25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Mustafa Kemal ŞEN TUSAM Ekonomi Araştırmaları Masası mksen@tusam.net Ekonomideki kötü gidişin yansımaları… C S TRATEJİ 23 kalırken, kapanan işyeri sayısı yüzde 97.4’lük bir rekor artışla 21 bin 335’e ulaştı. Diğer bir ifade ile bu yılın ilk beş ayında kapanan işyerleri sayısında geçen yıla oranla yüzde yüzlük bir artış söz konusu. Son üç yılda ise kapanan iş yeri sayısı yüzde üç yüz artmış. Açılan iş yerleri sayısı kadar kapanan iş yeri sayısı var. Yani iş yeri açan zarar edip kapatmış. Yine ilk 5 ayda toptan ve perakende ticaret yapan işyerlerinde kapanma oranı yüzde 148,1'e fırladı. Tarım işletmelerinde kapanma sayıları yüzde 137.7 arttı. Medyada yer alan esnafla yapılan röportajlarda esnaf bu kadar cansız bir piyasa görmediklerini dile getiriyor. İş yerlerinin kapanma oranının son 25 yılın en yüksek seviyelerine ulaştığı hesaplanıyor. Kepenklerin kapandığı böylesi dönemlerde bir taraf kaybediyorsa bir taraf da kazanıyor demektir. Büyük şirketler küçükleri kadar etkilenmezler. Çünkü ekonomik durgunluk veya kriz ilk önce kötü durumlarını çeviremeyecek güçsüzleri vurur. Ve meydan büyüklere kalır. Orta sınıf, KOBİ’ler, zanaatkârlar, esnaflar sayı olarak azalırlar, bu kesimlerin yapacağı işleri sermayedarlar yapmaya başlarlar. 1995 yılında 600 bin olan bakkalların sayısı 2007 yılında 250 bine kadar düşmüş durumda. Esnafın büyük sıkıntılarından birisi de A’dan Z’ye her şeyi tek çatı altında satan alış veriş merkezleri. Bu yüzden bakkal gibi küçük esnaflar eğer hala sermayeleri kalırsa dükkânlarını kapatıp birleşmeortaklık yoluyla büyük alış veriş merkezi sahibi olma yolunu seçiyorlar. Esnaf hala geri çekilen Büyük Mağazalar Yasa Taslağını bekliyor. En küçük iş yeri bile iki kişiyi istihdam etmekte, 810 kişinin geçimini sağlamaktadır. Eğer verdiğimiz rakamlara göre ilk beş ayda 20 bin iş yeri kapandıysa bu olay asgari iki yüz bin kişiyi gelirsiz bırakmış demektir. Sorunun düzeltilmesi elbette ki genel ekonomik politikalarda mümkün olacak ve vergi indirimi, düşük faizli kredi gibi günü birlik uygulamalarla kesin çözüme ulaşmayacak. Kar payının düşmesi, girdilerin artması, sürekli rekabet içinde bulunulması, Çin faktörü gibi çözümü zor sorunlar esnafın yarasını derinleştiriyor. Sorunun ciddiyeti esnafı eyleme geçirdi. Bazı şehirlerde esnaf bir günlük kepenk kapatma eylemi yaptı. Batılı büyük devletleri büyük yapan ve ayakta tutan belli başlı sektörler vardır. Buna uluslararası iş bölümü de deniyor. Türkiye’nin uluslararası iş bölümünde en iddialı bulunduğu sektörlerin başında da tekstil sektörü geliyor. Ancak ekonomik dar boğaz yüzünden Bursa, Gaziantep, Kahramanmaraş gibi şehirlerde tekstil işi ile uğraşan iş yerleri ayakta kalma mücadelesi veriyor. Bu durumun Türkiye’nin geneline yansıyacak sonuçlar doğurması ve stratejik bir önem arz etmesi itibariyle devlet tarafından gündeme alınması gerekmektedir. T ürkiye’de yürütülen ekonomi politikalarının sonuçlarını gösteren en önemli verilerden birisi de açılankapanan işyerleri sayısıdır. Piyasada dönen paranın önemli bir kısmının bankalara kredi borçları şeklinde aktarılması ve halkın alım gücünün giderek düşmesi sonucu Türkiye’de pek çok esnaf gün içinde siftah dahi yapmadan kepengini kapatıyor. Uzun süreli piyasanın nakit sıkıntısı ile birlikte çok sayıda esnaf bir daha hiç açmamak üzere kapısına kilidi vurmak zorunda kaldı. İş yerlerinin kapanma nedenlerinin istatistiklerinde ekonomik sıkıntılar görünüyor. Doğada besin zincirinin bozulmasıyla yaşamsal dengenin alt üst olması gibi esnafların kepenk kapatmasıyla da ekonominin dengesi bozuluyor. Kapanan işyerleri işsizliğe davetiye çıkarırken, esnafa mal satan üreticiler ve buna dolaylı yönden katkıda bulunan bazı hizmet sektörleri vergisini toplayamayan devlet de dahil bu tablodan olumsuz şekilde nasibini alıyor. Vergi gelirleri düşen devlet; büyüme ve toplumsal refahı da tam sağlayamayacak, yapması gereken yatırımları yapamayacak. Kapanan iş yeri sayıları sadece kepek kapatanların meselesi değil, aynı zamanda bütün esnafın ticaretinin bir dışa vurumu. Ayakta kalabilenler, daha önce yatırım yapma şansını yakalayabilenler. Türkiye’de 5 milyona yakın esnaf bulunduğuna bakılırsa, aileleri ile birlikte 20 milyon insan yani nüfusun üçte biri aynı durumda. Yani Türkiye fiilen kepenk kapatıyor. Halk harcamalarını hayati öneme haiz kalemlere yapıyor. Konut, ısınma, ulaşım, gıda gibi. Bunun haricinde zaten önemli bir kısmı esnaflardan oluşan dar gelirli ve enflasyon karşısında eriyen ücretlerle alım gücü düşmüş halk harcamaya gitmiyor. Bu şekilde esnaf para kazanamaz. Para kazanmakta zaten güçlük çeken esnafın ödemek zorunda olduğu çok sayıda vergi, harç ve harcama var. Esnaf, BağKur pirimi, çalıştırdığının SSK pirimi ve gelir vergisi, diğer çeşitli vergiler, kira, çalışanların ücreti, muhasebeci ücreti, oda aidatı, elektrik (2007 yılına göre yüzde 40 zamlandı) su, iletişim, ulaşım, gibi yüklerle borçlarını karşılayamaz duruma geliyor ve daha fazla zarar etmektense işletmesini, dükkânını kapatmak zorunda kalıyor. Çünkü böylesi esnaf için daha karlı oluyor. Yapılan araştırmalara göre esnafın yüzde 60’ının BağKur borcu bulunuyor. Özellikle özel sektörün dışarıya olan 160 milyar dolara çıkmış borcu Türkiye ekonomisinin yumuşak Geleneksel bakkal, AVM’ler karşısında tutunamıyor... Türkiye kepenk kapatıyor İçinde bulunduğumuz yılın ilk 5 ayında kapanan işletme sayısı rekor kırdı. Ekonomide yaşanan olumsuzluklardan küçük işletme sahiplerinin yoğun olarak etkilendiği değerlendiriliyor. Özellikle büyük marketler karşısında bakkallar ayakta duramıyor. karnı haline geldi. 6 yıl önce 40 milyar dolar seviyesindeki bu borçla uluslararası çapta büyük bir ekonomik kriz yaşanırsa başta KOBİ’ler olmak üzere özel sektör ciddi zararlar görecek. Borçlarını borçla kapatmak zorunda kalan işyeri sahibi ya yüksek faizle borçlanarak ayakta kalma yolunu seçecek, ya da elindeki avucundakini satıp, dükkânını kapatıp, borcunu ödeme yoluna gidecek. Maalesef esnafa pek fazla bir seçenek bırakılmış değil. Ayrıca sürekli ticaretle uğraştıkları için esnafın büyük çoğunluğu kredi kartı kullanıyor. Türkiye’nin kredi kartı ve banka kredisi borçları 100 Milyar YTL’yi aşmış durumda. 2009’da yaklaşık bir milyona yakın kişide kart borcu ödeme sıkıntısı baş gösterecek. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre; şirket ve kooperatif harici ticaret unvanlı küçük işletmelerde yeni açılan işyeri sayısı 2008’in ilk beş ayında 22 bin 670’le geçen yılın yüzde 1.8 altında Fotoğraf: Necati SAVAŞ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear