Katalog

15 EKİM 1987 HABERLER CUMHURİYET/7 Ecevit, Çorum'da seçim sistemini eleştirdi 4 Böylesîni askerler bîle yapmadı' Özal, Mecliste, 'Şu kadar tane milletvekilim var* diyor. Sanki karpuz sayıyor. Kanunları çiğneyen Özal'la cezaevindeki adam arasındaki fark nedir? 23'e indi. Çünkü bu sagnkaz bir birlesme idi. DSP de orays katılsa, içi iyicc kanşacak. oylar daha da düştcek. Biz sosyal demokratlann birlesmderi icuı çok gayret sarfetük.'Seçim sistemindeki değişiklikler için beraber olalım' dedik, ama 'hayır' dediler. Ben, 'Ecevit sosyal demokratları bölüyor' ithamlanm kabul etmem." Ecevit, konusmasını şöyle sürdürdü: "Anavas* Mahkemesi, aday listelerini iptal etmişlir. O aday lisleleri artık mesru degildir. Özal, 'Ben her istediğimi yapanra' diyor. Aynca, 'Ben TBMM'de şu kadar milletvekilimle her istediğimi gerçekleştiririm' diyor. Mecliste 'Şu kadar tane milletvekilim var' diyor. Sanki karpuz sayıyor. Efer bir Başbakan, 'Ben Mecliste her istediğimi yapanm' diyorsa, o Ukede demokrasi yoktnr. Başbakan özal, kanımlan çgaemektedir. Cezaevindeki adarn da kanunlan çignemiştir. Bunlann araaadaki fark nedir?" Başbakan özal'ın seçimlerle ilgili olarak hile yaptığını ve yalan söylediğini beürten Ecevit, *O?«I 6 eyMUden bir gün önceye kadar 'Seçim yok' dedi. 6 eylul gunü 17.01'de ise, 'Seçim var' dedi. Halkın gözunü, 'Bakın ha, bir yıl daha iküdardayun, referandumda çok miktarda hayır oyu çıkanın' jeklinde korkuttu. Ben onnB, halkı sevdiginden bile şüpbetiyiın" diye konuştu. Özal'ın, ekonomideki başansızkklannm daha açık seçik ortaya çıkmadan kapağı seçim sandığına atmak istediginı kaydeden Ecevit, son.günlerdeki gelişmeler konusunda şöyle konuştu: "Bir bükumet bunalımı soz konuSB degilken ve Meciiste kendi deyimi Ue ber istediğini yapabilecek dunımda iken, Özal'ın ısraria erken seçim istemesiDİn, erkenin de erkeni seçim istemesinin başka izabı yoktur. Buna karsüık, Mecliste grubu bulunan 3 muhalefet partisi erken secime degil, Özal'ın son derece yozlastırdıgı seçim gfetemjnc itinu etmektedirier. Ama sftirbazlann dfltkaüeri bir noktaya toplayıp, asıl oyunu gozden kaçırması gibi, Özal da dikkatleri seçim tarihi uzerinde toplayıp, asıl sonittun, asıl tartışma ve itiraz konusunun, seçim sistemi olduğunu kamuoynndan saklamaya çalçmaktadır." Konuşmasında seçim sistemini de eleştiren Bulent Ecevit, "Böyle adakUizlikler askeri yonetim dönemlerinde bile gonılmemişti" dedi. Ecevit, şöyle devam etti: "Özal, bir yandan bizlerin, memlekeli, 1980 oncesi çektşmelere, kntupiaşmalanı geri gotürecegtanizi iddia ediyor. Bir >andan da rejim konusunda çekismek, kutuplaşmak söyle dursun, udaşmamızı, aniaşmamızı hazmedemiyor Muhaiefeti zorla bolmeve. demokrasi için işbiıiigi yapamaz duruma getirmeye ugrasıyor. Bizler bunalımı onlemeye çahşırken, Özal, ulkeyi bunalıma, rejiini çıkmaza suruklemeye çaltşıyor." Ote yandan, DSP Grup Başkan Veküi ömer Kushan, Ankara'da yaptığı açıklamada ANAP'ın, seçimlerin 29 kasımda yapılması yolundaki önerisine tepki göstererek şunlan söyledi: "Sayın Başbakan'ın akli dengesine bir şey mi oldu, bUmiyonım. Bu davranışlar nonnal insan davranışlan degfl. Bunu yoneten bir kuvvet olmalı ki böyle pervasız davranıyor. Bu şartlarda sıluştınlarak seçime gidilmemdidir. t'ygun bir tarib, âdil ve esil kosullar içermeyen bir seçimi muhaiefet boykol etmeiidir." ntJYDlJK/GÖRDİJK YALÇIJV PEKŞEN EVREN DEĞER ÇORUM DSP Genel Başkanı Böleııt Ecevit, Çorum'da halka seslenirken, demokratik solun isim babasıtun kendisi olduğunu ve sosyal demokratlann birleşmesini, kendisi kadar hiçbir kirasenin isteyemeyeceJini söyledi. Ecevit, hizip çatışmalan olmayan, daha sola göz lurpanlann olmadıgı, gerçek sosyal demokratlann birleştiği bir parti istediğini bildirdi. BOlent Ecevit dün Çorum'da küçük, ama hareketli bir topluluğa seslendi. Çorum'un StaT alanında yapılaıı mitingde, "Guçhıterin engeli, halkıa gicüyk asınr", "Hoşgddin gerçek halk lMeri Ecevit", "DSP emegi dctU, bayab ucuzlatacak" pankartlan dikkat cekti. Şehir cereyanının kesilmesi üzerine, bir süre konuşmasına megafonla devam eden Ecevit, şehir cereyarunda anza olduğuna inanmadığını söyledi. Elektriğin yeniden gelmesi üzerine Ecevit, konusmasını şöyle sürdürdü: "Halkçı Parti, 1983 seçimleriııdc an yüzde 32 oy aldı. HPSODEP birlefB«si gerçekleşince, oylar yizde S O D E P ' İ D tnm engellemelerine kar Michel ve "konukseverliğimiz..." 12 Fransız vatandaşınm "Türkiye'ye baölılıklarını zayıflatmaya veya yok etmeye yönelik propaganda yaptıöı ileri sürülen Fransız rehberi 4 aydır ülkemizde konuk.. Fakat bize hiçbir yükü yok. Yemiyor, içmiyor, otel masrafı da yok.. Ulkemize döviz bile kazandırıyor.. M 'tnisiyatif SHP'nin eüne geçu ANKARA (Cumburiyet Bürosu) SHP Parti Meclisi, Meclisi olağanüstü toplantıya çağırması ve seçim tarihini 29 kasıma almak istemesiyle Başbakan Turgut Özal'ın "gerfledigi" görüşüne vardı. Parti meclisınin dünkü toplantısında, kesin bir karar alınmazken, özal'ın seçimin 29 kasımda yapılmasına illşkin öneri oylamasımn muhalefetle iktidar arasmda güç gösterisine dönüşecegı kanısı ortaya çıktı. SHP Genel Başkanı Erdai lnönü, parti meclisi toplantısından sonra yaptığı açıklamada, "Gereegin katı cepbesinin özal'a 1 kasımda seçim yapılamayacaguu gösterdigini" bildirdi ve "partOerarası uzlaşma için her lorlü görnsmeyi yapacagını" söyledi. lnönü, 29 kasun tarihine karşı çıkarak, yeni yasanın kargaşayı sürdüreceğini bildirdi. İnönü, 29 kasıma karşı 9 "Bir günde ANKARA (Cumburiyet Bürosu) DYP Genel Başkanı Siileyman Demirel, ANAP'ın erken seçim için açıkladığı 29 kasım tarihini erken buldu. Demirel, "Bir günde önseçim olmaz ki. Önseçim, bakkıyla yapılmaiı. Biz, Özal'ın sebep oldugu sancının vasanmamasını istiyoruz" dedi. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, dün düzenlediği basın toplantısında, hükümeti "bunalım yaratmakla" suçladı. "Biz tartışma açmadık, bunalımı ve tartısmayı siyasi iktidar yarattı. lktidar anayasaya uygun bir kanun çıkaramamıştır" dedi. Hukukun siyasi iktidarın yolunu kestiğini, DYP olarak ısraria hukukun ustünlüğünü savunduklanm da kaydeden Demirel, şöyle devam etti: "Şimdi yeni bir durumtaasılolmuştur. Yapılacak seçimlerin, milletin iradesini yansıUcak, yeniden sana yaratmayacak biçimde yapılması gerekir.\aptım oldu ile kimsenin bir yere varması mumkun degüdir. Anayasa Mahkemesi önseçim yasaklanamaz diyor. Türk vatandaşı kendi adajını kendisi seçmelidir. Bu fırsat iyi kullanılmalıdır. Meclis, Anayasa Mahkemesi karanna ragmen bir lavra itBmemelidir." Demirel, Türkiye'run cağ atladığını söyleyen özal ile Türkiye'run gidişatını degişik görenlerin biraraya gele, rek açık oturum yapmasını önerdi. İktidann, milletten kaçtığını da ifade eden DYP Genel Başkanı, şöyle devam etti: "tkiüç açık oturum yapılsın, seçime katılacak partüerin genel başkanlan tştirak etsin. 6 kasımda yapıldı, şimdi niye >apılmasın? Vatandaş bundan sonra kendi karannı çıkarsın." 29 kasım tarihinde seçim yapılmasını ve isteyen partilere önseçim olanağı verilmesini içeren yeni yasa önerisinin ANAP tarafından hazırlandığını anımsatan bir gazeteciye Demirel, "Bir günde önseçim olmaz ki, önseçim, hakkıyla yapılmalı, biz Özal'ın sebep oldugu sancının yaşanmamasını istiyoruz" dedi. "Boykot" konusundaki bir soruya da Demirel, "Boykot keliroesi yanlış. Bizim düriist ve demokratik bir seçim arayışımız var. Biz meşru olmayan bir seçime meşruiyel kazandıracak bir parti durumunda olmayacagımızı söylüyoruz" karşılığını verdi. DYP Grup Başkanvekili Ahmet Sarp ise ANAP'ın yeni Seçim Yasası önerisiyle ilgili göruşlerini açıklarken, seçimlerin demokratik, eşit, adil olması gerektiğini, ön seçimlerin 29 kasıma yetışmesinin mümkün olmadığını söyledi. Demirel, 29 kasımı erken buldu ichel Jean Pierre Caraminot 19 hazirandan beri ülkemizde konuk.. "Konuk" deyince çocuğun bize fazla bir yükü olduğu sanılmasın.. Çünkü yemiyor, içmiyor.. 4 ayiık konukluğu sırasında 15 kilo kadar vermiş.. Otel masrafı deseniz, o da yok.. Bu sürenin büyük bir bölümünde kendisini Urfa ve Diyarbakır cezaevlerinde ağırlamış bulunuyoruz. Şimdi de Galatasaray'daki Fransız Elçiliği'nin konukevinde yattp kalkıyor zaten. Michei'in bize hiçbir yukü olmadıgı gibi, ulkemize döviz bile kazandırıyor. Çünkü 19 hazirandan beri babası, annesi ve kızkardeşi de ülkemizde yasıyorlar. Kendi cepterinden para harcayarak... Üstelik bu durum daha da sürecek gibi görünüyor.. Şimdilik Türkiye'den çıkması yasak olan Michel'in durumuna 3 kasımda Oiyarbakır Sıkıyörtetim Mahkemesi'nde yeniden bakılacak. Belki bir süre daha konuk edilecek.. "Geleneksel konukseverliğimizi" Michel'in kişiliginde yeniden kanıtlamaya uğraşmamızın nedeni ise şu: Bir Fransız turist rehberi olan bu gencin, Türk Ceza Yasası'nın 142/3 maddesine göre "milli duyguları zayıflatmaya veya yok etmeye yönelik propaganda yaptığı" ileri sürüluyor fırçası bulmak çok zor olduğundan bu hizmetten de yarartanan yok. CEZAEVİNDE YAŞAM SHP Genel Başkanı lnönü, parti meclisinin kararlarını açıklarken, uzlaşma için gereken her türlü görüşmeyi yapacağmı bildirdi ve 'Gerçeğin katı cephesi özal'a 1 kasımda seçim yapılamayacağım anlattığını' söyledi. lardan ortaya çıkan genel egilıme göre, SHP öncelikle erken seçim için 29 kasım tarihine karşı çıkacak. özal'ın bu önerisinin reddedilmesi durumunda inisiyatif muhalefetin eüne gececeği için, bu aşamadan sonra yeni bir strateji izlenecek. 29 kasım tarihinin kabulü durumunda öteki muhalefet partileri ile seçımiere katılmama göruşmeleri yapılacak. Bu konuda ortak bir noktada anlaşılabildiğj takdirde SHP'nin seçimkre katılmama karan büyük bir olasılıkla parti meclisi yerine daha geniş bir kaulımla yapılacak toplantıda alınacak. Bu amaçla olağanüstü kurultay ya da küçuk kurultay toplanması dUşünüluyor. SHP'de aynca, özal'ın erken seçim tarihini 29 kasımdan araük ayı "narp hali olmadıkça Meclisin seçim döneminde toplanamayacagı" açıklamalarına değinerek, son girişimin "geri adtm atmak" olduğunu öne sürdüler. Gelişmelerin SHP'nin çabalan sonucu ortaya çıktıgı kaydedilerek, "lnisiyatUi SHP'nln d e geçirdigini" savundular. Bu değerlendinne ışığında yapılan konuşmalarda parti meclisi üyeleri, 29 kasımda erken seçim yapılmasına karşı çıkülar. Bu eğilim daha sonSHP Parti Meclisi dün genel başra karara bağlandı. Parti meclisınkan tnönü'nün başkanlığında yaptığı de önseçimin nasü yapılacagı da kotoplantıda, son gelişmelerı, Özal'ın nuşuldu. Bu konuda bir karar alınMeclisi olağanüstü toplantıya çağırmamasına karşın, tum üyelerin kaması ve erken seçim için 29 kasım tarihini önermesini ele aldı. Parti mec ülımı Ue ya da genisletilmiş delege yöntemiyle önseçim gündeme gelisi üyeleri yaptıkları değerlendirmetirildi. lerde, Özal'ın bir süre önce "seçimin matlaka 1 kasımda yapılacagı" ve Parti meclisinde yapılan konusma ~SEÇ1MKUL1S1 Kayabaşı'nın önlenemeyen yükselişi Şükrtt kayabaşı, ANAP'ın 2. bölgede 3. sırada milletvekili adayıydı. Kendisinin siyasi geçmişi çok yeni, ancak son derece yoğun. ÎZDAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Yurtçu'nun aday olduğu il kongresinde seçilememesinin ardından, Başbakan Turgut özal'ın gazabına uğrayanlar arasında ŞUkrü Kayabaşı da vardı. ANAP Merkez tlçe Başkanı Kayabaşı görevden alındığı gibi, "16 arkadaşıyla" birlikte partiden de ihraç edildi. Ancak Kayabaşı, Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı K»ya Erdem ile yakın ilişki içindeydi. thracından sonra bu ilişkisini koparmadığı gibi, "ANAP aleyhine" hiçbir çalışmaya katılmadı. Elbette bu çabalan sonucsuz kalmadı, affedilmesi için kurultay karan gerekmesine karşın "yasallığı" su götürür yollarla yeniden partiye üye yapıldı. Kayabaşı'nm siyasi çizgisinde ytikselme dönemi başlamıştı. İl başkanı adayı olarak adı anılmaya başladı, sonra milletvekili aday adayı oldu. Kimse kendisine şans vermiyordu. Ancak o "Aday olmak o kadar önemli degil. Adımı duyurmak istiyorum, son sırada da ada> gösterseler olur" diyordu. Nitekim gösterdüer de. Aday listelerinde adının çıkması, örgütte şaşkınlıkla karşılanırken, Kayabaşı bir toplantıda partilılere şöyle seslendi: "Siyasi hayatta inis çıkışlan vaşamış bir iıtsanım. Bana verilen her görevi yerine getirmeye hannm..." (Türey Kösetzmir) Muhtarın ültimatomu Diyarbakır'ın Ergani ilçesine bağlı Ortaağaç köyü muhtarı Hıdır Işık, erken seçim öncesi bir ültimatom yayımladı: "Hiçbir politikacı köyümüze gelmesin, rezil ederiz!" Muhtarın kızgınlığı, geçmişte koye gelip oy isterken vaatlerde bulunan, seçildikten sonra kendilerini hiç tammayan politikacılardan kaynaklanıyor. Muhtar Işık, köyünün yolunun yapılması için kaç defa siyasilerden söz almış, ama bir türlü olmamış. "Her yıl programa alındığı söyleniyor, ama yolumuz bir türlü yapılmıyor" diyor. Sonra da bakın yol konusunda neler söylüyor: "Adamı olan köye projede olmadıgı halde uçak pisti gibi yol yapılıyor. Bırakın köy yolunu, adamın varsa mezradaki evine kadar yol gidiyor. Torpili olmayan köy ise kaderiyle başbaşa bırakılıyor." (Ergani Cumhuriyet) na kaydırmaya raa olması durumunda, partili milletvekillerinin ne tavır alacagı da henüz belli olmadı. Parti meclisinde özellikle milletvekili üyeler bu konuyu dile getirirlerken, milletvekillerinin bir erken seçim için tarih vermek eğilinünde olmadıklarını söylediler. Parti meclisinde bu eğilimleri ortaya çıkaran görflşmelerden sonra genel başkan Inönu, bir basın toplantısı düzenleyerek, alınan kararlan açıkladı. lnönü, Özal'ın Anayasa Mahkemesi kararına karşın seçimin 1 kasım günü yapılmasında ısrar ettigini anımsatarak, sonunda gerçegi görmesinin memnuniyet verici olduğunu bildirdi. lnönü, SHP'nin son gelişmelerle demokrasinin gerçek güvencesi olduğunu gösterdigini kaydederek, "Şimdi ANAP'ın bir telas icinde yeni bir yasa ile karştmıza geldigini görüyornz. BH yasa önerisi sozde seçim tarihini erteliyor ama, yetersiz olan bu erteleneyi yaparkeo, kontenjan adaylan konusunda yeni bir antidemokraük duzenleme getiriyor" diye konuştu. Kontenjan adaylan ile ilgili düzenlemeyi kabul etmediklerini, 29 kasımda seçim yapılması dunımunda • önseçimin yetişemeyeceğini bildiren lnönü, bu öneriyi gayn ciddi ve Anayasa Mahkemesi'yle alay eder bir davranış olarak niteledi. tnönü, kendileri için hangi tarihin uygun olacağını söylemekten kaçınırken, tarihin bütün partiler arasında uzlaşma ile belirlenmesi gerketiğini de söyledi. SHP üderi, "29 kasatda seçim kesinleşine boykot söz koausu olur mu?" sorusunaise, "O noktaya gdmeden esas tarbşmalar yapılacaktır göröşündeyim" dedi. tnönu, uzlaşma için her türlü görüşmeyi yapacağım bildirdi ve şunlan söyledi: "Devletin butün organlan böyle bir kargaşa ortamından çıkmakta sorumhıluk taşırlar. Anayasa Mahkemesi ve YSK görevini yapmıştır. Şimdi görevini yapması gereken iktidardır. Sayın Cumhurbaşkanı da iktidann bir parçasıdır. Ben şimdi Sayın Cumhurbaşkanı de>re>e girsin demiyorum. Devletin butun organlan böyle bir dunımda kendine diışeni yapmalıdır diyorum. Ne zaman uygun görürse yapmalıdır diyorum." "Şimdi görev iktidanndır. Kendileri arayarak, hepimizi çagırarak, uzlaşmayi onlar meydana getinnelidir. Turkiye'de çok guveoceli, çok sonımlu bir ana muhalefet partisi var ve iktidann butun kusurianaı çözecek diye beklemek bence biraz fazla. Bu kargaşaya surukleyen iktidann şimdi başka bir tavır takınarak, uzlaşma arayarak sorunu çöznesi gerekir. Ama getirilen yasa böyle bir adımdeia." önseçim olmaz ezaevinde yaşarken insanın canı hiç sıkılmtyor.. Çünkü zamanın büyük bolümü tuvalete girmek için kuyrukta beklemekle geçiyor.. Yıkanmak için için kuyruğa girmeye de gerek yok. Çünkü ne duş, ne de su var. Sağlık da fazla sorun olmuyor.. Çünkü UrfaCezaevi'ne sadece hastalığın girmesine izin veriliyor. Doktorların değil... Fare? Fare yok. Çünkü bol miktarda kedi var.." Michel Caraminot Urfa Cezaevi'nden sonra kendisine 5 yıldızlı otel gibi gelen Diyarbakır Cezaevi'ne gönderilince epey rahat etmiş.. "Burada en azından iki koridor vardı.. Yürümek mümkündü" diyor. "Cezaevi idaresinin verdiği yemek yine yenir, yutulur türden değildi, ama güzel bir kantin vardı. Mahkumlar istedikleri şeyleri alabiliyorlar, kendi yemeklerini yapabiliyorlardı. Hatta burada tuvalete gitmek bile mümkündü..Çünkü 120 kişilik koğuşta iki tuvalet vardı." Michel, cezaevine girmeden önce "Midnight Express" filmini görmemişti, ama bu konuda bir şeyler duymuştu tabii... O yüzden cezaevine adımını atarken büyük bir korkuya kapılmıştı. Hele yaşamında ilk kez sacları kazanırken duyduğu korkuya ancak "dehset" denitebilirdi.. 1 F MİCHELDört ay önce MICHELDört ay sonra... FRANSlZLARtN VATANIMIZA BAĞULI&I ichelbu işi nasıl mı başarmış? Çok basit.. Doğu Anadolu'da gezdirdiği 12 kişilik Fransız turist grubuna, ülkemizdeki bazı tarihi anıt ve kentleriye dönük planlannı da anlattı. Suçsuzlulerin Ermeni yapıtı olduğunu söyleğu kanıtlandıktan sonra rehberliğe devam miş.. edecek, belki yine Türkiye'ye gelecekti... Söz konusu anıtların ve kentlerin gerçekten ErBir tarihi anıt veya kent, eğer Ermeniler tarameni yaprtiarı olması bir yana, Michel Caraminot fından yapılmışsa, onun Ermeniler tarafından milltyetinden kimsenin kuşku duymadığı bir Fran yapıldığını yine söyieyecekti. Bu konuda yalan veJ sızdır. Gezdirdiği gruptaki 12 kişinin de Fransız ya yanlış bilgi vermenin hiç kimseye (hele Türk. vatandaşları oldukları kesindir.. Ote yandan Türk lere) faydası olacağına inanmıyordu. Çünkü bu^ Ceza Yasası herhalde Fransızların değil, Türkle bilgiler tüm sanat tarihi ve tarih kitaplarında yazı> rin milli duygularını zayıflatmaya veya yok etme lıydı. l ye yönelik faaliyetlerin karşısındadır.. O zaman BAZI SORULAR ortaya garip bir durum çıkmaktadır: Açılan davaya göre Michel, 12 Fransız vatandasının "Türk vaezaevi anılarını yazarak ikinci bir' tanına bağlılıklannı zayıflatmaya veya yok etmeye "Midnight Express" yaratacak mrydı?". yönelik propaganda yapmış" olmaktadır. Bunun Hayır, sanmıyordu. Daha önce Türki; da bize hiçbir zararı yoktur. Çünkü Fransızların ye bircok kez gelmiş, TürkJer hakınvatanımıza karşı bağlılık duyguları beslemelerine da hep iyi duygular edinmişti. Bu duyne gerek, ne de zorunluluk vardır.. guları şimdi artmış olarak (cezaevlerindeki mahHer neyse... Michel yukarıdaki iddia nedeniyle kum arkadaşları nedeniyle) sürüyordu. Ne var ki 4 aydan beri Türkiye'dedir. BikSürenin 3 aya ya kafasında bazı sorular doğmuştu ve bunlann yakın bölümünü Urfa ve Diyarbakır cezaevlerinde nıtlarını bulamıyordu: Cezaevlerindeki insanlara geçirmiş ve vatanımıza karşı duygularını epey bu ölçüde aldırmazlık nasıl olabiliyordu Büyük güçlendirme olanağı bulmuştur. OldukçaTürkleş mahkumların arasına karışmış 1011 yaşında çomtştir Michel.. Bir Türkle karşılaştığı zaman cuklar görmüştü. Bu olabilir miydi? İnsanları ce"Merhaba" demekte, ne içeceği sorulduğunda zaevine koyduktan sonra onların yemek, içmek Türkçe olarak "çay"ı yeğlemekte, kendisine si ve sağlık gibi gereksinmelerinin karşılanması da gara ikram edildiğinde, elini göğsüne götürerek gerekmez miydi? Ve asıl önemlisi kendilerine insan gibi davranılmayan bu insanlar (yani mah"teşekkür" etmektedir.. Urfa Cezaevi'nde yaşadıklannı ise şöyle anlat kumlar) nasıl oluyordu da bu kadar insancıl olabiliyorlardı? Çünkü Michel şuna inanıyordu: maktadır: "Bir kazanın içine hemen hemen tümü bozul "Benim cezaevinden canlı olarak çıkmamı sağmuş olan domates, soğan, patates gibi sebzeler layan mahkum arkadaşlarımdır." Benim de bazı sorularım olacak: doğranıyor. Bunlann kaynamasıyla bize verilen Davası yakında sona erecek olan Michel kuryemek ortaya çıkıyor. Bu yemeğin yenmesi mümkün olmadıgı için, kantinden süt getirtmek istedi tulacak gibi görünüyor. Peki ya bizim davamız? ğimizde, uzerinde yazılı tarihe göre ineğin Yani "milli duygularımız" kurtulacak mı? Michel memelerinden çıkalı en az 56 ay geçmiş olan bir ülkesine döndükten sonra, başlanmızı ellerimizin süt paketi veriliyor. Su ancak içmek için kullanılı arasına alıp iyice bir düşünmenin zaman ı hâlâ gelyor. Bir de belki diş fırçalamak için.. Fakat bir diş medi mi? M BİR TESELÜ akat her felaketin bir tesellisi oluyordu.' Michel için bu teselli başına gelen onca şeyden sonra cezaevinde karşılaştığı hükümlüler olmustu. Urfa Cezaevi'nde geçirdiği birkaç gün içinde 15 kilo veren Michel'e ilk yardımı onlar yapmışlar, kendi pişirdikleri yemeklerle ölmemesıni sağlamışlardı. Michel Caraminot 3 aylık cezaevi konukluğu sırasında gereksinmelerini cezaevi idaresinden değil, diğer tutuklu ve hükümlülerden sağlamıştı. Onlan bir daha unutmayacağını ve nerede olursa olsun kalbinin onlaria birlikte çarpacağını söylüyordu.. I C J Bilgisayar kullanmayı öğrenin, J Bilgisayar çağına yetişin! Bilgisayar Nedir, Nasıl Çalışır? Nerelerde Kullanılır, Nasıl Programlanır? Hangi İşe Nasıl # Yardımcı Olur? "Aşamalı Kurs" Yöntemi ile BASIC COBOL FORTRAN, LOGO PASCAL ASŞEMBLER Öğrenin Milli Eğitim Bakanlığı'nca okullara tavsiye edilmiştir No 1 Ç A Ğ D A S T E K N O L O J I OSEÇİMDENBUSBÇİME Mcyiaa agna» kadar doln 4egİl ad? 1977 seçimlerindeydi. Halk meydanda birikmiş, parti liderini bekliyordu. Parti lideri gecikiyor, bir türlü gebnîyordu. Partili mızmızlandı: Gelecekse g , sonra pazar H^g gelsin, p y luk gidecek, bi k k l öteki parti kadar adam toplad lukr i d k biz: kınayacaklar. ö k i yamamtşsini7 Yazıkkr olsun diyecekler. Oysa bakın meydan ağzma kadar dolu degil mi? MÜHENDİSLERt * Polimer ve Boya konularında ^ Üretim ^ İhracat ^ Pazarlama departmanlarının çeşitli kademelerinde görevlendirmek üzere iyi derecede fransızca ve/veya ingilizce bilen kimya mühendisleri arıyoruz. Başvuracak adaylarda; 40 yaşını aşmamış olma ve erkek adaylarda askerlikle ilişkili olmama koşulu aranmaktadır. İsteklilerin fotoğraflı özgeçmişlerini aşağıdaki adrese yollamaları gerekmektedir. Başvurular gizli tutulacakttr. ANSİKLOPEDİSİ I Kürsüde konuşan parti başkam resmini çeken foto muhabirkrme çıkışü: *ÇeJrJlm önumrien, milletimi göremiyorum. Mületimle aramıza gkiyorsunuz! Muhabirler lazdılar, başkanın resmini çekmediter. öteki ik vanldiğmda bu kez parti başkam muhabirlere yakınıyordu: 'Hadi resmimi çekin! Abone formu ve koşulları ilk fasikulde. Ş« Btıüıallflere de btrkay oy verin 1977 seçimknndeydL Demirel Izmir'den Ege'yi seçim için dolaşıyordu. Denizli Aydrn ve Muğla yolları hınca hınç seçmenlerk doluydu. Demirel söyie dedi: 'Aayorum şu muhakfet partisine. Bakın bütün oylar bize gelecek. Ben halka dönüp de şu zavalü partiye de birkaç oy verin diyemem ki! Seçim sonuçlan akndığında AP'nin kalesi sayılan bu illerde muhalefet kazaamıştı. Son siyasal gelişmeler üzerine tlll Seçim 87 sayfamıza bir süre ara veriyoruz. 1 kişiye Epson IX800 Printer 10 kişiye Commodore64 10 kişiye Sınclaır Spectrum 128K + 2 21 OKURUMUZA BİLGİSAYAR VERIYORUZ. 35 OKURUMUZU TEPUM BİLGİSAYAR KURSLARINA GÖNDERIYORUZ 50 kişiye UEM Işıklı Kalem 50 kişiye Bilgisayar Kıtap Setı 100 OKURUMUZA IŞIKLI KALEMLER. BİLGİSAYAR KITAPLARI DAĞITIYORUZ tletişim Yayınlan. Klodfarer Caddesı Itetişim Han Kat: 3 Cağaloğluİstanbul Tel: 520 14 53 / 54 I 55 POLİSAN KİMYA SANAYİİ A.Ş. Kagıthane, Hürriyet Cad. No.l İstanbul Fasikül Alın, Abone 01un, Çekilişe Katılın 1