28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT 16 Ekim 1966 CUMHUItİYET James Bond Dr.NO Ankara'dan doğru bir otobüstü. Buyuyüp gelıyordu. Geliyordu ki Tozakhların yüreklenne umut doldu. c(Bu duracak, bu duracak!...)» dediler. Elli adım kadar kala, kollannı kaldırdılar. Yaklaşıyordu. Alnının üstünde yeşil bir «Maşşallah!> yazılıydı. Şcför kornaja bastı. Beklesen Tozaklıların içinde bir titreme oldu. Duuuuuu...t!.. Uzun bir <dut» le geçtı.. gıttı. Rıza: «Maşsallah!..» dedi. Kalabalığın kolu Eanadı kırıldı. • Maşşallah ki maşşallah!» dedi Battal. «Maşşallah rlurzulere!» Rıza: «Bu böyle olmuyicak Abbas emmı.» dedı. «Akşama kadar dun yanın tozunu yutacağız. Durmayacaklar. Gunun hokmu geçıyor. Buna bir çare bulalım...» Geçen otobüsun tozu yatıştıktan sonra Kır Abbas volun ustune çiktı: «Toplanın şöyle yanırna!» dedı. .Yolun bir karış yerinı boş konıa yın. Kapatın gözelce. Ondan son ra isterse durmasın dürzülerl Ulan biz adam gibi durduralım dedık! Emme bu döyuslarda adamlık kalmamış, anlaşıldı..» Şosayı sımsıkı kapattılar. «Korkmayın!» dedi Kır Abbas. cÇiğneyip geçemezler, heç kcrkmayın...» Beklemeğe başladılar. Az sonra yukarıdan bir kamyon gorundü. Tepeleme çuval yüklüydü. Yükün üstünde koylüler vardı. Her halde buğday doluydu çuvallar... O da korna çala çala geldi. lyice yaklaşıp durdu. Bıyıklı, kara yağız ?oför pen cereden başını uzattı: «Hayrola ula, ne Du ha!7» Şolorün yanında allı kişi vardı kendisinden başka. Tozakhlar arabayı çevirdıler. kaplumbağalar Kalburları sepetleri kaldırdılar havaya.™ Battal bağırdı: «Buyurun üzüm «110, Ozüm »lın...» «Kaça?» diye sordu şoför. Kır Abbas, Battal'ın yanındaj'dı: «Heçe, heçe!> dedi. «Heçe bu uzüm. Bu üzüm töre üzümü kı, parayla sattnıyoruz, saçıyoruz.» Şofor, içerdekı yolculara baktı. Bidırdaştılar. Kamyonun kapıları açıldı, atlayıp ındıler... Soru ustune soru suruyorlardı: «Nerelisımz siz?» «Tozaklı...» «Nerde bu TozakT Gosterdıler... «Ula orada uzum olur mu?» «Oluyor, bakın oldu!.» Yolcular bırer salkım aldılar: «Çok da nezzetlıymış maşşallah!..» Kır Abbas: «Tepedekılere de uzatın, tepedekılere deU» dıye bağırdı. Arabanın tepesindekılere de uzum uzattılar. O sırada Avşaraltından bir tak sı çıktı. Tozuta tozuta yuvarlandı geldi. Kalabalığa yakın bir yerde durdu. Tozaklılar, taksinin çevresini al dılar hemen. Kalburları, sepetleri uzattılar. Taksideki insanlar, 1 şaşkın şaşkın, «hayır, istemez » isareti yapıyorlardı elleriyle. Omuzlarım çekiyorlardı. Rıza bağırdı: «Yol açın komşular, yol açm da şu kamyon geçsin!» Yol açtılar. Kamyonun şoforü, «Maşşallah, eyı toreymış, has toreymış!» dedi, sürdü gıtti. Rıza hemen taksinin başına vardı. Sarı saç, sarı sakal, toz toprak içinde dört yolcusu vardı tak sınin. İki kadın, ıkı erkektıler. «No no no?..» dıyorlardı. Taksilerıni surup gıtmek istıyorlardı. Rıza «para» işaretı yaptı par maklanyle; sonra: «Yok para. yok para!» dedi. «Bu bizim gelip geçene arcnağammızdır!» fıkrıni eliyle koluyla anlatmağa çalıştı. Kadınlar kısa kol, açık yaka giyınmışlerdı. Şortluydular. Yanık yanık şeylerdiler. Biri arka kapısını açtı taksinin, yere atladı. Elinde küçücük bir «sözlük», yapraklarını çevirdi çevirdi: «Yüzüm? Yüzüm?» dedi. Tozaklı kadınlar gülüştuler: «Üzum uzüm...» dedıler. Rıza: «Bunlar turis ula, turis!.» dedi. Yolcularm dordu de ındi. Erkeklerin de kıçlarında şortlar vardı. Bacakları kıllı kıllıy dı. Birinin goğsunde bir fotoğraf makinesi. Ikide bir guneşe bakıyordu. • Tutun, uzüm tutun turıslere!» dedi Rıza. Kadınlar, sepetleri, kalburları uzattılar. Erkeklerden biri eJinl $ortun cebine attı, para çıkardı. Rıza: «Yok para!» No no no!..» dedı. Kadınlar yıne çülüştüler. Yabancı yolcular biribirlerine bakıp bıdırdastılar. Elinde sözlük tutan kadın yaprak ları çevirdi çevirdi: • Cılinik?» dedi. Kimse bir şey anlamadı. Kadın parmağını kelimenin alöna koydu. Rıza eğildi okudu: «Gelenek gelenek!» dedi. <£vet gelenek...» Yolcular yine bıdırdagtılar. «Eski?» Rıza başmı salladı: «Yok yok, ye ni » Üzüm aldılar. Herkes kalburunu fakir bavkurt sepetini uzaüyordu. Hepsinden bl rer salkım aldılar, birçok üzüm oldu. Arabanın ardında bir mukavva kutuya koydular, kutu doldu. Tozaklı kadınlar: «Birez daha ahn. bırez daha...» diye üsteliyorlardı. Işaretle filân anlaşıyorlardı. Yol cu kadınlar mukavva kutuyu gosterdıler: .(Doldu, nasıl alalım, nereye alalım?)» Tozaklı kadınlar, yolciı kadınlarm kollannı bacaklannı gösterip, «Ne bunlar ne ne ne?» diyorlardl. Ötekiler de gülüyorlardı. Göğsünde fotoğraf makinesi olan erkek güneşe bir daha baktı, sonra geçti karşıya, üst üste bei altı resim çekti. Çoğunu habersiz çeknüj ti Köylüler gülüştüler. Fotoğraf çeken adam, sözlük tutan kadınla bıdırdaştı. Kadın s5zlüğü karıştırdı: «Sizin köy?» diy« sordu Rıza'nın karısı gösterdi: «Deeeeha bizim köy . » «Adı onun?» «Adı Tozak...» .Tuzak?» «Tuzak!» Rıza, fotoğraf çeken yolcunun elia deki deftere köyün adını yazdı: «Tozak. Tozak...» dedi. Hiç haberleri yokken, iki uçtan iki otobüs gelip durmuştu. Kır Abbas bağırmağa başladı: «Bırakın artık turistleri! Tutaıayın fazla!..» Duran otobüsler durmadan korn» çalıyorcm. Yolcular da pencerelerden başlarını uzatmışlardı. Köylüler, sepetleri kalburları yol culara tuttular: «Üzüm ahn, üzüm alın!..» Yolcular: «Kaça? Kaça?» diye sor dular. CArkası »aı 'fıffımu • llTllliy :::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::»::H : M:n?HHHH: : ::H:::::::::: ::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::: EJif hatıımi •••• •••• ••• ••••••••••••••a •••••••••••••• BULMACASİ 8 9 İO 111213141516 konu ve resim: AYHAN BAŞOĞLU KIZIL KULE Mutlaka yerimi değiştireCekseniz, bari arada sırada gezmeğe götürecek birinin yanına verin. Ankara İmar Limited Şirketinden: Ziya Gökalp Caddesi No. 80 1 Türkiye Emlâk Kredi Bankası Gene) Müdürlük ilâve inşaatı için şantiye teslim takriben 250 ton kalın v e ince Tor Çelik mübayaa edilecektir. 2 Bu işe ait idarl şartnatnB v» mukavele Şirket Merkezinde görülebilir. 3 Teminat 50.000, I L . olup naktt v e mektup olarak Şirket veznesine yaünlacaktır. 4 Tâliplerin teminat makbuzlannı muhtevi kapalı teklif mektuplarmı Şirket Muhaberat Servisine 17.10.966 günü saat 15.00 e ka4ar vermeleri; 5 Şirket ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (Basın 21385 A 13180/12131) Meselfi, Londradaki bir Miss R. Cook'a yaıılı kart ş5yle idi: «Çok iyi vakit geçiriyorum. Butada o kadar ilgi çekid şeyler var ki, nereden başlıyacağımı bilemiyorum. Yakında tekrar görüsmek iizere.» İmza: John! Bu kart duruşmada gosterilen deliller arasındaydı ve Penkovskl'nin iki hafta içinde yeni bir seyahate çıkacağı anlamına geliyordu . Penkovski'nin casusluk faallyetlcrine dalr Sovyct raporu şoyle devam ediyordu: •Anne Chisholm ile Penkovski'nin arasındaki espiyonaj temaslan resmî işi sebebiyle dâvet edildiği diplomatik toplantılarda devam et tl.» ,' «?S mart 1962 de İngüiz Elçlliği i meıısuplarmdan birinin verdiği bir yemekte Penkovski, Anne Chisholm'a yazılı bir rapor ve gizli dö kümanların filimlerini ihtiva eden altı rulo verdi » «31 mart 1962 de tngiliı Elçiliğinin. Kıraliçe Elizabeth'in doğum günü şerefine verdiği yemekte Pen kovski, Anne Chisholm'dan Batılı istihbaratçılann yeni direktiflerini ihtiva eden bir paket aldı » Penkovski bu şekilde casusluk gorevine de\am ederken, Moskova'daki normal hayatını yürütuyor \e şimdi daha lüzumlu bir hale gelmiş olan resmi hüviyetinden fajdalanarak en jüksek Sovyet askerî cevrelerüıe girip çıkıyordu. Tevkifinden sonra Sovyet makam ları. Penkovski'nin üst kademelerle ne kadar ilişkin olduğunu saklama ya çalıstılar. Sovyet basını bir sene durmadan Penkovski'nin ve bağla rınm öncmiııi kuçümsemeye çalıştı. 10 mayıs 1963 tarihli «İzvestiya» da bunu gösteriyor: «... (Penkovski) tanıdıkları lokanta müdavim lcrinden. sarhoşlardan, kadın düşkünlerinden kurulu dar bir çevrenin sınırını aşmayan küçük rütbe1i bir subaydır O. PENKOVSKİ T. PARLA Gayrimenkul Satış llânı SOLDAN SAGA : 1) 19. Yuzyılda yaşayan v e «Elem Çiçekleri» isımli şıir kltabı ile şöhret yapan Fransız şaıri; Tersı: Bir kadın ısmi. 2) Prenses Durrüşehvarın gelini, v e genç kızlık soyadı Bereket olan Türk prensesinin ön ismi; Izmir'de bir semt; Tersi: Bir emir. 3) Bir gaz; Amerıkada Florida eyaletinde bir plâj şehri ve milyonerlerin sayfıyesi; Tersı: Eski Türklerde kıral veya başbuğ. 4) Meal'in ortası; Tersi: Ayağın alt kısmı; Bizi doğuran. 5) Aslında mevcut olmayan bir şeyı görmek veya bir başka mânada rüya; içki ile beraber yenen şeylerın konduğu yer. 6) Namuslu, şerefli; levha, işyerlerinin ustune veya kapısına asılan bir nevı kimlik belgesi; bir sayı. 7) Insanlann kanını emdiğine inanılan hortlak; mide ekşimelerine v e kaynamalanna karşı kullanılan bir ilâç; Bir mecmua veya gazeteye peşin para vermek suretiyle belirli bir süre için müşteri olmak. 8) Hane; Futbol takımında gözde oyuncu; Bir hayvan; Tersi: Seçimde son namzet. 9) Bir Mısır mâbudu: Tersı: Kısa kılıç; Amerikanın eski Cumhurbaşkanlarından; (BK). 10) Marmarada batan bir yolcu vapurumuz; Boru sesi; Bir kadın ismi. 11) Tersi: Evsafı iyi at: Kira'nın ortası; Tekerlekli kara taşıtı. 12) Yemin; Tersi: Dolayısiyle anlatma: Haya, utanma hissi: Daha ziyade îngilizlerin v e Amerikalıların kullandıkları bir uzunluk ölçüsü. 13) Tersi: Bir erkek îsmi; Tarih öncesi tannlannın efsaneli serüvenlerini anlatan hikâyeler; Kuzu sesi. 14) Fiat artınna; Tersi: Üzerınde çeşitli sebeplerle meydana gelen. iz bulunan şey: Meydana getirilen değerli yapıt. 15) Bir renk; Herhangi bir konuda mânasız direnme; İyi kelimesının bir başka şekilde telâffuzu ile «müspet fohret veya ün» mânasına iki kelimelik bir söz. 16) Bazı gıda maddelerine muayyen zamanlarda belediyeler tarafmdan konulan azamî satış fiatı; Meme'nin yarısı; Orta Anadoluda sevımlı bir göl ve gittikçe nam salan bir tatil yeri: Kamer. TUKABJDAN ASAGl : 1) Bir beynelmilel havayolu sirketinin rumuzu; Araerika'mn federal polıs teşkilâtı olan F.B.l.'yi bugünkü modern şekline getirmış olan adamm soyadı; Beyaz perdede bılhassa çocuklann büyük bir zevkle seyrettiklen ormanlarda yasıyan, vahsi hayvanlarla dövüsen kahraman. 2) Birinin emri altında olan kimse, mâdun; Bir insanın doğup büyüdüğü yer: Eski bir Türk kavmi. 3) Atom sanayiinde kullanılan çok değerli bir maden; Tempo, melodi. 4) Davul sesi; Kars ilimizin bir ilçesi: Ihva'nın vansı. 5) Onbinler hanesinden bir rakam. 6) Güney Amerikanın dağlık bölgelerinde yasıyan, boyu yüksek, boynu uzun. deveye benzeyen, geviş getirenlerden uzun tüylü bir hayvan: Canlılarda veya bitkilerde doğala aykın olarak meydana gelen jaıtnru; Tersi: Duvarcı aleti. 7) Bir erkek ismi; Tersi: llgilendiren, ilişkin; Ön ismi Muhlis olan eski Ticaret Bakanlarından birinin soyadı. 8) Nişancının isi. 9) Oniki ayın sultanı; Şart edatı. 10) Herhangi bir konuvu ancak «bu şekilde» düşündükten sonra karara varmalıdır (iki kelime): Tersi: Dısardan gelen ve savuşturulması güç olan pek sıkıntılı v e güç durum. 11) Tersi: Bir göz rengi; Tersi: Portakal renginde bir cins havyar; Tersi: Kamer. 12) Büyük Okyanusta bir adalar grupu; Ayı'nm yuvası. 13) Zekât'm ortası; Tersi: İki kelimelik bir emir; Pokerde elinde çok iyi kâğıt olanın veya blöf yapanın söyliyebileceği söz. 14) Tersi: Bir renk; Bir savı; Şöhret, ün; Tersi: Bir kürk hayvanı. 15) Saha, meydan; Tersi: Belirli bir vâdenın sonunda, belirli bir paramn, belirli bir kimseye ödeneceğini gösteren senet; Tersi: Kansızlık. 16) Kendi adı i l e anılan kanunu ilım dünyasına hediye eden ünlü Alman astronomunun önadı ve soyadı. VVynne'ı ödünç alınmış bir arabay bir yerde olduğuna dair bir bilgi lerde bir şey olmadı, ama dönüşünla hava alanmda karşıladı \ e Uk edindiği anlaşıbyor. Bu soylentiyl den bir giın önce Levin KGB nln, ra>na Oteli'ne götürdü. Sinirliydi. 1961 in sonunda çıkardılar. Baba VVynne'ın Moskova'ya ziyaret *eVVynne, kendisini bu kadar heyecan mın gömüldüğü yerde yapılan a beplerini merak ettiğini söyledi. lı gonnemişti. Penkovski, «Tâkip raştırma sonuç vermedi; ne bir me Kendisine, VVynne'ın Komlte'den zar ne de babamın öldüğünü ispat başka, seyyar sergi kunna işini hal ediliyorum» dedi layan bir belge bulabildiler. GRU letmek üzere Ticaret Konseyini ve Wynne Penkovski'ye bazı malze ise bunlara aldırmıyor ve baba Dış Ticaret Bakanhğını da ziyaret me ve onu, derhal canlandıran bir mın hayatta olabileceğine katlyen edeceğini söyledlm. Levin, bunlamektup verdi. Batı istihbarat su inanmıyor.» rın hepsini bildiğini, ama VVynne baylan Penkovski'ye, KGB nln ken Bahann başlarında KGB, Pen ile başka sebeplerden Ugilendlkledisini tâkibi tehlikeli bir şekilde arttırıldığı takdirde Sovyetler Bir kovski'nin yaklaşmakta olan yeni rini söyledi. Bunun mânâsını aynı liği içinde kullanabileceğl yeni bir seyahat programını baltalayacak ka gün öğrendün. VFynne'a ikinci par pasaport hazırlamışlardı. Bu pasa dar kendisinden şüphelenmeye baş ti istihbarat bilgilerini vermiş buport başka bir isme çıkarılmıştı ve lamıştı. Penkovski aylarca nisan lunuyordum. Aynı gün saat 21.M artık Penkovski ciddl bir sekilde ayında bir Sovyet seyyar kitap ser de veda yemeği randevumuz varkaçış yollarmı düşünmeye başla gisiyle ABD'ye yapacağı seyahatin dı. Ben resmi olarak Wynne ile ça mıştı. Batı Avrupa'ya yapacağı ye hayali ile yaşadı. Sonunda gitmesi lışıyordum ve KGB nin de bu ye ni bir seyahatte Baltık'ta kendisini ne izin verilmedi. Notlann da bun mekten haberi vardı. Böyle hallerde «Komşularımız» bizi gozetlebekleyeoek bir denizaltıyla buluş dan öfke ile bahsediyor: ması ihtimali nihayet gerçeklesmiş •Her şey yolunda 19 nisanda Ame memekle sorumludurlar. Oysa Pe ti. Bu ihtimali ve ailesinin de ka rikaya gideceğim. Ama bugün için kin'e yaklaşırken. VVynne'ın izlendi çırılma şansını muhakeme ediyor işler iyi gitmiyor. Hâlâ babamın ğini tark ettim. Önce, onunla hiç du. mezannı arıyorlar. Bulamadıklan temas etmeden oradan aynlmaya için de sağ olduğunu ilerl sürii karar verdimse de, Moskova'dan ay Penkovski moralinin çok bozuk yorlar. Galiba beni gelecekte htç rılmadan önce bana vennek isteolduğu bu süre içinde de istihbabir dış göreve göndermeyecekler. diği şeyler olabileceğini düşünerat bilgileri iletmeye devam etti. GRU bu telâşı mânâsız buluyor ve rek Lokantaya girmeye ve VVynne Tehlikelerin farkında olduğu kabni «komşuların. bütün ithamla ile orada, herkesin gözü önünde, dar, bu bilgilerjn de Batı'ya ulaşnndan koruyor. Yakında her «.ey yemek yemeye karar verdim. İçemasının gerektiğinl biliyordu. Kö belli olacak.» ri girince VVynne'ın KGB'ciler taba'daki fıize buhranı etrafında, had Penkovski, Wynne'm Batı'dan ge rafından âdeta çevrelenmiş oldusafhaya \aran Sovyet askerî hazırlıkları başlamış bulunuyordu. Da tirdiği mesajlarla rahatlamış. ama ğunu farkettim. Hiç boş masa olha az curetli hir kişi bu şartlar al VVynne İle olan şahsi temaslarında madığını öğrenince, VVynne'ın betmda calışmalara hiç olmazsa biı îittikce daha tedirgin olmaya baş ni tâkip edeceğini düşünerek tekara verîrdi. ama Penkovski bambas lamıştı. Greville Wynne ise Mos rar dışarı çiktım. Bana bir şey ve ka bir insandı. Girtikçe artan mik kova'ya dönmekle büyük bir riski rip vermiyeceğini anlamak ve onu tarlarla en «'zU ve ijnemli bilgile göze aldığını biliyordu. Penkovski. ertesi sabah hava meydanında ge ri gondermcye devam etti. Aynı t» Wynne'm bu safhada gereken ted cirmeye geleceğimi söylemek istimanda etrafındaki KGB ağının da birleri alıp almadığmı bilmiyor ve yordum. Yiız. yüzelli metre kadar raldıeını biliyor ve endişe ediyor endişeleniyordu. Oysa VVynne çok gittikten sonra geniş bahçeli bir du. Simdiye kadar ailesinin karşı ihtiyatlı bir adamdı. Penkovski'nin avluya girdim; VVynne da arkamlaşabileceği tehlikeyi tarn anlamı cndişeleri yersizdi ve kendi heyeca dan geldi. Her ikimiz de aynı anda bizi izleyen iki dedektifi farkettik. ile kavrayamamıstı. Artık bunu bi nının bir eseriydi. lijordu Ve şimdi kacmak için kul 5 temmuzda VVynne ile Peküı Lo Bir İki kelime konuşup derhal aylanabileceği ustaca taklit edilmiş kantasında son bir defa bulustu rıldık.» VIII «Bu münasebetsizli|e o kadar NÜKLEER StLÂH VE FÜZELEF hir dahili pasaporta sahipti., ki bu lar. Bu buluştna yoğun bir gözetPenkovski 4 temmuz 1962 güııt' da ailesini beraberinde nasıl çıka leme altında cereyan etti. O günun kızdım ki, ertesi gün VVvnne'i imkânıııı iııtibalarını notlarında şöyle anla geçirdikten sonra âmirlerime, Amerikan Elçiliğinde verilen bir rabileceçini duşünmek tıjor: KGB'nin uzun zamandanberi taziyafette hazır bulundu. Orada, bi »erivordu. «VVynne'ın son Moskova seyaha nıdıfımız ve hürmet ettiğimiz, KGB'nin mutlaka ppşinde oldu lâhare yeni Sovyet füzelerinin a\rıntılı bir plânını vereceği. bir A 5nna kani idi. Daha ocak 1962 de tine kadar her şey çok normal cere karsılıklı hürmet besledifimiz ve yan etti. Elçilik kendisine hiç bir benim nicedir beraber çalıştığım merikan istihbarat subayı ile tanış şoyle yazuııştı: «Komşumuzun (KGB'nin) niffo şey sormadan ve bekletmeden vize tı. tki giın önce Greville Wynne (Arkao rar) Moskova'ya gelmistl. Penkovski. yet babamın olmediği ve dışarda verdi. Moskovada geçirdiği llk gun ISTAHBUL10. KRA HEMURLUGUHDAN Doıya: 962/431 Şuyuun izalesine karar verilen Fatih Abdi Çelebi Mahallesl Baltad Çıkmazı Sokağrndakı 30 kapı sayüı 322 pafta 1276 ada 121 parsel 81 metrekars ahşap tek katlı bina büirkişi raporuna göre 81 m2 arsanın 50 metrekaresi üzerinde 3540 sene evvel bitişik nizamda yapılmış iki yan ve iki arka duvarlı ve bölme duvarları bağdadi üzerine sıva ve cephe duvarı bağdadi üzerine içte sıva, dışta ahşap kaplamadır. Cephenin sağmda kalan girişten itıbaren 4 basamaklı alçak odunluk vazîfesi gören bodrum lizerindeki yaşama hacmına çıkllmaktadır. Merdivenden çıkış ta hâlen ardıye olarak kullanılan binanın inşasında tuvalet olarak düşünülmüş bir mahal mevcuttur. Sol tarafta ufak bir hol nihayetinde hâlen inşa halinde olan ve eskiden mevcut bir kapıyı iptâl eden bir tu valet holün solunda cadde üzerinde 5,5X4,0 ebadında bir yatak odaa sağ tarafta bahçe üzerinde 3,0X3,5 ebadında bir oturma odası mevcuttur. Yatak odasınm tavanı alçak, evin diğer kısımlarında normaldir. Ta van ahşap döşeme antrede ve merdivenin üzerinde çimento şap, diğer kısımlarda ahşaptır. Evin arsası üzerinde arka kısımlarında duvara bl tişik fakat evle kat alâkası olmayan bir ilâve inşaat mevcuttur. Ilâve antre ve mutfak olarak kullanılan bir ufak hacım ile yatak odası olarak kullanılan bir büyük hacundan ibaretür. Girişte döşeme çap tavan kirişleri meydandadır. Yatak odasında tavan ve döşeme ahşaptır. Hâlen evde ikâmet edenler tarafından ilâve edildiği kendileri tarafın dan ifade edilmektedir. 5 sene evvel yapılmıştır. Bahçede bir ahşap tuvalet ve açık odunluk vardır. İlâve kısmı yanda hâlen inşa halinde olan binanın içinden geçilerek girilmektedir. 5/11/1965 tarih 10296 sayılı Belediye İmar Müdürlüğünün vesikasma göre işbu gayrimenkul program dışında iskân sahasında az keşif inşaat alanında kalmakta ve kat nizamlan plânına göre bir kat almaktadır. Ajtıca çatı katı yapılamaz, riyasetin 5/483 sayılı tâlimatnameye göre inşaat yapılır. AB istikametinde ve 3,5+1 = 6,5 metre kro kideki gibi 3,25 arka mesafeli inşaat yapılabilir. Arsanın üzerindeki bina ile kıymeti mahalli rayice göre 17500 liradır. llk açık arttırması 18/11/1966 cuma günü saat 11 den 12 ye kadar Istanbul Adliye Sarayında 3. katta 10. lcra Dairesinde yapılacaktır. llk ihalesi yapılmadığ taktirde 28/11/1966 pazartesi günü saat 11 den 12 ye kadar ikinci arttıı ması yapılacaktır. Arttırma şartnamesi herkesin görebilmesi ıçu 311/1966 gününden evvel dairede açıktır. Talep edilA ve yüz ku rusluk posta pulu masrafı gönderildiği taktirde şartnamenin bir öı neği gdnderilebileceği ve satış şartnamesi vesair bilginin memuriye timizde öğrenilebileceği ilân olunur. (Basıa 5972/12137) RAKAMU BULMACA |6|Xİ \\Z\i\ ea • • h 1 »X X 2ı t X 7 t mm •2 OfllUrS Mllmaemot* «mllednınft 2 • • •TJB T X ' 1 1• =2 4 X :3 «e«l NASIL HALLEUlLECEKT VukandaÖ rakamlı bnlmacada tadect 6 tane anabtaı (ipucu) ve 6 tane sonuç vardıt Boj olan 12 karenln Içine 1 den S a kadaı aygun bUet rakam fcoyarak va toplama. carpma çıkartma, bölm* tsaretleruıe dlkkat ederek »oldan >ağa »e yukandar aşağıya bulmacada gosterilen sonnçlan bulunuz. Biras vaköntel tüıı amma bos vaktinizi bosca geçlrmij olursunm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle