Catalog

C G Ö R K E M SPOR BASKETBOL ŞUBAT SALI BİR EFSANEYDİ... Ç Ö T E L İ O Ğ L U N G B B B BA temalı bir sayı yapıp da, ligi bu günlerine getiren oyunculara yer ayırmamak abes olurdu. Tutunamayanlar, kendine yeteni kazanıp emekli olanlar, haketmediği kadar zenginleşenler, kavga edenler, ölenler, şampiyon olanlar, kaybedenler... Artık iyiden iyiye çok uluslu bir yapıya bürünen NBA, sayısız yıldızı bünyesinde barındırıyordu; Elgin Baylor, Nate Archibald, Walt Frazier, John Havlicek, Moses Malone, Pete Maravich, Earl Monroe, Hakeem Olajuwon, Willis Reed, Isiah Thomas, Charles Barkley, Clyde Drexler ve daha niceleri... işte karşınızda Karşınızda esas adamlar... EORGE MIKAN: NBA’in ilk dönemleri hakkında az da olsa bilgi sahibi olan herkes, George Lawrence Mikan ismini duymuştur. Çünkü 2.08’lik bu dev adam NBA’in ilk süper yıldızı değildi sadece... Shaq’a sorun, size 2 isimden söz edecektir. Biri, o lige ilk adım attığında pota altındaki tahtında oturan Hakeem Olajuwon, diğeri ‘ilk pivot’ Mikan. George, lige ağırlığını öyle bir koymuştu ki, formasını giydiği Minneapolis Lakers’ın New York Knicks’le yaptığı maçın afişlerinde bile ‘George Mikan, Knicks’e karşı’ yazıyordu. Basketbol denilen bu takım sporuna yepyeni ve hâlâ geçerliliğini koruyan bir boyut kazandıran 1924 doğumlu ‘büyük adam’, ne yazık ki yakın geçmişte hayata gözlerini yumdu. OB PETIT: 1954’te Robert E. Lee ‘Bob’ Pettit profesyonel basketbola adım attığında, kimse onun bu kadar kaliteli bir oyuncu olacağına inanmıyordu. Ama sıonsuz çalışma zami ona yılın çaylağı’ ödülünü getirdi. Petit, kariyerinde 20 bin sayı barajını geçen ilk oyuncu olmasının yanı sıra Yankilerin ‘power forward’ diye adlandırdığı 4 numara pozisyonunda devrim yarattı. O, Charles Barkley, Karl Malone, Tim Duncan ve Kevin Garnett gibi canavarların ilk modeliydi. OB COUSY: Hani Harry Houdini diye bir sihirbaz vardı. İşte, parkelerin Houdini’si de Robert Joseph Cousy’dir. Hatta Dominique Wilkins’in ‘human highligt film’ lakabının asıl sahibi de odur. Bu adamın Boston taraftarlarının gözlerinin yuvalarından fırlamasına neden olduğu yıllarda, şimdilerin süper oyun kurucuları Nash ve Kidd henüz dünyaya gelmemişti bile. Celtics hanedanının en çok asist yapan ismi olan Cousy’nin dripling ve pas yetenekleri dillere destandır. Bir yarıda en çok asist yapan (19) oyuncu olarak NBA tarihine ismini yazdıran ‘The Cooz’, 13 kez de AllStar seçilme onuruna erişti. Bir yazar onunla ilgili şöyle demiş: “Kimsenin, basketbolu Dr. Naismith bulduğu halde oyunu sanata mümkün olduğunca yaklaştıranın Cousy olduğu konusunda şüphesi yok.” ILL RUSSELL: William Felton ‘Bill’ Russell’ı bilenler için klişe, bilmeyenler için ise sürpriz bir giriş yapacağız. ‘Şampiyonluk yüzükleri ellerine sığmayan adam’... Mandrake’den bile fazla yüzüğü var; tam 11 tane!.. Majesteleri Jordan’ın 6 şampiyonluğu olduğu düşünüldüğünde Russell’ın hem de 13 sezonda 11 kupa kaldırmasının ne kadar inanılmaz olduğu ortaya çıkıyor. 12 kez AllStar olan Boston’un efsane pivotu, maç başına ribaunt ortalamasında (22.5) ve toplam ribauntlarda (21.620) NBA tarihinin ikincisi... Bill bir maçta 51, 2 maçta da 49’ar ribaunt almayı başarırken, defansif becerisi sayesinde de ILT CHAMBERLAIN: Russell’ın ezeli rakibi... Bill takım pota altı savunmasında çığır açtı. 5 kez başarısını temsil ederken, Wilton Norman ‘Wilt’ normal sezonun en değerli oyuncusu Chamberlain tek bir kişinin neler yapabileceğini tüm dünyaya seçilen Russel, herhangi bir gösterdi. Ama bunu hiç de sıradan bir şekilde yapmadı. Ardında 100 (!) NBA takımını çalıştıran ilk sayılık bir maç bıraktı. Kobe Bryant, Toronto’ya 81 sayı attığında eğer siyahi antrenör olarak da tarşahit olduysanız ruh halinizi anımsayın. Şimdi o hali 3’e bölüp, 4’le çarpın. ihe geçti. Wilt, insanı bunaltacak kadar egemen, son derece ezici bir güçtü. Rakamlar da erkini ortaya koyuyor; Maç başına 30.1 sayı (2.), 23 ribaunt (1.), 32 bin 292 kariyer sayısı (4.), 23 bin 924 kariyer ribauntu (1.). Gerçek olamayacak kadar fazla, saçma olamayacak kadar da gerçek... Wilt, lakabı Stilt’den (Uzunbacak) nefret edermiş. 12 Ekim 1999’da kaybettiğimiz Chamberlain’le ilgili en ilginç noktalardan biri ise otobiyografisinde 20 bin kadınla beraber olduğunu iddia etmesi. Yorum sizin... SCAR ROBERTSON: 1960’ta NBA’e adım atan Oscar Palmer Robertson, henüz ilk yılında ligi sarsmayı başardı. Cincinati Royals formasıyla çaylak sezonunda 30.8 sayı, 11.4 asist ve 12.5 ribaunt ortalaması yakalayarak herkesi şoka sokan ‘Big O’, ikinci yılında performansını iyice körükleyerek ‘neredeyse imkânsızı’ başardı; tripledouble sezon ortalaması tutturdu. Açmak gerekirse takımların 80’er maç yaptığı 6162 sezonunda gard pozisyonunda görev yapan Oscar, skorer bir oyuncu için bile çok iyi olan 30.8 sayı, herhangi bir forvet veya pivotun ulaşamayacağı 12.5 ribaunt, maç başına 30 sayı atan bir basketbolcunun yapmaya vakit bulamayacağı 11.4 asist ortalamalarıyla oynadı. Yani, bize göre bir oyuncunun sahip olabileceği en önemli nitelik olan çok yönlülüğün maddeleşmiş haliydi... 12 defa AllStar olan Robertson, 1960 Olimpiyatları’nda bir de altın madalya kazandı. W O 8