27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

oyu oluşturuyordu. En etkin isimlerden biri olan Halide Edip ise aydınlar arasındaki nüfuzunu Amerikan mandası fikrini yaymak yönünde kullanıyordu. Amerikan mandası fikrinin taraftar bulması sonuçta Wilson Prensipleri Cemiyeti’nin doğmasına yol açmış ve söz konusu fikirler bu cemiyet aracılığıyla daha da yayılmıştı. Wilson Prensipleri Cemiyeti, faaliyetlerine 4 Aralık 1918 tarihinde İstanbul’da başladı. Kurucuları arasında Halide Edip, Celalettin Muhtar, Ali Kemal ve Hüseyin Avni Bey gibi dönemin önemli isimlerinin yer aldığı cemiyetin ilk idare heyeti de Halide Edip, Refik Halit, Ali Kemal, Hüseyin Bey ve Ragıp Nureddin’den oluşuyordu. Cemiyetin üyeleri ABD’de var olduğunu düşündükleri kozmopolit idare ve eşitlik anlayışının Osmanlı topraklarında da uygulanmasını istiyorlardı. Bu istek, cemiyet beyannamesinde de yer bulmuştu. Cemiyetin kurucuları, Osmanlı İmparatorluğu’nun dünyada saygın bir konuma ulaşmasının ihtisasa dayalı bir hükümetin kurulmasına bağlı olduğunu, vatandaşların mutluluğunu sağlayacak bir ortamın ise ancak millet ve din ayrımının ortadan kaldırılmasıyla sağlanacağını öne sürüyorlardı. Üyeler, takipçisi oldukları Woodrow Wilson ile bağlantı kurmayı da ihmal etmemişlerdi. Nitekim 5 Aralık 1918’de Wilson’a ilettikleri muhtırada, Amerika’dan müttefikleriyle Osmanlı arasında arabuluculuk yapması isteniyor ve bu ülkenin rehberliğinde askersiz bir ülkenin varlığı kabul ediliyordu. Muhtırada yazdığına göre, Amerika gibi “dini hoşgörü ve siyasi eşitlik üzerine kurulmuş” bir ülke tecrübelerini aktarabilir, bu konuda Osmanlı’ya yol gösterebilirdi; büyük devletlerden oluşan bir komisyon sorunların çözümünde faydalı ve tarafsız olamazdı, çünkü Osmanlı toplumu çok çeşitli unsurlardan oluşuyordu ve böyle bir komisyonda doğal olarak bu konularda maksat ve metot ayrılıkları oluşurdu. Muhtıra, gerçeklikten yoksun şu sözlerle devam ediyordu: “Bizim arzumuz, nihai istiklalimizi tehdid edecek bir vasilik olmayıp, geri kalmış insanları bir müddet eğitimden sonra şerefli bir mevkie yükselterek onlara milletler camiasında bir yer verilmesidir.” Cemiyet mensuplarının böylesi bir tutum içerisinde olmaları, geçici Amerikan mandası sona erdiğinde bünyesindeki unsurlar Üstte Paris Barış Konferansı’na katılan Başkan Wilson ve eşi. Altta Bir güvenlik görevlisi Başkan Wilson için kalabalıkta yol açıyor. rikan mandasını savunanlara göre bu şekilde Osmanlı Devleti aleyhindeki haksız kışkırtmalar sona erecek, Avrupalılar da milletler dengesinde Türkiye’nin ne kadar önemli bir unsur olduğunu anlayacaklardı. Tarih bu kadar büyük fedakârlıklar göstermiş bir kavme pek nadir rastlamıştı; böyle bir milletin yaşamaya hakkı vardı ve “hissiyatı insaniyeden kalbini ayırmayacağına” inanılan Başkan Wilson bu milletin sesini elbette duyacaktı. Amerikan mandası fikrini ortaya atıp ısrarla savunan isimlerin başında Halide Edip, Ahmed Emin ve Rauf Ahmed geliyordu. Bu şahıslardan Ahmed Emin Bey, Vakit gazetesindeki makaleleriyle Amerikan yardımını sürekli işleyerek kamu 44
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear