Katalog

CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 21 NİSAN 1987 TELEVİZYON 8.00 Açılış Günaydın Türkiye 10.00 Eğitim Önlisans Programı îngüizce dersınde No Smoking, Atatürk tlkelen ve tnkılap Tarıhı dersınde Duzenlı Ordunun Kumlması, Duşunce ve Uygarlık Tanhı dersınde lslamıyet, Eğinm Büımlen dersınde llkokullarda Rehberhk ve özel Eğıtim konulan isleniyor. 2. KANAL / BESTECİLER YORUMCULAR 1 1. KANAL /TV'DE SÎNEMA TRT9NIN İCİNDEN MAHMUT T. ÖNGÖREN Kitap Kulübü Konya'da Jf ültür Servisi A Cumhuriyet Kitap Kulübu'nitn yurt duzeyinde yayılan temsilciliklerinden bir yenisi Konya'da hizmete girdl Cumhuriyet Kitap Kulübu üyesi yayınevlerinin yayımladığı bütun kitapların indirimli satışımn yapılacağı Konya temsilciliğini, Konya tntergon Merkezi'nde yapılan törenle Prof. Dr. Aii Ersöz açtı. 11.20 Kapanış 16.11 AçılışEğitim Önlisans Programı Sırincı programdakı sabah yayınımn tekran yapılıyor. 17.30 Açıköğretim Btnnct smıflar için Davnznış Bıhmlenre Gınş dersınde Ruh Sağlığı ve Uyum, Genel Muhasebe dersınde Kayıt Haıa'.annm Duzelılmesı ve lngıhzce dersınde What's The Date konulan ışlemyor. Bugünün konuğu piyunist Tenüzer Kültür Servisi TRT Televizyonu'nun tkinci Kanah'nda her hafta salı gunleri yayımlanan "Besteciler Yonımcular" adlı programın bugunku konuğu piyanist Arzu Temizer. tstanbul Televizyonu'ndan Turgut Masatçı'nın hazırladığı ve Özer Sezgin'in sunuculuğunu ustlendiği "Besleciler Yonımcular" adlı programın bugunku bölumunde piyanist Arzu Temizer tanıtılacak ve sanatçı Ahmet Adnan Saygun, Ulvi Cemal Erkin ve İlhan Baran'ın çocuklar için besteledikleri bazı yapıtlan seslendirecek. Dipçik ve Gençlik 12 Eyiül'den sonra da gençlerimiz dipçikle tanıştı. öğrenci dernekleri yasa önerisini protesto amacıyia ülkemizin çeşitli yerterinde protesto yürüyüşleri, yemek boykotları ve oturma eylemleri yapıldı. Bu arada çıkan olaylarda üniversite gençliği, polisle ve jandarma dipçiği ile tanıştı. Ve yabancı ülkelerdeki gençlik daylannı yayımlayan TRT, 12 Mart'tan sonraki gençliğin dipçikle tanışmasının haberini radyolarından ve televizyonlarından bir kez daha vermedi. Oysa kimileri, TRT'nin FenerbahçeSamsunspor ayaktopu karşılaşmasından sonraki kavgayı vermemesinden yakınıyordu. Aynı TRT, mevsim başında Eskişehir'deki FenerbahçeEskişehirspor ayaktopu karşılaşmasından sonraki olayları da vermemiştı. TRT'nin vermeme hastalığı vardı. Kimileri de, "Biz gençlik olayları ile ilgili bu fılmi, daha önce gördük" dediler. TRT'nin her dönemde kendine özgü kıvraklıkla evirip çevirip ekranlarımıza saşmaz bir pişkinliğe dayanarak sunduğu "haberleri vermeme hastalığı" filmini mi? Hayır, esas film bu değildir. Biz, bu bozuk düzen filmini, kuruluşundan beri TRT Haber Merkezi'nde izleyip dururuz. Esas film, gençliğin bir kez daha dipçikle tanışmasının görüntülerinin altında yatan ve su yüzüne hiç çıkarılmayan nedenleri içerir. 1968 yılından ben bızlere bu filmi izlettirip dururtar. Ama görüntülerin altındaki nedenlerin sergilenmesini özenle saklayıp gizleyerek... Şimdiye dek hep gençler suçlanmış, hatta asılmıştır. 12 Eyiül'den sonra, oluşturulan kurumlar ise, başta YÖK o\mak üzere, tek üniformalı yüksek öğrenim gençliği yetiştirmeyi önemsedi. Düşünmeyen, değerlendirmeyen, eleştirmeyen, karşı koymayan, kişiligini gelistirmeyen, "Ben değil, büyüklerim bilir" diyen ve kendisine verileni tartışmasız kabul eden bir gençlik... TRT'de niçin hiç tartışmalı açıkoturumlar yok? Niçin haftada en az 25 tane yabancı dizı saati var? Niçin çeşitli olaylann haberleri verilmiyor? Niçin TV haber ızlenceleri en gürv cel konular dururken, birtakım gereksiz olayları sozde inceliyorlar? Gençliğe hep aynı ünifoımayı giydirmek için mi? Salt gençliğe değil, tüm ulusa bu üniforma uygun görülüyor. En önemli hedef ise gençlik... Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Evdeki hesabın çarşıya uymayacağını anlamak, bizleri sevindirmiyor. Çünkü 12 Eyiül'den sonraki gençlik de dipçikle tanıştı. Çünkü televizyonun bugüne dek yırtınarak hazırladığı izlencelerde, "elindeki olanaklar artan ve bu sırada da nazıkieştiği" belirtilen polisin gençleri yerlerde sürükledtğini gazete fotoğraflannda gördük. Kullanılan şiddet, gençliğe giydirilmeye çalışılan üniformayı paramparça ediyor. Belki de bunu anladıklan için, gençliğe indirilen dipçiğin habenni vermiyorlar. 18.30 Haberler 18.45 Küçük Fok 2 Rovina, Fok yavrusunu çok sever ve ona bırçok hareket öğretır. Artık ıkisi dosl olmuşlardır Rovına. fokunu arada stnda demzde yuzmeye götürür Teyzesı de foku sevmeye başiamtstır. 19.15 Turizm Dediğimiz Tiınz/n Ha/tası nedenıyie hazırtanan programda, çeşıttı halk kestmınden ınsanlar ile dırekl lunzmle ılgısı olan seyahaı acenıelerı, turtzm şırketı sahıplenyle yapılan ruportajlara yer verılıyor. OSCAR ALMIŞTI Genç oyuncu Timothy Hutton (solda), "Sıradan tnsanlar"daki roluyle En İyi Yardana Oyuncu Oscarh almıştı. Judd Hirsch filmin Oscar 'a aday olan bir başka sanatçısıydı. 19.40 İyi Uykular Belkıs teyze çocuklara masal anlatır, daha sonra hep birlikîe çizgi film seyrederler. 20.00 20.45 21.40 21.50 Haberler ve Hava Durumu Haberden Habere Dikkat TV'de Sinema: Sıradan insanlar (Aynntılı bılgı yandakı sutunlarda.) Pasternak'ın nıektııpları Sovyet dergisinde MOSKOVA (a.a.) Yapıtlarının Sovyetler Birliği'nde uzun sure yayımlanması yasaklanan unlü yazar ve ozan Boris Pasternak'ın dokuz mektubu ulkenın haftalık dergilerinden "Ogonyok"ta >ayımlandı. Kardeşı Olga Friedenberg'e yazdığı mektupların, Pasternak'm "Doklor Jivago" adlı romarunı yazdığı gunlerdeki duygularını dile getirmesi açısından "ilginç" olduğu belirtildi. ö t e yandan, Sovyet haber ajansı "TASS", "Doktor Jivago"nun da 1988 yılında, yani yazıhşından 32 yıl sonra Sovyetler Birliği'nde basılacağını bildirdi. Boris Pasternak, 1958 yılında "Doktor Jivago" adlı romanı ve butün yapıtlanyla Nobel Edebiyat ödulü'ne değer görülmüş, ancak dönemin Sovyet yönetimi tarafından Nobel Ödulü'f ü geri çevirmek zorunda bırakılmıştı. Pasternak, 1960 yılında "rtsmi saygınhgı etinden ahnmış" bir yazar olarak olmuştu. Aileye çağdaş bir bakış Stradan İnsanlar (Ordirtary People) / Yönetmen: Robert Redford / Oyuncular: Donald Sutherland, Mary Tyler Moore, Timothy Hutton, Judd Hirsch, Elizabeth McGovern, M. Emmet Walsh / 1980 yapıntı / 120 dakika. Kültür Servisi Orta sınıftan bir Amerikalı aile... Babayla annenin arasında hep var olan iletişımsızlık, özellikle yıllar önce büyuk oğulun bir kazada boğulup olmesiyle daha da artmıştır. Kuçuk oğul ise ağabeyinin ölumunden kendini sorumlu hissetmekte ve bu nedenle huzursuz olmakıadır. Bu uç kişı, aralanndaki iletişimsizlik çemberini kırıp mutlu olmayı deneyeceklerdir. Ama acaba bunun ıçın aralarından bırini "feda etmek" mi gerekecektir? Amerikan sinemasının aileye eğildiği en tipik filmlerden biri... Aile, 1930 ve 40'ların sinemasmda olduğu gibi, ya sorunsuz, neşeli bir birım ya da o dönem fümlerinde tipik olan melodram bakışıyla ele alınmıyor. Daha çağdaş, daha incelikli, nuanslı bir bakış egemen... Ağırlığı ruhbılimsel irdelemeye, Freud'çu bilinçaltı kuramlarına, psikanaliz yoluyla tedavi vb. öğelere veren bir bakış. Film, bu haliyle sinema dilini yenileyen, önemli bir yapıt değil... Kadm yazar Jodith Goest'in (bizde de yayımlanmış) bir romanmdan usta yazar Alvin Sargent'ın uyarladığı film, başansının çoğunu çok iyi kotarılmış senaryosuna borçlu... Redford'un senaryoyu yakından izleyen ritmli, özenli anlatımı, unlu oyuncunun daha ilk filmiyle en iyi yönetmen Oscar'ını alması sonucunu getirmişti. Film, çevrildiği 1980 yılında aynca en iyi film, senaryo, yardımcı oyuncu (genç Timothy Hntton) ödullerini de almıstı. Anne rolünde, yıllar önce bir kez sinemayı denedikten sonra TV'de karar kılan ve yıllardır çok popüler bir programı sürdüren Mary Tyler Moore da çok başanlı kompozisyonuyla Oscar adayı olmuştu. Ruh doktoru rolünde izleyeceğimiz Judd Hircsh, fîlmin Oscar'a aday olan bir diğer sanatçısıydı... "Sıradan lnsanbr", ulkemizde birkaç yıl önce gösterildi, sınırlı bir ilgi gördtt. Sansürümuz nedense fîlmin adına takılmış ve "Smdan tnsanlar"ı uygun görmemişti. Film, bu yuzden "Büyiik Ceza" (!) adıyla oynadı ve yapabileceğinden daha az iş yaptı. Çağdaş Amerikan sınemasını tammak isteyenler için ilginç olabilir. Füsun Onur heykel sergisi Tfultür Servisi Fusun J\. Onur'un heykel sergisi Maçka Sanat Galerisi'nde açıldı. 1960'ta Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'm bitiren Onur, ABD'de heykel üstune ihtisas yaptıktan sonra ilk kişisel sergisini 1970'te açtı. Ertesi yıl Paris Genç Sanatçılar Bienali'ne katılan Onur, 1972'de heykel dalında yılın sanatçısı seçildi. 35. Devlet Resım Sergisi'nde Odul, Hadı Bora Konkuru Ödülü, Yeni Eğilimler Sergisi'nde gümüş madalya alan sanatçı, geçen yıl 1. Uluslararası Avrupa Asya Sanat Bienali'ne katıldı. Onur'un sergisi 16 mayısa kadar izlenebilecek. 23.50 HaberlerKapanış İKİNCİ KANAL 19.45 Açılış Besteciler ve Yorumcular (Aynntıİı bttgt yandakı sutunlarda) 20.15 Haftanın Dizisi: Bach1 (Aynntth bilgi yandaki sutunlarda) 21.00 Merak Ettiklerimiz Programda, sezaryen ameliyatt, güneş enerjisı, göz naklı, bırucilık ve ruya gıbı konular yer alıyor. 21.30 Haberler 22.05 2. Kanal 2. Gece ^ ^ feyyaz Tokar'm bu akfamkı sohbeıırm konusu "Pısmış Tuğladan, Fuzelere" gtden uzun yol Tokar, yıizyıllarca çok ağır bır lempoda gelısen ınsanuı, son 50 yüda leknoiojı, bılım ve lıpta yaplığı rtertemelerı anlatıyor. 23.30 Kapanış Oda orkestrası konseri ültür Servisi Bugün saat 18.30'da Istanbul Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu 'nda Romanyalı orkestra şefı Ionescu Galati yönetiminde gerçekleştirilecek oda orkestrası konserine solist olarak kemancı Saim Akçıl ve piyanist Cânâ Gürmen katılacaklar. tstanbul Filarmoni Derneği'nce düzenlenen konserde Mozart'm "Salzburg Senfonisi", Britten'ın "Simple Senfonisi", Mendelssohn'un "Keman, Piyano ve Yaylı Sazlar İçin Re Minör Konçertosu" ses/endırilecek. a İZLEYİCİ GÖZÜYLE Yanşma ve para Tekvizyonda yayımlanan yanşma programlan arasmda ' 'Ben BOirbn' 'in ayn biryeri var. Büyük bir beğeniyle ızHyoruz. Karşı görüsler de olmasına rağmen ben yanşma sonunda verilen armağanlann yanşmaya ayn bir renk kattığına inanıyorum. Ancak program sonunda veznedar ile yansmacılar arasındaki para aJısverişi çok çirkm bir görüntü arzediyor. Bu göruntüler yansıtılmasa olmaz mı? MEHMETN. TAŞKIN Ankara RADYO T R T I 05.00 Açılış, program ve lcısa haberler. 05.05 Ezgı kervanı 05.30 Şarkılar »ve oyun havaları. 06.00 Koye haberler. M.10 Günaydın. 07.30 Haberler. 07.40 Gunun 1 ıçınden 09.40 Arkası yarın. 10.00 Kısa haberler. 10.05 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.95 Olcul radyosu. 12.00 Kısa haberler 12.05 Reklamlar 12.10 öğle ılzeri 12.55 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Muzık 13 JO Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Hukuk köşesı 15.00 Kısa haberler. 15.05 ögleden sonra. 16.00 Kısa haberler 16.05 Okul radyosu. VIM Kısa haberler 17.05 Köyümuz köylümüz. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlar. 1J.O0 Çocuk bahçesı 18.15 Haftanın çocuk sarkısı. 18.20 Sullaniyegâh faslı. 18.50 Hafif müzik ve reklamlar 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 Şarkılar 28.20 Türkçe sözlu hafif müzık.20.40 Yenı sesler. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konuların içınden 21J5 Türk halk muzıgi dmleyici ıstekleri.22.00 Çesıtlı müzık. 22J0 Solisderden seçmeler 23.00 Haberler 23.15 Gecenın ıçınden 00.55 Gunün haberlerınden özetler 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 G«ce y»>ı«ı. T R T I I 07.9B Açılış « program. 07J02 Solıstlerden seçmeler. 07J0 Haberler. 07.40 Türkuler ve oyun havaları 08.00 tki solıstten şarkılar 08.30 Sabah konserı 09.00 Türkuler. 09.15 Çocuk bahçesı 09.30 Koberu Flack soyluyor. 10.00 Şarkılar 10.20 Turkıiler geçıdı 10.40 Turkçe sOzlü hafıf müzik. 11.00 Kuçük koro. 11M Türkuler 11.45 Hafif muzık. 12.80 Beraber ve solo şarkılar. 12.30 Yuntan sesler kadınlar lopluluğu 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzık. 13J0 Caz duygusu. 14.00 Türkuler geçidi. 14J0 Yabancı dil dersi. 1530 Barok muzik 16.00 Şarkılar 16.20 Arkası yarın 16.40 Gönlumüzün dilınden sazımızın lelınden. 17J0 Kuçuk koro. 17.30 Çeşılli muzık 18.00 Yurtlan sesler. 18J0 Din ve ahlak. 19.00 HaKrler ve olaylann ıçınden. 20.08 Turkuler geçidi 2030 \abancı dıldersı. 2130 Hafıf mttzık. 21.45 Eğıtım önlisans programı. 22.15 Hafif müzık 2230 Bir roman / bir yazaıdan hikâyeler 22.45 Türkuler 23.00 Haberler 23.15 Solıstler geçıdı 23.40 Hafif müzik 23SS Salı konseri. 0055 Program ve kapanış T R T I I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Hafif muzik. 0730 Sabah konseri. 08.00 Sabah ıçın muzık. 09.00 Haberler. 09.15 Müzıklı dakıkalar 10.00 Rock dünyasından 11.00 öğleye doğru 12.00 Haberler. 12.12 Günun konseri 13.00 Ikı solıstten şarkılar 13J0 Türküler geçidi 14.00 Konser saat 1530 Solıstler geçidi. 1555 tkı solistten Türkuler. 16.25 Haftanın çocuk sarkısı. 16J0 Caz sanatı 17.00 Haberler. 17.15 Solisılerlopluluklar. 18.00 Muzık yelpazesi. 19.00 Haberler. 19.15 Muzik ve yorumcular. 20.00 Muzik demetı. 21JM Senfonik muzik. 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin getırdikleri. 23.00 Salı konseri 24.00 Gece ve müzik. 01.08 Program ve kapanış. Bu yıl 7 yönetmenin yapıtlarının sunulacağı "Eleştirmenlerin Haftası", Cannes Film Şenliği'nin en "demokratik" bölümü. Öteki bölümlerin programlarını tek bir seçici belirlerken, "Eleştirmenler Haftası"nın filmleri, Fransız Sinema Eleştirmenleri Sendikası üyeleri arasmdan seçilen 7 sinema yazarı tarafından belirleniyor. MEHMET BASUTÇU PARİS 719 mayıs günleri arasında kırkıncı yaşını kutlayacak olan Cannes Film Şenliği'nin haarlıkları son aşamaya geldi. Bu arada, şenliğin en eski yan bölümü olan '•FJeştirmenlerin Haftası "nda gosterilecek filmler de belirlendi. Bu yıl 26. kez düzenlenecek olan "Eleştirmenlerin Haftası" bölümünde ilk ya da ikinci filmlerini gerçekleştiren yönetmenlerin filmleri sunuluyor. Geleceğin ustalarına ilk şanslarını tanımanın yanında, zor olarak nitelenen sanat ve deneme türü filmleri de savunmayı amaçlayan "Ekştirmenkrin Haftası", Can Canneshn en 'demokratik bölümü nes Şenliği'nin en "demokratik" bölümü. "Resmi" damgası taşıyan bölümlerle "Vönetmenlerin 15 Günii"nün programlannın her birini tek bir seçici belirlerken, "Eleştirmenlerin Haftası"nın filmleri Fransız Sinema Eleştirmenleri Sendikası üyeleri arasından seçilen, Fransız ya da yabancı, yedi sinema yazanndan oluşan bir seçici kurul tarafından belirleniyor. Böylece değişik görüşlere, beğenilere ve yaklaşımlara açık bir tartışma sonunda belirlenen liste, genç dünya sinemasını örnekleyen bir yelpaze oluştunıyor. Bu yıl, içinde görev aldığım seçici kurul, izlediği 139 film arasında zor bir seçim yapmak zorundaydı. İlk oylama sonunda sivrilen yirmiye yakın yapıt içinden yedisini belirleyebilmemiz için, üç saati aşan bir süre boyunca tartışmarruz, beğendiğimiz, inandığımız filmleri savunmamız gerekti. Sonuçta, yedi değişik Ulkenin sinemalarından örnekler getiren yedi yönetmen Cannes'da seslerini duyurabilecek. Fransızca adıyla "Semaine de la Critique" Afrika sınemasını "tdrissa Ouedraogo temsil edecek. Konstantin Lopuçanski'nin Altın Kamera Ödülü'nün adaylanndan biri olacağına inandığımız "Ölii Bir Adamın Mekruplan" adlı güçlü yapıtının bir rakibi de kuşkusuz, Pier Paolo Pasolini'nin yaşamı üzerine şiirsel bir deneme, bir içe dönuş niteliğindeki "Angelus Novus" olacak. Fransa, Isviçre ve Yunanistan sinemalarından gelen örnekler ise içten, sıcak ve kişisel bir ton getiren çalışmalar. "Elestimıeraerin Haftası" bölümunun katalog kapağında da kullanılan afişi, Abidin Dino'nun elinden çıktığı için Turk sanatının sesi Cannes'da yedinci sanat dışında da olsa duyulacak. Işin başka bir ilginç yanı, yoğun çalışmalarına karşın özgün bir afiş hanrlama inceliğini gosteren Abidin Dino'nun, Georges Sadoul'un eski bir dostu olması. Abidin Dino, "26. Eleştirmenlerin Haftası "nın yirmi yıl önce ölen unlü sinema yazannın anısına adanacağını bilmiyordu. Değişik öneriler arasından Abidin'in çalışmasıru seçen bizler de bilmiyorduk. Yedi filmin basına Eleştirmenlerin Haftası"nda 7 yönetmen sesini duyuracak 9 Ruhi Su'nun uzunçaları Tfultur Servisi Halk J \ sanatçısı Ruhi Su'nun, "Ekin ldim Oldum Harman" adlı son uzunçaları Fransa'da da yayımlandı. Efes Melodi tarafından çıkarılan uzunçalann kapağında, içindeki parçalann metinleri Türkçe ve Fransızca olarak verildi. Metinlerin Fransızcaya çevirisine, Nedim Gürsel'ın "İlk Kadın" adlı yapıt mı Fransızcaya çeviren Anne Marie Toscan du Plantier, Efes Melodi'nin sorumlusu Jean Michel Foucault, Mehmet Tepe ve Abidin Dino katkıda bulundular. ALTIN KAMERA'NIN ADAYLARINDAN Sovyet yönetmen Konstantin Lopuçanski'nin "ölii Bir Adamın Mektuplan" adlıfllmi, Eleştirmenlerin Haftası'nda Alttn Kamera ödülünün en güçlü adaylan arasında sayıuyor. açıklandığı toplantıdan sonra "Fouqet's" lokantasında verilen akşam yemeğinde, Eleştirmenler Sendikası'nın yeni başkanı "Le Monde" gazetesinin sinema yazarı Louis Marcorelles ile Dino eski anılanndan söz ettiklerinde durum ortaya çıktı. Sadoul'un dul eşi tarafından, bir eski dostun yaptığı resmi kataloğun kapağında bulmanın, çok ince bir dikkat olarak değerlendirileceği konusunda herkes birleşiyordu. "Eleştirmenlerin Haftası"na seçilen filmler: 1) Sovyet yönetmen Konstantin Lopuçinski'nin "Ölii Bir Adamın Mektuplan" adlı filmi. 2) Isviçreli yönetmenler Anja Franke, Dani Lev> ve Helmut Berger'in "Peki, Ya Ben?" adlı yapıtlan. 3) Fransız yönetmen Alain Bergala'nın "Nerede Olursan Ol" adh filmi. 4) İdrissa Ouedraogo ve Burkina Faso'nun "Yam Daabo" adlı filmleri. 5) Yunaniı yönetmen Dimos Avdeliodis'in "Yaralanan A|aç"ı. 6) Italyan yönetmen Pasquale Misuraca'nın "Angelus Novus" adlı yapıtı. 7) Yeni Zelandalı yönetmen Barry Barclay'in "Ngati" adlı filmi. Ressamlara Haliç'te atölye T7" ultur Servisi Talens J \ Resim Yarışması'nın ödül törenine katılan tstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, istenıldiği takdirde ressamlara Haliç'te, Paris'teki Montmartre Mahallesi gibi çalışma alanı ve studyolardan oluşan bir bölge verilebileceğini, bu konuda oluşturulacak bir komitenin çalışmalarını destekleyeceklerini söyledL Talens Boyaları Türkiye temsilcisi Mahir Saranga da yaptığı açıklamada, Prof. Devrim Erbil'le birlikte bu doğrultuda çalışmalara başladıklannı, oluşturulacak komıteyle birlikte Bedrettin Dalan'ı ziyaret edeceklerini söyledi. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Bir şeyi yerinden kaldırmak için kullanılan bir tür kaldıraç. 2/ Sayı, tane... Verdi'nin tanınmış bir operası. 3/ Arjantin'in plaka işaretı... Kutsal ışık... Bır yüzey ölçusü birirni. 4/ Bir şe>in ön yüzü; cephe. 5/ Akım şiddetı birimi kiloamperin simgesi... Fal. 6/ Klavyeli bir çalgı... Patent. 7/ Akıl... Yerleşmış ilke ya da yasaya uygun durum. 8/ Bir doku ya da organın çalışma gücunü azaltan beslenme kusunı ya da yetersizliğL.. Galyumun simgesi. 9/ Eksiklik. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Elazığ'ın bir ilçesi. 2/ Istanbufun bir ilçesi... Japonya'da kullanılmış eski bir hacim ölçüsu birimi. 3/ Bir soru sözü... Erkek hindi. 4/ Sözü boş yere uzatma... Kimi yemeklerin ttzerine dökülen bir çeşit terbiye. 5/ Bir şeyin kenan... Bir nota. 6/ Halk müziğine özgü telli bir çalgı... Afrika'da bir ülke. 7/ Bir nota... Betondan dört köşe döşeme taşı. 8/ Suyla çevrili kara parçası... Ucu sivri uzun mızrak. 9/ Gerçek anlamından saptırmak. 2. KANAL / HAFTANIN DtZtSt J.S. Baelr m yaşamı ekranda Baeh / Yönetmen: Colin Near / Oyuncular: Brian Cox (Johann Sebastian Bach), Polly Hamingv/an (Maria Barbara), Michael Gough (Dük WHhelm Ernst) / 1986 yapımı, 3 bölüm, 45'er dakika. Külliir Servisi Ancak olumünden sonra üne kavuşan buyuk Alman bestecisi Johann Sebastian Bach'ın (16851750) yaşamoyküsü, kendi adını taşıyan "Bach" adlı diziyle ekrana geliyor. Üç bölümden oluşan "Bach", İkinci Kanal'da salı, perşembe, cumartesi gunleri yayımlanacak. 16.19. yuzyıllar arasında yedi kusak boyunca muzik tarihine 50'yi aşkın muzisyen yetiştiren "Bach" ailesinin en buyiığu olan Johann Sebastian Bach, Klasik Batı Müziğı'nin en buyük yaratıcılanndan biri olarak anıbyor. Yönetmenliğini Colin Near*in yaptığı "Bach" fılminde unlu besteciyi Ingiliz oyuncu Brian Cox canlandınyor. 1946'da doğan Brian Cox, sanat yaşamına 1%5'te başladı. Daha çok TV yapımlannda adına rastlanan Cox'un bazı filmleri: "Nicholas ve Alexandre", "Değişürilen Çocuk The Changeling", "The VVallace", "Kutlama Toreninde İn Celebration", "Bııllantre'nin Efendisi The Master Ballanlrae", "Yeşil (iolgeler Shades of Creen", "HedeHer Targets", "Seytanın TacıThe Devil's ABİDİN DtNO'NUN AFİŞİ Cannes Film Şenliği'nin en eski yan Crown." bölümü Eleştirmenlerin Haftası'nda bu yıl Türk sineması temsil edilBach'ın yaşamında önemli bır rol miyor. Ama Türk sanatı Abidin Dino'nun aflşiyle temsil ediliyor. oynayan Weimar Sachsen Dukü Bu bölümün özel afişi, Abidin Dino'nun elinden çıktu Wilhdm Ernsl'i, tngiliz karakter oyuncusu Michael Goagh oynuyor. Filmde Bach'ın ilk karısı Maria Barbara'yı Polly Hamingwan canlandırıyor. John Sebastian Bach küçük bir Alman kasabası olan Eisenach'ta bir muzikçı olan Johann Ambrosius ve Elizabeth Laemmerhirt'ten doğdu. On yaşında anne ve babası olunce Ohrdruff kasabasının St. Michael kilısesinde orgculuk yapan ağabeyi Johann Christoph'un yanına gönderildi İlk klavye ve org derslerini orada aldı. Onbeş yaşında Lüneburg'da kilise korosuna girdi. 17001708 arasında Arnstadt \e Muhlhausen'de orgculuk yaptı. Birçok kilise kantatı, org ve klavye yapıtlan besteledi. Dini müzik öğreten bir okulda öğretmenlik yaparken, geleneklere bağlı çalışmadığı için sık sık işınden çıkarıldı. 22 yaşındayken yeğeni Maria Barbara ile evlenen Bach, 1707'de Mühlhausen'de Blasıus kilisesı orgculuğuna getinldi. Sonra Weımar'a dönerek Duk Wilhdm Ernst'in yanında 9 yıl çalıştı. 1917'de kendisine ilgı gosteren muzıksever Prens Leopold'un yanında çalışmaya başladı. 1720'de karısı ölen Bach, bir yıl sonra trompetçi VVücken'in kızı soprano Anna Magdelana ile evlendi. 8 A 8 A 1 E,R i J | B|A M V E O M i | | U M & i f4|E E N • M A^T A M HİA L İ S A R A E L Z A V| i Y ] E 0 U A z & u i N Arıburnu Almanca'da J.Sebastian Bach O685J7S0) Bach'ın iki evliliğinden 20 çocuğu oldu. Bunlardan dördu, bestecı olarak muzik tarihine geçtüer: Büyuk oğlu Wilhelm Friedmann Bach (17101794), üçüncu oglu Carl Philip Emanuel Bach (17141788), dokuzuncu oğlu Johann Christopher Friedrich (17321795) ve en küçük oğlu Johann Christian Bach (17351782). 1722'de Leipzig Thomas kilisesi kontorluğuna atanan Bach, yaşamının sonuna dek bu görevde kaldı. 1750'de gözleri görmemeye başladı. Birkaç ay sonra da yaşama gözlerini yumdu. Leipzig'deki St. John kilisesinin avlusuna gömuldu. Yasadığı yıllarda kimsenin tanımadığı Bach, ancak 19. yüzyıl başında buyuk üne kavuştu. 1850'deSchuman'ındesteğiyle kurulan Bach Derneği, sanatçının tüm yapıtlarının yayımlanmasını sağladı. T£ ültür Servisi Ozan ve J\. sinema sanatçısı Orhon Murat Arıburnu'nun, "Bu Yurek Sizin" adıyla bır araya getirilen şiirleri Almancaya çevrildı. Express Edition Yayınevi'nin 'Dunya Ozanları' dizisinde yer alan kitaptaki şiirleri Almancaya Berlin Üniversitesi öğretim üyelerinden, çevirmen Anke von Kügelgen çevirdi. •s ••v • i • ç R A o L İC A A R HAVA DURUMU M» A 23° 9°£*m 77° l ' t t t a l Maaan 20" 3 ° E * e * a° <°ı&rn Attyımı » 17" 4° Erarar 4° 10IMMn AKon ı 1 ° r u t n t 13° yuoco 2 22° 12° Gnlintop k 11° S° M(d> Mkyı » 21° 11° GtmO>ant 9°S°Sım«r ANtff AfMn Bngtt MB k l l f 1° tt»4° Aramani Afira Mgnc BCKi Brt*M Cann OtM Sra KıNn K» t 13° r*ev* kra »mMaiı 0»*« Oyifttv A 16° 7* Klyttf A 11° 3* Knî«K 9° 5 tartj 17° J° bn* < 19° 4° Km r7surtı k 17° 8" Kanmnı A 10° 3° T M H A «• 5" Tmtan A 12* 4* YOQK 10° 2°Sin 1«° S° Snoo 23° B° Smt 12° 2° > 19° «• l 12° 0° 10° 2° 1 12° 2° 13° «• 10°4° 19° 10° 19° 5° A 12* 1° 14° 20° k 2C ^ 1B° 17° r 15* 14° A 361«° A 24* A 2»° 1 17° Lonln uotmt •Mı 0Oo Pn ır ımroıt 1 A S S A A Y A K Y r r 19° 1" 1«° 17° 17° s» AKM'de resital ültür Servisi Kemancı Ergün Tekinson ve piyanist Seher Tanrıyar, 22 nisan çarşamba gunü saat 18.30'da tstanbul Atatürk Kultur Merkezi'nde bir resital verecekler. Tekinson ve Tanrıyar, resitalde Mozart, Beethoven, Schumann ve Faure'nin sonatlarını seslendirecekler. 29° 19° 1*" 20° 15° SoNt Tti Aviv 21r* Ifl* 1° • Müıcii Irlalt İHHT*¥ttflwfcı a • V l t l M n M G M Mftttrtoeo'nan arar HgM gtn. u t t n >uat*& M M t m m h »urtun k. M M M I W gıaott HAVA SCM0JÛ Yunkn bra ta • • bnmra. aan mm nra» m « . 08fc MKn dnav « * g t okv gkfiı uaM» 10 m m pcac*. tem MHgtr U ) <•