Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA İKİs ıCTJMHURİYET: : 26 Temrauz 1971 Bir kuruluş idealizmi vet. ortads bir suç ve suçlular var. Suçf Millî kurtuluş hareketimizin bünyesinden gelen, bize özfü ve dünyaya nümune olarak gösterilen, idealist ve başdöndürücü derecede başarüı bir iktisadi sisteme karşı Işlenen suçtur. 1950 ile onun devamı olan iktidarlann, bilerek isteyerek işledikleri, millî ihanet demesek bile, ağır, insafsız bir suikasttir. Bilerek ve istenerek soysuzlaştırılmak istenen iktisadî prensip, karma bir Millî Ekonomi içinde, İktisadi Devlet TeşekkfiUeri sistemidir. Bilerek, isteyerek suikaste uğrayan, Karma bir Millî Ekonomi sistemi içinde, ilk defa bir Milü Plân fikrine ve hareketine da\anan. iktisadi Devlet Tesekkülleridir. Bu »uçu işlejen iktidarlar, 1990 ile başlayan ve sonra onun tlevamı olduklannı ilân eden Partizan ik. tidarlar, daha doğnısu sivasî ve iktisadî Oligarşilerdir. Halbuki bn prensip ve teşekkiiller eski bir yarı somürge olan son Osmanlı Imparatorluğuna karşı, cihan içinde siyaseten ve iktisaden özgiir bir nizam demek olan Millî Kurtuluş bareketimizin, kendine özgü verileridir. Yalnız bizim için değil, bütiin bize benıer ve hepsinin de bir gun kurtulacaklarım Mustafa Kemal'in. daha Erzurum Kongresi günlerinde müjdelediği ülkeler için de, çağdas ve yeni bir diizen olan iktisadî Devlet Teşekkülleridir. Bunlar Atatürk devrinde geçer)i olan tâbiri ile, Türkün tktisadî dehâsının, birer parlak eseri idilcr. Millî bir çabadan doğdular. Tarihi bir zarurete cevap verdiler. Temsil ettikleri prensiplerle, çağımıza yeni değerler kattılar. Ve ti 14 Mayıs 1950ye kadar, bizim yuzaklığimız, dünyaya karşı övgümüz, bi7e benzer ülkelere armağanımız, hülâsa çağımıza kattığimız yeni müesseseler oldular. Karma Ekonomi Prensibi içindeki tktisadî Devlet Tesekkülleri iledir ki. gelecek kalkınmalarımızda, keskin sınıf yoğunlaşmaları yerine. sınıflar dengesi kuruhıyordu. Eşrafın, mütegallibenîn, tefecinin, pazarlarda, piyasada fi^at spekülâtörlerinin, baksız kâr hadlerinin, soyguncu işbirliklerinin yerine, hem de eem» \e mahkemeler yoln ile defil. bizzat devlet işletmelerinin ülkeye rasyonel dağılışı, ucuz üretim, şehir çarşılanna kadar ineo açık, külfetsiz ve halk yaranna satışlarla karsı çıkılıyordu. Lcuz maliyet, hilesiz vasıf, işçilerine, memurlarına sosyal garanti, sanayiyi Anadohıya va\mak ve oralarda, her müessese ve işletmenin etrafında, temiz lojmanlar. parklar. çocuk bahçeleri, bastaneler, her işletme sahasmın etrafmda, onun en az 10 misli kadar yeşil sahalar. ülkeye medeni hayat merkezleri bağışlıvordu. Ve milli bayramlarda, Gazi Mustafa Kemal'in «Çalış, güven, ovun» emrine uyarak, çalıştığımızı, giivendiğimizi. övündüğumüzü ilân ediyorduk. Bu teşekkiiller. Türkün gururu ve zaferi idiler. 1929 Dünya buhrar.ında bütiin ülkeler kivramrken, biz bu buhrandan, para istikrarı. dıs ticaret dengesi, ödeme dengesi. dengeli bütçe, Osmanlı borçlannın tasfivesi. Altyapı ve sanayi knruluşları ile çıktık. S.jmerbank. Etibank, Ziraat Bankasır.ın modernleştirilmesi, sabit fiyatlar bu devirdedir. Koridorlarında issiz memur kalabalıklarından geçilme^en de%let daireleri ve Devlet Işletmeleri >erine, sessiz, sadasız. tıkır tıkır işlejen, her bas masasında bir İdealistin \e her alt kademedf fctlakâr memleket çocuklarının oturdusu. müte\azi. fakat şerefli müesseseler kurduk. Screfli bir ihtisas kadrosu yarattik. Milli sanau. milli kredi. milli ulaştırma \e elektifikasyon işleri ve milletin bağrından gelen i^bic jöfleünı ORTADA BİR SUÇ VE SUÇLULAR VAR! Şevket Süreyya AYDEMİR e b r kadro yaratılışuıda öyle bir nizam kuruldu ki, orada her boşalan üst kademeye, o teşekkülün içindçn en lâyığı gelirdi. Teşekkül Cmum Müdürlüklerine, ijlerme yönetim mevkilerine, fabrika yöneticiliklerine ve akla gelebilen bütiin mesul mevkilere, vilâyet seçimJerir.i kavbeden profesyonel, fakat dökülmüş politikacılar değil, bulunduğu teşekkül ve müessesede yolunu. alnının teri, ihtisası ve idealist kudretleri ile açan insanlar getirüirdi. Tasarruf ise esastı. Meselâ bu kadroların, belki en yetersizlerinden biri olarak ve tkinci Dünya Harbi içinde bana teklif edilen işi, 80 kişilik uzmanlar kadrosu jerine. ancak 16 kişilik bir ihtisas kadrosu ile yürütebildik. Bu kadronun içinde, namuslu insanlar yer alıyorlardı. Düşünmeli ki 195O'je kadar tktisadî Devlet Tesekküllerinde, bir tek suiistimal şikâyet veya dâıası başsöstermemiştir. Işte bu sistemin, yani bu Karma Ekonomi \e bu arada iktisadî Devlet Tesekkülleri sisteminin niteliğini, kuruluşunu, tarifini yapan ise, Mustafa Kemal'in kendisidir. Bu buluş, bu tarif için ocun, bazen uyku saatlerinde yatağından fırlayıp \azdığı müsveddeler, >aptığı tashihler. beğendiği, beğenmediji, yaıdığı. bozduğu çalışma notlan eldedir. Bunlara ileride ayrıca başvTiracağız. O zaman, bu tesekkülleri bozan, soysuzlaştıran, oraları parti ocakları, aylaklar merkezleri, hattâ gece toplanMan ve eğlenceleri için yuva olarak seçen suçluların, günahkârlann karsısmda, Mustafa Kemal, hem de kendi dili ile haykır»caktır: Suçlu? A\ağa kalk! Bu prensipleri sana ben. bunun için mi emanet ettim?... Ve suçlu, titreyecektir... ri başbıdı. Hesapsız projeler ortaya atıldı. Şimdi de hfikümet. böyle bir çaba içindedir. Hattâ bu «millî prensipli» teşekküllerin yeniden düzenlenmesi için 1960'tan sonra, Amerikalı ve yabancı uzmanlar da dâvet olunmuştu. Bütiin bu projeleıin ciltleri eldedir. Halbuki bu teşekkül ve müesseseler «Orijinal ve yeni bir çığır açmak» niteliğinde olan teşekkül ve müesseselerdi. Bunlar biz, yarı sömürgelikteı millî bir iktisat nizamına geçerken, geleceğin sosyal tezatlarına, sınıf kavgalarına, sınıf ihtilâllerine de karşı, tar.zimci bir baraj olmak vazifesi ile kurulmuşlardı. Ulkemizde de çalışan ve bizim dâvalanmızın ozelliklerini kavramış bir dost yabancı olan Prof. Dr. E. Hirş, şöyle der: «Bir devletın muspet hukuku ile ılgılı bir meseleyi tpvsıf edebılmek için, nazan tecntlerden zıyade, müşahhas kanun metnınden hareket etmek ıcabeder.» «Aksi takdirde, skolastık ?urett« doğru olan ve fakat milli iradeye ve devletın hususî bunye ve ihtiyaçlanna aykırı neticeler elde edılmiş olur.» «Bilhassa 3460 sayılı kanun neticesinde, orijinal sayılabilecek bir teşkilât, idare ve murakabe sistemine bağlanmış olan Türk Devlet iktisadi Tesekkülleri, difer memleketlerde mutat olan ve bambaşka bir gerçek ve zıhniyetın mahsulünü teşkil eden mefhum, nazariye ve peşin yargıya göre ölçülerek idare edilırse, netıce ve randıman elde edılemez.» Prof. Kirs, bu noktalardan hareket ederek, bizim 3460 numaral. o zamanki tktisadi Dev> let Tesekkülleri Kanunumuzu, «çığır açan» bir kanun olarak mütalea eder. Çünkü bizde ve genc Prof. Hirse göre: «Bırtakım içtimal, ıkh<;adi ve mall sıvaset icaplan, devleti bizzat müteşebbıs rolunü kabule icbftr etmiştır.» Ve ilâve eder: «Kanun tatb'k etmek demek, o kanunun çerçevesine giren vâkıa ve hâdıselen. o kanunı übar eden ruha gore tanzım ve idare etmelc demektır.» Ve Profesör, bizim iktisadî Devlet Tesekkülleri mevzuatımızı, ve bunların varlığinı bir «Menfaatlar vaziyetinin» ieap ve icrası olarak değerlendirir. İşte bu menfaatler vaziyeti, lstiklâl Harbi sonunda bizim. eski Osmanlı Imparatorluğundan miras aldığımız bu sermavesiz, volsuz, fabrikasız, mütehassıslar kadrosundan yoksun ve o güne kadar ancak memur v» asker devleti olarak yaşamı; borçlu, kapitül^syonlu. parasız, pulsuz hir ülkeyi, bize bir kuruş yardım etmek bile istemeven ve Lozanda tsmet Paşaya denildiği gibi «yann iktisadî işlerinîz için, gene bize geleceksiniz. o zaman hesaplasacağız» diyen sarraf zihniyetine karşı, millî emeğimizi seferber ederek, kemerlerimiTI sonuna kadar sıkarak, bulmaya ve yaratmava muvaffak olduğumuz «karma ekonomi içinde tktisadî Devlet Trşekkülleri» sistemi dir. Bn tesekküller ciddl kuruldu. Hepst de memlek'tin hücra köşelerine dağıtıldı. Kuş wçrnaz, kervan geçmez yerlerde, bahçeleri, mektepleri, evleri, hastaneleri ile medenî yıl> dız işletmeler meydana geldi. Bahçesiz, mektepsiz, hastanesiz. evsiz barksız Ozel Teşebbâs tesislerinin tıklım tıklıra gecekondu dervalan içine gomdükleri. yannın sınıf kavga)arı için yuvalar, mihraklar hazırladıklan yığınlaşmalar yerine. Nazilli'ye, Malatya'ya, Konya Ereflisine, Sivas'a, Kastamonu'va ve daha nice yerlere, medenî siteler götürdük. ühendislerimiz, sırtlarında raylar, elektrik pilonlarının malzemesini taşıdılar. SUSUT yere su çıkardık. Çorak yere gül diktiler. Ulkemizde vildız sehirler varattık. Dağda maden, derede enerji ve uyuvan aç bölgelerde, milli emeğin seferberliğini yaptık. Yobazların cirit attığı kadınların umacı kıyafetinde dolastıjh uzak yurt köşerinde, millî bayramlar kutlandı. Torenler tertibedildi. Balolarda bir yasantı inkılâbının sahneleri görür.dü. Kaldi ki bunların bepsi kârlı. hepsi verimlivdi. Toprak Mahsulleri Ofisi Türkive'den. mal ve pazar fetişizmini kaldırdı. Açık fiyat, peşin ödeme. istikrarlı alım şartları, sehirlerde buğday eşraflığını kovmuştu. Pamıık, üzüm. fındık, Tariş mahsulleri ve daha niceleri. çiftçive fivat ve müşteri emnivetini getirdi. Sümernank mağazalarınm önü, hem de bütün sosyal masraflara rağmen daha ucnza malolan esvavı almak için vatandas dizileri ile doluvdu. Ve işletmelerimizin koridorlan, odalan. binbir isim altmda bujriinkü gibi işsiz çörevlilerle dolu değildi. Fazla olarak. geleceğin özel teşebbüslerine müdürler. hesapçılar. organizasvon uzmanları yetiştirivorduk. Ve şimdi bunlar o müesseselerde işbaşmdadırlar. Ama simdi günün edebiyatı sudur: iktisadi Devlet Tesekkülleri. kârsıs, borçlu. zararlı. israf içinde vüzen. memleket ekonotnisine başbelâsı, bırtakım parazit işletmelerdir!. Bütün E vet. günün havasında esen budur. trmsllpara oyuncuları, Ozel Tesebbüs Reform ihtiyocı Haftanın raporu Ornek kuruluşlar ktisadî Devlet Teşekküllerinin, Birinci Dünya Harbi sonunda ve bir karma ekonomi sistemi içinde, inhisarcı ve diktacı olmayan bir Millî Plân fikrinin realizasyonu olarak ilk defa bizde ortaya atıldığını belirtmeli\im. Bunlar nitelikleri ile, başka ülkelere hakikaten örnek olacak mahiyette idiler. Nitekim şimdi söraürşe \e varı sömürgelikten kurtularak bağımsızlık nizamına giren bütiin ülkeler. bu teşekküllere ver verirler. Bunlar Âmme Hukuku'nun, iktisadî tesebbüs sahasında yeni ve orijinal müesseseleri idi. Bu özellik, gerek hususî hukuk, gerek âmme hukuku bakımından çeşitli yönleri ile araştırma ve elpştirme konusu olmuştur. \mı bu tesis veva messeselerin orijir.allifi, daima kabul edilmiştir.. İktisadî Devlet Tesekkülleri, şimdiki Rİbi sovsuzlaştırılmadan % «Zarar devlete, kâr e iştirakçive» sistemi yaratıimadan önee, serma^esinin tamamı veva yansmdan fazlası devlete ait olan teşekkullerdi. 1950 sonrasına kadar faaliyetleri, 3460 numaralı kanunla düzenlecmyti. Ondaç. sonra, bunlara saldın devirle cileri, Oligarşi Mebusları. hattâ ivi niyetli görünen yetkililer, hep böyle konusurlar. 1950'. denberi ve gene kimbilir kaçıncı defa olarak, bunlan ıslâh için bir komisvon daha kurulmustur. Bundan önceki komisvonların rapnr ciltleri de vığın teşkil eder. Dileyelim ki bu yeni komisvon. evvelâ şu suali sorsun: Bu tesekkülleri maksat ve gavelerinden anran. onları seçım kaybedenlerın, mektep bitıremeyerüenn. işsız güçsuz tanıdıklann veya kavınlması gereken ınsanların sığmağı halıne getirenler kımlerdır Bu müesseselerdekı heyecını. iş aşkmı idealist antuzyazmi ve geeesunduz çalışma sevkmı vıkanlar kımlerdır. Kım bunlan aylaklar ve parazıtler, partızanlar yuvalan halıne getırdı? Evet. ortada bir suç var! O halde suçlular ria var! Suç, tktisadî Devlet TeşekküUerinin sovs zlaftınlmasıdır. Suçlular da. 1950 denberi gelen ve birbirinin devamı olan bazı iktidarlar! Biz, hem bu snçu, hem bu suçlulan, kendilerinin de itiraz edemeyecekleri şekil ve misallerle ortaya serebiliriz. Bu bahse gene döneceğiı. Atatürk'ün bir emri ve onun eserlerini deroagoklarla mıçlulara karsı korumak için bir vasiyeti olarak.^ J Daha ikı yıl once e.ı yetkılı aaırlar MıUet Meclısı kursusünden «Tfirkiyede dagıtılacak toprak yoktur. Kımın mahnı kime datıUcaksınız» vollu bevanlarda rahatlıkla bulunabl I lıvorlardı. Oysa toprak reformu bır Anayasa buyrugu ıdı. | Bunun dlşında Turkıye, tarıma da>alı bır ekonomıyı guç koşullar içinde kalkınmasının bır Kanadı olarak surdurme* I zorunda ıdı. Sanayılesmemış bır ulkede toprak dagıhmındakl | goze batan adaletsı/lıkle kalkınmayı basarmanın nıç olmazsa tarımsal uretımı arttırman.n rhumkun olamıyacagı I mevdandayken kola>hkla toprak reformuna karsı çıkılabıh I yor ve buna davalı bir sıvaol fel«efe, nıce çıkarlar ugruna ( surdurulmeve devam edılıyorcfu .... , • O gunlerden bugurlere geUiık «Türkive'de dafıtılacak | toprak yoktur. Kimin malını kime daeıtacaksınız?» anlayısmdan toprak reformu donemıne gırdık Dört sylık reform hükumetı, geçmıs vonetımlerin \illardir savsakladıkları, kuşkusuz ülkenın so=val ve ekonomik çehre^ını değıstırecek toprak reforraunun 972 yıiında uygulanmasına geçıleceğinı açık I ]ad*ı Basbakan Ekonomik Isler Yardımcı«ı Sayın Karaosman I oğlu toprak reformu on tedbırler tasarısının hazırlandığını, bunun oncelikle Meclı«lerden geçırjleceçinı. asıl reform tasarısının da sor.baharda Mechslere sunulacağını bıldırdı. Basbakan Yardımcısı, reformun esaslarını da ayrıntılarıyle açıklamıs oirlu. I Toprak reformunun. Basbakan Yardımcısı tarafıntfan açık | lanan teknık yonu bır >ana, uzennde önemle durnlması gereken yonu. susamış ülkenin reform ihtıyacına verılmış ilk cevap I olusudur. 950'den bu yana Turkive, sadece kolav ıktıdara gel | me yollarmı deneme tahtası yapmış yonetıpilerın elınde kalmış. ulkenın ekonomik ve sosval kalkınmastna yararlı olabı I lecek bellı baslı reformlara ancak hasret ifade etmiştır «Fnkaralıktan kurtulma, insan gibi va«ama» devirnlerl. sıyasi edebıvatın en çok kullamlan «loganlan halıne geimış olmasına rağmen bunıarın saâlanma»! için çaba bır yana varolmamızın temeli Ataturkçuluk bile onlann dilınde lâf olmaktan ılerı bır değer ifade etmemistir. Reform ıhtıvacının kar. şılanması yerine, koU> feçım kazanma metodlan gıderek ulkemızı 970'lerde bile «reform, reform» diye bır susamışlığın İçine atmıştır Eğjtim reformu bunlardan blr:dır, toprak reformu bunlardan bıridir, bunlar yenne getınlmedıkçe, kolav seçım kazanma metodunun şampıyonları daıma başarı kazanmış gorunmuşler fakat ulkenm ne buyuk badırelere «üruklendiğınm farkına varamamışlardır. Turkıye'nm her on yılda bır karşılaştığı I tarıhsel olayların ardında, gerçek olan bu terslık yatmaktadır. I Reform devrinı, bu terslıği sona erdırme olarak değerlendırme . zorundayız Başarıldığı olçüde ulkemız düz yola çıkabılecektır. I Karaosmanoğlu'nun toprak reformu ile iljrılı şu sözleri bu I açıdan deferlıdır: «Fakirlik ve imkânsızlıklar çemberi içinde buluuan kövlümüzii toprağa kavuşturarak insan onuruna varaşır bir düzeve ulaştırmak büvük Atatürk'ün özlemini duvduğu bir amaçtı. Aradan uzun vıllar geçmiş olmasına rağmen Türkive'de bugüne kadar toprak reformu gerçekleştirilememistir. Turk köylüsiinü fakirlik çemberinden kurtararak Türk toplumunu ileriye götürmenin temel kosulu tarımda ekonomik. «osval ve siyasal bir yapı değişikliğini sağlavacak olan toprak reformunu en kısa zamanda gerçekleştirmektir.» Son yılın büyük çalkantıları içinde onemlı b:r ver alan ODTÜ bugun yeniden açılmaktadır. Bır mudahale ile onlenen olaylar zıncirinde ODTÜ adının sık sık geçmesı, kuşkusuz bu ünıversıtemız hesabına bır talihsızlık olmuştur Ulke çıkarlarına ters • düşen bir gelışme içinde bu ünıversıtemızm adının sık sık geç I mesının nedenleri araştırılmaktadır ve araştırılacaktır Ne var ' ki sayın rektor Erensü'nün öğrencılenne volladığı mektupta be ı lırttigi gibi ODTÜ son aylardakı olavlardan vara almıştır. Şımdl I bahis konusu olan, üniversıtenın eskı sağlığına kavuşturulması ' dır. Bu çabada üniversitenin bütun mensuplariyle Türk kamu I oyunun katkısı olacaktır. Bu ortak çaba sonucunda ODTU bı I lim hayatındaki saygılı yenni en kısa zamanda alacaktır. ODTÜ açılırken I Li, ü <rfif( CUMHURİYET I 'tü« \ü%wi« J UNDEN UNE S. Aygün'iin Araştırmaları Profesor Sürevva Avgün'ıin bilimsel arastırmaları ile, onu Dzaktan veya yakından tanıyanlar öğünürler. Fakat onun çalısmalarının bğünç verici olduğnnu dtvlet bilmeı ki millet bilsin.. Gazeteler Sayın Aygün'ün emekliye aynldıktan sonra. kendını kanser araştırmalarına vermis oldugunu ve bazı as3maları eeride bıraktıgı için, dünya bilim çevrelerinde dikkati çekti|ini de vazıvorlar.. " Sayın A\çün e|er bir gün bu isin sırrını avuçlarının içine alır. asiM bulur ve dünvayı inım ınim inleten bu derde bir vare bulabilırse. bunun Türkiye Cumhurivetine kazandıracaçı sercf \e itibarın bOMinu ölçebilir misiniz? Saiın Süreyya Ayçün büvük fakat mütevazi bir ılim adamı thtirasını. insanların mutluluçu ıcın harcayan. fedai bir âlimdir. Ötrendiçimiıe gore, elindekı sahlanmıs bir bilçı atı ile Avçün. meydan aramaktadır. Fakat o mc\danı bulamamaktadır. Bereket \ersin Seker Sirketi ona lâboratuarını açmıstır da, Savm Aygun burada. duvarlara çarparak; hücre \e doku külturleriyle. Fötal \e Homogen hücre tedavisi için uçraşmakta \e tngiltere'den, Fransa'dan, Avusturya'dan, Amerika'dan bu çalısmaları izleyen merci ve makamlarla, kendi elcegzivle \azdığı mektuplar volu ile temas kurmaktadır. Sürevva Aygün'ün bütün hayatı calısnıa \e arastırmalarda. kı ciddivetinin tanığıdır.. Kanser meselesini halleder ve\a edemez... bu baska şejdir. Ama onun çalıstığı lâboratuar kutsal bir \erdir. Asırlardan beri, şbzjası döken ınsanların umutlarının toplandığı bir merkezdir. Avçün bu «ırrı çözerse \eva kendisinden sonraUi ınsanların çözmelerine ^ardım edecek adımları atabilirse, dün\anın her kösesinde tecelli eden bir dramtmutlu sonuclara baflanacak; bepımizın ruhuna çökcn. kalplenmızi kurt çibi kemiren süpheleri ortadan kaldıran büvük ınsan olarak, Sürejja Aygün ismi Pasteur kadar, Fleming, Koch kadar. dumanın nıalı olacaktır. Ona bu olanağı tanımamalı mı? Basta Sinasi Orel olmak üzere, ıvı nıyetlerine ve uygar düsüncelerine inandığım insanlara, lâboratuarı olan üni\ersitelere. devlet mü. esseselerine, iktisadi devlet tesekküllerine. ıkramiyeci bankalarımıza, yüksek \er«[i veTmekle öğünen is adamlanmıza rica ediyorum. Hep bir araya gelsinler ve süre\\a Avgün'e ve Avçünlere rahat arastırma >apma inrkânını sağlayacak çareleri bulsunlar. F.ğer Sürevya Ayçün Pasa. kansere çare bulursa, bu bulus ondan çok Türkıve"nin ıtıbarını yüeelere çıkarır Bu övle bir ıti. bardır ki, savas zaferleri gibt. hır ileri, bir eerı gıdilerek, etkı«iz de kalmaz. , ir sıire bnce Belediye Sar«yında duzenlenen brifingde uzennde en çok durulan sorun (Su) olmuştu. Ne ganptır kı. Istanbulun bu muzmın derdi yazın akla gelır, bu mevsımde feryatlar yükselir, gazeteler resım ve fıkralarla konuyu ışler, şıkâyetlen aksettirır, yaz bitince sankı sıkıntı ortadan kalkmış gıbı sesler kesilir, kalemler susar.. Bu kez böyle olmadı . Yaz henüz hayâllere bile gelmeden CUMHURIYET konuyu ele aldı. (1) Bunun bir bütçe ve devlet meselesı olduğunu gdrerek T.B M.M Bütçe Komisyonunda 1971 butçesı müzakerelerıne başlanmadan Butçe Tasansındakı rakamları dile getirerek (SU SORÜNÜ TAM BİR ÇIKMAZDA) mansetı ile teşhısi koydu. Zaman maalesef vargıyı dogruladı. 1971 TemrruTurKia Istanbul gene susuz ve Istanbullular gene dertli. B Istanbulun su sorunu YAZAN Nuri EROCAN ISTANBUL MİLLETVEKİL! cektir. Jakat şebeke sistemi tlcmal edilmeden su sorunu hal edılir mi? Alibey ve ömerli barajlanndaki birıken sular Istanbullulara tatlı bir ümitden baska ne saglar? 1971 bütçe görüşmeleri sırasında ılgili Bakan'a bu konuda v» nelttigımiz soruva venlen cevapta(3>. 19e9"da verılmesı lazım ge len iö mılvondan hıç bır şev verılmedıgı. 1970'te 45 milvon venne 1 mılyon verıldığı 1971 but7 çesınde 55 milvon vp'ine 40 mııvon avrıldıgı belırtilmıştı Tedivedekı bu gecıkmeler elbettekı sorunun çozulmesını ertelıyecektır. Avrıca yardım miktarında bır arttırma soz konusu olamıyacağından zamanın getıraıgi fiyat artışlannı kendi bütçesınden ödemek zorunluğunda kalan Sular Idaresi. büvük zorluklarta karsıiaşacak ve tabH bu da bır baska gecıkme sebebi olacaktır. Hai bovle olunca vetkıhlerın 1974'te bol suva kavuşulacagı volundakı busünktı bevanlan bır evvelkı gıbı aşın nıkbınbkten ılerı gıdemiveceknr. Hatırlanaeağı uzere Ömerlı baraıının temel atmasında konusan sorumlular. (196b vılında Alıbev baraıı ile baslanan tüm tesıslenn ınşası 1972 vılının ılls 6 a\nnda kesınhkle tamamlanmış olacak ve güzel tstanbul su derdinden kurtulacaktır) demışlerdı (4). IL AN TEKEL ISTANBUL SİGARA FABRİKASI MÜDÜRLÜGÜNDEN 1 Fabrikamıza Döner Sermaye Talimatnamemiz hükümlerıne gore pazarhkla aşağıda yazılı muhtelif cins NYY kablo komple ana tablo ve Etanj tevzi tabloları satın alınacaktır. 2 Kablolann muhammen bedeli 66 435. lira geçıci temınatı 4982.65 lıradır. 3 Bir adet komple ana tablonun muhammen bedeli 26 300 lıra. geçıci teminatı 1972 50 liradır. 4 Dört adet etanj tevzi tablosunun muhammen bedeli 8.000, hra geçıci temmatı 600, lıradır. 5 Kablolann pazarlığı 6.81971 günü saat 14 OO'de tablo ve etanjların 15 30'da Cevızli'dekı fabnkamızda vapılacaktır. 6 İsteklilerin pazarlık saatınden e\\el geçıci temınatlannı veznemize yatırmalan sarttır. 7 Daha fazla bilgı içm çalışma saatlennde Fabrikamız Levazım Şubesinden şartname ve dığer hususları öğrenılebıleceği duyurulur. (Basın: 18313 6327) Geçmişte su sonınu u neden böyledir' Deva neden gecıkıyor?.. Bu ve benzeri sonıları cevapiamadan geçmı^e kısa bir göz atalım: Istanbulun su sıkıntısı çok eskıleıe dayanır. Bunda civarda bu\iik su kaynaklarmın bulunma yısı. topoğrafyasının mütemadıyen kot değisıklikler arzetmesı buyuk âmıl. Bu gerçegi gören, suya gerçek değerini veren ecdadımız inşa edilen her büyük bınaya önce su teminini öngörmuş ve saraydan kervansaraya, medreseden aşevine kadar her büyük binanın kuvu, sarnıç gibi tesıslerle bu ihtiyacını karşılamaya çalışiTiış, şehrin gelişmesinı dıkkate alan hiikümdarlar da konıuii bizzat ele almışlardır. Bu cumleden, Fatıh Sultan Mehmet zamanla geliştınlen (Halkalı Suyu'ı nu yaptırmış, Kanuni, Mimar Sman vasıtasıyla Belgrat Ormanlarındakı derelerin suyunu toplatarak galert ve kemerlerle şehre getirtmiş ve (Kırk Çeşme Sulan) adıyla anılan tesislerl kıırdurmuş. Abdülhamit (Hamidive Suyu) tesisleri ile Beyoğlu yakasmın suyunu takriye ettirmiştiT. Bu sahsî gayretler dışmda îstanbulun su ihtiyacını karşılamak üzere gırişılen teşebbüsler de olmuştur Bunlar ikı yakada ayn gehsmeler gösterır. R edılerek Beyoğlu ve Boğazın Rumel: yakasındakı halka satılması ımtıyaza 40 yıl müddetle Harıcıye Teşrıfatçısı Kâmıl ve muhendıs Terno adına verılmış, bılâhare bu imtıyaz 75 yıla çıkarılarak Fransız sermayelı (Dersaadet Su Şırketı) ne devrolunmuştur. b) tstanbul Sular Idaresi: Şirketin taahhütlermı tam olarak yenne getirmemesi nedenıyle 1932 de imtiyaz satın almmış ve şehır su ihtiyacrnın karşılanması gorevı 27.5 1933 tarih ve 2226 No. lu kanunla kurulan, Beledıyeye bağlı, hükmî sahsıyeti haız (îstanbul Sular Idaresi) ne venlmış tır. Daha sonra bir Genel Müdurlük olan idare, bu yakada Manglova. Hacı Osman tesisleri. Çırpıcı artezyen tesıslen ve Terkos • Kâgıthane ıkınci ısale hattı ıl<s şehir ıçı su depolan ve tevzi şebekesını ıslâh ve tevsi gibi hizmetleri gormüstur. Ânadolu yakas ı a) tmtivaz dönemi: Bu yaka. su sorununun hallinde uzun süre sahıpsiz kalrraş, her hane ve semt karşı yakanın aksme hükümdar himayesmden yoksun, kendi olanaklan tle bu derdmi halle çalışmıştır. Nihayet 17 Ekım 1887 tarihli bir mukavele ile iş, 65 yıl sürelı bir imtiyazla Karabet Sıvacıyana verilmiştir. Dahan sonra (Üsküdar Kadıkby Su Şirketi) ne çevrilen ve ımtiyaz süresi 99 yıla çıkanlan bu tesebbüs, 1. Elmalı Bendi, Elmalı Bağlarbası tsale hattı ve Bağ larbaşı su Iıazineleri inşaı ile Anadolu Hisanndan Bostancıya kadar şebeke tesisi gibi hizme^ lert ifa ermiştir. b) Sular Idaresi: 1937 vılında sorunun Rumeli yakasındakı gıbı daha cıddî bir şekilde eie alınması gorüşıi ile sırketin ımtl yazı satın alınarak tesisatı ile bırlikte gbrev, 11 Nısan 1938 tarıh ve 3S59 No ıu kanunla (Istanbul Sular Idaresi) ne verilmiştir. Sular Idaresi. II. Elmalı Bendı. Elmalı Altunızade ısale nattı, Elmalı serî fıltre tesıslen gıbı hızmetlerle bu yakarun su ihtiyacını karsılamaya çalışmıştır. Burada bir lâhza durarak bu yaka halkı ıçın gerçekten talihsızlık sayılabilecek bir olayı hatırlatacağız. 1959 Sular tdaresı Bütçesmde, Belediye mensuplarına ev yaptırmak amacıyla kurulan kooperatıfe 2 mılyonluk bir kredı ay rılmasına ıtıraz eden bir üye, bu paranın Anadolu yakasınm su sıkıntısını bü\iik ölçüde hafıfleteceK ve o tanhde 4 mılyona mâl olacak Çamlıca tepesmde depo yaDilmasını ongören proıeye avrılmasını ıstPtnış, fakat Belediye Meclısınce kabul olunmamıştı. Olay yıne CUMHURtYET gazetesuıce acı bir dılle yenlmıştı. Tenkıt ve ıstek dıkkate ahnsaydı her halde geçen yazlar daha az sıkıntılı oiacaktı. <2). Topraksu Nevşehir Ekip Başmüdürlüğünden 1 401325. TL. keşıf bedellı ve 19803 TL. muvakkat temınatlı NevşehirGülşehirAlemlı koyü sulama tesisi işı 2490 sayılı kanuna eöre kapah zarl usulü ile 5/8/1971 Perşembe gunü saat 11.00 de TOPRAKSU Nevşehir Başmühendislıği Komisvonunca eksıltmeye konulmuştur. 2 Proje: şartname ve diger belgeler mesal saatleri içinde Başmühendisliğımizde görülebilir. 3 İsteklilerin ihaleden üc gun önce C grupu karnesi: 1971 vıh tasdıkli Ticaret Odası vesikası; kesin kabulü vapılmış benzeri is belgesi ve mall durum bildirisi ile birlikte Başmühendisliğimize muracaatla giriş belgesi almalan gerpkir. 4 Teklif mektuplannın îhale saatinden bir saat önce Komisvon Başkanlıtma verilmesi şarttır. 5 Postadaki gecikmeler ve telle müracaatlar kabul edilmez. Keyfiyet üân olunur. (Basın: 18328 6324) Busünkü çalışmalar O Azot Sanayii T.A.Ş. Genel Müdii rlii "Ü nden: Ankara'da Genel,Müdürlükte ve îşletmelerimizde görevlendınlmek üzere; askerlık görevinı yapmış; tecrübelı Makına; Elektnk ve İnşaat Yüksek Mühendıs veva Mühendısleri veva Yüksek Mımar veva Mımar alınacaktır. İsteklılerin lüzumlu belgelen ile birlıkte îzmir Caddesı 35 No. da Genel Müdürlük Personel Müdürlugune muracaatlan rıca olunur. Rumeli yakası a) Terkos sulan: Terkos Golunden alınacak suyun tasfiye NIMBÜS zelhkle SOD 1520 yılda şehır nüfusunun artış süratı (Son bes vılda vanrn mılyon), su ıhtıvacının karşılanmasmı Sular Idaresi güeünün çok Ustüne çıkarmıstır. Bu hal ve müstakbel selışmeleri dikkate alan yetkililer, 1959 yıiında Istanbul Sular Idaresi ile D S.t. Genel Müdürlüğunil fstanbul cıvanndakı su kaynaklarının tetkiki ile görevlendırmiş ve bu etüt netice<=i 1962 vılında (Istanbul îçme Suyu Proıesı Inklşaf Raporu) hazırlanmıştır. 3.7.1988 tarıh ve 1 S D3 No. (Ankara ve tstanbul ve nıifusu vüzbmden vukan olan şehırlerde ıçme, kullanma ve endustrı suyu remını hakkında kanun^un 2. m. gereğınoe (Su kaynağını teşkil eden baraılar, isale hatlan ve tasfive tesisleri D.S. î. depo ve tevzi şebekeleri Beledlyelerce yapılacaktır). Üçüncıl m. sereğince (îstanbul Beledıyesince yaptınlacak ışler için 190 milyonu geçmemek üzere her yıl D.S.Î. Genel MüdürlügU bütçesine konulacak ödenek miktannca vardım) vapılacaktır. tmzalanan protokolün 3 m. eöre bu meblağ degisik miktarlarda 4 yılda odenecektır. Bu dört vıldan üçü geçmış ve geçen bu U ; yıl< da ödenecek 135 railyondan yalnız 37 milvon ödenmistır. TabM kı Sular tdaresı de kendine düşen işlen zamanında ikmal edemiyecektir. Belki, D.S.t. gerek: kanun, (jerek protokol uvarınca kendine düsen in^aatı yar> maktadır ve zamanında bıüre* mit ederiz ki. D.S.Î. Genel Müdurlügü, 1972 bütçesıne geçmiş vülann noksanlarını tamamlayacak bır ödenek kor da Sular ldaresı kendine düşen işlen vapmakta daha fazla gecıkmeden kurtulur. 1972 bütçesinin hazırlıklanna baslandığı şu günlerde bu haiırlatmayı vennde gördük. Temennimiz odur ki, bu uyarmalar 1971 bülçesındeki gibi boşa eıtmez ve tstanbul su sorunu çıkmazdan kurtulur. Her şeye rağmen geç de olsa bır gün bu sorunun hal olacafına inanıvoruz. Çünkü baslanmı?tır ve Büvük Atatürk'ün dedlği gıbı (Başlamak bitirmektir.) (1) Cumburiyet: 2526Î9 Aralık 1970 (2) Cumhuriyet: Î2 Kasım 1959. (3) 26.4.1971 tarih ve 22761 NoJu tnektup. (4) Son Havadis: 16 Eklra 19C8. D OKTO R M^r uI Sonuç Tekel Genel Miidürlüğiinden 1 Denizyolu ile tstanbul'a gelecek miktan İdare lehlne opsıyon olarak °'o25 nisbetine kadar azalır • çoğalır 4000 ton karton kutulu çay'ın îstanbul Rumeli yakasında nhtıma yanaşacak Uman vasıtalarından tahlive kamyona tahmil. Istanbul Çav Paketleme Fabrıkasınca gösterılecek Akev, Topkapı Maltepesı, BomonM Dere veva Büyukdere Kibrıt Fabrikasmdaki ambarlara nakil, kamyondan tahliye, ambarlann muhtelil katlannda gösterilecek yerlere istifi ışi mevcut şartnamesine göre pazarlıkla eksiltmeye konulmuştur. 2 Şartnamesi her gün Komisyonumuzda, Ciball NafeMyat Şubesinde görülebileceği gibi bedelsiz olarak temin de edilebülr. 3 Eksiltmesi 10.8.1971 Salı günü saat 10'da UnkapanındaM Merkez Satınalma Komisyonunda yapılacaktır. 4 thaleye iştirak edecek olanların bu gib! nakliye işlerlnı yapmaya yeterli olduklanna veya nakliyecüıği meslek edindıklerine daır Ticaret Odası vesıkasını ve keza yeterlüik belgesini Tekel Naklıyat Subesı Müdürlügüne bır dilekçe eJdnde tevdi ederek ihaleve ıstırak vesikası almalan ve bu vesika ile thale Komisyonuna mUracaat etmeleri şarttır. thaleye İştirak belgesi ibraz edemeyenler pazarlığa iştirak etttrilmez. 5 tsteklilerin 8.700, liralık muvakkat teminat makrjuzlan, belgeleri, sair vesikalan Ue birlikte belirll giin ve saatte Komısyonumuza müracaatlan ilân olunur. <Basm: 18468 = 6326) T ^ ^ C* V ^ r &* k t Tarık Z. Kırbakan * Dert saç ve Zührevt i Hastalıklan Mütehassısi ğ Istiklâl Cad. Parmakkapı A No: 66 TEL.: ti 1* .3 4