15 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

J Tiyatro oyuncuları sinemanın koltuk değnekleri Sinema, bunalıma girince tiyatro oyuncularına yöneldi. Ama kendi starlarından ödün vermeden... Başrol oyuncusu nitelikli değil, etrafına koltuk değneği olarak bazı tiyatro oyuncuları getiriliyor genellikle. Zeliha Berksoy bugüne dek birçok müzîkli oyunda rol aldı. Bunlardan biri de "Lola Blau" idi. 9 m m I YURDAGÜL ERKOCA • asıf öngören'in UnlU oyunu "Asiye Nasıl Kurtulur" dendi mi, akla gelen ilk isim Zeliha Berksoy oluyor. Asiye'yi ilk kez 1969 yılında, öngören'in ısrarıyla oynayan sanatçı dört yaşından bu yana tiyatroyla haşır neşir. Berksoy, "Neden tiyatro?" sorusunu yanıtlarken, "Insanla doğrudan ilişki içinde olduğu için" diyor ve sürdürüyor. Tiyatronun benim için bir 'seçim' olduğunu söyleyemem. Çünkü sanatçı bir aileden geliyorum. Çocukluğum tiyatronun hatta operanın içinde geçti. özellikle opera sanatıyla çok içli dışlı büyüdüm ben. Ve önümde iki seçenek vardı: Ya opera ya tiyatro. Annem operacı olmamı çok istedi. Ufak yaşta tiyatro okuluna girmiştim. Bitirdiğim zaman, tam operacı sesim de gelişiyordu. Ama annemin ısrarlarına direndim. Doğrusu ben opera sanatını kitleyle doğrudan iletişim kuran bir sanat olarak görmüyordum. Şimdi nasıl değerlendirıyorum, o başka konu. Yine de sinemadan sonra, tiyatro doğrudan insanla ilişki içinde bir sa "Şarkı söyUmek, tçtnde kalm Nr ukde beüd de. Yiltar sonra sesimi terbiye ettim ve sarkı nat. Onun için daha gerçekçi geldi bu se söytüyorum " dtyen tiyatro sanatçm Zetttta Berksoy, kendlni en çok heyecanhmduan sanatm çim. Ve tiyatroyu seçtim. opera olduğurut beUrterek ekliyor "Çünkü içinde dram ve müzik var, BeJki de müzikal oy tlk oynadıgıni7 oyunu , nama zaafim burdan geliyor." (Fotograf: MERT ALÎ BAŞARIR) hatırlıyor musıııııı/? İlk ke? dört yaşında sahneye çıktı '. Devlet Tiyatrosu'nda. Şonra da dokuz j • şımda. İlk sözlü rolüm ise Arthur Miller "Cadı KazanT'ndaydı. 11 yaşındaydım oynadığımda. Daha sonra Devlet Konservatuvarı sınavına girdinı. 1960 yılında, 14 yaşındaydım. Beş yıl okudum ve geleneksel olarak Devlet Tıyatrosu ailesine katıldım. lkı yıl sonra da Berlin'e gittim. Schiller Tiyatrosu'nda iki yıl reji asistanlığı yaptım. I969'da gerı geldım ve Vasıf öngören'in ısrarlanyla "Asiye Nasıl Kurtulur"u oynadım. 197O'te Dostlar Tiyatrosu'na girdim. Bu arada da Şehir Tiyatroları'nda konuk sanatçı olarak "Taranta Babu'ya Mektuplar"la "Jakond ile Siyau"nun dünya prömiyerlerinı yaptım. Ondan sonra Ortaoyuncular ve ardından yine Dostlar... Bu arada 1971'den başlayarak Brecht konserleri verdim. 1982 yılına kadar. büyUk bir zevk duyarım. Operanın benim yaşamımda önemli bir yen var. Yaklaşık 36 yıllık bir tiyatro geçmlşiniz var. İlk başladığınız yıllarla bugunku tiyatro orlaınını kıyaslayabilir misiniz? O günleri düşündüğümde, insan ilişkileri aklınıa geliyor. Bizinı o dönemdeki ilişkilerimız çok daha iç içeydi. Çok daha dayanışma ıçındeydik. Oyunların prömiyerleri, turneler, her şey büyük bir heyecan ve coşku içinde geçerdi. özellikle 1970'ten sonraki yıllarda böyle olurdu. Sanırım Turkiye'nin içinde bulunduğu koşullar da buna nedendi. Çalışmalar çok daha heyecanlı, çok daha tutkulu olurdu. Şimdi ben aynı tutkuyu nc yazık ki duyamıyorum. Zamanla daha mı kişiselleşiyoruz; bilmiyorum ama meslektaşlarımızla aramızda kopukluklar var. Bir heyecansızlık, bır amaçsızlık var. Bunu izlıyorum. V Tiirk Tiyatrosu'nun gelişimini değerlendirebilir misiniz? Aslında biz tiyatroya çok yatkın bir milletiz. Gerçekten, espri, komiklık, yaratıcılık, meddahlık bizim yapımızda olan bir şey. Ben tiyatroyu bizde çok geçerli bir sanat olarak kabul ediyorum. Tabiı böyle olunca insan istiyor ki, bu sanat bızde bu materyalle daha akademik, daha olumlu daha halkı yönlendirici bılinçli bir şekilde gelışsin. Bunun tam tersi oldu. Tiyatro ucuzluk, kolaylık, fazla bir şey anlatmayan amacı olmayan, salt eğlendirici unsurları kapsayan bır duruma düştü. Gişe sorunu ağır bastı. Sırf tiyatro değil genelde sanat, nazarda karpuz satar gibi satılıyor bugün. Işin en üzucü yanı bu. Bugün sanatçıdan bol bir şey yok. Birçok tiyatro sanatçısının aksine bugune kadar sizi beyazperdedv i/leyemedik. Sinema oyunculugu eskiden beri düşünmediğim bir şey. Belkı de şundan ilgimi çekmedi: Ben tiyatro oyunculuğuna başladığım zaman Yeşilçam olayı çok başka boyutlardaydı. Kendj oyunculan vardı. Zaten tiyatro oyuncuları gidip oynamazlardı. Onlar da kendi şöhretlerini lanse ediyorlardı Bretch konserlerl vcrdiniz. Peki opera> ı degfl de llyatroyu seçtiğinize pişnıan oldugunuz oldu mu? Ben her zaman operayı çok sevdım. Beni çok heyecanlandıran bir sanat opera. Çünkü içinde dram ve müzik var. Belkı de müzikal oynama zaafım burdan geliyor. Jiyatro ortamı, özellikle MJiyat 1970'ten sonraki yılların Türkiye'sinde şimdikinden çok daha heyecanlı, tutkulu idi. Şimdi ben aynı tutkuyu ne yazık ki duyamıyorum... T Şarkı söylemek, içimde kalan bir ukde beldi de. Yıllar sonra sesimi terbiye ettim ve şarkı söylüyorum. Yurtdışına gıttiğimde mutlaka opera izlerim. Seçme opera sanatçılarının belli operalarını izlerim. Bundan da "Asiye Nasü Kwrtuhırnu Zettha Berksoy ilk kez 1%9'da oyruuu. Daha sonra 197fTte ve 15 yıl sonra da geçen yü, yine 'Asiye' olarak çıktı Izleykinln karşuavu..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear