29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CÜMHURÎYET Ocalc 19W SAtıır'E TTÇ Balı Almanya'da "komandolar,, bir cephaneliği baslı LEBACH (SABRE). ( u . . AP KadyoUz) «bach'da Bab AbnanyB ordusunun bir paraşüt taburu cephaneliğinde nöbet beklemekto olan 15 nöbetçiden 3'ü cephane hırsızlan tarafmdtn öldürulmü», ikisi de ağır çekilde yaralanmıstır. Hırmzlar, bir onnanu içinde bulunan cephaneliğin, funizonla irtibatmı cagliTan teltfon haiünı önceden kesmişlerdir. Olay, (afak vakti, nöbet değiîtirrr» aransda meydana çıkanlmıçtır. Kuifunlanmif ve bıçaklanmıs üç asker, nöbetçüer geldiğinde ytrde I y«tmakt»ydılar. Diğer iki asker ise hâlâ hayatta bulunmaktaydı. Cephe I nelerir muhafaza ediidigi üç barakanm kapüan patlayıcı maddelerle 3 asker öldü, 2 yaralı var 1 DÜNYADfl 6UGÜH Nixon ve maneviyat aşkan Nlzon'm göreve baslarken yaptığı konusma, geçmişteki Başkan konuşmalarından üslup farkı ile aynlıyor. Bu konuşmalard» hep aym girişe rastlarsınız ve yeni Başkamn dini inancınm ne kadar derin olduğunu bir kere daha öğrenirsiniz. Meselâ John F. Kennedy, insan haklannm devletten değil AUahtan geldiği konusunu işler. İlk Başkan Washington, ahlâk ve din arasmdaki paralelleri »rar. Roosewelt ise demokrasi ile uluslararası işbirliğinin kökeninl dinde bulur. Nixon, seleflerinden beri süregelen bu ananeyi, daha değişik bir cümle içinde şekülendiriyor: «Manevî buhranlan, ancak manevî cevaplarla karşılayabillriz.» Başkan Niıon'ın konuşmasımn derinine girdipniz zaman Ise, ileride karşılaşılacak buhranlann manevî olmaktan ziyade maddî buhranlar biçiminde ortaya çıkacağını görüyorsunuz. Amerikan emperyalizminin yayılma ve rekabeti sürdürme ihtiyaçlanna dayanan maddi buhranlar olacaktır bunlar. Nizon'ın iddiasımn aksine, manevî değil maddi buhranlan manevî cevaplarla karşı çıkılacaktır. Meselâ «tecavüz» e kar8i «bağımsızhk», «istismar» a karşı «eşitlik» gibi... Yeni Başkan, komışmasmda Amerika'nın kendisine güvenmesini istemekte, sahip olunan «maddi güce» işaret etmektedir. Ve bu noktada, tarihteki yerini de özetle şöyle anlatıyor: «Tarihin, bir insana verebileceği en şerefli sıfat barış kuruculuğu sıfatıdır. Şimdi bu serefli görev Amerika"ya duşüyor. Bu fırtınadan kurtulması için dünyaya yardım etme görevi Amerikanındır. Banşı kurmayı basarabilirsek gelecek kusaklar, çağımıza hâkim olmayı bildiğimizi, dünyayı insanlık için emin bir yer haline getirdiğimizi söyleyeceklerdir. Amerikan halkının bu göreve hazır olduğunu sanıyorum.» Ne var H, bu komışmanın Ueri noktalannda, «Amerikan halkına düşen şerefli görev» e paralel iddialar, somut örneklerle verilmemiştir. Amerikan haUonın banşı kurma görevi, savaş Ue üç ayn noktada diyalog halindedir. O Vietnam, £ ) Ortadoğu, £) Nükleer silâhlann yasaklanması... NUon, bu üç konuya genış acılardan bakmalrtadır. Fakat bulduğu manevî cevaplar ne Vietnam halkınm hakhlığım, ne israU'in haksızlığını, ne de nükleer süâhlann yasaklanmasımn gerekliliğini getirmîştir. Konuşmada sayısız «banş», «işbirUği» ve «müzakere» kelimeleri var... Bu kelimelerin arkasmdaki anlamlar ile Amerikan çıkarlan arasındaki paraleUeri kurmadan, Nison'm iyi niyetlerine varmak imkânı yoktur. Ahşılmış cümlelerle yorumlarsak, Başkan Nison «olumlu» konuşmuştur. Ingiliz Başkam Wilson. bir de «ihtivatlı» sıfatım ekliyor konuşmaya... B YetkUilerin sonradan yaptıklan açıklamaya göre, olay sırasında görevli 3 asker derhal ölmüa, diğer ikisi ağır yaralı olarak hastahaneye kaldınlmıştır. Olay, barıs zamanında, Alman ordusu bünyesi içinde ilk defa vu kubulmaktadu. Olayın cereyan et tiği cephaneliğin çevresi asker ve polislerden meydana getirilen bir kordonla çevrilmiştir. Sarre'da büyük bir heyecan ya ratan olayın sanıklarımn yakalan ması için polis, köpeklerden fayda lanmaktadır. Bu olayda, göğsünde birçok bıçak yarası taşıyan yaralılardan on bajı Schulz'un verdıği ifadeye gö J re, muhafızlara iki genç saldırmıs I tır. 2025 yaşlan arasmda olan bu iki genç 1.70 ve 1.78 boylanndaydılar, üzerlerinde Amerıkan tulumları bulunmaktaydı. Gençlerden bi rinin. saldın sırasında onbaşı Schulz tarafından çenesinden yaralandığı samlmaktadır. Lebach halkına gore, cephaneliğe bir saldın yapmak çok kolaydır. Cephanelik paraşütçülerin ge celeyin eğitim yapükları bir atış • sahasının yakmındadır, bundan I dolayı baskm gecesı silâh sesleri I ne aldıran çıkmamıştır. Öte yan . dan yine baskuı gecesi muhafızlar | dan çoğunun, cephanelikten beş I dakika kadar çeken bir meyhane . den bira ve tavuk almaya gittik I leri anlaşılmaktadır. | Federal Başsavcı Martin, yaptığı bir basın toplantısmda, Fede I ral Savcılığuı olaya el koyduğunu | soyleyerek, «Çünkü» demiştir «bu olay büyük bir önem taşıyor ve Batı Alman ordusuna karşı bir sabotaj hareketi sayılabilir^» Başkan Kennedy sıikastı dâvası dün başladı NIW YORK, (H.A. Tww) üteveffa Amerikan Cumhurbaşkanı John Kennedyye suikast hazırlamaktan sanık Clay Shaw'un yargüanmasına dün New Orleans mahkemesinde başlanmıştır. 1 Bilindiği gibi, New Orleans I Savcısı Jim Garrison, New Or1 leans'lı zengin iş adamı Clayl Shaw'u tevkü etmişti. 1967 se | nesi Mart ayında yapılan ilk duruşmasmda, mahkeme Garrison' un yargılanması için sebeplerin mevcut olduğuna karar vermiş, ancak John Kennedy'nin ta Lee Harvey Oswald tarafından yardımsız katledümiş olduğu hususundaki Warren komısyonunun hazırladığı raporu reddetmişti. O günden bu yana muhtellf sebepler yüzünden, Clay Shaw'un yargılanması bugüne kadar ertelenmiştir. Jim Garrison defalarca idari makamlann yargılanmasına engel olduklannı iddia etmiştir. New York'ta yayuüanan «Daily News» gazetesi, mütevefla Başkan Kennedy'nin öldürülmesinden bu yana, dâva ile ılgılı 20 tanığm esrarengiz şartlar altında öldürüldüğüne işaret etmekte, şunlan ilâve etmektedir: «Bu da Clay Shaw'un suçlu olduğuna en şiddetli şckilde muhalefet edenleri düşünceye I sevketmesrt gereken bir husus ' tur.» ı M PARtS, (ajL • RadyoUr) J ransız siyasî çevrelerinde hârans olan kanaate göre, Başkan De Gaulle, önUmUzdeki kan ilkbanarda yapüacak Anayasa referandumunda büyük bir destek saglayamazsa çekllerek yerıne eski Başbakanlardan Geor ges Pompidou'nun seçUmesini saglamaya çalışacaktır. Pompidou'nun geçen haita Ro raada, De Gaulle'e halef olaral: adayügmı koyacağını açıklamasıyla, bu kanaat kurvet kaıannııçtır. De Gaulle için bir gUveo oyu »niftmım taşıyacak olan referandumun taribi yakınâ& &çıklanacaknr. De Gaulle'cü politikacılardan çogu, ürtisadî huzursuzluklar nedeniyle hukumettn bir relerandumda ezici bir çoğunlukla desteklenemiyeceğl görüşündedirler. Böyle bir yenilgi, Başkan De Gaulle'u, normal olarak 1972 de sona eren görev suresini tamamlamadan çekılmeye itebilir. reieraııılnnıa didiyor Ff De lıiiııllr yeniden hcilef Nixon ve Pekin Yazan: Anthony EDEN Eski îngina Başbakant rtada, Çfaio tntnmnnon değişmekte olduğuna dair ban emareler vardır. Bu gelişim Nucon ve Vietnam için önemli olabilir. Halen, Çin Hindinde ağırlığım en fazla duyuran komünist ülke Rusyadır. Kuzey Vietnama bol miktarda silâh gönderen Moskovanm, Hanoi ile arası çok iyidir. Bir akide şekeri verir mkin7. ı annediyornm M; düğfin evine vaktinden evvel gir,dik; seçimlerden bahsetmek istiyorum: Seçimler Saşbakanm da sövlediği gibi vaktinde, yani 1969 Ekim ayında yapılacaktır. Yani bu işe daha sekiz buçuk ay var.. ken memlekette seçim havası esmeye başladı.. ben bunu erken bulurum. Seçim havası başladı da ne oldu? Sayın parti liderlerimiz yet yer dolaşmaya, konuşmaya başladılar.. bunlarm içinde adamakıllı siyasî ve sumullü olanlan d» var.. Hani hikâyenin «Bayram değil. kandil değil.. eniştem beni neden öptü?» dediği gibi durnp dururken sokaklarda, meydanlarda böyle şeyler ancak seçim bayınna düşünce söylenir.. ona da bence daha vakit var. Erken başlamada da bir fayda yok.. ama birim partiler Meclis mflzakerelerinde fikirlerinl açmayı, tenkidle» rini orada yapmayı pek sevmiyorlar» herkes sokakta, kahvedelüzumlu lüzumsuz yapılmıs top> lantılarda konuşuyor. Siyasî liderlerin bu açık, kapan yerlerde fakat serbest konuşmalannda Ueri sürdükleri fikirlerin bir kitaba uydunılması mümkiin olmaz orada söylenir. özeti gazete ve radyoya geçer.. işte o kadar.. ama bu hareket Mecliate olsa nihayet bir kanun tedbiri almak mflmkun olur. Muhalefet için jıemlekette seçim havası estirmekte parti baknmndan fayda vardır. Ne kadar olsa Ueri geri konuşulur, iktidar tenkid edilir böylece seçimde kazanmak ümitleri yeşerir.. ama halk psikolojisi bakunmdan bu, pek isabetli değildir; çünkü halk evvelâ dinler.. sonra gene dinler, sonra daha az dinler,. daha sonra dinlemez olur.. ve seçimler gelip çattıgı zaman o söylencnleri unutur.. yenisini dinlemeye de artık takati demesek bile iştahı kalmaz. Halbuki seçimden hemen evvel söylenen «bâkir» fikir ve sözler seçmenin kulağında küpe olur. Büyük bab», toronunu almış» nasihat ediyor.. Mehmet, evlâdım! Derslerine çalış defterlerini, kitaplarını temiz tut.. hocamn sözünü dinle! Mektepte arkadaşlarmla iyi geçin! Şunun bunun mabna el sürme! Kimse ile kavga rtme!.. Terbiyeli ol! Temiz ol, doğru ol.. yalan söyleme dire uzun uzadı.. konuştuktan sonra: Anladın mı evlâdım?. Şimdi sen söyle bakalım deyince: Büyük baba! Çok hoşuma gitti, bir akide şekeri daha versene!.. demiş.. Umumiyetle halk dipleyicisinin haleti rnhiyesl budur. Bjz.yı&arca bu çorak sahada ömür tükettik .. Hem • h^sb«ten lillâh. '> beş altı seçim kaybettim; ben bilirim karşımdaki dinleyiciyi!.. Hem bizhn halk seçimleri pek sevmez. Çünkü çoğu seçimde iki türlü hayal kınklığına ugranuştır. Birisi, seçilenlerin şahsmdan, ikincisi, verilen sözlerin tutulmamasmdan ötürü.. onun için dikine, suynna ne kadar parti varsa seçim marifetlerini saklasınlar.. seçüne çeyrek kala başlasınlar konuşmaya zaten onlar da bilirler.. seçimde konuşulanlar, seçmenden ziyade seçilenleri bağlar. Ben Türkiyede başka yerlerde de öyledir ya seçim öncesi propaganda mıtuklannm seçim üzerinde yüzde 5 den fazla tesir yaptığına kani değilim. Zaten seçim mevsimi başlarken seçmenin yüzde doksanı reyini verecegi yeri kararlaştırmıştır.. şahıslann veya listelerin ( + ) veya () tesirleri, yerinde çekilen iyi bir kaç nutuk 'lelkl yüzde 5 kişivi yerinden oynatır. Vst tarafı her landan ziyade inatçı olurlar. Demokrasinin iyice anlaşıldığı, seçmenin reyini verirken geçen dört beş sene içinde «olay ve olan» lan gözünün önünden geçirip ona göre adam veya parti seç me olgunluğuna vardığı zaman bflki bu seçim propagandalanmn tesiri olur.. o da şüpheli ya!. İkinci Harbde İngiltereyi enerjisi ve sebatkârlığı ile kurtarmış olan «Churchill» in hemen harb sonrası seçimi kaybetmesi böyle propagandalarm, hattâ parlak zaferlerin muhakemeli seçmenler ve seçimin neticesi üzerinde bir tesir yapmadığını göstermiştir. Seçmen, yukanda anlattığım küçük fıkradaki toruna beraerdinler, dinler.. bıkar. Ondan sonra akide şekeri ister» Ve seçimi akide şekeri veren kazanır.. acı biber veren değil.. B. FELEK O Sovyetler Birliğinin bu yardımına karşüık, Hanoi de, Rusyamn Çekoslovakyayı işgalini desteklemiştir (oysa bilindig! gibi ÇuEnLai, bu işgali şiddetle kınamıştı). Pekin'iıı Sovyet işgalini yererken samimî olduğuna şüphe etmemek gerekir. Çünkü, Ruslarla aralanndaki 4.000 millik ortak budut. ÇSnlileri adamakıllı düşündürmektedir, Sstelik, Moskovamn, komünist komşulara müdahale hakkı iddiası ve Çine karşı yöneltilen suçlamalar da, mnhakkak ki, Pekin tarafmdan dikkatle izlenmiştir. Aynca, Güney Dogu Asyadaki diğer gelişmelerin de Çin tarafmdan pek hos karşılanmadığı kanısındayım. Amerikan bombardımanlannm durmasmdan beri, Kuzey Vietnam'ın Laos'taki askerî faaliyetleri artmıştır. Bazı tahminlere göre, Laos'ta 50.000 kişüik işgal ordusu vardır. Fakat herkesin bildiği gibi, Laoslnlar tarafsıı olup, en büyük arzulan rahat bırakılmaktır. Bu savaşta da, komünistlere silâh tedarik etmekte olan Rusya, istediği an, silâh sevUyatmı kesebilir ve savaşı durduror. Fakat Moskovamn böyle bir seye yanaşmaması, ayni taktiklere Kuzey Tayland'da da başvurulacağı kamsını doğurmaktadır. Pompidou konuştu Bu arada Cumhurbaşkanlıgına adayiığını koyacağını bildirerek Fransa'da çeşitli yorumlara yol açan eski Başbakan Georges Pompidou, Roma'dan Paris'e do nüşünde bir açıklama yaparak demiştir ki: «Demecim çevresinde kopan gürültüyü büyük bir hayretle karşüadım. îki noktayi açıklamak isterim. Bunlardan birincisi. General De Gaulle ile yaptığım görüşme ile Roma'da verdiğim demeç arasmdaki ilişki konusunda yapılan yorumlarla ilçilidir. General De Gaulle Cumhurbaşkanıdır, görev süresi 1972 de sona erecektir, niyetleri konusunda hiçbir şey bilmiyorum. tkincisi şudur: Roma'da verdiğim demeçte muhtemel bir seçimden söz açtım ve aynen şöyle dedim: «Su anda, böyle bir seçimle adayhçımı koymamın muhtemel olduğunu düşünüvonım.» Işte demecimi bu çerçeve ve bu üç sartı gözönüne alarak verdim. Bunda önemsenecek, gü rültü koparacak hiçbü yön yok. Her halde «Su anda böyle bir seçimde adaylığım koymamın muhtemel olmadığım düşünüyorum» deseydim aynı kapıya çıkardı.» WashingtonveHanoi| Paris'teki basın toplanfıları îçin anlaşmaya vardı İkinci oturumun yarm ş başlaması bekleniyor | DIŞ HABERLER SERVİSt | PARİS Bir Amerikan kayfP nagı, Vietnam barış gorüşmeleM rındeki ikinci oturumun yannj başlıyacagım söylemiştir. '* Bu arada "aris görüşmelerine katılan heyetler sözcüleri arasmda, bundan böyle düzenlenecek butün basın toplantüarmm «D luslararası basın merkezinde» diizenlenmesi hususunda anlaşmaya varümıştır. Sözcü Den tarafından açıklandığına göre, taraflar basın toplantılannın sırası üzerinde de mutabakata vanmşlardır. Buna göre, görüşmelerin ilk oturumundan sonra Amenka, Güney Vietnam tarafı basın toplantısı düzenliyecek, ikinci oturumoan sonra ise toplantıyı yapacak olanlar Kuzey Vietnam ve Güney Vietnam Ulusal Kurtuluş Cephesi tarafı olacaktır. tste güney hndudundaki bu gelişmelere karşı, Çin seyirci fcalamaz. Her hal U kârda, Pekin son zamanlarda, Washington ile arasmdaki ilişklleri daha olumlu yola sokmak arzusunu belll etmiştir. Gerçi Ud ülkenin elçileri arasında Varsovada yapılmakts olan görüşmeler, bir kaç aydanberi durmustur. Fakat, bunnn sebebi gayet açıktır: Pekin, bir tarafta. tlanoi'nin Paris görüşmelerine katılmasını tenkid ederken, öte»yanda kendisi Amerikalılarla görüşemezdi. Fakat şimdi Çin'in tutumunda bir değişiklik olmuş ve Pekin, gelecek ay Varşovada Amerikalılarla yeniden görüşmelere başlamak karannı vermiştir. Bu karar, Amerika ile Çin arasındaki gerginliğin bir derece ftzalmasma yol açabilir ki, bu fırsat kaçınlmamalıdır. Moskova ile Pekin arasında gidip gelen mesajlarda giderek daha sert bir dil kullanılması, Başkan Nbcon'un kaçırmaması gereken bir fırsat teşkil etmektedir. Şahsen, Pekin'in. Amerika tarafından gfivenlifinin tehdit edildiği inancında samimî olduğuna, her zamandan çok inanmışundır. Eğer Washington, Vietnamdaki Amerikan birliklerini azaltmak konusunda görüşmelere başlarsa, kanuna göre, Pekin, bu gelişime olumlu bir tepki gösterebilir ve gelecekte, görüşmelere kendisi de katumayı umut eder. Gerçi, bu gibi gelişmeler, yavaş ve urun zamanda olur. Ama eminim ki, Çin ile Amerika arasındaki Uişkilerin olumlu yola girişini Moskovamn seyretmesi, Pekini memnun eder. Kanuna göre, Vietnam buhranma en iyi çözüm yolu, Kuzey Vietnam ve Amerikan birliklerinin belirll bir sürede, bu ülkeyi terketmeleridir. Birlikler çekilirken Kuzey ve Güney Vietnam ile, Laos ve Kamboçya sımrlarındaki silâhtan arınmış bölge de bir uluslararası komisyon tarafından denetlenmelidir. Vietnam buhranına bundan başka çözüm yolu göremiyorum. Yukandaki çözüm kabul edilmezse, ya savaş sürüp gidecek, ya da milyonlarca Güneyli kendi kaderlerine terkedilecektir. Paris görüşmeleri sırasında ortaya çıkan güçlükleri pek fazla önemsemek doğru değildir. Hanoi'nin, yeni Amerikan yönetimi işbaşma gelüiceye kadar meseleyi sürüncemede bırakması normaldi. Bütün dünya, Amerikanın görüşmelere devam arzusunu paylaşraaktadır. Günev Vietnamlıların bu görüşme ve Vietnamdan çekilme arzusu karşısında huzursuzlanmalanu da tabii karşılamak gerekir. Fakat unutmamalıdır ki, bu gelişmeler Çin'i de etküeyebüir. '• önümfirdpki aylar, bize lrmVânlann'iie olduğunu götterecektir. Güney Doğu Asyadaki hâdiselerin seyir tarzı, Çin Hindi kadar, Londra, Singapur ve Delhi için de önemlidir. DAİLY EXPRESS Cabot Lodge öte yandan Paristeki Vietnam barış görüşmelerine katılan Amerikan heyetinin yeni Başkanı Henry Cabot Lodge, dün gece New York'tan Parise gelmiş ve hava alanında Birleşik Amerikanm Paris Büyükelçisi Sargent Shriver ve Amerikan heyetinin üyelerince karşılanmıştır. Cabot Lodge, hava alanında^ verdiği kısa bir demeçte, «Fran»J sada bulunmaktan çok memnunum. Fransıı hükümetine bize gösterdiği misafirseverlikten dolayı teşekkür etmek isterim» demiştir. Güney Vietnam heyeti başkanı Fam Dang Lam'ın ve çahşnıa arkadaşlarmın da karşüamada hazır bulunmasından duyduğu memnunluğu belirten Lodge şöyle demiştir: «Vietnamdayken edinmiş olduğum dostlara burada yeniden rastlamaktan ne kadar mutluluk duyduğumu belirtmek isterim. Buradaki toplantüara büyük bir önem verdiğimizi ve bu toplantıların büyük bir basanya ulasması için elimizden geleni yapacağımm söylemek isterim.» Nâsır,: işgalcilerle müzakereye girmeyiz Mısır, Amerika'yı taraf tutmakla suçladı Dış Haberler KAHtRE Mısır, A.BX).'nin Sovyet notasma cevabını olumsuz karşüamaktadır. Kahire'de çıkan «El Ahram» gazetesi, Amerikan notasına karşı Mısır Dışiş leri Bakanlığı tarafmdan hazırlanan 11 maddelik bir belgeyi yayımlamıştır. Bilindiği gibi, A MONTREAL 0 CEZA tSTENDÎ Lübnan, CrasUrarası Sivil Havacüık Teşkllâtı (ICAO) mn, 38 aralıkta Beyrut Havaalanuıı bombalayan tsrail'i üyelikten çıkarmasım istemiştir. CENEVRE • MÎKROP SAVAŞI Mikrop savaşıyla ilgili bir rapor hazırlamak üzere Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri UThant'ın seçtiği «Danışmanlar Kurulu», Pazartesi günü Cenevre'de ilk toplantısını yapmıştır. OXFORD • ÇATIŞMA Pazartesi gecesi Muhafazakâr Parti fiyesi Enoch PoweU'in konuşmasına engel olmak isteyen 1000 kadar öğrenci Oıford'ta polis ile çatışmıştır. TOKYO • 1970 FUARI 1970 senesinde Japonya'nın Osaka şehrinde tertiplenecek olan cExpo70» dünya fuanna 59 ülke iştirak etmeyi kabul etmiştir. ATtNA • ARTIŞ Verilen bilgiye göre, Tunanistan'da ihracat 1968 yıünda, bir yıl öncesine nispetle bir hayll artmış bulunmaktadır. LOS ANGELES • TESLİM OLDU Caliîornia Üniversitesi, Kara Panter Hareketi liderlerinden ikisinin öldürülmesi ile ilgili olarak aranan Stiner kardeşlerden biri polise teslim olmuşttır. VÎTANA « İRAN ŞAHI tran Şahj, lıer yü olduğu gibi, Avusturyalı uzmanlann tıbbî kontrolundan geçmek üzere Viyana'ya gelmlş re Avusturya Cumhnrb£?kanı tarafından karşılannustır. İsvîçre'den gizli salılan silâhlann tutarı 180 milyonTL. BERNE, (aj.) S Servisi Mehmel B4RLAS MÜFETTIŞ MUAVİNİ ALINACAK BankamızTeftiş Heyetine Imtihanla luzumu kadar Mutetüs Muavtai alınacaktır. 1 Imtihana katılabilmek için . A Hukuk Iktisat Siyasal Bilgiler Fakülteleri Iktısadı ve Ticarî İlimler Akademileri (Yüksek Ekonomi ve Ticaret Okullani, Ortadoğu Teknik Üniversitesi İdari tlimler Fakültesi, Robert Kolej Yüksek kısmı İş Idaresi ve Iktisat bölümü ile bunların yabancı memleketlerdeki muadilleri yabancı fakülte ve okullardan mezun olraak, B 30 yaşından yukarı olmamak, C Askerlık hizmetini yapmış olmak, D Herhangi bir bizmet taahiüdü altında olmamak şarttır. 2 İmtihanlar yazılı ve sozlü olmak üzere iki kısımdır. Yazılı raıtihan 17/2/1969 tarihinde saat 9.00 da Istanbul'da yapılacaktır. Yazılı ımtiham kazananlar sözlü imtihana tâbi tutulacaktır. 3 Lisan imtihanı (îngilizce Fransızca Almanca dillerinden biri> eleme mahiyetindedir. Bunda başarı gösterenler diğer sözlü ve yazılı imtihanlara tâbi tutulacaklardır. 4 Tâliplılerin en geç 10/2,^969 akşamına kadar Istanbul'da Umum Müdürlüğümüz Teftiş Heyeti Reisliğine, Ankara, Izmir, Adana. Eskişehir Şube Müdürîüklerimize dilekçe ile başvurarak istenilecek vesikaları tevdi etmeleri gereklidir. 5 İmtihan konulan, maaş, yevmiye, sosyal yardım esaslan, emeklilik haklannı muhtevi bilgiler yukanda belirtilen yerlerden osrenilebilir ~ Reklâmcılık: 5130/789) TÜRK TİCARET BANKASI A.Ş. UAIUM MÜDÜKLVĞÛNDEN" merika, cevab notasında, Kasım 1967 tarinli (.TÜ'/eni;k Konseyi karannın uygulanması için tarih tesbit edilmesirü istemekteydi. «Amerika'nm cevabı sandığımızdan da kötfl ve Amerika'mn lsrail tarafını tuttugunu açık şeküde ortaya koyacak tarzda kaleme alınmış» diyen gazetfi, yayınladığı bildirinin ABD Dışişleri Bakanı Willlam Rogers ve arabulucu Gunnar J»rring'e de verilmiş olduğunu yaz i maktadır. Bu arada, Birleşik Arap Cum tıuriyeti Başkanı Nâsır, Pazartesi günü yaptığı bir konuşmada «Arap topraklanndan bir kanşım bile feda etmeyeceğiz ve topraklanmızı işgal eden bir lüşmanla müzakereye girişmeye ceğiz» demiştir. Savaş Bakanı General Muhrm ned Fevzi'nin, Meclisin gizli bir oturumunda askerî dunım hakiında bir rapor verecc|inl söyleyen Nâsır, Sovyet askerî yardıınmdan sitayişle bahsederek: «Sovyet yardımı olırasaydı, jrelecek için yapltğinm bütün plân lar temenni saıhasmdan öteye »eçemeztii» dentfştir. CARPIŞM.UAR DEVAM EDİYOR Öte yandan Rafalıta, îsrail askerlerinin halka ateş açtığı doğrulanmışar. 9 Ocakta biı lsrail askenni ölduren \e bir di ğerini yarar.yan Arap çeteoilenni arayan lsrail biriıklerinm Ra fah köyünc'ö bazı Arapiarın tuha.k iüraz simıştir. avaş halindekl ülkelere kaçınldığı geçen 28 Kasımda mey dana çıkanlan Isviçre yapısı silâhlann tutannın 88,7 milyon tsviçre frangı (yaklaşık olarak 180 milyon TL.) civannda olduğu bugün Bern'deki resml kaynaklar tarafmdan açıklanmıştır. Kaçakçılığm ortaya çıkanlmasından sonra Zürich'deki «Buehrle» firmasmm tevkif edilmiş olan iki müdürünün, bundan başka 10 milyon frank tutannda kanunen ihracı yasak olan savaş malzemesini ihraç edebilmek için «ihraç müsaadesi» almış veya almaya teşebbüs etmiş olduklan da aynı kaynaklar tarafınrian ifade olunmuştur. Parislilerin Pazar günü karşılarında buldukları sürpriz: NotreDame Katedralinin tepesinde dalgalanan bir Vietkong bayrağı. Bayrak, polis tarafından ancak helikopterle indirilebilmiştir. tsviçre hükümeti, olayı federal seviyede bir hazırlık soruşturması ile takip edip etmemeye daha sonra karar verecektir. Bu olmadığı takdirde soruşrurma Zürih kantonuna bırakılacaktır. Modern silâhlann fiatı çok yükseliyor BRÜKSEL (a.a.) Pravda, İngillere'ye hiicum elti MOSKOVA, ravda gazetesine göre Ingilız gemilerınin, bu arada helikop ter gemisi «Fsarless» in Akdenize gönderilmesı bu kesimde gerginliğin artmasına yol açacaktır. Yorumcu Vladimir Yermakov şöyle devam etmektedir: «Bu gemilerdeki araçlar ve silâhlar, İngilterenin Akdenizde savunma emeli gütmedigini göstermektedir. İngiltere hangi ülkelere karşı Amerikan altıncı filosuna benzer bir polislik görevini yüklenmeyi düşünmektedir?.» «Pravda» ya göre Akdeniz ülfceleri, Amerikan altıncı filosunun gerçekte ne olduğunu iyice anlamış oldukları için Ingiliz gemilerinl endişe ile karşılıyacaklardır. Yorumcuya göre Ingil terenin Batı Avrupada Amerikan altıncı filosu ile işbirliği yapacak yeni deniz kuvvetleri meydana getirmekte oluşu, durumu daiıa da ciddileştirmektedır. Pueblo'nun kaptanı itstlerîni suçladı CORONADO, (California) (a.a.) asus gemisi «Pneblo» nun Kuzey Koreliler tarafmdan kaçınlması dolayısiyle sorguya çekilen gemi komutanı Uoyd M. Bucher üstlerini ve hükümet yetkililerini suçlamıştır. P C B 41 yaşındaki Bucher aşağıdakl açıklamalarda bulunmuştur: • Kuzey Kore kıyılannda «ü. S.S. Pueblo» nun karsilaşacağı tehlikenin «çok küçük» olacağı komutana söylenmiştir. • Gemiciler, bu çesit borda bordaya bir saldınya karsı hanrlıklı değUlerdi. elçika askerî çevrelerinde belirtildiğine göre, modern silâhlann malıyeti gün geçtikçe yükselmektedir. Verilen rakamlara göre, 1964 yılmda klâsık bir denizaltının maliyeti 8,7 mıl yon dolarken, ayni tip ve aynı güçte bir denizaltının 1972 de 40.11 milyon dolara inşa edılebı lecegi hesaplanmaktadır. Tanklarda ise durum şöyledir: 1955 yılında 55 bin dolara çıkan orta ağırtıkta bir tank 1964 de 125, 1968 de 175 bin dolara mal olmuştur. Ayni tankın 1975 yılında 500 bin dolara mal olacağı uzmanlar taralmdan besaplanmak tadır. Bir savaş devriye uçağı 1960 yılmda 1 milyon 900 bin dolara mal olurken ^yni görevi yapabilen benzeri uçak 1967 de 4 milyon dolara çıkmıştır. Nihayet 1938 de 800 bin dolara mal edilen bir bombardıman uçağı, 1967 de 1 milyon 200 bin dolara, 1968 de ise 3 milvon 100 bin dolara inşa edilmistir. Benzeri bir uçağın 1973 de 5.6 milyon dolara mal olacağı hesaplanmıştır. Bu şartlar altında ortak savunmaya gitmenin yalmz siyasî bir tercih meselesi olmadığı ' e işin altında önemli bir ekonomik nedenin de buiunduğu hitiin açıklığı ile ortaya çıkuıaktatUr.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle