28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 20 Mayıs 1937 KUçük hikâye Hakikati unuturken... Hubert sevileceğini, eskisi gibi sevileceğini tahmin ediyordu. Hem de yalnız aşk değildi bu, para da vardı! Deniz kıyısmda bir gezinti teklif etti. Genc kadın sevincle kabul etti. Kalktılar. Delikanh: Garson, dedi, bir sigar. Garson kutuyu uzattı. Fakat metrdotel yaklaşarak alçak sesle: Hayır, dedi, sigar olmaz, pahalı dır. Nasıl! Hubert'in birdenbire rengi atmıştı. Unutmuş olduğu hakikat karşısına dikilmişti. Felâkete bakın ki genc kadın da herşeyi duymuştu... Bozmak istemiyerek ilâve etti: Kim olduğumu unutuyorsunuz galiba... Bir sigar verin diyorum size. Ben de emir aldım, diyorum size, figüranlara sadece iki kap yemek var, likör, sigar yok. Işte bu kadar! Bunun üzerine metrdotel uzaklaştı. Hubert kadına bakmağa cesaret edemiyerek bir sandalyeye çöktü. Fakat om zuna bir el kondu, tatlı bir ses: Zarar yok. diyordu, zarar yok... Ben de sizi hakikî bir kont sanmıştım. Siz de beni kendinizi sevdirdiğinizi zan netmiştiniz, değil mi? Halbuki ben de ayni ümidi besliyordum! Ne zannettiniz ya: Zira incilerim sahte, kürküm kira ile ahnmış, ben de burada sizin gibi figü ranhk yapıyorum... Gel, ne çıkar, gel gene plâjda bir dolaşalım.., Hubert kederli kederli başını salladı: Olmaz, dedi, şimdi iş değişti..a Çeviren: Ç Tarihî Bibliyografya ) Bursaya ve Uludağa giden seyyahlar Birinci Mahmudun hayatına dair vakayii yevmiye defteri Yazan: Hazineihassa başkâtibi Salâhî (14y22) büyüklüğünde (198) varak. Üniversite kütübhanesi türkçe yazmalar. Numara 2518. RADVO (^ Bu aksamki program İSTANBUL: 12 30 plâkla Türk musikisi 12,50 havadis 13,05 muhtelif plâk neşriyatı 14 son 18,30 plâkla dans musikisi 19.30 spor musahabeleri Esref Şefık tarafmdan 20 Sadi ve arkadaşları tarafından Turk musikisi ve halk şarkıları 20,30 Ömer Rıza ta rafından arabca söylev 20,45 Safiye ve arkadaşları tarafmdan Türk musikisi ve halk şarkıları, saat ayarı 21,15 orkestra 22.15 ajans ve borsa haberleri ve ertesi günun programı 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 23 son. VIYANA: 18,25 ŞARKILAR VE OPERA PARÇALARI 18,45 konuşma 19.05 PİYANO KONSERI 21,05 KOPENHAGDAN NAKLEN: fenni haberler ve saire 20,30 KORO KONSERİ 21,05 KOPEHAGDAN NAKLEN: AVRUPA KONSERİ 22.05 EĞLENCELİ MUSİKİ 22,45 gramofon, haberler ve saire 23.25 ORKESTRA KONSERİ. BERLİN: 18.05 PİYANO KONSERİ 19,05 gramofon 20,05 NEFESLİ SAZLAR KONSERİ 20,45 günün akisleri. haberler 21,25 DANS MUSİKİSİ 23,05 havalar, haberler, spor 23,35 eğlenceli konser. PEŞTE: 18.30 CAZBAND TAKIMI 19,20 konuşma 19,40 FLÜT KONSERİ 20,05 konferans 21.05 Kopenhag'dan naklen: AV RUPA KONSERİ 22.10 haberler, gramo fon, hava 23,10 GITARA KONSERİ 24,10 edebi yayın 24,25 çingene orkestrası 1,10 haberler. BÜKREŞ: 18,05 ORKESTRA KONSERİ 19,50 konferans 20.10 MUSIKI 20,45 konferans 21.05 Kopenhag'dan naklen: AVRUPA KONSERİ 22.10 Rumen sarkılan, haberler, spor ve saire 22,50 gece konseri 23,50 almanca ve fransızca haberler 24 son haberler. LONDRA: 18,05 çocuklann zamanı 19.05 org konseri 19.35 ORKESTRA KONSERİ 20,05 haberler, hava ve saire 20,35 gramofon 21,05 Kopenhag'dan naklen: AVRUPA KONSERİ 22.05 MUSİKİLİ PİYES 23,05 haberler. hava. spor. konuşma 23,30 DANS ORKESTRASI 24,35 hava, haberler ve şaire 24,45 gramofon. PARİS TP.T.T.l: 17,35 ŞAN VE ORKESTRA KONSERİ 19.05 ORG KONSERİ 19.35 haberler 20.05 ŞARKILAR 20,20 gTamofon, hava, haberler 21.05 EĞLENCELİ YAYIN 21,35 piyes 23,35 haberler, gramofon, hava. Hubert büyiik otele baktı. Yaz gecesi nin hafif karanlığında binanın düz beyaz lığı parlıyordu. Delikanh içeri girerek kendisini direk töre takdim etti. Direktör evvelâ Hubert' şöyle bir baştan aşağı siizdü; delikanh bi raz kızardı. Direktör nihayet: Pekâlâ. dedi. Şartlan biliyorsunuz değil mi? Bilhassa kıyafetinizde hiçbiı kusur olmamalıdır: Zira salon hakik müşterilerle dolu. Sonra mühim birşey da ha var: Bir yemekten kat'iyyen iki def almıyacaksınız. Bu ronunbü Hubert hâlâ kendisini haysiyetsiz sa nıyordu: Izzetinefsine dokunacak öyle işler yapmıştı ki! Kendisine ne vakit ağı birşey söyleseler incinir, fakat ilerisin düşünerek boyun eğerdi. Bu sefer de di rektörü azkaldı tokatlıyacaktı. Lâkin salona girip te etrafını uşaklar sannca sefaletini unuttu, biri bastonunu, biri şapkasını, biri de paltosunu almak istiyordu. İşte delikanh da böyle dakikalann ha tın için yüzünü kızartmağa razı oluyordu Küçük, mütevazı bir memurluk bulabilirdi ve belki de böyle yapması daha iyi olurdu. Fakat kendini göstermemek, esk zenginlik hayatını, figüran olarak olsun sürememek.. Işte Hubert buna razı ola mıyordu. Bunun için otele figüranlık yapmağa gelmişti. Yeni açılan oteller, müs takbel hakikî müşterilere «çığırtkanlık» etmeleri için ilk zamanlar salonlannı bu gibi figüranlarla doldururlar ve bu insanlar da bu sayede birkaç hafta bedava yer ve içerlerdi. Hubert pencerenin yanında kendisine gösterilen masaya oturdu. Salonda bü yük bir eğlence havası hâkimdi. Bir kadın kahkahalarla gülüyordu. Fakat Hubert düşünceli idi: Oynıyacağı rol kendisine tuhaf geljyordu. Sonra bir de dışandan onu imrene imrene seyredenlere baktı ve güldü. Yarabbi, bu hayat ne zaman sona erecek, ne zaman şans biraz gülerek onu zengin edecekti? Zavalh delikanh o kadar dahyordu ki yemeğini bile tatlı tath yiyemiyordu. Eğer kont cenabları müsaade ederlerse, başka yerimiz yok ta... Bunları söyliyen bir metrdoteldi. Arkasından da kürk mantolu güzel bir kadın geliyordu. Hubert hemen ayağa kalka rak yer gösterdi. Genc kadın soğuk bir teşekkürden sonra delikanhnm masasına oturdu. Hubert incelik olsun diye birkaç dakika komşusunun yüzüne bakmadı. Fakat konuşmaktan kendisini alabilir miydi? Her kadın bir macera kaynağıdır. Deli kanhnın içinde daha şimdiden bir ümid başgöstermeğe başlamiftı. Genc kadını rahatsız etmemek için tabağını biraz çekti. Kadın başile teşekkür etti. Hubert bir espri yaptı. Komşusu lutfen gülümsedi. Bunun üzerine delikanh artık susmak bilmedi. Hubert yavaş yavaş kendisini memnun hissetmeğe başladı. Kibar bir muhitte bulunuyor, güzel bir kadma hitab ediyor du. Güzel yüzükleri olan bu kadın deli kanlıyı gittikçe artan bir zevkle dinliyordu. Hubert te coştu. Genc kadın şimdi kahkahalarla gülüyor ve tath sesile delikanhya cevab veriyordu. Evvelâ dirseklerini yanaştırdı, sonra da kafasını yaklaştırdı. Hubert hoşa gittiğini hissediyordu. Coş kunluğu arttı. Kendisini unuttu... tanıdığı insanlardan bahsetti. Genc kadın bunla nn çoğunu tanıyordu. Delikanh: O halde bu kiş bol bol görüşürüz, dedi. Bunu söylerken samimî idi. Kapılanm çaldığı zaman arkadaşlarınm kendilerini evde yok dedirttiklerini unutmuştu. F. VARAL Yalancı Spiker Londra radyosunda garib bir sahtekârlık oldu Perşembe günü akşamı, Londra radyosunda, görülmemiş derecede garib bir sahtekârlık vak'ası olmuştur. O akşam, Kral sarayı önünde dolaşan kalabahk arasmda Tom Webb isminde birisi, alayı daha iyi görmek maksadile yüksekçe bir yere çıkmak istemiş ve bir müddet dolaşıp münasib bir yer aradık an sonra, tesadüf ettiği camekânlı bir kulübeye girmiştir. Tom Webb bu kulübeye girdikten yarun saat sonra kulübenin kapısını birisi açmış ve Tom Webb'e hitaben: Radyodan gelen memur siz misi niz? Diye sormuştur: Webb, hiç tereddüd etmeden: Evet, benim. Deyince, bu adam da kendisinin em niyet müdürlüğü memurlanndan olduğu nu söylemiş ve Webb'i alıp mikrofonun bulunduğu yere götürmüştür. O esnada elefon çalmış, radyo merkezi, merasim hakkındaki neşriyat için oraya gönderdiği memuru aramıştır. Telefona da bittabi Tom Webb cevab vermiş ve mufassal taimat aldıktan sonra, saat onu on geçe mikrofonun başına geçmiştir. Tom Webb, kendisine verilen talimat dairesinde, alayın safahatını mikrofona »öylemeğe başlamış ve birkaç dakika bük bir heyecan ve hararetle bu fuzuli ıpikerliğe devam ettikten sonra birdenbire radan ayrıhp tabanlan kaldırmıştır. Neden sonra mesele anlaşılmış, Tom Web •'in sahtekârhğı meydana çıkmış, fakat ıütün dünyada mılyonlarca insan da, bir aç dakika için, Ingilterenin resmî radyo stasyonunun neşriyatını bu yalancı spi cerin ağzmdan dinlemiştir. Tarih vesikaları arasmda hatıra defterlerinin büyük bir kıymeti vardır. Şayanı dikkat bir devrin dört yıllık bir parçasında hükümdarın hususî hayatı nı adım adım takib ve nakleden Salâ hinin bu defteri de orijinal bir vesikadır. Birinci Mahmud 1730 (Hicrî 1143) Patrona ihtilâlile Osmanlı tahtına o turmuş, 24 yıl 11 ay 10 gün saltanat sürdükten sonra altmış yaşında olarak 1754 (Hicrî 1168) yılında vefat etmis.ti. Patrona ihtilâlile Lâle devri yıkıî mıştı. Hasis ve basit bir adam olan Ü Alman seyyahlar Bursa Belediye bahçesinde yemek yiyorlar çüncü Ahmed tahttan indirilmiş, güzide bir vezir olan Nevşehirli İbrahim Bursa (Hususî) Bu sene son bir Belediye bahçemizde yedikten sonra vaPaşa öldürülmüş, devlet hamam tellâkı iki hafta içinde Bursaya büyük seyyah purlanna dönmüşlerdir. ve manav gibi bir takım baldmçıplak kafileleri gelmeğe başlamıştır. Şehrimize Seyyahlar burada tarihî eserlerden zorbaların elinde kalmıştı. Mahmud Büyük Harbden evvelki yıllardanberi başka sınaî müesseseleri ve çarşıları da evvelâ bu zorbaların vücudünü orta böyle kalabahk seyyah kafilelerinin gel gezmektedirler ki, bu vaziyet seyyahların dan kaldırmıştı. Lehistan meselesinden diği görülmemiş olduğundan bu seyyah artık yalnız türbe gezmeğe değil yeni Avusturya ve Rusya ile girisilen bir harb, Belgrad muahedelerile bitmiş, lar büyük bir alâka ile karşılanmakta Türkiyenin endüstri sahasındaki ilerleyiyirmi yıl evvel Avusturyaya bıraktığı dırlar. Geçen hafta gelen seyyah kafile şini de görmeğe geldiklerini gostermektemız Belgradı geri almıştık. İnsanî his sinden sonra Alman bandırah büyük bir dir. leri, nezaketi ve zarafetile herkesin mu vapur Mudanyaya 400 Alman seyyahı Aynca İstanbuldaki Alman Gezme habbetini kazanmış olan Mahmud em daha getirmiştir. Seyyahlan Akay va cemiyeti azalarından kadınlı erkekli yüz saline nazaran iyi bir adamdı. Patrona purlarından biri Mudanya iskelesine çı kişilik bir kafile Yalovadan şehrimize ihtilâlinin tahribatını tamir etmiş, Lâle karmıştır. Otobüsîerle Bursaya gelen Aî gelmişler; bunlardan bir kısmı Uludağa devrinin ikinci faslını yaşatmış, hii manlar şehrimizin görülecek yerlerini çıkarak iki gece orada kalmışlar, bir kıskümdarlığınm ikinci yarısı birbirlerile gezmişler ve vapurlarmda hazırlatıp bemı da şehrimizde gezmişler ve îstanbula harbeden Avrupa devletlerile, Osmanlı raberlerinde getirdikleri komanyaları dönmüşlerdir. devleti için pek te faydalı addedilme mekle beraber sulh içinde ve dostane münasebetlerle geçmişti. İşte, Hazineihassa Başkâtibi Salâhi, (Hicrî 1148 1151) 1735 1738 yıllannda Birinci Mahmudun yanında bulunmuş ve görDün öğleden sonra Bakırköy Emrazı düklerini günü gününe bir deftere kay Akliye hastanesinde bir cinayet olmuş detmiş, bize kıymetli bir vesika bırak ve bahçede çalışmakta olan delilerden Eminönü Askerlik şubesinden: mıştır. Bu hatıralar, 1148 zilkadesinin biri hernasılsa eline geçirdiği tabancayı 1 Şubemizde kayidli emekli ve yedek dördüncü cuma günü Birinci Mahmu diğer bir delinin üzerine boşaltmıştır. subaylarla bilumum askerî memurların dun Ağabahçesine gittiğinde sarığına Çıkan altı kurşundan dördü isabet et bir hercaî menekşe taktığını; 1149 da miş olduğundan zavalh hasta derhal öl yoklamaları 937 haziran iptidasmdan ni hayetine kadar devam edecektir. Bu ayda da, Topkapı kasrının önünde yeni ya müştür. yoklamalarını yaptınnıyanlar hakkında pılmış olan çiçek bahçesine vardığın Hâdise dün geç vakit nöbetçi Müddei (1076) numaralı kanunun (10) uncu madda: «Fulya ve sümbül benefşe ile her tarhı dilcu bir bağı irem nazir ya umumisi Ubeyde haber verilmiş ve U desi tatbik edilecektir. 2 Yoklamaya gelirken nüfus cüzdanı, hu!> diye bağırdığını kaydedecek ka beydle Tabibi Adlî Enver Karan ve Badoktor, eczacı ve baytarlar da diploma, ıhdar hurda teferruatı ihtiva etmektedir. kırköy Jandarma kumandanı Dursun Bu hatıralardan bir Çırağan faslını vak'a mahalline giderek tahkikata baş tısas vesikalarını getirmelidirler. 3 İstanbul haricinde bulunanların, do Bu aksam şehrin muhtelif semtlerinde naklediyorum: Hicrî 1150 yılı muhar lamışlardır. ğum, isim, sınıf, ve rütbelerile, sicil ve şu nöbetçi olan eczaneler şunlardır: reminin dokuzuncu cuma günü akşamı İstanbul clhetindekiler: bedeki kayid numaralarını ve açık adresBirinci Mahmud yeni yapılmış olan Emindnünde (A. Minasyan), Zabıtanîn yakaladığı hırsız lerini bildirir taahhüdlü mektub gönder (Cemil). Küçükpazarda (Yorgi),Beyazıdda Eyübde Topkapı kasrı yanında Şevkiye kasrına İstanbul polisi Samsunlu Mustafa is meleri lâzımdır. (Hikmet AtlamazK Şehremininde (Nazım gitmişti. Güneş battıktan sonra Şevkiye Sadık), Karagümrükte fKemal), Samat adı verilen lâle bahçesinde bir Çirağan minde bir hırsızı yakalamıştır. Mustafa Yoklama yada (Teofilos), Şehzadebaşında (İsmail eğlencesi tertibini emretti. Çiçeklerin Samsunda bazı suçlar işledikten sonra Fatih Askerlik şubesi başkanlığından: Hakkı), Aksarayda (Sarim), Fenerde arasına şem'alar yakıldı. Mücellâ fa şehrimize gelmiş, Mühendis mektebin 1 Şube bölgesinde yedek subayların (Emilyadi), Alemdarda (Abdulkadir), Banuslar, gümüş aynalar konuldu. Arz a den bazı kitablarla eşya çalmış, Aksa . sene yoklaması 1/6/937 de başlayıp 30/ 6' kırkoyde (İstepan). Beyoğlu cihetindekiler: ğaları, Kahvecibaşı. Şerbetci ve Çantacı rayda iki evi soymuş, Fenerde kezalik 937 de nihayet bulacaktır. İstiklâl caddesinde (Kanzukl. Bostanbaile beraber Hazine Başkâtibi Salâhi de, 2 Yoklamaların baslangıç tarihinden şında (İtimadı, Galatada Mahmudiye cadhizmet vesilesile bu Çirağan eğlence iki evden birçok eşya aşırmıştır. itibaren bir ay zarfında müracaat etmiyen desinde (İsmet), Taksimde fNizameddin), Mustafanm son zamanda ötede beride yedek subaylar hakkında 1076 numaralı Şişlide Kurtulus caddesinde (Necdet), Kasini seyretmişti. Devrin namlı hanende ve sazendeleri fasıllar yapmışlardı. A fazla para sarfetmesi zabıtanm nazari kanunun 10 uncu maddesi tatbik edileceği sımpşada (Vasıf), Hasköyde (Barbut), Besiktasta (Ali Rıza\ Sanyerde (Nuri). şure gecesiydi. Haremde de aşure pişi dikkatini celbetmiş ve sorguya çekildi ilân olunur. Usküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: yordu. Mahmuda bir kâse aşure verdi ğinde bütün yaptıklarım itiraf etmek Üsküdarda (Selimiye), Kadıköyde Yel ler. Birkaç kaşık aldı. Sonra büyük değirmeninde (Üçler), Buyükadada (Halk), mecburiyetinde kalmış ve çaldığı eşyamaşrapalarla hizmet edenlere de aşu Heybelide (Tanas). lar da meydana çıkarılmıştır. David Copperfield re verildi. Tımarhanede bir cinayet oldu flSKERLİK İSLHRİ ) Emekli ve yedek sübayların yoklamaları NOBETCİ ECZANELER Ç YENİ ESERLER ~) Ertesi gün încili köşke gitti. Kendisi ve maiyeti için iki maşrapa aşure gön derilmesini emretti. Enderun gilmanma tomak oyunu oynattı ve onları seyre derek eğlendi. Hicrî 1149 yılı kayidleri arasında şöyle birşey görüyoruz: Mahmud gene Şevkiye kasrma gitmişti. Daha evvel devrin meşhur sazendelerinden kemanî Corci'nin kulları arasmda istidadlı bir genc bulunduğunu, birçok peşrev ve rübailer bildiğini işitmiş, bu gencin Ivaz Paşa tarafmdan alındığını öğrenmiş, ve saraya gönderilmesi için paşaya bir <emriâli> yollamıştı. Genc kema ninin geldiğini bildirdiler. Ustası Corci ile beraber huzuruna kabul etti. Genc her makamda hünerlerini gösterdi. Mahmud onu takdir etti, ve Kilâr oğ lanları arasına alınmasını emretti. Şehzadebaşı Turan tiyatrosunda bu çarşamba günü akşamı ilk defa İzmir Heveskâran cemiyeti emektarı Nureddin Genc ve İstanbul san'at arkadaşları Nureddin Şefkati Yaşar Nezihinin iştirakile: Meşhur romancı Charles Dickens'in bu maruf eseri Saraceddin tarafından. güzel bir şekilde, düimize çevrilmiştir. Hilmi Kitabevi tarafından çıkartılan romanı bütün karilerimize tavsiye ederiz. Kronik romatizmaları ve Deli Piyes 3 perde. Yazan: Vedad Azmi Perşembe akşamı: fizik tedavileri T •MARiNELLAI E M AA S TAMARA N I ve ilâveten her gün ilk seansta suvare 9,15 te başlar Tıb Fakültesi profesdrlerinden Dr. Osman Cevdet Çubukçunun yeni intişar eden bu Lokmanzade eseri, sosyal hastalıklardan sayılan (ro Komedi 3 perde matizmalar) hakkında en yeni telâkki ve Yazan: Merhum Ibnürrefik Ahmed Nuri tedavi usullerini ihtiva etmektedir. 2C mayıs perşembe akşamı saat 21 de KADIKÖY SüREYYA sinemasında KARAKAŞ GECESi Reşad Ekrem Koçtt 19 Mayıs idman şenlikleri Bugün matinelerden itibaren Programa ilâveten gösteriliyor. Bugün matinelerden itibaren Beyoğlu Halkevi tarafından tertib edilen NAMUS 5 ^ e San'atkâr HALiDE birlikte Izmir Erkek Lisesinîn atletizm bayramı r Alenî teşekkür Büyükderede Çarşı caddesinde polis merkezi ittisalinde yeniden inşa ettir diğim ebniyenin tekmil malzemei inşaiyesini Şirketi Hayriye kendi vesaitile denizden meccanen nakletmek ve isrtediğim vesaiti vaktü zamanmda temin ve tedarik ederek işimi kolaylaştırmak hususundaki himmetini büyük şükranla karşılarım. Sanyerde Çarşıda keresteci îsmail Hakkı S A K A R Y A sinemasında S A R A Y SİNEMASI Zengin. mütenevvi ve muhteşem bir program takdim ediyor: 2 GÜZEL FİLM 2 SÜPER ' FİLM ve son dünya havadisleri 1 1 9 M A Y I S Türkçe sözlü şerefli film. 2 ingiltere Kralının Tac Giyme Töreni renkli film. ve Mevlid Selimiye topçu alayı levazım miidürü yüzbaşı Celâl Tarlamn pederi emekli sübaylardan merhum Nuri Tarlamn istirahati ruhu için 23 mayıs 937 pazar günü öğle namazmı müteakıb Fatihte Müsabakaya başlanmadan evvel yapılan merasim Kumrulumescid camii şerifinde Mevlidi Izmir (Hususî) Şehrimize erkek li 24,1/5, üç adım rökoru 12,81, 800 Nebevî okunacaktır. Akrabasımn, dostsesi atletizm bayramı, on bin seyirci hu metro rökoru 2,22,2/5 dakika, 50 met larının ve arzu buyuran zevatm teşrif zurunda yapıldı. Vali Fazlı Güleç te ro sürat rökoru 7 saniye, disk rökoru leri rica olunur. hazır bulunuyordu. Isriklâl marşmı ve 27,12 metro, 100X4 bayrak yarışı parlak bir geçid resmini müteakıb lise (morlarda) rökoru 48 2/5 saniye; yükmarşı söylendi ve san, mor gruplarınm sek atlama 1,66 Balkan bajrrak yarışı Haydarpaşa Lisesini Bitirenler Kurumüsabakalan başladı. Liseli plânörcüler 4,2 dakika. munun senelik kongresi 23/5/937 pazar de, merasime tayyareci kıyafetlerile iştiDerece kazanan atletlerin mükâfatı, günü saat 10 da Eminönü Halkevinde rak etmişlerdir. bizzat Vali Fazlı Güleç tarafından ve yapılacağmdan bütün mezunların o gün Morlar 72 puvanla birinci, sarılar 67 rildi. Bugün Alsancak sahası, cidden çok bu saatte bulunmalarını dilerim. puvanla ikinci geldiler. neş'eli, dolu ve görülecek bir manzara Hayradpaşa Lisesini Bitirenler Cirid rökoru 39,46, 200 metro rökoru arzediyordu. kurumu Başkanı SEN Mİ ÖLDÜRDUN? GİNGER ROGERS ve Görülmemiş yeni ve FRED ASTAİRE büyük film. LEWİS STON BRUCE CABOT Pek muvaffak oldukları film 3,50 7,05, suvare 10,10 2 5,05 8,25 te Suvare 8.25 ten itibaren tekmil program TOPHAT BEYOĞLU 47 NCİ OKUL HÎMAYE KURUMU BAŞKANLIĞINDAN: 22 mayıs 1937 cumartesi akşamı Beyoğlunda Fransız Tiyatrosunda Okul yoksul yavruları menfaatine icrası mukarrer büyük müsamerenin programıdır: 1 İstiklâl marşı, bando. 2 ö n söz. 3 ATATÜRKE ilk kurban (piyes). 4 Neyzen Tevfik (konser). 5 Başokuyucu Fikriye Şakrakses tarafmdan konser. Bu konsere kemanî Cevdet, piyanist Fevzi, Mısırlı İbrahim ve Hamid iştirak edecektir. 6 Monoloğ. 7 Dekpazlık, Molyerden komedi 3 perde (Eminönü Halkevi gösterit kolu tarafmdan). 8 Fikriye Şakrakses tarafmdan ikinci siyans, halk şarkıları. 9 Bayan Leylâmn iştirakile Azerbaycan büyük saz heyeti tarafmdan konser ve büyük Azerî bale heyeti. Gişe: 21 mayıs 937 cuma günü saat 14 ten itibaren sayın halk emrine açıktır. Tramvaylar temin edilmiştir. Davet f L M E L E K sineması bugün matinelerden TENZÎLÂTLI YAZ FİATLARINA 2 büvük film birden BAŞLIYOR itibaren 1ROSE MARİE 2 MOSKOVAŞANGHAY İ Baş rollerde: JEANETTE MAC DONALD NELSON EDDY Oynıvan: "N E G R P O L A N Ayrıca: 19 mayıs filmi ve İNGİLTERE KRALININ TAC GİYME MERASİMÎ Fiatlar: 20 25 ve 35 kuruştur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle