kemal Ihcak'a geçti ve 1975'ten sora İSOTAŞ adıyla kurulan ve ortakları arasında Turgut Özal'ın da bulunduğu bir şirket aracılığıyla konut yapmak üzere halka pazarlandı. O zamanlar konut sahibi olmak umudu ile para yatıranlar daha sonraki yıllarda azgm enflasyon karşısında erimiş paralannı düşük bir faizle geri almaktan başka bir şey yapamadılar ve konut yerine "tek bir tuğla sahibi bile" olamadılar. Daha sonra aynı arazi Kemal Ilıcak tarafından kredi karşılığı Yapı Kredi Bankası'na ipotek edildi ve aynca satış vaadiyle devredildiği Buyükşehir Konut Yapı Kooperatifi tarafından para toplanmaya başlanarak yeniden pazarlandı. Arazinin üzerindeki dava sürerken ve ipotek varken yapılan bu işlem kamuoyuna yansıyınca Büyükşehir Kooperatifi araziyi alamadı ve kendisine yeni bir arazi buldu. Kemal Ilıcak ise arazinin büyük bir bölümünü borçları karşılığı olarak Yapı Kredi Bankası'na devretti. Böylece arazi durduk yerde ve üstünde hiçbir imarlı yapıya başlanmadan pek büyük paraların dönüşüne aracılık ediyordu. aşamasında Hazine avukatlarının temyiz dilekçelerini geri almalan ve karşı tarafla sulh olarak davayı bitirmeleri için Maliye'den karar bekleniyor. Hazine de bu karan aldıktan sonra taraflar karşılıklı sulh olacak ve daha sonra Hazine ile birlikte şirketlerin yeni kent planlamasına iişkin operasyon gündeme gelecek. Bu arada Yapı Kredi ve Eska grubunun dışında bulunan 16 numaralı parsel de mahkeme kararıyla Hazine'ye kalmış dururnda. Bu parselin sahipleri arasında bulunan Kemal Ilıcak ve bir bölümünü llıcak'tan 1,5 milyar lira ödeyerek satın almış olan Sukent Yapı Kooperatifi'nin üyeleri para ödedikleri araziyi elden kaçırmış olmanın şaşkınlık ve çaresizliğini yaşıyorlar. lerinden yine maliyet çıktıktan sonra elde edilecek kâr da 250 milyar lira civarında. Böylece bu arazide kurulacak 30 bin konutluk bir kentin bırakacağı kâr "Bugünkü fiyatlaria 1 trilyon" liraya ulaşıyor. lşte kentin yaratacağı bu kâr ile Anadolu Bankası'nın belini doğrultması beklenirken, arazinin üçte ikisine sahip olduğunu zannederek alacakları karşıhğında Kemal llıcak'tan bu araziyi devralan ancak daha sonra verilen mahkeme kararıyla sadece arazinin üçte birîne sahip olduğunu görerek şaşıran Yapı Kredi Bankası arazide ettiği bu zararı Yargıtay'a sulh dilekçesi vermeyi kabul ederek sineye çekiyor ki konut yapımı bir an önce başlayabilsin ve arazi boş duracağına bir an önce inşaat işlemlerine geçilebilsin. Tüm bu operasyon planlan yürürken araziyi kıl payı elinden kaçıran Büyükşehir Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Hüseyin Yıldız'a görüşünü sorduk. Şöyle dedi: "Bu arazi, mahkeme karanyla veya kamulaştınlarak kamunun olacaksa halk yaranna bir netice olur. Mahkeme daha e\vel Hazine'nin talep ettiğinden de fazlasını Hazine'ye mal etmek karan vermiştir. Bu da sevindiricidir. 16 nolu parseldeki Sukent'in hissesi aynlsaydı isabetli olurdu. Bunun dışında halk yararına bir karardır. Yargıtay'ın da bu karan onaylayacağını temenni ediyorum. Bence İstanbul Belediyesi, Toplu Konut Fonu ve Arsa Ofisi bu yeri hızla degerlendirerek alU'apılarını üstlenmek suretiyle bu arsavı başta Büyükşehir ve benzeri kooperatiflere ve kamu kuruluşlarına kâr amacı gütmeyen toplu konut kooperatiflerine tahsis etmelidir." NET KÂR TRİLYONU AŞIYOR Arazi üzerinde henüz tek bir imarlı bina bulunmamasına karşı n böylesine milyarlarca liralık el değiştirmelerin nedeni ilerde yapılacak kentin bırakacağı he 3. İSEDAKîzleme Komitesi Toplantısı Islam ülkeleri arasında tercihli ticaret sistenıi IHş Haberler Scrvisİ tslam Konferansı Teşkilatı Ekonoraik ve Ticari lşbirliği Daımi Komitesi tSEDAK Izleme Komitesi'nin 3. toplantısı dun lstanbul'da başladı. Türkiye'nin başkanlık ettiği ÎSEDAK tzleme Komitesi toplantısına, TOrkiye'den yetkililerin yanı sıra, Pakistan. Suudi Arabistan. Ürdün. Gine ve Filistin Kurtuluş Örgütu'nden Bakan Yardımcısı duzeyinde temsücüer ile îslarn Konteransı Teşkilatı bünyesindeki çeşitli kuruluşlardan uzmanlar katılıyor. iki gün surecek toplantıda, Islam ülkeleri arasında Tercihli Ticaret Sistemi kurulmasına ilişkin bir anlaşma taslağının kabul edilmesi bekleniyor. Bu anlaşmanın işlerlik kazanması için 710 Eylül 1987 tarihlerinde y\nt lstanbul'da yapılacak 3. Islam Konferansı YASED TOPLANTISINA KA TILDI Devlet Bakanı Ali Bozer, yola çıkmadan önce işadamlanyla Teşkilatı Ekonomik ve Ticari tşbirgörüşmeler yaptı. (Fotoğraf: a.a./ALÎ ERGÜVEN) üği Daimi Komitesi tSEDAK toplantısında da onaylanması gerekiyor. İSEDAK îzleme Komitesi toplantısına, Islam Konferansı Teşkilatı'nın diğer faaliyetlerinde olduğu gibi nin takındığı tutumu eleştirdi. Bozer, "Talebimiz Haber Merkezi AT işlerinden sorumlu Devyine Kuran okunarak başlandı. Devlet Bakanı Aü Bozer, dün bazı AT ülkelerini kap hakh, masum ve anlasmalann hedefme uygundur" let Bakanı ve Başbakan Yardımcısı ifadesini kullandı. Türkiye ile AT arasındaki mevsayan yeni gezisine çıkarken yaptığı açıklamada, Kaya Erdem'in açıhş konuşmasını cut anlasmalann hiçbirinin doğru düzgün işleme"Tam üyelik basvurumuz AT Bakanlar Konseyii yaptığı toplantıda once, İSEDAK diğini anlatarak, "Bize göre bu karar AT ile nde oylamaya tabi tutulacaktır. Bu da Türkiye'ye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Kenan uygulanan, diğer ülkelerle yapıhnayan bir aynm itişkileri kesmek, belirsiz durumu devam ettirmek Evren, Başbakan Turgut Özal ve Islam Konferansı Genel Sekreteri Şeveya tam üyelik başvurusunda bulunmak gibi üç cıhktır'" dedl Ispanya, Irlanda, Hollanda ve Lükrafiddun Pirzade'nin mesajları semburg'u kapsayan gezisine çıkmadan önce An seçenek ortaya çıkardu Biz en doğru olanı yani okundu kara Esenboğa Havaalanı, daha sonra da başvuruyu tercih ettik"dedl Bozer'in bu gezisisıCumhurbaşkanı Kenan Evren melstanbul'da düzenlenen YASED (Yabancı Serma rasında, büyük olasılıkla da 23 nisan günü Lüksajında, tslam Kalkınma Bankası ye Derneği) toplantısı ve yola çıkmadan önce de semburg'da Yunanistan'ın AT işlerinden sorumlu bunyesinde orta vadeli finansman Ataturk Havalimanı'nda yaptığı konuşmalarda Dışişleri Bakan Yardımcısı Theodoros Pangolos ile mekanizmasının kurulmasından sonBozer, Türkiye'nin başvurusuyla ilgili olarak, AT görüşmesi bekleniyor. ra İSEDAK tarafından yiırütulmekte olan öteki projelerin de uygulamaya konulacağına inandığını bıldirdi ve bugune değin komitenin aldığı başarılı sonuçlardan dolayı uyelere şükranlarını gonderdi. Başbakan Turgut özal da iyi dileklerini içeren mesajında, îzleme Komitesi'nden, 710 eylul tarihlerinde tsıanbul'da birlikte yapılacak olan 3. İSEDAK ve 1. Ulaştırma, Haberleşme ve Turizm Bakanları toplanuları için gerçekçi • gundemler saptamalarım istedi. Islam Konferansı Genel Sekreteri Pirzade de mesajında, 3. tSEDAK Îzleme Komitesi toplantısımn gundeminde yer alar. Islam ülkeleri arasın " da Tercihli Ticaret Sistemi ve Ticaret Enformasvon Ağı kurulmasının gerekliliğine değindi. Toplantımn açılış otunımuna başkanbk eden Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, İslam ülkeleri arasında ticaretin geliştirilmesine olanak verecek olan Ticaret Tercihleri Sistemi'nde ileri bir aşamaya gelinmiş olduğunu hatırlaıarak, bu sistemin başlaması ile üye ülkeler arasında ticaretin geliştirilmesinde büyuk ilerleme sağlanacağına işaret etti.Toplanııda Islam ülkeleri arasında Tercihli Ticaret Sistemi kurulmasını öngören avTintüı bir anlaşma taslağı goruşülmeye başlandı. Bu cercevede İSEDAK'a uye ulkelerin bu sisteme katılma isteklerini gösteren, "İstanbul Deklerasyonu" adı altında bir genel anlaşma taslağının 3. Îzleme Komitesi toplantısında benimsenmesi bekleniyor. Fatih'te voltaj değişikliği Tstanbul (a.a.) Fatih'in Fener, Balat ve Ayvansaray A semtlerinin bir bölumündeki 110 volt olan şebeke gerilimi 24 nisanda 220 volta çevrilecek. Türkiye Elektrik Kurumu Sınırlı Sorumlu Boğaziçi Elektrik Dağıtım Müessesesi Müdürlüğü'nden yaptlan açıklamada, şebeke gerilimi değiştirilecek abonelerin tümüne tebligat yapıldığı ve . sayaçlarmın 220 voltluk sayaçlarla değiştirildiği bildirildi. Bozer ikinci AT turunda MAHKEME KARAR1 Yapı Kredi Bankası, araziyi Ihcak'ın faizleri ile birlikte 26,5 milyar liraya ulaşmış borcu karşısında devraldıktan sonra Eska İnşaat Şirketi ile birlikte burada bir kent kurmak üzere planlar hazırlamaya başladı. Bankanın bir şirketi kanalıyla bu birlik sağlanır ve yeni kent planlan yapılırken, Hazine'nin arsa ile ilgili davası da sürüyordu. Bu dava TPAO'da yemek grevi nkara (Cumhuriyet Bürosu) Grev yasağt olan TPAO ve rafmerilerde toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin uyuşmazlığa girmesini protesto eden işçilerin yemek boykotu ve mesai yapmama eylemleri sürüyor. Türklş'e bağlı Petrollş Sendikası üyesi 600 kadar işçi, Türkiye Petrolleri Genel Müdürlüğü ile Sondaj ve Araştırma Daire Başkanlıkları'nda dün Öğle yemeklerini yemediler. Işçiler, Kamu tşverenleri Sendikası'yla oturulan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde sosyal haklorla birlikte toplam yüzde 34'lük bir ücret artışı önerildiğini, uyuşmazlığın da buradan kaynaklandığmı bildirdiler. Sokaktaki adam özgür olacak Haber Merkezi Türkiye'nin geçen hafta içinde, beklenenden çok önce bir adım atarak Avrupa Topluluğu'na tam üyelik için başvumda bulunmasına tepkiler ve değerlendirmeler sürerken Marmara Üniversitesi Hukuk Fakultesi öğretim üyelcrinden Doç. Taner Berksoy AT'ye tam üyelik başvurusunun biraz da anti demokratik yönetimlerden korunmak kaygısı içinde yapılmış olabileceğini söyledi. Berksoy, aynca TUrk sanayicisinin AT üyeliğine geçişten sonra Avrupa pazanndaki rekabete dayanamayacağı ve daha çok iç piyasayla sınırlı kalacağı görüşüne de yer verdi. Berksoy'un ATnin, anüdemokratik yönetımler, natta askeri darbelere karşı adeta bir "şemâye" gibi görülmesi konusundaki görüşleri şöyle: "Dikkat ederseoiz Avrupa, şu andaki uygnlamalann hâlâ anti demokratik yöntemler olduğunu, insan haklannın tam olarak uygulanmadıgını söyluyor. ATnin bize kuşkuyla bakmasının bir baska nedeni de Osmanh ahvadımız. İnsan haklan gelenegi bizde yerleşmemiş. tdam cezası var, insanlar vargılanmadan ha1 piste tutuluyor. Resmi ağtzlai da arada bir bunun bizim gelenegimiz olduğunu söylüyoriar. Ancak satır aralannda söylüyoriar. İnsan haklan, demokrasi uzerinde böylesine önemle duran bir topluluk bu tiir bir ülkeye çok rahat bakmaz." "Esas üzerinde durduğum ulke içinde, siyasi partiier arasında siyasi bir konsensus var. Bir an önce kendımizi AT'ye atalım da bir daha bu netame başunıza gelraesin diye... Bu bir anlamda siyasi vesayettir benim görüşüme göre." "Türkiye'de demokratik ortarmn yeşermesinde Avrupa katkısı olacağı gayet açık. Onun beklendiği de gayet açık. Sanki Avrupa şemsiyesi altında olacağu. Askeri yooetim, ya da demokrasi dışı >önetim çok şiddetli bir giıneş ve biz Avrupa semsiyesi altında o guneşten korunacağız." " Aslında pratik olarak iyi bir şey, ama bir yerde insanın canını sıkıyor. Bizde biliyorsunuz birtakım haklar ahnmamış verilmiş. Ancak yukarıdan verilen şeyler çok kolay geri alınıyor ve hiç kimsenin de itirazı olmuyor. İşçi haklan da 1960'dan sonra verilmiştir. Görüyorsunuz, işçi haklannın üzerinden geçiliyor, ama çok fazla bir itiraz yok. Onun için de, kendi iç dinamiği içinde bu haklar belli süreçler içinde alınabilse daha kolay sahip cıkılacak. tnsanı kaygılandıran bu Avrupa şemsiyesinin Türkiye'deki demokratik kurumlara ne kadar işlerlik getirebileceği. Tepeden empoze edilmiş, dışardan empoze edilmiş kurumlar olarak kalırsa demokrasüün yeniden sıkmtıya uğraması çok uzak bir ihtimal değil." "1960'larda. 1970'lerdeki AT tartışmasında tamamen ekonomi üzerinde durulurdu. Karşı çıkanlar Türk ekonomisinin AT maliyetini kaldıramavacagı goruşünü savunurdu. O gunden bugüne Turk ekonomisi çok büyuk bir hamle yapmış. rekabetçi hale gelmiş degil. Tersine geri dönmuş. Bir anlamda bu ticarete doğru bir irtica hareketi. Eskiden ekonomik nedenle bu işc karşı oluslannı gozardı edip şimdi. bize bir Avrupa şemsivesi lazım. Bu demokratik haklann gdişmesi. insan haklannın saglanabilmesi, daha demokratik, uygar, daha çağdaş bir topluma ulaşabilmemiz için gerekli demek hafif bir yılgınlıgın ürunü olduğu izlenimini uyandınyor." Türk sanayicisinin AT'ye tam üyelikten sonra Avrupa ülkelerinin sanayi ürünleriyle rekabet edebilecek durumda olamayacağı görüşüne de rini sanntıyorum. thracat yapacaklarını sanmıyorum. Bunun için olay Türkiye pazannda olacak. Ama AT'den gelene kıyasla ikinci kalite mal satacaklar. Bunu da açık açık kabul edecekler. Tamamen serbest ticaret baz ahndığı zaman serbest ticaret olur. Serbest ticareti de kur de Doç. Taner Berksoy, Avrupa Topluluğu'na başvuruyu değerlendirdi: Dinci akımlar ve SEİA Mecliste nkara (a.a.) TBMM Genel Kurulu'nun bugünkü birleşiminde, SHP Antalya Milletvekili Aydın Güven Gürkan üe 29 arkadaşının, "Yurtdıştndaki vatandaşlann demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine, ülkenin birlik ve bütünlüğüne karşı örgütlenmiş güçlerin etkilerinden korunmalan" konusunda verdikleri Meclis araştırması önergesinin ön görüşmeleri yapılacak. Genel kurulda bugün aynca, DSP Denizli Milletvekili Mustafa Kani Bürke ile 10 arkadaşı tarafından "TürkiyeABD ilişkilerindeki aksaklıklar ile SEİA'nm her iki ülkeye sağladığı kararlan tespit" amaayla verilen araştırma önergesi ele almacak. TYafık kazalarında 6 ölü Berksoy'a göre Avrupa Topluluğu'na başvuru, biraz da anndemokratik yönetimlerden korunma kaygısı taşıyor. 'Taner, A vrupa Topluluğu'na tam uyeliği, askeri darbelere karşt adeta bir şemsiye olarak değerlendiriyor. Doç. Thner Bcrksoy yer veren Berksoy sanayicinin iç piyasaya yöneleceğini ve iç piyasayla sınırlı kalacağını söyluyor: "Türkiye çok buvuk bir pazar. Örneğin beyaz eşya. Üjelikten sonra bir kur olayı olacak ve bu eşya buraya belli bir fiyalla girecek. Hiç giimriik alınmasa da belli bir Turk lirası fi>atı olacak. Verlisi ondan ciddi bir biçiınde ucuza satılırsa Anadolu'da daba çok talep var. Yani Türk sanayii yasar." "Turk sanayicuerinin bir kaç ürün dışında Avrupa pazarlannda çok büyük ölçude bir şeyler yapabilecekkğişmesi dengeler. Çok büyük bir ticaret açığı olursa kurun, fevkalade değer kaybetmesi suretiyle ticaret acığı kapamr. Yani ithalat pahalı, ihracaı cazip hale gelir. Bunun bedeli de bugün dolara karşı 800 olan Türk lirasının 80 bin liraya fırlamasıdır." Berksoy burada Türkiye'nin her yönden AT'ye hazırlıksız olarak tam üyelik başvurusu yaptığına dikkat çekiyor: "Hazırlıktan kasıt belli kalitede, belli maliyette mal uretraektir. Ekonomiyi fiziki bir düzeyde bazırlarsanız bu olur. Ekonominin carpıklıiı 5 akarya, Muğla ve Nevşehir'de dün meydana gelen kazalarda 6 kişi yaşamını yitirirken 8 kişi de yaralandı. Artvin'de nehire uçan otobüs yolculanndan 2 kişi kayboldu. lstanbulAnkara karayolu ile Sakarya Söğütlü kasabasında meydana gelen kazalarda Hanife Âşık, Metin Kanyılmaz, Ismail Tosun öldüler, 6 kişi de yaralandı. MuğlaBodrum karayolunda özel otomobilin şarampole yuvarlanması sonucu, Bilal Kaplı, Bayram Kaplı, Kızılağaç köyü yakınlannda devrilen traktörün altında kalan Mustafa Alpaslan öldüler. Kazalarda 2 kişi de ağır yaralandı. ArtvinErzurum karayolunun Zeytinlik bucağı yakınlannda rotu çıkan otomobil Çoruh nehrine uçtu, otomobilde bulunan Adil Tala, Ahmet Küçük kurtarıldı, Ali Kömürcü, Mehmet Okumuş ise nehir sulanna kaptlarak kayboldular. Sakarya'daki kazada tamnmayacak hale gelen otomobil görülüyor. (Fotoğraf: a.a.) fiziki düzevdedir. Çok kuçuk olcekle ürelim yapılıyor. Verimliligi çok düşıik. Bunlar hep fıziki obıylardır. Üstelik belli bir standart da yok." Bu durumda Türkiye'nin tslam Ortak Pazarı'na girip giremeyeceği konusunda yöneltilen bir soruya Berksoy şu yanıtı verdi: "Ortada şöyle bir tez var. Pek doğru olduğunu şanmamakla birlikte, kulak ardı edilmemesi gerektiğini duşunuyorum. Karşı taraf. 'Aman daba erken. Y apraayın. Zor durumda kahrsınız' derken Türkiye'nin böyle paldır küldür başvumda bulunması bir teze dayandınlıyor. AT'den açık bir ret cevabı çıkması hemen hemen imkânsız gibi. Hukuki olarak imkânsız. Ancak sunincemede bırakılacak. Komisyonda takılacak. Komisyon işlemi bir ayda yapacak yerde bir senede yapacak. Ve sonuçta ortaya şoyle bir tablo çıkabilir: Avrupa Turkleri almıyor, istemiyor, kapının dışında tutuyor. O zaman tabü radikal donüşümden yana olanlann eline fevkalade guzel bir koz geçmiş olur. Avrupa'ya gittik, geldik, bizi yanlanna almadılar, dolayısıyla bizim yerimiz Islam dunyaadır, denir. Ama bunu sadece tslam Ortak Pazan olarak duşunmemek lazım. Bir anlamda Islam duhyasınm lideriigine soyunmak olur bu. Bu bir tez. Bunu çok buyiik ve çok cesur bir siyasi manevra olarak düşünmek lazım." AT'ye tam üyeliğin sokaktaki adamı nasıl etkileyeceği konusunda Berksoy diyor ki: "AT'ye girecegiz. Şimdi bunun bazırlıgı yapılıvor. Yani birtakım varsayunlar vardır. Bir tanesi ciddi bir egilimdir. Hem karsı tarafla ka bul egilimi vardır hem bu tarafta girme egüimi vardır. Ona göre de mutlaka bir pazarlık sıireci vardır. Sonra geciş sureci gelir. Bu ikisini toplasanu en iyimser ihtimaüe 20 sene lutar. Bu 20 sene içerisinde birtakım degişiklikler, haarlıklar yapdacaknr. Sadece ekonomik anlamda değil, kültürel olarak da buyük bir dönüşüm gerekiyor. Esas hukuk düzeni çok ciddi bir dönuşum gerektiriyor. Tam uye oldugumuzda ne olur denilirae, belli bir uyum gosterUirse bir şey olur. Sokaktaki adama nasıl yansır? Sokaktaki adam daha özgür bir adam olur." Peki, bu özgur adamın ekonomik imkânlan ne olur? Berksoy'un buna yanıtı da şu oluyor: "Muhtemden içeride fiyatlar yükseiir. Tanm urunlerinin fiyatlan yiıksdir. Bu yükseune de sıırekli bir fiyat artaşı yapmaz, bir seferlik beUi bir sure içinde fiyatlarda bir sıçrama olur. Eger çok uyumlu bir geçiş olmazsa o tür bir enflasyon olur. Onun daha ciddi bir etkisi olur. Ücretleri arltınr." "Türkiye'de veya bizim turiimüzdeki ülkelerde ucretin esas satın aldığı mal tanm kokenlidir. Bunlann fiyan arttıgında dzeUikle bu düzeydeki ücreti lutmak miimkun değil. Onlar yükselir. Onun için de özgürlesecek çiftçinin eline daba fazla gelir geçer. Artı ucretler yükselir. Ancak, ücretlerde çok önemli bir nokta daha var. İşçi haklan, sendikal haklan da Avrupa koduna uyduracağız. Şu andaki toplusözleşme muzakereleri dışında işçilerin haklannı daha iyi savunabileceği bir diizen olacak."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle